ÇEVRE
Depremin yıktığı Taştepe modern bir yaşam alanına dönüştürülecek
07 Kasım 2024 Perşembe - 13:10 Depremin yıktığı Taştepe modern bir yaşam alanına dönüştürülecek Battalgazi Belediye Başkanı Bayram Taşkın, depremin ardından yapılacak dönüşümle birlikte Taştepe’nin modern bir yaşam alanına dönüşeceğini ifade etti. Battalgazi’de 6 Şubat 2023 depremlerin izlerinin silinmesi için başlatılan inşa, imar ve ihya çalışmaları sürüyor. Depremlerde önemli bir yıkım yaşayan Taştepe Mahallesi’nde ise kentsel dönüşüm çalışmalarına hız verildi. Bölge sakinleri ile bir araya gelen Battalgazi Belediye Başkanı Bayram Taşkın, "Gündemimiz tamamen rezerv alanlarla ilgili. Deprem sonrası yıkımın yoğun olduğu mahallelerde kentsel dönüşüm artık kaçınılmaz bir zorunluluk haline geldi" dedi. Şehit Fevzi Mahallesi örneği Elazığ depreminden sonra Şehit Fevzi Mahallesi’nde başlatılan kentsel dönüşüm sürecinin olumlu sonuçlar verdiğini hatırlatan Taşkın, Taştepe’de de benzer bir sürecin başlatılmasının önemini dile getirdi. "Yerimiz ne kadar kötü olursa olsun, insanoğlu alışkanlıklarından vazgeçmek istemiyor" diyen Başkan, bu nedenle dönüşüm projelerine başlanmasının önemli bir adım olacağını belirtti. Eski yapılaşmanın yoğun olduğu alanlarda belediyecilik hizmetlerinin dahi zor yürütüldüğünü ifade eden Taşkın, dönüşüm projelerinin mahalle sakinlerinin yaşam kalitesini artıracağını aktardı. Devlet desteği şart Modern mimari ve geniş caddelerle yenilenmiş bir mahalle oluşturmanın devlet desteği olmadan mümkün olmayacağını belirten Başkan Taşkın, belediyeye yapılan dönüşüm başvurularının yetersizliğine dikkat çekti. "Depremin üzerinden 2 yıl geçmiş olmasına rağmen, yapılması gereken binlerce binaya karşın belediyemize başvuru sayısı 90 civarında" şeklinde konuşan Taşkın, vatandaşlara bu tarihi fırsatı kaçırmamaları için çağrıda bulundu. Taşkın, pek çok vatandaşın mahallesinin rezerv alan ilan edilmesini talep ettiğini ve bu talebin Taştepe Mahallesi için de geçerli olduğunu belirtti. Tahliye süreci ve vatandaşlara destek Taşkın, mahalle sakinlerinden tahliyelerin hızla gerçekleştirilip inşaat sürecine geçilmesini beklediklerini ifade etti. Yeşiltepe’deki kentsel dönüşüm sürecini örnek göstererek, hızlı bir boşaltım sürecinin ardından inşaatların bir yıl içinde tamamlandığını söyledi. Bu süreçte hasta, yaşlı ve engelli vatandaşlar için konteyner alanları sağlanacağını ve bu kişilerin taşınma işlemlerinin belediye tarafından yapılacağını belirtti. Başkan Taşkın, "Taştepe, gecekondu görünümünden sıyrılarak modern bir mahalle haline gelecek" dedi. Rezerv alana dâhil olmak istemeyenler için açıklama Bazı vatandaşların rezerv alan içinde olmak istemediğini belirten Taşkın, devletin bu projelerde yüzde 70 ve üzeri bir çoğunluğun onayını aradığını vurguladı. Kiltepe Mahallesi’nde yaşanan örnek üzerinden imar taleplerinin bazen sıkıntılara yol açtığını aktararak, kentsel dönüşümde arsa ve daire hesaplarının titizlikle yapıldığını belirterek, "Yıkılan evinizin daire sayısı ve metrekare bedeli ne kadarsa, rezerv alanda aynı daire sayısı ve metrekare üzerinden size teslim yapılıyor. Deprem sonrası ortaya çıkan ihtiyaçları karşılamak amacıyla oluşturulan bu alanlarda, hak sahiplerine, kaybettikleri alanın büyüklüğüne ve oda sayısına eşdeğer konutlar sağlanıyor. Örneğin, yıkılan evin ve arsasının toplam değeri 1 milyon TL, yeni yapılan evin bedeli de 1 milyon TL ise bu durumda vatandaşın devlete ödemesi gereken tutar yine 1 milyon TL olarak belirleniyor. Böylece, vatandaşlarımız sahip oldukları değere denk bir şekilde yeni konutlarına kavuşmuş oluyor." ifadelerini kullandı. Taşkın, vatandaşların ödemelerinin teslim tarihindeki birim fiyatlar üzerinden hesaplandığını, yeni ev teslim edildikten sonra 2 yıl ödeme alınmadığını ve kalan borcun faizsiz olarak 18 yıla bölünerek ödenebileceğini açıkladı. Konuşmasının sonunda Başkan Taşkın, mahalle sakinlerine kentsel dönüşüm sürecine destek vermeleri için çağrıda bulunarak, “Hatıralarımıza saygı duyuyoruz. Ama geleceğimize kurban etmemeliyiz. Taştepe’nin modern bir yaşam alanına dönüşmesi için hep birlikte çalışmalıyız” dedi. Başkanın bu çağrısı, mahalle sakinleri tarafından dikkatle dinlendi ve kentsel dönüşüm süreci ile ilgili beklentiler daha da arttı.
Türkiye’nin Likya Yolu’na rakip "Fırat Yolu"
07 Kasım 2024 Perşembe - 12:49 Türkiye’nin Likya Yolu’na rakip "Fırat Yolu" Türkiye’nin yeni gözde yürüyüş rotası Fırat Yolu, doğaseverlere eşsiz bir keşif imkanı sunuyor. Bozova’dan Halfeti’ye kadar uzanan 78 kilometrelik bu güzergah, Şanlıurfa’nın doğal ve tarihi zenginliklerini gözler önüne seriyor. Şanlıurfa Kamp Dağcılık ve Doğa Sporları Kulübü tarafından başlatılan “Euphrates Way 2024 Trekking Project” çerçevesinde hayata geçirilen Fırat Yolu, özellikle Likya Yolu’nun etkileyici atmosferine benzer yapısıyla dikkat çekiyor. "Fırat Yolu: 3 günlük doğa ve tarih yolculuğu" Kırsal Eskin Mahallesinden başlayarak Halfeti’nin tarihi Savaşan Mahallesinde sona eren bu etkileyici parkur, bölgenin uzun zamandır keşfedilmeyi bekleyen doğal güzelliklerini ve kültürel miraslarını gün yüzüne çıkarıyor. Üç gün süren yürüyüşe katılan 9 deneyimli doğasever, zorlu bir doğa yolculuğunda, yemyeşil vadiler, sarp kayalıklar ve tarihi su değirmenleri gibi noktalardan geçerek Şanlıurfa’nın saklı kalmış güzelliklerini gözler önüne serdi. "Doğanın ve tarihin buluşma noktası" Likya Yolu’nun popülerliğiyle bilinen Türkiye, Fırat Yolu ile farklı bir doğa yürüyüşü deneyimi sunmayı hedefliyor. Yol boyunca İnbaşı Mağaraları ve su değirmenleri gibi tarihi durakların yanı sıra, bölgeye özgü bitki örtüsü ve benzersiz manzaralar eşliğinde yürüyüş yapan doğaseverler, bu rotanın etkileyici atmosferiyle unutulmaz anlar yaşadı. Fırat Yolu, doğayla iç içe bir deneyim sunarken, aynı zamanda zengin bir kültürel yolculuğa da imkan tanıyor. Grup yöneticisi Ayhan Taş, bu projeyle Şanlıurfa’nın doğal güzelliklerini ve Anadolu’nun sıcak misafirperverliğini tanıtmayı amaçladıklarını aktardı. Grubun bir diğer yöneticisi Hüseyin Açar, Fırat Yolu’nun, Türkiye’nin yürüyüş ve doğa turizmi açısından yeni bir merkez haline gelme potansiyeline sahip olduğunu vurguladı. Proje katılımcılarından Mustafa Tikbıyık ise bu tür projelerin, bölgenin hem turistik hem de ekonomik olarak gelişmesine katkı sağlayacağını ifade etti.
Kastamonu Üniversitesi’nde 100 fidan dikildi
07 Kasım 2024 Perşembe - 12:23 Kastamonu Üniversitesi’nde 100 fidan dikildi Milli Ağaçlandırma Günü etkinlikleri çerçevesinde Kastamonu Üniversitesi’nde akademik ve idari personel tarafından 100 adet fidan toprakla buluşturuldu. Ormancılık ve Tabiat Turizmi İhtisas Üniversitesi olan Kastamonu Üniversitesi, sürdürülebilir çevre bilincini artırmak ve küresel iklim değişikliğiyle mücadeleye katkıda bulunmak amacıyla akademik ve idari personelin katılımıyla fidan dikim etkinliği düzenledi.Personel Daire Başkanlığı koordinasyonunda, Orman Fakültesi yürütücülüğünde ve Kastamonu Orman Bölge Müdürlüğü’nün destekleriyle gerçekleştirilen etkinlik, Kuzeykent Kampüsü’nde Sağlık Bilimleri Fakültesi’nin karşısındaki alanda yapıldı. Etkinliğe, rektör yardımcıları Prof. Dr. Ömer Küçük, Prof. Dr. Mehmet Atalan ile Genel Sekreter V. Dr. İbrahim Demirbaş’ın yanı sıra akademik ve idari personel katıldı. Etkinlikte küresel iklim değişikliğinin etkilerine dikkat çeken Kastamonu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ömer Küçük, “Bu tür etkinlikler, hem iklim değişikliğiyle mücadeleye hem de ‘İklim Değişikliğine Dirençli Kampüs’ projemize katkı sağlamak açısından büyük önem taşıyor. Akademik ve idari personelimizin bu çalışmalara gösterdiği destek, çevreye olan bağlılığımızı ve sürdürülebilir bir gelecek için kararlılığımızı yansıtıyor” dedi. Etkinlikte, Orman Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Esra Nurten Yer Çelik de, fidan dikimi hakkında bilgi vererek, katılımcılara dikim süreci ve doğru fidan dikimi teknikleri konusunda rehberlik etti. Konuşmaların ardından, akademik ve idari personel tarafından 100 adet fidan toprakla buluşturuldu.
Mersin’de 30 dönümlük ’Defne Koruluğu’ oluşturuluyor
07 Kasım 2024 Perşembe - 12:06 Mersin’de 30 dönümlük ’Defne Koruluğu’ oluşturuluyor Mersin’in Toroslar ilçesinde ’İklim Değişikliğine Adaptasyon İçin Harekete Geç’ projesi çerçevesinde 30 dönümlük ’Defne Koruluğu’ oluşturuluyor. Düzenlenen ’Gelecek İçin Bir Fidan’ etkinliğinde katılımcılar, öğrencilerle birlikte 30 dönümlük koruluğa fidan dikti. Büyükşehir Belediyesinin Avrupa Birliği (AB) Projesi olan İklim Değişikliğine Adaptasyon Hibe Programı’nda hibe aldığı ‘İklim Değişikliğine Adaptasyon İçin Harekete Geç’ isimli projesi çerçevesinde düzenlenen etkinlikle Büyükşehir Belediyesi ile Toroslar Belediyesi iş birliğinde Korukent Mahallesi’nde oluşturulan Defne Koruluğu’na fidan dikildi. Katılımcılar, öğrencilerle birlikte koruluğa 350 defne fidanının yanı sıra, 120 yayılıcı ardıç, 100 Ligustrum, 75 Akçaağaç ve 30 kauçuk fidanı dikimi gerçekleştirildi. "Halka nefes alabileceği alanlar oluşturuyoruz" Büyükşehir Belediyesi Meclis Üyesi Hamit Mert Avcı, törende, "Omuz omuza, halka nefes alabileceği alanlar oluşturuyoruz. Bu alanlar, sadece halkın günlük ulaşımını kolaylaştırmak için seçilen yerler değil. Aynı zamanda etrafında karbondioksite yutak alanlar oluşturmaya çalışıyoruz. Ekonomik kriz bugünün sorunu olabilir; ama ekolojik kriz hem bugün, hem 10 yıl, hem de 100 yıl sonrasının sorunu" dedi. Defne ağaçlarının hem ekolojik, hem de ekonomik değerine dikkat çeken Avcı, "Burası halka nefes alan alanlar açmak dışında, sürdürülebilir bir belediyecilik ve sağlıklı bir insan hayatı için en önemli önceliğimiz" diye konuştu. "Her diktiğimiz fidan, doğa dostu bir gelecek için yatırımdır" Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanı ve Proje Koordinatörü Dr. Bülent Halisdemir de görevlerinin; iklim değişikliğinin olumsuz etkilerini azaltmak, uyum sağlamak ve dirençli bir kent oluşturmak olduğunu söyledi. Halisdemir, "Defne koruluğu; ağaç dikilmesinin ötesinde, iklim değişikliğine uyum sağlamak, karbon salınımını azaltmak, karbon yutakları oluşturmak, daha yaşanılabilir bir çevre için attığımız güçlü bir adım. Koruluğa dikilen ağaçların karbon tutma kapasitesi sayesinde, iklim dostu bir alan oluşturmamıza destek olacak, gelecekte kentimize temiz hava, doğal bir gölgelik yaşam, sağlıklı bir ekosistem sunacaktır. Ağaçlandırma çalışmalarımızla aynı zamanda, doğa sevgisini ve çevre bilincini yaygınlaştırmayı amaçlıyoruz. Her diktiğimiz fidan geleceğimiz için bir umut, doğa dostu bir gelecek için yatırımdır" dedi.