ASAYİŞ - 20 Eylül 2024 Cuma 13:53

Üniversiteli Zeliha’nın öldüğü kazada tutuksuz yargılanan kamyonet sürücüsü ilk kez hakim karşısına çıktı

A
A
A
Üniversiteli Zeliha’nın öldüğü kazada tutuksuz yargılanan kamyonet sürücüsü ilk kez hakim karşısına çıktı

Çanakkale’de bisiklet turuna katılmak için antrenman yaparken kamyonetin çarptığı 23 yaşındaki üniversite öğrencisinin hayatını kaybetmesine ilişkin davanın ilk duruşması görüldü. Duruşmada sanığın tutuksuz yargılanmasına devam edilmesine ve 4 Kasım’da olay yerinde keşif yapılmasına karar verilerek, duruşma 6 Aralık’a ertelendi.


28 Nisan’da saat 19.00 sıralarında ilçeye bağlı Kocadere köyü yakınlarında meydana gelen kazada, S.Ç. yönetimindeki 17 UR 284 plakalı kamyonet, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) Siyasal Bilgiler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölümü öğrencisi Zeliha Güneş’in (23) kullandığı bisiklete çarptı. Çevredekilerin ihbarı üzerine olay yerine gelen ambulansla Eceabat Devlet Hastanesi’ne kaldırılan Güneş, tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Kazanın ardından kamyonet sürücüsü S.Ç., jandarma tarafından gözaltına alındı. S.Ç., işlemlerinin ardından sevk edildiği mahkemede adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Talihsiz olayın ardından yapılan araştırmalarda, Zeliha Güneş’in 5 Mayıs tarihinde gerçekleştirilecek olan Geleneksel Yeşilay Bisiklet Turu’na katılmak için antrenman yaptığı belirlendi.



"Beraatımı istiyorum"


Kaza ile ilgili ilk duruşma bugün 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görüldü. Duruşmada sanık S.Ç., "Olay günü yönetimimdeki 17 UR 284 plakalı kamyonetimle Gökçeada’dan geldim. Eceabat istikametine gidiyordum. Kamyonetim boştu, olay yeri olan eski Toprak Mahsulleri Ofisi mevkiine geldiğimde yolun sağ tarafında yani tali yolda iki bisikletliyi gördüm. Bisikletliler yan yana tali yolda idi. Ben normal kamyonetimle en fazla 60-70 km/s hızımla seyir halinde iken birden müteveffa bisikleti ile kamyonetimin sağ tarafına çarptı, ben sola manevra yapmaya çalıştıysam da kazaya mani olamadım. Bisiklet sürücüsü birkaç metre sağ tarafa savruldu, ben hemen az ileride durdum. Hemen düşen yolcunun başına geldim, baktığımda müteveffa cansız vaziyette genç bir delikanlının kucağındaydı. Hemen 112’yi aradım ambulans çağırdım, ambulans geldi onları alıp götürdü ve jandarma geldi. Ben o sırada alkollü değildim. Ehliyetimi 2012 yılında aldım, daha önce hiç kaza yapmamıştım. Ben suçsuzum, kazada benim bir kusurum yoktur. Bu yüzden beraatımı istiyorum. Mahkeme aksi kanaatte olacak ise lehe olan hükümlerin hakkımda uygulanmasını dilerim. Ben de trafik kazasında 4 yaşındaki torunumu kaybettim. Bu acıyı bilirim, huzurunuzda müştekilerden özür diliyorum. Acılarını paylaşıyorum, başsağlığı diliyorum. Kazadan sonra kendilerine ulaştık, aracılar kıldık, taziye için görüşmek istedik fakat bunu kabul etmediler. Buna da saygı duyuyorum. Müteveffanın anne babasının varsa maddi manevi zararlarını karşılamak isterim" dedi.



"Acım çok büyüktür"


Duruşmada konuşan Zeliha Güneş’in babası Satılmış Güneş ise, şikayetçi olduğunu ifade ederek, "Şikayetçiyim. Davaya katılma talebim vardır. Kızım Zeliha Güneş kazada vefat etmiştir. Evladım 23 yaşında idi. Ben olayı görmedim, sigorta bizim zararımıza karşılık toplamda 950 bin TL ödeme yaptı. Kazadan sonra sanık hiçbir şekilde bize ulaşmadı, bir başsağlığı dahi dilenmedi. Biz perişan olduk, benim akıl sağlığım bozuldu. 3 evladım vardı, birisi bu şekilde vefat etti. Acım çok büyüktür. Kendisi üniversite öğrencisiydi, kızım çocukluğundan beri bisiklet kullanır. Yeşilay’ın tertip ettiği bisiklet maratonuna dahi iştirak etmiştir" diye konuştu.



"Benim kızımın bütün kemikleri kırılmıştır"


Anne Gülsüm Güneş ise, "Şikayetçiyim, davaya katılma talebim vardır. Ben olay yerinde değildim. Ancak maktül kızımın olay sırasında üzerinde bulunan sırt çantasını size gösteriyorum, kızımın ayakkabıları ve her yeri kana bulandığı halde sırt çantasında en ufak bir kan izi yoktur. Ve gördüğünüz gibi sırt çantasının askıları kopmuştur. Böylece bu çantayı delil olarak dosyaya sunuyorum. Demek istediğim kamyonetin aynası veya başka bir yeri sırt çantasına takılmış ve sırt çantasının bağcıkları, askıları böylelikle kopmuştur. Benim kızımın bütün kemikleri kırılmıştır, çok feci halde can vermiştir. Kendisi durduğunu ve 112’yi aradığını söylemektedir fakat bu beyan doğru değildir, yalandır. Olay yerinden kaçarken motosikletli bir çocuk kendisini durdurmuş, 112’yi de oradan geçen bir bayan avukat aramış. Buna dair çokça görgü tanığımız vardır. Bu avukat bayan bizimle iletişime geçmiştir. Bayan avukatın adını şu an bilmiyorum. Kendisi olaydan sonra bir sefer bizi arayıp taziyede dahi bulunmamıştır. Ben 5 aydır bir saat uyku uyumuş değilim, acım çok büyüktür. Kendisi tutuklanmamıştır. Bizim manevi acılarımızı bir nebze tatmin etmek istiyorsanız bu kişinin tutuklanmasına karar vermenizi talep ediyorum" şeklinde konuştu.


Duruşmada sanık S.Ç.’nin adli kontrol şartıyla tutuksuz yargılanmasına devam edilmesine ve 4 Kasım’da olay yerinde keşif yapılmasına karar verilerek, bir sonraki duruşma 6 Aralık’a ertelendi.



Üniversiteli Zeliha’nın öldüğü kazada tutuksuz yargılanan kamyonet sürücüsü ilk kez hakim karşısına çıktı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Bakan Işıkhan, Paris’te OECD Genel Sekreteri Cormann ile bir araya geldi Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Fransa’nın başkenti Paris’te OECD Genel Sekreteri Mathias Cormann ile bir araya geldi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Paris’teki temasları kapsamında ilk olarak OECD Genel Merkezi’nde OECD Genel Sekreteri Mathias Cormann ile bir araya geldi. Bakan Işıkhan, OECD’nin kurucu üyelerinden biri olarak Türkiye’nin OECD ile sürdürdüğü yakın ve güçlü işbirliğine verilen öneme dikkat çekerek, görüşmede ele alınacak konuların bu işbirliğinin daha da güçlenmesine katkı sağlayacağına yürekten inandığını ifade etti. OECD’nin küresel düzeyde ekonomik ve sosyal refahın artırılmasına yönelik kapsamlı analizleri ve kanıta dayalı politika önerilerini yakından takip ettiklerini ve bu katkıları son derece değerli bulduğunu söyleyen Bakan Işıkhan, “OECD’nin sunduğu veri ve analizler, sadece üye ülkelerin politikalarına değil, küresel çapta uluslararası politika geliştirme sürecine de yön vermektedir. OECD ayrıca ülkeler arasında deneyim paylaşımına olanak tanıyan bir platform sunarak, küresel düzeyde karşılaştığımız sorunlara ortak çözümler üretmemize olanak sağlamaktadır. OECD’nin ortaya koyduğu analiz ve politika önerileri, yalnızca üye ülkeleri için değil, aynı zamanda uluslararası kuruluşlar için de bir kılavuz niteliği taşımaktadır. Bunun en son örneği, geçtiğimiz temmuz ayında G20 Dönem Başkanı Brezilya’nın ev sahipliğinde düzenlenen G20 Çalışma ve İstihdam Bakanları Toplantısı’nda OECD’nin ILO ile birlikte G20 hedefleri kapsamında sunduğu kapsamlı analizlerdir. Bu çalışma, bir yandan bu hedefler kapsamında G20 üyesi ülkelerdeki ilerlemeyi analiz ederken, diğer yandan da ülkemizin kadın istihdamı konusunda başarılı bir şekilde yürüttüğü İş Pozitif Programı gibi G20 üye ülkelerinin iyi uygulama örneklerinin paylaşılmasına olanak sağlamıştır” açıklamasında bulundu. “OECD İstihdam, Çalışma ve Sosyal İşler Komitesi çatısı altındaki faaliyetler Bakanlığımızın vizyonu ile tam bir uyum içerisinde” Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı olarak OECD ile uzun yıllardır devam eden güçlü işbirliğinden duyduğu memnuniyeti belirten Bakan Işıkhan, “Özellikle İstihdam, Çalışma ve Sosyal İşler Komitesi (ELSAC) ve bu komite altında faaliyet gösteren İstihdam, Sosyal Politika ve Göç Çalışma Gruplarındaki aktif katılımımız, Bakanlığımızın bu işbirliğine verdiği önemin en somut bir göstergesidir. ELSAC çatısı altında çalışmalarımız, nitelikli istihdam fırsatları oluşturma, gelir dağılımındaki adaletsizlikleri azaltma, uluslararası göçü yönetme ve sosyal koruma sistemlerini güçlendirme gibi kritik konuları kapsamaktadır. Bu hususlar, Bakanlığımızın vizyonu ile tam bir uyum içerisindedir” şeklinde konuştu. Bakan Işıkhan, OECD’nin sunduğu uzmanlık, analiz ve analitik desteğin Bakanlığın politika geliştirme süreçlerine doğrudan katma değer sağladığını ve karar alma mekanizmalarını daha etkili ve isabetli hale getirdiğini söyleyerek, bunun da Türkiye’nin sosyal ve ekonomik gelişimine önemli katkılar sunduğunu ifade etti. Bakan Işıkhan ayrıca, ELSAC kapsamında yürütülen bazı çalışmaların gönüllü katkıya dayanmasının verilerin karşılaştırılabilirliğini ve elde edilen sonuçların kapsayıcılığını sınırlandırdığını vurgulayarak, bazı kritik alanlarda gönüllülüğe dayalı faaliyetlerin tüm üye ülkelerin katılımını içerecek şekilde genişletilmesi gerektiğini vurguladı. "Bakanlığımız, OECD ile yeni işbirliği fırsatlarını değerlendiriyor" Bakanlık olarak OECD ile yeşil dönüşüm alanında Türkiye’deki bölgesel işgücü piyasaları için fırsatlar ve zorlukları ele alacak projeler üzerinde çalışmalar yürüttüklerini ifade eden Bakan Işıkhan, “Bu çalışmaların 2024-2028 dönemini kapsayan Ulusal İstihdam Stratejimizin yeşil dönüşüm odağına önemli katkılar sunacağına inanıyorum. Bakanlığımız, ELSAC dışındaki OECD komitelerine ve programlarına da katılım ve katkı sağlamaktadır. Örneğin ulusal, bölgesel ve yerel düzeyde iş oluşturma, sosyal katılım ve ekonomik büyümeye yönelik yenilikçi yaklaşımlarla desteklemek için oluşturulan OECD Yerel İstihdam ve Ekonomik Kalkınma Programı kapsamında aktif olarak rol almaktayız. Bu ve benzeri programlardan Bakanlık olarak daha fazla yararlanmak istiyoruz” ifadelerini kullandı. “2026 yılında OECD Beceriler Zirvesi’ni ülkemizde gerçekleştireceğiz” Dijitalleşme ve yeşil dönüşümün üretim süreçlerinden çalışma modellerine kadar işgücü piyasasını her yönüyle etkileyen köklü değişimlere yol açtığını ifade eden Bakan Işıkhan, “Bu dönüşüm, mevcut mesleklerin gerektirdiği becerilerin hızla değişmesini zorunlu kılarken, yüksek teknolojiye dayalı yeni meslekler için yeni beceri ihtiyaçlarını da beraberinde getirmektedir. Dolayısıyla işgücü piyasasının gereksinimleriyle uyumlu becerilerin geliştirilmesi, ülkelerin sürdürülebilir kalkınması için kritik bir öneme sahiptir. Bu inançla ülkemiz, Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın vizyoner liderliğinde hem geleceğin işlerine yönelik insan kaynaklarının geliştirilmesi hem de istihdam hizmetlerinin dijitalleştirilmesine yönelik birçok önemli adım atmıştır” diye konuştu. “2026 Beceriler Zirvesi somut kazanımlar sağlayacak bir başarı hikayesine dönüşecek” Bu çerçevede işgücü piyasasının gereksinimlerine uyumlu becerilerin geliştirilmesinin her zaman Bakanlığın öncelikleri arasında yer aldığını söyleyen Bakan Işıkhan, “2016 yılından bu yana düzenli olarak düzenlenen OECD Beceriler Zirveleri, toplumlarımıza değer katan ve ekonomik büyümeyi destekleyen beceri politikalarının geliştirilmesi açısından önemli bir platform olmuştur. Bu çerçevede Türkiye olarak 2026 yılında ev sahipliğini yapacağımız OECD Beceriler Zirvesi’ni gerçekleştirerek, bu küresel çabayı güçlü bir şekilde devam ettirme konusunda büyük bir heyecan duyuyoruz. Zirvenin OECD üyesi ülkeler arasındaki işbirliğini güçlendireceğine, en iyi uygulamaların paylaşılmasına ve beceri reformlarının etkilerinin değerlendirilmesine olanak sağlayacağına inanıyoruz. Bu bağlamda Türkiye olarak zirvenin başarılı geçmesi için her türlü katkıyı sağlamaya hazır olduğumuzu belirtmek isterim. OECD’nin de desteğiyle 2026 Beceriler Zirvesi’nin katılımcı tüm ülkeler için somut kazanımlar sağlayacak bir başarı hikâyesine dönüşeceğine eminim” ifadelerine yer verdi. Bakan Işıkhan, kanıta dayalı politika geliştirme süreçlerinin küresel düzeyde olduğu gibi Türkiye’de de giderek daha fazla önem kazandığına vurgu yaparak, “Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı olarak ulusal ve uluslararası iş birliklerine dayalı sürdürülebilir sonuçlar hedefleyen politikalar oluşturma konusundaki kararlılığımızı sürdürmekteyiz. Bu kapsamda ülkemizin kalkınma hedeflerine katkıda bulunacak sosyal ve ekonomik politikaların geliştirilmesinde, bilimsel verilerin ve analitik yaklaşımların rehberliğinde hareket etmekteyiz. Kanıta dayalı politika yapımının başarısı; doğru, güvenilir ve güncel verilerin yanı sıra, bu verilerin etkin kullanımı için gerekli olan analitik becerilerle yakından ilişkilidir. Bu bağlamda, uzmanlarımızın analitik becerilerini geliştirmek ve dünya standartlarında yetkinlik kazanmalarını sağlamak amacıyla uluslararası kuruluşlarla yakın işbirliği içinde çalışmaktayız” şeklinde konuştu. "OECD birimlerinde geçici görevlendirilmelerinin çok değerli katkılar sağlayacağına inanıyoruz" OECD’nin başarılarının arkasında alanında uzman iki binden fazla ekonomistten ve sosyal bilimciden oluşan geniş bir insan kaynağı olduğunu vurgulayan Bakan Işıkhan, “Bakanlığımızın insan kaynağını da bu yetkinlik seviyesine ulaştırmak için, uzmanlarımızın OECD birimlerinde geçici görevlendirilmelerinin çok değerli katkılar sağlayacağına inanıyoruz. Bu doğrultuda, uzmanlarımızın geçici görevlendirilmeleri konusunda vereceğiniz desteği takdirle karşılayacağımızı belirtmek isterim” değerlendirmesinde bulundu. "Dünyanın neresinde ihtiyaç sahibi görse imdadına koşan bir ülkeyiz" Değişen bölgesel güç dengeleri ve gelişen teknik araçlarla birlikte ortak hareket imkanının her geçen gün daha kolaylaştığına dikkat çeken Bakan Işıkhan, “Dünyanın neresinde bir ihtiyaç sahibi görse imdadına koşan bir ülke, koruyup kollayan büyük bir medeniyetin mirasçıları olarak, yurt dışında yaşayan soydaşlarımız, vatandaşlarımız elbette bu kabiliyetin nimetlerinden yararlanan grupların başında geliyor. Bu hususta özellikle yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın ihtiyaç, talep ve sorunlarıyla ilgilenme noktasında ülkemiz oldukça ilerlemiş durumda” dedi.
İstanbul Esenler’de evine gittiği arkadaşını öldürüp, cesedin fotoğrafını çekti Esenler’de bir evde bilinmeyen bir nedenle çıkan kavgada yabancı uyruklu biri, evine çağırdığı arkadaşı tarafından sırtından bir kaç kez bıçaklanarak öldürdü. Ardından arkadaşının cansız bedeninin fotoğrafını çeken şüpheli, polis ekipleri tarafından evde yakalandı. Olay saat 13.00’da Esenler Tuna Mahallesinde yaşandı. İddiaya göre korsan taksicilik yapan 52 yaşındaki yabancı uyruklu İbrahim Alobeid, yine yabancı uyruklu olan arkadaşını evine çağırdı. Evde bir süre oturan iki arkadaş arasında bilinmeyen bir nedenle tartışma çıktı. Tartışma kısa sürede kavgaya dönüştü. Arkadaşını sırtından bıçaklayarak öldürdü Kavga sırasında şüpheli şahıs, arkadaşı İbrahim Alobeid’i birkaç bıçak darbesiyle sırtından bıçaklayarak öldürdü. Şüpheli daha sonra arkadaşının fotoğrafını çekti. Olayın olduğunu duyan vatandaşlar, durumu polis ve sağlık ekiplerine haber verdi. İhbar üzerine olay yerine gelen polis ekipleri, İbrahim Alobeid’in hayatını kaybettiğini tespit etti. Olay yerine geldiklerinde şüpheliyi yakalayan polis ekipleri, şüphelinin kaçak yollarla yurda giriş yapan biri olduğunu tespit etti. “Bıçakla arkadaşını kesmiş” Mahalle sakini bir vatandaş ise, “Vatandaşın biri burayı kiraya verdi, sahibi rahmetli oldu. Bunlar sokaklarda satıcılık yapıyor. Şimdi duyduğuma göre bıçakla arkadaşını kesmiş” şeklinde konuştu. Gözaltına alınan şüpheli ifadesi alınmak üzere emniyete götürüldü. İbrahim Alobeid’in cansız bedeni otopsi için Adli Tıp Morguna kaldırıldı. Polis ekipleri, olayla ilgili inceleme başlattı.
Denizli DTO personeline işçi sağlığı ve iş güvenliği eğitimi verdi Denizli Ticaret Odası (DTO) personeline C Sınıfı İş Sağlığı Güvenliği Uzmanı Arslan tarafından iş yerindeki güvenliği arttırmaya yönelik temel bilgiler, iş kazalarını önlenmesi ve acil durumlarda yapılması gerekenlerle ilgili eğitim verildi. İş sağlığı ve güvenliği eğitimi DTO hizmet binasının 6’ncı katındaki toplantı salonunda gerçekleşti. C Sınıfı İş Sağlığı Güvenliği Uzmanı İsmet Orhun Arslan, çalışanların iş yerindeki güvenliğini artırmaya yönelik temel bilgiler, iş kazalarının önlenmesi ve acil durumlarda yapılması gerekenlerle ilgili ayrıntılı bir sunumda bulundu. İşçi sağlığı ve iş güvenliğine dair konuların ele alındığı eğitim, DTO personelinin tamamının katılımıyla gerçekleştirildi ve oldukça verimli geçti. Eğitim boyunca, iş yerinde alınması gereken güvenlik önlemleri, çalışanların yükümlülükleri ve iş sağlığı güvenliğinin önemi vurgulandı. “DTO, ulusal ve uluslararası standartlara sahip bir oda” Periyodik olarak personele yönelik çeşitli hizmet içi ve odanın sahip olduğu standartların ihtiyaçlarıyla ilgili eğitimler düzenlediklerini söyleyen DTO Oda Yönetim Temsilcisi ve Akreditasyon Sorumlusu Mutlu Sözgen, “Oda olarak birçok uluslararası standardı kurumumuzda uygulamaktayız. Bunlardan biri de ISO 45001 İş Sağlığı Güvenliği Standardı. Gerek standardımız gerekse ilgili mevzuatlar çerçevesinde bugün tüm personelimizle iş sağlığı güvenliği eğitimlerimizi tamamlıyoruz. İş sağlığı güvenliği ve iş yerinde yapacağımız birçok faaliyette nelere dikkat etmemiz gerektiği ile görevimizi yaparken hangi kurallara uymamız gerektiği konusunda ayrıntılı bilgileniyoruz. Bu sayede bireysel farkındalığımızı da arttıracağız. Bize bu eğitim imkanını sağlayan başta yönetim kurulu başkanımız olmak üzere tüm yöneticilerimize teşekkürlerimizi sunarız” dedi. “Acil durum planları da yapıyoruz” Uygulamalı eğitimi veren C sınıfı İş Sağlığı Güvenliği Uzmanı İsmet Orhun Arslan ise “Bu eğitimlerin temel amacı burada iş yaparken iş yerinden kaynaklı personelin sağlığına zarar verecek etmenlerden korunması ve sağlıklarını daha güncel seviyede tutulmasını sağlamak. Bu konuda çok sayıda eğitim verdik, veriyoruz; risk analizleri de yapıyoruz. Acil durum planları yapıyoruz. Tamamen çalışanların sağlıklarını korumak için tek tek ve toplu halde çeşitli konularda kendilerini bilgilendiriyoruz” ifadelerini kullandı. “DTO, eğitimli bir odadır” Oda personelinin üyelerine en iyi şartlarda, hızlı, hatasız ve güvenli bir hizmet vermesi için mesleki gelişimlerine yönelik eğitimlerin yanında kalite standartlarıyla mecburi kılınmış iş güvenliği ve işçi sağlığı gibi konularda da düzenli eğitimler aldırdıklarını belirten DTO Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Erdoğan, “İşçi sağlığı ve iş güvenliği, çalışma hayatının en önemli unsurlarından biridir. Bu tür eğitimlerle, personelimizin bilgi ve farkındalık seviyesini artırarak daha güvenli ve güncel bir çalışma ortamı oluşturmayı hedefliyoruz. Denizli Ticaret Odası olarak çalışanlarımızın sağlığı ve güvenliği her zaman ilk önceliklerimizden biridir” şeklinde konuştu.
Kars Kars’ta HAP tatbikatı nefes kesti Kars’ta HAP Tatbikatı (Hastane Afet Planı) nefesleri kesti. Kimyasal atıklara maruz kalan yaralıların, hastaneye sevkleri ve yapılan müdahaleler gerçeği aratmadı. Kars’ta, Kimyasal, Biyolojik, Radyolojik, Nükleer (KBRN) afetlerden etkilenenlere daha hızlı müdahale edilmesi ve koordinasyonun sağlanması için saha tatbikatı gerçekleştirildi. Eğitim, Uygulama ve Araştırma Hastanesi’nde yapılan tatbikatta senaryo gereği, 112 Acil Çağrı Merkezine Paşaçayır mevkisi Organize Sanayi Bölgesi’nde bulunan çimento fabrikasında kimyasal varillerin, HCL asit, nitrit asit analizi yapılırken devrilmesi sonucu 6 kişi olay yerinde kimyasala maruz kaldı. Şahısların hastane KBRN ünitesi ve Acil Servise getirileceği bildirildi. Bunun üzerine kısa sürede KBRN ünitesi hazır hale getirildi. Hastaneye sevk edilen yaralıların dekontaminasyonları yapıldıktan sonra triyaj alanlara dağılımı gerçekleştirilip gerekli müdahaleler yapılarak tedavi altına alındı. Düzenlenen tatbikatla ilgili açıklama yapan Eğitim, Uygulama ve Araştırma Hastanesi Başhekim Yardımcısı Dr. Samet Kırat, "Biz de bir sınır şehri olarak bu gibi durumlara her zaman hazırlıklı olmalıyız. Bu yüzden kamu kurum ve kuruluşlarıyla bir tatbikat gerçekleştirdik. Tatbikatımız başarılı bir şekilde sonuçlandırılmıştır" dedi. Kars’ta düzenlenen HAP Tatbikatı’na AFAD ekipleri de destek verdi. Tatbikat daha sonra sona erdi.