ÇEVRE - 01 Kasım 2024 Cuma 13:00

BTSO İnşaat Konseyi, Bursa Business School’da buluştu

A
A
A
BTSO İnşaat Konseyi, Bursa Business School’da buluştu

BTSO Yönetim Kurulu Üyesi Alparslan Şenocak, Bursa ekonomisinin sürdürülebilir kalkınması için şehrin yeni anayasası niteliğinde olan 1/100 binlik çevre planının bir dönüm noktası olarak görülmesi gerektiğini belirterek, “Yeni çevre planı iş dünyası, sivil toplum kuruluşları ve kentin tüm dinamiklerinin katkıları ve güçlü işbirliği ile uygulanmalıdır” dedi.


Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nın (BTSO) stratejik sektörleri ortak akılla geleceğe taşımak hedefiyle hayata geçirdiği ‘Sektörel Konseyler’ çalışmalarını tüm hızıyla sürdürüyor. BTSO tarafından Uludağ’da iş dünyasının referans eğitim merkezi olarak kurgulanan Bursa Business School’da gerçekleştirilen ‘Bursa İnşaat Sektörü Strateji Raporu’ istişare toplantısı BTSO meclis ve komite üyeleri, üniversiteler, yerel yönetimler, kamu kurumları, akademik odalar ve sivil toplum kuruluşlarından yoğun bir katılımla gerçekleşti.


Toplantının açılışında konuşan BTSO Yönetim Kurulu Üyesi Alparslan Şenocak, 2024 yılının başında yerel seçimlerin de etkisiyle kentsel dönüşüm çalışmalarının hız kazandığını söyledi. Konut sektöründe hali hazırda yüksek faiz oranları nedeniyle süren yavaşlığa rağmen uzun vadede özellikle kentsel dönüşüm ve yenilemeye olan ihtiyacın devam ettiğini belirten Şenocak, “BTSO İnşaat Konseyi olarak ilk çalışma dönemimizde ‘Kentsel Dönüşüm İlkeleri Raporumuzu’ ilan etmiş, ‘Organize Konut’ ve ‘Organize Ticaret Bölgeleri’ gibi projeleri gündeme taşıyarak, Bursa’mızın hedefleri için önemli bir vizyon ortaya koymuştuk. Gerek Kentsel Dönüşüm Raporu’muzda gerekse de yeni dönem konsey çalışmalarımızda üzerinde en fazla durduğumuz konulardan biri de taşımış olduğumuz yüksek deprem riskine karşı almamız gereken tedbirlerdi. Bugün nüfusumuzun yüzde 71’i riskli bölgelerde yaşıyor ve son 100 yılda maalesef on binlerce vatandaşımız depremlerde hayatını kaybetti. Bu nedenle depremlerden sonra nasıl bir ve beraber olduysak depreme hazırlık noktasında da yine bir ve beraber olmak zorundayız. Muhtemel bir depremde güvenliği sağlayabilmenin ve kayıpların önüne geçebilmenin hep birlikte oluşturmalıyız” dedi.


Sanayi, ticaret ve ekonominin merkezi olan Bursa’da başta 2000 yılı öncesinde yapılan binalar olmak üzere çürük olan yapıların hızlıca tespit edilip yeniden inşa edilmesi gerektiğini söyleyen Şenocak, “Konutların yanı sıra fabrikalar ve iş yerlerinin de bu dönüşüm sürecine dâhil edilmesi son derece önemli. Mevcut durumda Bursa’daki sanayi alanlarının yüzde 45’ini plansız sanayi alanları oluşturuyor. Organize sanayi bölgeleri dışında yer alan, kent içerisinde kalmış dağınık ve küçük ölçekli sanayi yapıları ve atölyeler kentin dışında planlanacak çevreyle dost, altyapısı uygun ve sürdürülebilir üretime katkı sağlayacak yeni nesil planlı bölgelere taşınmalıdır. Böylece kent içinde boşaltılan bu alanlar rezerv alan olarak değerlendirilerek kentsel dönüşüme katkı sağlanmalıdır. BTSO olarak biz bu konudaki irademizi de ortaya koyduk. Bugün de Büyükşehir Belediyemizin İmar ve Şehircilik Dairesi Başkanı Nazlı Yazgan bizlerle birlikte. Büyükşehir Belediyemizin koordinasyonunda Bursamızın yeni anayasası niteliğinde olan 1/100 binlik çevre planına ilişkin sunumlarını paylaştı. İş dünyamız, sivil toplum kuruluşlarımız ve kentin tüm dinamiklerinin de katkılarıyla şehrin yeni anayasasının ortaya çıkacağına, böylece Bursa’mızı geleceğin Türkiye’sinde örnek bir şehir kimliğine kavuşacağına yürekten inanıyorum” diye konuştu.


BTSO İnşaat Konseyi Başkanı Ali Tuğcu, inşaat sektörünün ülkelerin ekonomik büyümesinde ve kalkınmasında kritik bir role sahip olduğunu belirtti. Sektörün, eski ve riskli yapıları güvenli ve modern hale getirmek gibi bir misyonu olduğunu vurgulayan Tuğcu, "Deprem riskinin ve yeşil dönüşümün ekonomik politikalara yön verdiği bir dönemde, çevre dostu inşaat projeleriyle sürdürülebilirlik konusunda önemli adımlar atarak hem şehirlerimizin estetik ve yaşanabilir hale gelmesini hem de çevre dostu yapıların hayata geçmesini sağlamak, sektörümüzün tüm paydaşlarıyla birlikte sorumluluğumuzdur. Bu nedenle sektörün ortak sorunlarına birlik ve dayanışma içinde çözüm üretmek oldukça önemlidir. Bu bakış açısıyla, konseyimiz sektörün tüm paydaşlarını ortak akılla buluşturan bir yapıya sahiptir. Bizler, BTSO çatısı altında kentimizin ve sektörün geleceği adına adımlar atmaya devam ediyoruz. Geçtiğimiz sene, konseyimizin strateji arama çalıştayını burada gerçekleştirmiştik. Bugün, konseyimizin 2. toplantısı için tekrar bir aradayız. Sektörümüzün yol haritasını detaylı bir şekilde ele alacağız" şeklinde konuştu.


Bursa Büyükşehir Belediyesi İmar ve Şehircilik Daire Başkanı Nazlı Yazgan, BTSO İnşaat Konseyi’nin düzenlemiş olduğu toplantıya katılmaktan büyük bir memnuniyet duyduğunu söyledi. Sektörün tüm paydaşlarının katımıyla gerçekleştirilen toplantıda belediye olarak yaptıkları çalışmaları sektör temsilcileriyle paylaşma fırsatı bulduklarını ifade eden Yazgan, “Sektör temsilcilerimize 1/100 binlik çevre planımız hakkında bir bilgilendirme sunumu gerçekleştirdik. Aynı zamanda devam eden kentsel dönüşüm projeleri hakkında çalışma yöntemimizi aktardık. ‘Bursa Yenileniyor’, ‘Bursa Güçleniyor", ‘Yeşil Bursa’, ‘Yeşil Türkiye’ gibi projelerimiz hakkında katılımcılara bilgi verme fırsatı bulduk. Burada görev almış olmaktan çok büyük bir onur ve mutluluk duydum. Bundan sonra çalışmalarımız yine omuz omuza, birlikte devam edecek” dedi.


Sanayicilerle yeni yapacakları 1/100 binlik plan çalışmaları sürecinde tekrar birlikte olacaklarını ifade eden Yazgan, "Sanayicilerimizin sorunlarını, taleplerini ve önerilerini dikkate alacağız. Kentin büyüme yönlerini, tüm dinamikleriyle birlikte en iyi ve en etkin şekilde nasıl kullanırız, Bursa nasıl daha güçlü bir ekonomiye sahip olur, bunu birlikte araştırmaya devam edeceğiz. En iyi yolu birlikte bulacağımıza inanıyorum. Sanayicinin taleplerini alıp bunları en doğru şekilde anlamaya çalışacağız. Bursa ekonomisi kıymetli ve bunun mihenk taşı sanayicilerimizdir. Dolayısıyla bu şekilde bir araya gelmemizin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Bursa için en iyi yolu birlikte bulacağımıza inanıyorum. Ayrıca, tesisi de gezme fırsatım oldu. Bu alanın eski halini biliyorum; o dönemdeki mimarisi çok özeldi ancak bakımsız bir durumdaydı. Şimdi ise gördüğümde gerçekten inanamadım. Mimarisi ve iç tasarımıyla muhteşem bir eser ortaya çıkmış. İşletmecilik anlamında da son derece başarılı. Bu projede emeği geçen herkesi tebrik ediyorum. Bursa’nın turizm gelişimine büyük katkı sağlayacağına inanıyorum. Uludağ, kış turizmiyle öne çıkmıştı. Bu tesisle birlikte yaz turizmi de güçlenerek devam edecek" diye konuştu.



BTSO İnşaat Konseyi, Bursa Business School’da buluştu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara TBMM Başkanı Kurtulmuş: “Kıbrıs Adası’nda iki toplumlu bir seçenekten başka hiçbir seçim yolu kalmamıştır” Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Kurtulmuş, " Bu kadar yıllık tecrübeden ve gelişmeden sonra Kıbrıs Adası’nda iki toplumlu bir seçenekten başka hiçbir seçim yolu kalmamıştır" dedi. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin (KKTC) kuruluşunun 41’inci yıl dönümü dolayısıyla Ankara Büyükelçiliği tarafından resepsiyon düzenledi. Resepsiyona TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Metin Gürak, Kara Kuvvetler Komutanı Orgeneral Selçuk Bayraktaroğlu, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Ercüment Tatlıoğlu, yabancı misyon şefleri ve çok sayıda davetli katıldı. Burada konuşan Kurtulmuş, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin ilanının üzerinden 41 sene geçtiğini hatırlatarak, "Artık Kıbrıs Türk Cumhuriyeti yerleşmiş, kökleşmiş kendisini dünyaya ispat etmiş ve gerçekten önemli mesafeler katetmiş olan bir cumhuriyettir. Genç bir cumhuriyet. Bu 41 yıllık süre içerisinde çok önemli badireler atlatıldı. Çok büyük zorluklardan geçildi. Bu süre içerisinde adada barış içinde yaşama niyetini ortaya koyan bu adımların atılması için her türlü fedakarlığı yapan Kıbrıs Türkleri olmuştur. Ama ona mukabil maalesef başta Avrupa ülkeleri olmak üzere bazı çevreler Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni sürekli cezalandırmak, Kıbrıs Türklerini de bu olumlu tavırlarına rağmen uluslararası alanda ötekileştirme yolunu tercih etmişlerdir. Şunu açıkça ifade etmek isterim ki artık bu kadar yıllık tecrübeden ve gelişmeden sonra Kıbrıs Adası’nda iki toplumlu bir seçimden başka seçenek, başka hiçbir seçim yolu kalmamıştır. Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, vardır ve kıyamete kadar var olmaya devam edecektir. Türkiye Cumhuriyeti devleti olarak da elimizdeki bütün imkanlarla Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin her alanında savunulması, Kıbrıslı soydaşlarımızın her türlü hak ve hukukunun teminat altına alınması için dün olduğu gibi bugün de mücadelemizi sürdüreceğiz" ifadelerini kullandı. Kurtulmuş, Gazze’de yaşananları gördükten sonra Türkiye’nin garantörlüğünün ne kadar önemli bir adım olduğunun çok daha iyi anlaşıldığını belirterek, "Türkiye bu anlamda Kuzey Kıbrıs’taki kardeşlerimizin hak ve hukukunu korumaya devam edecektir. Barış içerisinde, fiili olarak adada iki devlet var. Devletlerin birisini, yani güneydeki bir şekilde Kıbrıs’ın tamamının temsilcisi olarak saymak hakka da, hukuka da aykırıdır. Dolayısıyla bu iki devletin varlığını kabul etmek ve barış içerisinde bir arada yaşayabileceğini göstermek Kıbrıs Türk Devleti’nin en önemli sorumluluklarından birisidir. Biz de Türkiye olarak iki devletli bu çözümden başka bir yol olmadığını ve Kıbrıs Türk Devleti’nin giderek güçlenmesi, uluslararası alanda tanınırlığının arttırılması için gayretle mücadelemize devam edeceğiz. Yaşasın Kuzey Kıbrıs’ta Türk Cumhuriyeti ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kıyamete kadar olacak birlikteliği, kardeşliği, dostluğu. İnşallah önümüzdeki günlerde Kıbrıs Türk Devleti’nin her alanda çok daha fazla tanınır hale geldiğini göreceğiz. Bunun sonuçlarının da ne anlama geldiğini hep beraber göreceğiz. Bu uğurda mücadeleye devam edeceğiz" dedi. KKTC Ankara Büyükelçisi İsmet Korukoğlu Türksoy, "Özgürlük ve bağımsızlık mücadelesi liderimiz Fazıl Küçük ile Kurucu Cumhurbaşkanımız Rauf Denktaş’ın bizlere miras bıraktığı bu cumhuriyet, halkına güven, milli davaya hayatlarını karşılıksız adayan bir neslin bugünkü ve gelecekteki nesillere armağanıdır. Cumhuriyetimizin temellerinde Kıbrıs Türk halkının onurlu mücadelesi, vatan sevgisi egemenlik ve bağımsızlık iradesi yatmaktadır. Bu vesileyle Dr. Fazıl Küçük, Rauf Raif Denktaş ve vatan uğrunda canlarını feda eden tüm şehitlerimizi saygı ve minnetle anar, gazilerimiz, mücahitlerimiz ve kahraman halkımıza şükranlarımızı sunarım. Genç, çağdaş ve demokratik bir devlet olan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, 41 yıllık kısa süre içerisinde sağlam kökler kurmuştur. Bu bir iftihar vesilesidir. Bu başarı ulu önder Mustafa Kemal Atatürk’ün çağdaş ve demokratik ilkeler üzerine kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’nin sarsılmaz desteğiyle mümkün olmuştur" dedi.
Muğla Bodrum’da "Guletlerin Babası" anısına heykel yapıldı Muğla’nın Bodrum ilçesinde “Guletlerin Babası” ve “Çolak” lakabıyla tanınan efsane ustalardan Erol Ağan’ın anısına Heykeltıraş Selçuk Yazıcı tarafından yapılan heykelin açılışı gerçekleştirildi. Türkiye’nin denizcilik tarihinde bir dönüm noktası olan, Bodrum’un Gulet Kültürü’nü dünyaya tanıtan usta denizci Erol Ağan’ın heykeli, bugün öğle saatlerinde Ağanlar Tersanesi’nde düzenlenen törenle açıldı. Törenin açılış konuşmasını yapan Erol Ağan’ın oğlu Erdem Ağan, "Bugün bir evlat için konuşması çok zor. Ben İnci Ağan ve Erol Ağan’ın bir evladı olarak daha büyük bir şeref duyamazdım. Eminim ki ağabeylerim de aynı hisler içerisindedir. Bizler de inşallah çocuklarımızda aynı hislerle bu dünyadaki vaktimizi tamamlarız. Katılan herkese teşekkür ediyorum" dedi. Törende konuşan Deniz Ticaret Odası Bodrum Şube Başkanı Orhan Dinç, Bodrum’da yat imalat sektörünün ülke turizmi ve ekonomisine katkılarını anlatırken Bodrum Ticaret Odası Başkanı Mahmut Serdar Kocadon, Bodrum guletlerine coğrafi işaret alındığını hatırlattı. Erol Ağan’ın 11 yaşında sağ elini kaybetmesine rağmen asla denizciliğe küsmediğini ve ideallerinden vazgeçmediğini ifade eden Bodrum Belediye Başkanı Tamer Mandalinci, Ağan’ın Bodrum denizciliğine yaptığı katkıları anlattı. Bodrum Kaymakamı Mustafa Çit ise, “Erol Ağan çok güzel evlatlar bıraktı. Onlar da babalarının sanatlarını devam ettiriyorlar. Ben onlara da teşekkür ediyorum. Bodrum’da yatçılığın, denizciliğin en iyi boyutlara gelmesini temenni ediyorum” dedi. Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras da, “Dedelerimiz, atalarımız bize bu güzel günleri hediye etmiştir. Hele hele Bodrum gibi dünyanın en güzel köşelerinden birinde ve denizcilik kültürüyle yoğrulmuş böyle bir coğrafyada Erol Ağan gibi aramızda daha nice ustalarımız var. Hepsine büyük bir minnet ve şükran duyuyoruz. Onlar sayesinde Bodrum bugünlere geldi, bu kadar tanındı" şeklinde konuştu. Konuşmaların ardından heykelin açılışı gerçekleştirildi. Törene, Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, Bodrum Kaymakamı Mustafa Çit, Bodrum Belediye Başkanı Tamer Mandalinci, oda ve STK başkanları, Ağan Ailesi, denizcilik camiasının önemli isimleri, dostları ve sevenleri katıldı.