ASAYİŞ
10 Kasım 2024 Pazar - 23:49 Hatalı ’U’ dönüşü ile üç aracın karıştığı kazada ortalık savaş alanına döndü: 1 ölü, 7 yaralı Burdur-Fethiye karayolunda kontrolsüz şekilde refüj boşluğundan ’U’ dönüşü yapmak isteyen otomobil ile karşı şeritten gelen iki aracın karıştığı kazada ortalık savaş alanına döndü. Kazada 1 kişi hayatını kaybetti, 3’ü ağır 7 kişi yaralandı. Kaza, saat 19.00 sıralarında Burdur-Fethiye karayolu Hacılar köyü mevkiinde meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, Burdur istikametinden Fethiye istikametine giden Taha C. (19) idaresindeki 34 FGU 221 plakalı Honda marka otomobil, Hacılar köyü girişinde refüj boşluğundan ’U’ dönüşü yaptığı esnada karşı istikamette sol şeritte ilerleyen İbrahim Ü. (37) idaresindeki 15 DG 750 plakalı Ford marka hafif ticari araçla çarpıştı. Çarpışmanın etkisiyle savrulan hafif ticari araç, o sırada sağ şeritte ilerleyen Ali R.Y. (51) idaresindeki 15 AAR 961 plakalı otomobile çarptı. Kazada Honda marka otomobil şarampole düşerken, Ford marka araç devrildi. Kazada Honda aracın sürücüsü Taha C. ve aynı araçta bulunan Osman K. (27), Kerem D. (18), Umutcan Attar (26) ile Ford aracın sürücüsü İbrahim Ü. ve aynı araçtaki yolcular Yılmaz Ü. (64), Havali Ü. (65), Nilüfer Ü. (43) yaralandı. Kazayı görenlerin 112 Acil Çağrı Merkezine ihbarı üzerine olay yerine çok sayıda sağlık, itfaiye, polis ve jandarma ekibi sevk edildi. Olay yerine gelen sağlık ekipleri Umutcan Attar’ın hayatını kaybettiğini belirlerken, diğer yaralılar itfaiye ekiplerince sıkıştıkları yerden çıkarılarak ambulanslar ile Burdur Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Olay yerinde hayatını kaybeden Umutcan Attar’ın cenazesi ise savcı ve olay yeri inceleme ekiplerinin çalışmalarının ardından otopsi yapılmak üzere Burdur Devlet Hastanesi morguna gönderildi. Durumu ağır olan yaralılardan Nilüfer U., Burdur Devlet Hastanesi’nden Isparta Süleyman Demirel Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne, Kerem D. ise Antalya Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne sevk edilirken, Havali Ü.’nün de başka bir hastaneye sevk edileceği öğrenildi. Kazaya karışan araçlar çekici yardımıyla otoparka çekildi.
Narin Güran davasında 4 tutuklu sanığın yargılanmasına devam ediliyor
10 Kasım 2024 Pazar - 00:09 Narin Güran davasında 4 tutuklu sanığın yargılanmasına devam ediliyor Diyarbakır’da 8 yaşındaki Narin Güran’ın öldürülmesine ilişkin 4 tutuklu sanığın ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yargılanmasına sanıklar ve avukatların savunmalarının alınmasıyla devam ediyor. Amca Salim Güran, “Bir çocuğu 4 kişi evde öldürmüş diyorlar. Böyle şey mi olur? 8 yaşında bir melek çocuğumuzu neden öldürelim? Suçsuzum, beraatımı istiyorum" dedi. Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde önceki gün görülmeye başlayan davanın 3. gündeki duruşmasında, tutuklu sanıklardan amca Salim ve anne Yüksel Güran ile Narin’in cansız bedenini Eğertutmaz Deresi’ne sakladığını soruşturma aşamasında itiraf eden Nevzat Bahtiyar ve avukatları savunma yaptı. Duruşmada sanık Salim Güran, “Avukatların söylediklerinin çoğu senaryo, hayali bir şeydir. Böyle bir şey yok. Yani, bir çocuğu 4 kişi evde öldürmüş diyorlar. Böyle şey mi olur? 8 yaşında bir melek çocuğumuzu neden öldürelim? Suçsuzum, beraatımı istiyorum” dedi. Salim Güran’ın avukatı, maddi hakikatin ortaya çıkması için çabalamaya devam ettiklerini dile getirerek, şunları söyledi: "Soruşturmanın gizliliğine rağmen en ince ayrıntısına kadar basında yer aldı. TV ekranlarında aile topyekun şeytanlaştırılmıştır. Asıl maddi gerçeklerle uğraşılmamıştır. Asılsız ihbarları ailenin üzerine attılar. İddia makamı hangi senaryoya inanıyor?" Narin’in Nevzat Bahtiyar tarafından vahşice katledildiğini iddia eden Güran’ın avukatı, "Anne, amca ve ağabey, Bahtiyar ile aynı kefeye konulmaktadır. Nevzat Bahtiyar’ın kardeşi Askeri Bahtiyar’ın olay günü Narin’in evinin yakınlarında keşif yaptığını görenler olmuş. Bu caniliğin Nevzat tarafından yapıldığına yüzde yüz inanıyoruz. Nevzat ayak üstü birçok yalan söyleyebilir. Baş aktör Nevzat, aile ile aramalara katılıp kuzu postu giymiş bir katildir. Nevzat geçmişte köyün eski muhtarını elleriyle boğmaya çalışan bir vahşidir. Salim o zaman yetişmese başka bir cana daha kıyacaktı. Daraltılmış bazın hangi hususlara binaen hangi teknikler uygulanarak yapıldığını bilmiyoruz. Tekrar bir keşif yapılarak uzmanlarca daraltılmış baz raporu hazırlanmasını istiyoruz. Dosyanın en önemli delillerinden biri de Salim’in aracında çıkan sürüntü olan DNA kalıntısıdır. Annesi bir TV programında Narin’in daha önce nişanda Salim’in aracına bindiğini söylemesine rağmen bu dikkate alınmamıştır. Bu DNA kalıntısının Narin sağ iken mi ya da öldürüldüğü zaman mı yer aldığı tekrardan araştırılarak rapor tutulmasını istiyoruz. Müvekkilim gözaltında işkenceye maruz kalmıştır. Üst düzey bir komutan tarafından adliyede müvekkilime ’Senin yüzünü değiştiririz, para veririz, yeter ki olayı anlat.’ şeklinde teklifte bulunuldu” dedi. Güran’ın avukatı, mahkemenin olaya ilişkin vereceği kararın toplumun birçok kesimini ilgilendireceğini söyleyerek, "Eminim siz de verdiğiniz kararınızla anılacaksınız” ifadesini kullandı. Duruşmada, tutuklu sanık Nevzat Bahtiyar, "Ben de suçluyum, itiraz etmiyorum. Bana atılan iftiraları kabul etmiyorum. Bunların da dosyaya eklenmesini istiyorum” dedi. Nevzat Bahtiyar’ın avukatı ise zorunlu müdafi olarak tarafına bilgi verildiğini anlatarak, meslek büyükleriyle görüştükten sonra davanın sürüncemede kalmaması ve Narin’in katilinin bulunması için dosyada yer almak istediğini ifade etti. Bahtiyar’ın avukatı, şunları kaydetti: "Hangi tarafta durursak duralım maddi gerçekliği ortaya çıkarmak istiyoruz. Soruşturma ifadesinde neler söylemişse de mahkemede de her şeyi itiraf etmiştir. Nevzat’ın itiraflarına diyecek bir şeyimiz yok. Nevzat kızı öldürmediği ve öldürülen kızı evden çıkardığı yönünde beyanda bulunmuştur. Her ne kadar Nevzat üzerine algı oluşturulsa da ben bunu doğru bulmuyorum. Gerçek katilin ortaya çıkarılmasını şeffaf bir şekilde istiyoruz. Savcılık makamının ’tutukluluk halinin devamı’ yönündeki talebi için de takdiri mahkemeye bırakıyorum." Tutuklu sanık Yüksel Güran, savunmasında dünyada ve Türkiye’de en acılı annenin kendisi olduğunu savundu. “Güran ailesini limon gibi sıkıyorlar. Biz suçsuzuz” Yüksel Güran da gözaltı sürecinde kötü muamele gördüklerini iddia ederek, şu ifadelerde bulundu: "Hem kızım öldürüldü hem de kızımın cenazesine katılamadım. Beni ve kayınbiraderimi suçluyorlar. Beni bir şal ile suçluyorlar. Ben kızımın katili olsaydım, bu şalı söylemezdim. Beni burada oğlumla suçluyorlar. Ben şu an kızımın katili olarak görülüyorum. Beni asın, beni öldürün ama benim namusumla oynamayın. Herkes raporla konuşuyor. Güran ailesini limon gibi sıkıyorlar. Biz suçsuzuz. Eğer Nevzat benim kızımı öldürmemişse beni, kayınbiraderimi ve çocuğumu öldürün. Çıkarın katilini, beni asın. Olaydan önceki gün Hüseyin Güran’ın evinin orada Narin yarın Kur’an kursuna gideceğini söylüyor. O gün Nevzat oralardaydı. O gün Narin’in Kur’an kursuna gideceğini, Güran ailesinin de davetiye dağıtacağını biliyordu. Kimse demiyor Narin’in annesi cezaevinde ne çekiyor diye. Kızım toprağın altında, namusumla oynadılar. Narin eve gelmedi. Ben Narin’in annesiyim. Ben kızımı unuttum, namusumu artık düşünüyorum. Namusumla oynamayın. Kızım gitti ama namusumla oynamayın. Enes o gün deli oldu, hepimiz deli olduk. Biz kime iftira ettik, kime zarar verdik? Ben Nevzat’ı Allah’a havale ediyorum." Duruşmada, Yüksel Güran’ın avukatı, bir kız çocuğuna yapılan bu vahşi cinayette katillerin en ağır ceza ile yargılanacağından şüphelerinin bulunmadığını belirtti. Soruşturma aşamasının başından beri Narin’in ne zaman bulunacağını takip ettiklerini ifade eden Güran’ın avukatı, şunları aktardı: "Narin kızımız kaybolduğunda neden bulunamıyor diye biz de düşünüyorduk. Sonra Narin kızımızın cansız bedenine ulaşıldığında çok üzüldük. Yüksel hanımın masumiyetine inanıyorum. İddianamenin ana gövdesi, dar alan baz çalışmasıyla ilgili bir bilirkişi raporuyla hazırlandı. Türkiye’nin Yüksel Güran’a bir özür borcu vardır. Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin yaşandığı bir bölgede kendini çok ifade edemeyen acılı bir anne olarak görülürken, şeytanlaşmaya yönelik algıya gidildi. Bir anne olarak kızının mezarını görmemiş. Bir travma altındadır. Bu cinayet evde işlenmiş olabilir diye iddianame dar alan baz çalışmasıyla hazırlandı. Türkiye’de ilk defa böyle bir delille dava açılıyor. Bu dar alan baz çalışması denilen raporu kesinlikle kabul etmiyoruz. Yüksel Güran’ın iştirakten bu dosyada yer almasını gerektirecek bir delil yoktur. Bu nedenle henüz kızının mezarını bile görmemiş annenin tahliyesini talep ediyorum." Duruşma, Enes Güran ve avukatlarının savunmalarıyla devam ediyor.
Emniyetin sıkı denetimine vatandaştan tam not: "Bize güven veriyor"
09 Kasım 2024 Cumartesi - 23:39 Emniyetin sıkı denetimine vatandaştan tam not: "Bize güven veriyor" Kırıkkale’de trafik ve asayiş ekipleri, vatandaşların huzur ve güvenliğini sağlamak amacıyla üniversite öğrencisi nüfusunun yoğun olduğu bölgelerde denetim yaptı. Vatandaşlar, bu uygulamalardan memnun olduklarını belirterek denetimlerin kendilerine "güven" verdiğini ifade etti. Kırıkkale Valiliği’nin koordinasyonunda, İl Emniyet Müdürlüğü ve Yahşihan İlçe Emniyet Müdürlüğü ekipleri, üniversite öğrencilerinin yoğunlukla bulunduğu bölgelerde güvenlik ve trafik düzenini sağlamak amacıyla kapsamlı bir denetim gerçekleştirdi. Yaklaşık 38 bin öğrencinin yaşadığı ilçede görev alan ekipler, özellikle öğrenci yurtları çevresinde güvenliği sağlama amaçlı kontroller yaptı. Uygulama noktalarında sürücü ve yolcuların Genel Bilgi Toplama (GBT) sorgulamaları yapılırken, kurallara aykırı davrananlara da ceza kesildi. Alkollü araç kullandığı belirlenen bir sürücüye ise 6 bin 439 lira para cezası uygulandı; ehliyetine de 6 ay süreyle el konuldu. Ayrıca trafik ekipleri, sürücü ve araç evraklarını kontrol ederken, motosikletli yunus timleri sokaklarda devriye gezdi. Asayiş ekipleri de vatandaşların kimlik kontrollerini gerçekleştirdi. Bekçiler ise şüpheli şahısların üst kontrollerini yaptı. "Güvenliğimizi sağlıyorlar" Özellikle kenar mahallelerde de bu tür denetimlerin güvenlik açısından önemli olduğunu belirten sürücü Serhat Doğan, "Özellikle Yenişehir Mahallesi gibi kenar bölgelerde bu tür denetimlerin yapılması, öğrenciler ve mahalle halkı için çok faydalı. Güvenliğimizi sağlıyorlar ve olayların önüne geçiyorlar. Bu çalışmaların devam etmesini istiyoruz" dedi. Başka bir sürücü Melih Araç ise denetimlerin kendilerine "güven" verdiğini ifade etti.