POLİTİKA - 16 Aralık 2025 Salı 13:00

TBMM Başkanı Kurtulmuş: "İddiasız olan bir Türkiye bu coğrafyada ayakta duramaz"

A
A
A
TBMM Başkanı Kurtulmuş: "İddiasız olan bir Türkiye bu coğrafyada ayakta duramaz"

TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, "İddiasız olan bir Türkiye bu coğrafyada ayakta duramaz" dedi.


Kurtulmuş, 16. Büyükelçiler Konferansı kapsamında Ankara’da bulunan büyükelçiler ile buluştu. Kurtulmuş, tarihte ilginç zamanların yaşandığını kaydederek, belirsizliklerin yaşandığını, her alanda değişimin yaşandığını belirtti. Kurtulmuş, "Kurumların zorlandığı, uluslararası kurum ve kuruluşların zorlanmanın ötesinde artık büyük ölçüde fonksiyonsuz kaldığı, işlevlerini yitirdiği bir dönemden geçiyoruz. Hiç şüphesiz dünyayı yönettiğini zannettiğimiz kuralların bir bir her birinin aşındığı fiili hayatta hiçbir etkilerinin olmadığını müşahede ediyoruz" ifadelerini kullandı.


Kurtulmuş, Türk dış politikasında bir masada söyledikleri sözü başka bir muhataplarına karşı farklı şekilde getirmediklerini belirterek, "Herkese açık yüreklilikle, prensipler çerçevesinde müzakerelerimizi yaparak barışın, istikrarın ve güvenin sağlanması için olağanüstü bir çaba sarf ediyoruz. Türk dış politikasının bir diğer özelliği insani diplomasıdır. Bu insani diploması vasıtasıyla dünyanın dört bir tarafındaki ihtiyaç sahibi olan insanlara en kısa sürede ve en etkin şekilde ulaşabilmeyi başarıyoruz. Bunun için gayret sarf ediyoruz. Başta Filistin... Mazlum ve mağdur Filistin halkı, Gazze halkı olmak üzere başta mazlum ve mağdur Afrika halkları olmak üzere bu insanlara insani bakımdan her türlü desteği sağlamak için diplomasimizi en etkin şekilde kullanmaya gayret ediyoruz" şeklinde konuştu.


Türkiye’nin dış politikadaki lider, çok taraflı küresel bakış açısına sahip olduğunu belirten Kurtulmuş, "Adil, hakkaniyetli, kalıcı bir barış sisteminin, bir barış paktının kurulabilmesi ve bu anlamda da yeni bir küresel sistemin hakkaniyet ve adalet üzerinde inşa edilebilmesi için her platformda yeni bir dünya düzeninin şart olduğunu dile getirmektedir. Bunun da artık sadece bir temenni olmaktan öte yakın zamanlarda gerçekleşecek bir realite olduğunu bilerek konuşuyoruz. Bunu da tekrar söylüyorum. Bu salonda bulunanların çoğunun göreceğinden eminim. Belki biz görmeyeceğiz. Ama yakın zamanlarda yeni, adil, küresel bir dünya sistemi mutlaka ama mutlaka kurulacaktır. Bunda da Türkiye önde olacaktır. Tabii ki dış politika sadece temenniler, sadece fikirler üzerinden yürümez. Dış politikayı yürütürken sonuç alabilmemiz için birtakım ilkeleri de özümsemek, benimsemek mecburiyetindeyiz. Her şeyden evvel bu çerçevede geliştirilen Türk dış politikası iddialıdır, kararlıdır ve tutarlıdır. Bu bölgede, bu coğrafyada, bu zamanda, bu zaman diliminde Türkiye’ye iddiasız olmak yakışmaz. Dahasını söyleyeyim, iddiasız olan bir Türkiye de bu coğrafyada ayakta duramaz. Dolayısıyla bu temel ilkelerde iddiamızı, kararlılığımızı ve ölçülü bir şekilde sürdürdüğümüz dış politika faaliyetlerimizi sürdüreceğiz" dedi.


Kurtulmuş, ‘terörsüz Türkiye’ sürecine ilişkin bilgi vererek, "Türkiye’nin iç kaleyi tahkim etmek amacıyla başlatmış olduğu ’terörsüz Türkiye’ süreci çok şükür kısa bir süre içerisinde önemli bir noktaya gelmiştir. Ümit ediyoruz ki en kısa sürede örgütün içeride ve dışarıda bütün bileşenleriyle birlikte silah bırakma çağrısına uyarak kendisini fesih sürecinin tamamlanmasıyla birlikte artık bu meselenin tamamen ortadan kalkacağı aşikardır. Terörsüz Türkiye’nin aynı zamanda bir terörsüz bölge olduğuna da inanıyor ve böyle olması için de gayret sarf ediyoruz. Terörsüz Türkiye’nin sağlanması, Suriye’de terörün bitmesi, Irak’ta terörün bitmesi, Lübnan’da terörün bitmesi, bölge ülkelerinde gerçekten huzur ve güvenliğin gelmesi anlamına gelecektir. Bunun için bir taraftan Türkiye’nin güvenlik kurumları, istihbarat birimleri terör örgütüyle bir şekilde bu süreci nasıl gerçekleştirileceği ilgili süreci yönetirken diğer yandan da Türkiye’de ilk sefer şimdiye kadar rahmetli Demirel zamanında, Özal zamanında, rahmetli Erbakan zamanında ve çeşitli kereler örgütün bitirilmesi, PKK’nın bitirilmesiyle ilgili işler yapılmış ama maalesef terörün bitmesini istemeyen odakların çabalarıyla bütün bu süreçler akim kalmıştı. Yine aynı şekilde son dönemde AK Parti iktidarları döneminde 2013 yılında da bu süreç belli bir olgunluğa gelmiş. O dönemki başlık başta FETÖ unsurları olmak üzere birtakım unsurlar tarafından o süreç heba edilmişti. Şimdi inşallah öyle olmayacak. Bir kere kararlılıkla bu süreç sürdürülüyor ve ilk sefer geçmiş dönemden farklı olarak siyaset yani milli irade bizatihi bu meseleyi gözetlemek ve yönetmek için bir kararlılık oluşturdu. Bu salonda televizyonlardan görmüşsünüzdür. Bu salonda Milli Dayanışma Kardeşlik ve Demokrasi Komisyonumuzun toplantılarını gerçekleştirdik. Ümit ediyorum bu demokratik olgunluk düzeyi yüksek tartışmaların sonucunda Türkiye demokrasisi bakımından da önemli bir tecrübeyi Türk demokrasi tarihinde kazandırmış olacağız. Partiler bir araya gelebilir, taban tabana zıt fikirleri olabilir ama memleketin ortak meselesinde ortak istikamette fikirlerini ortaya koyarlar ve çözüme ulaşmak için gayret sarf ederler. Şunu da söylemek isterim. İnşallah bu sonuç iftiharla sonuç başarıyla biterse ki, öyle olacak. Bu modeli Türkiye modeli olarak çatışma çözümleri konusunda dünyaya örnek olacak bir model olarak dünyanın birçok siyasal bilgiler fakültesinde uluslararası ilişkilerle ilgili eğitim veren yerlerde bunun okutulacağına inanıyorum" diye konuştu.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara MHP’li Durgun: "Pestisit iddiaları kamuoyunda abartılı şekilde yer buluyor" Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Antalya Milletvekili Hilmi Durgun, "Pestisit iddiaları kamuoyunda abartılı şekilde yer buluyor" dedi. Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Genel Kurulunda, 2026 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Teklifi ile 2024 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifinin Tarım ve Orman Bakanlığı ile bağlı kuruluşlarına ilişkin görüşmeleri devam ederken, MHP Grubu adına söz alan Antalya Milletvekili Hilmi Durgun, tarım sektöründe yaşanan sorunları ve yaş meyve ve sebze ihracatında gündeme gelen pestisit iddialarına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Tarımın Türkiye’nin stratejik ve mukayeseli üstünlüğü olduğuna dikkat çeken Milletvekili Durgun, küresel iklim değişikliği, kuraklık ve artan nüfus baskısı karşısında sürdürülebilir gıda arzının öneminin arttığını söyledi. Örtü altı yetiştiriciliğinin bu noktada kritik bir rol oynadığını belirten Durgun, Türkiye de örtü altı üretiminin yaklaşık yüzde 50’sinin Antalya’da gerçekleştiğini ifade etti. Türk çiftçisinin artan girdi maliyetleri ve düşen ürün fiyatları sebebi ile zor bir süreçten geçtiğini dile getiren Durgun, "Tedarik zincirinde gecikmiş tahsilatlar yetmezmiş gibi, üreticilerimiz ve tarımsal girdi sağlayan firmalarımız karşılıksız çekler ve ödenmeyen senetler nedeniyle de büyük mağduriyetler yaşamaktadırlar" dedi. "Pestisit iddiaları kamuoyunda abartılı şekilde yer buluyor" Yaş sebze ve meyve ihracatında pestisit kalıntısı iddialarının sıkça gündeme geldiğini belirten Durgun, bu konuda kamuoyunda oluşan algının bilimsel veriler ile uyuşmadığını söyledi. "Pestisit iddiaları kamuoyunda abartılı şekilde yer buluyor" diyen Durgun, Türkiye’de kullanılan bitki koruma ürünlerinin ruhsatlandırma süreçlerinin Avrupa Birliği ve G8 ülkeleri ile uyumlu olduğunu, maksimum kalıntı limitleriyle (MRL) de Avrupa Birliği mevzuatıyla birebir aynı olduğunu ifade etti. Bahse konu ihracat yapılan ülkelerin beslenme ve tüketim alışkanlıklarına göre farklı MRL değerlerin uygulandığını belirten milletvekili, aynı ürünlerin bir ülkede kalıntı sayılabilirken bir diğer ülkede kabul edilebilir olduğuna dikkat çekti. Avrupa Birliği’nin MRL değerlerini zaman zaman değiştirdiğini hatırlatan MHP Milletvekili Durgun, bu değişikliklerin geçtiğimiz yılarda geri bildirime sebep olurken, daha sonra ki yıllarda yeniden düştüğünü söyledi.