POLİTİKA - 17 Ocak 2025 Cuma 10:48

DEM Parti İmralı heyetinden sürece dair açıklama

A
A
A
DEM Parti İmralı heyetinden sürece dair açıklama

DEM Parti İmralı heyeti tarafından teröristbaşı Abdullah Öcalan’a ziyaret sonrası başlayan sürece ilişkin yapılan açıklamada, “İzlenimimiz, gerilimli süreci geride bırakmada ortak arzu ve irade bulunduğu yönündedir” ifadeleri kullanıldı.


DEM Parti İmralı Heyeti tarafından 28 Aralık’ta terör örgütü PKK’nın elebaşı Öcalan’a görüşmeyle başlayan süreç çerçevesinde önce TBMM’de temsil edilen partilere yönelik sonra 11-12 Ocak tarihlerinde Figen Yüksekdağ, Selahattin Demirtaş, Leyla Güven ve Selçuk Mızraklı’ya gerçekleştirilen ziyaretlere ilişkin yazılı açıklama yapıldı.


Yapılan yazılı açıklamada, ziyaret gündemlerinin ana ekseninin teröristbaşı Öcalan ile yapılan görüşmenin sonuçlarının aktarımı ve ortaya çıkan yeni durumun karşılıklı olarak değerlendirilmesi olduğu kaydedilerek, “Bunlar da özetle, Kürt sorununa ve bundan kaynaklı çatışmalı sürece kalıcı çözüm bulmak için pozitif katkı sunma istek ve iradesine, Türk-Kürt kardeşliğinin güçlendirilmesinin tarihsel sorumluluğuna, Ortadoğu’da yaşanan köklü ve geri döndürülemez gelişmelerin yüklediği sorumluluğa, TBMM ve demokratik siyasetin sorunun en önemli çözüm zeminini oluşturduğuna odaklanmıştır” ifadelerine yer verildi.


Tüm görüşmelerin samimi ve umut verici düzeyde olumlu geçtiği belirtilen açıklamada, liderler ve heyetlerin ilkesel olarak barış sürecine desteklerini bildirmesinin yanı sıra çeşitli hususlarda kaygı ve önerilerini de sunduğu belirtilerek, “Bunlar da temelde sürecin şeffaflığı ve TBMM bünyesinde yürümesi ya da yürütülmesi hususlarında toplanmaktadır. Bu görüşmeler süresince heyetimizin, kaygıları ve soru işaretlerini gidermeye dönük açıklamaları ve sunumları olmuştur” ifadeleri kullanıldı.


“İzlenimimiz, gerilimli süreci geride bırakmada ortak arzu ve irade bulunduğu yönündedir”


Görüşmelerde edinilen izlenimin tüm siyasi partilerde Kürt sorunundan kaynaklı çatışmalı ve gerilimli süreci geride bırakma hususunda ortak bir arzu ve irade olduğuna dikkat çekilen açıklamada, şu ifadelere yer verildi:


“Bunu aşarak ülkemizdeki tüm etnik, dini ve mezhebi unsurların birlik ve kardeşliğini geliştirmenin herkesin yararına ve hayrına olduğu ise ortak fikirdir. Buna paralel bir husus da barış sürecinin genel demokratikleşmeye ve demokratik siyaset alanının genişlemesine vesile olması gerektiğidir. Cezaevlerinde başkanlarımız ve arkadaşlarımızla yürüttüğümüz tartışmalarımız son derece olumlu sürmüştür. Öcalan’ın ve DEM Parti’nin bu süreçte üstleneceği role dair açık desteklerini belirtmişler, siyasal ve toplumsal zeminin güçlendirilmesi yönünde üzerlerine düşen pozitif katkı sorumluluğunun gereklerini yerine getireceklerini ifade etmişlerdir.”


Açıklamada, Türkiye ve bölge için barışa odaklanılan bu dönemde yazılı ve görsel basında zaman zaman karşılaşılan ayrıştırıcı üslubun ve bunun oluşturduğu spekülasyon alanının işleri güçleştirdiği vurgulanarak, “Bu sürece dair herkesin, her toplumsal kesimin beklentileri ve ümitleri olduğu kadar kaygıları, hassasiyetleri ve soru işaretleri de vardır. Bunun bilincindeyiz. Hal böyle iken, kulaktan dolma dahi denilemeyecek uydurma söylemleri üreterek dolaşıma sokmak ve yer yer ahlaki sınırları dahi zorlayıcı gündemler oluşturmaya çalışmak, olsa olsa sonucu itibariyle savaş çığırtkanlığına bağlanmaktır. Tüm iyi izlenimlerimizle birlikte en kısa zamanda Öcalan’a bir ziyaret gerçekleştirip sürecin sağlıklı yöntemlerle barışa ulaşması için hiçbir emeği esirgemeyeceğiz" denildi.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Diyarbakır Diyarbakır’da sağlıkçılar İsrail’in gözaltına aldığı doktor için yürüdü Diyarbakır’da sağlık çalışanları, İsrail’in gözaltına aldığı Dr. Hussam Abu Safiye için yürüdü. Merkez Sur ilçesinde bulunan Dört Ayaklı Minare önünde toplanan grup, daha sonra Hz. Süleyman Camii’ne kadar slogan atarak yürüdü. Yürüyüşe, çevredeki vatandaşlarda alkış çalarak eşlik etti. Burada, grup adına açıklama yapan Doç. Dr. Eşref Araç, sağlık çalışanları olarak geçtiğimiz günlerde Gazzeli bir meslektaşları Dr. Hussam Abu Safiye’nin İsrail tarafından zorla gözaltına alınmasını kınamak üzere bir araya toplandıklarını söyledi. Gazze’de 15 ayı aşkın süredir tüm dünyanın gözleri önünde büyük bir soykırım girişiminde bulunan İsrail’in Kemal Advan Hastanesi Müdürü Dr. Hussam’ı zorla gözaltına almasının her şeyden evvel uluslararası hukukun açık bir ihlali olduğunu belirten Araç, "Sağlık tesisleri ve sağlık çalışanları, uluslararası hukukun temel ilkelerine göre savaşın tarafı değildir ve bu nedenle her şartta korunmalıdır. Sağlık çalışanlarına yönelik saldırılar ve gözaltılar, savaş suçu kapsamındadır. 27 Aralık’ta Kemal Advan Hastanesi’ni kuşatma altına alarak sağlık personelini ve yaralıları zorla dışarı çıkarmış, baskın düzenlediği hastanenin bazı bölümlerini ateşe vermişti. Aynı gün yayımlanan görüntülerde, Gazze’de İsrail işgaline karşı direnişin sembolü haline gelen Filistinli Doktor Hussam Abu Safiye’nin, İsrail ordusunun tanklarına karşı üzerinde beyaz önlüğüyle tek başına yürüdüğü anlar sosyal medyada milyonlarca kez paylaşılmış ve tüm dünyanın gündemine taşınmıştı. O andan sonra Dr. Hussam ile ilgili resmi kanallardan hiçbir bilgiye ulaşılamadı. İşgal güçleri, elinde bu isimde bir tutuklu bulunmadığını ve akıbetine ilişkin bilgisinin olmadığını öne sürdü. İşgalcilerin açıklamaları gösteriyor ki; zorla kaybetme suçuyla karşı karşıya kalan binlerce Gazzeli tutuklu gibi Dr. Hussam Abu Safiye’nin akıbeti de hali hazırda büyük bir tehlike altındadır” dedi. Kalabalık, basın açıklamasının ardından tekbirler getirerek dağıldı.
Bursa Bursa Büyükşehir’den ‘Eğitimde Yeni Yaklaşımlar’ konferansı Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen ‘Eğitimde Yeni Yaklaşımlar’ konferansında konuşan Başkan Mustafa Bozbey, “Öğretmenlerimiz geleceği inşa etme yolundaki en önemli rehberlerimizdir, ve sevgili gençler, başarıya giden yolda, attığınız her adımda daima yanınızdayız” dedi. Bursa Büyükşehir Belediyesi Bilgi İşlem Dairesi Başkanlığı Bilim ve Teknoloji Şube Müdürlüğü tarafından düzenlenen ‘Eğitimde Yeni Yaklaşımlar’ konferansı, ‘Eğitimi yeniden düşünmek: sınırların ötesinde bir gelecek" temasıyla gerçekleştiriliyor. Eğitim sürecinin önemini vurgulamak ve günümüzde bilgiye erişim yollarının artmasıyla birlikte ortaya çıkan zorlukları ele almak amacıyla hazırlanan konferans, Merinos Atatürk Kongre Kültür Merkezi’nde eğitmen ve öğrencilerin yoğun katılımıyla yapıldı. Konferansa Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey’in yanı sıra Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Doç. Dr. Ergül Halisçelik, Genel Sekreter Yardımcıları Ali Altunsoy, Mehmet Emin Direkçi, Mehmet Yıldız ve Mehmet Tözün Bingöl, daire başkanları, şube müdürleri ve eğitim gönüllüleri katıldı. “Fırsat eşitliğine önem veriyoruz” Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey, yapay zekanın tartışıldığı ve önem verildiği bir ortamda ‘Eğitimi yeniden düşünmek: sınırların ötesinde bir gelecek’ temasıyla konferansın düzenlenmesinin önemli olduğunu söyledi. Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin gençlere ve öğretmenlere daha güçlü bir eğitim altyapısı sunmak için çalıştığını belirten Başkan Bozbey, “Hem okullara ihtiyaçlarını karşılama noktasında destek oluyoruz, hem de gençlerin yaşamlarına çeşitli desteklerle katkı sunuyoruz. Teknoloji ve eğitimi bir arada düşündüğümüz projelerle vizyonumuzu güncelliyor ve şekillendiriyoruz. Eğitim sisteminin geleceğine dair ufkumuzu açacak konferanslar, çalıştaylar, eğitim programları düzenliyoruz. Yenilikçi bakış açımızla Bursa Yuvam merkezlerimizde, eğitim programımızı güncelledik. Kurslarımızı da aynı şekilde geliştirerek kentimize kazandırdık. Tüm çalışmalarda fırsat eşitliğine önem veriyoruz. Burskoop aracılığıyla 10 binin üzerindeki üniversite öğrencisine yaklaşık 165 milyon liralık destek sunuyoruz” dedi. “Öğretmenlerimiz en önemli rehberlerimizdir” Düzenlenen konferansta eleştirel ve etik düşünebilen bireyler yetiştirmek amacıyla nasıl yöntemler izlenmesi gerektiğinin konuşulacağını söyleyen Başkan Bozbey, sorgulayan gençliği önemsediklerini dile getirdi. Gençlerin ve öğrencilerin yeni teknolojiye daha hızlı adapte olduğunu, bu durumun ise öğretmen ile öğrenci arasında iletişim kopukluğuna neden olabileceğini anlatan Başkan Bozbey, “Bunu aşmanın yollarını uzman eğitmenlerimizden öğrenmiş olacağız. Dönüşüm sürecinde, kimlik, kültür ve ahlak gibi kavramlar, eğitim sistemimizin ana unsurları olmalıdır. Çünkü dijital çağda, bilgiyi doğru ve etik bir şekilde kullanmanın da beceri haline geldiğini görüyoruz. Bu konferansın, yeni bakış açıları geliştirmemize, eğitimdeki zorluklara yönelik birlikte çözümler üretmemize katkı sağlamasını temenni ediyorum. Geleceğin dünyasını bugünün eğitimiyle kuracağız. Öğretmenlerimiz bu geleceği inşa etme yolundaki en önemli rehberlerimizdir. Ve sevgili gençler, Bursa’mız sizlerle daha güçlü. Başarıya giden yolda, attığınız her adımda daima yanınızdayız” dedi. Konferans açılış töreninin ardından PISA Eğitim Direktörü Andreas Schleicher tarafından ‘PISA sonuç raporu değerlendirmesi’, Eğitim Bilimci Doç. Dr. Özgür Bolat tarafından ‘Eğitimde ödül ve övgünün riskleri’ ve Eğitim-Yönetim Danışmanı Hale Güneş tarafından ‘Öğrenme merakla başlar’ başlıklı sunum yapıldı. Programın sonunda Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Doç. Dr. Ergül Halisçelik tarafından konuşmacılara günün anısına çiçek ve plaket takdim edildi.
Amasya Amasya’da CHP’li belediyenin işten çıkardığı işçiler, AK Parti kongresinde pankart açtı: "Sözünde dur başkan" Amasya’da CHP’li Amasya Belediyesi’nin 3 gün önce işten çıkardığı işçiler, AK Parti Amasya İl Kongresi’nde "Sözünde dur başkan" yazılı pankart açarak, kongreye katılan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç ile sorunlarını paylaştı. Belediyenin MHP’den CHP’ye geçtiği 31 Mart seçimleri öncesi kimsenin ekmeğiyle oynamayacakları sözü vermesine rağmen bir aileden birden fazla kişinin çalıştığına dair tespitleri üzerine 35 kişiyle yollarını ayırma kararı aldıklarını açıklayan Amasya Belediye Başkanı Turgay Sevindi’ye, “CHP belediyesinde işçi kıyımı var. Sözünde dur başkan” yazılı pankartlarla tepki gösteren işçiler, AK Parti Amasya 8. Olağan İl Kongresi’nde Adalet Bakanı Yılmaz Tunç’a sorunlarını iletti. İşçilerle konuşan Tunç, yeniden işlerine kavuşmak için başlatılan yasal sürece ilişkin bilgi aldı. İşine son verilen işçilerden Selen Uysal, "3 gün öncesine kadar belediye çalışanıydım. 36 kişinin hepsinin sağ partiden olması tesadüf değil. Ev geçindiren, çocuğu yeni doğanlar var. Bu olaya artık siyasi değil, insanlık ve vicdan olarak bakılmasını istiyorum. Öğlene kadar çalışıp, öğleden sonra çıkışımızın verilmesi kesinlikle insanlık davranışı olduğunu düşünmüyorum. Ekmek paramızı, işimizi geri istiyoruz” dedi. Mağdur edildiklerini anlatan Ayşe Nur Bayrakçı ise, "Bu kış gününde çok mağdur durumda kaldık. Ben 5 yılı aşkın süredir belediyede çalışıyorum. Biz MHP döneminde işe girdik. CHP gelince de bizi direk işten attılar. Parmakla seçilmiş gibi bizler işten çıkarıldık. Bizi tazminatla kandırmalarını istemiyoruz" diye konuştu.