POLİTİKA - 06 Aralık 2025 Cumartesi 12:10

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: "Sigarayı bırakmak isteyen vatandaşlarımızı desteklemek için kullanılan ilaçların ücretsiz teminini sürdürüyoruz"

A
A
A
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz: "Sigarayı bırakmak isteyen vatandaşlarımızı desteklemek için kullanılan ilaçların ücretsiz teminini sürdürüyoruz"

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Sigarayı bırakmak isteyen vatandaşlarımızı desteklemek için kullanılan ilaçların ücretsiz teminini sürdürüyoruz. 2025 yılında 90 bin kutu ilacı vatandaşlarımıza ulaştırdık. Bu tedavi imkânlarından bugüne kadar 1 milyon 600 bin vatandaşımız istifade etti" dedi.


Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Hayat Boşluk Kabul Etmez Uluslararası Sivil Toplum Kuruluşları Zirvesi"ne katıldı. Ankara’da bir otelde düzenlenen programda sivil toplum temsilcileri, akademisyenler ve bir çok davetli de yerini aldı.



Programda, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tebrik telgrafı okundu:


"Bizler, insanların kalplerini, zihinlerini boş bırakırsak orayı her türlü kötü alışkanlık, bağımlılık işgal eder. Evlatlarımızın, toplumumuzun, kafalarıyla birlikte kalplerini de beslemeliyiz ve mutmain etmeliyiz. Bağımlılıkla ve zararlı alışkanlıklarla mücadelede beraber olmalıyız. ’Hayat boşluk kabul etmez’ şiarıyla sivil inisiyatifleri birleştirerek, önleme, tedavi, rehabilitasyon ve sosyal uyum süreçlerinde sürdürülebilir ve veriye dayalı bir sivil toplum gücü oluşturmayı amaçlayan çalışmalarınız takdire değerdir. Zirvenin, bağımlılıkla mücadelede sivil toplumun kapasitesini artıran, aileleri merkeze alan ve boşlukları dolduran somut bir başlangıç noktası olma hedefi önemlidir. Programın düzenlemesinde emeği geçenleri gönülden tebrik ediyor ve tüm katılımcıları en kalbi duygularımla selamlıyorum."


Ardından konuşan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, bağımlılıkla mücadeleyi milletin bekasını ve toplumsal düzeni doğrudan ilgilendiren hayati bir öncelik olarak gördüklerini belirterek, "Yürütülen çalışmalarda sivil toplum kuruluşlarının ortaya koyduğu gayreti ve sahadaki katkısını önemli bir zemin olarak değerlendiriyoruz" dedi.


"Tütün ve alkolün uzun yıllardır oluşturduğu riskler var"


Bugünkü programın farkındalığı artıran, iyi uygulamaları öne çıkaran, iş birliğini güçlendiren ve mücadelenin toplumsal ayağını genişleten etkili bir platform olacağına inandığından bahseden Yılmaz, "Vaat dediğimiz mesele tek bir davranışa veya tek bir maddeye indirgenebilecek kadar dar bir alan değil maalesef. Çoğu zaman gündelik hayatın akışı içinde fark edilmesi güç, küçük adımlarla başlayan, zaman içinde bireyin iradesini törpüleyen bir alışkanlık kıskacına dönüşüyor. Aslında bir taraftan toplumsal düzen içinde aykırı davranarak görünürde özgür davranıyor gibi görünen bazı bireylerin gerçekte özgürlüklerini yitirdiklerini, bu bağımlılıklarla birlikte hem kendileri için hem toplum için büyük bedeller ödemek zorunda kaldıkları bir sorundan bahsediyoruz. Değerli katılımcılar; tütün ve alkolün uzun yıllardır oluşturduğu riskler var. Uyuşturucu maddelerle mücadelede karşılaştığımız çok katmanlı bir tablo söz konusu" ifadelerinde bulundu.


Yılmaz, diğer rahatsızlıklarda olduğu gibi bağımlılık konusunda da en önemli meselenin koruyucu ve önleyici yaklaşım olduğuna dikkat çekti. ’Riski yönetemeyen, krizi yönetmek zorunda kalır’ diyen Yılmaz işin özünün riski düşürmek olduğundan bahsetti.


Yeni teknolojilerle beraber riskli durumları tespit ederek çalışma yapmaları gerektiğine değinen Yılmaz şöyle konuştu:


"Yeni teknolojilerle birlikte riskli çocuklarımızı, mahallelerimizi, okullarımızı, hanelerimizi tespit edip bunlarla ilgili çalışmamız gerekiyor. Her madde bağımlılığını ve davranışsal bağımlılıkları değerlendiriyoruz. Önleyici adımlardan rehabilitasyona kadar tüm süreci hedef kitle bazında, risk faktörlerine odaklı bir bakış açısıyla hem ulusal hem de yerel düzeyde ele alıyoruz. İnsanların hayatına asıl dokunan yer yerel düzeydir. Dolayısıyla merkezi politikalarla yerel düzeydeki politikalar arasındaki ilişkiyi de çok iyi kurgulamak durumundayız. Bağımlılıkla mücadelenin tüm boyutlarıyla yönetilmesi, güçlü bir iradenin yanı sıra aileler ve sivil toplumun da katılımıyla iş birliğine dayalı topyekûn bir mücadeleyi ve kesintisiz bir koordinasyonu gerektiriyor. Bu anlayışla ülke genelindeki çalışmaları, başkanlığını yürüttüğüm Bağımlılıkla Mücadele Yüksek Kurulu çatısı altında topladık. Cumhurbaşkanımız tarafından oluşturulan bu yapı çok önemlidir. Kurulumuz; Millî Eğitim’den İçişleri’ne, Adalet Bakanlığımızdan Sağlık Bakanlığımıza, on iki bakanlık ve Cumhurbaşkanlığı Sağlık Politikaları Kurulu temsilcilerini içeren, gerektiğinde sivil toplumdan ve akademiden de davetlerde bulunabildiğimiz çok önemli bir platform olarak değerlendirilmektedir. Bu alanda topyekûn mücadele için kurul çalışmalarımızda Yeşilay gibi sivil toplum örgütleri, Yükseköğretim Kurulu ve üniversitelerle de yakın iş birliği yürütüyoruz."


"Kararların yüzde 93’ü sahada başarıyla uygulamaya geçti"


Her toplantıda kurumların sahadan gelen ihtiyaçları aktardığını ifade eden Yılmaz, "Alınan kararların ilerleyişini düzenli olarak birlikte değerlendiriyoruz. Risk alanlarını ortak akılla ele alıyoruz. 2019’dan bu yana yaptığımız beş toplantıda 91 karar aldık. Bu kararların yüzde 93’ü sahada başarıyla uygulamaya geçti. Elde ettiğimiz bu sonuç, devletimizin bağımlılıkla mücadelede ortaya koyduğu kararlılığın somut bir göstergesidir. Ancak yaptıklarımızı elbette yeterli bulmuyoruz. Değişen ve sürekli evrilen yeni nesil riskler karşısında, sahada daha etkili sonuçları mümkün kılacak tedbirleri ve önerileri titizlikle ele almaya devam ediyoruz" dedi.


Yılmaz sigarayı bırakma hizmetlerinden fiyatlandırma politikalarına, pasif etkilerin önlenmesine kadar geniş bir yelpazede mücadele ettiklerini vurguladı.


"Sigarayı bırakmak isteyen vatandaşlarımızı desteklemek için kullanılan ilaçların ücretsiz teminini sürdürüyoruz"


Yılmaz, son bir yılda 478 yeni sigara bırakma polikliniğinin hizmete girmesiyle ülke genelindeki merkez sayısının bin 16’ya ulaştığını ifade ederek, "Sigarayı bırakmak isteyen vatandaşlarımızı desteklemek için kullanılan ilaçların ücretsiz teminini sürdürüyoruz. 2025 yılında 90 bin kutu ilacı vatandaşlarımıza ulaştırdık. Bu tedavi imkânlarından bugüne kadar 1 milyon 600 bin vatandaşımız istifade etti. Alo 171 hattı üzerinden yılın ilk on bir ayında 339 binin üzerinde çağrıya yanıt verildi. Bu hat, tütün bağımlılığıyla mücadelede en hızlı ve en erişilebilir danışmanlık kanallarından biri haline geldi" dedi.


"Hapishanelerde olan insanların üçte birinden fazlası uyuşturucudan dolayı"


Uyuşturucuyla mücadeleyi toplum sağlığını ve güvenliğini doğrudan etkileyen en kritik başlıklardan biri olarak ele aldıklarını söyleyen Yılmaz, "Güvenlik diyorum, çünkü hapishanelerde olan insanların üçte birinden fazlası uyuşturucudan dolayı hapiste. Geri kalan suçların da kök sebeplerine indiğinizde uyuşturucuyla veya bağımlılıkla ilişkisini görürsünüz. Eşine şiddet uygulayan, cinayet işleyen, hırsızlık yapan birçok kişinin hikâyesine biraz daha derinlemesine girdiğinizde, doğrudan uyuşturucu suçuyla hapiste olmasalar bile bu alışkanlıkların tetiklediği suçları işledikleri görülür. Dolayısıyla şu anda tartıştığımız konu çok ciddi anlamda bir güvenlik meselesi, aynı zamanda ekonomik bir meseledir. Bunun oluşturduğu büyük kayıplar var. Sadece bu mücadeleyi yürütürken harcanan kaynaklardan bahsetmiyorum; insan kaybediyorsunuz. En değerli varlık, en büyük servet. Yetişmiş, donanımlı, ülkesine fayda sağlayacak bir nüfusun zararlı etkiler altında kaybolması en büyük ekonomik kayıplardan biridir" diye konuştu.


"Yürütülen çalışmalar kapsamında 137 bini aşkın metruk bina tespit edildi ve bu yapıların yüzde 88’i kontrol altına alındı"


Son yıllarda sentetik maddelerde görülen küresel artışa rağmen ülkede kullanımın düşük seviyelerde tutulmasının önemli bir başarı olduğunu ifade eden Yılmaz, "Sahada risk alanlarını daraltan güvenlik adımlarını atarken bunu güçlü bir sosyal politika çerçevesiyle destekliyoruz. Uyuşturucuya erişimi kolaylaştıran çöküntü alanlarını ortadan kaldırmak için yürütülen çalışmalar kapsamında 137 bini aşkın metruk bina tespit edildi ve bu yapıların yüzde 88’i kontrol altına alındı. Özellikle bu metruk yapılar maalesef birçok meselenin ürediği alanlara dönüşüyor. Bunları büyük oranda ortadan kaldırmış durumdayız" ifadelerine yer verdi.


Program plaket takdimiyle sonlandı.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Kayseri’de polisin ‘dur’ ihtarına uymayarak, kaçan alkollü sürücü alkometreyi üflememek için direndi Kayseri’de polis ekiplerinin ‘dur’ ihtarına uymayarak, kaçan hem alkollü hem de plakasız motosiklet sürücüsü kovalamaca sonucu yakalandı. Ekiplerden kaçarak, hiçbir trafik kuralına uymayan sürücü, kelepçe takılmasıyla birlikte ekiplere yalvarmaya başladı. Yapılan kontrollerde 0.59 promil alkollü olduğu tespit edilen sürücünün ehliyetine el konularak, cezai işlem uygulandı. Edinilen bilgiye göre, ilçeye bağlı Yeniköy Mahallesi’nde ekipler, durumundan şüphelendiği plakasız motosiklet sürücüsü F.A.’ya ‘dur’ ihtarında bulundu. Ekiplerin ihtarına uymayarak, kaçan F.A. aynı mahallede bulunan Oylum Sokak’taki parka girerek, ekipleri atlatmaya çalıştı. Ekipler tarafından park içerisinde yakalanan F.A. gözaltına alınırken, olay yerine gelen Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü’ne bağlı ekipler F.A.’ya alkol testi yapmak istedi. Yakalanmadan önce polis ekiplerine zor anlar yaşatan F.A., yakalanıp, alkol testi yapılacağını anlayınca ekiplere yalvarmaya başladı. Ekipler tarafından yapılan alkol testinde 0.59 promil alkollü çıkan F.A.’nın ehliyetine 6 ay süreyle el konulurken, ‘alkollü araç kullanmak’, ‘trafik levhalarına uymama’, ‘plakasız araç kullanma’, ‘ muayenesiz araç kullanma’ ve ‘dur ihtarına uymama’ suçlarından toplamda 30 bin 305 TL idari para cezası uygulandı. Gözaltına alınan F.A. ifadesi alınmak üzere karakola götürüldü.
Kayseri Adliye mensupları, meslektaşlarının konserinde doyasıya eğlendi Kayseri Adalet Sarayı mensupları tarafından oluşturulan Re’sen Ritim Topluluğu, kültür ve sanat faaliyetlerini desteklemek amacıyla sahne aldı. Konserde dinleyiciler doya soya eğlenirken, Kayseri Cumhuriyet Başsavcısı Habib Korkmaz’da bir şarkı seslendirdi. Kadir Has Gösteri ve Sanat Merkezi’nde düzenlenen konsere, Kayseri Valisi Gökmen Çiçek, Kayseri Büyükşehir Belediye Başkanı Memduh Büyükkılıç, Kayseri Cumhuriyet Başsavcısı Habib Korkmaz, Talas Belediye Başkanı Mustafa Yalçın, Kayseri Adalet Komisyonu Başkanı Hacı Mustafa Yazıcı, Kayseri Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kurtuluş Karamustafa ve adliye mensupları katıldı. Konserde bir konuşma yapan Kayseri Cumhuriyet Başsavcısı Habib Korkmaz, "Personellerimizin medeni cesaret göstererek, hazırlamış oldukları müzik topluluğumuzun 4’üncü konserinde bir aradayız. Daha önceden de olduğu gibi sizlere güzel bir gece, güzel bir müzik ortamı vaat ediyoruz. Bu vaadimizi birazdan gerçekleştireceğiz. 3 aydır arkadaşlarımız hazırlık yapıyorlar. Emeğin ve gayretin çok güzel neticelere vesile olduğunu hep beraber göreceğiz. ‘Bu gece az laf, çok müzik diyoruz" ifadelerini kullandı. Konuşmanın ardından başlayan konserde Re’sen Ritim Topluluğu tarafından ‘Isırgan Otu’, ‘Domdom Kurşunu’, ‘Yazan Kalem Siyah’, ‘Mavi Boncuk’, ‘Arım Balım Peteği’ gibi önemli şarkılar seslendirildi. Konserde katılımcılar doyasıya eğlenirken, Kayseri Cumhuriyet Başsavcısı Habib Korkmaz’da sahnede Aşık Mahzuni Şerif’ten ‘İşte Gidiyorum Çeşm’i Siyahım’ şarkısı seslendirdi.
Muğla Sumud yeniden yolda: İlkbaharda Gazze’ye ikinci sefer Muğla’nın Bodrum ilçesinde panele katılan Sumud hareketinin önde gelen ismlerinden aktivist Ayçin Kantoğlu, Gazze’ye yönelik insani yardım ve ablukanın kırılması amacıyla yürütülen Sumud hareketinin, ilkbahar aylarında yeniden yola çıkacağını açıklandı. Aktivistler, yeniden Gazze’ye ulaşmak için sivil insiyatifle hazırlıkların başladığını duyurdu. Bodrum’da Herodot Kültür Merkezi’nde düzenlenen "Yeniden Sumud ve Gazze Gerçeği" başlıklı panelde, aktivist Ayçin Kantoğlu, sanatçı Fethullah Badem ve yazar Mehmet Ercan, Gazze’de yaşanan insani drama ve Sumud hareketine ilişkin deneyimlerini paylaştı. Programa çok sayıda vatandaş katıldı. Program, İstiklal Marsı’nın okunmasıyla başladı. Ardından Kur’an-ı Kerim tilaveti okundu. Etkinlikte, Gazze’de yaşananlara ilişkin hazırlanan video katılımcılara izletildi. Açılış konuşmasının ardından panele geçildi. Panelde konuşan aktivist Ayçin Kantoğlu, hem geçmişteki Sumud sürecinin değerlendirileceğini hem de yeni yolculuğun müjdesinin paylaşıldığını belirterek, "Yeniden Sumud ilkbaharda yola çıkacak. İsrail, ateşkese rağmen agresif ve saldırgan tutumuna ara vermedi. Ölümlerin önüne geçilemedi, beklenen insani yardım koridoru hala açılamadı. Sivil insiyatif bir kez daha Gazze’ye ulaşmanın, ablukayı kırmanın yollarını arayacak" dedi. Gazze’de yaşananların, yaşadıkları zorlukların çok ötesinde olduğunu vurgulayan Kantoğlu, "Zorlu bir yolculuktu. Akdeniz’i fındık kabuğundan teknelerle geçmenin getirdiği ciddi bir mücadele vardı. Güçlü bir düşman var ama yenilmez değiller. Halkların iradesi Birleşmiş Milletleri ve devletleri görevlerini yapma noktasında baskılayacaktır. Bizim için as olan Filistin’in özgürlüğü ve selametidir. Daha kalabalık gitmeyi planlıyoruz. İlkinde yaklaşık 1 milyon başvuru vardı, ikincisinde bu ilginin daha da artacağını düşünüyorum" ifadelerini kullandı.