POLİTİKA - 24 Mart 2025 Pazartesi 20:56

Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Son 23 yılda birçok alanda yaptığımız sessiz devrimi eğitim sahasında da gerçekleştirdik"

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Son 23 yılda birçok alanda yaptığımız sessiz devrimi eğitim sahasında da gerçekleştirdik"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Hiç kimsenin yarınlarımızın güvencesi olan gençlerimizin hayallerini çalmasına, umutlarını karartmasına izin vermeyeceğiz. Nasıl ki FETÖ’ya terör örgütlerine bilumum marjinal yapılara kaptıracak evladımız yoksa siyaset tüccarlarının ihtiraslarına kurban edeceğimiz tek bir gencimiz de yoktur." dedi.



Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde gerçekleşen Eğitim Ailesi iftar programında eğitimcilere hitap etti.


Eğitim camiası mensuplarını ağırlamaktan memnuniyet duyduğunu ifade eden Erdoğan," İnşallah iki gün sonra idrak edeceğimiz Kadir Gecenizi ve Ramazan Bayramınızı da şimdiden ayrı ayrı tebrik ediyorum. Bu mukaddes günlerin eğitim-öğretim camiamızla birlikte milletimiz İslam alemi ve tüm insanlık için hayırlara, iyiliklere, güzelliklere vesile olmasını temenni ediyorum. Cumhurbaşkanlığı Külliyemize, milletin evine, bu gazi mekana hepiniz hoş geldiniz, şeref verdiniz. Sizlerin vasıtasıyla gerek ülkemizde gerekse yurt dışında fedakarca görev yapan tüm öğretmenlerimize, eğitimcilerimize, hocalarımıza selamlarımı, sevgilerimi gönderiyorum. Göz bebekleri olan öğrencilerini ve yüksek mefkurelerini bizlere emanet ederek şehit düşen Şenay Aybüke Yalçın’ı, Necmettin Yılmaz’ı ve tüm kahraman öğretmenlerimizi rahmetle, minnetle yad ediyorum. " dedi.


Hayatlarını Türkiye’nin geleceğini inşa edecek bilgili, şuurlu ve şahsiyetli nesiller yetiştirmeye adayan emekli öğretmenlere de şükranlarımı sunan Erdoğan, her birine hayırlı, sağlıklı, bereketli ömür diledi.


Her milletin kendi özüyle, kendi cevheriyle yol aldığını dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan," Milletler eğitim başta olmak üzere medeniyet yolundaki azim ve ilhamını kendi tarihinden, kendi değerlerinden tevarüs eder. Merhum Sezai Karakoç bu hususu şu cümlelerle ifade etmiştir. "İlhamımız kendi medeniyet ve kültürümüzün içindeki ilhamdır. Terk edilmiş hazinemizde arayalım, kaybettiğimiz altın ilham anahtarını kendi hazinemizde arayan nitelikli, bilinçli ve erdemli nesiller yetiştirmek siz hocalarımızla birlikte hepimizin en önemli önceliğidir. Son iki asırdır bu milleti köklerinden koparmak, kendi değerlerinden uzaklaştırmak isteyen kültür emperyalizmine geçit vermemek bizlerin asli sorumluluğudur. Çağı yalnızca kuşatmakla kalmayıp onun ötesine geçen, bilgiyi hikmetle, faziletle, basiret ve ferasetle bir araya getiren yeni kuşaklar Allah’ın izniyle bu milletin istikbalinin en güçlü teminatıdır. " değerlendirmesini yaptı.


Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli ile meziyetlerle donanmış, bu değerlerle yoğrulmuş, bu ülkeyi çok daha ileri noktalara taşıma iradesine sahip gençlerin yetişmesini hedeflediklerini dile getiren Erdoğan," Geçmişin tek tipleştirici köküne tarihine uzak modellerinden çok çektik. Her bir öğrencinin eğilim ve yeteneklerinin göz önüne alındığı, şartlara özel tasarlanmış çağdaş bir eğitim anlayışıyla faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Son 23 yılda birçok alanda yaptığımız sessiz devrimi eğitim sahasında da gerçekleştirdik. Alt yapısından teknik imkanlarına, eğitim kurumlarımızı tüm unsurlarıyla Avrupa standartlarına eriştirdik. Sınıflardaki öğrenci mevcudunu ilk öğretimde 23, orta öğretimde 22’ye düşürerek ideal bir seviyeye indirdik. "açıklamasını yaptı.


Müfredatta yaptıkları reformları fiziki yatırımlarla güçlendirdiklerini,. 360 binin üzerinde derslik inşa ederek toplam derslik sayısını 735 bine çıkardıklarını bildiren Erdoğan," Öğrencilerimizin ders araç gereçlerine erişimi en üst düzeydedir. Modern eğitim bilişim sistemiyle çocuklarımız eğitim materyallerine kolaylıkla ulaşıyor. Yine iktidarlarımız döneminde 800 binin üzerinde öğretmen ataması yaparak, 4 milyara yakın ders kitabını ücretsiz dağıtarak eğitimde fırsat eşitliğinin önündeki birçok engeli ortadan kaldırdık. Burada tek tek saymaya kalksak saatlerimizi alacak daha nice hizmet ve yeniliğe imza attık. Çağın ihtiyaçları değiştikçe biz de kendimizi buna göre uyarlıyoruz. Geriden gelen değil, evlatlarımızı yarının dünyasına hazırlayacak bir vizyonla hareket ediyoruz. " dedi.


Milli Eğitim Bakanlığının eğitim alanındaki çalışmaları bundan sonra da geniş bir perspektiften değerlendireceğinin altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan," Eğitimde attığımız güçlü adımları siz değerli öğretmenlerimizle birlikte Türkiye Yüzyılında da inşallah çok daha dirayetli şekilde sürdüreceğiz. Sizlerin şahsında tüm öğretmenlerimize katkıları, emekleri, özverili çalışmaları için şimdiden teşekkür ediyorum. Hiçbir medeniyet yoktur ki, asırlara yayılan fetihlerini ilim adamlarıyla, eğitim kurumlarıyla, bilimsel çalışmalarla desteklememiş olsun. Bizim medeniyetimiz de Selçuklulardan Osmanlıya bir yandan destan niteliğinde zaferlere imza atarken diğer yandan devrin en büyük, en seçkin eğitim kurumlarını ihlas etmiştir. Nizamiye medreseleri, Fatih medreseleri ve daha nice ilim yuvası çağ açıp çağ kapayan büyük fetihlerle yükselmişlerdir. Ali Kuşçu’dan İbn-i Sina’ya kadar kendi coğrafyalarının yanı sıra Batı medeniyetinin de gelişimine öncülük etmiş yüzlerce mütefekkir milletimize yeni ufuklar çizmiş, ilim perspektifine derinlik kazandırmıştır. " ifadelerini kullandı.


Bilim yapmadan, sağlam bir eğitim sistemi kurmadan, kalemi kılıçtan üstün tutmadan , kalıcı hale gelinemeyeceğini, insanlık için cazibe merkezi oluşturulamayacağını vurgulayan Erdoğan," Erdemle teknolojiyi, erdemle yapay zekayı bir araya getiremezseniz, asla yeni yollar açamazsınız. Şurayı özellikle dikkatlerinize getiriyorum. Eğitim, başkaları tarafından üretilen bilgi olduğu gibi almak, yani fikir ithalatı yapmak değildir. Tam tersine, eğitim kendi sesini bulmak, kendi eserini ortaya koymak, kendi müktesabatını oluşturmaktır. Eğitim, özüne ve değerlerine sadık kalarak tekamül edebilmektir. Yerinde sayanlar değil, belli bir yol haritasıyla yürüyenler hedefe ulaşabilir. İşte biz de bunun çabasındayız. Evrenseli ıskalamadan, kendi kavramlarımızla düşünebilmeliyiz. Ancak kendi kelimelerimizle tefekkür ettiğimiz, kendi zihin dünyamızla ürettiğimiz takdirde yeni sözler söyleyebilir, medeniyetimize ve dünyaya yeni değerler kazandırabiliriz. Bakınız, Fatih Sultan Mehmet İstanbul’u yeni toplar döktürerek, yeni teknikler geliştirerek, yeni yöntemler tatbik ederek fethetti. Biz de kültür emperyalizmi karşısında bunu yapmalıyız. Her birinizden şunu asla unutmamanızı rica ediyorum. Sizler Türkiye’nin çok kritik bir eşikte, tarihinin en önemli atılımını yapmaya hazırlandığı bir dönemin arefesinde son derece mühim bir vazife üstleniyorsunuz. " diye konuştu.


Öğretmenlere hitap eden Erodoğan,"Bilhassa nüfus artış hızının alarm verdiği günlerde genç zihinleri bir kuyumcu titizliğiyle işlemeniz, elinizdeki cevherleri iyi değerlendirip birer pırlantaya dönüştürmeniz geleceğimiz adına büyük önem arz ediyor. Bu dirayeti, bu kararlılığı, bu vizyonu evlatlarımıza sunmanız Türkiye’nin önündeki bir asırlık yeni yolun kilometre taşları olacaktır. İnanıyorum ki her biriniz bu hassasiyetle hem ülkemize hem de insanlığa önemli katkıları yapacak, yüz binlerce genç yetiştireceksiniz. Sevgili öğrenciler burada şunu da açık yüreklilikle söylemek istiyorum. Görüyoruz ki zaman zaman gençlerimiz çocuklarımız hiç hak etmedikleri eleştirilere maruz kalabiliyor. Her kuşak bir sonraki neslin sadece farklılıklarına odaklanıyor. Eksiklerine, hatalarına, büyüteçle bakarak hakkaniyetli tespitler yapmakta zorlanıyor. Gençlere yönelik karamsar yaklaşımları doğru bulmuyorum. Açıkçası ben yeni nesillerden gençlerimizden çok ama çok ümit varım. Okumaya, araştırmaya, kendilerini yetiştirmeye özen gösteren şuurlu bir gençlik adeta fırtına gibi esiyor. Dünyayı takip eden eğitimi önemseyen, alanında en iyisi olmak için çalışan başarılarıyla göğsümüzü kabartan TEKNOFEST neslinin elhamdülillah gümbür gümbür geldiğini görüyorum. Bu gençleri gördükçe de Türkiye’nin geleceğinin çok daha aydınlık, çok daha müreffeh olacağından hiç şüphe duymuyorum." diye konuştu


"Biz de ne yapıyorsak bu gençliğin önünü açmak için yapıyoruz." Diyen Erdoğan" Tüm mücadelemiz işte bu gençlerin hayallerini gerçekleştirebileceği bir Türkiye’nin inşası içindir. Şunun da altını çizmek durumundayım. Nasıl ki FETÖ’ya terör örgütlerine bilumum marjinal yapılara kaptıracak evladımız yoksa siyaset tüccarlarının ihtiraslarına kurban edeceğimiz tek bir gencimiz de yoktur. Gözünü hırs, rant ve para bürümüş olanların oyunlarının farkındayız. Bazı gençlerin heyecanının arkasına saklanan korkakların yaptıkları ucuz hesapların elbette bilincindeyiz. Geçmişte milletimize çok büyük acılar yaşatmış bu kirli tezgaha kesinlikle düşmeyeceğiz. Allah’ın izniyle hiç kimsenin yarınlarımızın güvencesi olan gençlerimizin hayallerini çalmasına, umutlarını karartmasına izin vermeyeceğiz. "açıklamasını yaptı.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Özdağ’dan "Chery" açıklaması CHP Samsun İl Başkanı Mehmet Özdağ, "Chery’nin Samsun’da yatırım yapma planlarıyla ilgili ciddi problemler var" dedi. "2030 Sanayi ve Teknoloji Stratejisi Tanıtım Toplantısı" sonrasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Samsun’da yeni nesil elektrikli araç ve parçalarının üretileceği tesis kurmayı planlayan Chery yetkililerine teşekkür belgesi verdi. Ödül töreninde; ’Çinli firmanın 1 milyar dolarlık bir yatırım yapacağı, yıllık 200 bin araç kapasitesinin olacağı ve 5 bin kişiyi istihdam edeceği’ açıklandı. "Ciddi problemler var" İl Başkanı Mehmet Özdağ, konuyla ilgili bir açıklama yaptı. Samsun yerel basınında bugün Çinli otomobil üreticisi Chery’nin Samsun’da yıllık 200 bin araç kapasiteli bir üretim tesisi kurmayı planladığı ve bu yatırımın büyüklüğünün 1 milyar dolar olduğu bilgilerinin yer aldığını hatırlatan Özdağ, "Ancak, Reuters’ın haberine göre, Chery’den üst düzey bir yetkili, ’şirketin Türkiye’de fabrika kurma planının olmadığını fakat Türkiye’deki işlerini genişletmek için üçüncü bir tarafla ortaklık aradıklarını’ ifade etti. Bu çelişkili açıklamalar, yatırımın kesinliği konusunda belirsizlik oluşturmaktadır. Türkiye’de hukukun üstünlüğü, mülkiyet hakları ve ekonomik belirsizlikler konusundaki endişeler ortadayken, Chery’nin bu şartlarda yatırımcı ortak bulması kolay değildir. Chery’nin Samsun’da yatırım yapma planlarıyla ilgili ciddi problemler var" ifadelerini kullandı.
Diyarbakır Dicle Elektrik ve MEB’den israfa karşı ortak proje Dicle Elektrik, "Yeteri Kadar" sosyal sorumluluk kampanyası kapsamında 120 kişinin katılımıyla ‘Doğa Dostu Öğretmen Atölyesi’ düzenledi. Diyarbakır İl Milli Eğitim Müdürlüğü iş birliğiyle gerçekleşen atölyede iki gün boyunca sürdürülebilirlik odaklı uygulamalar keşfedilirken doğayla uyumlu öğrenme metotları üzerine fikirler geliştirildi. ‘Eğitmen eğitimi’ olarak kurgulanan atölyenin ardından öğretmenler edindikleri bilgileri, kendi okullarındaki meslektaşlarına aktarmak üzere kullanacak. Güneydoğu Anadolu Bölgesinde yer alan 6 ilde elektrik dağıtım hizmeti veren Dicle Elektrik, çatısı altında yer aldığı Eksim Holding’in sosyal sorumluluk kampanyası Yeteri Kadar kapsamında Doğa Dostu Öğretmen Atölyesine ev sahipliği yaptı. Dicle Elektrik ve Diyarbakır İl Milli Eğitim Müdürlüğü arasında imzalanan protokol çerçevesinde hayata geçen atölye ile su, enerji ve gıda israfına karşı toplumsal farkındalığın artırılması hedefleniyor. İlkokul 3. ve 4. sınıf öğretmenleri arasından 120 kişinin davet edildiği atölyede, sürdürülebilirlik odaklı uygulamalar keşfedilirken doğayla uyumlu öğrenme metotları üzerine fikirler geliştirildi. İki gün süren programda, öğretmenler enerji, su ve gıda israfının boyutları hakkında bilgilendirildi. "Eğitmen Eğitimi" olarak tasarlanan atölyenin ardından öğretmenler, eğitimde edindikleri bilgileri kendi okullarındaki meslektaşlarıyla paylaşmak üzere kullanacak. Bu eğitimden faydalanan öğretmenlerin ise yine proje çerçevesinde hazırlanan "Doğa Dostu Etkinlik Kiti ve Etkinlik Kitabı" içeriklerini 8-11 yaş grubundaki 4 bin öğrenciye aktarması amaçlanıyor. Eğitim programı hakkında değerlendirmelerde bulunan Dicle Elektrik Genel Müdürü Yaşar Arvas, "Çevresel farkındalığın artırılmasını ve israfın önlenmesini toplumun tüm kesimlerinin ortak sorumluluğu olarak görüyoruz. Eksim Holding çatısı altında yürütülen Yeteri Kadar sosyal sorumluluk seferberliğine Dicle Elektrik olarak destek veriyor, çocuklardan başlayarak çevre bilincini güçlendirmeyi önemsiyoruz. Biliyoruz ki çocuklarımızı eğitmeden geleceğimizi kurtarmamız mümkün değil. Bu eğitimlerle öğretmenlerimize sunduğumuz içerikler sayesinde geleceğin yetişkinlerini bugünden bilinçlendirerek sürdürülebilir bir gelecek inşa etmeyi hedefliyoruz" şeklinde konuştu. Dicle Elektrik ve Diyarbakır İl Milli Eğitim Müdürlüğü arasına imzalanan iş birliği protokolü kapsamında 2025 yılı içinde çocuklara ve öğretmenlere yönelik projeler hayata geçirilecek. Bunlar arasında; Dicle Elektrik’in gönüllü çalışanlarının sahneye koyduğu Dicle’nin Rüyası isimli çocuk tiyatrosunun 900 öğrenci ile buluşması, 100 öğretmene "Orman Okulu Eğitimi" verilmesi, ilkokul ve ortaokullarda tasarruf konulu resim yarışmalarının düzenlenmesi gibi çalışmalar yer alıyor.
Bilecik Fabrika işçilerinden yüzde 15’lik zamma tepki Bilecik’te bir fabrikada yüzde 15’lik maaş zammına tepki gösteren işçileri örgütleyip çoğunluk sağlanarak Yetki Tespit Belgesi alınmasına öncülük ettikleri iddia edilen 4 çalışan işten çıkarıldı. Bilecik’in Osmaneli ilçesinde faaliyet gösteren Rehau adlı fabrika işçi maaşlarına yüzde 15 zam yaparken duruma tepki gösteren işçiler örgütlendi. Bu olaydan sonra işveren tarafından Yetki Tespit Belgesi’ne itiraz edilirken süreci uzatmak adına işverenle uzlaşma için eylemler başlatıldı. "Bakanlığın gönderdiği yazıda, iş yerinde sendikamızın yeterli çoğunluğu sağladığı açıkça belirtiliyor" Fabrika önünde bir açıklama yapan Lastik-İş Sendikası Sakarya Şube Başkanı Fuat Özbay, "Sizler en temel anayasal hakkınızı kullanarak sendikamız Lastik-İş’e üye oldunuz. Yasa’nın aradığı çoğunluğu sağlayarak da Bakanlığa başvurduk. Çalışma Bakanlığı bu durumu işverene bildirdi. Bakanlığın gönderdiği yazıda, iş yerinde sendikamızın yeterli çoğunluğu sağladığı açıkça belirtiliyor. Buna karşılık Rehau işvereni bu yazıya itiraz etti ve yetkili olmayan mahkemelere de başvurarak kendince zaman kazanma yolunu seçti. Rehau işvereni de biliyor ki, siz işçilerin kararı sendikamız Lastik-İş’te örgütlenerek toplu iş sözleşmesi hakkına kavuşmaktır. Rehau işvereninin yaptığı itiraz bir yasal hakkın kötüye kullanılması olduğu gibi aynı zamanda çalışanların iradesine de saygısızlıktır" dedi. "İşçilerin iradesine saygı gösterin ve gerçeğe aykırı olduğunu bile bile yaptığınız itiraz başvurusunu geri çekin" Lastik-İş Sendikası Sakarya Şube Başkanı Fuat Özbay açıklamasının devamında, "Sendikamız ve üyelerimiz yalnızca Rehau işvereni ile çalışma koşullarını ve ücretleri düzenleyen yasalara uygun bir toplu iş sözleşmesi imzalamak istiyor. İşverenin toplu iş sözleşmesinin önünü kesmek için uygun olmayan dolambaçlı yollara başvurmasını doğru bulmuyoruz. İş barışı için karşılıklı saygıya dayalı bir endüstri ilişkilerinin oluşturulması için, iş yerinde huzur ve güvenin sağlanıp devam ettirilmesi için Rehau işverenine açık bir çağrı yapıyoruz, İşçilerin iradesine saygı gösterin ve gerçeğe aykırı olduğunu bile bile yaptığınız itiraz başvurusunu geri çekin. Bizler Rehau’yu geliştiren ve güçlendiren çalışanlar olarak işverenin hakkımıza, hukukumuza saygı göstermesi halinde elimizi uzatarak iş yerinde verimlilik ve kaliteyi yükselterek çalışmaya hazırız. Çünkü biz taleplerimizin yerine gelmesi için daha iyi çalışma koşullarına ulaşmak ve daha iyi ücretler alabilmek için iş yerinde verimli ve kaliteli bir üretim yapmamız gerektiğini biliyoruz. Bugüne kadarda bu bilinç ve anlayış içinde çalışmalarımızı sürdürdük" dedi. "Lastik-İş Sendikası’nı çalışanların meşru temsilcisi olarak tanıyıp masaya oturmasını bekliyoruz" Lastik-İş Sendikası Sakarya Şube Başkanı Fuat Özbay son olarak, "Rehau işvereninin yetki tespitine itiraz etmekle seçtiği yol hiç birimize, işveren ya da işçi olarak yarar sağlamayacak bir yoldur. Bu davranışın iş barışına da iş yerinde huzurlu ve güvenli bir ortam içinde üretim yapma çabasına da hiçbir katkısı olamaz. Elbette bizler Lastik-İş sendikası ve Rehau çalışanları olarak yasal haklarımızı her türlü ortamda savunacağız. Emeğin dayanışmasını güçlendirerek gerekirse uluslararası alanda da sorunlarımızı dile getirecek ve dayanışma gerçekleştireceğiz. Bir kez daha Rehau işvereninden girdiği yoldan geri dönmesini ve Lastik-İş Sendikasını çalışanların meşru temsilcisi olarak tanıyıp masaya oturmasını bekliyoruz. Bu konuda işverenin gerekli adımları atacağına inanıyor ve Rehau’da yeni bir dönemin artık başlamış olduğunun kabul edilmesini bekliyoruz" ifadelerine yer verdi.