GÜNDEM - 12 Aralık 2025 Cuma 13:52

AB’den Türkiye’ye: "Pozitif Gündem ve Diyalog Karşılık Buluyor" mesajı

A
A
A
AB’den Türkiye’ye: "Pozitif Gündem ve Diyalog Karşılık Buluyor" mesajı

Avrupa Birliği (AB) Türkiye Delegasyonu Maslahatgüzarı Jurgis Vilcinskas, 2025’in AB-Türkiye ilişkilerinde ilerlemenin hızlandığı, vize kolaylaştırmalarının genişlediği, ticaret hacminin arttığı ve mültecilere yönelik AB desteğinin güçlendiği bir yıl olduğunu belirtti.


Avrupa Birliği (AB) Türkiye Delegasyonu Maslahatgüzarı Jurgis Vilcinskas, Ankara’da bir otelde basın mensupları ile bir araya gelerek AB ile Türkiye arasındaki gelişmeleri değerlendirdi. Maslahatgüzar Vilcinskas, 2025 yılının AB-Türkiye ilişkileri açısından "çok güçlü ve olumlu bir yıl" olarak kayda geçtiğini belirterek ticaret, göç, güvenlik, bilim ve inovasyon gibi alanlarda yürütülen üst düzey temasların "somut sonuçlar" doğurduğunu söyledi.


Vilcinskas, yıl boyunca devam eden pozitif gündemin ve yoğun angajmanın altını çizerek, altı yıllık aranın ardından üst düzey ekonomik diyaloğun; dört yıl sonra ise terörle mücadele diyaloğunun yeniden başlatıldığını hatırlattı. Vilcinskas, "Diyalog derken sadece görüşme kastetmiyorum; her bir temas, ticaret engellerinin azaltılması, Ar-Ge işbirliğinin ilerletilmesi ve güvenlik tehditlerine ilişkin değerlendirmelerin paylaşılması gibi somut çıktılar üretti" ifadelerini kullandı.



Yıl sonunda Schengen vizesi başvurularında 1 milyonun üzerinde seyretmesi bekleniyor


Vilcinskas, yılın ikinci olumlu tablosunun halklar arası temas ile iş dünyasının hareketliliğinde görüldüğünü belirterek, AB üyesi ülkelerin Türkiye’deki konsoloslukları tarafından 2025 sonunda 1 milyonun üzerinde Schengen vizesi başvurusunun işlenmiş olacağının öngörüldüğünü söyledi. Bu rakamın Çin’in ardından dünyadaki en yüksek ikinci sayı olduğuna dikkati çekti.


Yaz aylarında yürürlüğe giren aşamalı vize (visa cascade) düzenlemesinin, güvenilir seyahat geçmişine sahip Türk vatandaşlarına çok yıllı ve çok girişli vize alma imkânı sağladığını belirten Vilcinskas, "Uygulama şimdilik yalnızca tır şoförlerini kapsamıyor. Bunun dışındaki tüm başvuru sahipleri bu kolaylıktan yararlanıyor" dedi.


Maslahatgüzar, düzenlemenin kısa sürede etkisini gösterdiğini, konsoloslukların önceki yıllara kıyasla daha fazla çok girişli vize verdiğini kaydetti. Ayrıca birçok AB ülkesinin iş dünyası, akademi ve öğrencilere yönelik özel kolaylaştırılmış uygulamalar başlattığını ifade etti. Avrupa Komisyonu’nun, Türkiye ile vize serbestisi teknik diyaloğunu yeniden başlatmayı teklif ettiğini hatırlatan Vilcinskas, kalan 6 kriterin tamamlanmasının önemine vurgu yaptı.



Ticaret hacmi 230 milyar Euro’ya doğru


AB-Türkiye ticaretindeki büyümeye değinen Vilcinskas, dengeli ticaret hacminin 2025 sonunda yaklaşık 230 milyar Euro’ya ulaşmasının beklendiğini belirtti. Gümrük Birliği’nin 30. yılına işaret eden Vilcinskas, otomotiv, temiz teknoloji ve tekstil gibi sektörlerde AB ve Türk şirketleri arasında "derinleşmiş değer zinciri entegrasyonu" bulunduğunu ifade etti.



AB’den Suriyeli mülteciler için ek 1,5 milyar Euro


Vilcinskas, Türkiye’nin Suriyeli mültecileri barındırma konusundaki "büyük insani sorumluluğunu" takdir ettiklerini belirterek AB’nin desteklerinin süreceğini kaydetti. Önümüzdeki üç yılda mültecilerin güvenli ve onurlu dönüş süreçlerini desteklemek için özel programlar tasarlandığını aktaran Vilcinskas, sınır lojistiğinin ücretsiz sağlanması ve Suriye’de yeni bir hayat kurabilmeleri için finansman desteğinin planlandığını kaydetti.


Mülteci destek paketi kapsamında AB’nin geçen yıl sağladığı 1 milyar Euro’ya ek olarak bu dönem için 1,5 milyar Euro daha ayırdığını belirten Vilcinskas, desteğin özellikle sosyal sektörler, sınır yönetimi ve göç alanlarında yoğunlaşacağını söyledi.


Göç politikalarının koordinasyonu, Suriye’de istikrar ve geçiş süreci konularında Türkiye ile çalışmaya devam edeceklerini dile getiren Vilcinskas, "Kapsayıcı ve demokratik bir Suriye’nin inşası, AB-Türkiye ilişkilerini ve stratejik ortaklığımızı derinleştirmek için büyük bir fırsat" dedi.



"AB kendi savunma hazırlıklarına çok yatırım yapıyor"


Türkiye’nin savunma sanayii ve askeri alandaki ihracatın dünyayla kıyaslandığında ivmelenme yaşadığını dile getiren Vilcinskas, "Ülkeniz savunma ürünlerinde ihracatı 7 milyarı (dolar) aşkın bir tutara ulaştırdı. Yine gerçekten en yüksek rakamlardan bir tanesi küresel alanda bu alandaki başarısı. Pek çok fırsat var, işbirliği fırsatı var. Endüstriler, savunma ve güvenlik konularında çalışan endüstriler arasında Türkiye ve Avrupa Birliği arasında pek çok işbirliği fırsatı var diyebiliriz. Şimdi Avrupa Birliği tarafında halen şuna dikkate devam etmeliyiz. Avrupa Birliği kendi savunma hazırlıklarına çok yatırım yapıyor. Bazı spesifik planlar var, mevzuat girişimleri var bununla ilgili olarak yapılan. O da şu anlama geliyor, bizim yatırımlarımızın fonlarla desteklenmesi lazım ve uzun vadeli stratejilerle de desteklenmesi lazım"


"Türkiye, AB aday ülkesi olarak SAFE’e katılabilir"


AB’nin yürüttüğü "Security Action for Europe" (SAFE) Programı’nın savunma alanında mali bir destek sağladığını ve üye devletler için 150 milyar Euro kredi desteği sağlayacağına dikkati çeken Vilcinskas, şu ifadeleri kullandı:


"Program, üye devletler için hazırlanmış bir program her şeyden önce. Bu krediler acil durumda satın almalar için kullanılacak, bazı ileri silah sistemlerinin satın alınması için kullanılacak. Bu şekilde Avrupa Birliği üye devletlerinin dayanıklılığının direncini artıracak ve özellikle de Ukrayna. Çünkü Ukrayna o programın tam üyesi olacak. Onu da güçlendirecek. SAFE aynı zamanda diğer ortakları da kapsayabiliyor ve özellikle genişleme ülkelerini, aday ülkelerini kapsıyor. Aday ülke olarak Türkiye katılabilir, ortak satın alma programlarına katılabilir. Eğer Türkiye diyelim güç birliği yapıp ihalelere Avrupa Birliği üye devletleriyle birlikte katılmak, belli sistemlere satın almak isterse bunu yapabilir ve daha düşük fiyatlardan faydalanabilecek. Çünkü bu sözleşmelerde daha büyük finansman olacak ve fiyatlarla el verişi daha uygun olacak o sözleşmelerde. Şimdi Türkiye’nin Avrupa Birliği’ndeki oluşumları da tedarikçi olarak da katılabilir ortak satın alma programlarına belli şartlara tabi olarak. Şimdi Türkiye’nin kontrolü oluşumları hem Avrupa’da hem Türkiye’de, Türkiye’deki kontrolü oluşumları da yüzde 35’e kadar katılabilir alt hibelere. Ama bazı şartlar var, Türk firmaları değerinin yüzde 15’ine kadar bir değer de sunabilir, o yüzden Türkiye’ye SAFE’den hariç tutuldu demek doğru bir değerlendirme olmaz. Türkiye’nin kredilere erişimi yok, programın finansmanına erişimi yok ama öte yandan bazı kısımlarına erişimi var."


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Eşi tarafından öldürülen kadının tabutunu kadınlar taşıdı Manisa’nın Alaşehir ilçesinde, boşanma aşamasındaki eşi tarafından sokak ortasında başından tüfekle vurularak öldürülen 3 çocuk annesi Kadriye Köken (40), son yolculuğuna uğurlandı. Talihsiz kadının tabutu cenaze namazının ardından cenaze aracına kadar kadınlar tarafından taşındı. Olay, dün saat 14.00 sıralarında Alaşehir Sakarya Mahallesi Şehit Nuri Caddesi’nde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, bir süre önce hakkında uzaklaştırma kararı aldırdığı ve boşanma aşamasında olduğu eşi Süreyya Köken (42), yolda yürüyen Kadriye Köken’i tüfekle başından vurarak öldürdü. Olayın ardından kaçan şüpheli, polis ekipleri tarafından kısa sürede yakalandı. Kadriye Köken’in cenazesi, olay yeri incelemesinin ardından adli tıp kurumuna sevk edildi. Otopsi işlemlerinin tamamlanmasının ardından ailesine teslim edilen Köken için, Alaşehir Kavala Camii’nde ikindi namazını müteakip cenaze namazı kılındı. Kadriye Köken, kılınan namazın ardından Alaşehir Yeni Mezarlık’ta toprağa verildi. Törende Köken’in yakınları gözyaşlarına hakim olamadı. Tabutu kadın dernekleri taşıdı Cenaze namazının ardından Kadriye Köken’in tabutu cenaze aracına kadar kadınlar tarafından omuzlarda taşındı. Alaşehirli kadın dernekleri üyeleri kadınlara karşı şiddeti kınayan dövizler taşıdı. Cenaze törenine CHP Manisa Milletvekili Bekir Başevirgen, Alaşehir Belediye Başkanı Ahmet Öküzcüoğlu, CHP Manisa İl Başkanı İlksen Özalper, Kadriye Köken’in ailesi, yakınları ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Aksaray Herkesin canını hiçe sayan o drift atan sürücülere ceza yağdı Aksaray’da dün gece etkili olan kar yağışının ardından karla kaplı yollarda araçlarıyla trafiğe çıkan birçok sürücü şehri adeta drift pistine çevirirken, görüntüleri ihbar olarak değerlendiren polis sürücülere ceza yağdırdı. O tehlikeli anların anbean görüntülendiği drifti atan sürücülerin ise ehliyetleri alındı. Olay dün gece Tacin Mahallesi Tacin Caddesi üzerinde yaşandı. Dün akşam saatlerinde başlayan kar yağışı kısa sürede şehri beyaza bürürken, gece yarısı kar yağışını fırsat bilen trafik magandaları şehri adeta drift pistine çevirdi. Ters yol demeden, tehlike demeden herkesin canını hiçe sayarak karlı yolda drift atan sürücüler adeta kazaya davetiye çıkardı. Şehrin belirli noktalarında trafiğe çıkan o sürücülerin yürekleri ağza getirdiği anlar anbean kameralara yansıdı. Kimisi minibüsle, kimisi hafif ticari araçla, kimisi de otomobille çıktığı yolda drift atarak seyretti. Kamerayla kaydedilen o görüntüler herkesi korkuturken, trafik magandaları birçok kez kazaları kıl payı atlattı. Araçlara vurmak üzereyken şans eseri duran araç sürücüleri buna rağmen drift atmaktan vazgeçmedi. Görüntüleri ihbar olarak değerlendiren Aksaray İl Emniyet Müdürlüğü Trafik Tescil ve Denetleme Şubesi ekipleri görüntülerden yola çıkarak araç ve sürücüleri tespit etti. Bunun üzerine 4 ayrı sürücüye 46 bin 392’şer liradan toplam 185 bin 568 lira para cezası kesti. Öte yandan sürücülerin ehliyetlerine 2 ay süreyle el konulurken sürücüler hakkında adli işlem başlatıldı.