ASAYİŞ - 24 Aralık 2025 Çarşamba 13:01

Ortaokul öğrencisinin öldüğü servis kazasında 6 kamu görevlisine hapis talebi

A
A
A
Ortaokul öğrencisinin öldüğü servis kazasında 6 kamu görevlisine hapis talebi

Zonguldak’ta 1 öğrencinin hayatını kaybettiği, 18 öğrenci ile sürücünün yaralandığı okul servisi kazasına ilişkin davada cumhuriyet savcısı esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. Mütalaada 6 kamu görevlisi hakkında 3 yıl 6 aya kadar ayrı ayrı hapis cezası istendi.


Zonguldak’ta 14 Aralık 2022 tarihinde Çatalağzı beldesinde meydana gelen ve ortaokul öğrencisi Büşra Akın’ın hayatını kaybettiği okul servisi kazasına ilişkin yargılamada kamu görevlileri hakkında görülen duruşmada cumhuriyet savcısı mütalaasını sundu.


Zonguldak 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, sanık M.S. ile diğer 5 sanığın avukatları, kazada ölen 16 yaşındaki Büşra Akın’ın ailesi ve diğer öğrenciler katıldı.



"Sanıklar, ihmal göstererek yıllardır yapılan şikayetleri göz ardı ederek kazanın meydana gelmesinde başlıca etken olmuşlardır"


Bilirkişi raporuna itiraz ederek sanıkların ihmal göstererek yıllardır yapılan şikayetleri göz ardı ettiğini öne süren Büşra Akın’ın babası Yücel Akın, "Önceki beyanlarımı ve celse arasında sunduğum bilirkişi raporlarına karşı itirazlarımı içerir dilekçemi aynen tekrar ediyorum. Soruşturma aşamasında meydana gelen kazada sanıkların sorumlu olduğu bilirkişi raporlarıyla sabit hale gelmiş iken mahkemenizce dosyaya kazandırılan en son tarihli bilirkişi raporunda sanıkların meydana gelen olayda kusur ve sorumluluğu bulunmadığı yönünde görüş bildirilmiştir. Bu raporu kabul etmem mümkün değildir. Dosyanın geldiği aşamada tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde sanıkların ihmal göstererek yıllardır yapılan şikayetleri göz ardı ederek bu kazanın meydana gelmesinde başlıca etken olmuşlardır. Kaza tarihinden sonra kazanın meydana geldiği mahalle oto korkuluk yapılmıştır. Madem oto korkuluk şartları olay tarihinde de yoktu neden daha sonradan yapıldı. Sırf bu husus dahi sanığın savunmalarına itibar edilemeyeceğini göstermektedir. Bütün bu hususlar gözetilerek sanıkların sorumluluğu konusunda rapor düzenlemekle görevli bilirkişiler bütün hususları göz ardı ederek sanıkların sorumluluğunun bulunmadığına dair görüş bildirmişlerdir. Biz mahkemenizce rapor düzenleyen bilirkişiler hakkında suç duyurusunda bulunulmasını talep ediyoruz. Ayrıca kaza tarihinden önce servis aracının kontrolünü yapan sanıklar yönünden usule aykırı ve gerçek dışı düzenlenmiş belge nedeniyle resmi belgede sahtecilik suçunun işlendiğini düşünüyorum. Bu hususta da yine suç duyurusunda bulunacağım. Ben sanıkların eyleminin esasen bir ölüme neden olma suçunu oluşturduğunu düşünüyorum. Mahkemenizce de bu hususta birleştirme talebinde bulunulmasına rağmen ilgili mahkemede bu kabul görmemiştir ancak yine de mahkemenize bu hususta teşekkür ederim. En son dosyaya kazandırılan bilirkişi raporunun mahkemenizce hükme esas alınmamasını, tüm dosya kapsamı gözetilerek sanıkların atılı suçtan ayrı ayrı cezalandırılmalarını talep ediyorum dedi.



"Kızımın mezuniyet gururunu yaşayamadık"


Anne Oya Akın ise evladının kokusunu özlediğini söyleyerek, "Bu sene okul mezunlar verirken biz bu gururu, görevini doğru yapamayan insanlar tarafından yaşayamadık. Onlar bu durumları görmezden geldiler ve benim çocuğum hayatından oldu. Ben evladımın kokusunu özledim. Buna görevini kötüye kullanan insanlar sebep oldu. Bu şekilde dışarıda serbest gezmelerini istemiyorum. Sanıkların cezalandırılmalarını talep ederim" diye konuştu.


Sanık Mustafa S. ise önceki savunmalarını tekrar ederek, ihale ve araç denetimine ilişkin herhangi bir görevinin bulunmadığını söyleyerek, "Benim mevcut olayda ihale ve araç denetimine ilişkin herhangi bir görevim bulunmamaktadır. Bu hususta mahkemenize detaylı olarak savunmada bulunmuştum. Bu savunmalarımı da aynen tekrar ediyorum. Öncelikle beraatimi, mahkeme aksi kanaatte ise lehime olan hükümlerin uygulanmasını talep ederim" şeklinde konuştu.



Savcı, 6 sanık hakkında 3 yıl 6 aya kadar hapis istedi


Cumhuriyet savcısı duruşmada mütalaasını sundu. Mütalaada, Milli Eğitim çalışanı olan 6 sanık hakkında istenen cezalar da belli oldu. Sözleşme imzalanmadan önce ibraz edilen belgelerde yapılması gereken kontrolleri yapmayarak Mustafa Y., Mustafa S. ve Kadir B.’nin kasten görevinin gereklerine aykırı hareket ettiği ifade edildi. Ayrıca Ender B., Emre K. Ve Mehmet K. hakkında araç ve sürücüsünün günlük olarak denetlenmesi gerekirken uygun şekilde denetlenmeyerek ve belgelerin geçerlilik ya da uygunluğunun kontrollerini yapmayarak kasten görevinin gereklerine aykırı hareket ettiğine yer verildi.


Geçerlilik süresi dolmuş sürücü belgesi ile yaş şartına haiz olmayan, sürücü Fikret B. ve sürücünün kullandığı periyodik muayenesi yapılmamış araçla öğrenci taşınmasına sebep oldukları iddia edilen sanıkların, belgeleri kontrol etmemesi ve denetlememesi şeklindeki icrai davranışları ile görevlerine aykırı hareket ederek neticeten meydana gelen ölüm ve yaralanmalar ile birden fazla mağduriyete yol açtıkları gerekçesiyle zincirleme suç hükümlerinin de tatbikinin gerektiği belirtildi.


Kaza alanında oto korkuluk kullanımının zorunlu olmaması, trafik tespit tutanağında da ’’kazaya etken yol sorunu yoktur’’ şeklinde tespitlere yer verilmesi, ’’Trafik Kazalarında Yol Kusurları’’ konulu genelgede, oto korkuluk yapılmamasının kusur sayılamayacağının belirtilmesi dikkate alınarak Karayolları Şefi Serkan A.’nın bir kusurunun bulunmadığına dikkat çekildi.


Savcılık, mütalaasında Serkan A. hakkında ’görevi kötüye kullanma’ suçundan kusuru bulunmaması nedeniyle beraat talep etti. Sanıklar Mustafa S., Emre K., Ender B., Mehmet K., Kadir B., Mustafa Y. hakkında ’zincirleme şekilde görevi kötüye kullanma’ suçundan 3 yıl 6 aya kadar ayrı ayrı hapis cezası talep edildi.


Duruşma, tarafların mütalaaya karşı beyanda bulunulması talepleri doğrultusunda ileri tarihe ertelendi.



Ortaokul öğrencisinin öldüğü servis kazasında 6 kamu görevlisine hapis talebi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Gülsoy: 2025’te ciddi sınavlar verdik, 2026’da dijital ve akıllı üretimle şahlanacağız Kayseri Ticaret Odası’nda (KTO) 2025 yılının son meclis toplantısı yapıldı. Yılın genel bir değerlendirmesini yapan KTO Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Gülsoy, "2025 yılı küresel fırtınaların ve ekonomik sınavların yılı oldu. Reel sektör olarak ciddi sınavlar verdik ancak enseyi karartmadan; çalışmaya, üretmeye ve ihracat yapmaya devam edeceğiz" dedi. 2026 yılı tahmini gelir ve gider bütçesinin oy birliğiyle kabul edildiği toplantıda Gülsoy, Kayseri Ticaret Odası’nın üyelerine destek olmak amacıyla en asgari şekilde aidat ücreti aldığını, hizmet ücretlerinde de artış yapmadıklarını vurguladı. KTO Aralık Ayı Olağan Meclis Toplantısı, M. Rifat Hisarcıklıoğlu Toplantı Salonu’nda gerçekleştirildi. Meclis Başkanı Cengiz Hakan Arslan’ın başkanlığındaki toplantıya; Başkan Ömer Gülsoy, Yönetim Kurulu üyeleri, Meclis üyeleri, Kadın Girişimciler Kurulu ve Meslek Komitesi üyeleri katıldı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlayan toplantıda, 2026 yılı tahmini bütçesi oy birliğiyle kabul edilerek karara bağlandı. "Tüm dünyada öngörülebilirliğin olmadığı zorlu bir yılı geride bırakıyoruz" Gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunmak üzere kürsüye gelen Başkan Ömer Gülsoy, küresel ekonomideki belirsizliklere dikkat çekerek şunları söyledi: "Jeopolitik risklerin, ticaret savaşlarının ve korumacı politikaların tırmandığı bir dönemden geçiyoruz. Ukrayna’dan Gazze’ye kadar uzanan savaşlar ve Kızıldeniz’deki gerilimler, navlun fiyatlarından enerji maliyetlerine kadar her alanı etkiledi. Artık serbest ticaretin yerini korumacı politikalar aldı. Savaşların gölgesinde, iklim krizinin kapımızı çaldığı, korumacı politikaların ticaretin önüne set çektiği, tüm dünyada öngörülebilirliğin olmadığı zorlu bir 2025 yılını geride bırakıyoruz." "Reel sektör olarak 2025 yılında ciddi sınavlar verdik" Türkiye ekonomisindeki gelişmelere değinen Gülsoy, reel sektörün yüksek enflasyon ve finansmana erişimde yaşanan darboğazlar ile mücadele ettiğini belirterek, "Yüksek faiz oranları ve işletme sermayelerindeki erime, artan girdi maliyetleri hepimizin omuzlarındaki yükü artırdı. Üreticimiz de iş dünyamız da bu süreçte büyük direnç gösterdi. Ancak Türkiye ekonomisinin bel kemiği olan KOBİ’lerimiz, adeta bir kahraman gibi üretimi ve istihdamı ayakta tuttu. Enflasyonla mücadelenin tüm yükü fedakâr iş dünyasının omuzlarına bırakılmamalıdır. İhracat desteklerinin önümüzdeki yılda artırılması, emek yoğun sektörlere pozitif ayrımcılık yapılması zorunlu hale gelmiştir. Başta; tekstil, hazır giyim, mobilya ve inşaat olmak üzere rekabet gücü zayıflayan sektörle mutlaka ek destekler sağlanmalıdır. " ifadelerini kullandı. Gülsoy, 2026 yılı beklentilerini değerlendirdi 2026 yılı beklentilerinin, dezenflasyon sürecinin meyvelerini vermesi ve enflasyonun kalıcı olarak tek haneli rakamlara inişe geçmesi olduğunu ifade eden Başkan Gülsoy, şunları söyledi: "İş dünyası olarak 2026 yılından beklentilerimiz nettir; enflasyonun düştüğü, öngörülebilirliğin arttığı bir piyasa düzeni istiyoruz. Yatırımın önünü açacak makul faiz oranları, finansal kolaylıklar ve işletme sermayelerimizi koruyacak mali düzenlemelerin hayata geçmesini arzuluyoruz. Unutmayalım ki iş dünyasının en büyük düşmanı belirsizliktir. Dünya değişirken, küreselleşme tüm hızıyla devam ederken ve teknoloji baş döndürücü bir şekilde ilerlerken; işletmelerimizin ve işverenlerimizin bu yeni gerçekliğe uyum sağlaması kritik önemdedir. Bu anlamda planlamadan seri üretime, istihdam politikasından ihracat stratejilerine kadar her alanda reel sektörün tüm aktörlerinin yeni şartlara hızla adapte olması, küresel rekabette elimizi güçlendirecek, ekonomimize dinamizm katacak en önemli faktördür. 2026’nın belirsizliklerin azaldığı, üretimin ve ihracatın şahlandığı bir yıl olacağına yürekten inanıyorum." "Yapay zeka lüks değil, rekabetçiliğimizin can damarıdır" Teknolojik dönüşümün ekonomik başarının en temel belirleyicisi haline geldiğini vurgulayan Başkan Gülsoy, dijitalleşmenin bir tercih değil zorunluluk olduğunu ifade etti. Gülsoy, konuşmasında şu sözlere yer verdi: "Bizler sadece yerel değil, tamamen dijitalleşmiş bir dünyanın parçasıyız. Bugün artık yapay zekayı ve robotik süreçleri konuşmadığımız tek bir sektör kalmadı. Yapay zeka artık bir lüks değil, rekabetçiliğimizin can damarıdır. 2025 yılı bizim için sadece bir mücadele yılı değil, ‘verimlilik ve dijitalleşme’ yılı olmuştur. Artık sadece üretmek yetmiyor; ne kadar akıllı ürettiğiniz ve dijital dünyaya ne kadar entegre olduğunuz asıl belirleyici faktördür. Türkiye’de perakende ticaretin yaklaşık beşte biri artık dijital kanallar üzerinden yapılıyor. Dijital dönüşüme ayak uyduramayan işletmelerin rekabette geri kalması kaçınılmazdır. Rekabet gücümüzü korumak istiyorsak, dijitalleşmeyi hızlandırmak zorundayız." Kayseri Ticaret Odası’nın 2026 vizyonu Kayseri Ticaret Odası olarak 2026 yılı vizyonunu da paylaşan Başkan Gülsoy, teknolojik dönüşümün önemine vurgu yaptı: "2025 bizim için sadece mücadele değil, verimlilik ve dijitalleşme yılı oldu. 2026 yılında ise teknoloji, inovasyon ve Ar-Ge ekseninde bir büyüme hedefliyoruz. Teknoloji ve İnovasyon Kampüsü Projemizin ilk adımı olan Kayseri TEKMER’i hayata geçiriyoruz. Dünya artık sadece üretmiyor; akıllı üretiyor ve dijital satıyor. Biz de üyelerimizin e-ticaret ve e-ihracat kapasitelerini artıracak projelere bütçemizden aslan payını ayırdık. Üretimde ve ihracatta Dönüşüm programımız, 2026 yılında da çalışmalarımızın merkezinde yer alacak. Çok boyutlu analizler gerçekleştireceğiz. Bu saha çalışmalarının çıktısı olarak Kayseri Üretim ve İhracat Stratejik Eylem Planı’nı hazırlayacak, İl İhracatı Geliştirme Üst ve Alt kurullarımızla birlikte bu planın sahada karşılık bulmasını sağlayacağız. Odamızın liderliğinde Belçika ve Çekya Ticaret Odalarıyla birlikte hayata geçireceğimiz uluslararası dijital iş birliği platformu ile firmalarımızın Avrupa Birliği pazarlarındaki görünürlüğünü artıracağız. Bu platform karşılıklı ticaret işbirliklerinin kurulduğu canlı bir ticaret köprüsü olacaktır. Kayseri Girişimcilik ve Uluslararası Ticaret Merkezimiz ile de ihracat odaklı eğitimlerimizi artırmaya girişimcilerimize ön kuluçka hizmetleri, üyelerimize ise hibe, fon ve devlet desteklerine yönlendirmeye kararlılıkla devam edeceğiz." "Kayseri Ticaret Odası en asgari şekilde aidat ücreti almaktadır" Oda faaliyetlerine dair verileri de paylaşan Gülsoy, 2025 yılında 2 bin 220 yeni kuruluş 738 ise kapanan kuruluş tescil edildiğini belirtti. Oda Aidat politikasına dair bilgilerde aktaran Gülsoy, "Diğer odalarla kıyaslandığında Kayseri Ticaret Odası, kanunda belirtilen aidat ücretlerine rağmen en asgari şekilde aidat ücreti almaktadır. Hizmet ücretlerimizde de artış yapmadık. Bu, üyelerimize duyduğumuz saygının ve her zaman yanlarında olduğumuzun bir göstergesidir." Sözlerini yeni yıl temennileriyle noktalayan Gülsoy, "2026 yılının fiyat istikrarının sağlandığı, belirsizliklerin azaldığı, sağlık ve bereket dolu bir yıl olmasını diliyorum" dedi.
Aydın Aydın genelinde altyapı çalışmaları sürüyor Aydın genelinde kanalizasyondan yağmur suyu hatlarına kadar yürütülen altyapı çalışmaları devam ederken, Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu; "Uzun yıllar sorunsuz hizmet verecek altyapı yatırımlarını hayata geçirmeye devam ediyoruz" dedi. Aydın Büyükşehir Belediyesi Aydın Su ve Kanalizasyon İdaresi Genel Müdürlüğü (ASKİ), Aydın’ın tüm ilçelerinde altyapı hizmetlerini güçlendirmek amacıyla eş zamanlı çalışmalarını sürdürüyor. İçme suyu, kanalizasyon ve yağmur suyu hatlarına yönelik yürütülen çalışmalarla ilçelerin ihtiyaçları yerinde tespit edilerek hızlı ve kalıcı çözümler üretiliyor. Bu kapsamda güncel olarak, Bozdoğan ilçesi Alhisar, Örmepınar, Hıdırbaba ve Yeni Mahalle mahallelerinde, Buharkent ilçesi ilçe merkezi, Savcıllı ve Feslek mahallelerinde, Çine ilçesi Sarnıç, Alabayır, Cumhuriyet ve Topçam mahallelerinde çalışmalar devam ediyor. Didim ilçesi Akbük, Fevzipaşa, Cumhuriyet ve Altınkum mahalleleri ile Efeler ilçe merkezi, Dalama, Alanlı, Dereköy, Zeybek, Efeler, Ilıcabaşı ve Baltaköy Mahallelerinde de ASKİ ekipleri sahada görev yapıyor. Germencik ilçesi Ortaklar, Mursallı ve Bozköy mahallelerinde, İncirliova ilçesi Sandıklı, Arpadere ve Acarlar mahallelerinde, Karacasu ilçesi Bahçeköy, Yaykın, Yenice ve Yolaltı mahallelerinde altyapı çalışmaları sürdürülüyor. Karpuzlu ilçesi Gölcük Mahallesi, Koçarlı ilçesi Bağarcık, Boğaziçi ve Orhaniye mahalleleri ile Köşk ilçesi Çarşı, Akçaköy ve Ilıdağ mahalleleri de çalışmaların yürütüldüğü noktalar arasında yer alıyor. ASKİ Genel Müdürlüğü ekipleri ayrıca Kuşadası ilçesi Ege, Kadınlar Denizi, Hacıfeyzullah, Güzelçamlı, Cumhuriyet ve Yavansu mahallelerinde, Kuyucak ilçesi Yeni, İğdecik ve Karapınar mahallelerinde, Nazilli ilçesi İsabeyli ve Dallıca mahallelerinde, Söke ilçesi Yenicami, Yenikent ve Fevzipaşa mahallelerinde, Sultanhisar ilçesi Atça ve İncealan mahallelerinde ve Yenipazar ilçe merkezi, Hükümet ile Eğridere mahallelerinde çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. Aydın Büyükşehir Belediye Başkanı Özlem Çerçioğlu ise çalışmaların artarak devam edeceğini belirterek "Aydınımızın tüm ilçelerinde altyapı hizmetlerimizi planlı ve eş zamanlı şekilde sürdürüyoruz. Vatandaşlarımızın günlük yaşamını kolaylaştıran, uzun yıllar sorunsuz hizmet verecek altyapı yatırımlarını hayata geçirmeye devam ediyoruz. ASKİ ekiplerimiz sahada büyük bir özveriyle çalışıyor. Hemşehrilerimizi hizmetlerimizi ulaştırmak için çalışmalarımıza devam edeceğiz" dedi.
Bursa Gençlerin geleceğine büyükşehir desteği Bursa Büyükşehir Belediyesi’nin üniversite ve meslek lisesi öğrencilerine sağladığı eğitim destekleri, toplam 10 bin gencin hesabına yattı. Bursa Yuvam ile okul öncesi eğitimden Bursa Kent Akademisi ile hayat boyu öğrenmeye kadar eğitimin her kademesinde önemli yatırımları hayata geçiren Bursa Büyükşehir Belediyesi, eğitimde fırsat eşitliğini güçlendirmek amacıyla sunduğu hizmetlerini sürdürüyor. Bu kapsamda mesleki ve teknik Anadolu lisesi öğrencileri ile üniversite öğrencilerine sağlanan eğitim desteğiyle geleceğin mimarı gençlerin öğrenim hayatlarına katkı sunuluyor. Bu doğrultuda 8 bin üniversite öğrencisine, eğitim-öğretim dönemindeki 9 ay boyunca 3 ayda bir 6 bin TL olmak üzere toplam 18 bin TL eğitim desteği sağlanıyor. İlk üç aylık ödeme ise öğrencilerin hesaplarına yatırıldı. Sanayi kenti Bursa’nın ara kademe eleman ihtiyacını karşılamak amacıyla mesleki ve teknik Anadolu liselerini de destek kapsamına alan Bursa Büyükşehir Belediyesi, 2 bin meslek lisesi öğrencisine 3 ayda bir 3 bin TL olmak üzere toplam 9 bin TL eğitim desteği sağlıyor. Eğitim desteği başvuruları 19 Ekim’de sona ererken, İçişleri Bakanlığı e-Belediye sisteminde yapılan sosyoekonomik incelemeler sonucunda 2025-2026 eğitim-öğretim dönemi için başvurusu olumlu sonuçlanan öğrencilerin destekleri hesaplarına yatırılmaya başlandı. "Ülkemizin aydınlık yarınları için" Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Mustafa Bozbey yeni eğitim-öğretim döneminde de öğrencilerin yanında olmaya devam ettiklerini vurguladı. Eğitim desteklerinin, gençlerin hesaplarına yatırılmaya başladığını belirten Başkan Mustafa Bozbey, "Öğrencilerimize sağlamış olduğumuz katkılarla onların öğrenim hayatlarını bir nebze olsun kolaylaştırmaya çalışıyoruz. Gençlerimizin tümünün başarılı olup ülkemizin aydınlık yarınlarına katkı sunan birer birey olarak yetişmelerini arzu ediyoruz. Geleceğimize yatırım niteliğindeki bu desteklerimize istikrarlı bir şekilde devam edeceğiz" dedi. Eğitim destekleri, Poca Dijital Cüzdan uygulaması üzerinden açılması gereken dijital cüzdanlara yüklenecek. Destek ödemeleri Büyükşehir Belediyesi tarafından SMS yoluyla bildirilecek. İlgili tutarın dijital cüzdana yüklenebilmesi Poca uygulamasının akıllı telefonlara indirilmesi, kimlik bilgileriyle bireysel cüzdan hesabı açılması ve kimlik doğrulamasının yapılması gerekmektedir.