SAĞLIK - 24 Ekim 2025 Cuma 09:29

Prof. Dr. Ertuğrul Çakır: "Bel fıtığında erken teşhis ve doğru tedavi hayat kalitesini artırıyor"

A
A
A
Prof. Dr. Ertuğrul Çakır: "Bel fıtığında erken teşhis ve doğru tedavi hayat kalitesini artırıyor"

Prof. Dr. Ertuğrul Çakır, bel fıtığının toplumda oldukça sık görülen bir sağlık sorunu olduğunu belirterek erken tanı ve uygun tedavinin önemine dikkat çekti.


Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Farabi Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Ertuğrul Çakır, omurga kemikleri arasındaki disklerin yaşlanma, travma, aşırı yüklenme gibi nedenlerle zaman içinde yıpranabildiğini söyledi. Çakır "Disklerin dış kısmı zayıflayıp içteki jelimsi yapı dışarı taştığında çevredeki sinirler üzerinde baskı oluşur. Bu baskı da bel ve bacaklara yayılan ağrı, uyuşukluk veya kas güçsüzlüğü gibi şikâyetlere yol açar. Özellikle öne eğilme, öksürme gibi hareketlerle ağrının artması tipik bulgulardandır" dedi.


Prof. Dr. Çakır, bazı durumlarda tabloya idrar kaçırma veya his kaybı gibi ciddi belirtilerin de eşlik edebileceğini vurgulayarak, bu tür durumlarda zaman kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurulması gerektiğini belirtti. Bel fıtığı gelişiminde yaşlanma, ağır yük kaldırma, uzun süreli oturma, hareketsiz yaşam, duruş bozuklukları, obezite ve sigara kullanımının önemli risk faktörleri arasında yer aldığını dile getiren Prof. Dr. Çakır, "Yanlış yük kaldırma teknikleri, mesleki zorlanmalar veya ani hareketler diskin yapısını bozarak fıtıklaşmaya yol açabilir. Günlük yaşamda doğru duruşu korumak, düzenli egzersiz yapmak ve kilo kontrolü sağlamak koruyucu önlemler açısından büyük önem taşır" ifadelerini kullandı.


Bel fıtığı tanısında detaylı nörolojik muayenenin yanı sıra MRG, BT ve EMG gibi görüntüleme yöntemlerinden yararlanıldığını belirten Prof. Dr. Çakır, "Her hastada tedavi planı kişiye özel olarak belirlenmelidir. Sinir basısının şiddetine göre ilaç tedavisi, fizik tedavi ya da cerrahi seçenekleri gündeme gelebilir" diye konuştu.



"Cerrahi tedavide amaç; sinirleri rahatlatmak"


Cerrahi tedavide temel amacın sinir dokusu üzerindeki baskıyı ortadan kaldırmak olduğunu ifade eden Çakır, "Ameliyatlarda mikroskop veya endoskop destekli yöntemlerle sinir kanalına ulaşılır ve fıtıklaşan disk parçaları temizlenir. Bu sayede sinirler üzerindeki bası kaldırılarak hastanın ağrısız şekilde yaşamına dönmesi hedeflenir" şeklinde konuştu.


Ameliyat sonrası süreçte hastaların genellikle kısa sürede mobilize edildiğini belirten Prof. Dr. Çakır, yara bakımı, ilaç kullanımı ve kontrollere dikkat edilmesi gerektiğini vurguladı. Çakır "İyileşme döneminde sigara gibi zararlı alışkanlıklardan uzak durmak, zorlayıcı hareketlerden kaçınmak ve gerekirse fizik tedavi desteği almak süreci hızlandırır. Bel fıtığı belirtileri yaşayan bireylerin kendi kendine tedavi yöntemlerine başvurmadan mutlaka uzman bir hekime başvurmaları gerekir. Doğru zamanda, doğru tedaviyle hastaların büyük bölümü sağlığına kavuşmaktadır" dedi.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Büyükşehirden anlamlı kamu spotu Kayseri Büyükşehir Belediyesi; Kayseri’nin, afete hazır, dirençli bir kent olması için bütün proje, girişim ve farkındalık çalışmalarını hayata geçiriyor. Bu çerçevede afetlerde, önemli buluşma noktalarından camilerdeki imamlara eğitimler veren büyükşehir, aynı konuda kamu spotu çalışmasına da imza atarak farkındalık oluşturmayı hedefliyor. Kayseri’de kentsel dönüşüm projeleri başta olmak üzere diğer proje ve eğitimlerle de şehri dirençli hale getirmek ve afetlerle mücadelede noktasında Kayseri’yi muhtemel afetlere hazırlamak için gayretlerini sürdüren Başkan Büyükkılıç yönetimindeki Kayseri Büyükşehir Belediyesi, Afet İşleri ve Risk Yönetimi Daire Başkanlığı ile İtfaiye Daire Başkanlığı ekipleriyle Kayseri İl Müftülüğü iş birliğinde cami imamları ile birlikte kamu spotu hazırladı. Büyükşehir belediyesi yetkililerinin önemli bilgiler paylaştığı kamu spotunda afet esnasında önemli buluşma noktalarından olan camilerde yapılması gerekenler, cami imamlarının görevleri ve bu konuda imamların nasıl davranması gerektiğine yönelik eğitimler paylaşılırken, vatandaşların da bu durumda ne şekilde hareket etmesi gerektiğine yer veriliyor. Büyükşehir belediyesi, dirençli şehir kapsamındaki afetlere hazırlık ve afetle mücadele noktasında hem şehrin altyapısını geliştirmekte hem de vatandaşları muhtemel afet durumlarına yönelik kapsamlı bir şekilde eğiterek bilgilendirme faaliyetlerini gerçekleştirmekte.
Ankara Bakan Kacır: "Proje, 120 bin metreküp su iletim kapasitesiyle Gaziantep OSB’mizin sanayi suyu ihtiyacını sorunsuz şekilde karşılayacak" Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, "Tamamlanan proje, günlük 120 bin metreküp su iletim kapasitesiyle Gaziantep OSB’mizin halihazırdaki ve gelecekteki sanayi suyu ihtiyacını sorunsuz şekilde karşılayacak" dedi. Fırat Nehri’nden Gaziantep Organize Sanayi Bölgesine günlük 120 bin metreküp su taşıyacak Fırat-OSB İsale Hattı Projesi, Bakan Kacır’ın da katıldığı törenle hizmete açıldı. OSB açısından tarihi bir adım olan proje toplam 4 milyar dolara mal oldu. Fırat Nehri’nin suyunu Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi’ndeki sanayi tesisleri ile buluşturan proje sayesinde Gaziantep sanayisinin ve şehir merkezinin gelecekte susuz kalma ihtimalinin önüne geçildi. Kacır, Gaziantep’te düzenlenen törende yaptığı konuşmada, tüm dünyanın küresel iklim değişikliği tehdidini somut şekilde hissettiğini belirtti. İklim değişikliğinin etkilerinin adeta bir alarm niteliğinde olduğunu ifade eden Kacır, bu durumun sistemsel bir kırılmaya işaret ettiğini söyledi. Türkiye’nin jeopolitik konumu gereği iklim krizini en fazla hisseden ülkeler arasında yer aldığını vurguladı. "Su yönetimi geleceği yönetmek demektir" Suyun, şehirlerin refahı kadar sanayinin sürekliliği açısından da stratejik bir girdi olduğuna dikkati çeken Bakan Kacır, "Gaziantep gibi üretim kabiliyetiyle, ihracat performansıyla Türkiye’nin omurgasını taşıyan şehirlerde ‘su yönetimi’ geleceği yönetmek demektir" ifadelerini kullandı. "Proje, 120 bin metreküp su iletim kapasitesiyle Gaziantep OSB’mizin sanayi suyu ihtiyacını sorunsuz şekilde karşılayacak" Bakan Kacır, Bakanlık destekleriyle hayata geçirilen Fırat-Gaziantep OSB Su İsale Hattı Projesi ile Gaziantep sanayinin su ihtiyacını yüksek verimlilikle karşılamış olduklarını belirterek, "Fırat Nehri’nden organize sanayi bölgemize ulaştırdığımız su sayesinde, su temininde yeraltı kaynaklarına olan ihtiyacı ortadan kaldırıyoruz. Toplam yatırım büyüklüğü 4 milyar lira olan proje kapsamında 5 adet terfi istasyonu ve 6 adet regülasyon havuzu inşa ettik. Hidrolik, mekanik ve yapısal imalatları eksiksiz şekilde tamamlanan proje, günlük 120 bin metreküp su iletim kapasitesiyle Gaziantep OSB’mizin halihazırdaki ve gelecekteki sanayi suyu ihtiyacını sorunsuz şekilde karşılayacak" diye konuştu. Şu ana kadar Gaziantep OSB’nin günde 80 bin metreküp suyunun belediyeden temin edildiğine değinen Kacır, "Bu proje, sadece OSB’nin su ihtiyacını karşılamamıza değil, bunun yanında Gaziantep’te yaşayan şehir sakinlerinin uzun dönemli suya erişimini güçlü şekilde desteklemeye de hizmet ediyor" dedi. Uzun yıllardır gündemde olan ve stratejik öneme sahip altyapı yatırımlarından biri olarak hayata geçirilen Gaziantep OSB İsale Hattı Projesi ile sanayi üretiminde su arz güvenliği sağlandı. Proje sayesinde, sanayi üretiminin yer altı su kaynakları üzerindeki baskısının önemli ölçüde azaltılması hedefleniyor. İki yıllık sürede 55 kilometrelik isale hattı tamamlandı Teknik verilere göre proje çalışmaları Mayıs 2023 tarihinde başlatıldı. Yaklaşık iki yıllık sürede 55 kilometrelik isale hattı tamamlanarak sanayicilerin hizmetine sunuldu. Sistem, bin 320 milimetre çapında çelik borular kullanılarak inşa edilirken, projede toplam yaklaşık 17 bin ton çelik kullanıldı. Proje kapsamında 5 terfi istasyonu, 1 regülasyon havuzu, 29 trafo, 300 bin metre orta gerilim kablosu, 72 orta gerilim mufesi ve 723 şaltör kurularak kesintisiz ve güvenli işletme altyapısı oluşturuldu. Yaklaşık 120 milyon dolarlık yatırım bedeline sahip olan projenin, 1 Kasım tarihi itibarıyla fiilen çalışmaya başladı.