SPOR - 15 Kasım 2024 Cuma 16:17

Ertuğrul Doğan: “Trabzonspor’un önündeki en önemli problem vergi borcu”

A
A
A
Ertuğrul Doğan: “Trabzonspor’un önündeki en önemli problem vergi borcu”

Trabzonspor Başkanı Ertuğrul Doğan, bordo-mavili kulübün önündeki en önemli problemin vergi borcu olduğunu belirterek, “Trabzonspor’un gelir kalemlerini bir an önce artırması, kendi sabit getiriler ortaya çıkarması lazım. Bu getirilerle beraber de bir an önce Trabzonspor’un yüzde 50’nin üzerinde faiz yiyen vergi borcundan kurtulması lazım” dedi.

Trabzon Büyükşehir Belediyesi ile Trabzonspor Kulübü arasında önemli bir iş birliği protokolü imzalandı. Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç ile Trabzonspor Kulübü Başkanı Ertuğrul Doğan tarafından imza altına alınan protokolle, Trabzonspor Koleji’nin yapımı süreci resmiyet kazandı. Protokole göre, Trabzonspor Koleji’nin yapımı için gerekli olan arsanın temini Trabzon Büyükşehir Belediyesi tarafından sağlanacak. Milli Eğitim Bakanlığı’nın mevzuatına uygun büyüklükteki arsanın temin edilmesi için büyükşehir belediyesi, il genelindeki uygun taşınmazlar üzerinde fizibilite çalışmaları yaparak en uygun arsayı seçecek ve bu arsa Trabzonspor Kulübü’ne verilecek. Kolej yapımı ile ilgili tüm inşaat masrafları ise Trabzonspor Kulübü tarafından karşılanacak. Protokolde, taraflar arasında her türlü iş birliği ve koordinasyonun Trabzon Büyükşehir Belediyesi tarafından sağlanacağı belirtildi. Ayrıca Trabzon Büyükşehir Belediyesi ve Trabzonspor, elde ettikleri kullanım hakkını üçüncü şahıslara veya diğer kamu kurumlarına devretmeme taahhüdünde bulundu. Kolej yapımının tamamlanmasının ardından işletme ile ilgili yeni bir protokol düzenlenecek. Büyükşehir belediyesinde yapılan bu protokolün ardından Trabzonspor Başkanı Ertuğrul Doğan, Büyükşehir Belediyesi Meclisi Toplantısı’na katıldı. Büyükşehir belediyesi ve Trabzonspor arasında yürütülen ortak çalışmalar ile Trabzonspor’un bugünkü durumu hakkında meclis üyelerine bilgiler veren Başkan Doğan, 20 ay içerisinde önemli işler yaptıklarını dile getirerek, “Ben yaklaşık olarak 20 aydır başkanım, son 4 yıldır İstanbul’da yaşıyorum, yani 41 yıl bu şehirde yaşadım, bu sokaklarda, tribünlerde büyüdüm. Burada iş yaptık. Sonra tabii Trabzonspor başkanlığı benim bu hayatta gelebileceğim en onurlu ve şerefli görev. 20 aydır da bu görevi sürdürüyorum. 20 ay içerisinde önemli işler yaptık ekonomik anlamda, sahada çok başarılı olduğumuzu söyleyemem. Geçen yılı 3. tamamladık, bu yıl da hedefimiz en üst sıralarda ligi bitirebilmek. Ama özellikle ekonomik anlamda çok ciddi işler yaptık” şeklinde konuştu.

“Trabzonspor ekonomik anlamda 2-3 tane büyük problemi var”

Trabzonspor’u yılda 815 milyon TL civarında bir faiz yükünden kurtardıklarını vurgulayan Başkan Doğan, “Herkesin sevdası olan Trabzonspor’un gerçek durumunun ne olduğu, nelerle karşı karşıya olduğunu bilinmesi açısından burada konuşmak çok önemli. Trabzonspor’un 2-3 tane büyük problemi var ekonomik anlamda baktığımız zaman. Trabzonspor’un en önemli sorunu gelir-gider dengesizliği. Şu anda yaklaşık olarak takım maliyetimiz 35 milyon Euro seviyelerinde. Buna yıl sonu gelen primler, bonuslar eklendiğinde üç aşağı beş yukarı değişiyor. Bunun üzerine gelen bir yüzde 40’a yakın vergi maliyeti var. Ve işletme giderlerimiz. Baktığımız zaman işin özetinde Trabzonspor’un şu an yılda 45-50 milyon Euro seviyesinde bir rakamda geriden geliyor. Dolayısıyla bir defa her yıl bu rakamın bulunması lazım. Bunları yaparken üzerine bir de önceki yıllardan gelen ciddi de bir borçla biz burayı almıştık. Bu şehirde sürekli konuşuluyor. Biz aldığımızda 3 milyar civarında bir borçla almıştık. Yaklaşık 20 aydır bu görevdeyiz. Sadece 20 aylık sürede gelen faiz 2.2 milyar seviyelerinde. Bir de buna yaklaşık olarak eski sezondan kaynaklı 45-50 milyon aralarında (iki sezon için) ekside olduğumuz bakiyeyi kapattık. Hep konuşuluyor, ‘9 milyar para bulduk ama bu para nerede’ anlamında. Bu para burada. Biz normalde Bankalar Birliği’nden çıkmasaydık yaklaşık olarak yılda 815 milyon TL civarı bir faiz yükünden kulübümüzü kurtardık” diye konuştu.

“Trabzonspor’un şu saatten sonra önündeki en önemli problem vergi borcu”

Ertuğrul Doğan, Trabzonspor’un geçen hafta itibariyle 2.2 milyar TL vergi borcu olduğunu kaydederek, “Ama bitti mi, bitmedi. Trabzonspor’un şu saatten sonra önündeki en önemli problem vergi borcu. Geçen hafta itibariyle 2.2 milyar TL vergi borcu. Ancak bunu konuşuyoruz ama 1 ay sonra farklı bir rakam dediğimiz zaman insanlar soruyor, ‘Ne oldu’ diye. Yani sürekli her ay arasındaki farkların oluşma sebebi de buradan kaynaklı. Hepimiz işimizde, gücümüzde, şirketlerimizde şu anda bu durumlarla karşı karşıyayız. Trabzonspor’un gelir kalemlerini bir an önce artırması, kendi sabit getiriler ortaya çıkarması lazım. Bu getirilerle beraber de bir an önce Trabzonspor’un yüzde 50’nin üzerinde faiz yiyen vergi borcundan kurtulması lazım. Yoksa 2.2 milyar, bir ay sonra 2 buçuk milyarı bulan bir vergi borcu, basit bir hesapla seneye 3.75 milyar, bir sene sonra 6 milyar civarında bir borç yapıyor vergiden kaynaklı. Bu faiz yapısıyla, ülkemizdeki faizlerdeki bu durum itibarıyla bunun sürdürülebilir bir durumu yok” ifadelerini kullandı.

“Ben 20 aylık başkanım ve bunun ana sorumlusu da biz değiliz”

9 milyar TL’ye yakın bir parayı karşılıksız, hiç kredi kullanmadan kasaya soktuklarını aktaran Başkan Doğan, “Her yerde söylüyorum bu benim tek başıma başarabileceğim veya benim yönetimimin tek başına başarabileceği bir iş değil. Ben 20 aylık başkanım ve bunun ana sorumlusu da biz değiliz. Ama geldiğimiz günden beri söylüyorum, ben bu borcu ödemeye talibim. Bundan da hiç kaçmadım, bir dakika bile geri adım da atmadım. Bu konuda mütevazı olmayacağım. 9 milyara yakın bir parayı da karşılıksız, hiç kredi kullanmadan kasaya soktuk, ödemelerimizi de yaptık. Biz bu faiz yüküyle ödeyemeseydik, geçen 2 yıl sürecinde de gelir gider dengesizliğinden kaynaklı rakamların üzerine gelseydi şu anda biz 10 milyarın üzerinde bir borcu konuşacaktık. İnsanlar soruyor, ‘Nasıl oluyor?’ diye. Tek tek açıklıyorum ve anlatıyorum, sebepleri bunlar. Çok basit aslında. Anlamak isteyen için çok basit, anlamak istemeyen için de zor” dedi.

“Trabzonspor’umuzu bir an önce bu sıkıntılardan kurtarmak için herkesin desteğine ihtiyacımız var”

Çok daha hızlı bir şekilde projeler geliştirmek zorunda olduklarını söyleyen Başkan Doğan, “Büyükşehir belediye başkanımıza teşekkür etmek istiyorum. Bize her zaman hem abiliğini hem kardeşliğini her ortamda gösterdi, Trabzonsporluluğunu gösterdi. Her gittiğimiz yerde bizimle aynı dertle dertlendiklerini aynı sıkıntıları çektiklerine birebir hepsine şahit olduk. Trabzonspor’umuzu bir an önce bu sıkıntılardan kurtarmak için herkesin desteğine ihtiyacımız var. Trabzonspor hepimizin, hepimizin gururu, hepimizin sevdası. Şu an ben bu koltuktayım. Benim tek amacım Trabzonspor’u bir an önce hak ettiği yere getirebilmek. Benim burada ‘bugün başkanlık yapayım, yarın başka bir şey olsun’ diye bir amacım yok. Ben her gittiğim yerde de söylüyorum. Bana o anlamda destek olunmadı ama bu saatten sonra kim başkan olursa olsun ben ona eski başkan olarak en büyük desteği veren kişi olacağım. Bunu net olarak söyleyeyim. Bu bilinci hep beraber oluşturmamız lazım. Trabzonspor’u bir an önce bu dertlerden, sıkıntılardan çıkarmamız lazım, hak ettiği yere getirmemiz lazım. Burada en büyük sorumluluk bana düşüyor. Tabi burada en büyük sorumluluk bana ve yönetim kuruluma düşüyor. Başta biz çok daha dikkatli olmak durumundayız, çok daha hızlı şekilde projeler geliştirmek zorundayız. Hocamızın ekibimizin ve oyuncularımızın da performansını artırması gerekiyor. Herkesin, bizim de” diye konuştu.

“Önümüzde bir kongre süreci var”

Bordo-mavili kulübün başkanı, Trabzonspor’u ekonomik özgürlüğünü ulaştırmak istediklerini vurgulayarak, “Önümüzde bir kongre süreci var. Daha önce belediye başkanlarımızla da paylaşmıştım. Çok önemli 3 projemiz var. Arazi üzerinde projelerimiz var, arazi almak için projelerimiz var. Diğer İstanbul takımlarının yaptığı gibi bizim de bunları bir an önce bünyemize katmamız gerekiyor. Bu konuda tüm belediye başkanlarımızın desteğine ihtiyacımız var. Bu tek başına benim ve yönetim kurulumuzun başaracağı bir iş değil. Trabzonspor camiası içerde birlik olduğu müddetçe sizlerin de desteği ile beraber bizim bu projeleri gerçekleştirip, Trabzonspor’u ekonomik özgürlüğüne bir an önce ulaştırmak istiyoruz. Amacımız, düşüncelerimiz budur. Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanımızla beraber Trabzonspor Koleji ile alakalı protokolü imzaladık. Trabzonspor için çok önemli olacağını düşünüyoruz. Trabzonspor’da yeni genç nesil sporcuların yetişmesi için çok önemli olacağını düşünüyoruz. Trabzonspor’un kurtuluşu altyapıda. Biz geldiğimiz günden beri başkanlık süresi boyunca tüm altyapı takımlarına, tüm amatör kulüplere elimizden gelen desteği verdik” cümlelerine yer verdi.

Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Genç: “Eğitim yuvası olacak”

Trabzon Büyükşehir Belediye Başkan Ahmet Metin Genç, şehir adına çok önemli bir adım attıklarını vurgulayarak, “Bugün, Trabzonspor Kulübü ile önemli bir projeye imza atmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Trabzon’un ve Trabzonspor’un geleceği adına büyük bir adım attık. Trabzonspor Koleji’nin yapımı, şehrimize ve gençlerimize büyük katkı sağlayacak bir projedir. Bu koleji inşa ederek, Trabzonspor’un marka değerini eğitimle de pekiştireceğiz. Bu protokol kapsamında Trabzon Büyükşehir Belediyesi olarak, gerekli arsanın temini ve fizibilite çalışmalarını üstleneceğiz. Her türlü koordinasyonu sağlayarak projeyi destekleyeceğiz. Bu süreçte şehrimize değer katacak, Trabzonspor’a ve Trabzon’a yeni bir kazanç sağlayacak önemli bir iş birliğini hayata geçirmiş olduk. Bu projeyi sadece bir okul inşaatı olarak görmüyoruz, aynı zamanda Trabzonspor’un gelecek nesillere kazandıracağı bir eğitim yuvası olarak değerlendiriyoruz. Emeği geçen herkese teşekkür ederim, Trabzonspor’a ve Trabzon’a hayırlı olsun” değerlendirmesinde bulundu. Trabzonspor Kulübü Başkanı Ertuğrul Doğan ise desteklerinden ötürü Başkan Genç’e teşekkür ederek, “Trabzonspor Koleji şehir için büyük bir kazanımdır” açıklamasını yaptı.

Ozan Köse - Tolga Şahin

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aydın Efeler Belediyesi’nden iklim değişikliğine farkındalık konferansı Efeler Belediyesi, iklim değişikliği ve sürdürülebilir kentler konusunda farkındalık oluşturma çalışmalarını sürdürürken, Belediye Başkanı Anıl Yetişkin’in katılımıyla ’Kentler ve İklim Değişikliği’ konulu bir konferans düzenlendi. Efeler Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürlüğü’nün Nevzat Biçer Nikah ve Konferans Salonu’nda organize ettiği etkinlik, vatandaşlardan yoğun ilgi gördü. Aydın Adnan Menderes Üniversitesi Ziraat Fakültesi Peyzaj Mimarlığı Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ebru Ersoy Tonyaloğlu’nun konuşmacı olduğu etkinlikte, iklim değişikliğinin kent yaşamına etkileri ve sürdürülebilir şehirlerin önemi detaylarıyla ele alındı. Doç. Dr. Tonyaloğlu, iklim değişikliğinin şehirlerde oluşturabileceği risklere dikkat çekerek, sürdürülebilirlik bilincinin artırılmasının gelecek nesiller için hayati olduğunu vurguladı. Katılımcılara çevre dostu adımlar atmanın pratik yollarını da paylaşan Tonyaloğlu, bireysel ve toplumsal farkındalığın bu süreçteki önemine değindi. Etkinlik sonunda konuşan Başkan Anıl Yetişkin, iklim değişikliğiyle mücadelede farkındalık oluşturmanın önemine değinerek, “Değerli hocamızın paylaştığı bilgiler, dünyamız için endişelenmemiz gereken bir tabloyu gözler önüne seriyor. 2050 ve 2100 yılları, iklim açısından önemli değişimlerin yaşanacağı dönemler. Bu olumsuzlukları yaşamadan önce harekete geçmeliyiz. Bugünkü konferans, farkındalık oluşturma noktasında çok değerli bir katkı sundu” diye konuştu. Konferansın sonunda Başkan Yetişkin, katkılarından dolayı Doç. Dr. Ebru Ersoy Tonyaloğlu’na çiçek takdim ederek teşekkür etti.
Sinop Sinop’ta Temel Sektörlerin Rekabetçiliğinin Artırılması Projesi Sinop’ta, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın Rekabetçi Sektörler Programı kapsamında desteklenen ve Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı (KUZKA) tarafından uygulanan "Sinop’ta Temel Sektörlerin Rekabetçiliğinin Artırılması Projesi" ile hayata geçirilen su ürünleri işleme, şoklama ve depolama tesisinin tanıtımı ve iş birliği geliştirme etkinliği yapıldı. SEANOP Su Ürünleri İşleme, Şoklama ve Depolama Tesisinin Tanıtımı ve İşbirliği Geliştirme Etkinliği’ne Sinop Valisi Mustafa Özarslan, CHP Sinop Milletvekili Barış Karadeniz, Sinop Belediye Başkanı Metin Gürbüz, KUZKA Genel Sekreteri Serkan Genç, kurum müdürleri ve vatandaşlar katıldı. Etkinlikte konuşan Sinop Valisi Mustafa Özarslan, “Bugün burada Sinop için stratejik öneme sahip bir projeyi tanıtmak ve tanıtmanın ötesinde de birlikte ve beraberlik içinde yol kat etmek iş birliği yapmak üzere bulunuyoruz. Su ürünleri işleme şoklama ve depolama tesisi, ‘Sinop’ta Temel Sektörlerin Rekabetçiliğinin Artırılması Projesi’ kapsamında Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti iş birliğiyle Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın liderliğinde ve kalkınma ajansımızın koordinasyonunda hayata geçirilmiştir. Sinop’umuzun ve bölgemizin ekonomisine güç katacak, sektörümüze rekabetçi bir değer katacak bu önemli projeyi sizlere tanıştırmaktan büyük bir memnuniyet duymaktayız. Sinop, Karadeniz’in verimli sularında pek çok değerli balık türlerini barındıran zengin bir ekosisteme sahip vilayetimizdir. Özellikle hamsi ve palamut gibi türlerin büyük bir çoğunluğu bu sularda bulunmakta. Son yıllarda da artan bir kafes balıkçılığı ve Türk somonu üretimi hızla gelişmektedir. Bu kapsamda gerek avcılık gerekse yetiştiricilik alanında önemli bir merkez haline dönüşmüştür” dedi. "Karadeniz’deki tüm sektöre hizmet edecek" Daha sonra konuşan KUZKA Genel Sekreteri Serkan Genç ise, “Kalkınma ajansları, yerel kalkınma hamlesini gerçekleştirmek bölgelerinde/illerinde öne çıkan sektörlere yönelik çeşitli analiz, planlama, kapasite geliştirme ve iş birliği ve koordinasyon faaliyetleri yürütmektedir. Kimi zaman öne çıkan sektörlerde paydaşlarımızla ortak geliştirdiğimiz projelere destek sağlamakta kimi zamanda uluslararası kaynakları kullanarak sektöre yönelik kapsamlı projeleri kendi hayata geçirmektedir. AB ve Türkiye Cumhuriyeti desteği ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından yürütülen Rekabetçi Sektörler Programı’nda Sinop’ta temel sektörlerin rekabetçiliğinin artırılması isimli projeyi kurum ve kuruluşlarımızın iş birliği ile yürütüyoruz. Proje kapsamında içinde bulunduğumuz tesis inşa edildi. Geçtiğimiz birkaç ay içerinde kesin kabul süreçleri tamamlandı ve artık işletme dönemine geçildi. Sinop Valiliği, Sinop Belediyesi, Sinop TSO, Sinop üniversitesi, SÜRKOOP Bölge Birliği ve Abalı Su Ürünleri Kooperatifi projeye başından beri katkı vermektedir. Aynı zamanda da bu tesisin işletici şirketinin de ortaklarıdır. Burası avcı balıkçıların ve yetiştiricilerin kullanabileceği ortak kullanım tesisi özelliği taşımaktadır. Başta Sinop olmak üzere Karadeniz’deki tüm sektöre hizmet edebilmektedir. Bu anlamda sadece Sinop’a ait değil, hizmet alan/faydalanan herkesin sahiplenebileceği bir tesis olarak değerlendirilmesi gerekir” diye konuştu. Konuşmaların ardından firmanın Genel Müdürü Mutlu Bilen tarafından, katılımcılara tesis gezdirildi ve bilgiler verildi. Sinop’ta Temel Sektörlerin Rekabetçiliğinin Artırılması Projesi Sinop’ta Temel Sektörlerin Rekabetçiliğinin Artırılması Projesi, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Rekabetçi Sektörler Programı kapsamında, Avrupa Birliği ve Türkiye Cumhuriyeti ortak finansmanıyla Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı (KUZKA) tarafından yürütülüyor. Kastamonu, Çankırı ve Sinop illerini kapsayan TR82 Bölgesi’nin ekonomik itici gücü olan su ürünleri ve turizm sektörlerine odaklanan ve 31 Ağustos 2022 tarihinde başlayan proje teknik destek bileşeni, 32 ay devam ederek Nisan 2025’te sona erecek. Sinop’ta öne çıkan turizm ve su ürünleri sektörlerinde ekonomik potansiyelini harekete geçirmeye odaklanılan proje ile işletmelerin rekabet gücünün, verimliliğinin ve pazarlama etkinliklerinin artırılması, AR-GE ve teknoloji altyapısının oluşturulması, istihdam imkânlarının geliştirilmesi ve işletmeler arası iş birliği düzeyinin artırılmasına katkı sağlanması hedefleniyor. Projenin ile Sinop, Kastamonu ve Çankırı illerinde; su ürünleri üreticilerinin ve turizm KOBİ’lerinin üretim ve pazar şartlarının ve yeni pazarlarla bağlantılarının iyileştirilerek ekonomik katma değer ve rekabet güçlerinin artırılması amaçlanıyor.
Ankara "Opera ve Bale Festivali" başladı: İlk durak Şırnak Kültür ve Turizm Bakanlığına bağlı Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü, Anadolu’yu sanatla buluşturmak üzere 1.Anadolu Opera ve Bale Festivali’ni Şırnak’tan başlattı. Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı Devlet Opera ve Balesi’nin ilk kez temsil vereceği Şırnak’ta, 7 Aralık 2024 başlayacak festival, Türkiye’nin dört bir yanında kültürel zenginlikleri evrensel sanatlarla harmanlamayı hedefliyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü, Anadolu’yu sanatın birleştirici gücüyle buluşturmak amacıyla 1. Anadolu Opera ve Bale Festivali’ni hayata geçiriyor. Aralık 2024’te Şırnak’ta açılışı yapılacak olan festival kapsamında aynı zamanda “Yetenek Her Yerde” sloganıyla her şehirde yetenek taramaları da gerçekleştirilecek. Anadolu Opera ve Bale Festivali, 2024 - 2025 sanat sezonunda 23 farklı şehirde ücretsiz olarak düzenlenecek ve operadan baleye, müzikalden modern dansa, çocuk oyunlarından konserlere geniş bir yelpazede temsiller sunacak. Festival, 2024 yılında 5 şehirde 14 temsil ve 2025 yılında 18 şehirde vereceği temsillerle sanatseverlerle bale, opera ve çok sesli müziği buluşturacak. İlk durak Şırnak ardından Erzincan, Kırklareli, Ardahan ve Hatay İlk olarak 7-8 Aralık 2024 tarihlerinde Şırnak’ta perdelerini açacak olan festival, sırasıyla Erzincan (8-10 Aralık), Kırklareli (12-13 Aralık), Ardahan (13-14 Aralık) ve Hatay’da (15-17 Aralık) düzenlenecek temsillerle izleyicilere ulaşacak. Bu kapsamda; bale, müzikal, modern dans, çocuk oyunları ve konserler dâhil toplam 13 eser 14 temsille sanatseverlerle buluşacak. “Yetenek Her Yerde" sloganıyla gençlerle buluşulacak Festival kapsamında "Yetenek Her Yerde" sloganıyla her şehirde yetenek taramaları gerçekleştirilecek. Çocuk ve genç yeteneklerin keşfedilmesi amacıyla düzenlenecek bu etkinlikler, genç sanatçılara eğitimler ve atölyeler sunarak, kariyerlerinde sağlam bir temel oluşturmalarına katkı sağlayacak. Bu bağlamda düzenlenecek eğitim sohbetleri ve çalışma atölyeleri, genç yeteneklerin sanatla iç içe büyümelerini amaçlıyor.
Ankara TÜRK-İŞ’ten asgari ücret açıklaması Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ), enflasyonla mücadele konusunda savunulan düşük asgari ücret yaklaşımının kabul edilmeyeceğini bildirdi. TÜRK-İŞ Başkanlar Kurulu 25. Çalışma Dönemi Altıncı Toplantısı konfederasyon genel merkezinde gerçekleştirildi. Toplantının ardından yapılan açıklamada, TÜRK-İŞ Başkanlar Kurulunda ücretli çalışanların geçim ve şartlarının iyileştirilmesine, çalışma hayatında karşılaşılan sorunların duyurulmasına ve çözüm bulunmasına yönelik olarak temmuz ayından bu yana sürdürülen eylem programının değerlendirildiği belirtildi. Ankara’da 20 Ekim günü yurdun dört bir yanından gelen 150 bini aşkın kişinin katılımıyla gerçekleştirilen ‘Emek Buluşması’ mitinginin bir dönüm noktası olduğu kaydedilen açıklamada, mitinge katılan üye sendika ve işçi sendikalarının bir dayanışma gösterdiği vurgulandı. Gelir ile vergide adaletin sağlanması ve yaşama şartlarının iyileştirilmesi gerektiği ifade edilden açıklamada, “TÜRK-İŞ Başkanlar Kurulu, vergide adaletin sağlanmasına yönelik olarak işçi konfederasyonları tarafından hazırlanan ortak görüşü desteklemektedir. TÜRK-İŞ, HAK-İŞ, DİSK genel başkanlarının TBMM’de grubu bulunan tüm siyasi partilerin grup başkanvekilleri ile Plan ve Bütçe Komisyonu Başkanına 19 ve 20 Kasım tarihlerinde yapacakları ziyaretleri olumlu bulmakta, önerilen düzenlemelerin bir an önce uygulanmasını talep etmektedir” denildi. Asgari ücret konusunda başta IMF olmak üzere uluslararası örgütlerden sermaye kuruluşu temsilcilerine kadar birçok kişi ve kurumun tutar veya artış oranı açıkladığının altı çizilen açıklamada, “Burada bir algı operasyonu yürütülmekte ve enflasyonla mücadele için düşük asgari ücret gerektiği savunulmaktadır. TÜRK-İŞ Başkanlar Kurulu bu yaklaşımı kabul etmemektedir. Kurul, asgari ücret konusunda bir rakam açıklamak yerine tespit yapılırken temel alınması gereken ilkelerin önemli olduğuna ve komisyon çalışmalarında ilkelerin savunulması gerektiğine işaret etmektedir. 2025 yılı için tespit edilecek asgari ücret, işçi ve ailesinin günün ekonomik ve sosyal şartlarına göre insanca yaşamasını mümkün kılacak, insanlık onuruyla bağdaşacak bir düzeyde tespit edilmektedir” ifadelerine yer verildi. Açıklama, şöyle devam etti: “Mevcut sistemde 2024 yılında emekli aylığı başvurusunda bulunan işçilere 2025 yılında başvuru yapacaklara göre daha yüksek aylık bağlanacaktır. Bu durum hak kaybına yol açmakta, nitelikli işgücünün en verimli olduğu bir dönemde işten ayrılmasına ve dolayısıyla işgücü kaybına sebep olacaktır. Emekli aylıklarında yaşanacak bu hak kaybının önüne geçilmesi için acilen bir düzenleme yapılmalıdır.”