GÜNDEM - 09 Eylül 2025 Salı 13:30

Bakan Murat Kurum: "Deprem bölgesinde; yılsonuna kadar evine girmeyen kimseyi bırakmayacağız"

A
A
A

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, şu anda dünyada 2 yılda 300 bin konutun zemin etütlerini yapacak, projesini çizecek, planlamasını tamamlayacak ve alnının akıyla teslim edecek başka bir ülke olmadığını belirterek "Deprem bölgesinde; yılsonuna kadar evine girmeyen kimseyi bırakmayacağız, yuvasına kavuşmayan tek bir kardeşimizi bırakmayacağız" dedi.

Bakan Kurum, AK Parti Türkiye Yüzyılı Buluşmaları kapsamında sabah saatlerinde Trabzon’a geldi. İlk olarak partililerle buluşan Bakan Kurum daha sonra basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. İzmir Balçova’daki polis merkezine yönelik saldırıda şehit düşen Emniyet Müdürü Başmüfettiş Muhsin Aydemir ve Polis Memuru Hasan Akın’a Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifalar dileyerek sözlerine başlayan Bakan Kurum, "Rabbim ülkemizi, devletimizi, milletimizi ihanetin her türlüsünden muhafaza etsin, polisimizi, askerimizi, tüm vatan nöbeti tutan güvenlik güçlerimizi korusun ve gözetsin diyorum" diye konuştu.

"Hep söylediğim gibi tarihin ve ecdadın emaneti olan Trabzon’a hizmet etmeyi büyük bir şeref ve onur olarak kabul ediyoruz" diyen Bakan Kurum, "Bugüne kadar şehrimizde ne yaptıysak hep bu anlayışla yaptık, bu şehrin her yerine eser verme şerefine eriştik. Şehrimizde alt yapıdan üst yapıya, kentsel dönüşümden sosyal konutlara kadar 57 milyar 573 milyon liralık yüzlerce yatırımı alnımızın akıyla tamamladık. Hayrat’tan Beşikdüzü’ne kadar Trabzon’umuzun dört bir yanını millet bahçeleriyle donattık. Durmadık. 11 bin yeni yuva kazandırdık, yaklaşık 2 bin 500 evin yapımına da tüm hızımızla devam ediyoruz. Çömlekçi Kentsel Dönüşüm Projemizi biliyorsunuz. Hakikaten Trabzon’umuza yakışır örnek bir yatırım oldu. Hemşehrilerimiz için o bölgede yeni konutlar, yeni iş yerleri ve kapalı otoparklar inşa ettik. Pazarkapı kentsel dönüşümün 1. etabına da başlıyoruz. Bugün de teşkilatımızla birlikte tüm bu çalışmalarımızı değerlendirdik. Bugün önce Trabzonlu hemşehrilerimizin heyecanla tamamlanmasını beklediği, Uzunkum yaşam alanını inceleyeceğiz. 734 bin metrekare alana sahip bu muhteşem projemize dair müjdelerimiz var. Trabzon’un ve Karadeniz bölgesinin en güzel cazibe merkezi olacak projemize dair müjdemizi Çarşıbaşı Millet bahçesi programımızda Trabzonlularla paylaşacağız. Uzunkum projemizin ardından Trabzon’umuza kazandırdığımız 6. millet bahçemiz olan, Çarşıbaşı Millet Bahçesinin açılışını yapacağız. Trabzon’umuza 52 bin metrekare alana sahip yeni bir yaşam alanı daha kazandırmış olacağız. Çömlekçi kentsel dönüşüm projemizi yerinde göreceğiz. Akşam da Trabzon’un ihtiyaçlarını, şehrimizi en iyi bilen sivil toplum kuruluşlarımızdan, kanaat önderlerimizden dinleyeceğiz, onlarla buluşacağız. İnşallah, bu eserlerimizin yanında daha nice büyük yatırımları Trabzon’umuza kazandıracağız" şeklinde konuştu.

Bakan Murat Kurum:

"Afetzede kardeşlerimize söz verdiğimiz 453 bin yuvanın, yüzde 70’ini tamamladık"

Geçtiğimiz hafta Malatya’da deprem bölgesindeki çalışmalarda çok büyük bir eşiği geçtiklerini ve çok özel bir gün yaşadıklarını belirten Bakan Kurum, "Sayın Cumhurbaşkanımızın teşrifleriyle 300. yuvamızın anahtarlarını; vatandaşlarımıza teslim ettik. Orada da en güçlü şekilde söyledim, buradan da ifade etmekten dolayı gurur duyuyorum. Geçen hafta itibariyle afetzede kardeşlerimize söz verdiğimiz 453 bin yuvanın, yüzde 70’ini tamamladık. Yani şu anda her 3 depremzede kardeşimizden 2’si yeni yuvasına kavuşmuş durumda. Şunu da tekraren ifade etmek istiyorum. Şu anda dünyada 2 yılda 300 bin konutun zemin etütlerini yapacak, projesini çizecek, planlamasını tamamlayacak ve alnının akıyla teslim edecek başka bir ülke yoktur. Şu anda saatte 23, günde 550 konut üretecek tecrübeye, birikime ve azme sahip Türkiye’den başka bir ülkeden söz dahi edilemez. Bu gayret, bu başarı, her babayiğidin harcı değildir. Bu başarı, ülkemizin ve milletimizin başarısıdır. Ben buradan afetzede kardeşlerimize olan sözümüzü yeniliyorum. Deprem bölgesinde; yılsonuna kadar evine girmeyen kimseyi bırakmayacağız, yuvasına kavuşmayan tek bir kardeşimizi bırakmayacağız" ifadelerini kullandı.

"Ülke genelinde 280 bin sosyal konutun yapımına hızla devam ediyoruz"

81 ildeki çalışmalara hız kesmeden devam ettiklerini kaydeden Bakan Kurum, "Tabii bir yandan 11 ilimizi ayağa kaldırırken, bir yandan da 81 ilimiz için çalışmalarımıza hız kesmeden devam ediyoruz. Özellikle konut arzının çözülmesi ve vatandaşlarımızın ev sahibi olması konusunda adımlarımızı atıyoruz. Bugüne kadar AK Parti hükümetleri olarak, tam 1 milyon 704 bin sosyal konut inşa ettik. Bu projelerle birlikte 5 milyon dar gelirli vatandaşımızı güvenli ve modern yaşam alanlarına kavuşturmanın mutluluğunu yaşadık. Şu anda da ülke genelinde 280 bin sosyal konutun yapımına hızla devam ediyoruz. İnşallah önümüzdeki ay da sayın Cumhurbaşkanımız 81 ilimizde hayata geçecek yeni sosyal konut projemizin detaylarını açıklayacak. Bu kampanyamızla gençlerimize, en az üç çocuğu olan ailelerimize avantajlar sağlayacağız. Trabzon’umuzda da kampanya kapsamında yeni sosyal konutlar kazandıracağız" dedi.

Ozan Köse - Tolga Şahin

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Şanlıurfa Siverek’te yürek burkan protesto: Eşimin acısı son olsun, bu yolu kaldırın! Şanlıurfa’nın Siverek ilçesinde, sık sık ölümle sonuçlanan trafik kazalarıyla gündeme gelen şehir içi çevre yolunun, ilçe dışına taşınması talebiyle protesto eylemi düzenlendi. Geçtiğimiz gün aynı yolda eşini kaybeden ve taziyesini yarıda bırakıp eyleme katılan Ömer Gül’ün feryadı yürekleri dağladı: "Bu yol buradan kalksın, başka çocuklar yetim kalmasın!" İlçenin Şirinkuyu ışıklarında Siverek Kent Konseyi öncülüğünde toplanan siyasi parti temsilcileri, sivil toplum kuruluşları ve çok sayıda vatandaş, artan trafik kazalarına ve can kayıplarına tepki gösterdi. Kalabalık adına basın açıklamasını okuyan Siverek Kent Konseyi Başkanı Adnan Uğur Tamses, "Siverek’in içinden geçen Şanlıurfa-Diyarbakır karayolunun şehir dışına çıkarılması gerektiğini" vurguladı. "Geçici Önlemler Yetersiz Kalıyor, Artık Ertelenemez" Tamses, açıklamasında, "Geçmişte şehir dışında planlanan bu yol, Siverek’in hızlı ve plansız büyümesi nedeniyle bugün yerleşim alanlarının tam ortasında kalmıştır. Bu durum, ağır tonajlı araçların şehir içi trafikle iç içe seyretmesine, özellikle yayalar, öğrenciler ve bölge sakinleri için ciddi bir can güvenliği tehdidi oluşturmasına neden olmaktadır. Alınan geçici önlemler ve uyarı levhaları, sorunun köklü çözümü için yeterli olmamaktadır. Bu sorun artık ertelenemez bir noktaya gelmiştir" dedi. Basın açıklamasında yetkililere 4 maddelik acil çağrı yapıldı. Bu maddeler," Mevcut çevre yolunun ivedilikle şehir dışına alınması. Yeni çevre yolunun uzun vadeli şehir planlamasına uygun şekilde projelendirilmesi. Mevcut yol üzerinde, çözüm sağlanana kadar acil ve etkili trafik güvenliği önlemlerinin artırılması ve yetkili kurumların, yerel dinamikleri ve halkın taleplerini dikkate alarak süreci şeffaf bir şekilde yürütmesi. Tamses, bu çağrının tamamen insani ve vicdani bir talep olduğunu belirterek, yetkilileri sorumluluk almaya davet etti ve sürecin takipçisi olacaklarını vurguladı. Eşini Kaybeden Ömer Gül: "Benim Acım Son Olsun, Bu İhmalkârlıktır" Basın açıklamasına, geçtiğimiz gün aynı yol üzerinde meydana gelen trafik kazasında 15 günlük bebeğinin annesi olan eşi Canan Erçek Gül’ü kaybeden Ömer Gül de katıldı. Taziyesini yarıda bırakarak eyleme destek veren acılı eş, şunları söyledi: "Dün bu yolda, karşıya geçerken eşimi kaybettim. Yeni ölümlerin yaşanmaması için taziyemi yarıda bırakıp bu eyleme katıldım. İnşallah benim acım son olur, bu yolda ki ölümler benim acımla son bulsun. Şehir içinden 170 kilometre ile arabalar gidiyor, benim eşime de çarpan sürücü 170 kilometreyle hızla gidiyordu. Bu ihmalkârlıktır. Eşim 3 çocuğu yetim bıraktı, biri henüz 15 günlük. Bunun vebali kime? Ben bunun peşinde değilim, yalnızca bundan sonra gerekli önlemlerin alınmasını istiyorum. Cumhurbaşkanıma buradan sesleniyorum, rica ediyorum bu benim acım son olsun, hiç kimsenin bir daha böyle bir acı yaşamasını istemiyorum. Rica ediyorum yetkililer kimse bu yolu buradan kaldırsınlar, başka çocuklar yetim kalmasın." Ömer Gül’ün feryadı, eyleme katılan vatandaşları derinden etkiledi. Basın açıklamasının ardından vatandaşlar 5 dakikalık oturma eylemi yaptıktan sonra, olaysız dağıldı.
Ankara Başkent’te çağırdıkları ’Martı Tag’ sürücüsü Özcan’ı darp eden 4 taksici hakkında karar açıklandı Ankara’da ’Martı Tag’ uygulaması üzerinden çağırdıkları araç sürücüsü Alper Özcan’ı darbettikleri gerekçesiyle yargılanan 4 sanık taksi şoförü hakkında karar açıklandı. Ankara 36. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya tutuksuz sanıklar Abdurrahman Akbaş, Umut Can Kurtoğlu, Ömer Berkan Altunbaş ile taraf avukatları katıldı. Diğer tutuksuz sanık Murat Akbaş ise duruşmaya katılmadı. Mahkeme başkanı bu celse karar vereceklerini bildirerek, Abdurrahman Akbaş’a söz verdi. Akbaş savunmasında, "Arabanın anahtarını almaya çalışmadım. Bize vurmasın diye elinden tutmaya çalıştım. Biz de taksiciyiz yağma söz konusu olamaz. Beraatimi talep ediyorum" dedi. Söz alan diğer sanıklar Umut Can Kurtoğlu ile Ömer Berkan Altunbaş da mahkeme heyetinden beraatlerini talep etti. Avukat ve sanık beyanlarının ardından mahkeme kararını açıkladı. Sanıklardan Abdurrahman Akbaş, ‘Nitelikli yağmaya teşebbüs’ suçundan 7 yıl 6 ay, ‘Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ suçundan 3 yıl 4 ay ve ‘Tehdit’ suçundan 1 yıl 8 ay olmak üzere toplam 12 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme, sanık Ömer Berkan Altunbaş hakkında, ‘Nitelikli yağma’ suçundan beraat kararı verirken, ‘Kasten yaralama’ ve ‘Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ suçlarından 3 yıl 4 ay hapis cezasına mahkum etti. Sanık hakkında, ‘Tehdit’ suçundan verilen 1 yıl 8 ay hapis cezası ise hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi. Sanık Murat Akbaş, ‘Nitelikli yağmaya teşebbüs’ ve ‘Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma’ suçlarından 10 yıl 10 ay hapis cezası alırken, diğer sanık Umut Can Kurtoğlu ise tüm suçlamalardan beraat etti.
Muğla YÖK 2025 raporu açıklandı: MSKÜ 4 alanda öne çıktı Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi (MSKÜ), YÖK’ün 2025 Yılı Üniversite İzleme ve Değerlendirme Raporunda 4 kategoride ilk 20’de yer almayı başardı. Yükseköğretim Kurulu tarafından, Türkiye’deki 201 üniversitenin 67 farklı gösterge doğrultusunda değerlendirildiği "Üniversite İzleme ve Değerlendirme Genel Raporu-2025" kamuoyu ile paylaşıldı. Eğitim-öğretimden sürdürülebilirliğe, uluslararasılaşmadan toplumsal katkıya kadar geniş bir perspektifte hazırlanan raporda, MSKÜ, "Eğitim-Öğretim", "Araştırma-Geliştirme, Proje ve Yayın", "Uluslarasılaşma" ve "Topluma Hizmet ve Sosyal Sorumluluk" alanlarında çalışmalarındaki verilerle Türkiye’nin önde gelen Üniversiteleri arasında yerini aldı. Aktif öğrenci toplulukları ile sosyal Üniversite MSKÜ, öğrencilerin sadece akademik değil sosyal gelişimlerine de verdiği önemi sıralamadaki yeriyle kanıtladı. Rapordaki "Öğrenci Topluluğu Sayısı" göstergesine göre MSKÜ, bünyesindeki 218 öğrenci topluluğu ile devlet ve vakıf üniversiteleri arasında Türkiye genelinde 7. sırada yer aldı. Sanattan spora, bilimden kültüre kadar geniş bir yelpazede faaliyet gösteren toplulukları, kampüsün yaşayan bir ekosisteme sahip olduğunu tescilledi. Bilimsel araştırmaların desteklenmesi Araştırma kültürünü teşvik eden Üniversitemiz, TÜBİTAK Bilim İnsanı Destek Programları (BİDEB) kapsamında sağlanan desteklerde de üst sıralarda yer aldı. Rapora göre MSKÜ, toplam 330 BİDEB desteği (burs ve proje) ile Türkiye’nin en çok destek alan üniversiteler arasında 18. sırada yer aldı. Bu veri, öğrencilerin ve araştırmacıların proje üretme kapasitesinin ve bilimsel yetkinliğinin yüksekliğini gözler önüne serdi. Uluslararasılaşma: Akademik hareketliliğin desteklenmesi Uluslararasılaşma vizyonu doğrultusunda çalışmalarını sürdüren MSKÜ, akademik kadrosunun küresel deneyimini artırmada önemli bir başarı elde etti. "Değişim Programları Kapsamında Giden Öğretim Elemanı Sayısı" göstergesinde 15. sırada yer alan Üniversitemiz, akademisyenlerinin yurt dışı tecrübesini artırarak evrensel bilim standartlarını kampüse taşımaya devam ediyor. Engelleri Kaldıran Kampüs: Güçlü erişilebilirlik envanteri Son olarak, "Engelsiz Üniversite" vizyonuyla hareket eden MSKÜ, raporda yer alan Erişilebilirlik Envanteri Sayısında 200’ün üzerinde envanter kaydıyla Türkiye’nin en iyi üniversiteleri arasında 11. sırada yer aldı.