Trabzon’un Akçaabat ilçesinde 2000 yılında 24 Şubat Uluslararası Yarı Maratonu’nu izlemek isterken kendisine yoldan geçen kamyonun çarpması sonucu ağır yaralanan Adem Yavuz, kendisinde acı hatıralar bırakan olayı 25 yıl sonra maratonda koşarak unutmaya çalışacak. 41 yaşındaki Adem Yavuz, her gün kilometrelerce koşarak maratona hazırlanıyor.
Trabzon’un Akçaabat ilçesinin Söğütlü mahallesinde yaşayan Adem Yavuz 2000 yılında 24 Şubat Uluslararası Yarı Maratonu’nu izlemek için çalıştığı fırından dışarıya çıktı. Yolun karşısına geçerek atletleri izlemek isteyen Adem Yavuz, bu sırada kamyonun çarpması sonucu ağır yaralandı. Hastaneye sevk edilen Adem Yavuz’un kaburga kemiklerinde kırıklar tespit edildi. 6 gün yoğun bakımda, 12 gün ise serviste tedavi gören Adem Yavuz, uzun bir tedavinin ardından tekrar sağlığına kavuştu. Kazanın ardından tekrar hayata tutunan Adem Yavuz, geçen 24 yıl boyunca maraton koşusunu hiç izlemedi ancak o günkü kaza anı ve maraton izleme heyecanını hiç unutmadı. Öyle ki gazetelerde kendisi ile ilgili çıkan kaza haberini bir köşede saklamayı da ihmal etmedi.
Son yıllarda atletizme olan heyecanı yeniden depreşen Adem Yavuz, her gün kilometrece koşu yapmaya başladı. Arkadaşlarıyla sabahın ilk saatlerinde şehrin sahilinde koşan Adem Yavuz, Trabzon ve Rize’de girdiği atletizm yarışmalarında dereceler elde etti. Bu başarıları ile atletizme olan ilgisi daha da artan Adem Yavuz, Trabzon’da her yıl geleneksel olarak düzenlenen 24 Şubat Trabzon Uluslararası Yarı Maratonu’na katılmaya karar verdi. Yavuz, maraton için hazırlıklarına ara vermeden sürdürüyor.
6 gün yoğun bakım, 12 günde serviste tedavi gördü
Beden Eğitimi Öğretmenliği mezunu olan ve şimdilerde baba mesleği olan fırıncılığı yapan 2 çocuk babası Adem Yavuz, o kazadan sonra tekrar doğduğunu söyledi. 11 kaburga kemiğinin kırıldığını belirten Yavuz, “17 yaşındaydım. O zamanlarda futbol oynuyordum. 24 Şubat yarı maraton koşusuydu. Söğütlü mahallesinde babamın işyeri vardı. Yemek yerken koşucuları gördüm. Ne olduğunu anlamadım. Bir anda dışarı çıktım. Sonra düşündüğümde şaşırıyorum. Olacakmış diyorum. En son hatırladığım masadan kalkıp kapıdan çıkarken abimin bana ’Gitme’ diye bağırışıydı. Ondan sonra bir şey hatırlamıyorum. Gözümü hastanede açmıştım. Ondan sonra 6 gün yoğun bakımda yattım. 12 günde serviste yattık. İç kanamam olmuştu. 11 kaburga kemiğim kırıldı. Ondan sonra bir nevi hayata yeniden başladık. Artık hayata bakış açımız, insanlara bakış açım bu kazadan sonra hastanede yaşadıklarımı, yoğun bakımda gördüklerimden sonra artık hayata daha çok değer vermeye başladım. Kendime, sevdiklerime daha çok zaman ayırmak için uğraşıyoruz. Bunun daha çok çabasını vermeye başladım” dedi.
“Atletizme bu yıl başladım”
Atletizme bu yıl başladığını kaydeden Yavuz, “17 yaşındaydım. Şuan 41 yaşındayım. İnşallah Allah sağlık, sıhhat, ömür verirse bu maratonda geçirmiş olduğum kazanın yarışında inşallah bu sefer de yarışmacı olarak güzel bir derece yapıp güzel bir şekilde bitirmek istiyorum. Atletizme bu yıl başladım. Trabzon’da bir yarışa girdim. Orada bir derece yaptık. Yine Çamlıhemşin’de bir koşu vardı. Oraya girdik. Orada da derece yapınca arkadaşlar ’Gel koşalım’ derken kendimizi bir anda bu işin içinde bulduk. Bu şekilde bu tempoda güzel de bir antrenman programıyla beraber arkadaşlarımız, abilerimizle beraber özellikle bu maratonda da bu eskideki anıyı artık bu yarışta böyle güzel bir dereceyle taçlandırıp istiyorum. 2 çocuğum var bunları onlara anlatıp spora bakış açılarını değiştirir diye düşünüyorum. İşimden fırsat buldukça bunun mücadelesini vermeye çalışıyorum” şeklinde konuştu.
“Güzel anılar biriktirerek kötü anıları unutacağız”
Yaşadığı kazadan sonra 24 Şubat Uluslararası Yarı Maratonu’nu nu hiç izlemediğini vurgulayan Yavuz, “O kazadan sonra maratona hiç bakmadım. Atletizme bu yıl başladım. Benim için kötü bir anıydı. Ölümden döndüm. Kaza geçirdiğim yerden her geçerken bakıyorum. Önümüze bakmak zorundayız. Bundan sonra daha güzel anılar biriktirerek kötü anıları unutacağız. İş tempom biraz yoğun olduğu için ’Trabzon Run Grubu’muzla sabah kalkıp koşuyoruz. Kendimizi geliştirmeye çalışıyoruz. Hem havuza gidiyorum hem de bazı günlerde salona giderek bacaklarımı güçlendirmeye çalışıyorum. Bazen ise hız antrenmanları yapıyorum. Çalışmalarımız güzel gidiyor. Allah bir kaza, sakatlık vermezse yarışmada güzel bir derece yapıp kürsüye çıkmak istiyorum. Bu kötü anıyı güzel bir anıyla taçlandırıp farklı bir anı olarak kenara koyacağız inşallah. Uluslararası bir yarış. Bu bir yarış. Çok çalışan karşılığını alacak. Allah’a binlerce kez şükürler olsun bende bir eksiklik kalmadı. Spor gerçekten insanı hayata bağlıyor” ifadelerini kullandı.
