TEKNOLOJİ
19 Eylül 2024 Perşembe - 19:57 ULAK Haberleşme, İGEF’24’te "milli 5G ürünleri" ile "UYGAR"ı tanıttı ULAK Haberleşme AŞ Genel Müdürü Ruşen Kömürcü, 5G’ye uyumlu baz istasyonlarının üretimine ilişkin hazırlık aşamasında olduklarını belirterek, "Türkiye’nin nihai takvimine göre biz de operatörlerimize hizmet sunmak üzere 5G hazırlıklarını sürdürüyoruz" dedi. Türkiye’nin yerli ve milli baz istasyonu üreticisi ULAK Haberleşme, Ankara Ticaret Odası (ATO) Congresium Fuar ve Kongre Merkezi’nde düzenlenen İGEF’24 İç Güvenlik Ekipmanları Fuarı’nda ürünlerini sergiledi. ULAK Haberleşme AŞ Genel Müdürü Ruşen Kömürcü, İHA muhabirine yaptığı konuşmada, şirket olarak 2017’den beri milli baz istasyonu üretimi yaptıklarını anımsatarak, 4,5G’de ürettikleri baz istasyonlarıyla ülke çapında 3 bini aşkın noktada hizmet verdiklerini anlattı. Kömürcü, milli 5G konusunda da çalışmaya başladıklarını dile getirerek, "5G’ye uyumlu baz istasyonlarının üretimine ilişkin hazırlık aşamasındayız, bu ürünlerle ilgili belli testleri tamamladık. Türkiye’nin nihai takvimine göre biz de operatörlerimize hizmet sunmak üzere 5G hazırlıklarını sürdürüyoruz" diye konuştu. Kömürcü, fuarda sergilenen ürünler hakkında da bilgi vererek, şunları kaydetti: "Fuarda sergilenen UYGAR podu marifetiyle altyapısı olmayan, doğal afetlerin yaşandığı yerlerde, acil durumlarda belli ihtiyaçlar doğrultusunda iletişim ihtiyacını karşılayacağız. ANKA İnsansız Hava Aracı için hazırlanan UYGAR’ın, uçan network çözümü sayesinde altyapısı olmayan noktalarda, cep telefonları için baz istasyonu servisini 21 bin feetten 2,5 kilometreyi aşkın bir alana 20 saat süreyle İHA’nın uçuş süresi boyunca vermek mümkün. Dolayısıyla alt yapı olmayan, deprem gibi doğal afetlerin yaşandığı yerlerde, acil durumlarda belli ihtiyaçlar doğrultusunda iletişim ihtiyacını karşılayacağız."
19 Eylül 2024 Perşembe - 15:24 DTO gençlerin geleceklerine yön veriyor Denizli Ticaret Odası’nın (DTO) Geleceğin Meslekleri Eğitim Seminerleri serisi genç girişimcilere yönelik ’Geleceğin Meslekleri ve İş Fikirleri’ konulu eğitimle devam etti. Katılımcılara; yazılım, yapay zekâ, otomasyon ve endüstri 4.0 alanında gerçekleşen ilerleme ve değişimler anlatıldı. DTO’nun öncülüğünde başlatılan Denizli Organize Sanayi Bölgesi (DOSB), Çalışma ve İş Kurumu Denizli İl Müdürlüğü, Güney Ege Sanayi ve İş Dünyası Federasyonu ve DTO iştiraklerinden Denizli Avrupa Birliği İş Geliştirme Merkezi’nin (ABİGEM) iş birliğiyle yürütülen Geleceğin İnsana Yakışır İşlerinin Denizli’de Nitelikli Kadın ve Erkek İş Gücü İçin Teşvik Edilmesi Projesi devam ediyor. Proje kapsamında düzenlenen Geleceğin Meslekleri Eğitim Seminerleri serisi büyük ilgi görüyor. Eğitimden bu kez Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Denizli Genç Girişimciler Kurulu (GGK) üyeleri faydalandı. Pamukkale Teknokent Genel Müdürü ve Teknoloji Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İsmail Ovalı’nın sunumuyla gerçekleşen Geleceğin Meslekleri ve İş Fikirleri seminerinde yazılım, yapay zekâ, otomasyon ve endüstri 4.0 alanlarındaki teknolojik gelişmeler aktarıldı. DTO hizmet binasındaki eğitim, katılımcıların sorularının yanıtlanması ve etkinliğin anısına toplu halde fotoğraf çektirilmesiyle sona erdi. “Bugünün gençleri, geleceğin yatırımcıları” Eğitimlerine katılımın yoğun olmasından büyük memnuniyet duyduklarını dile getiren Prof. Dr. Ovalı, “Bugün aramızda bulunan arkadaşlar, aslında bugünün genç işverenleri olsalar da geleceğin yatırımcıları. Onlarla, ‘Dünyadaki gelişimlerle ilgili neler yapmalıyız? Firmamızı, personelimizi ve kendimizi bu alanda nasıl geliştirmemiz?’ sorularının cevabını aradık. Ayrıca bu hızlı gelişmenin Denizli’yi, ülkemizi ve dünyayı nasıl etkilediğini ve bizim bunlara karşı nasıl önlemler almamız gerektiği üzerine farkındalık oluşturmak istedik” dedi. TOBB Denizli Genç Girişimciler İl İcra Kurulu Başkanı Bekir Çakır ise Denizli Ticaret Odası’nın ve iştiraki Denizli ABİGEM’in katkılarıyla, Prof. Dr. İsmail Ovalı tarafından güzel bir eğitim aldıklarını söyleyerek DTO Başkanı Uğur Erdoğan ile ekibine kendilerine bu imkânı sundukları için teşekkür etti. Çakır, “Geleceğin meslekleri semineri, bizde yeni bir ufuk oluşturdu. Arkadaşlarda farklı bakış açısının oluşmasını da sağladı. Hocamız, geleceğin meslekleriyle ile ilgili teknolojinin nasıl geliştiği ile yapay zekanın hangi aşamaya ulaştığından bahsetti. Bu sayede ikinci ve üçüncü nesil genç kuşaklar olarak aslında geleceğin mesleklerinin ne tarafa gittiğini, trendin hangi yönde olduğu hakkında bilgi sahibi olduk. Etkinlik, verimli geçti. Teşekkür ederiz” şeklinde konuştu. Geleceğe dair iş planlamalarını yaptık İnşaat Mühendisi Kutbettin Samet Göksu, güzel bir eğitime katıldıklarını belirterek yapay zekâ ile ilgili bilgiler aldıklarını ve geleceğe dair iş planlamalarını yaptıklarını ifade etti. Kardelen Leblebi Kuruyemiş Gıda Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi sahiplerinden Musa Yılanlı da teknoloji ve yapay zekayı mevcut işlerinde kullanarak geleceğe dönük yeni iş fikirleri hakkında önemli fikirler edindiklerini söyledi. Yılanlı, “Edindiğimiz bilgilerin sektörlerimizin sürdürülebildiğini sağlayarak yeni ve güzel yollar açacağını ümit ediyoruz. Bu konuda bize eğitim veren Prof. Dr. İsmail Ovalı hocamız ile Denizli Ticaret Odamıza ve emeği geçen herkese çok teşekkür ederiz” dedi. “Genç girişimcilerimiz geleceğimiz” DTO Yönetim Kurulu Başkanı Uğur Erdoğan, genç girişimcileri Denizli’nin geleceği olarak gördüklerini ve önemsediklerini söyledi. Onların nitelikli ve iyi yetişmesi için var güçleriyle çalıştıklarını ifade etti. Eğitime gösterdikleri yoğun ilgiden dolayı da teşekkür etti.
Türkiye’de ilk kez Van’da uygulandı: Ekipler direğe çıkmadan arızayı gideriyor
11 Eylül 2024 Çarşamba - 17:10 Türkiye’de ilk kez Van’da uygulandı: Ekipler direğe çıkmadan arızayı gideriyor Van Gölü Elektrik Dağıtım Şirketi (VEDAŞ) Ar-Ge Birimi tarafından geliştirilen "Polimer Eksenel Direk” projesi sayesinde ekipler, aydınlatma direğine çıkmadan arızayı çok kısa sürede onarıyor. VEDAŞ tarafından geliştirilen ve Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) tarafından onaylanan "Polimer Eksenel Direk" projesi ilk kez Van’da uygulanmaya başlandı. İpek Yolu Caddesindeki orta refüjde montajı yapılan aydınlatma direği birçok testten başarıyla geçti. Daha önce direklerdeki arızayı vinç yardımıyla gideren ekipler, geliştirilen projeyle artık direğe çıkmadan yerde müdahale edebiliyor. Ekipler, ortadan yatay bir şekilde refüje indirilebilen aydınlatma direklerindeki arızalı armatürleri kolaylıkla değiştirebiliyor. Böylece işletme giderleri en aza indirilirken, hizmet kalitesi ve enerji sürekliliği de en yüksek düzeye çıkarılması amaçlanıyor. Sepetli araç ihtiyacı bulunmadığı için trafik aksamalarına ve iş kazalarına son verilmesi beklenen proje ile arızalar çok kısa bir sürede giderileceği için vatandaşı da memnun edecek. "Hem işgücü hem ekonomi anlamında da katkı sağlayacak" Projeye ilişkin konuşan VEDAŞ Şirket Müdürü Fatih Talay, projenin Türkiye’de bir ilk olduğunu belirtti. Van, Bitlis ve Hakkari illerinde dağıtım faaliyeti yürüttüklerini hatırlatan Şirket Müdürü Talay, "Dağıtım faaliyetlerimizin en önemli ayaklarından biri olan Ar-Ge projemizi yürütmekteyiz. "Polimer Eksenel Direk” projesi EPDK tarafından 2022 yılının Temmuz ayında onaylandı ve bu yılın sonunda tamamlanmasını bekliyoruz. Proje ile ana yollarda, orta refüjlerde bulunan, aydınlatma direklerindeki arızaları trafiği aksatmadan, trafiğin akış hızını azaltmadan ve hatta kazalara sebebiyet vermeden bu direklerdeki armatürlerin onarımını yapabilmeyi amaçlıyoruz. Bu projenin ilkini bölgemizde hayata geçirdik. Deneme amaçlı kurduğumuz ve ortadan yatay bir şekilde indirilebilen aydınlatma direklerini tüm kentte yaygınlaştırmayı düşünüyoruz. Bu sayede armatürler üzerindeki arıza kısa sürede gideriliyor. Bu projenin dünyada örnekleri var ama Türkiye’de bir ilk diyebiliriz. Proje tam olarak hayata geçtiğinde hem işgücü hem ekonomi anlamında da katkı sağlayacak Daha önce sepetli vinç aracıyla ekiplerimiz direklere çıkıp arızaları gideriyordu. Artık direğe çıkmaya gerek kalmadan yerden müdahale ediliyor. Estetik bakımdan da güzel bir görüntü oluşturuyor. Bu proje sayesinde orta refüjlerdeki kazaların da en aza düşürüleceğini tahmin ediyoruz. Bu projeyi hayata geçiren Ar-Ge müdürlüğüne teşekkür ediyoruz" dedi. "Ekipler direğe çıkmadan arızayı gideriyor" Proje sayesinde ekiplerin direklerdeki arızayı daha kısa sürede giderildiğine dikkat çeken VEDAŞ Ar-Ge Müdürü Salih Eroğuz ise "Projemizin amacı aydınlatma direkleriyle ilgili sahada yaşadığımız zorlukların, sıkıntılarının önüne geçmek. Biliyorsunuz iş kazaları genelde direklerin üzerinde oluyor. Bu proje sayesinde ekipler direğe çıkmadan arızayı gideriyor. Direk, ortadan eksenel bir şekilde aşağı indiriliyor. Artık hem sepetli araç kullanımına gerek kalmadan arızayı giderebiliyoruz hem de trafik akışını da engellemiyoruz. Türkiye’de ilk defa böyle bir proje hayata geçiliyor. VEDAŞ’ın bütün dağıtım şirketlerinde yaygınlaştırılabileceğini düşünüyoruz" şeklinde konuştu. VEDAŞ Arıza Onarım Bakım çalışanlarından Elektrik arıza ekibi çalışanlarından Hakan Aydın da yeni direkler sayesinde arızalara müdahale etmenin daha kolay hale geldiğini belirterek, "Yol kapatma ve vinç gibi ekipmanlara ihtiyaç kalmadı. Bu proje sayesinde arızaları hızlı ve güvenli bir şekilde çözüyoruz" diye konuştu.
Başkan Sekmen: “Erzurum’u bilimin de başkenti yapacağız”
11 Eylül 2024 Çarşamba - 15:32 Başkan Sekmen: “Erzurum’u bilimin de başkenti yapacağız” Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, T3 Vakfı Eğitmen Kampı Açılış Programı’nda yaptığı konuşmada, “Hedefimiz, Erzurum’u bilimin de başkenti yapmak ve bu yolda birlikte ilerlemek” dedi. Erzurum Büyükşehir Belediyesi tarafından düzenlenen T3 Vakfı Eğitmen Kampı Açılış Töreni’ne T3 Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Elvan Kuzucu Hıdır da katıldı. Törende konuşma yapan Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, “Milli Teknoloji Hamlesi vizyonu doğrultusunda, ülkemizin bilim ve teknoloji alanındaki bağımsızlığını güçlendirmek ve dünyada söz sahibi olmak adına gençlerimize rehberlik etmekteyiz. Bu noktada eğitmenlerimizin rolü ise hayati önemdedir. Geleceğin bilim insanlarını ve teknoloji liderlerini yetiştiren, onlara ilham veren eğitmenlerimiz, ülkemizin geleceğine yapılan en değerli yatırımdır. Onların özverili çalışmaları sayesinde gençlerimiz, yerli ve milli teknolojiler geliştirme yolunda kararlılıkla ilerlemektedir” diye konuştu. “Yazılım Teknolojileri Akademisi kurduk” “T3 Vakfı ile bugüne kadar birçok başarılı projeye imza attık” diyen Başkan Sekmen, şunları kaydetti: “T3 Vakfı ile olan iş birliğimiz, gençlerimizi bilim ve teknolojiyle buluşturma hedefimize her geçen gün daha da katkı sağlıyor. Bu iş birliği sayesinde yerli ve milli teknolojilerin geliştirilmesine olan inancımız güçleniyor, yeni projelerle geleceğe olan umutlarımız daha da yeşeriyor. Teknolojide Milli Dönüşümün mimarları ile ortaklaşa yürüttüğümüz çalışmalarla birlikte, her yaştan bireyin bilimsel farkındalığını artırarak ve bilim dünyasındaki keşif yolculuklarına ilham verirken gençlerimizin hem kendileriyle barışık, hem de milli değerlerine sahip çıkan bireyler olarak yetişmesi için var gücümüzle çalışıyoruz. Geleceğin liderlerini yetiştirme hedefimiz doğrultusunda, bilim merkezimiz her geçen gün büyüme sürecine devam ediyor. Yeni sergi alanları, atölyeler ve eğitim programlarımızla genişleyen merkezimiz, bilim ve teknoloji alanında her geçen gün daha fazla insana ulaşarak ilham kaynağı olmaya devam edecektir. Aynı zamanda, girişimcilik ekosistemini güçlendirmek amacıyla kurduğumuz Yazılım Teknolojileri Akademisi ile yazılım ve bilişim sektörüne nitelikli insan kaynağı kazandırmayı hedefliyoruz.” “Gençlerimizin Hedeflerini Dijital Dünyaya Taşıyacağız” Başkan Mehmet Sekmen, “Gençlerimizi yalnızca bugünün değil, yarının teknolojilerine hazırlayarak, onları dijital dünyanın merkezine taşımayı amaçlıyoruz. Milli teknoloji hedeflerimiz doğrultusunda, yerli yazılım çözümlerinin geliştirilmesi ve küresel pazarlara sunulması konusunda da kararlı adımlar atıyoruz” şeklinde konuştu. “Erzurum’un soğuk kışını, sıcak bilimsel etkinliklerle ısıtan Kış Bilim Festivali, her yıl olduğu gibi 2025’te de halkımızla buluşacak. Hedefimiz, bu festivali geleneksel hale getirerek, Erzurum’u hem kışın hem de bilimin başkenti yapmak ve bu yolda birlikte ilerlemek” diyen Başkan Sekmen, şöyle devam etti: “Türkiye’nin dört bir yanından katılan takımlarla gerçekleştireceğimiz Gelecek Tarımda Yarışması, tarım ve hayvancılık sektöründe yenilikçi çözümler arayan gençlerimizi bir araya getirecek. Bu yarışma, verimliliği artıracak projeleri teşvik ederek tarımın geleceğini şekillendirecek. Milli teknoloji hamlesi vizyonumuzun sadece sanayi ve teknolojiyle sınırlı olmadığını, tarım gibi hayati sektörlerde de inovasyonun temel itici güç olduğunu bir kez daha vurgulamak isterim. Türkiye’nin dört bir yanından katılan takımlarla gerçekleştireceğimiz “Gelecek Tarımda Yarışması”, Erzurum’un tarım ve hayvancılıktaki stratejik önemini öne çıkararak gençlerimizi bu alanda inovatif çözümler geliştirmeye teşvik edecek. Bu yarışma, tarımın geleceğini şekillendiren projeleri destekleyerek verimliliği artırmayı ve milli teknoloji vizyonumuzu uygulamayı hedefliyor. İnovasyonun ve stratejinin tarım sektöründeki önemini vurgulayan bu etkinlik, milli teknoloji hamlemizin sadece sanayi ve teknolojiyle sınırlı olmadığını, aynı zamanda tarımda da güçlü bir temel oluşturduğunu gösteriyor.”
Rektör Hacımüftüoğlu: “Milli Teknoloji Hamlesi ile bilime merak arttı”
11 Eylül 2024 Çarşamba - 15:13 Rektör Hacımüftüoğlu: “Milli Teknoloji Hamlesi ile bilime merak arttı” Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu, T3 Vakfının çalışmalarını uzun zamandır yakından takip ettiğini ve bilime meraklı olan gençler için ufuk açıcı çalışmalar gerçekleştirdiği söyledi. Rektörü Hacımüftüoğlu “T3 Vakfı tarafından düzenlenen Eğitmen Kampı Açılış Programı, eğitim dünyamızın geleceğine yön verecek değerli eğitmenlerle bir araya gelmemiz açısından büyük bir fırsattır. Milli Teknoloji Hamlesinin önemli bir ayağını oluşturan erken yaşlarda bilimle buluşma adımını çok önemli buluyorum. Liseye, ortaokula, hatta daha da aşağılara ilkokula kadar bilimle iştigal olma yaşının inmesi, gelişmekte olan beyinlerin bilimle birlikte gelişmesi, oradaki nöron sayıları ve o alandaki beynin o ilişkili bölgelerinin daha fazla bir alan işgal etmesi çok önemli” ifadelerini kullandı. “Verilen Eğitimlerin İlham Kaynağı Olmasını Diliyorum” Atatürk Üniversitesi olarak, bilimin ve eğitimin en ileri seviyeye taşınması adına her zaman yenilikçi projelere destek verdiklerini aktaran Rektör Hacımüftüoğlu: “Bu bağlamda, Türkiye, Kıbrıs ve Azerbaycan’dan gelen 125 eğitmen ve 25 merkez yöneticisinin katılımıyla gerçekleşen bu program, uluslararası düzeyde bilgi ve deneyim paylaşımını sağlaması açısından son derece kıymetlidir. Eğitimin ilk gününde verilen pedagojik eğitimler, ikinci ve üçüncü günlerde gerçekleştirilecek alan bazlı eğitimler, sizlerin alanınızdaki yetkinliğinizi bir adım daha ileriye taşıyacaktır. Eğitim bilimlerinden teknolojiye, matematikten girişimciliğe kadar geniş bir yelpazede sunulacak bu eğitimlerin, geleceğin bilim insanlarını ve teknoloji uzmanlarını yetiştirme noktasında sizlere önemli katkılar sunacağına yürekten inanıyorum.” diyerek sözlerini tamamladı.
Rektör Çakmak; “MUCİTPARK’ı bir STEM Merkezine dönüştürdük”
11 Eylül 2024 Çarşamba - 15:07 Rektör Çakmak; “MUCİTPARK’ı bir STEM Merkezine dönüştürdük” Erzurum Teknik Üniversitesi (ETÜ) Rektörü Prof. Dr. Bülent Çakmak, T3 Vakfı tarafından hayat geçirilen Bilim Türkiye Programı kapsamında Erzurum’da düzenlenecek olan eğitmen kampının açılış törenine katıldı. Yetenekli gençlerin ve her yaş grubundan insanın teknoloji geliştirilmesi süreçlerine katılmalarını sağlamak amacıyla faaliyetlerini sürdüren T3 Vakfının 11-13 Eylül tarihleri arasında Erzurum’da düzenleyeceği eğitmen kampının açılış programında Rektör Bülent Çakmak’ın yanı sıra Erzurum Valisi Mustafa Çiftçi, Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu, T3 Vakfı Başkanı Elvan Kuzucu Hıdır ve çok sayıda davetli yer aldı. 25 merkezden 125 eğitmen ve 25 merkez yöneticisinin katılımıyla gerçekleştirilecek kampta eğitim bilimleri, doğa bilimleri, teknoloji, astronomi, matematik, tasarım, girişimcilik ve tarım alanlarına yönelik olarak çeşitli eğitimler atölye ortamında uygulamalı olarak yapılacak. Programda konuşan Rektör Çakmak T3 Vakfı’nın faaliyetlerinin önemine dikkat çekerek: “Bu tür programların ülkemiz adına ne kadar faydalı olduğunu son yıllarda artan ivmeyle devam eden TEKNOFEST yarışmalarında çok net bir şekilde görüyoruz. Selçuk Bayraktar Bey’in ifade ettiği gibi artık bir dip dalgası oluştu ve bu dalga büyüyerek yükselerek geliyor. Bizler de ETÜ olarak bu süreçlere katkı sunmaya gayret ediyoruz. MUCİTPARK Bilim ve Fikir Atölyemizde ilkokuldan lise son sınıfa kadar tüm gençlerimize 15 farklı atölyede birçok farklı program uyguluyoruz. Gençlerimizin ve ailelerinin bu programlara olan yoğun ilgisi bizleri ziyadesiyle memnun ediyor. Şimdiye kadar koordinatörlük olan MUCİTPARK’ı bir STEM Merkezine dönüştürdük. Önümüzdeki süreçte eğitim programlarımızın yanı sıra Ar-Ge faaliyetlerine de yer vereceğiz. Bu vesileyle böylesine önemli bir programı hayata geçiren T3 Vakfı başta olmak üzere programa ev sahipliği yapan Büyükşehir Belediye Başkanı’mız Mehmet Sekmen Bey’e teşekkürlerimi sunuyorum” ifadelerini kullandı.
Dil Yapay Zekası’nın perakende sektörüne etkisi
11 Eylül 2024 Çarşamba - 12:03 Dil Yapay Zekası’nın perakende sektörüne etkisi DeepL, perakendecilerin Dil Yapay Zekası sayesinde nasıl daha iyi kurum içi ve kurum dışı iletişim kurarak, maliyetlerini azaltıp gelirlerini yükseltebileceğini konusundaki çalışmasını yayınladı. Küresel dil yapay zekası liderlerinden DeepL, perakendecilerin bayram alışverişi sezonundaki satışlarını artırmak için yapay zekadan en iyi şekilde nasıl yararlanabileceklerine ilişkin son teknik incelemesini yayınladı. İster genişlemenin önünü açmak ister mevcut küresel ticari faaliyetlere hız kazandırmak için olsun, perakendecilerin bu süreci verimli bir şekilde yönetmesine imkan tanıyan teknolojiler arasında yapay zeka hızlı bir yükseliş gösteriyor. DeepL tarafından yayınlanan ‘Yapay Zeka Destekli İletişime Ve Küresel Perakendeye Yönelik Yönetici Rehberi’ başlıklı son teknik inceleme, yapay zekanın perakendeciler için şunları gerçek kılabileceğini ortaya koyuyor: Örneğin genel merkez ile uluslararası ofisler arasındaki iletişimi güçlendirerek operasyonel süreçleri iyileştirmek. Temel sistem ve araçların (Müşteri Hizmetleri ve İnsan Kaynakları gibi) çalışanları kendi dillerinde desteklemesini sağlayarak çalışan verimliliğini yükseltmek. Kurulan iletişimleri ve içerikleri çevirmek ve yerelleştirmek için gereken maliyeti ve iş yükünü azaltmak. Araştırmasına göre, dil yapay zekasının en yaygın kullanım alanları arasında birden fazla dilde içerik oluşturmak (yüzde 46) ve mevcut yeterliliğin çok az olduğu veya hiç olmadığı dillerde iletişim kurmak (yüzde 36) yer alıyor. En çok çevrilen içerikler arasında ise kurum içi iletişim (yüzde 57), kurum içi iletişim (yüzde 39) ve pazarlama/reklam materyalleri (yüzde 32) bulunuyor. Bu çeviri ihtiyaçları, perakendecilerin Dil Yapay Zekası’na en sık ihtiyaç duyduğu aşağıdaki senaryolarda daha da belirgin bir hal alıyor: Farklı diller konuşan müşterilere hizmet verebilmek için e-postaları, müşteri destek biletlerini ve sohbet robotu etkileşimlerini çevirmek. Yeni koleksiyonlar ve tatil alışverişleri de dahil olmak üzere yılın belirli zamanları için çok dilli pazarlama varlıkları oluşturmak. Arka uç iş akışı araçları gibi, örneğin Müşteri Hizmetleri uluslararası operasyonlara yönelik kurum içi sistemleri ve web sitesi gibi kurum dışı kaynakları çevirmek. Mağaza içi ve çevrimiçi içeriğin anında bölgeselleştirilmesi sayesinde uluslararası ölçekte genişlemenin önünü açmak. Konu hakkında değerlendirmede bulunan DeepL’in Gelirler Direktörü David Parry Jones, "Son birkaç yıl, birçok perakendeci için günlük operasyonlarında dalgalanmalara sahne oldu. Bu noktada yapay zeka, özellikle yıl sonu yoğunluğunda bu durumun iyileştirilmesine büyük yardım sağlayabilir. Mevcut bağlamda dil sık sık göz ardı edilebilse de, tedarikçilerle küresel çapta daha verimli iletişim kurabilmek, daha etkili etkileşimler sayesinde olası tedarik zinciri kesintilerinin daha hızlı çözülmesine yardımcı olabilir. Kurum içi kazanımların da ötesinde, yapılan araştırmalar alışverişçilerin yüzde 75’inin çevrimiçi alışveriş için kendi ana dillerinde iletişim kurmak istediklerini gösteriyor ve bu da, etkili çeviri çözümlerine perakende deneyiminin her aşamasında duyulan ihtiyacı daha da artırıyor" şeklinde konuştu.
T3 Vakfı eğitmenleri Palandöken’de buluştu
11 Eylül 2024 Çarşamba - 11:52 T3 Vakfı eğitmenleri Palandöken’de buluştu T3 Vakfı’nın eğitmen kampı, Türkiye, Kıbrıs ve Azerbaycan’daki toplam 25 merkezden 125 eğitmen ve 25 merkez yöneticisinin katılımıyla Erzurum’un dünyaca ünlü Palandöken Kayak Merkezi’nde başladı. Milli Teknoloji Hamlesi kapsamında T3 Vakfı tarafından başlatılan çalışmalardan birisi olan “Bilim Türkiye” projesi 2020 yılında hayata geçirildi. 2020 yılından itibaren proje kapsamında 2,3 milyon öğrenciye ulaşıldı. Bilim Türkiye; bilim ve teknolojiyi geniş kitlelere ulaştırarak bilim iletişimini sağlamayı, toplumda bu alanlara olan ilgiyi artırmayı ve üretken, takım çalışmasına yatkın bir nesil yetiştirmeyi amaçlıyor. “Yedi farklı alanda eğitimler veriliyor” T3 Vakfı tarafından “Bilim Türkiye” kapsamında Erzurum’da düzenlenen eğitmen kampının açılış programına; Erzurum Valisi Mustafa Çiftçi, Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu, ETÜ Rektörü Prof. Dr. Bülent Çakmak ve diğer davetliler katıldı. T3 Vakfı Başkanı Elvan Kuzucu Hıdır, kampın açılışında yaptığı konuşmada, Bilim Türkiye projesini oluşturan en önemli unsurlardan birisi olan bilim merkezleri çerçevesinde verilen bilimsel teknoloji, matematik, doğa bilimleri, astronomi, havacılık ve uzay, tasarım, tarım teknolojileri ve girişim gibi yedi farklı alanda altı 14 yaş seviyesindeki öğrenciler hafta içi ve hafta sonu bu alanlarda etkileşimli ve özgün eğitimlere katılımlarının sağlandığını belirterek, “Teknoloji atölyelerinde öğrencilerimize robotik kodlamanın temeli sayılan algoritmik düşünce becerilerini kazandırmaktayız. Bu kapsamda öğrencilerimize belirli bir müfredat çerçevesinde üç boyutlu yazıcı, elektronik devreler, mekanik işlemler, minimum yapımı gibi eğitim içerikleri hazırlamaktayız. Bilim Türkiye projemizin diğer önemli unsurları ise bilimsel, sergi alanları ve gösteri merkezleridir” şeklinde konuştu. “25 merkezden 125 eğitmen ve 25 merkez yöneticisi katılıyor” Türkiye’nin Teknoloji Takımı Vakfı olarak paydaşlarıyla birlikte hayata geçirdikleri projelerde milli teknoloji hamlesi vizyonu doğrultusunda ülkesi ve insanlık için fayda sağlayacak araştıran, üreten bir nesil hedef hedeflediklerini vurgulayan Hıdır, sözlerine şöyle devam etti: “Bilim Türkiye projemizde çeşitli atölyelerde eğitimler alarak keşfetmeyi öğrenen, bilime, mühendisliğe merak duygusu gelişen çocuklarımız ve teknoloji atölyeleri ve keşif kampüslerinde uzun süreli teknoloji ve bilim odaklı eğitimler almaktadır. Bugün burada T3 Vakfımızın düzenlediği eğitim programına ev sahipliği yapan Erzurum Büyükşehir Belediyemiz ve bununla birlikte Bilim Erzurum açıldığı 2022 yılından bu yana 250 binden fazla öğrenciye eğitim vererek bölgenin bilim ve teknoloji merkezi olması yolunda büyük adımlar atmıştır. Erzurum’da düzenlenen bu özel program Türkiye Kıbrıs ve Azerbaycan’dan 25 merkezden 125 eğitmen ve 25 merkez yöneticisini ağırlayarak eğitmenlerimizin bilgi ve deneyimlerini geliştirme fırsatı sunmaktadır. Eğitmenlerimizin burada edineceği bilgi ve deneyimler ülkemizin bilim ve alanındaki ilerleyişine büyük katkı sağlayacaktır. Hep birlikte bilimle kuşanmış üretken ve geleceğe ümitle bakan bir nesil yetiştireceğimize olan inancımla hepinize başarılı bir eğitim süreci diliyorum.” 30 farklı başlıkta eğitim uygulanacak 11-13 Eylül tarihlerinde Erzurum’da düzenlenecek olan T3 Vakfı Eğitmen Eğitimi Programı, Bilim Türkiye ve Keşif Kampüsü eğitmenlerinin katılımıyla gerçekleştiriliyor. Bu özel program, Türkiye, Kıbrıs ve Azerbaycan’daki toplam 25 merkezden 125 eğitmen ve 25 merkez yöneticisinin katılımıyla büyük bir buluşmaya ev sahipliği yapıyor. 3 gün sürecek olan eğitimde eğitim bilimleri, doğa bilimleri, teknoloji, astronomi, matematik, tasarım, girişimcilik ve tarım alanlarına yönelik olarak atölye eğitmenlerinin eğitimleri sırasında ihtiyaç duyabilecekleri 30 farklı başlıkta eğitim uygulanacak. Programın ilk günü pedagojik eğitimler uygulanırken ikinci ve üçüncü günlerinde alan bazlı eğitimler gerçekleştirilecek. Açılış programında katılımcılar daha sonra Palandöken Kayak Merkezi’nde toplu fotoğraf çekimine katıldı.
Marangoz 4 ayda eliyle 1925 model elektrikli araç yaptı
11 Eylül 2024 Çarşamba - 11:38 Marangoz 4 ayda eliyle 1925 model elektrikli araç yaptı Denizli’de elektrikli klasik tema araba üretmek için kolları sıvayan marangoz, tasarımı ve malzemelerini kendisine ait olan 1925 model aracın elektriklisini 4 ayda eliyle tamamladı. Çevre kirliliği ve karbon ayak izlerinin azaltılmasının önem kazanmasıyla yıllar önce benzine yenik düşen elektrikli arabalar, hızla geri dönmeye başladı. Her geçen gün gelişen elektrikli araç piyasasındaki önemli çalışmalardan birisi de Denizli’de hayata geçirildi. Uzun süredir elektrikli araç yapmak için Ar-Ge çalışmaları yapan marangoz Yalçın Taşbaş, elektrik mühendisi olan asistanıyla birlikte 1925 model bir aracın elektriklisini yaptı. Tasarım ve malzemeleri kendisi temin ederek 4 ayda aracını tamamlayan Taşbaş, el yapımı aracına “Dejavu 1925” ismini verdi. Denizli Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Genel Sekreteri Yunus Emre Gönç, örnek bir girişime imza atan marangozu ziyaret ederek, projesi için tebrik etti. “Memleketin dört bir yanındaki turistlik alanlarda kullanılmasını istiyoruz” Daha öncelerinde de araç konusunda çalışmaları olan ve şuan ki yapmış olduğu elektrikli aracı Türkiye’nin truzlik alanlarında kullanılmasını düşündüğünü belirten Yalçın Taşbaş, “Araba bizim 2009 yılından beri uğraştığımız bir sektör. Ben daha öncesinde de alışveriş merkezi için elektrikli trenler yapmıştım. Daha sonra Denizli Büyükşehir Belediyesi’ne Laodikya Antik Kenti‘ne iki tane elektrik otobüs çalışmamız oldu. Daha sonra bir Cadıllac çalışmamız oldu. Yine bunun bir önceki versiyonu krem renkli bir aracımız vardı. O da şuanda Kuşadası’na bir otele gönderdik. Atatürk köşesi yaptılar. Bu araçlar sürebildiğimiz turistik gezi araçları olarak tasarladık. Araç projemizin yanı sıra kendimizin imal ettiği faytonlarımız var. Bunlarla dan rengarenk yaparak turizme kazandırmayı düşünüyoruz” dedi. Günümüzdeki araçların aynı versiyonunu yaptığını aynı zamanda yapmış oldukları aracın turistik araç olarak tasarladıklarını belirten Taşbaş, “Aracımız normal araç konseptlerinin bütün özelliklerini taşıyan fren sistemi ile far sistemi ile duruş kalkışıyla elektrikli olmasına rağmen dediğim gibi gerçek araçlardaki veya günümüz araçlarının bütün versiyonları üzerine taşıyan bir araç. Turistik araç olarak geliştirdiğimiz bir konsept üzerinde 20 kilowatt güçlü bir motorumuz var. 400 amperlik bir akü gücümüz var. Biz bunları test için gerçekleştirdiğimiz jel akülerle kullanıyoruz. Fakat seri üretimde lityuma geçiş yaparak hem mesafeyi artırmak hem de akülerden kurtulmanın yönlerini düşünüyoruz” diye konuştu. “Tekerlekleri dışındaki bütün malzememiz yerli” 1900 yıllarını esinlendiğini ve aracı yaparken tekerlekleri hariç diğer ürünlerin yerli olduğunu belirten Taşbaş, “1905 ve 1925 arasındaki modeller bu tarzda şirin görünüyor, güzel görünüyor ve nostalji olduğu için ve çok ciddi anlamda dikkat çektiği için ben bu versiyonu seçtim. Aracımızın tekerleri hariç değerinin diğerleri tamamen yerli yani tekerleri yurt dışından gelen onun dışındaki her şey el üretimi kendi yapımız. Seri üretime geçildiğinde her şey daha da güzel olacak. Yaklaşık olarak 6 saatte şarj oluyor 60 amper şarj cihazımız var 400 amperlik gücümüz var bununla beraber dediğiniz gibi 6 saatte şarj ediyoruz ve 125 kilometrelik bir sürüş mesafesinde erişiyoruz Seri üretimlerde bunları biz bütün Lityumla destekleyip tek maaşla Denizli’den İstanbul’u görmek istiyoruz” şeklinde konuştu. Araca ait turizm plakası alıp aracın renkli hallerini ürettikten sonra turizm hizmetine vermek istediğini belirten Taşbaş, “Araçla ilgili biz turizm plakası istiyoruz. Ben trafiğe çıkamıyorum yani turizm ülkesindeyim ülkemiz için bir şey yapmaya çalışıyorum. Araca plaka alamıyorum en azından turizm plakası verirse bizim rengarenk bir kırmızı, laciverti, siyahı, moru neyse artık seri bir şekilde üretip turizm hizmetine vermek istiyoruz ülkemize gezisini kazandırmak istiyoruz” dedi. “Yola çıktığımızda vatandaşlar bir fotoğraf çekilmek için durdurmaya çalışıyor” Resim çekilmek için aracı durdurmaya çalışanlar olduğunu ve yolda vatandaşların hayretle izlediklerini söyleyen Taşbaş, “Aracımızda gezerken inanılmaz derecede beklentimin çok çok daha üstünde bir sempati görüyoruz. Vatandaşlar bir resim çekilmek için bizi durduruyorlar. Bu araç hakkında bilgi istiyorlar, ‘Nerede yapıldı, Nereden geldi, Nasıl ulaştınız’ diye soru soruyorlar. Biz kendimiz yaptığımız söyleyince de biraz daha fazla bir hayretle bizlere bakıyorlar. Şaşırılmaması lazım, bizim önümüze imkan verildikten sonra her şeyi yaparız. Ben bir mobilyacıyım elektrikli araba yapıyorum” şeklinde konuştu. “DESOB olarak üreticiyi destekliyoruz, yanındayız” Kendi imkanlarıyla 1900 yıllarına dayanarak yapılmış olan elektrikli aracın destekçisi olduklarını ve yatırımcıların yerine gelip otomobili görerek ellerinden gelen desteği ve gayreti yapılması gerektiğini söyleyen Denizli Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Genel Sekreteri Yunus Emre Gönç ise “Denizli Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği olarak çeşitli projeleri destekleme açısından kimi zaman talepler üzerine kimi zamanda gelen öneriler üzerine Denizli’deki esnaflarımızı ziyaret etmekteyiz. Yine Denizli Sanayi bölgesindeki bir abimizin farklı bir çalışma yaptığını gördük daha önce marangozluk işiyle uğraşmakta iken fikirlerine bir değişiklik yaparak otomobil üretimine geçmiş bulunmaktadır. Kendi konsept olarak geçmişten gelen bir otomobil üretim yapmıştır bunu daha çok turizm bölgelerinde turistlere pazarlamak oralarda kullanılması için düşünmüştür tabii otomobilin üretilebilmesi ve ilerlemesi için ARGE çalışmalarına ihtiyaç vardır. Biz kurum olarak bu çalışmaları desteklemekteyiz, abimize de yardımcı olabilmek için geniş yatırımcıların yerine gelip otomobili görerek ellerinden gelen desteğe ve gayreti göstererek yardımcı olacaklarını düşünüyoruz. Projenin bizde DESOB olarak arkasındayız” dedi.
TEKNOFEST’te ETÜ rüzgarı esiyor
11 Eylül 2024 Çarşamba - 10:49 TEKNOFEST’te ETÜ rüzgarı esiyor Erzurum Teknik Üniversitesi (ETÜ) dünyanın en büyük teknoloji festivali olan TEKNOFEST 2024’ün Akdeniz etabında büyük bir başarıya imza attı. Yarışmalarda ETÜ’yü temsil eden 5 takım, Tarım Teknolojileri, Akıllı Ulaşım, Kablosuz Haberleşme ve Biyoteknoloji kategorilerinde zorlu süreçlerden geçerek adlarını finale yazdırmayı başardı. Tarım Teknolojileri kategorisinde yarışan ekip geleceğin tarım çözümlerine yönelik inovatif projeleriyle dikkat çekti. Akıllı Ulaşım kategorisinde şehir içi ulaşımda yaşanan sorunlara çözüm getiren projeleriyle ön plana çıkan ETÜ takımı, otonom araç teknolojileri ve akıllı şehir uygulamalarına dair yenilikçi fikirleriyle dikkatleri üzerine çekmeyi başardı. Diğer taraftan Kablosuz Haberleşme kategorisinde hünerlerini sergileyen ETÜ’lüler kablosuz ağlarda hız ve güvenliği artırmaya yönelik çalışmalarıyla geleceğin iletişim sistemlerini şekillendirecek yenilikçi fikirler sundu. Biyoteknoloji alanında ise sağlık ve çevreye yönelik projeleriyle jüri üyelerini etkilemeyi başaran ekip finale yükselmeye hak kazandı. Akdeniz’den gelen başarılı sonuçların ardından öğrencileri tebrik eden ETÜ Rektörü Prof. Dr. Bülent Çakmak, TEKNOFEST 2024 kapsamında üniversite olarak toplam 27 başvuru ve 18 finalist takımımız var. Takımlarımızın finale kalması, öğrencilerimizin bilim ve teknoloji alanındaki başarılarını ve ülkemizin gelişimine katkı sağlama azmini bir kez daha gözler önüne serdi. Bu başarı, aynı zamanda üniversitemizin bilimsel altyapısının ve öğrenci projelerine verdiği desteğin ne kadar güçlü olduğunun bir göstergesidir. Bu vesileyle TEKNOFEST 2024’te finale kalan tüm takımlarımızı bir kez daha tebrik ediyor ve başarılar diliyorum” diye konuştu.
GAMEON VALORANT Turnuvası başlıyor
11 Eylül 2024 Çarşamba - 10:47 GAMEON VALORANT Turnuvası başlıyor Türk Telekom’un oyun performansını internet ve oyun odaklı fırsatlarla güçlendiren markası GAMEON, oyun ekosistemine faydalar sağlamaya devam ediyor. Türk Telekom GAMEON’un organize ettiği toplam 400 bin TL ödül havuzuna sahip ‘GAMEON VALORANT Turnuvası’ kayıtları başladı. GAMEON’un oyunseverleri çevrimiçi ve fiziksel etkinliklerle bir araya getiren turnuvaları devam ediyor. Geçen yılın ardından bu yıl ikincisi düzenlenecek olan GAMEON VALORANT Turnuvası’nda kayıtlar 13 Eylül’e kadar devam ediyor. Turnuvada 14-15 Eylül tarihlerinde gerçekleştirilecek açık elemelerin ardından 16-17 Eylül tarihlerinde kapalı elemeler oynanacak ve play-off’a kalan takımlar belirlenecek. Turnuvada gücünü göstermek ve açık elemelere katılmak isteyen takımlar, gameon.com.tr adresinden başvuru yapabiliyor. Takımını kur, turnuvaya katıl Yapılan açıklamaya göre, turnuva birbirinden özel takımların katılımıyla Eylül ayında başlıyor. 13 Eylül’e kadar sürecek olan kayıt sürecinin ardından oynanacak olan açık elemeler ve kapalı elemelerle play-off’a kalan takımlar belirlenecek. Çevrim içi yapılacak eleme aşamalarının ardından canlı yayında çevrim içi olarak düzenlenecek play-off aşaması 20-22 Eylül tarihleri arasında tamamlanacak. Play-off aşamalarının ardından finale yükselen takımlar, 28 Eylül tarihinde ESA Espor Arena’da seyircilerin eşliğinde toplam 400 bin TL ödül için kozlarını paylaşacak. GAMEON VALORANT Turnuvası’nda play-off aşamasından itibaren mücadeleler GAMEON Twitch & YouTube ve Tivibu Spor 4 kanallarından canlı yayınlanacak.