TEKNOLOJİ - 10 Ocak 2025 Cuma 11:15

Türkiye ’siber kıyamet’ gününe hazırlanıyor

A
A
A
Türkiye ’siber kıyamet’ gününe hazırlanıyor

Sivas Cumhuriyet Üniversitesi (SCÜ) İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sefer Darıcı, yeni kurulan Siber Güvenlik Başkanlığı’nın şifreleme mekanizmalarının kuantum bilgisayarlarla çözüldüğü bir kıyamet senaryosu olan ‘Q Günü’ için hazırlık niteliğinde olduğunu belirterek, "Siber güvenlik, bizim en önemli problemlerinizden bir tanesi haline gelebilir” dedi.


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla yayımlanan 117’nci Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi’ne göre siber güvenliğin sağlanması amacıyla politika, strateji ve hedefleri belirleyecek, siber güvenlik alanında bilinçlendirme yapacak ve siber güvenlik ekosistemi ile yerli ve milli ürün ve teknolojilerin geliştirilmesine yönelik çalışmalar yapacak olan Siber Güvenlik Başkanlığı kuruldu. Sivas Cumhuriyet Üniversitesi İletişim Fakültesi Yeni Medya ve İletişim Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Sefer Darıcı, Siber Güvenlik Başkanlığı hakkında açıklamalarda bulundu.



“En önemli problemimiz haline gelebilir”


Doç. Dr. Sefer Darıcı, siber güvenliğin ülkeler için en önemli problemlerden biri haline gelebileceğini ifade ederek, ”Türkiye’de farklı kurumlar siber güvenlik noktasında iyi bir geçmişe sahip. Bununla ilgili farklı kurumlar kendi bünyelerinde farklı çalışmalar yapıyorlardı ve buna ilişkin hem önlemler hem de geleceğe ilişkin senaryolar düzeyinde çalışmalar yürütüyorlardı. Ancak bunun tek bir noktadan ve koordineli bir şekilde hareket edecek olması önem taşıyor. Çünkü ilerleyen süreçte özellikle kuantum bilgisayarların kullanılmasıyla birlikte ‘Q Günü’ olarak nitelendirdiğimiz durumun tüm ülkeler için kaosun söz konusu olabileceği ve tüm devlet şifrelerinin kullanmış olduğu sistemlerin ve şifreleme mekanizmalarının kuantum bilgisayarlarla çözüldüğü bir kıyamet senaryosu da akademisyenler tarafından konuşuluyor. Siber güvenlik bizim en önemli problemlerimizden bir tanesi haline gelebilir” dedi.


‘Q Günü’ gibi yani kuantum bilgisayarlar sayesinde siber saldırıların söz konusu olduğu bir güne hazırlık yapılması gerektiğini belirten Doç. Dr. Darıcı, ”Geçmişte de birçok olayda siber güvenliğin aslında nasıl önemli olduğunu görmüş olduk. Örnek verecek olursak uçaklar havalanmadı ve çeşitli güvenlik noktalarında bu problemler yaşandı. İlerleyen süreçte özellikle bütün iş ve işlemlerimizi dijital üzerinden hallettiğimiz, bütün kamusal işlemlerin birçoğunun dijital üzerinden yürütüldüğü bir yapı içerisinde bulunuyoruz. ‘Q Günü’ gibi yani kuantum bilgisayarlar sayesinde çeşitli şifreleme mekanizmalarının çözülmesi ve siber saldırıların söz konusu olduğu bir güne hazırlık yapılması gerekiyor. Ayrıca Türkiye’de en önemli eksikliklerden bir tanesi kamusal düzeyde siber güvenliğin ne olduğu, ne olması gerektiği ve neler yapılması gerektiğinin bilinmesi gerekiyor. Her bir birimin ve her bir kamu kuruluşunun buna ilişkin önlemlerin neler olabileceğine yönelik bir bilgi ve anlayış geliştirmesi gerekiyor. Bu konular, savaş durumlarını içinde bulundurduğundan dolayı coğrafyamız için de çok fazla önem arz ediyor. Bu tarzdaki durumlarda bizim siber güvenliğimiz ayrı bir öneme sahip” diye konuştu.



“Uyulması gereken hususlar var”


Doç. Dr. Darıcı, Siber Güvenlik Daire Başkanlığı’nın gerekli önlemleri alacağını düşündüğünü söyleyerek, ”Dijital personelin konumunun tespit edilmesinden tutun çok farklı durumlara kadar siber güvenlik mekanizmaları, bunun içerisinde istihbarat bilgileriyle de ilgili kullanılabiliyor. Bu tarzdaki durumlara yönelik olarak Siber Güvenlik Daire Başkanlığı’nın gerekli önlemleri alacağını düşünüyorum. Çünkü bütün kamunun siber güvenlik açısından uyması gereken hususlar çok önemli. Özellikle bazı kurumların özel olarak çok daha farklı önlemler alması gerekiyor. Emniyet teşkilatı, jandarma teşkilatı, istihbarat personeli ve TUSAŞ gibi noktalarda çalışan personelin kişisel verileri ve diğer kurumlarla ilgili yapmış oldukları çalışmalarda verilerin saklanması ve saklandıkları yerlere de erişilememesi en önemli noktalarımızdan bir tanesidir. Yani yıllarca bir proje için çalışıp, geliştiriyorsunuz. Bu proje verilerinin siber güvenlik mekanizmanızdaki bir eksiklikten dolayı çalındığını veya bilgi istihbaratı olarak bunların kaybolduğunu düşündüğünüzde çok büyük güvenlik açığı ortaya çıkacaktır” şeklinde konuştu.



Türkiye ’siber kıyamet’ gününe hazırlanıyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Malatya Vali Seddar Yavuz, deprem sonrası yapılan çalışmaları ve güvenlik verilerini paylaştı Malatya Valisi Seddar Yavuz, 6 Şubat depremlerinin ardından yürütülen yeniden inşa çalışmalarını ve şehrin güvenliğini sağlamak amacıyla yapılan operasyonları anlattı. Vali Yavuz, deprem sonrası yapılan konut ve ticaret hak sahipliği çalışmalarının yanı sıra, güvenlik önlemlerinin artırıldığını da vurguladı. Malatya Valisi Seddar Yavuz, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla, Malatya Büyükşehir Belediyesi Nikah Sarayı’nda düzenlenen basın toplantısında açıklamalarda bulundu. Vali Yavuz, toplantıda 2024 yılına ait güvenlik verilerini ve 6 Şubat depremlerinin ardından ilde gerçekleştirilen çalışmalarla ilgili bilgiler verdi. Ayrıca, deprem sonrası yapılan hak sahipliği çalışmaları ve emniyetin sağlanmasına yönelik yapılan operasyonları anlattı. Konuşmasına, gazetecilere teşekkür ederek başlayan Vali Yavuz, “6 Şubat deprem felaketinden sonra özellikle zorlu şartlarda halkımızın yanında yer alarak ve doğru bilgilerle hemşehrilerimizi bilgilendirerek büyük bir sorumluluk üstlendiniz. Bugün, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nüzü kutluyor, emekleriniz için teşekkür ediyorum” dedi. Yavuz, ayrıca 10 Ocak İdareciler Günü’nü de kutlayarak devletin ve milletin refahı için mesai gözetmeksizin çalışan tüm idarecilerin bu özel günü hak ettiğini belirtti. 6 Şubat depremlerinin yıkıcı etkilerine değinen Yavuz, deprem sonrası sosyal dokunun da olumsuz etkilendiğini ifade ederek, “Bu büyük felaket, binalarımıza zarar verdiği kadar hayallerimize, geçmişimize ve geleceğimize de olumsuz etkiler bırakmıştır. Ancak bu felaketten sonra halkımızla birlikte önemli bir yeniden inşa süreci başlatmış olduk” dedi. Vali Yavuz, basın toplantısında şehrin güvenliğiyle ilgili yürütülen çalışmaları da gündeme getirdi. Malatya’da huzuru sağlamak amacıyla emniyet, jandarma ve istihbarat birimlerinin koordineli bir şekilde çalıştığını belirten Yavuz, “Malatya’da güvenliği daha iyi hale getirmek için gece gündüz demeden çalışıyoruz. Güvenli bir ortam sağlamak için terörle mücadele, narkotik suçlarla mücadele ve trafik denetimlerini artırarak, halkımızın güvenliğini sağlamaya yönelik önemli adımlar atıyoruz” diye konuştu. Deprem sonrası konut ve ticaret hak sahipliği çalışmaları Vali Yavuz, depremin ardından yapılan hak sahipliği çalışmaları hakkında da bilgi verdi. Vali Yavuz, Malatya’da 80 bin 665 hak sahibinin bulunduğunu, 72 bin 544 kişinin konut, 8 bin 121 kişinin ise ticari hak sahipliği elde ettiğini belirtti. Yavuz, 19 bin 751 konutun kura çekiminin tamamlandığını ve 19 bin 72’sinin anahtar teslimlerinin yapıldığını da söyledi. Vali Yavuz, deprem sonrası yerleşim alanlarının genişletilmesi kapsamında yapılan çalışmalara da değindi. Malatya’ya atandığında yalnızca 3 olan rezerv alan sayısının bugün itibarıyla 45’e yükseltildiğini açıklayan Vali Yavuz, 2024 yılına dair umut dolu mesajlar vererek, şehirdeki yeniden inşa sürecinin hızla ilerlediğini ve halkın güvenliğini sağlamak için çalışmaların devam edeceğini ifade etti.
Kocaeli "Şebo Müzikali" sokak hayvanlarının sesi oldu Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları, tiyatrocular tarafından sokakta bulunan ve sahiplenilen bir köpeğin gerçek yaşam hikayesi olan "Şebo Müzikali"nin prömiyerini gerçekleştirdi. Müzikal, izleyicilerden tam not aldı. Şehir Tiyatroları, "Şebo Müzikali" ile izleyicileri hem duygusal bir yolculuğa çıkardı hem de çocuklara hayvan sevgisini aşılamayı hedefleyen gerçek bir öyküyü sahneye taşıdı. Süleyman Demirel Kültür Merkezi (SDKM) Büyük Sahne’de gerçekleşen prömiyer, salonu dolduran izleyiciler tarafından büyük beğeniyle izlendi. Müzikali izleyenler arasında Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Berna Abiş de yer aldı. Müzikalin sonunda oyuncuları tebrik etmek için sahneye çıkan Berna Abiş, "Sosyal sorumluluk projesi olarak çok güzel bir oyun izledik. Müzikalde de anlatıldığı üzere petshoplardan değil sokaklardan ve barınaklardan hayvan sahiplenmeyi herkesi davet ediyoruz" dedi. Arzu Demirel’in yazıp Ersin Ayhan’ın yönettiği Şebo Müzikali, tiyatrocular tarafından sokakta bulunarak sahiplenilen bir sokak köpeğinin gerçek hayat hikayesini konu alıyor. Oyunun kahramanı Şebo, 2 yıl önce Kocaeli Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları Genel Sanat Yönetmeni Aydın Sigalı’nın eşi tarafından sokağa terk edilmiş halde bulundu. Şebo, Sigalı çifti tarafından sahiplenildikten sonra hem ailenin hem de tiyatronun vazgeçilmez bir parçası haline geldi. Müzikal, çocuklarda hayvan sevgisini pekiştirmeyi hedeflerken, hayvanların insanlarla kurdukları bağları kuklalar eşliğinde müzikal formda gözler önüne serdi. Müzikalde; Başar Alemdar, Işık Öztorun, Çiğdem Sarıhan Benli, Zeynep Dilara Saydam, Sezen Duzakar, Cansu Mengüç, Güliz Gençoğlu, Umut İsfen, Cüneyt Gürbüz, Sevcan Kuş Efe, Su Özdemir, Ahmet Buğra Karakoyun, İbrahim Aydın, Çağla Buldak Akarsu ve Onursal Yıldırım rol alıyor.
Malatya Yeşilyurt Belediyesi’nin ‘Spor İstasyonları’ projesine yoğun ilgi Yeşilyurt Belediyesi ile Yeşilyurt İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü işbirliğiyle spor alışkanlığını erken yaşlarda çocuklara aşılamak ve yeni yetenekleri keşfetmek amacıyla ilkokul ve ortaokullarda düzenlenen ‘Spor İstasyonları’ Projesine çocuklar büyük ilgi gösteriyor. Etkinlikler sırasında yetenekleriyle ön plana çıkan çocuklar alanında deneyimli eğitimciler tarafından takip edilerek kayıt altına alınıyor. Yeşilyurt İlçesinde farklı spor branşlarında yetenekleri olan ilkokul ve ortaokul öğrencileri, ‘Spor İstasyonları’ projesiyle takibe alındı. Malatya ve bölgede Gençlik ve Spor Hizmetleri Müdürlüğünü kuran ilk belediyeler arasında yer alıp, gençlere ve spora yatırım yapmayı öncelik haline getiren Yeşilyurt Belediyesi, gerek kendi bünyesinde kurduğu spor takımlarıyla gerekse de ilkokul ve ortaokul düzeyindeki eğitim kurumlarında yetenekleriyle ön plana çıkan öğrencilerin hayallerine ulaşmaları noktasında ciddi destekler veriyor. Yeşilyurt İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü işbirliğiyle ‘Spor İstasyonları’ projesine start veren Yeşilyurt Belediyesi Gençlik ve Spor Hizmetleri Müdürlüğü, her hafta bir okulu ziyaret ederek öğrenciler için spor alanları kurup, okul bahçelerini hareketlendiriyor. Basketbol, voleybol, masa tenisi, curlıng, langırt ve badminton etkinliklerine katılan minikler, hem spor yapıyor hem de hünerlerini sergileyerek var olan yeteneklerini gözler önüne seriyor. Yeşilyurt Belediyesi Gençlik ve Spor Hizmetleri Müdürlüğünde görevli alanında deneyimli eğitmelerin yanı sıra okullardaki beden eğitim öğretmenleri de yetenekleri öğrencileri tespit ederek, kayıt altına alıyorlar. Aileler, okul idarecileri ve öğretmenlerde başlatılan projeden memnuniyet duyduklarını ifade ederek, öğrencilerin bu tür etkinlikler sayesinde derslerine daha iyi motive olduklarını, sosyalleştiklerini ve arkadaşlık ortamlarının daha iyi bir seviyeye geldiğini söylediler. Düzenlendiği her okulda büyük ilgi gören ‘Spor İstasyonları’ etkinliklerinin bu haftaki durağı ise Sütlüce İlkokulu oldu. Okul bahçesinde kendileri için özel olarak kurulan spor alanlarına yoğun ilgi gösteren öğrenciler, etkinliklere katılarak güzel anlar yaşadılar. Renkli ve hareketli bir ortamda geçen programın sonunda spor malzemesi dağıtımı yapıldı. Etkinlikleri yerinde takip eden Sütlüce Mahalle Muhtarı Mehmet Kılıç, “Kırsal mahallelerde yaşayan evlatlarımız bu tür imkânlara sahip olamıyor. Yeşilyurt Belediyemizin bu projesini bizler takdir ediyoruz, çok güzel bir hizmet. Çocuklarımızın yüzü gülüyor, farklı spor branşlarını öğreniyorlar, yetenekleri ortaya çıkıyor, emek sarf eden herkese teşekkür ediyoruz.” diye konuştu. “En İyi Gençlik Projelerinden Bir Tanesi” Sportif faaliyetleri takip ederek öğrencilerin heyecanını paylaşan AK Parti Yeşilyurt İlçe Gençlik Kolları Başkanı Safa Berk Sevim ise, genç yetenekleri keşfetmek amacıyla başlatılan ‘Spor İstasyonları’ projesinin en iyi gençlik projelerinden bir tanesi olduğunu ifade ederken, Yeşilyurt Belediyesine ve katkı sunan herkese teşekkür edip, öğrencilere başarılar diledi. “Yetenekli Öğrencilerimizi Keşfediyoruz” Yeşilyurt Belediye Başkan Yardımcısı Erkan Dikenli ise, ‘Spor İstasyonları’ projesi ile yetenekli öğrencileri keşfederek ülke sporuna kazandırmayı hedeflediklerini ifade ederken, şunları söyledi; “İlçe Milli Eğitim Müdürlüğümüzle işbirliği halinde, çocuklarımızın fiziksel, mental ve zihinsel kapasitelerini geliştirmek, yeni yetenekleri keşfetmek ve spor alışkanlığının erken yaşlarda edinilmesine katkı sunmak adına başlattığımız ‘Spor İstasyonları’ projemiz büyük ilgi görüyor. Belediye Başkanımız Prof. Dr. İlhan Geçit’in de yakından takip ettiği bu ve benzeri tüm projelerimizle öğrencilerimizin ve gençlerimizin hem derslerinde hem de sosyal hayatlarında başarılı olmaları için çalışıyoruz. Bugünde Sütlüce İlkokulumuzun bahçesinde spor alanları kurduk, çocuklarımız futboldan basketbola, voleyboldan curlınga, langırttan masa tenisine kadar farklı branşlardaki etkinliklere katılarak yeteneklerini sergilediler. Çocuklarımız burada hem öğreniyorlar hem de eğleniyorlar. Kırsal bölgelerimizde sportif etkinliklere ulaşmaktan zorluk çeken yetenekli öğrencilerimizi bu proje sayesinde takip ediyoruz, onların hayallerine ulaşmaları için her türlü desteği veriyoruz. Etkinlikler sonunda hem okullarımıza hem de öğrencilerimize spor malzemeleri hediye ederek spor faaliyetlerin kalıcı ve sürdürülebilir hale gelmesini sağlıyoruz. Etkinliklerimize aralıksız devam edeceğiz” şeklinde konuştu.