POLİTİKA
31 Aralık 2025 Çarşamba - 17:41 Başkan Doğan: "Hizmet ve projelerle dolu bir yıl yaşadık" Samsun Büyükşehir Belediye (SBB) Başkanı Halit Doğan, hizmet ve projelerle dolu bir yılı geride bıraktıklarını söyledi. SBB, yıl boyunca altyapıdan üstyapıya, sosyal hizmetlerden, kültür-sanat faaliyetlerine kadar kente değer katan proje ve yatırımlara imza attı. 2025 yılı ile ilgili değerlendirme yapan Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan, "Samsun’un geleceğini şekillendiren hizmet ve projelerle dolu bir yıl yaşadık. Attığımız her adımda hemşehrilerimizin güvenini ve desteğini hissettik. 2026 yılında da daha fazla proje ve hizmetle Samsun’u daha ileri taşımaya devam edeceğiz. Tüm hemşehrilerimizin şimdiden yeni yılını kutluyor, 2026’nın herkes için sağlık ve huzurla geçmesini diliyorum" dedi. Büyükşehir Belediyesi, kent içi toplu taşımada önceliğimiz konfor, güvenlik ve hızlı ulaşım diyerek yeni otobüsleri filosuna dahil ederken, 12 yeni tramvay aracı için ise çalışmalar sürdürüldü. 17 ilçenin tamamında entegre bir toplu taşıma sistemi olan SATUS projesini hayata geçirerek ilçelerde SAMKART entegreli otobüs dönemini başlattı. Yeni hizmete giren Şehir Hastanesi’ne otobüslerle ulaşım sürecini yürüten Büyükşehir Belediyesi, Şehir Hastanesi Tramvay Hattı için de çalışmaların startını verdi. Havalimanına ulaşımda yeni bir dönem başlatarak SAMAIR projesini hayata geçiren Büyükşehir Belediyesi, 2025 yılında SAMAIR ile binlerce vatandaşa hizmet sundu. Odak Samsun otobüsleri ile de turizm destinasyonlarını daha ulaşılabilir kılan Büyükşehir ile yüzlerce kişi şehrin kendine hayran bırakan turizm destinasyonlarını gezme fırsatı buldu. Mikromobilite projesi ile şehre yeni elektrikli bisikletler kazandırılarak çevre dostu ulaşıma katkı sağlandı. 2025 yol yapım, bakım ve onarım çalışmaları noktasında da büyük yatırım ve hizmetlerin sürdüğü bir yıl oldu. Bir yılda 17 ilçede 700 bin metre yol çalışması gerçekleştirdi. Kentin ulaşım altyapısını güçlendirmek adına bir taraftan mevcut yol ağlarında çalışmalar yapan Büyükşehir Belediyesi, bir taraftan da Recep Tayyip Erdoğan Bulvarı, Terme Yeni Bulvar Yolu ve Kenan Şara Köprülü Kavşağı gibi dev yol projeleri ile yeni yol ağlarını şehre kazandırdı. Dev altyapı projeleri Samsun’un içme suyu artırma kapasitesini artırma hedefi ile Selahattin Ereren İçme Suyu Arıtma Tesisi 2. kademe inşaatı ile Karadeniz’in en büyük içme suyu ve atık su laboratuvarı ve en büyük ambar binasının inşası da başladı. Atakum Sahili Kolektör Hattı projesi ile bölgenin altyapı gücünün artırılması hedeflendi. 17 ilçede sağlıklı ve kesintisiz içme suyu hedefi ile 2025 yılından kent genelinde 1 milyon 71 bin 840 metre içme suyu hattı döşeyen SASKİ, 8 bin 861 yeni abone bağlantısı gerçekleştirdi ve 137 içme suyu deposu ile 10 adet içme suyu terfi merkezini hizmete aldı. Kentsel dönüşümde kararlı adımlar Samsun’da uzun yıllardır beklenen, kentin çehresini değiştirecek tarihi kentsel dönüşüm için düğmeye basıldı, çalışmalar yerinde dönüşüm, katılımcı yönetim anlayışıyla başladı. Kadıköy, Zeytinlik, Anadolu ve Kökçüoğlu mahallerini kapsayan dönüşüm süreci ile ilgili adımlar atıldı. Gülsan Sanayi Sitesi Dönüşüm projesi kapsamında ise yıkımlar başladı. Kentsel dönüşüm sürecinin planlı ve şeffaf bir şekilde ilerlemesi adına güçlü iletişime büyük önem veren, süreci vatandaşla yürütmek isteyen Samsun Büyükşehir Belediyesi tarafından iki ayrı bölgede Kentsel Dönüşüm Ofisleri hizmete açıldı. Kente değer katan projeler Belediye, 2025 yılında Türkiye’nin en büyük air dome oyun alanı Balonya’yı, şehrin yeni buluşma noktası Yalı Kafe’yi ve gençlerin yeni mekanı Petek Genç ve Petek Kafe projesini şehre kazandırdı. Uçan Sinema ile Bilim Merkezi ve Planetaryum projelerin inşa çalışmaları da tamamlanmak üzere. Hamidiye Aile Yaşam Merkezi, Şehir Kütüphanesi ve İlkadım Spor Kompleksi’nde ise çalışmalar hız kesmeden sürdürüldü. İstiklal Meydanı ve Kurtuluş Yolu düzenlemesi ile Şehir Tanıtım Merkezi’nde ise çalışmalarda sona geliniyor. Her ilçeye bir park hedefi ile ilçelere kazandırılan parklardan, sahil düzenlemeleri ve kadınlar plajına, emekli kafeden muhtarlar konağına kente değer katan birçok proje 2025 yılında isminden söz ettirdi. Geleceğe sahip çıkan çevre projeleri Yenilenebilir enerji yatırımlarını stratejik bir öncelik haline getiren Samsun Büyükşehir Belediyesi, GES projeleriyle çevreye ve ekonomiye sağladığı katkıyla dikkat çekti. GES ile Mart 2024’ten bu yana 124 milyon 213 bin 277 kWh elektrik üretilmiş olup 296 milyon 951 bin TL elektrik tasarrufu sağlandı. 77 bin ton CO2 emisyonu ve 146 bin ağacın kesilmesi engellendi. Büyükşehir Belediyesi Merkez Katı Atık Düzenli Depolama Tesisi ile 4 bin 500 ton atık geri dönüştürülerek ekonomiye kazandırıldı. Yılda 25 bin hanenin tüketimine denk 50 milyon kWh elektrik enerjisi üretildi, 66 bin ağacın kesilmesi engellendi. Büyükşehir’in "Atıklarımız Çiçek Oluyor" ödüllü projesi ile ise atık ısıdan faydalanarak oluşturulan serada 2 milyondan fazla çiçek üretilerek kent estiğine renk katıldı. Mavi Bayraklı plaj sayısı 2025’te 13’ten 16’ya yükseldi. Batı Park Mangal İstasyonu ve Çiftlik Caddesi Sıfır Atık Dönüşümü de 2025 yılında isminden söz ettiren çevre projeleri arasında yer aldı. Büyükşehir ile güçlü kırsal kalkınma Samsun Büyükşehir Belediyesi tarıma verdiği desteklerle de hem üreticinin yüzünü güldürdü hem de bereketli ovaları ile bilinen şehrin bereketine bereket kattı. Büyükşehir Belediyesi 2025 yılında yaklaşık 500 bin fide, 160 bin kiloyu aşkın tohum ve 24 bin meyve fidanı desteği ile üreticilerin yanında yer aldı. Büyükşehir Belediyesi’nin destekleri ile üreticinin eli güçlendi, kırsal kalkınma hız kazandı. Büyükşehir Belediyesi büyük bölümü kadın kooperatiflerden oluşan üreticilere ait ürünlerin satışa sunulduğu "Samsun Market BB"yi hizmete açarak da üreticinin yanında yer almayı sürdürdü. Gönüllere dokunan hizmetler İnsan odaklı hizmet anlayışını tüm çalışmalarının merkezine yerleştiren Samsun Büyükşehir Belediyesi, hayata geçirdiği sosyal odaklı projelerle 2025 yılında da vatandaşların hayatına dokunmaya devam etti. 4 ayrı noktada bulunan ve uygun fiyatlı kaliteli yemeği vatandaşlarla buluşturan 153 Restoranlar bir yılda yaklaşık 1 milyon kişinin tercihi oldu. Vatandaşların temel gıda ürünlerine daha ekonomik şekilde ulaşabilmesi amacıyla da şehir genelinde 11 ayrı noktada Samsun Ekmek satış büfeleri hizmete açıldı. Büyükşehir Belediyesi, "Sıcak Bir Tebessüm" sloganıyla mobil mutfak araçları ile şehrin farklı noktalarında başlattığı ücretsiz çorba ikramı ile de gönülleri ısıttı. Sosyal belediyecilikte örnek hizmetler Önce insan diyerek çalışmalarını sürdüren Samsun Büyükşehir Belediyesi 2025 yılında, eğitimden barınmaya, ulaşımdan gıdaya her alanda vatandaşların yanında olmayı ilke edindi. Gönül belediyeciliğinin en güzel örneklerini sürdüren Büyükşehir Belediyesi yaşlıların ve engellilerin yaşamlarına dokunarak onlara yalnız olmadıklarını hissettirdi. Nefes projesi kapsamında evde sağlık hizmetinden, temizliğe, kültürel etkinliklerden refakat hizmetine kadar birçok alanda vatandaşların yaşamını kolaylaştırdı. Samsun Büyükşehir Belediyesi, engelli bireyleri ve ailelerini 2025 yılında da unutmadı. Türkiye’de ilk olma özelliği taşıyan Mavi Işıklar Engelliler Eğitim, Dinlenme ve Rehabilitasyon Merkezi’nde engelli vatandaşlara tatil tadında konaklamalı hizmet sundu. Özel bireyleri denizle buluşturmak amacıyla Engelsiz Plaj ve Engelsiz Kafe projesi hayata geçirildi. Toplumun temel yapı taşı olan aileleri desteklemek adına kadınlara ve çocuklara yönelik eğitim programları, seminerler ve etkinlikler 2025 yılında hız kesmeden devam etti. Online ve yüz yüze olmak üzere psikolog ve diyetisyen desteği ile de binlerce kişiye ulaşıldı. Büyükşehir Belediyesi 2025 yılında Cenaze Hizmeti ağını da genişleterek ilçelerdeki cenaze hizmetlerini kendi bünyesinde yürütmeye başladı. Büyükşehir Belediyesi ile kültür ve sanatın kalbi 2025 yılında da Samsun’da attı. Çocuk şenliklerinden söyleşilere, tiyatrolardan eğlenceli etkinliklere şehrin dört bir yanında kültür sanat rüzgarı esti. Uluslararası Halk Oyunları Festivali, Ot Yemekleri Festivali, Uluslararası Open WTA Tenis Turnuvası, Uluslararası Su Sporları Turnuvası, Çocuk Maratonu gibi birçok etkinlikle de Samsun 2025 yılında isminden söz ettirdi. Bilim Samsun ve Keşif Kampüsü yüzlerce öğrenciyi ağırlayarak bilim yolculuğunda onlara ışık oldu. Samsun’a Büyükşehir’den 100 ambulans Her alanda yatırım ve hizmet rüzgarı estiren Samsun Büyükşehir Belediyesi kentin tüm sorunlarını ve meselelerini önceleyen bir anlayışla bir ilke imza atarak 100 ambulansı şehre kazandırdı. Kentin sağlık altyapısına önemli katkı sunacak ambulanslar ile acil sağlık hizmetlerinin daha hızlı yürütülmesi sağlanacak. "Hizmet ve projelerle dolu bir yıl yaşadık" 2025 yılı ile ilgili değerlendirme yapan Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan, "Samsun’un geleceğini şekillendiren hizmet ve projelerle dolu bir yıl yaşadık. 2025 yılı boyunca Samsun, büyük bir dönüşüm yolculuğuna tanıklık etti. Ulaşım projeleri, çevre yatırımları, kültür-sanat etkinlikleri, sosyal hizmetler, altyapı ve üstyapı projeleri ile Samsun her alanda güçlü ve dinamik bir yıl yaşadı. Attığımız her adımda hemşehrilerimizin güvenini ve desteğini hissettik. Geleceğe bırakacağımız en büyük miras kentsel dönüşümdür anlayışı ile dönüşümün startını verdik. Uzun yılların hayâli olan bu dönüşüm sürecini biz hemşehrilerimizle birlikte hareket ederek, birlikte yol yürüyerek gerçekleştiriyoruz. Ulaşım altyapısının güçlendirilmesini bir kalkınma hamlesi olarak görerek yol çalışmalarımızı hedeflediğimiz oranda tamamladık. Ulaşım ağımızı genişletecek yeni yol ve bulvar çalışmalarımızı gerçekleştirdik. Kent içi toplu ulaşımı güçlendirmek adına filomuza yeni otobüsler dahil ettik. Önce insan diyerek, gönül belediyeciliği diyerek sosyal belediyeciliğin kapsamına giren her alanda çalışmalarımızı artırarak sürdürdük. Seçimden önce hemşehrilerimize verdiğimiz sözleri önceleyerek çalışmalarımıza yön verdik. Şehrin kültürel ve sosyal yaşamına katkı sunacak çalışmalarımız kapsamında Balonya, Yalı, Petek Genç gibi sosyal donatı alanlarını şehrimize kazandırdık. Her alanda olduğu gibi Samsun’u kültür, sanat ve eğitimde de zirveye taşıma hedefi ile tiyatrolardan etkinliklere, festivallerden şenliklere dopdolu bir yıl geçirdik. Bizim bütçemiz şehrin bütçesi, şehrimizin ihtiyaçları ise birinci önceliğimiz diyerek 100 yeni ambulansı şehrimize kazandırdık. Şehrimizin ihtiyaç duyduğu her alanda hizmetlerimizi sürdürüyoruz. Şunun altını özellikle çizmeliyim ki şehrimizde hayata geçen tüm eser ve hizmetler Samsun’da siyasetten bürokrasiye her alanda olan birlik ve beraberliğin eseridir. Yine bu şehirde yaşayan herkes, bu başarı hikâyesinin bir parçasıdır. Hemşehrilerimizin güveni, desteği ve duası oldukça Samsun büyümeye, gelişmeye ve Türkiye’nin parlayan yıldızı olmaya devam edecektir" diye konuştu. "2026 planımız ve çalışma takvimimiz hazır" 2026 mesajını da paylaşan Başkan Doğan, "Samsun, 2026’ya kendinden emin bir şekilde ilerliyor. Ulaşımdan çevreye, kültürden sosyal yaşama kadar şehrin her noktasına dokunan proje ve hizmetlerimiz 2026’da da kararlılıkla devam edecek. 2026 planımız ve çalışma takvimimiz hazır. 2026’da güçlü projelerle daha ileri Samsun diyerek çalışmaya devam edeceğiz. Tüm hemşehrilerimizin de yeni yılını kutluyor, sağlık ve huzur dolu bir 2026 diliyorum" şeklinde konuştu.
31 Aralık 2025 Çarşamba - 16:13 Cevdet Yılmaz: "Bu yıl uyguladığımız programla; istikrarı güçlendiren, kapsayıcı refahı önceleyen politikalarımızı hayata geçirdik" Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Bu yıl, Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde uyguladığımız programla; istikrarı güçlendiren, kapsayıcı refahı önceleyen politikalarımızı hayata geçirdik" dedi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz, sosyal medya hesabı üzerinden yeni yıl mesajı yayımladı. Yılmaz, mesajında 2025 yılının değerlendirmesine yer verirken Türkiye’nin 2026 yılı hedeflerinden de bahsetti. Yılmaz, paylaşımında şu ifadelere yer verdi: "2025 yılı, Türkiye Yüzyılı hedeflerimiz doğrultusunda; ekonomiden sosyal politikalara, diplomasiden şehirleşmeye uzanan geniş bir alanda yoğun çalışmalar yürüttüğümüz bir yıl oldu. Bu yıl, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde uyguladığımız programla; istikrarı güçlendiren, kapsayıcı refahı önceleyen politikalarımızı hayata geçirdik. Büyümede, ihracatta, turizmde olumsuz dış şartlara rağmen kazanımlarımızı daha ileriye taşımayı başardık. Enflasyonda başlayan düşüş eğilimi sonucunda, ocak ayı itibarıyla 20’li rakamları görmeyi bekliyoruz. 2026 yılı boyunca da programımızı kararlılıkla uygulayarak; vatandaşlarımızın satın alma gücünün yükseldiği, kalıcı refahın güçlendiği bir zemini adım adım inşa etmeye devam edeceğiz. Gıda, enerji, lojistik ve konut başta olmak üzere kritik alanlara öncelik vermeyi; eğitim, sağlık, adalet ve emniyeti yine vazgeçilmez önceliklerimiz arasında tutmayı sürdüreceğiz." "455 bininci konutu hak sahiplerine teslim ettik" 2025 yılının aynı zamanda, deprem bölgesinin yeniden ihyasında önemli bir eşiğin aşıldığı bir yıl olduğuna değinen Yılmaz, "Söz verdiğimiz gibi, 455 bininci konutu hak sahiplerine teslim ederek depremin yaralarını sarmada büyük bir mesafe kat ettik. 2026’da ise 500 bin sosyal konut hamlesiyle hem vatandaşlarımızın kendi evlerine kavuşmalarını sağlayacak büyük bir seferberliği başlatıyor, hem de dirençli şehirler inşa etme politikamızı daha geniş bir tabana yayıyoruz. Güvenlik alanında Terörsüz Türkiye yolunda büyük bir mesafe kaydettik. Terörsüz Türkiye ve terörsüz bölge hedefiyle; iç cephemizi tahkim edecek, bölgemizde oluşan güvenlik ikliminin yayılmasıyla hem ülkemizin hem de bölgemizin kalkınmasına güçlü bir ivme kazandıracağız" dedi. "2026 yılı ülkemiz için bir ‘Zirveler Yılı’ olacaktır" Dış politikada ise barış ve istikrara katkı veren etkin diplomasi anlayışının sürdürüldüğünü kaydeden Yılmaz, "Suriye’de kalıcı barış ve yeniden yapılanma, Gazze’de ateşkesin sağlanması, Rusya-Ukrayna savaşının sona erdirilmesi yönündeki süreçlerde; Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın inisiyatif alan liderliğiyle aktif ve yapıcı bir diplomatik rol üstlendik. 2026 yılında da çatışmaların yerini barışın aldığı bir bölgesel ve küresel iklim için gayretle çalışacağız. NATO Zirvesi’nden BM Taraflar Konferansı COP31’e, Türk Devletleri Zirvesi’nden Antalya Diplomasi Forumu’na; 2026 yılı ülkemiz için bir ‘Zirveler Yılı’ olacaktır. Bölgemizin ve dünyanın temel meseleleri ev sahipliğimizde ele alınacaktır" ifadelerine yer verdi. "Türkiye Yüzyılı Vizyonu ile her alanda ilerlemeyi sürdüreceğiz" Yılmaz paylaşımının devamında şu ifadeleri kullandı: "Gereksiz polemiklerden ve yapay tartışmalardan uzak durarak; gerçekçi, sonuç odaklı ve insanı merkeze alan politikalarımızı güçlü bir koordinasyon ve ortak akıl anlayışıyla hayata geçirmeye devam edecek, Türkiye Yüzyılı Vizyonu ile her alanda ilerlemeyi sürdüreceğiz. Bu düşüncelerle, 2026 yılının ülkemiz, milletimiz ve başta mazlum coğrafyalar olmak üzere tüm insanlık için barışa, huzura ve refaha vesile olmasını diliyorum. Sağlıkla, umutla ve sevdiklerinizle birlikte nice yıllara."
Ablasının bağışı ona can oldu: Genç doktor adayı şimdi başkalarına umut olacak
22 Kasım 2025 Cumartesi - 10:43 Ablasının bağışı ona can oldu: Genç doktor adayı şimdi başkalarına umut olacak Ankara Bilkent Şehir Hastanesinde ablasının donör olmasıyla karaciğer nakli olan doktor adayı Neslihan Coşkun, ikinci hayatında hastalara umut olmak istiyor. Yaklaşık 5 yıldır takipli hasta olan Neslihan Coşkun son zamanlarda artan mide bulantısı, halsizlik gibi şikayetlerle Ankara Bilkent Şehir Hastanesi’ne başvurdu. Burada yapılan tetkikler sonucunda karaciğer yetmezliği olduğu öğrenilen hasta Coşkun, ablasının donör olmasıyla ikinci bir hayat şansı buldu. Aynı zamanda son sınıf tıp fakültesi öğrencisi olan Coşkun, artık karaciğer hastalıkları uzmanı olup hastaların hayatlarına dokunmak istiyor. Hasta Neslihan Coşkun son sınıf tıp fakültesinde öğrenimine devam ettiğini belirterek, "Yaklaşık 2,5 ay önce Karaciğer nakli oldum. 2022 yılında öğrendim karaciğer hastalığı olduğumu. O zamandan beri tedavisini doktorlarla beraber yürütüyoruz" dedi. "Bir organın değişeceğini öğrenmek garip bir duyguydu" İlk nakil olacağını öğrendiğinde korkuları olduğunu aktaran Coşkun, "Mide bulantısı, karın ağrısı, karın şişliği gibi şikayetlerim vardı. İlk nakil olacağımı öğrendiğimde tabii ki de çok garip bir duyguydu. Bir organın değişeceğini öğrenmek garip bir duyguydu. Üzülmüştüm. Nakil öncesinde zaman zaman zorluklar çektim ama hep dayanmaya çalıştım. Nakil sonrasında yeniden hayata tutundum" ifadelerini kullandı. "Bundan sonraki hayatımda da iyi bir doktor olup insanlara güzel bir hayat sunmak istiyorum" Doktor olma hayalini gerçekleştirmek için çok çalıştığını aktaran Coşkun, "Tıp öğrencisiyim ve gerçekten çok değerli bir meslek doktorluk. İnsanların hayatlarına dokunabilmek çok güzel. Ben de ileride inşallah bu hastanede benim naklimi gerçekleştiren, benim takibimi gerçekleştiren doktorlar gibi değerli bir doktor olmak istiyorum. İnşallah da dahiliye, yan dal yapıp gastroenteroloji hepatalog yan dalıyla doktor olmak istiyorum. Ben karaciğer nakli sonrasında ikinci bir hayat şansı buldum. Bundan sonraki hayatımda da iyi bir doktor olup insanlara güzel bir hayat sunmak istiyorum" şeklinde konuştu. Bilkent Şehir Hastanesi Koordinatör Başhekimi Prof. Dr. Levent Öztürk, Türkiye’nin en büyük ve en donanımlı sağlık kurumlarından biri olarak organ bağışı konusunda toplumun bilinçlendirilmesi için çalışmalar yürüttüklerini belirtti. Prof. Dr. Öztürk, aynı anda 4 solid organ naklini gerçekleştirebilecek kapasiteye sahip olduğunu vurgulayarak, "Yaklaşık 800 öğretim üyemiz, 500 uzman doktorumuz var. Hastanemizin bir özelliği 4 solid organ naklini aynı anda gerçekleştirebilecek hem doktor hem ekipmana sahip. Hastanemizde akciğer kalp karaciğer ve böbrek nakilleri aynı anda gerçekleştirilebiliyor. Açıldığı günden bu yana 155 karaciğer, 49 akciğer, 48 kalp ve 210’un üzerinde böbrek nakli ameliyatı gerçekleştirildi" dedi. "Bir organ bir hayat" Nakil ameliyatlarını yapacak imkanları olduğunu fakat organ bağışının yetersiz olduğunu dile getiren Öztürk, "Toplumda bunun farkındalığını oluşturmak ana hedefimiz. Organ bağışı için Türkiye’de bekleyen insan sayısı yaklaşık 32 bin. Bunun ağırlıklı olan kısmı böbrek nakli. Ama yaklaşık 6-7 bin tanesi de böbrek nakli dışında organ nakli bekleyen hastamız var. Eğer ki organ nakli, organ bağışı artarsa bunları da en kısa zamanda daha sağlıklı, normal hayatlarına döndürebileceğiz. Organ bağışı çok önemli bu konuda. Organ bağışını tekrar vatandaşlarımızın farkındalığını arttırmak için elimizden geleni yapacağız. Gerçekten bir organ bir hayat" şeklinde konuştu. "Doktor adayı son sınıf öğrencisi hepatolog olmaya karar verdi" Ankara Bilkent Şehir Hastanesi Organ Nakli Mesul Müdürü, Karaciğer Nakli Sorumlu Uzman Yardımcısı Prof. Dr. Erdal Birol Bostancı, hastanın takipli hasta olduğunu ve şikayetlerinin zamanla arttığını belirterek, "Vücudun kendisi, kendi organlarına saldıran bir immün sistem hastalığı. Bunun sonucunda da karaciğerin safra yollarında bozulmalar meydana geliyor ve ona bağlı kaşıntı, sarılık ve karaciğer yetmezliğine bağlı halsizlik gelişiyor. Bu hastamızı da 2020 yılından beri takip ediyorduk ve bu hastada endoskopik işlemler de yapılıyordu. Bu hastamıza da 7 kere endoskopik işlem yapılmıştı. Fakat en son hastalığı biraz daha ilerledi. Yetmezliği arttı, şikayetleri de ilerleyince konseyimizde organ nakli kararı aldık ve organ naklini kardeşinden gerçekleştirdik. Kendisi doktor adayı son sınıf öğrencisi. Bizim için de şöyle güzel bir şey oldu. Kendisi hepatolog olmaya karar verdi. Yani karaciğer hastalıkları uzmanı olmaya karar verdi. Bu da bizim kazancımız" ifadelerini kullandı.
Diyarbakırlı vatandaşlardan Devlet Bahçeli’ye tam destek
22 Kasım 2025 Cumartesi - 09:42 Diyarbakırlı vatandaşlardan Devlet Bahçeli’ye tam destek Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Diyarbakır’ın Sur İlçe Başkanı Şakir Erdin, ilçedeki esnaf ve vatandaşlarla bir araya geldi. Diyarbakırlı vatandaşlar, Terörsüz Türkiye sürecinde yaklaşımı nedeni ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye tam destek verdi. MHP Sur İlçe Başkanı Şakir Erdin, tarihi ilçede esnaf ve vatandaşlarla tek tek görüşecek Terörsüz Türkiye süreci hakkında bilgilendirmelerde bulundu. Esnaf ve vatandaşlardan tam destek alan Erdin ‘’Bir daha Sur ilçesinde kötü olaylar yaşanmayacak’’ dedi. Esnaf ve vatandaşlar ise MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye teşekkür ederek, ‘’Arkasındayız, katılıyoruz ve inşallah barışı o bize getirecek" diye konuştu. "Terörsüz Türkiye sürecinde Diyarbakır’da Bahçeli’ye büyük teveccüh oldu’’ Şakir Erdin, özellikle Terörsüz Türkiye süreci döneminde Diyarbakır’da, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye büyük bir teveccühün olduğunu dile getirdi. Erdin, "Kendilerinin yapmış olduğu açıklamada ‘İmralı’ya heyet gönderilsin’ denildiğinde Sur halkını kapı kapı dolaştık. Herkes genel başkanımıza büyük bir sevgi ve destek gösteriyor. Sürecin başarıya ulaşmasını umut ediyoruz. Tamamen herkes barışa inanıyor, özellikle Sur esnafı. Sur’a gelen yerli ve yabancı turistlerin bölgeyi görmesi için yapılan çalışmalarla birlikte, artık algıların kırıldığını ve herkesin barışa hazır olduğunu görüyoruz’’ şeklinde konuştu. ‘’Devletimizin ve milletimizin yanındayız’’ Ayrıca hendek olaylarında Sur ilçesinde yıkılan Kurşunlu Caminin yanında, MHP İlçe Başkanlığı açan Şakir Erdin, böyle bir yerde başkanlık açmanın manevi duygulara çok iyi geldiğini ifade etti. Erdin, "Sur hendek olaylarında halkımızın yaşadığı acılar hala kalbimizde ve bugün bile izlerini görüyoruz. Sur’un bazı bölgelerinde o dönemden kalan kalıntılar duruyor, yaralarımız tam anlamıyla sarılmış değil. Örnek vermek gerekirse, bakın, bu alanlar hendeklerden kalan tahribatın izleridir. Buralar, Sur’umuzun tamamen zarar gördüğü, pek çok yarasının kapanmadığı yerlerdir. Hendek olayları sırasında oluk oluk kan akarken bazı insanlarımız bölgeden kaçmak zorunda kaldı, hatta ülke dışına gidenler oldu. Biz o gün buradaydık, bugün de buradayız, yarın da burada olacağız. Milliyetçi Hareket Partisi olarak burada bir binamız var; burada üç hilalimiz, Türk bayrağımız dalgalanıyor. Devletimizin ve milletimizin yanındayız. Elimizden geldiğince bu yaraları sarmaya çalışıyoruz" dedi. Milliyetçi Hareket Partisi İlçe Başkanlığının burada açılmasının tek sebebinin de yaraların daha hızlı sarılması, vatandaşlara daha iyi hizmet verebilmek ve daha güçlü şekilde hitap edebilmek olduğunu aktaran Erdin, şu ifadeleri kullandı: ‘’Buradayız ve kapılarımız sonuna kadar halkımıza açıktır. Bir daha bu tür acıların Diyarbakır’da, Sur’da yaşanmamasını umut ediyoruz. Cumhur ittifakı olarak, genel başkanımızın yaptığı açılımla birlikte Allah’ın izniyle bu olayları bir daha yaşamayacağımız inancıyla yolumuza devam ediyoruz."
Doç. Dr. Akıncı: "ABD ve Türkiye ilerleyen dönemde daha iyimser bir noktaya gelecek"
22 Kasım 2025 Cumartesi - 09:35 Doç. Dr. Akıncı: "ABD ve Türkiye ilerleyen dönemde daha iyimser bir noktaya gelecek" Suudi Arabistan’a satılacak F-35 savaş uçaklarının Türkiye’ye İsrail’in baskıları nedeniyle satılmadığına vurgu yapan Adana Alparslan Türkeş Bilim ve Teknoloji Üniversitesi’nden Doç. Dr. Berat Akıncı, "Amerika Birleşik Devletleri’yle Türkiye NATO ittifakı açısından müttefik bir ülke. İlerleyen dönemlerde tarafların daha iyimser bir noktaya geleceğine inanıyorum" dedi. Suudi Arabistan Veliaht Prensi Muhammed Bin Selman, Amerika Birleşik Devletleri Başkanı Donald Trump’ı Beyaz Saray’da ziyaret etti. 7 yıl sonra ilk kez ABD’ye giden Selman, kapsamlı bir tören ile karşılandı. İki liderin görüşmesinden sonra Suudi Arabistan’a F-35 savaş uçağı satıldı. Adana Alparslan Türkeş Bilim ve Teknoloji Üniversitesi İktisadi, İdari ve Sosyal Bilimler Fakültesi Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı Doç. Dr. Berat Akıncı, konuyla ilgili İhlas Haber Ajansı muhabirine açıklamalarda bulundu. "Suudi Arabistan F-35 alıp hava kuvvetlerini güçlendirmek istiyor" Prens Selman’ın Amerika’ya yaptığı görüşmenin kendi geleceği açısından önemli olduğuna vurgu yapan Doç. Dr. Akıncı, "Prens Selman açısından bu görüşme, çok kritik bir öneme sahip. Çünkü Cemal Kaşıkçı cinayetinden bu yana Prens Selman’ın Amerika Birleşik Devletleri’ne ziyareti söz konusu değildi. Suudi Arabistan’ın uluslararası meşruiyetini tekrar kazanması açısından, İsrail’in Orta Doğu’da oluşturmuş olduğu güvenlik krizinin bir sonucu olarak Suudi Arabistan bölgede güvende hissetmek istiyor. Suudi Arabistan F-35 alıp hava kuvvetlerini güçlendirmek istiyor. Amerika Birleşik Devletleri de bu işin hem ekonomik tarafını hem de körfez ülkelerinin dengelerini düşünüyor" ifadelerini kullandı. "İsrail, Trump yönetimini baskılıyor" Türkiye’ye F-35 savaş uçağı satışının İsrail tarafından engellendiğini ancak çok yakın bir dönemde bu satışın gerçekleşeceğine inandığını belirten Doç. Dr. Berat Akıncı, daha sonra şunları söyledi: "Amerika Birleşik Devletleri’yle Türkiye NATO ittifakı açısından müttefik bir ülke. Dolayısıyla burada Türkiye’nin F-35 uçağı alma talebi müttefiklik ruhuyla açıklanabilecek bir durum. Ancak Amerika Birleşik Devletleri, İsrail tarafından baskılanıyor. İsrail, Türkiye’nin hava kuvvetlerinin gelişmiş uçak alması bakımından Trump yönetimini baskı altında tutuyor. Bu noktada Suudi Arabistan’a Amerika Birleşik Devletleri tarafından F-35 uçaklarının verilecek olmasının Türkiye’nin ne kadar haklı bir talebi olduğunu gösteriyor. İlerleyen dönemlerde tarafların daha iyimser bir noktaya geleceğine inanıyorum." "Bu planın geçmesi olumlu" Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin ABD Başkanı Donald Trump’ın hazırladığı 20 maddelik Gazze planını içeren karar tasarısının lehinde oy kullandığına ancak Rusya ve Çin’in çekince koyduğuna da vurgu yapan Doç. Dr. Akıncı, "Rusya ve Çin’in, Trump’ın Gazze planına yönelik çekince koyduğunu görüyoruz. Bu aslında Rusya ve Çin açısından bakınca anlaşılabilir bir çekince. Bölgenin bir barışa adım atılması, akan kanın durması ve tekrar savaşa dönülmemesi noktasında Trump’ın planının güvenlik konseyinden geçmesi olumlu bir durum"ifadelerini kullandı.
Sağlık Bakanı Memişoğlu: "Aile hekimlerimiz daha önce yazamadığı bin 859 ilacı yazabilir hale geldi"
22 Kasım 2025 Cumartesi - 00:11 Sağlık Bakanı Memişoğlu: "Aile hekimlerimiz daha önce yazamadığı bin 859 ilacı yazabilir hale geldi" Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, "Aile hekimlerimiz daha önce yazamadığı bin 859 ilacı yazabilir hale geldi. Böylece vatandaşlarımız sağlık hizmetlerini çok daha yakın aile hekimlerinden alabilir hale geldi" dedi. Sağlık Bakanı Kemal Memişoğlu, Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Sağlık Bakanlığı ve ilgili kurumların görüşmeleri katıldı ve milletvekillerinin sorularını cevap verdi. Memişoğlu, Sayıştay denetimlerine işaret ederek, "Sayıştay 2023 denetim raporunda toplam 19 bulgu yer almışken yaptığımız iyileştirmeler sonucunda 2024 yılında denetim raporundaki bulgu sayısı 12’ye düşürülmüştür. Bu sonuç denetim süreçlerine verdiğimiz önemin, yaptığımız düzenlemelerin, kursal iyileştirme çalışmalarımızın somut bir göstergesidir. Aynı hassasiyeti 2024 yılı denetim raporlarında da tüm hususları tek tek çalışıyor. Süreçlerimizi düzeltmeye ve güçlendirmeye devam ediyoruz" ifadelerini kullandı. Aile hekimlerinin reçetelerini engelledikleri eleştirilerine Memişoğlu, "Tam aksine biz aile hekimliğinde düzenlenen ilaç raporlarının ve reçetelerin kapsamını geliştirdik. Aile hekimlerimiz daha önce yazamadığı bin 859 ilacı yazabilir hale geldi. Böylece vatandaşlarımız sağlık hizmetlerini çok daha yakın aile hekimlerinden alabilir hale geldi. Oluşturduğumuz yeni modelle koruyan sağlık politikalarımızın merkezine aile hekimi yerleştirdik. Koruyucu sağlık hizmetlerimizin kapsamını genişleterek aile hekimlerimizin düzenli aralıklarla kronik hastalık ve kanser taramaları yapmalarını teşvik edecek düzenlemeler yaptık. Bu sayede obezite, kardiyovasküler hastalık, diyabet, hipertansiyon gibi kronik hastaların tanımalarına büyük bir artış sağladık. Toplam 105 milyon tarama ve izleme yaptık. Tarama ve takip programlarımızı geliştirmeye devam ediyoruz" diye konuştu. Memişoğlu, şöyle konuştu: "Aile hekimleri o hastayı hastaneye gönderirken direkt o gönderdiği bilgi notu yazabiliyor. Hastanın durumunu ifade edecek bilgilendirmeleri de yapabiliyor. Tam tersine. Hastaneye giden hasta, hastanedeki hekim tarafından muayene edilip gerekli tepkiler yapıldığı zaman o hekim o hastayla beraber elektronik sistemde bilgi yazıp aile hekimine mesaj ve bilgi gönderebiliyor." "Şehir hastanelerinin sahibi ve yöneticisi Sağlık Bakanlığı’dır" Şehir hastanelerinin sahibi ve yöneticisinin Sağlık Bakanlığı olduğunu söyleyen Memişoğlu, "Kamu Özel İşbirliği, sadece bir finansman ve yapım modelidir. Bu model, devletin bütçe imkanlarını zorlamadan büyük ölçekli yatırımları daha kısa sürede hayata geçirmek amacıyla kullanılmaktadır. Şehir hastanelerinin sahibi ve yöneticisi Sağlık Bakanlığı’dır. Hastanelerin yönetimi sevk ve idaresi tıbbi süreçlerin tamamı Bakanlığımız tarafından yürütülmektedir. Özel sektörün sürece katkısı ise yalnızca hastanelerin inşa edilmesi, teknolojik altyapının kurulması, bazı destek hizmetlerinin sunulması ile sınırlıdır. Yani şehir hastanelerimiz kamu hastaneleridir ve tüm sağlık hizmetlerinin planlanması ve yürütülmesi Bakanlığımız tarafından yapılmaktadır. Kamu Özel İşbirliği şehir hastaneleri kapsamında yapılan ödemelerle ilgili iddiaların çok büyük kısmı yanlış veya eksik bilgilerden kaynaklanıyor. Kamu Özel İşbirliği kapsamında yapılan ödemeler, iki ana kalemden oluşmaktadır. Birincisi, kullanım bedeli olarak adlandırılmış kalem. Kullanım bedeli, bu hastanede inşaatı, modern sağlık altyapısı, tıbbi teknolojik yatırımları ve akıllı bina sistemleri için yapılan devasa yatırımların karşılığı olarak ödenen ücrettir. KÖİ kullanım bedeli ödemeleri bakanlığımız bütçesinin harcamalarının içindeki payı artmamakta. Aksine her yıl düzenli olarak azalmaktadır" dedi. Görüşmelerin tamamlanmasının ardından Sağlık Bakanlığı’nın 2026 yılı bütçesi kabul edildi.
Bursa Şehir Hastanesi ve YHT Garı bağlantı yollarının temeli atıldı
21 Kasım 2025 Cuma - 23:19 Bursa Şehir Hastanesi ve YHT Garı bağlantı yollarının temeli atıldı Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, temeli atılan Bursa Şehir Hastanesi ve YHT Garı bağlantı yolunun, Bursa Şehir Hastanesi ve Yüksek Hızlı Tren garına erişim imkanı sağlayacağını belirterek, "Şehir içerisindeki yolların yapılmasını biz elbette belediyelerden bekleriz. Ancak burada bu noktada bir irade olmadığı gördüğümüz için biz, milletvekillerimiz, valilik ve çalışma arkadaşlarımızla birlikte istişare ederek le beraber, valilikle birlikte istişare ederek bu sorumluluğu da üzerimize aldık" dedi. Bursa Şehir Hastanesi ve YHT Garı bağlantı yolları temeli, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun katılımıyla atıldı. Törende konuşan Bakan Uraloğlu, "Yüksek Hızlı Tren Garı’mıza doğrudan erişim sağlayacak 3 kilometre uzunluğundaki bağlantı yollarımızın temelini atıyoruz. Bursa’nın potansiyelini en üst düzeye çıkararak, ulaşımın her moduyla daha etkin hale getirmek için çalışıyoruz. Bursa, Uludağ’ın eteklerinde, ipek yolu üzerindeki tarihiyle, Ulu Camii ve Yeşil Türbesi ile, sanayisiyle Türkiye’nin önde gelen şehirlerinden biri. Marmara ve Ege Bölgeleri arasında uzanan gelişmiş otoyol ve bölünmüş yol güzergahında geçiş noktası olan şehrimiz her geçen gün büyüyor. Bu sebeple Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak Bursa’nın şehir merkezi, ilçeleri ve çevre illerle ulaşım standardını yeni ulaşım yatırımlarıyla güçlendiriyoruz. Bursa Şehir Hastanemiz, 2019’da hizmete girdiğinden beri milyonlarca hastamıza, vatandaşımıza şifa kapısı oldu. Açılışının ardından hem şehir hastanesine erişim hem de İstanbul-İzmir Otoyolu nedeniyle bu kesimde trafik yoğunluğu giderek arttı. Ayrıca aynı bölgede Bakanlığımız tarafından yapımı sürdürülen Yüksek Hızlı Tren garı ve metro hatlarının merkez istasyonu da bulunuyor. Bu dev yatırımları, birbirine doğrudan ve konforlu bir şekilde bağlanmadıkça tam anlamıyla verimli olamazdı. İşte bugün temelini attığımız 3 kilometrelik bölünmüş yol standardında hizmet verecek bağlantı yolları projemiz tam da bu ihtiyacı karşılıyor. Bağlantı yollarımız tamamlandığında, Bursa Şehir Hastanemize alternatif bir güzergâh sunarak otoyoldaki trafik yükünü azaltacak, acil durumlarda ambulansların ve vatandaşlarımızın hastaneye en hızlı ve en güvenli şekilde ulaşmasını sağlayacak. Yüksek Hızlı Tren garımıza ve metro istasyonuna doğrudan ulaşarak toplu taşıma ile, hareketlilik ve erişilebilirliği arttırarak Bursa’nın bölgesel ulaşım vizyonunu güçlendirecek, artan yolcu ve yük trafiğini daha etkin yöneterek Bursa’nın bölgesel merkez olma gücünü arttıracaktır" dedi. "Bursa’ya 23 yılda 272 milyarlık yatırım" Ulaştırma Bakanlığı olarak Bursa’ya yapılan yatırımlardan bahseden Uraloğlu, "2002 yılından bu yana Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde Bursa’nın ulaşım ve iletişim altyapısına yaklaşık 272 milyar lira yatırım gerçekleştirdik. Bölünmüş yol uzunluğunu 195 kilometreden 613 kilometreye, bitümlü sıcak kaplama yol uzunluğunu 148 kilometreden 811 kilometreye çıkardık. İstanbul-Gebze-Orhangazi-İzmir Otoyolu’nu açtık. Bursa Çevre Otoyolu, Bursa-Eskişehir-Ankara yolu, Bursa-Balıkesir-İzmir Yolu, Bursa-Çanakkale yolu, Bursa-Mudanya gibi önemli güzergahları bölünmüş yol olarak tamamladık. İğdir Tüneli ile Bursa-İnegöl-Bozüyük Yolunda, Mezit Tüneli’ni tamamlayarak trafiğe açtık. Balıkesir-Susurluk-Karacabey yolunda, Mustafakemalpaşa Giriş Köprülü Kavşağı ile Kosova ve Koşuboğazı Köprülü Kavşaklarını inşa ettik. Bursa-İnegöl-Bozüyük yolunda, Yenice, Yenişehir, İnegöl Organize Sanayi Bölgesi, Domaniç ve Kurşunlu Köprülü Kavşaklarını tamamladık. İnegöl Şehir Geçişinde Mesudiye Farklı Seviyeli Kavşağını kazandırdık. İznik Çevre Yolu’nu açtık. Geçtiğimiz Temmuz Doğancı Tüneli ve bağlantı yollarının açılışını gerçekleştirdik. Bugün itibarıyla da Teknosab Kavşağı, Çalı Yolu, Yenişehir Batı Kesimi Sanayi Kavşağı ve YHT İstasyonu bağlantı yolu, Erenler-Harmancık yolu gibi 20 ayrı karayolu projemizin çalışmalarına devam ediyoruz. Elbette Bursa’da sadece karayolu yatırımlarıyla sınırlı kalmıyor, Bursa’nın ulaşım ağını ulaşımın tüm modlarıyla birlikte geliştiriyoruz. 201 kilometre uzunluğunda ve 8 istasyondan oluşan Bandırma-Bursa-Yenişehir-Osmaneli Hızlı Tren hattımızı inşa ediyoruz. 106 kilometrelik Osmaneli-Bursa kesimini 2026 yılı 2. yarısı içinde, 95 kilometrelik Bursa-Bandırma arasını ise 2028 yılında işletmeye almayı hedefliyoruz. Bursa’da devam etmekte olan önemli ulaşım projelerimizden biri de 6 kilometre uzunluğunda, 4 istasyon ve 1 adet 110 bin metrekare raylı sistem araçlarının parklanacağı ve bakımlarının yapılacağı depo sahasından oluşan; Emek-YHT Gar-Şehir Hastanesi Hafif Raylı Sistem Hattı kısa adıyla Şehir Hastanesi Metrosu’dur. Saatte 88 kilometre tasarım hızı ile günlük 410 bin yolcuya hizmet verecek. Bildiğiniz üzere 2024’te Geçit-Balat İstasyonunun yapımını tamamlayarak işletmeye açtık ve Bursa Büyükşehir Belediyesine devrettik. Geri kalan kesimini de inşallah 2026 yılında hizmete sunacağız" diye konuştu. Bu yatırımlar sayesinde Bursa’nın kazanımlarını aktaran Bakan Uraloğlu, "Togg’u üreten, otomotivde, tekstilde, tarımda lider, Uludağ’ıyla, tarihiyle, deniziyle turizmde lider, şehir hastanesiyle sağlıkta lider bir dünya şehri haline geliyor. Biz de Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı olarak Bursa’nın bu yükselişine destek vermeye devam edeceğiz. Bu düşüncelerle, Bursa Şehir Hastanesi ve YHT Garı Bağlantı Yollarımızın hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. Bu eserin hayata geçmesinde emeği olacak Karayolları Genel Müdürlüğümüzün değerli çalışanlarına, yüklenici firmalarımıza ve tüm paydaşlarımıza teşekkür ediyorum" diye konuştu. "Bursa’da belediyenin yapması gerekeni de biz yapıyoruz" Bakan Uraloğlu, "Karayolları Genel Müdürlüğü ile Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığının görevi ulusal ağ bütünlüğünü sağlamaktır. Şehir içerisindeki yolların yapılmasını biz elbette belediyelerden bekleriz. Ancak burada bu noktada bir irade olmadığı gördüğümüz için biz, milletvekillerimiz, valilik ve çalışma arkadaşlarımızla birlikte istişare ederek le beraber, valilikle birlikte istişare ederek bu sorumluluğu da üzerimize aldık. Bunu da Bursa’ya bakanlık olarak AK Parti hükümetleri olarak Bursa’ya kazandırmış olacağız" dedi.
Başkan Kul’dan açıklama
21 Kasım 2025 Cuma - 22:13 Başkan Kul’dan açıklama SAMSUN (İHA) – Terme Belediye Başkanı Şenol Kul, "Kamuoyunu yanıltmaya yönelik bilinçli bir bilgi kirliliği oluşturulmaya çalışılmaktadır" dedi. Terme Belediye Başkanı Şenol Kul hakkındaki iddialara yaptığı açıklama ile yanıt verdi. Başkan Kul açıklamasında, "Son günlerde bazı siyasi çevreler tarafından, Terme Belediyesi ve şahsım hakkında kamuoyunu yanıltmaya yönelik bilinçli bir bilgi kirliliği oluşturulmaya çalışılmaktadır. Gündeme taşınan iddialar gerçeklerle örtüşmemekte, kamuoyunda algı oluşturmayı hedefleyen siyasi içerikli söylemlerden ibaret görünmektedir. Söz konusu konular zaten Terme Cumhuriyet Başsavcılığı’na iletilmiş ve yargısal süreç resmen başlamıştır. Bizim duruşumuz açıktır: Yargı sürecine saygı duyuyor, tüm iddiaların hukuk çerçevesinde en doğru şekilde aydınlatılması için gerekli tüm iş birliğini sağlıyoruz. Hem kamuoyunun hem de iddia sahiplerinin, yargı makamlarının yürüttüğü bu süreci beklemesi en sağlıklı yaklaşım olacaktır. Gerçek dışı ve maksatlı biçimde yayılmaya çalışılan söylemler ise Terme’mize zarar vermekten başka bir sonuç doğurmamaktadır. Biz, Terme için çalışmaya; şeffaflık, hukuk ve milletimizin emanetine sadakatle görevimizi yürütmeye devam ediyoruz. ‘Temiz siyaset, temiz çevre, hesap verebilirlik ve temiz toplum’ ilkeleri doğrultusunda hizmet üretiyor; her türlü görüş, öneri ve yapıcı eleştiriye açık olduğumuzu bir kez daha ifade ediyoruz" diye konuştu.
Milli Eğitim Bakanı Tekin: "Mardin’de derslik sayısı 3 bin 280’den 9 bin 675’e çıktı"
21 Kasım 2025 Cuma - 21:24 Milli Eğitim Bakanı Tekin: "Mardin’de derslik sayısı 3 bin 280’den 9 bin 675’e çıktı" Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, 2002-2003 eğitim öğretim yılında Mardin’de toplam 3 bin 280 derslik bulunduğunu, bu dersliklerin yaklaşık yarısının bugün ekonomik ömrünü tamamlamış durumda olduğunu belirterek, "Şu an ise sahip olduğumuz derslik sayısı 9 bin 675, bu gerçekten çok önemli. Aynı şekilde o gün 4 bin 779 öğretmenimiz var iken bugün Bugün 13 bin 905 öğretmenimiz var Mardin’de" dedi. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Mardin’de İl Milli Eğitim Müdürlüğünde İl Eğitim Değerlendirme toplantısına katıldı. Toplantının ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Tekin, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başbakan olduğu tarihten itibaren eğitim yatırımlarının devrim niteliğinde ilerlediğini belirtti. Tekin, "2002’den itibaren 2003 ile başla bütün bütçe takvimlerimizde Milli Eğitim Bakanlığı hep birinci sırada yer aldı. Bu bir yanıyla benim biraz önce söylediğim demokratikleşme göstergeleri açısından ülkemizin farklı bir statüye kavuşturdu hem de eğitim öğretim altyapımız gerçekten çok güçlendi" dedi. "Derslik sayımız 3 kat artmış durumda" 2002-2003 eğitim öğretim yılında Türkiye genelinde yaklaşık 360 bin derslik bulunduğunu hatırlatan Bakan Tekin, "O gün sahip olduğumuz derslik sayısının iki katından daha fazla dersliğimiz var şu anda. Yaklaşık olarak 360 bin civarında dersliğimiz vardı 2002-2003 eğitim öğretim yılında. Türkiye genelinde ekonomik ömrünü tamamlayanlar, yıkılanlar, depremde yıkılanlar vesaire düşündüğümüzde hemen hemen yarısı kadar bir derslik 2002 öncesinden kalmış oluyor. Dolayısıyla bugün sahip olduğumuz 750 bin dersliğe baktığımızda derslik sayımız işte 200 bin olduğunu kabul edersek en az 3 kat artmış durumda" ifadelerini kullandı. Aynı gelişmenin öğretmen sayısında da yaşandığını vurgulayan Tekin, konuşmasını şöyle sürdürdü: "O gün öğretmen başına düşen öğrenci sayımız, bulunduğu nokta ülkemizin sıralaması açısından baktığımızda bugünkü ile kıyas bile kabul etmez bir noktadayız. Tabii bunlar bir taraftan uluslararası göstergeler açısından Türkiye’yi eğitim öğretim istatistikleri açısından farklı noktalara taşıyor. Bir taraftan da eğitim öğretimimizin nitelik olarak da daha verimli daha başarılı hale gelmesine sebep oluyor. Bunun göstergesi de yine uluslararası derecelendirme ve ölçme değerlendirme mekanizmaları, Pisa, Teams gibi sınavlar. Oralarda da baktığımızda ülkemiz gerçekten çok farklı bir noktaya erişmiş oluyor. Bunları anlatma sebebim şu; dün bütçe görüşmelerimizi yaptığımız için sıcağı sıcağına bunları da bir kez daha paylaşmak istedim. Aynı göstergeler Mardin içinde geçerli. Biz dün geç saatlerde Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden ayrıldık. Sabahleyin erken saatlerde Diyarbakır üzerinden Mardin’e geldik. Mardin’de bu anlamda hem il değerlendirme toplantısı hem öğretmen arkadaşlarla sohbet hem okul ziyaretleri yaptık. Bu değerlendirme toplantımızda şunu gördük, Türkiye ile ilgili biraz önce söylediğim rakamların benzeri Mardin için de geçerli." "Mardin’de derslik sayısı 3 bin 280’den 9 bin 675’e çıktı" 2002-2003 eğitim öğretim yılında Mardin’de toplam 3 bin 280 derslik bulunduğunu, bu dersliklerin yaklaşık yarısının bugün ekonomik ömrünü tamamlamış durumda olduğunu belirten Bakan Tekin, "Şu an ise sahip olduğumuz derslik sayısı 9 bin 675, bu gerçekten çok önemli. Aynı şekilde o gün 4 bin 779 öğretmenimiz var iken bugün Bugün 13 bin 905 öğretmenimiz var Mardin’de. Bu tabii istatistiklere de yansıyor bu rakamlar. Mesela ilköğretimde 2002-2003 eğitim öğretim yılında derslik başına düşen öğrenci sayımız 50, orta öğretimde 37, öğretmen başına düşen öğrenci sayısı itibarıyla baktığımızda da ilköğretimde 35, orta öğretimde 28" şeklinde konuştu. Tekin, ilköğretimde derslik başına düşen öğrenci sayısının 50’den 24’e, ortaöğretimde 37’den 20’ye düştüğünü; öğretmen başına düşen öğrenci sayısının ise ilkokullarda 35’ten 20’ye, ortaokullarda 15’e, ortaöğretimde ise 28’den 13’e indiğini ifade etti. Bu rakamların OECD ortalamalarına yakın olduğunu belirtti. UNDP raporlarına göre Türkiye’nin, dersliklerinin tamamı internet erişimi bulunan ve etkileşimli tahtalarla donatılan nadir ülkelerden biri olduğunu aktaran Tekin, "Fiziki altyapıyla birlikte teknolojik altyapının da güçlendirdik. 2024-2025 eğitim öğretim yılı başı itibarıyla da Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli adıyla programlarımızı revize ettik. Programlarımızı revize ederken de şunu söyledik, dedik ki fiziki altyapı, teknolojik altyapı itibarıyla artık bambaşka bir Türkiye var. Dolayısıyla programlarımızı da buna göre revize etmemiz gerekiyor" dedi. Toplantıya Mardin Valisi Tuncay Akkoyun, AK Parti Mardin Milletvekilleri Faruk Kılıç ve Muhammed Adak, AK Parti Mardin İl Başkanı Mehmet Uncu, İl Milli Eğitim Müdürü Ali Eyyüpkoca ve ilçe milli eğitim müdürleri katıldı.
Bakan Uraloğlu: "Önümüzdeki yıl Bursa’mıza yüksek hızlı trenle seyahat edeceğiz"
21 Kasım 2025 Cuma - 20:44 Bakan Uraloğlu: "Önümüzdeki yıl Bursa’mıza yüksek hızlı trenle seyahat edeceğiz" Bursa’nın İnegöl ilçesinde ölümlü ve yaralamalı kazaların meydana geldiği İnegöl Ağaç İşleri Kavşağı’nda yapımı tamamlanan yeni köprülü kavşak, Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun katılımıyla hizmete açıldı. Bakan Uraloğlu, "Önümüzdeki yıl Bursa’mıza yüksek hızlı trenle seyahat edeceğiz. 2026 yılında biz Bursa’ya yaptığımız gezilerden bir tanesini inşallah Ankara’dan İstanbul’dan hızlı trenle yapmış olacağız, projeyi yakından takip ediyoruz" dedi. Açılış törenine Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Bursa Valisi Erol Ayyıldız, İnegöl Kaymakamı Eren Arslan, Bursa milletvekilleri, Karayolları Genel Müdürü Ahmet Gülşen, İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban, siyasi parti temsilcileri, ilçe belediye başkanları ile davetliler katıldı. Törende konuşan AK Parti Bursa Milletvekili Mustafa Varank, "Burası Türkiye’nin en önemli akslarından bir tanesi. Sadece Bursa’yı, İnegöl’ü ilgilendiren bir karayolu değil. Türkiye karayolu açısından da önemli bir yer. İşte bu yol üzerinde bu üst geçit ve inşallah tamamlanacak iki tane daha üst geçitte bu yoldaki, konforu, hızı, güvenliği artırmış olacağız. Onların ilk adımının açılışını bugün gerçekleştiriyoruz. Bursalı hemşehrilerimiz özellikle İnegöllü hemşehrilerimiz bu yapılan yatırımın ne kadar önemli olduğunu farkındalar. Bursa gerçekten en önemli sanayi şehirlerinden. Tarımda önemli şehirlerinden. İnegöl’de gerçekten Türkiye ekonomisinin gözbebeği ilçelerinden bir tanesi. Burada yapılan bu açılışla inşallah buradaki trafik çok daha rahatlamış, güvenli hale gelmiş olacak. Ben bu manada emeği geçen tüm kardeşlerimize, karayolcu arkadaşlarımıza çok teşekkür ediyorum. Geçtiğimiz günlerde bir Cumhuriyet Halk Partisi Milletvekili hızlı trene binmiş, bir paylaşım yapmış. Ne kadar heyecanlandığını, mutlu olduğunu kendi paylaşımından görebiliyorsunuz. Ben diyorum ki bütün vatandaşlarımıza Bursa’ya gelirken o heyecanı yaşatalım, önümüzdeki yıl hızlı trenimize kavuşalım diyorum. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" dedi. Bursa Valisi Erol Ayyıldız, "Küçük gibi görünse de kilitleri açmasından dolayı aslında büyük işler görürler. Kapı ne kadar büyük olursa olsun ufacık bir anahtardır. Dolayısıyla aslında Ankara’dan başlayan Eskişehir, İnegöl Bursa hattının doğrudan Kocaeli, İzmir ve İstanbul’u bağlayan hatta baktığımızda aslında işin özü İnegöl etrafında dönüyor. Bu hat aynı zamanda iş hattı, ekonomik hattı yani Türkiye’nin ekonomisini sırtlayan ve taşıyan hat. Bulunan en önemli yer de İnegöl’dür. Sadece bu yatırım İnegöl olarak değil aslında tüm bu coğrafi alanı düşünerek ele aldığınızda ne kadar önemli bir yatırımın şu anda yapıldığını anlarsınız" dedi. "Ekonomik büyüme ulaşım altyapısından geçiyor" Bakan Uraloğlu, "Bakanlığı döneminde hani atom Mustafa desek yanlış bir şey demeyiz. Çalışkanlığıyla gerçekten ülkeye hizmet eden Mustafa Varank kardeşimiz şimdi vekilimiz ve komisyon başkanımız. Tabi bir itirafla başladı ben de o itirafla devam edeyim onun bıraktığı yerden. Elbette gerçekten çok çalışıyoruz. Gece gündüz demeden ne kadar gücümüz yeterse, yoruluyor muyuz? Elbette yoruluyoruz ama yorulduğumuz yerde bakıyoruz ki Cumhurbaşkanımız ne yaptı? Ona bakınca diyoruz ki; bizim bu yaptığımız hiçbir şey. Daha yapacak çok işimiz var deyip yolumuza devam ediyoruz, biz öyle dinleniyoruz. Bugün Bursa’mıza iki büyük müjdeyle geldim. Öğleden sonra şehrimizin kalbine Bursa Şehir Hastanesi ve yüksek hızlı tren garımıza nefes aldıracak bağlantı yollarının temelini yine Bursalı kardeşlerimizle beraber atacağız. Ama önce burada İnegöl’ün giriş kapısında ülkemizin doğudan batıya uzanan en önemli koridorlarından birini daha güvenli daha hızlı daha konforlu hale getirmenin gururunu beraberce yaşıyoruz. Biliyorsunuz, yol medeniyettir. Sanayi, üretim, turizm, ticaret, emniyet ve dünya ile bütünleşme demektir. Ekonomik büyümenin birinci şartı güçlü bir ulaşım altyapısıdır, olmazsa olmazdır. Karayolu taşımacılığı da aktarmasız, güvenli, esnek, hızlı ve kolay ulaşımın vazgeçilmez ulaşımın modu olarak karşımıza çıkmaktadır. Karayolları gelişmiş ülkeler için hem uluslararası hem de yurt içi taşımacılık faaliyetlerinde kilit bir rol oynamakta ve adeta lojistik sistemin kılcal damarları olarak hayati bir fonksiyonu da üstlenmektedir. Bu gerçeğin bilinciyle Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde 23 yıllık dönem içerisinde karayollarında adeta yeni bir çağın kapılarını da araladık, kapılarını da açtık çok şükür. Ülkemizin dört bir yanında doğu-batı, kuzey-güney demeden her tarafı baştanbaşa yüksek standartlı yol ağlarıyla karayolcu kardeşlerimizle donattık" dedi. "Nereden nereye" Uraloğlu, "2002 yılında bakın 6 bin 100 bin kilometre yolumuz vardı, bunu hep söylüyoruz ama tekrar etmekte de fayda var. Sadece 6 ilimiz birbirine bölünmüş yollarla bağlanıyordu. Bunu tam 5 kat artırarak bugün 29 bin 947 kilometreye çıkardık çok şükür ve 77 ilimizi de bölünmüş yollarla birbirine bağlamış olduk. 1714 kilometre olan otoyol ağımızı Bursa’mızın da içerisinde olduğu illerde başta olmak üzere 3796 kilometreye çıkardık. BSK kaplamalı yani sıcak asfalt yolların uzunluğunu 8591 kilometreden 31527 kilometreye çıkardık. Hani Cumhurbaşkanımız diyor ya "Nereden nereye". Gerçekten, bizde bunları karayolcu kardeşlerimizle bütün ekiplerimizde, milletvekillerimizle, il yönetimimizle, valiliklerimizle beraber çok şükür hayata geçirdik. Yüksek dağları tünellerle, derin vadileri köprü ve viyadüklerle geçerek birbirine bağladık. Köprü ve viyadük uzunluğumuzu 811 kilometreye çıkardık. Tünel uzunluğumuzu 813 kilometreye çıkardık. Fark ettiyseniz bölünmüş yol uzunluğumuzu da 30 bin kilometrenin eşiğine getirdik. Sadece birkaç adım kaldı. Sene sonuna kadar inşallah 30 bin kilometreye çıkaracağız. Bakın Cumhurbaşkanımız AK Parti’mizin seçim vaatlerinde 15 bin kilometre bölünmüş yol koymuştu ilk etapta. Ve insanlar şunu demişti; Türkiye’de bu bölünmüş yolları nereye yapacaksın? Bakın biz 15 bin kilometreyi bitrdik. Onun üzerine bir 8 bin 9 bin daha yaptık ve şimdi 30 bin kilometrelere çıkarmış oluyoruz. Dile kolay, bu Bursa’dan yola çıksanız bakın 30 bin kilometre Bursa’dan yola çıksanız dünyanın çevresini 4te 3’ünü artık çevreliyorsunuz yaklaşık. Yani dünyanın 40 bin kilometre 30 bin kilometreyle 4’te 3’ü kadar bölünmüş yol yaptık. Şöyle de yaklaşabiliriz; Bursa’dan Çin’in Şanghay şehrine yani büyük okyanusun kıyılarına kadar yaklaşık 3 kez ulaşabilecek bir mesafe demektir. İnşallah bu yıl bitmeden az önce dediğim gibi 30 bin kilometreyi yakalamış olacağız. Sadece birkaç kilometremiz kaldı. Kıymetli İnegöllü kardeşlerim ben burada sayılardan, rakamlardan bahsediyorum aslında bahsettiklerim sadece rakamlar değildir. Bir destanın çok büyük bir parçasıdır. İnegöl giriş kavşağı da bu destanın yeni bir adımıdır, yeni bir satırıdır. Bu satır İnegöl’ün sanayicisine, çiftçisine, esnafına, işçisine siz üretmeye devam edin biz sizin yolunuzu açmaya devam edeceğimizin mesajıdır" dedi. "106 kilometrelik hatta sinyalizasyon kalmadı" Uraloğlu, "İhracatıyla tüm lokomotif şehirlerinden birisidir. İnegöl ise bu lokomotifin en güçlü motorlarından biri. Mobilya sektöründe dünya markası olmuş her yıl milyonlarca dolar ihracat yapan, alın teriyle emekle büyüyen bir ticaret merkezi. Belediye Başkanımız söyledi 160 ülke. Gerçekten tebrik ediyorum. Allah daha fazlasını yapmayı bizlere nasip etsin. İşte bu üretim gücünü, bu bereketli emeğin dünyaya açılan kapısı da güvenli, hızlı ve kesintisiz yollarla olmalıdır. Açılışını yaptığımız İnegöl giriş kavşağı tam da bu ihtiyaç için hayata geçmiştir. Bu kavşağımız 152 metre uzunluğunda 6 açıklıklı farklı seviyeli köprülü kavşak olarak inşa ettik, tasarladık. Bağlantı yollarıyla birlikte 1.1 kilometre uzunluğundaki projemiz Bursa- İnegöl-Eskişehir devlet yolunun en kritik noktasında yükseldi. Bakın İnegöl’ümüzün girişinde her gün ortalama gidiş- dönüş yaklaşık 60 bin araç giriş- çıkış yapıyor. Bunların neredeyse 5’te 1’i yani 10 bin üzerinde ağır taşıt trafiğine sahip. İşte tam da bu yoğunlukta vatandaşlarımızın can ve mal güvenliğini en üst seviyede tutmak, aynı zamanda İnegöl mobilyasını dünyaya ulaştıran tırlarımızı, firmalarımızı, kamyonlarımızı kesintisiz akışa kavuşturmak için bu kavşağı inşa ettik. İnegöl giriş kavşağı artık şehir merkezine giriş- çıkış yapan araçlarımızla, transit geçen ağır taşıtlarımızı birbirinden tamamen ayırmış durumdadır. Trafik yoğunluğunu azaltarak daha akıcı bir akış sağlamış olduk. Böylece zamandan yıllık 1 milyar 200 milyon lira, akaryakıttan 50 milyon lira olmak üzere toplam yıllık 1 milyar 250 milyon lira tasarruf sağlamış olacağız. Değerli kardeşlerim bunları sadece bir rakam olarak değerlendirmeyin. Bakın buraya yaptığımız yatırımı bir yıldan daha az sürede ülkemize kazandırmış oluyoruz. Yani sanayici kardeşlerimiz bilir, bunun ne anlama geldiğini de takdir ederler. Ne kadar doğru iş yaptığımızın belgesidir. Çevreye zarar veren araçların da karbon emisyonunu da yıllık olarak tam 308 ton azaltarak hem doğamızı koruyarak hem de temiz bir gelecek için bir adım atmış olduk yeşil Bursa’mız için. Bu kavşakla birlikte Bursa Turanköy kavşağından Eskişehir’in sınırına kadar ulaşan tam 106 kilometrelik güzergahımızla artık tek bir sinyalizasyonlu kavşak kalmamıştır. Bu da ayrıca bir kıymetlidir. 106 kilometrelik tamamen yüksek standartlı, konforlu, hızlı, kesintisiz bir yol haline gelmiştir. Bir nevi otoyol standartlarına yükseltilmiştir. İnegöl’ümüzün sanayicisi, çiftçisi, esnafı artık ürünlerini daha hızlı daha güvenli ve daha ekonomik şekilde limanlara, iç piyasaya ve ihracat kapılarına ulaştırabilecek. Bu aynı zamanda Ankara’dan iç Anadolu’dan, doğudan gelen misafirlerimizi, turistlerimizi, iş insanlarımızı yeşil Bursa’mıza kesintisiz bir şekilde bağlayacaktır. Tekrar kavşağımız hayırlı uğurlu olsun. Değerli Kardeşlerim biz size büyün, üretin, ihracat rekorları kırın diyoruz. Siz de bunu fazlasıyla yapıyorsunuz. Biz de sözümüzü tutuyoruz" dedi. Hzlı tren sözü Bakan Uraloğlu, "Siz üretmeye devam edin, biz yolunuzu açmaya devam edeceğiz diyoruz ve bunu da hayata geçiriyoruz. İnegöl giriş kavşağı işte bu sözün tam da nişanesidir. Konuşma metninde yoktu öğleden sonraki programa ayırdım ama burada da İnegöllü kardeşlerimle paylaşayım. Biz İnşallah önümüzdeki yıl Bursa’mıza yüksek hızlı trenle seyahat edeceğiz. 2026 yılında biz Bursa’ya yaptığımız gezilerden bir tanesini inşallah Ankara’dan İstanbul’dan hızlı trenle yapmış olacağız, projeyi yakından takip ediyoruz. Nazar etme ne olur, çalış senin de olur diyoruz ya onun için de bazen muhalif kardeşlerimizde onların haklı eleştirilerinin başımızın üzerinde yeri vardır. Ama bu anlamda onların da eleştirdiği bu konuları biz İnşallah hayata geçirmiş olacağız" diye konuştu. Konuşmaların ardından kurdele kesimiyle köprülü kavşak hizmete açıldı. Açılışın sonunda Bakan Uraloğlu’na, İnegölspor Başkanı Kani Ademoğlu tarafından üzerinde isminin yer aldığı İnegölspor forması hediye edildi.
Ölümlü kazaları bitiren köprülü kavşağı Bakan Uraloğlu açtı
21 Kasım 2025 Cuma - 20:42 Ölümlü kazaları bitiren köprülü kavşağı Bakan Uraloğlu açtı Bursa’nın İnegöl ilçesinde ölümlü ve yaralamalı kazaların meydana geldiği İnegöl Ağaç İşleri kavşağında yapımı tamamlanan yeni köprülü kavşak Ulaştırma Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’nun katılımıyla hizmete açıldı. Açılış sayesinde Bursa Ankara yolu aksında 106 kilometre boyunca sinyalizasyon sistemi olmadan kolaylıkla ulaşım sağlanmış olacak. Açılış törenine Ulaştırma Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Bursa Valisi Erol Ayyıldız, İnegöl Kaymakamı Eren Arslan, Bursa milletvekilleri, Karayolları Genel Müdürü Ahmet Gülşen, İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban, siyasi parti temsilcileri, ilçe belediye başkanları ile davetliler katıldı. Törende konuşan AK Parti Bursa Milletvekili Mustafa Varank, "Burası Türkiye’nin en önemli akslarından bir tanesi. Sadece Bursa’yı, İnegöl’ü ilgilendiren bir karayolu değil. Türkiye karayolu açısından da önemli bir yer. İşte bu yol üzerinde bu üst geçit ve inşallah tamamlanacak iki tane daha üst geçitte bu yoldaki, konforu, hızı, güvenliği artırmış olacağız. Onların ilk adımının açılışını bugün gerçekleştiriyoruz. Bursalı hemşehrilerimiz özellikle İnegöllü hemşehrilerimiz bu yapılan yatırımın ne kadar önemli olduğunu farkındalar. Bursa gerçekten en önemli sanayi şehirlerinden. Tarımda önemli şehirlerinden. İnegöl’de gerçekten Türkiye ekonomisinin gözbebeği ilçelerinden bir tanesi. Burada yapılan bu açılışla inşallah buradaki trafik çok daha rahatlamış, güvenli hale gelmiş olacak. Ben bu manada emeği geçen tüm kardeşlerimize, karayolcu arkadaşlarımıza çok teşekkür ediyorum. Geçtiğimiz günlerde bir Cumhuriyet Halk Partisi Milletvekili hızlı trene binmiş, bir paylaşım yapmış. Ne kadar heyecanlandığını, mutlu olduğunu kendi paylaşımından görebiliyorsunuz. Ben diyorum ki bütün vatandaşlarımıza Bursa’ya gelirken o heyecanı yaşatalım, önümüzdeki yıl hızlı trenimize kavuşalım diyorum. Emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" dedi. Bursa Valisi Erol Ayyıldız, "Küçük gibi görünse de kilitleri açmasından dolayı aslında büyük işler görürler. Kapı ne kadar büyük olursa olsun ufacık bir anahtardır. Dolayısıyla aslında Ankara’dan başlayan Eskişehir, İnegöl Bursa hattının doğrudan Kocaeli, İzmir ve İstanbul’u bağlayan hatta baktığımızda aslında işin özü İnegöl etrafında dönüyor. Bu hat aynı zamanda iş hattı, ekonomik hattı yani Türkiye’nin ekonomisini sırtlayan ve taşıyan hat. Bulunan en önemli yer de İnegöl’dür. Sadece bu yatırım İnegöl olarak değil aslında tüm bu coğrafi alanı düşünerek ele aldığınızda ne kadar önemli bir yatırımın şu anda yapıldığını anlarsınız" dedi. "Ekonomik büyüme ulaşım altyapısından geçiyor" Ulaştırma Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, "Bakanlığı döneminde hani atom Mustafa desek yanlış bir şey demeyiz. Çalışkanlığıyla gerçekten ülkeye hizmet eden Mustafa Varank kardeşimiz şimdi vekilimiz ve komisyon başkanımız. Tabi bir itirafla başladı ben de o itirafla devam edeyim onun bıraktığı yerden. Elbette gerçekten çok çalışıyoruz. Gece gündüz demeden ne kadar gücümüz yeterse, yoruluyor muyuz? Elbette yoruluyoruz ama yorulduğumuz yerde bakıyoruz ki Cumhurbaşkanımız ne yaptı? Ona bakınca diyoruz ki; bizim bu yaptığımız hiçbir şey. Daha yapacak çok işimiz var deyip yolumuza devam ediyoruz, biz öyle dinleniyoruz. Bugün Bursa’mıza iki büyük müjdeyle geldim. Öğleden sonra şehrimizin kalbine Bursa Şehir Hastanesi ve yüksek hızlı tren garımıza nefes aldıracak bağlantı yollarının temelini yine Bursalı kardeşlerimizle beraber atacağız. Ama önce burada İnegöl’ün giriş kapısında ülkemizin doğudan batıya uzanan en önemli koridorlarından birini daha güvenli daha hızlı daha konforlu hale getirmenin gururunu beraberce yaşıyoruz. Biliyorsunuz, yol medeniyettir. Sanayi, üretim, turizm, ticaret, emniyet ve dünya ile bütünleşme demektir. Ekonomik büyümenin birinci şartı güçlü bir ulaşım altyapısıdır, olmazsa olmazdır. Karayolu taşımacılığı da aktarmasız, güvenli, esnek, hızlı ve kolay ulaşımın vazgeçilmez ulaşımın modu olarak karşımıza çıkmaktadır. Karayolları gelişmiş ülkeler için hem uluslararası hem de yurt içi taşımacılık faaliyetlerinde kilit bir rol oynamakta ve adeta lojistik sistemin kılcal damarları olarak hayati bir fonksiyonu da üstlenmektedir. Bu gerçeğin bilinciyle Cumhurbaşkanımız sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde 23 yıllık dönem içerisinde karayollarında adeta yeni bir çağın kapılarını da araladık, kapılarını da açtık çok şükür. Ülkemizin dört bir yanında doğu-batı, kuzey-güney demeden her tarafı baştanbaşa yüksek standartlı yol ağlarıyla karayolcu kardeşlerimizle donattık" dedi. Nereden nerey Uraloğlu, "2002 yılında bakın 6 bin 100 bin kilometre yolumuz vardı, bunu hep söylüyoruz ama tekrar etmekte de fayda var. Sadece 6 ilimiz birbirine bölünmüş yollarla bağlanıyordu. Bunu tam 5 kat artırarak bugün 29 bin 947 kilometreye çıkardık çok şükür ve 77 ilimizi de bölünmüş yollarla birbirine bağlamış olduk. 1714 kilometre olan otoyol ağımızı Bursa’mızın da içerisinde olduğu illerde başta olmak üzere 3796 kilometreye çıkardık. BSK kaplamalı yani sıcak asfalt yolların uzunluğunu 8591 kilometreden 31527 kilometreye çıkardık. Hani Cumhurbaşkanımız diyor ya "Nereden nereye". Gerçekten, bizde bunları karayolcu kardeşlerimizle bütün ekiplerimizde, milletvekillerimizle, il yönetimimizle, valiliklerimizle beraber çok şükür hayata geçirdik. Yüksek dağları tünellerle, derin vadileri köprü ve viyadüklerle geçerek birbirine bağladık. Köprü ve viyadük uzunluğumuzu 811 kilometreye çıkardık. Tünel uzunluğumuzu 813 kilometreye çıkardık. Fark ettiyseniz bölünmüş yol uzunluğumuzu da 30 bin kilometrenin eşiğine getirdik. Sadece birkaç adım kaldı. Sene sonuna kadar inşallah 30 bin kilometreye çıkaracağız. Bakın Cumhurbaşkanımız AK Parti’mizin seçim vaatlerinde 15 bin kilometre bölünmüş yol koymuştu ilk etapta. Ve insanlar şunu demişti; Türkiye’de bu bölünmüş yolları nereye yapacaksın? Bakın biz 15 bin kilometreyi bitrdik. Onun üzerine bir 8 bin 9 bin daha yaptık ve şimdi 30 bin kilometrelere çıkarmış oluyoruz. Dile kolay, bu Bursa’dan yola çıksanız bakın 30 bin kilometre Bursa’dan yola çıksanız dünyanın çevresini 4te 3’ünü artık çevreliyorsunuz yaklaşık. Yani dünyanın 40 bin kilometre 30 bin kilometreyle 4’te 3’ü kadar bölünmüş yol yaptık. Şöyle de yaklaşabiliriz; Bursa’dan Çin’in Şanghay şehrine yani büyük okyanusun kıyılarına kadar yaklaşık 3 kez ulaşabilecek bir mesafe demektir. İnşallah bu yıl bitmeden az önce dediğim gibi 30 bin kilometreyi yakalamış olacağız. Sadece birkaç kilometremiz kaldı. Kıymetli İnegöllü kardeşlerim ben burada sayılardan, rakamlardan bahsediyorum aslında bahsettiklerim sadece rakamlar değildir. Bir destanın çok büyük bir parçasıdır. İnegöl giriş kavşağı da bu destanın yeni bir adımıdır, yeni bir satırıdır. Bu satır İnegöl’ün sanayicisine, çiftçisine, esnafına, işçisine siz üretmeye devam edin biz sizin yolunuzu açmaya devam edeceğimizin mesajıdır" dedi. 106 kilometrelik hatta sinyalizasyon kalmadı Uraloğlu, "İhracatıyla tüm lokomotif şehirlerinden birisidir. İnegöl ise bu lokomotifin en güçlü motorlarından biri. Mobilya sektöründe dünya markası olmuş her yıl milyonlarca dolar ihracat yapan, alın teriyle emekle büyüyen bir ticaret merkezi. Belediye Başkanımız söyledi 160 ülke. Gerçekten tebrik ediyorum. Allah daha fazlasını yapmayı bizlere nasip etsin. İşte bu üretim gücünü, bu bereketli emeğin dünyaya açılan kapısı da güvenli, hızlı ve kesintisiz yollarla olmalıdır. Açılışını yaptığımız İnegöl giriş kavşağı tam da bu ihtiyaç için hayata geçmiştir. Bu kavşağımız 152 metre uzunluğunda 6 açıklıklı farklı seviyeli köprülü kavşak olarak inşa ettik, tasarladık. Bağlantı yollarıyla birlikte 1.1 kilometre uzunluğundaki projemiz Bursa- İnegöl- Eskişehir devlet yolunun en kritik noktasında yükseldi. Bakın İnegöl’ümüzün girişinde her gün ortalama gidiş- dönüş yaklaşık 60.000 araç giriş- çıkış yapıyor. Bunların neredeyse 5’te 1’i yani 10.000 üzerinde ağır taşıt trafiğine sahip. İşte tam da bu yoğunlukta vatandaşlarımızın can ve mal güvenliğini en üst seviyede tutmak, aynı zamanda İnegöl mobilyasını dünyaya ulaştıran tırlarımızı, firmalarımızı, kamyonlarımızı kesintisiz akışa kavuşturmak için bu kavşağı inşa ettik. İnegöl giriş kavşağı artık şehir merkezine giriş- çıkış yapan araçlarımızla, transit geçen ağır taşıtlarımızı birbirinden tamamen ayırmış durumdadır. Trafik yoğunluğunu azaltarak daha akıcı bir akış sağlamış olduk. Böylece zamandan yıllık 1 milyar 200 milyon lira, akaryakıttan 50 milyon lira olmak üzere toplam yıllık 1 milyar 250 milyon lira tasarruf sağlamış olacağız. Değerli kardeşlerim bunları sadece bir rakam olarak değerlendirmeyin. Bakın buraya yaptığımız yatırımı bir yıldan daha az sürede ülkemize kazandırmış oluyoruz. Yani sanayici kardeşlerimiz bilir, bunun ne anlama geldiğini de takdir ederler. Ne kadar doğru iş yaptığımızın belgesidir. Çevreye zarar veren araçların da karbon emisyonunu da yıllık olarak tam 308 ton azaltarak hem doğamızı koruyarak hem de temiz bir gelecek için bir adım atmış olduk yeşil Bursa’mız için. Bu kavşakla birlikte Bursa Turanköy kavşağından Eskişehir’in sınırına kadar ulaşan tam 106 kilometrelik güzergahımızla artık tek bir sinyalizasyonlu kavşak kalmamıştır. Bu da ayrıca bir kıymetlidir. 106 kilometrelik tamamen yüksek standartlı, konforlu, hızlı, kesintisiz bir yol haline gelmiştir. Bir nevi otoyol standartlarına yükseltilmiştir. İnegöl’ümüzün sanayicisi, çiftçisi, esnafı artık ürünlerini daha hızlı daha güvenli ve daha ekonomik şekilde limanlara, iç piyasaya ve ihracat kapılarına ulaştırabilecek. Bu aynı zamanda Ankara’dan iç Anadolu’dan, doğudan gelen misafirlerimizi, turistlerimizi, iş insanlarımızı yeşil Bursa’mıza kesintisiz bir şekilde bağlayacaktır. Tekrar kavşağımız hayırlı uğurlu olsun. Değerli Kardeşlerim biz size büyün, üretin, ihracat rekorları kırın diyoruz. Siz de bunu fazlasıyla yapıyorsunuz. Biz de sözümüzü tutuyoruz" dedi. Hzlı tren sözü Bakan Uraloğlu, "Siz üretmeye devam edin, biz yolunuzu açmaya devam edeceğiz diyoruz ve bunu da hayata geçiriyoruz. İnegöl giriş kavşağı işte bu sözün tam da nişanesidir. Konuşma metninde yoktu öğleden sonraki programa ayırdım ama burada da İnegöllü kardeşlerimle paylaşayım. Biz İnşallah önümüzdeki yıl Bursa’mıza yüksek hızlı trenle seyahat edeceğiz. 2026 yılında biz Bursa’ya yaptığımız gezilerden bir tanesini İnşallah Ankara’dan İstanbul’dan hızlı trenle yapmış olacağız, projeyi yakından takip ediyoruz. Nazar etme ne olur, çalış senin de olur diyoruz ya onun için de bazen muhalif kardeşlerimizde onların haklı eleştirilerinin başımızın üzerinde yeri vardır. Ama bu anlamda onların da eleştirdiği bu konuları biz İnşallah hayata geçirmiş olacağız" diye konuştu. Konuşmaların ardından kurdele kesimiyle köprülü kavşak hizmete açıldı. Açılışın sonunda Bakan Uraloğlu’na, İnegölspor Başkanı Kani Ademoğlu tarafından üzerinde isminin yer aldığı İnegölspor forması hediye edildi.
Güney Kore Devlet Başkanı Lee Jae Myung Türkiye’yi ziyaret edecek
21 Kasım 2025 Cuma - 20:12 Güney Kore Devlet Başkanı Lee Jae Myung Türkiye’yi ziyaret edecek İletişim Başkanı Burhanettin Duran, Güney Kore Devlet Başkanı Lee Jae Myung’un Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın davetine icabetle 24-25 Kasım tarihlerinde Türkiye’ye devlet ziyareti gerçekleştireceğini açıkladı. İletişim Başkanı Duran, sosyal medya hesabından konuya ilişkin yaptığı açıklamada, "Kore Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Lee Jae-myung, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın davetine icabetle 24-25 Kasım 2025 tarihlerinde Türkiye’ye devlet ziyareti gerçekleştirecektir. Stratejik ortağımız Kore Cumhuriyeti’nden Devlet Başkanı düzeyinde gerçekleştirilecek olan bu ziyaret, ülkelerimiz arasında Kore Savaşı’ndan bu yana tesis edilen güçlü bağlar ve dostluk temelli münasebetlerin daha da geliştirilmesine vesile olacaktır" dedi. Görüşmelerin Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde yapılacağını belirten Duran, "24 Kasım’da Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde yapılacak görüşmelerde, ikili ilişkiler tüm veçheleriyle gözden geçirilecek olup, enerji, savunma sanayii, ulaştırma, altyapı, yüksek teknoloji, kültür ve turizm alanlarında iş birliğini daha da geliştirecek adımların ele alınması öngörülmektedir. Ziyaret çerçevesinde ayrıca, güncel bölgesel ve küresel meselelere ilişkin görüş alışverişinde bulunulması ve ikili iş birliğimizin ahdi zeminini güçlendirecek muhtelif belgelerin imzalanması planlanmaktadır" ifadelerini kullandı.