POLİTİKA - 04 Kasım 2024 Pazartesi 18:15

Milletvekili Ölmeztoprak rezerv alanlarını inceledi

A
A
A
Milletvekili Ölmeztoprak rezerv alanlarını inceledi

AK Parti Malatya Milletvekili İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak, Malatya’da rezerv alanlarda devam eden çalışmaları yerinde inceledi. Ölmeztopak, “Hedefimiz 2025 yılının ilk yarısında teslimatlarımızın çoğunu, ikinci yarısında ise kalan teslimatlarımızı bitirerek Malatya’mızın huzuru, sevinci, mutluluğuna ortak olmaktır” dedi.


6 Şubat 2023’te meydana gelen iki büyük depremden etkilenen Malatya’nın yeniden imarı, inşası ve ihyası için başlatılan çalışmalar aralıksız devam ediyor. Kalıcı konutların inşasını yakından takip eden AK Parti Malatya Milletvekili İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak, akşam saatlerinde rezerv alan çalışmalarının devam ettiği Yeşilyurt ilçesine bağlı Zaviye Mahallesi 1. ve 2. Etap ile Akkent Sitesi ve Asude Sitesi inşaat alanlarında incelemelerde bulundu. İlk olarak Zaviye Mahallesi 1. ve 2. Etap inşaat alanlarında inceleme yapan Milletvekili Ölmeztoprak, devam eden çalışmaların son durumuna ilişkin firma yetkililerinden bilgi aldı.


Ölmeztoprak, rezerv alanlarla ilgili net ve detaylı bilgi noktasında alan ziyaretleri, bürokratik temasları ile Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü özelinde süreçlerin sıkı bir şekilde takipçisi olduğunu belirterek, “Zaviye Mahallesi’nde iki rezerv alanda iki ayrı çalışma yürütülüyor. Zaviye Mahallesi 1. Etap’ta (9, 10, 11, 12, 13, 14 ve 33. bölgeler) 677 adet konut, 98 adet dükkan ve 1 adet fırın inşa ediliyor. İhalesi 2024 yılı Ağustos ayı içerisinde gerçekleştirilen bölgede yer tesliminin ardından başlayan çalışmalar titizlikle yürütülüyor. Burada tünel kalıp sistemi ile çalışmalara devam ediliyor. Hem 2+1 hem de 3+1 bir konutlarımız inşa ediliyor. İnşallah 2025 yılın ikici çeyreğinde herhangi bir süre uzatımına ihtiyaç duyulmadan teslimatlarımızı geçekleştirmiş olacağız. Hemşehrilerimiz yeni yuvalarına kavuşmuş olacaklar” dedi.


Zaviye Mahallesi 2. Etap proje alanında devam eden çalışmaları da inceleyen Milletvekili Ölzmeztoprak, burada yaptığı açıklamada, “Zaviye Mahallesi 2. Etap’ta (15, 16 ve 17. bölgeler) 780 adet 3+1, 268 adet de 2+1 olmak üzere bin 48 adet konut, 83 adet dükkan, 4 adet de fırın inşaatı devam ediyor. Gerek alt yapı ve gerek çevre düzenlemesi ile çalışmalar son sürat devam ediyor. Şu an inşaatlar yüzde 10 seviyelerine ulaşmış durumda. Bölgede zemin konusunda da güçlendirme ve ihtiyaç duyulan alanlarda fore kazık kullanımı gibi çalışmalar da hassasiyetle sürdürülüyor. İnşallah hem kaba inşaatı hem de ince işçilikleri tamamlanınca kurasında, sonrasında da anahtar tesliminde bu mutluluğu değerli hemşehrilerimiz ile hep birlikte yaşayacağız. 2025 yılı ikici yarısının başlangıcında inşaatlarımız tamamlanma aşamasında olacak. Hem bürokratlarımız, hem yerel yönetimlerimiz hem yüklenici firmalarımız hem de bizler istişare ve koordinasyon halinde olduğumuzda gerek Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ), gerek Yapı İşleri Genel Müdürlüğü, gerek Emlak Konut bünyesinde şehrimizde inşaatlarımız çok daha düzenli ve disiplinli bir şekilde ilerliyor. Hedefimiz 2025 yılının ilk yarısında teslimatlarımızın çoğunu, 2025 yılının ikinci yarısında ise kalan teslimatlarımızı da bitirerek Malatya’mızın huzuru, sevinci, mutluluğu ve çok değerli hemşehrilerimiz ile yolumuza devam etmektir. Bu projemizle Zaviye Mahallesi sakinlerine sıcak bir yuva sunmanın ötesine geçerek, inşallah bir araya gelmenin, paylaşmanın ve güçlü bir mahalle kültürünün yeniden filizlendiği bir merkez olmaya aday olacak” ifadelerine yer verdi.


Milletvekili Ölmeztoprak, Akkent Sitesi rezerv alan çalışmalarını da inceledi. Örnek daireyi gezen Ölmeztoprak, firma yetkililerinden de bilgiler aldı. Milletvekili Ölmeztoprak, incelemelerinin ardından yaptığı açıklamada şunları söyledi:


“Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanımız Sayın Murat Kurum Malatya’mızı ziyaret ettiler. Sayın Bakanımıza ’Fahri Hemşerilik Beratı’ beraatını takdim ettik. İnşallah Malatya’mız asrın afeti 6 Şubat depremleri sonrası imar, inşa ve ihya faaliyetleri noktasında çok güçlü bir şekilde ayağa kalkma dirayetini korumaya devam edecektir. Bizler de her sürecin takipçisi olmaya, disiplinle, canla başla çalışmaya devam edeceğiz. Akkent Sitesi’nde rezerv alan kapsamında çalışmalar gayet iyi bir şekilde ilerliyor. Burada özellikle fore kazık sistemi ve zemin güçlendirmesi gibi zemin çalışmaları konusunda hassas ve titiz bir şekilde çalışmalar yürütülüyor. Akkent Sitesi 24. Bölge’deki 403 konut, 7 dükkan ve 2 ofislik projede hem bürokratik süreçlerin takibi hem de sahadaki icraatların her aşamasını birebir takip ederek çalışmalarımızı sürdürüyoruz. İş bitirme oranında yüzde 43 seviyesine ulaşarak Akkent için planlanan sürecin oldukça iyi bir aşamaya geldiğini görmekten memnuniyet duyuyoruz. Buradaki 4 bloğumuzda da inşaatlar tünel kalıp sistemi ile hızlı bir şekilde devam ediyor. Akkent Sitesi 2025’in ilk çeyreğinde inşallah bitmiş olacak ve bu tarihlerde Emlak Konut eliyle yürütülen çarşı inşaat ve TOKİ eliyle yürütülen konut projelerinin teslimatlarında da ciddi bir artış gerçekleştirmeyi hedefliyoruz.”


Milletvekili Ölmeztoprak, Malatya’da Asude Konutları olarak bilinen Asude Sitesi 45. Bölge’de yer alan çalışmaları da inceledi. İncelemelerinin ardından açıklamalarda bulunan Ölmeztoprak, “Asude Sitesi’nde 3+1, 179 konut ve 7 dükkanlık projede konvansiyonel kalıp sistemi ile çalışmalarımız tüm hızıyla sürüyor. Hem modern yaşam alanları sunmayı hem de ticaret alanlarıyla şehrimizin ihtiyaçlarına katkı sağlamayı hedefleyen bu projemizi, inşallah 2025’in ikinci çeyreğinde hemşehrilerimize teslim etmeyi planlıyoruz.”


Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un Malatya ziyaretinde kentte devam eden inşa faaliyetlerinin detaylı bir şekilde ele alındığını ifade eden Ölmeztoprak, bazı alanlarda özellikle zemin güçlendirmesi ve inşatların ilerleme hızı gibi birçok konuda çözüm önerilerinin de değerlendirildiğini ve inşaat çalışmalarının daha da hızlandığını, Malatya’da 2025 yılının ikinci çeyreğinde teslimatların tamamlanma aşamasına geleceğini söyledi.



Milletvekili Ölmeztoprak rezerv alanlarını inceledi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sakarya Bu seminerde, akran zorbalığı ve dijital bağımlılık tehlikesi anlatıldı Sakarya Büyükşehir Belediyesi, Akyazı, Geyve, Sapanca ve Karasu SGM’de düzenlenen seminerlerde ailelere akran zorbalığı ve dijital bağımlılık tehlikesini anlattı. Aile danışmanı Tuğba Ayşe Aksoy, “Çocukların teknolojiye erişimi kolaylaştıkça bağımlılık ve akran zorbalığı artıyor” dedi. Sakarya Büyükşehir Belediyesi Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı tarafından ailelere yönelik gerçekleştirilen eğitimlere her gün bir yenisini daha ekliyor. Büyükşehir, Akyazı, Geyve, Sapanca ve Karasu SGM’lerde ailelere yönelik “Akran Zorbalığı ve Dijital Bağımlılık” söyleşisi gerçekleştirdi. Bu seminerler, özellikle dijital bağımlılık ve akran zorbalığı sorunlarının artış gösterdiği son dönemde ailelere kritik bir uyarı niteliği taşıdı. Aile danışmanı Tuğba Ayşe Aksoy, dijital dünyada çocukların karşısına çıkabilecek sorunları, hayatları boyunca iz bırakabilecek travmaları anlattı ve akran zorbalığının oluşum süreçlerini anlatarak onlara doğru ortamın sunulması gerektiğini vurguladı. Aksoy, ayrıca ailelere bu yönde önemli tavsiyeler vererek çocuk yetiştirilmesi konusunda sergilenen birçok yanlışın düzeltilmesine vesile oldu. “Teknolojiye bağımlı çocuklar gerçek dünyadan kopabilir” Çocukların sosyal aktivitelere yönlendirilmesi gerektiğini belirten Ayşe Aksoy, “Çocuklar özellikle oyunlar, sosyal medya, video içerikleri gibi platformlara bağımlı hale gelebilir. Bu bağımlılık çocukların sosyal ilişkilerini, fiziksel sağlıklarını, zihinsel gelişimlerini ve akademik başarılarını olumsuz etkileyebilir. Ayrıca, teknolojiye bağımlı çocuklar gerçek dünyadan kopabilir, uyku düzenlerinde bozulmalar yaşayabilir ve odaklanma problemleri geliştirebilirler” dedi. “Teknoloji bağımlılığı ve akran zorbalığı gibi sorunlar da artmaktadır” Ailelere teknolojik cihaz kullanımıyla ilgili çağrı yapan Aksoy, “Dijital bağımlılığı önlemek için ebeveynlerin çocuklara cihaz kullanımı konusunda sınır koymaları, onları sosyal ve fiziksel aktivitelere yönlendirmeleri, örnek davranışlar sergilemeleri ve dijital ortamda geçirdikleri zamanı dikkatle takip etmeleri önerilir. Günümüzde çocukların teknolojik cihazlara erişimi kolaylaştıkça, teknoloji bağımlılığı ve akran zorbalığı gibi sorunlar da artmaktadır. Bu akran zorbalığı çocuklarda özgüven kaybına, stres, kaygı ve depresyona yol açabilir” diye konuştu.
Bartın Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "Türkiye’nin hak etmediği bu kara propagandaya karşı uyanık olmamız lazım" Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Bartın’da gerçekleşen Ak Parti Merkez İlçe 8. Olağan Kongresinde yaptığı konuşmada, Türk yargı ve adaletine yönelik saldırıların düzenlendiğini belirterek, "Türkiye’nin hak etmediği bu kara propagandaya karşı uyanık olmamız lazım" dedi. Ak Parti Bartın Merkez İlçe 8. Olağan Kongresi bartın Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Divan heyetinin seçilmesiyle başlayan kongre, istiklal marşı okunmasının ardından konuşan Merkez İlçe Başkanı Muhammet Kızılayoğlu, "Bu bir bayrak yarışı. Bir süre önce atamayla ilçe başkanım, inşallah tek liste ile gidilen bu seçimde mazbatamı alarak, bayrağı en üste taşımaya devam edeceğiz" diye konuştu. Gelir gider raporları okunduğu ve mevcut yönetimin ibra edildiği kongrede konuşan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Ak Parti iktidarlarının 22 yıldır tesis etmeye çalıştığı yargı ve adelet sisteminin kasıtlı olarak saldırıya uğradığını belirterek, "Ülkemizin yüksek standartlı bir demokrasiye kavuşması için çok çalıştık. Reformlar yaptık. Ak Parti reformcu parti. AK Parti bir yandan adaleti savunup, diğer yana kalkınmayı savunur. ‘İkisi birden’ olacak diyoruz. Bunun için yola çıktık. e dolayısıyla güvenilir bir adalet sistemi. Hukukun üstünlüğünden esas alan, gecikmeye ve öngörülebilir adaletsizlikten noktasında çok mesafeler aldık. 15 Temmuz hain darbe kalkışmasında eğer biz hukukun üstünlüğünü esas alan bir yargı sistemi tesis etmeseydik, o geçmişte 367 krizlerini çıkaran yargı sistemi, o geçmişte 12 Eylül’lerde darbecilerin yanında duran yargı sistemi, 28 Şubat’larda darbeciler karşısında cübbeleri yerlere seren, onların karşısında hazır olda duran bir yargı sistemi, 27 Mayıs’ta Adnan Menderesleri, bakanları, idama mahkum eden bir yargı sistemi, eğer ülkemizde hakim olsaydı, 15 Temmuz’da bu millet darbecilere karşı olabilmesi mümkün olabilir miydi? İşte milletimizle, beraber o gece evlerinde oturmayan, adliyelere koşan, o vatan hainlerine karşı yakalama kararları çıkaran, gözaltı kararları çıkaran ve onların yargı önünde hesap vermelerini sağlayan bir yargı sistemimiz var. Bugün hazmedilemeyen de bu. Her gün adalete yönelik, her gün hukuka yönelik, her gün yargıya yönelik saldırıların sebebi bu. Vesayetçi anlayışı özleyenler, Yassı ada yargısını özleyenler, geçmişte yargıyı kendilerine arka bahçe yapanlar, bugün yargı milletin yargısı olduğu için hazmedemiyorlar ve sürekli saldırmaya çalışıyorlar. Biz o saldırılara kesinlikle müsaade etmeyiz. Türkiye’nin hukuk güvenliği endeksinde, ta aşağı sıralarda olduğunu söylemek de, saçmalık. Bunu devamlı tekrar ediyorlar. Amerika Birleşik Devletlerinde eski ABD Barolar Birliği Başkanı’nın kurduğu bir dernek ve bu derneğin yaptığı bir liste. Bilimsel kriterleren uzak, Türkiye gerçekleri ile hiç uyuşmayan, Türkiye’de birkaç muhalif isimden görüş olarak oluşturulan ve bağışlarla ayakta duran, bağış yapanın en ön sıralarda yer aldığı, başta birinci bağışçı Amerika Birleşik Devletleri Dışişleri Bakanlığı, ikinci, üçüncü, dördüncü bağışçının ön sıralarda yer aldığı, hukuka güven endeksinde Türkiye’yi son sıralarda göstermeye çalışıyorlar. Kim yani bunlar? Basın Özgürlüğü Endeksinde Türkiye’yi, daha şu bir yılda 170 gazeteciyi şehit eden, öldüren İsrail’i, Türkiye’nin önünde gösteriyorlar. Böyle bir endekse güvenilir mi? Bunlar tamamen kara propaganda. Ülkemiz için yapılan bir kara propaganda. Ve bu para propaganda bu güvenilmeyen, saçma sapan endekslerin sözcülüğünü de maalesef muhalefet partileri burada yapmanın gayreti içerisinde. Yargımızın karalanmasına kesinlikle müsaade etmeyiz. Yirmi beş bin hakim ve savcımız gece gündüz büyük bir gayret içerisinde milletimizin yargı hizmetlerinden en adil bir şekilde yararlanması için çalışmak istiyorum. İçerisinde elbette ki hatalı kararlar veren olabilir. Ama onun düzeltme mekanizması, istinapı, temyizi, itirazı mümkün. Ve kendi içerisinde bunlar gerçekleştirilir. Türkiye’nin hak etmediği bu kara propagandaya karşı uyanık olmamız lazım. Ve ülkemizde hukukun üstünlüğünü esas alan, gecikmeyen, ve öngörülebilir bir adalet konusunda aldığımız mesafeyi daha ileri taşıyacak, önümüzdeki günlerde yargı reformu strateji belgemizi de Sayın Cumhurbaşkanımız açıklayacak ve özellikle toplumu huzursuz eden, suç ve suçluyla mücadelede kararlılığı ortaya koyan yeni düzenlemeleri de inşallah hayata geçireceğiz. Geçtiğimiz 22 yıl boyunca özellikle reform süreci kapsamında kanunlarımızın hemen hemen tamamını değiştirdik, yeniledik. Vatandaşlarımızın ihtiyacına uygun hale getirmenin gayreti içerisinde olduk ve anayasamızda da çok önemli reformlar yaptık. Hak arama yollarını genişlettik. Kadın hakları, çocuk hakları, çocukların korunması ve engelli yaşlı hakları bunları sadece anayasa değişiklikleriyle yaptığımız bu reformları biz aynı zamanda hayata da geçirdik, icraata da dönüştürdük. Temel hak ve özgürlükleri daha da güçlendirdik. Daha da tahkim ettik. Hukuk devletinin seçimini güçlendirdik" dedi. Anayasa çalışmaları hakkında da bilgi veren Bakan Tunç, "Bir daha bu ülkede darbeler olmasın, bu ülkede vesayetçi anlayış, milletin önünü bir daha kesmesin diye anayasamızda önemli yapısal reformlar yaptık. Hakimler, Savcılar Kurulu, Anayasa Mahkemesi, Yüksek Askeri Şura, Milli Güvenlik Kurulu tüm bunların yapısını demokratik ilkelere uygun hale getirdik. Anayasamızda darbeciler yargılanamaz diye bir madde vardı. Kaldırdık, sizin onayınızla. Milletimizi desteğiyle. Sıkı yönetim gerektiğinde ilan edilebilir diye bir madde vardı, Anayasamızda. Bunların hepsini milletimizin evet oylarıyla değiştik. İç Hizmet Kanunu 35., hep konuşulurdu. Darbelere gerekçe gösterilirdi. Bunların hepsi değişti. Anayasamızdaki vesayetçi ruhu ortadan kaldırmak için çok çalıştık. Milletimiz buna destek verdi ve şimdi hedefimiz yeni bir anayasa. Demokratik, sivil, katılımcı bunca değişikliğe rağmen hala maddeleri arasında o vesayetçi ruhu taşıyan, bir takım çelişkilere ve tartışmalara yol açan tüm maddelerindeki çelişkileri, ortadan kaldıracak, yektesaplığı sağlayacak, vesayetçi ruhu tamamen ortadan kaldıracak, milletimizin temsilcileri tarafından yapılan, milletvekillerimiz tarafından yapılıp milletimize onaylatılan bir toplum sözleşmesini inşallah hayata geçirmek nasip olur. Türkiye yüz yılına bu yakışır. Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılının başladığını bu anlamlı günlerde inşallah mecliste bir uzlaşma sağlanır ve Türkiye yüzyılına aşlarken ülkemiz demokratik bir anayasayla inşallah yoluna devam eder. Bu yönde mücadelemizi sürdüreceğiz" diye konuştu. Bakan Tunç, ardından Amasra ilçe teşkilatının kongresi katımak üzere ilçeye hareket etti.
Eskişehir F-4E Phantom uçaklarının Türk Hava Kuvvetleri filosundaki 50. yılı etkinliği Türk Hava Kuvvetleri filosuna 1974 yılında katılan F-4E Phantom uçaklarının 50. yılı dolayısıyla Eskişehir’de etkinlik düzenlendi. Etkinlik, Eskişehir 1. Ana Jet Üs Komutanlığında gerçekleştirildi. ‘Panter Filo’ olarak adlandırılan 1. Ana Jet Üs 111. Filo Komutanlığına bağlı olan 5 uçak geçiş yaparak havalandı. Türk Hava Kuvvetleri filosundaki 50. yılını dolduran F-4E Phantom uçakları, yaklaşık yarım saat süren ikili kol uçuşu sonrası üsse geri döndü. Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ziya Cemal Kadıoğlu’nun kullandığı F-4E Phantom II uçağın gövde bölgesine yer alan Türk bayrağı ve kuyruk bölgesindeki Mustafa Kemal Atatürk çizimleri büyük beğeni topladı. Yaptığı uçuşun ardından piste iniş yapan Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Kadıoğlu, katılımcıları selamladı. Kadıoğlu, F-4E Phantom tipi uçağın Türk Hava Kuvvetleri filosuna katıldığı dönemde Filo Komutanı olarak görev yapan emekli Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ergin Celesin’le uçakta fotoğraf çektirdi. Uçuşların ardından Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Ziya Cemal Kadıoğlu ve beraberindekiler, F-4E uçağının 50. yılı anısına yakıt drobunu imzaladı. F-4E Phantom uçağı ile 2 Eylül 1974’te yaptığı ilk uçuşun Eskişehir semalarında olduğunu belirten Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Kadıoğlu, “13 yaşındayken ilk F-4E’leri havada görmüştüm. O zaman şöyle dua ettim; ’Allah’ım beni bu uçakların içerisinde uçurmayı nasip et. Başka da bir şey istemiyorum’. Allah bana 3 bin saat bu uçakların içinde uçmayı nasip etti. Buna vesile olan Sayın Komutanımıza borçluyum. Hava Kuvvetlerine emeği geçen Sayın Komutanlarımıza büyük minnet borcu duyuyoruz. Hava Kuvvetleri bu günlere, onların emekleri sayesinde geldi. Şükranlarımızı arz ediyorum" dedi. F-4E Phantom uçakların Türk Hava Kuvvetleri filosuna katılışının 50. yılı etkinliğine Eskişehir Valisi Hüseyin Aksoy, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce, Hava Muharip Komutanı Orgeneral İsmail Güneykaya ve çok sayıda askeri personel ile eşleri katıldı.