KÜLTÜR SANAT
SAMEK’ler binlerce kişinin hayatına iz bırakıyor 20 Kasım 2024 Çarşamba - 17:23:47 Sakarya Büyükşehir Belediyesi Sapanca SAMEK’te derslerine büyük bir ilgiyle devam eden kursiyerler giyimden çeyiz ürünlerine, nakıştan dekoratif ahşap süsleme ve çini seramiğe kadar 13 farklı branşta öğrendiklerini birer sanat eserine dönüştürüyor. Kursiyerler hayatlarını değiştiren öğretiler sayesinde birçok sektöre adım atarak geleceklerine yön veriyor. Sakarya Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanlığı bünyesinde faaliyetlerini sürdürülen Sanat ve Meslek Edindirme Kursları’nda (SAMEK) binlerce kişi meslek sahibi oluyor ve hayatın birçok alanında sanata dair önemli adımlar atıyor. 16 farklı merkezden biri olan Sapanca SAMEK’te de bu eğitim sezonunda 665 kursiyer, hayatlarına iz bırakacak bir eğitim sürecine başladı ve daha ilk derslerde birçok sanatsal tekniği öğrendi. Kursiyerler giyimden çeyiz ürünlerine, turistik eş yapımından el nakışına ve dekoratif ahşap süslemeden çini seramiğe kadar birçok sanat dalında eğitim alıyor ve bunların yanında Arapça, İngilizce dili öğreniyor. Öte yandan derslerde hızlı klavye kullanımı ve bilgisayar işletmenliği, bilgisayar destekli muhasebe eğitimleri de katılımcılara gelecekte önemli fırsat kapılarını aralıyor. 13 farklı branşta eğitim görerek gelecekte ticaret kuracak, zanaat sahibi olacak ve sektöre adım atacak olan 665 kursiyer SAMEK çatısı altında yaşadıkları mutluluğu ve memnuniyeti dile getirdiler. Anne ve babasını kaybettikten sonra yalnız kalan 70 yaşındaki Füsun Oğuz, SAMEK’le hayata bağlandığını belirterek, “Kurslar sayesinde kendimi keşfettim. Bilmediğim birçok şey öğrendim. Sosyalleşme imkânı buldum ve hayatıma yeni bir yön verdim. Mutluluğumu tarif edemem” derken, kursiyer Berrin Saltürk ise SAMEK kurslarını ‘hayatında yeni bir dönem’ olarak ifade ederek, “Hocalarımız sayesinde üretime geçiyoruz, en güzeli bu. Daha önce hep çalıştık ama şimdi emekliyiz ve SAMEK sayesinde kendimize vakit ayırıyor, sosyalleşiyoruz. Burada tüketmek yerine üretiyoruz. Yeni arkadaşlıklar kuruyoruz” şeklinde konuştu. Kursların sadece bir eğitim değil aynı zamanda bir terapi işlevi gördüğünü dile getiren Emel Odabaş, “Bu yıl SAMEK açılmayacak diye çok üzülüyorduk ama çok şükür açıldı. Burada stres atıyor, kafamızı dağıtıyoruz ayrıca aile bütçemize katkı sağlıyoruz. Belediyemize teşekkür ederim” derken, bilgisayar destekli muhasebe öğrenen Salih Yaşar ise, “Mesleğim dışında kendimi farklı alanlarda da geliştirmek istiyordum. SAMEK sayesinde muhasebe eğitimi almaya başladım. Burada hocalarımız gelişimimize çok büyük bir katkı sağlıyor. SAMEK kurslarının vatandaşımız her yönden katkı sunduğunu düşünüyorum” ifadelerine yer verdi. SAMEK’le kursiyerler, uzman eğitmenlerden aldıkları sanat dersleriyle ortaya birbirinden harika eserler çıkarıyor ve bu ürünleri sergiyle görücüye çıkarıyor.
20 Kasım 2024 Çarşamba - 16:22 Koza Buluşmaları’nın konuğu Şebnem İşigüzel oldu Nilüfer Belediyesi’nin düzenlediği ’Koza Buluşmaları’ etkinliğinde, ödüllü yazar Şebnem İşigüzel Türkiye’nin 100 yıllık tarihini kurgusal bir perspektifle ele aldığı son romanı ’Memoria’ ile edebiyatseverlerle bir araya geldi. Nilüfer Belediyesi’nin edebiyatseverleri, yazarlarla buluşturan "Koza Buluşmaları" etkinliği bu kez Türk edebiyatının önemli kalemlerinden Şebnem İşigüzel’i ağırladı. Görükle Mahallesi’ndeki Koza Kütüphanesi’nde gerçekleşen ve edebiyatseverlerin yoğun ilgi gösterdiği söyleşide İşigüzel, Hakan Akdoğan moderatörlüğünde son romanı “Memoria” üzerine keyifli bir sohbet gerçekleştirdi. Türkiye’nin yüzyıllık geçmişini Memoria romanında kurgusal bir şekilde yeniden yorumlayan Şebnem İşigüzel, romanın yazım sürecinde zaman ve fizik kavramları üzerine kapsamlı bir araştırma yaptığını dile getirdi. Zamanın ikili yapısını keşfetmekten ve bunu yazmaktan büyük keyif aldığını dile getiren İşgüzel, “Orta Çağ’da cehennemin tanımı geçmişi unutup şimdide yaşamaktı. Günümüzün mottosu ise anda kalmak. Ancak insan hatırlamak için yaşıyor. Hatırlamak, yaşamanın yerini alıyor. İçinde bulunduğumuz dönemde zaman gerçekten hızlandı. Hızlı bir unutuşa doğru gidiyoruz. İnsanların nereden baktığına bağlı olarak gerçek değişiyor” dedi. Yazarlık deneyimlerini de paylaşan İşigüzel, düzenli olarak okuma ve yazma pratiği yaptığını aktardı. Karakterlerini oluştururken kendi yaşamından çok fazla malzeme kullanmadığını vurgulayan yazar, "Yazmak bir oyun. Sonsuz bir oyun ama yine de sevgi, adanmışlık ve sebat istiyor. Bir aktör ya da aktris için karakter neyse yazar için de benzer bir durum söz konusu. Ben karakterlerime en fazla duygu verebilirim. Zaten bu detaylarla hikayelerdeki kahramanlar büyüyor" dedi. Söyleşinin sonunda katılımcıların sorularını da yanıtlayan ödüllü yazar Şebnem İşigüzel, son romanı Memoria’yı okurları için imzaladı.
20 Kasım 2024 Çarşamba - 16:03 Direklerarası Seyirci Ödülleri sahiplerini buldu Türkiye’nin ilk ve tek ’seyirci örgütlenmesi’ olan Direklerarası Seyircileri tarafından verilen Direklerarası Seyirci Ödülleri, Odunpazarı Belediyesi 100. Yıl Kültür Merkezi’nde gerçekleşen törenle sahiplerini buldu. 2023-2024 sezonunda ’Marifet İltifata Tabidir’ mottosu ile yola çıkan Direklerarası Seyircileri’nin oluşturduğu ’Halk Jürisi’ üyeleri, 2023-2024 Tiyatro Sezonu’nda Eskişehir, Amasya, Bolu, Düzce, Kocaeli, Konya, Ordu, Safranbolu, Tekirdağ, Trabzon ve Van’da sahneye konulan oyunları seyretti. Jüri, tasarım, performans ve yapımlar kategorilerinde başarılı oyun, oyuncu ve tiyatroları değerlendirdi. Direklerarası Seyirci Ödülleri Ödül Töreni’nde Odunpazarı Belediye Tiyatrosu’ndan Süleyman Karaahmet ’Uşak, Kral ve Ötekiler’ adlı oyun ile ’Oyun Yazarı’, Elçin Karaahmet ’Hasret’ adlı oyunla ’Yönetmen’, Abdullah Çiftçi ’Uşak, Kral ve Ötekiler’ adlı oyunla, Hüseyin Demir ise ’Hasret’ adlı oyunla ’Erkek Oyuncu’, Çiğdem Öztürk Uşak da ’Kral ve Ötekiler adlı’ oyunla ’Sahne Tasarımı’ ve ’Hasret’ adlı oyunla ’Kostüm Tasarımı’ ödülüne layık görüldü. "Eskişehir sanatın ve kültürün başkenti olsun istiyoruz" Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt’un da yer aldığı ödül törenine tiyatro camiasından birçok kişi katıldı. Törende konuşan Başkan Kurt, Eskişehir’in sanatın ve kültürün başkenti olsun istediklerini belirtti. Bu nedenle tiyatronun en önemsedikleri sanat dallarından biri olduğunu söyleyen Başkan Kurt, Direklerarası Seyirci Ödülleri’nin daha önce de Eskişehir’de gerçekleştiğini hatırlatarak, “Bir kez daha sizlerle bir arada olmaktan onur duyduk. Umarım bundan sonra, içinde bulunduğumuz bu salonu da yerel sanatçılarımıza, talep olursa şehir dışından gelecek olan sanatçılarımıza da açacağız. Küçük ama iddialı bir salon oldu. Bundan sonra da sizleri Eskişehir’e sık sık bekliyorum. Ödül alan sanatçılarımızı da kutluyorum" dedi. "Eskişehir tiyatro ile bütünleşmiş bir kültür şehri" Ev sahipliği için Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt’a teşekkür eden Direklerarası Seyirci Ödülleri Kurucusu Ömer Şahin Baş, 4 yıl aradan sonra tekrar bir ödül töreni için Eskişehir’de olmanın kendisine mutluluk verdiğini söyledi. Eskişehir’in tiyatro ile bütünleşmiş bir kültür şehri olduğunu dile getiren Baş, “Bunlar sizin sayenizde oluyor. Biz sadece buraya gelip arılar gibi bal topluyoruz. Çok teşekkür ediyoruz. Direklerarası tarzda bir ödül sistemini kurup, dünyaya açıldığından beri 25 yıl oldu ve bugün size bu 25 yılın başında beraberce yola çıktığım bir arkadaşımı da takdim etmek istiyorum. Onun da bir şeyler söylemesini istiyorum. Gültekin Karaöğüt ile bu yola beraber çıktık. Bu planları beraber yaptık. Bize bürosunu açtı, bize çalışmamız için yer açtı. Olmasaydı, Direklerarası da olmayabilirdi” şeklinde konuştu. "Halk ne verilirse onu almak zorunda değildi" Baş’ın daveti ile kürsüye çıkan Gültekin Karaöğüt, Direklerarası Seyirci Ödülleri’nin neden doğduğunu anlattı. Karaöğüt, yapmış olduğu konuşmada şunları söyledi: “Bugüne kadar bir medya kurumunun, bir çıkarın, ideolojinin veya desteklenen unsurların dağıttığı tamamen ekonomiye dayalı ödüller veriliyordu. Biz, halktık. Halk ne verilirse onu almak zorunda değildi. Biz de buna karşı çıkalım, kendi çabamızla bir şeyler yapalım dedik. Önce ufak gruplar oluşturduk. Bu gruplara tiyatro nasıl izlenir, tiyatro kostümü, dekor nedir? İlk önce bunların eğitimlerini verdik. Bu konuda İstanbul’da bir sürü sanatçı arkadaşımız bize yardımcı oldu. Bunlarla ufak ufak başladık. Tehditlere kadar birçok şeye göğüs gerdik. Günümüzde gerçekten artık adı geçen, sanat camiasında adı geçen bir platforma ulaştık. Bu konuda hepinize teşekkür ediyorum." Konuşmaların ardından ödül törenine geçildi. 2023-2024 Tiyatro Sezonunda Eskişehir, Amasya, Bolu, Düzce, Kocaeli, Konya, Ordu, Safranbolu, Tekirdağ, Trabzon ve Van’dan ödül almaya hak kazanan sanatçılara ödülleri takdim edildi.
20 Kasım 2024 Çarşamba - 16:00 Erzurum’un tarihi zenginlikleri gün yüzüne çıkıyor Erzurum’un Karayazı ilçesinde bulunan ve 2021 yılında sit alanı ilan edilen "Kırk Pencereli Mağaralar", geçmişin izlerini taşımaya devam ediyor. Aşağı Çıkılgan köyündeki bu eşsiz mağaralarda kilise, tandır, oda ve şarap mahzeni gibi yapıların izlerine rastlanırken, mağaraların hangi döneme ait olduğu ve kimler tarafından kullanıldığının ortaya çıkarılması amacıyla Erzurum Valiliği koordinesinde kapsamlı bir araştırma başlatıldı. Araştırma, Atatürk Üniversitesinin uzman ekipleri tarafından yürütülecek. Mağaralar, Erzurum Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Müdürlüğü tarafından 2021 yılında tescil edilmesinin ardından, "2025 Turizm Başkenti" ilan edilen Erzurum’un turizm rotalarına da dahil edildi. Erzurum Valisi Mustafa Çiftçi yaptığı açıklamada, bölgedeki saklı güzelliklerin gün yüzüne çıkarılmasının önemine değindi. Vali Çiftçi: “Bu tür Yapılar Ekonomiye de Katkı Sağlayacak Nitelikte” Vali Mustafa Çiftçi, Karayazı ilçesi Aşağı Çıkılgan köyündeki Kırk Pencereli Mağaraları ziyaret ettiklerini belirterek şu ifadeleri kullandı: "Burası yaklaşık 2 bin metre yükseklikte ve çok etkileyici bir bölge. Geçmişte bölgedeki terör olayları nedeniyle buralara ulaşmada zorluklar yaşanıyordu. Ancak artık devletimiz bu topraklarda güvenliği tam anlamıyla sağlamış durumda. Bu tür bölgeler, turizme kazandırılarak yerel halkın ekonomik olarak da fayda sağlayabileceği alanlara dönüşüyor." Rektör Hacımüftüoğlu: “Atatürk Üniversitesinin Araştırmaları Yol Gösteriyor” Kırk Pencereli Mağaralar hakkında yürütülecek çalışmalara ilişkin değerlendirmelerde bulunan Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu, bölgenin tarihi mirasının gün yüzüne çıkarılmasının hem akademik hem de turizm açısından büyük önem taşıdığını ifade etti. Rektör Hacımüftüoğlu şunları söyledi: "Erzurum, doğal güzellikleri kadar tarihi zenginlikleriyle de ön plana çıkan bir şehir. Atatürk Üniversitesi olarak bu değerlerin korunması, belgelenmesi ve turizme kazandırılması için çeşitli projeler yürütüyoruz. Kırk Pencereli Mağaralar gibi alanlar, geçmişin izlerini günümüze taşıyan eşsiz yapılardır. Buradan elde edilecek bilgiler, hem bölgenin tarihine ışık tutacak hem de Erzurum’un turizm potansiyelini artıracaktır." “Erzurum, Turizm Açısından Büyük Potansiyele Sahip Bir Şehir” Karayazı ilçesindeki Aşağı Çıkılgan köyünde yer alan "Kırk Pencereli Mağaralar"ın etkileyici yapısıyla dikkat çektiğini belirten Rektör Hacımüftüoğlu: “Mağaraların kayalık bir yamaca oyulmuş olması, hem doğal oluşumların hem de insan eliyle şekillendirilen alanların bir arada bulunduğunu gösteriyor. Mağaraların içindeki kilise, tandır, oda ve şarap mahzeni gibi izler, buranın geçmişte yerleşim yeri ya da dini amaçlarla kullanılan bir alan olabileceğini düşündürüyor” diye konuştu. Altın rengi tonlar, mağaraların bulunduğu coğrafyanın gün batımıyla birleştiğinde ortaya çıkan büyüleyici manzarasını gözler önüne serdiğini aktaran Hacımüftüoğlu: “Bu estetik özellikler, Kırk Pencereli Mağaraları yalnızca tarihi değil, aynı zamanda turistik bir değer haline getiriyor. Üniversitemizin yapacağı araştırmalar, bu mağaraların geçmişteki kültürel ve tarihi anlamını gün yüzüne çıkarırken, Erzurum’un “2025 Turizm Başkenti” unvanına da büyük katkı sağlayacağına inanıyorum. Bölgenin turizme kazandırılması, hem kültürel mirasın korunmasına hem de yerel ekonominin canlanmasına öncülük edecektir. Mağara, bölgenin sahip olduğu eşsiz güzelliklerin ne denli büyük bir potansiyele sahip olduğunun önemli bir göstergesi. Bu kapsamda, üniversitemiz öncülüğünde gerçekleşecek çalışmaların tarihe ışık tutacağına inanıyorum” diye konuştu.
Nevşehir’de endemik bitkiler sergilendi
23 Ekim 2024 Çarşamba - 11:17 Nevşehir’de endemik bitkiler sergilendi Meksika’da uzun yıllardır insan sağlığı açısından kullanılan bitkilerin tanıtıldığı "Bilginin kesişim noktası: De la Cruz Badiano Kodeksi" resim sergisi Nevşehir’de açıldı. Serginin açılışına Meksika, Hollanda, Arjantin ve Sri Lanka Büyükelçileri de katıldı. Kapadokya’nın merkezi Nevşehir’in uluslararası işbirliklerini güçlendirmek ve şehrin gelişimine katkı sağlamak amacıyla önemli adımlar atan Nevşehir Belediye Başkanı Rasim Arı, Kayaşehir’i farklı kültürlerin buluşma noktası haline getiriyor. Nevşehir’e uluslararası işbirlikleri sayesinde hem ekonomik hem de sosyal alanda büyük fırsatlar kazandırmak için son dönemde farklı ülkelerin büyükelçilerini Nevşehir’de ağırlayan Başkan Arı’nın, girişimleri sonucu Meksika’nın Ankara Büyükelçiliği ile Nevşehir Belediyesi işbirliğinde tarihi Meryem Ana Kilisesi’nde düzenlenen sergi, törenle ziyarete açıldı. Sergide, Amerika kıtasında yazıldığı bilinen en eski tıbbi metin olarak kabul edilen Badianus Kodeksi’nde yer alan bitkilerin resimleri ziyaretçilerin ilgisine sunuldu. Meksika, Hollanda, Arjantin ve Sri Lanka Büyükelçileri ve Meksika Fahri Konsolosu Yavuz Demir’in de yer aldığı sergiye eşi Melek Arı ile birlikte katılan Belediye Başkanı Rasim Arı, konuklarına Nevşehir’in yöresel lezzetlerini tanıtarak bölgenin el sanatları ürünlerinden hediye etti. Törende konuşan, Meksika’nın Ankara Büyükelçisi Jose Luis Martinez y Hernandez, ilaçların formüllerinin yer aldığı, 1552 yılında hazırlanan De la Cruz Badiano Kodeksi’nin Meksika halkının tıbbi çalışmaları için temel kaynaklardan biri olduğunu söyledi. Kodeksin tarihİ sürecini anlatan Hernandez, "Cruz Badiano Kodeksi, 227 şifalı bitkiden bahsetmektedir ve bunlardan 185’inin resimleri yer almaktadır. Ayrıca, 64 bitki sadece adıyla anılmıştır. Kodekste yer alan farmasötik şekiller balsam, lapa, alçı, emülsiyon, kompres gibi çeşitlidir. Bu eser, şu anda Meksika’da Ulusal Antropoloji ve Tarih Kütüphanesindedir." ifadelerini kullandı. Hernandez, sergiye sağladığı desteklerden dolayı Belediye Başkanı Rasim Arı’ya teşekkür etti. Nevşehir Belediye Başkanı Rasim Arı ise kültürel anlamda değerli bir etkinliğe ev sahipliği yapmaktan memnuniyet duyduklarını ifade etti. Büyükelçilerin şehir ziyaretlerinin, sadece diplomatik ilişkilerin geliştirilmesi değil, aynı zamanda yerel halkın farklı kültürleri tanıma fırsatı bulması açısından da büyük önem taşıdığını belirten Arı, ayrıca, bu işbirlikleriyle yerel halkın da faydalanacağı çeşitli etkinlikler ve projeler düzenlemeyi planladıklarını kaydetti. Arı, “Endemik bitkilerin Meksika’daki önemini biliyoruz. Anadolu’nun da endemik bitki yönünden zengin olmasından dolayı Nevşehir’de etkinlik düzenlemenin mutluluğunu yaşıyorum. Yakında Meksika ile kardeş şehir projesinin de imzasını atacağız. Bütün büyükelçilerimizle ortak hareket ederek, iyi ilişkiler kurarak işbirlikleri yapacağız." diye konuştu. Nevşehir’de yetişen endemik bitkilerin tanıtıldığı 10 posterin de yer aldığı sergi, 17 Kasım 2024 tarihine kadar gezilebilecek.
Çameli Halk Kütüphanesi ve Gençlik Merkezi için geri sayım başladı
23 Ekim 2024 Çarşamba - 10:53 Çameli Halk Kütüphanesi ve Gençlik Merkezi için geri sayım başladı DENİZLİ (İHA) – Denizli’nin Çameli ilçesinde kamu kurum ve kuruluşlarının iş birliğiyle inşa edilen Çameli Halk Kütüphanesi ve Gençlik Merkezi önümüzdeki Pazar günü hizmete açılıyor. Denizli’nin Çameli ilçesinde Gençlik ve Spor Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Denizli Valiliği ve Çameli Belediye Başkanlığında ortaklaşa inşa ettirilen Çameli Halk Kütüphanesi ve Gençlik Merkezi hizmet binası 27 Ekim 2024 Pazar günü saat 12.00’de halkın kullanımına açılacak. Törene katılacak olan protokol üyeleri Çameli İlçe Halk Kütüphanesi ile Çameli Gençlik Merkezinin açılışlarını ayrı ayrı gerçekleştirecek. Çameli Belediye Başkanı Cengiz Arslan, Denizli Kültür ve Turizm Müdürü Hüdaverdi Otaklı, Müdür Yardımcısı Hayrullah Akgün, Denizli Gençlik ve Spor İl Müdürü Ömer İlman ile Gençlik ve Spor İlçe Müdürü Metin Dağlı geçtiğimiz günlerde açılışı yaklaşan Çameli İlçe Halk Kütüphanesi ve Çameli Gençlik Merkezinde yerinde incelemelerde bulunmuştu. Yapılan çalışmaları yerinde gözlemleyen yetkililer, kütüphane salonundan Hayri Dev Müzik Atölyesi’ne kadar birçok kursun uygulanacağı odaları gezerek bilgi almıştı. Bu önemli yatırıma katkı sunan tüm paydaş kurumlara teşekkür eden Çameli Belediye Başkanı Cengiz Arslan, “Kamu kurumlarımızın işbirliğiyle yaptırılan Çameli İlçe Halk Kütüphanesi ve Çameli Gençlik Merkezinin halkımızın hizmetine girecek olmasından dolayı büyük mutluluk duyuyoruz. Bu önemli merkez, gençlerin ve halkın sosyal, kültürel ve sportif gelişimine katkı sağlayacak. İlçemize hayırlı uğurlu olsun" dedi.
Atatürk’ün çocukluk hayatını anlatan ’Mustafa’ isimli filmin galası yapıldı
23 Ekim 2024 Çarşamba - 10:04 Atatürk’ün çocukluk hayatını anlatan ’Mustafa’ isimli filmin galası yapıldı Mersin’de, Atatürk’ün çocukluk hayatının konu alındığı ’Mustafa’ isimli animasyon filmin galası yapıldı. Galaya katılan Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer, "Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Ulu Önder Atatürk bizim için çok büyük bir değer. Onun görüşlerini, düşüncelerini, ilkelerini bizden sonraki jenerasyona aktarmak bizim görev edindiğimiz bir konu" dedi. Mustafa Kemal Atatürk’ün çocukluk hayatını konu edinen ’Mustafa’ isimli animasyon filmin galası, Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde Yenişehir Atatürk Kültür Merkezi’nde gerçekleştirildi. Yapımcılar Kamuran Ayna ve Emir Cömert’in katılımıyla gerçekleştirilen filmin ön gösterimi ile başlayan gala programında Başkan Seçer de eşi Meral Seçer ile yer aldı. Film 25 Ekim’de gösterime girecek Filmi izledikten sonra değerlendirmede bulunan Başkan Seçer, galanın Mersin’in yanı sıra İstanbul ve Ankara’da da gerçekleştirildiğini söyledi. 25 Ekim’de gösterime girecek filmin Mustafa Kemal’in 6-12 yaş arası çocukluk dönemini anlattığını belirten Seçer, "Film dört ayrı bölüm, biz bugün ilk bölüm olan çocukluk dönemini izledik. Daha sonra gençlik, yetişkinlik ve son olarak da hayata veda ettiği yıllar yer alıyor. Çocuklarımız için çok önemli detaylar var, yüz yıla damga vurmuş bir liderin çocukluk yaşından itibaren karakteri, olaylara bakış açısı ele alınıyor. Önümüzdeki bölümlerde bu karakter kendini ortaya çıkaracak" diye konuştu. Başta yapımcılar olmak üzere filmde emeği geçen tüm ekibe teşekkürlerini ileten Seçer, filmin vizyona girdikten sonra verilen emeğin karşılığını almasını temenni etti. Seçer, "Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Ulu Önder Atatürk bizim için bir değer. Onun görüşlerini düşüncelerini, ilkelerini bizden sonraki jenerasyona aktarmak bizim görev edindiğimiz bir konu" dedi. "Kendimize çizdiğimiz yol, Mustafa Kemal’in yolu" Mustafa Kemal Atatürk’ün yolundan giden bir anlayışla çalıştıklarını dile getiren Seçer, "Bizler bugünün yöneticileri olarak, Türkiye’yi daha iyi noktalara getirmek isteyen, toplumun refahını önceleyen, daha demokratik bir toplum ve daha hukuk normlarına uygun bir ülke oluşturma azmindeyiz. Bizim kendimize çizdiğimiz yol, Mustafa Kemal’in yolu" şeklinde konuştu. "Bir liderin çocuklukta yaşadığı süreçleri daha detaylı izledik" Filmi beğendiğini belirten Meral Seçer de emeği geçen herkese teşekkür etti. Meral Seçer, "Atatürk’ün çocukluk yaşantısını küçük anekdotlarla biliyorduk fakat burada insanlığını, azmini, bir liderin çocuklukta yaşadığı süreçleri daha detaylı olarak, bazen gülerek bazen de duygulanarak izledik" dedi. "Atatürk’ün hayatını daha eğlenceli bir şekilde tanıtmayı amaçladık" Film hakkında bilgi veren yapımcı Emir Cömert, çocuklara animasyon filmi sayesinde Mustafa Kemal Atatürk’ün hayatını daha eğlenceli bir şekilde tanıtmayı amaçladıklarını belirtirken, yapımcı Kamuran Ayna da Atatürk’ün destansı kahramanlık hikayesini çocuklara anlatmak için 4 serilik filmin ilkinin galasını gerçekleştirdiklerini kaydetti. Ayna, "Biz buradan yola çıkarak artık Atatürk’ün acılarını, sevinçlerini hüzünlerini ama aynı zamanda çocukken isteklerini ve onun karşısında ne kadar dirayet gösterebileceğini göstermek istedik. Ulu Önder ile alakalı çok fazla film vardı ama biz ilk defa animasyon olarak çocukların daha dikkatini çekecek şekilde olmasını istedik" diye konuştu.
Atatürk Baraj Göleti kıyısında 3 bin yıllık kaya yerleşkesi tespit edildi
23 Ekim 2024 Çarşamba - 10:00 Atatürk Baraj Göleti kıyısında 3 bin yıllık kaya yerleşkesi tespit edildi Adıyaman’da Atatürk Baraj Göleti kıyısında 3 bin yıl öncesine ait kaya yerleşkeleri tespit edildi. Atatürk Barajı Kahta sahil şeridi Belören köyü yakınlarında 4-5 yıl önce göl sularının çekilmesiyle kaya resimleri ortaya çıkmıştı. Ortaya çıkan bu kaya resimlerinin ardından yetkililerin arazi taraması detaylandırıldı. Kahta ilçesi ile Samsat ilçe kıyıları arasındaki bölgede Adıyaman Müze Müdürü Mehmet Alkan ve beraberindekiler, alan taraması yaptı. Tekne ile sahil şeridinde bulunan mağaralar ve tarihi kalıntıları inceleyen Mehmet Alkan, kaya resimlerinin bulunduğu bölgeden yaklaşık 3 kilometre uzaklıkta kaya yerleşkesi tespit etti. Milattan önce 1. Yüzyıl olarak tarihlenen kaya yerleşkelerinde insanlar tarafından yapılan oyuklar ve kanalların yanı sıra çömlek kırıntılarına rastlandı. Ekiplerin bölgedeki tarama çalışmasına devam edeceği öğrenildi. Konuyla ilgili açıklamada bulunan Adıyaman Müze Müdürü Mehmet Alkan, “Atatürk Barajı kıyısında yaptığımız incelemelerde burada kaşa yerleşimlerinin olduğunu tespit ettik. Yaklaşık 4-5 yıl önce ise burada kaya resimlerini tespit etmiştik. Bu kaya resimlerinin bir kaya yerleşkesinin civarında olduğunu düşünüyorduk. Fakat burada suların yükselmesi nedeniyle bunu tam olarak tespit edememiştik. Bu gün yaptığımız detaylı incelemeler sonucunda ise burada milattan önce birinci bin yılla tarihlenen kaya yerleşkelerini görmekteyiz. Bu kaya yerleşkelerinde insan eliyle yapılmış oyuklar ve kanallar görmekteyiz. Yer yer çömlek kalıntılarını da görmekteyiz. Burada da insanların o dönemde yaşadıklarına dair önemli tespitlerde bulunduk” diye konuştu.
Geleneksel Kalemişi sanatı Kütahya’da hayat buluyor
23 Ekim 2024 Çarşamba - 09:56 Geleneksel Kalemişi sanatı Kütahya’da hayat buluyor Geleneksel Kalemişi sanatı, Kütahya’da hayat buluyor. Türk halk sanatı olan ’Kalemişi’ sanatını günümüzde de sürdüren Sibel Temelkıran’ın, Kütahya Belediyesinin Zanaat ve Halk Sanatları Deneyimleme Konağı’nda açtığı kurs ilgi görüyor. Temelkıran, Osmanlı döneminde hat sanatı ile etkileşime girerek ahşabın yanı sıra sıva üstü, mermer ve taşa da yazılan kalem sanatının, günümüzde sayılı ustalar tarafından yapıldığını ifade etti. Kalemişi sanatını yaklaşık 20 yıldır sürdürdüğünü belirten Sibel Temelkıran, "Kalem işi, Selçuklulardan günümüze kadar gelmiş Türk sanatlarındandır. Selçuklular, Osmanlılar ve günümüzde sivil ve dini mimaride kullanılıyor. Camilerin iç süslemelerinde yer alır. O zamanlar sarayların içlerinde de kullanılmış; Topkapı Sarayı’nda büyük camilerde de bu sanatı görebiliriz. Günümüze kadar ulaşmış ve biz de Kütahya Belediyesi’nin destekleriyle bu sanatı sürdürmeye çalışıyoruz. Öğrencilerimiz var ve onları yetiştirmeye gayret ediyoruz. Kalem işi, sivil ve dini mimaride iç mekanları süsleme sanatıdır. Aslında çok bilinen bir sanat ama ismini çoğu kişi bilmiyor. Yıllardır bu sanatın adını anlatmaya çalışıyorum. Basit bir sanat ama ismi tam bilinmiyor. ’Kalem işi’ dendiğinde insanlar ’kalemle mi yapılıyor?’ diye soruyorlar. Aslında bu sanat, kullanılan fırçaların adına dayanıyor. Bizler de ’kalemkar’ olarak bu geleneği sürdürüyoruz. Ancak fazla bilinmediği için öğretmeye çalışıyoruz çünkü bu bizim geleneksel sanatlarımızdan biri ve unutulmaması gerekiyor. Nasıl atalarımız bu sanatı bu zamana kadar getirdiyse, biz de öğrencilerimiz vasıtasıyla geleceğe taşıyoruz. Kalemişi nereye yapılır diye sorulduğunda, ilk zamanlarda sıva üzerine yapılmış. Yine sıva, ahşap, deri ve mermer üzerine de yapılabiliyor. Ben ahşap üzerine çalışıyorum ve öğrencilerime de ahşap üzerine yaptırıyorum. Malzeme olarak akrilik boya kullanıyoruz ve ahşap büyük sunta levhalar üzerinde çalışıyoruz. Geleneksel desenlerimizi hazırlıyor ve bu desenleri önce kağıda, ardından ahşaba aktarıyoruz. Geleneksel renklerle boyayarak işi tamamlıyoruz. Öğrencilerimiz de bu sanatı sevdiler çünkü her şey geleneksel, desenler ve renkler de öyle. Bir yıllık bir çalışmamız var ama bu bir yılda bitmiyor tabii ki; öğrenmeye devam ediyoruz. Öğrenmek hiç bitmez" diye konuştu. "Sanat bana huzur veriyor ve günlük hayatın stresinden uzaklaştırıyor" Kursiyerlerden Diyetisyen Sümeyye Korkmaz, "Biz burada Sibel Hocam’ın izinden gidiyoruz ve onun öğrettiği şekilde sanatı sürdürmek istiyoruz. Sanata ilgim olduğu için buradayım, sanat bana huzur veriyor ve günlük hayatın stresinden uzaklaştırıyor diyebilirim. Sanatı seven ve öğrenmek isteyenleri bekleriz" dedi. "Türk kültürünü yansıtıyor" Kursiyerlerden Doç. Dr. Sibel Işık, "Kalemişi sanatını tanıyarak gelmedim, aslında bir terapi amacıyla geldim. Ancak içine girdikçe, her camiye girdiğimde kendime ait hissettiğim desenlerin içinde kaybolduğumu fark ettim. Türk motiflerini yansıtan turkuazlar, mercan renkleri ile kendimi Türk kültürüne daha bağlı hissediyorum. Şu anda öğrencilerimle burada çeşitli çalışmalar yapıyoruz. Geçen hafta Sibel Hocam öğrencilerimizi ağırladı, tanıtım ve atölye çalışması yaptı. Gelecek nesillere bu sanatı aktarmak için elimizden geleni yapıyoruz" diye konuştu. Kalemişi Sanatı kursunun haftada bir gün olmak üzere 8 ay boyunca devam edeceği belirtildi.
Denizli’de 400 öğrenciden 29 Ekim Cumhuriyet Bayramına özel koreografi
23 Ekim 2024 Çarşamba - 09:02 Denizli’de 400 öğrenciden 29 Ekim Cumhuriyet Bayramına özel koreografi Denizli Büyükşehir Belediyesi, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı kutlamalarının tüm kenti sarması ve vatandaşların 101. yıl coşkusunu doyasıya yaşaması için kentte seferberlik ilan etti. “Cumhuriyet Şehri Denizli” mottosuyla başlatılan kutlama programları 400 lise öğrencisinin yer aldığı 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’na özel koreografi ile başladı. Gösterinin ardından on binlerce vatandaşa Türk bayrağı hediye edilmeye başlandı. Konserlerden spor turnuvalarına, sergilerden film gösterimlerine Cumhuriyet coşkusunun dolu dolu yaşanması için 9 günde 34 ayrı etkinlik düzenleyen Denizli Büyükşehir Belediyesi, vatandaşların 101. yıl coşkusunu doyasıya yaşaması için kentte seferberlik ilan etti. Bu kapsamda “Cumhuriyet Şehri Denizli” mottosuyla başlatılan kutlama programları Gülay Kaynak Sarıkaya Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi’nde öğrenim gören 400 öğrencinin 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’na özel koreografisi ile start aldı. Koreografide ‘Cumhuriyet Şehri Denizli’ yazısı oluşturulurken Delikliçınar Meydanı’nda düzenlenen görsel şölene Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu, Başkanvekili Ali Marım, Genel Sekreter Bülent Bozbaş, DESKİ Genel Müdürü Egemen Emre Beşli ve vatandaşlarda eşlik etti. Dron ile görüntülenen koreografi büyük beğeni toplarken, Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Bülent Nuri Çavuşoğlu da koreografi esnasında gençlerin arasına katılarak bu muhteşem gösteride yerini aldı. Marşlar eşliğinde coşkuyla sunulan özel koreografinin ardından burada gençlere seslenen Başkan Bülent Nuri Çavuşoğlu, Cumhuriyetin aydınlığına inanan ve emek vererek güzel bir gösteri hazırlayan öğrenci, öğretmen ve idarecileri kutladı. Başkan Çavuşoğlu, “Bugün burada olmamızın en büyük mimarı olan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e sahip çıktığınız için hepinizi minnet ve şükranla teşekkür ediyorum. İyi ki varsınız” dedi. “Cumhuriyet; geleceğe umutla bakmak, yarınlarda birlikte kardeşçe yaşamaktır” Başkan Çavuşoğlu sözlerini şöyle sürdürdü; “Bu güzel yolculuğumuzda bizlerin köyünden çıkıp karpuz kamyonu kasasından gelip bu şehrin Büyükşehir Belediye Başkanı olmamı sağlayan Cumhuriyetimizi bu güzel haftasında sürecek güzel etkinliklerle hep beraber kutlayacağız. Çünkü bizi biz yapan, bizi var eden en önemli şeydir Cumhuriyet. Cumhuriyet varlık sebebimizdir; kadınımızla erkeğimizle, gencimizle yaşlımızla yan yana olabilmektir, geleceğe umutla bakmak, yarınlarda birlikte kardeşçe yaşamaktır. Bu sene Cumhuriyeti bir hafta boyu sürecek konserlerimizle, yarışmalarımızla, tiyatro gösterilerimizle, Cumhuriyet Koşusu ve sanat etkinlikleri ile hep birlikte coşku ile kutlayacağız. İyi ki varsınız, iyi ki Cumhuriyet var” ifadelerini kullandı. Başkan Bülent Nuri Çavuşoğlu daha sonrasında gençlerle sohbet etti, günün anısına hatıra fotoğrafı çektirdi. Denizli’de yer gök kırmızı-beyaz olacak Gösterinin ardından Başkan Çavuşoğlu ve Büyükşehir Belediyesi personeli Cumhuriyet’in 101. kuruluş yıldönümünün kentte coşku içinde kutlanması için on binlerce vatandaşa Türk bayrağı hediye etmeye başladı. İlk etapta Başkan Çavuşoğlu ve beraberindekiler Gazi Bulvarı’nda esnaf ve vatandaşa başlarken, Lise Caddesi, Atatürk Caddesi, İstiklal Caddesi’nde de Büyükşehir Belediyesi personeli ay yıldızlı bayrak dağıtımına başladı. 29 Ekim’e dek kentin pek çok noktasında esnaf ve vatandaşa bayrak dağıtımının süreceği ifade edildi.
İZKİTAP kitapseverlerle buluşmak için gün sayıyor
22 Ekim 2024 Salı - 18:05 İZKİTAP kitapseverlerle buluşmak için gün sayıyor Kitapseverlerin sabırsızlıkla bekledikleri İZKİTAP-4. İzmir Kitap Fuarı, 26 Ekim’de kapılarını açıyor. 3 Kasım’a kadar “Sinema ve Edebiyat” temasıyla düzenlenecek İZKİTAP; katılımcı yayınevleri, sahaflar, yapılacak müzayedeler, uluslararası konuk yazarlar ve sergilerle kitapseverlere kültür şöleni sunacak. İZKİTAP - 4. İzmir Kitap Fuarı, İzmir Büyükşehir Belediyesi ev sahipliğinde İZFAŞ ve TACT Fuarcılık iş birliği ile Fuar İzmir’de kitapseverlerle buluşuyor. 26 Ekim günü kapılarını açacak İZKİTAP’ta söyleşiler, imza etkinlikleri düzenlenirken yüzlerce yazar, çizer, gazeteci, akademisyen okurlarıyla buluşacak. Fuarın temasına özel birçok söyleşi de yazar, oyuncu, gazeteci, düşünür ve akademisyenlerin katılımıyla gerçekleştirilecek. Girişin ücretsiz olacağı, 200’e yakın yayınevi, sahaflar ile sivil toplum kuruluşlarının katılacağı İZKİTAP, 10.00 ile 19.00 saatleri arasında ziyaret edilebilecek. İZKİTAP, ziyaretçileri için tam bir kültür şölenine dönüşecek. Sivil toplum kuruluşları ve bu kuruluşlar bünyesinde yer alan yazarlar da İzmirli kitapseverlerle buluşacak. Temanın “Sinema ve Edebiyat” olarak belirlendiği İZKİTAP’ta birbirinden değerli isimlerin katılacağı farklı konularda edebiyat ve sinema söyleşileri, şiir okumaları, yazar ve okur buluşmaları, film gösterimleri gerçekleştirilecek. Fuarın onur konuğu Hakan Günday Yazar ve yayıncılarla kitapseverleri bir araya getirecek, sektörü buluşturacak İZKİTAP - İzmir Kitap Fuarı’nın onur konuğu yazarı ise roman, dizi ve film senaryosu, oyun türlerinde eserleri olan, yurtiçi ve yurtdışında birçok prestijli ödülün sahibi Hakan Günday olacak. Okurları, Hakan Günday ile 26 Ekim günü saat 14.30’da düzenlenecek söyleşide bir araya gelip kitaplarının yanı sıra Şahsiyet, Müslüm, Daha gibi film ve dizi senaryoları hakkında sohbet etme imkânı bulacak. ABD’li ünlü yazar Adam Fawer okurlarıyla buluşacak ABD’li ünlü yazar Adam Fawer, İzmir Kitap Fuarı’nda yeni kitabı "Mobius" ile okurlarıyla buluşmaya hazırlanıyor. “Olasılıksız” ve “Empati” gibi eserleriyle dünyada ve ülkemizde büyük bir hayran kitlesi edinen Adam Fawer, sürükleyici ve bilimsel temalı kurgularıyla tanınıyor. Fawer, 27 Ekim günü saat 15.00’te Tarık Dursun K. Salonu’nda Algan Sezgintüredi moderatörlüğünde düzenlenecek söyleşi ve imza günü etkinliği ile okurlarıyla buluşacak. İZKİTAP’ta; Adam Fawer, Ahmet Mümtaz Taylan, Ahmet Ümit, Akın Ersoy, Ali Mahir Başarır, Altan Öymen, Ayşe Kulin, Behçet Yalın Özkara, Canan Tan, Çağan Irmak, Ercan Kesal, Emrah Serbes, Erol Mütercimler, Ersin Doğer, Hidayet Karakuş, İlker Başbuğ, İnci Aral, Saygı Öztürk, Somer Sivrioğlu, Şermin Yaşar, Şükrü Erbaş, Töre Sivrioğlu, Tuğrul Keskin, Umut Sarıkaya, Varol Yaşaroğlu, Yılmaz Aslantürk (Otisabi), Yoshinori Moriwaki’nin de aralarında yer aldığı isimler hem söyleşiler hem imza etkinliği hem de yeni kitap tanıtımları ile okuyucuları ile buluşacak. Fuara ulaşımı kolaylaştırmak için ek seferler İzmir Büyükşehir Belediyesi, İzmirlilerin Fuar İzmir’e ulaşımını kolaylaştırmak için önceki fuarlarda olduğu gibi İZKİTAP’a özel ulaşım hatları da oluşturacak. 92 numaralı Üçyol Metro-Fuar İzmir, 610 numaralı Gaziemir Semt Garajı-Fuar İzmir, 650 numaralı Fahrettin Altay-Fuar İzmir hatları dışında, şehrin farklı noktalarından Fuar İzmir’e düzenli seferler olacak. Okullardan da öğrencilerin İZKİTAP’a kolay ulaşımı için servisler kaldırılacak. Yıl içerisinde 30’un üzerinde fuar ve etkinliğe, yerli yabancı binlerce katılımcı ile ziyaretçiye ev sahipliği yapan Fuar İzmir, açık ve kapalı alanları, seminer salonları, kafe alanları, 2 bin 500 araç kapasiteli ücretsiz otoparkı ve sahip olduğu pek çok imkan ile dokuz gün boyunca yayıncılık sektörünün tüm bileşenleri, sivil toplum kuruluşları ve kitapseverleri ağırlayacak. İZKİTAP - İzmir Kitap Fuarı, Ekim ayı sonunda Fuar İzmir’de, Nisan ayı içerisinde ise Kültürpark’ta olmak üzere yılda iki kez düzenleniyor. İlkbaharda Kültürpark’ın eşsiz doğası içinde festival havasında geçen İZKİTAP, 26 Ekim - 3 Kasım 2024 tarihleri arasında, Fuar İzmir’de, 28 bin metrekare kapalı alanıyla B Hol’de kitapseverleri buluşturmaya devam edecek.