GÜNDEM - 16 Mart 2025 Pazar 10:56

Engelleri kalemiyle aştı

A
A
A
Engelleri kalemiyle aştı

Kocaeli’de yaşayan yüzde 93 görme engelli Hacı Yılmaz, hayata yazarak tutundu. 2009 yılında görme duyusunu kaybettikten sonra zor günler yaşayan Yılmaz, ilerleyen yıllarda ise kas hastalığı olarak bilinen distoniye yakalandı. Ancak hiçbir engel Yılmaz’ın yazma tutkusunun önüne geçemedi.


Hacı Yılmaz (66), 2009 yılında geçirdiği bir rahatsızlık sebebiyle görme duyusunu kaybetti. Bu olaydan sonra hayatı değişen evli ve 3 çocuk babası Yılmaz, dışarı çıkamaz hale geldi. Çok zor günler yaşayan Yılmaz, ilerleyen yıllarda ise kas hastalığı olarak bilinen distoniye yakalandı. Yaşadığı bu zorluklar, zamanla onu yazı yazmaya yönlendirdi. Öyküler ve şiirler yazmaya başlayan Yılmaz’a kelimeler adeta bir ilaç oldu. Yazdıkça konuşma güçlüğü çeken Hacı Yılmaz’ın zamanla ifadesi daha akıcı hale geldi. Bu zamana kadar iki kitabı basılan Yılmaz, yazmayı hiç bırakmayacağını söyledi.



"Karanlık içinde yaşıyorum"


Yaşadığı zor günleri anlatan Yılmaz, görme duyusunu kaybettikten sonra hayata adapte olmanın çok zor olduğunu belirterek, "15-16 yıl önce gözlerime bir hastalık geldi. Doktorlar çaresi olmadığını söyledi. Retinam yandı, kimseyi tanıyamıyorum. Herkesi aynı görüyorum, tamamen karanlık içinde yaşıyorum. Bu yüzden dışarı çıkmam çok zor oluyor" dedi.



"Hastanede yatarken bile yazıyordum"


Sadece görme engelli olmadığını, ayrıca parkinson grubu hastalıklardan biri olan distoniye de yakalandığını anlatan Hacı Yılmaz, bu süreçte yazının kendisi için bir tutunma noktası olduğuna dikkat çekti. Yılmaz, "Konuşmakta zorluk çekiyordum ama şimdi daha iyiyim. Hastanede yatarken bile yazıyordum. Çünkü şiir yazma isteği ne zaman gelir bilemezsiniz. Gece saat 00.00’da da gelir, sabah 07.00’de de gelir. Şiir yazmanın kolay bir iş olmadığını gördüm. Öyküler, şiirler yapmaya çalışıyorum" diye konuştu.



"Şairlerden özür dilerim, ben sadece hayata bağlanmaya çalışıyorum"


Yaşadığı tüm zorluklara rağmen pes etmediğini söyleyen Hacı Yılmaz, sözlerine şöyle devam etti:


"Şairlerden özür dilerim. Ben onlar gibi şair değilim, hayata bağlanmaya çalışıyorum. Amerika ve Kanada’da hastalığımın ilacı var ama satılmıyor. Avrupa’da pek görülmeyen bir hastalıkmış. Ama ben pes etmiyorum, inancımı kaybetmiyorum. Allah’a şükürler olsun inanıyorum. Kendime ’İnancını kaybetmeyeceksin hiçbir zaman, sen yapacaksın’ diyorum. Zorluklara rağmen yazarak hayata bağlandığımı hissediyorum. Tüm insanlara da bunu tavsiye ediyorum. İnsanlar da ‘Benim işim bitti’ demesin, dört satır da olsa bir şeyler yazsınlar. Benim şiirlerimi okuyan biri olduğunda çok mutlu oluyorum, duygulanıyorum. Bunlarla hayata bağlanıyorum"



"Kalem insanı, insana baktıran nesnedir"


Yılmaz, yazının ve kalemin gücüne inandığını da vurgulayarak, "Kalem benim için bir silah değil, insanları birbirine yaklaştıran bir araç. Kalem insanı, insana baktıran nesnedir. Toplumla bağlantımı kalem sayesinde kuruyorum. İçimizdeki kalem sevgisini eksik etmeyeceğiz. Sevgimizi herkese göstereceğiz. Hayatımın sonuna kadar yazmaya devam edeceğim. Eğer birileri destek olursa çok daha güzel şeyler üretebilirim. Hatta hiçbir şey yapamıyorsanız, annenizin babanızın günlük yaşantısını yazın, onların verdiği emeği kaleme alın. azmak beni hayata bağlayan tek şey" şeklinde konuştu.



Engelleri kalemiyle aştı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Edirne Mimar Sinan’ın şaheseri Selimiye Camisi’nin mahyası Yunanistan ve Bulgaristan’dan görünüyor Edirne’de UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’ndeki Mimar Sinan’ın ’ustalık eserim’ dediği Selimiye Camii minarelerine Ramazan ayında asılan "Aile toplumun temelidir" yazılı ikinci mahya ihtişamıyla göz kamaştırıyor. Mahya, Yunanistan’dan ve Bulgaristan’dan da görünüyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı Vakıflar Genel Müdürlüğü koordinesinde Edirne’de Mimar Sinan’ın şaheseri Selimiye Camisi’nin iki minaresine halatlar ve onlarca ampul ile asılan "Hoş geldin on bir ayın sultanı" yazılı mahya, sökülerek yerine "Aile toplumun temelidir" mahyası asıldı. Mahya, Selimiye Camisini ziyaret eden yerli ve yabancı turistler ile Edirneli vatandaşlar tarafından da yoğun ilgi görüyor. Osmanlı döneminde yapılan ve kentin en güzel konumunda inşa edilen Selimiye Camisi’nde restorasyon çalışmaları devam ederken, bu yıl Ramazan ayında ikinci mahyanın asılması vatandaşları oldukça sevindirdi. Yüzyıllardır devam eden ve özellikle Ramazan aylarında asılan Mahya geleneği UNESCO Dünya Kültür Mirası Listesi’ndeki Mimar Sinan’ın şaheseri Selimiye Camisi’nin güzelliğine ışık kattı. Güzellik harikalarından biri olan ve Türkiye’nin zirve eserlerinden Selimiye Camisi’ne asılan mahyanın, Yunanistan ile Bulgaristan’ın Edirne’ye yakın sınırı olan köylerinde de görüldüğü belirtildi. Selimiye Camii Meydanı’na aileleriyle ve sevdikleriyle birlikte gelen vatandaşlar Mimar Sinan’ın heykeli başında cami ile birlikte fotoğraf çektirerek anı ölümsüzleştiriyor. "Aile toplumun temelidir" 450 yıllık Osmanlı yadigarı olan bir mesleği yapmanın gururunu yaşadığını ifade eden mahya ustası Kahraman Yıldız, "Bugün de Selimiye Camisi’ndeyim. Üç yol minaresinden içeri girerek, sağdaki yoldan 300 basamak çıkarak üçüncü şerefeye geldik. Bugün mahyamızı değiştiriyoruz ikinci yazımızı asacağız. Ramazan başında Hoş geldin 11 ayın sultanı yazıyordu, bu sene aile yılı oldu. Aile toplumun temelidir" dedi. "Aileden ne görürse çocuklar ileride topluma o tarz davranırlar" 52 yıl boyunca mahya sanatı ile uğraştığını vurgulayan Yıldız, "Aileden ne görürse çocuklar ileride topluma o tarz davranırlar. O yüzden aile terbiyesinin önemi büyüktür. Aile toplumun temelidir. Kültür ve Turizm Bakanlığı, Vakıflar Genel Müdürlüğü yıllardan asıllardan beri mahya işi yürütmektedir. Bu sene Vakıflar Genel Müdürlüğümüzce Edirne Selimiye Camisi’ne ikinci mahyamızı asıyoruz. İstanbul’daki Selahattin camilere de 3’er tane yazımızı astık. Buradan dönüşte Bursa Ulu Camii’nde ikinci yazımızı asacağız. Daha sonra İstanbul’daki camilerde bulunan yazılarımızı tamamlayarak Ramazan Bayramı’na Allah’ın izniyle kavuşacağız" şeklinde konuştu. "Mahya ışıklarıyla birçok mesajları, ayetleri ve hadisleri kısa ve öz olarak aksettiriyoruz" Son Mahyacı Yıldız, "Mahyanın önemi büyüktür aslında çünkü 450 senelik Osmanlı sanatı, Türkiye icadıdır. Hiçbir sinemanın, televizyonun olmadığı o dönemlerde görsel yayınları hala da ışıklarımız, mahya ışıklarıyla birçok mesajları ayetleri ve hadisleri kısa ve öz olarak aksettiriyoruz. İnsanlara bir şekilde İslami öğüt veriyoruz. Tabii ki bunu yabancılar da fevkalade buluyorlar, hatta hayran kalıyorlar" diye konuştu. "Gökyüzünde kimsenin çıkamadığı yerlere siz yıldızlarla yazı yazıyorsunuz" Gökyüzünde rüzgara karşı savaştıklarını ifade eden Yıldız, "Edirne Selimiye Camisi Mimar Sinan’ın ustalık eseridir. Zirve olan minarelerdir dört tane minaresi vardır biliyorsunuz bu minareler oldukça yüksektir ve minarelerin hakimiyeti Edirne sınırları içerisinde, hatta Yunanistan ve Bulgaristan sınırından dahi görülebiliyor. Yunanistan köylerinden Edirne Selimiye Camii’nin o ışıkları seçilebiliyor ve okunabiliyor. Buraya bu kadar malzeme taşımak kolay iş değil, rüzgârla savaşmak kolay değil ama işin güzel tarafı gökyüzünde kimsenin çıkamadığı yerlere siz yıldızlarla yazı yazıyorsunuz. Akşam olduğu zamanda aşağıdan izleyerek onunla gurur duyuyorsunuz" ifadelerini kullandı.
Hatay Hatay kart, vatandaşlara modern hizmet sunuyor Hatay Büyükşehir Belediyesi (HBB), vatandaşların şehir içi ulaşımını rahat ve konforlu bir şekilde sağlamaları için "Hatay Kart" sistemiyle modern ve kullanışlı hizmet veriyor. HBB Ulaşım Dairesi Başkanlığı, İskenderun’da 5 farklı güzergahta hizmet vermeye başlayan halk otobüslerinde kullanılacak olan kart sistemi başvuruları yoğun ilgi görüyor. HBB yetkilileri, vatandaşlara yeni hizmet sunacak olan halk otobüslerinden yararlanmak isteyenlerin İskenderun otogarında kurulan kart merkezinden kimlik kartı ve bir adet vesikalık fotoğraf ile başvuru yaparak Hatay Kart alabileceklerini belirtti. Yetkililer; engelli ve 65 yaş üstü vatandaşların ücretsiz yararlanacağı modern ulaşım hizmeti kapsamında, görev yeri belgesini ibraz eden emniyet ve jandarma personeli ile zabıta memurları, gazi ve şehit yakınları, Cumhurbaşkanlığı tarafından verilen basın kartına sahip basın mensupları, öğrenci, öğretmen ve akademisyenlerin 1 yıl ücretsiz yararlanacağı belirtilirken ödenecek kart bedelinin ise 40 TL olduğunu ifade etti. Otobüslere gösterilen ilginin yoğun olduğunu ve başvurularında bir hayli sıklaştığını belirten yetkililer, hafta sonu da kart merkezlerinin hizmet verdiğini ve sivil vatandaşlar tarafından yapılan başvuru sonrasında ödenecek olan kart bedelinin 25 TL olduğunun bilgisini verdi. HBB Halk Otobüsü hizmetinden yararlanan vatandaşlar, memnuniyetlerini dile getirerek HBB Başkanı Mehmet Öntürk sayesinde halkın ihtiyacı olan hizmete kavuştuğunu, emeği geçen herkese teşekkür etti.