SAĞLIK - 10 Ocak 2025 Cuma 12:26

Fazla alınan D vitamini zehirleyebilir

A
A
A
Fazla alınan D vitamini zehirleyebilir

Acıbadem Kayseri Hastanesi Fiziksel tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Hülya Yüksel, D vitamini eksikliğinin doktor kontrolünde tedavi edilmesi gerektiğini söyleyerek, “Yüksek D vitamini düzeyi D vitamini zehirlenmesine yol açabilir” dedi.


D vitamini eksikliğinin sık görülen bir durum olduğunu söyleyen Acıbadem Kayseri Hastanesi Fiziksel Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Hülya Yüksel, “D vitamini yağda çözünen kemik ve diş sağlığı için önemli olan bir vitamindir. Aynı zamanda steroid yapıda olan bir pro hormondur. D vitamini kemik mineralizasyonunda, kas kitlesinin artımında ve ruhsal, psikolojik sağlığın sağlanmasında önemli bir vitamindir. D vitamini eksikliği sık gördüğümüz bir durum. D vitamini eksikliğinde kişilerde çabuk yorulma, kas-eklem hastalıkları, ruhsal bozuklukların olması, depresyon, yine kalp hastalıklarının artışı ve bazı kanser türlerinde artış görebiliyoruz. D vitamini eksikliği olan kişiler bize genellikle yorgunluk, halsizlik, saç dökülmesi, kas-eklem ağrıları şikâyetleriyle başvurabiliyorlar. D vitamini eksikliği yaşlılarda kas kitlesinin kaybına bağlı olarak düşmeyle sonuçlanabiliyor. O yüzden D vitamini düzeyini ölçüp ona göre tedavi vermemiz uygun oluyor. D vitamini düzenli aralıklarla ölçüm yapılması ve eksikliğinde tedavi verilmesi gereken bir durum. D vitamini düzeyini kanda 25 hidroksi vitamin D şeklinde ölçebiliyoruz. Nanogram bölü mililitre cinsinden hesaplıyoruz. 50 ila 70 nanogram bölümü nanogram bölü litre cinsinden baktığımızda D vitamininin optimal düzeyi 50 ile 70 olarak değerlendiriliyor” dedi.


“Yüksek D vitamini zehirlenmeye yol açabilir”


Yüksel, 100 - 150 ng/mL düzeyinde olan D vitamininin zehirlenmeye sebep olabileceğini söyleyerek, “100 - 150 ng/mL D vitamini, hiper vitamin özü dediğimiz D vitamini zehirlenmesine yol açan düzey. O yüzden mutlaka doktor kontrolünde D vitamini kullanılması öneriliyor. D vitamini eksikliği güneş maruziyeti az olanlarda, cilt melanin seviyesinin yüksek olduğu koyu renk tene sahip olan bireylerde, yaşlılarda ve sağlık problemi olan, kronik hastalıkları olan kişilerde böbrek rahatsızlığı ve karaciğer rahatsızlığı olan kişilerde D vitamini eksikliğini daha sık görmekteyiz. Günlük idame D vitamini tedavisi kişiden kişiye değişir. Çocuklarda bu oran daha yüksekken, yaşla beraber günlük 600-800 internasyonel (IU) ünite olarak ihtiyacımız bulunmakta. Yine D vitamini eksikliğinin tedavisini mutlaka uzman kontrolünde yaptırmanızı öneriyoruz. D vitamini eğer 20 nanogram bölü litrenin altında ise D vitamini eksikliği koyuyoruz. 12 buçuk miligramın altında ise şiddetli D vitamini eksikliği tanısı koyuyoruz. D vitamini eksikliği olan bireylere haftalık 50 bin internasyonel (IU) ünite D vitamini yükleme tedavisini 8 hafta boyunca yapıyoruz. Haftalık 50 bin ünite. Daha sonra idame doza geçiyoruz” ifadelerini kullandı.


D vitamininin yüzde 90 oranında ciltte ultraviyole ışınlar aracılığıyla sentezlendiğini söyleyen Yüksel, “D vitamini hakkında sıkça sorulan sorulardan biri de D vitaminini ne zaman almalıyım? D vitaminini kahvaltıdan sonra almanız öneriliyor. Tok karnına öneriliyor. Yine D vitaminini hangi besinlerle tüketilebileceği de sık sorulan sorulardan. Biliyorsunuz D vitamini yüzde 90 oranında ciltte ultraviyole ışınları aracılığıyla sentezlenir. Yüzde 10 oranında da gıdalarla alınabilmektedir. Kış mevsimlerinde güneşte kalma zamanımızın azalması, güneşe bağlı olarak sentezinin D vitamini azalması nedeniyle gıdalarla da yüzde 10’luk kısmın alınması D vitamini eksikliğine yol açabiliyor. Yeteri D vitamini sentezi için 15-20 dakika güneşlenmek yeterlidir. Güneş kremi kullanılmamalıdır.


Gıdalarda yüzde 10’u somon balığında, uskumru balığında bulunuyor. Aynı zamanda yumurta sarısı, yeşil sebzeler ve yeşillikler de D vitamininden zengin ürünlerdendir. Yine süt ürünleri de D vitamininden zengin ürünlerdendir. Bunlar yüzde 10 oranında alınıyor. Biz kış mevsiminde genellikle yüzde 90’lık güneşten sentezlenmeyi sağlayamadığımız kişilerde D vitamini kontrol düzeyine göre D vitamini takviyesini dışarıdan yapıyoruz” dedi.


“D vitamini eksikliği bazı hastalıklara neden oluyor”


Dr. Hülya Yüksel, D vitamini eksikliğinin mutlaka tamamlanması gerektiğini söyleyerek, “D vitamininin kalsiyum ve fosfor emilimini arttırarak kemik kitlesinin artmasında da faydası vardır. D vitamini eksikliğinde çocuklarda raşitizm, yetişkinlerde ise osteomalazi ve osteoporoz dediğimiz kemik erimesi görülür. Eş zamanlı olarak D vitamini eksikliğinde bağışıklık sisteminin zayıflamasına bağlı grip, soğuk algınlığı gibi hastalıkların oluşumu da artmaktadır. Yine otoimmün hastalıkların da D vitamini eksikliğine bağlı aktif seyretmesini görebiliyoruz. Yine Tip-1 ve Tip-2 diyabet hastalığında glikoz toleransını bozduğu için düzensizleşmeye neden olabiliyor. O yüzden D vitamini eksikliğinde mutlaka bu eksikliğin yerine konması önerilir” ifadelerini kullandı.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Denizli Cumhurbaşkanı Erdoğan: "Halep Kalesi’ne asılan ay yıldızlı sancak CHP’ye niye dokunuyor" Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ana muhalefet partisi CHP’yi Suriye’de yaşanan gelişmelerle ilgili tavır üzerinden eleştirerek, "Fikri akrabalıkları olan Baas’ın düşmesini hazmedemediler. Eski Genel Başkanlarının, Esed sevgisinin ardında farklı nedenler vardı ama yeni Başkanlarının niçin bu kadar rahatsız olduğunu merak ediyoruz. Kendisine soruyorum, Halep Kalesi’ne asılan ay yıldızlı sancak CHP’ye niye dokunuyor?" dedi. AK Parti Denizli İl Teşkilatı 8. Olağan İl Kongresi, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın katılımıyla gerçekleştirildi. Hasan Güngör Kapalı Spor Salonu’nda gerçekleştirilen kongreye katılan binlerce partili, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sevgi gösterilerinde bulundu. Coşkulu kalabalığa seslenen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sözlerine Denizlilileri selamlayarak konuşmasına başladı. Hayatını kaybeden Ahmet İyimaya’yı anan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Denizli için kaleme alınmış bir şiiri kalabalığa okudu. Erdoğan, Denizli’yi dünyada tanıtan sanatçılar Özay Gönlüm ve Hayri Dev’i de konuşmasında unutmadı. Eski yönetime teşekkür eden ve yeni yönetime de başarılar dileyen Erdoğan, “Bu kongreden sonra AK Parti Denizli’de daha da güçlenecek, kardeşliğe daha da katkı sunacaktır. Denizli’de AK Parti’yi görkemli günlerine tekrar buluşturacağız. 31 Mart’taki yol kazasını ilk fırsatta telafi edeceğiz. İstiklal harbimizde ve terörle mücadelede istiklalimiz için gül bahçesine girercesine kara toprağa düşen şehitlerimize Allah’tan niyaz ediyorum. 24 sene evvel yola revan olduk. Uzun ince bir yoldayız gidiyoruz gündüz gece dedik. Dostun evi gönüllerdir gönüller yapmaya geldik diyerek yola revan olduk. Bu kutlu yolda sabırla yürüyoruz. Yola çıkarken istikametimizi millet belirledi, bu rotadan asla sapmadık. Milletimize hizmet etme tutkumuz eskimedi eksilmedi. Türkiye’ye 22 yılda cumhuriyet tarihinin başarılarını eserlerini kazandırmanın bahtiyarlığını yaşıyoruz. Hangi alana baksanız 22 yıl öncesine göre ortada muazzam bir başarı ile karşılaşırsınız. Geçen hafta dış ticaret rakamları açılandı, 2024 yılını 262 milyar dolarlık rakam ile kapattık. Bu meblağ geldiğimizde 36 milyar dolardı. 262 milyar dolar yıllık bazda en yüksek tutar. Bu başarıda Denizli’mizin de payı bulunuyor. Denizli’nin ihracatı bir önceki yıla oranla 4,3 oranında arttı. Denizli’nin Birleşik Krallığa 2023’te ihracatı 634 milyon dolarken geçtiğimiz yıl 90 milyon dolar artışla 727 milyon dolar olarak gerçekleşti. Gittiğimiz her ülkede Denizli’de yapılan ürünleri görüyor ve bununla iftihar duyuyoruz. Merkez Banka’mızın rezervlerini göreve geldiğimizde 27.5 milyar dolardan devralmıştık. Aralık ayında 163,5 milyar dolarla rekor kırdı. Milli gelirimiz 1 trilyon 130 milyon dolara çıktı. Bu gelirin 1 trilyon 330 milyon dolara yükselmesini bekliyoruz. Bu başarıdan sevinmek için Cumhur İttifakı’na oy vermeye gerek yok. Denizli’nin başarısı diğer 80 vilayetimizin de başarısıdır. Biz her şey Denizli için her şey Türkiye için dediğimizde bunu slogan için söylemiyoruz, tüm kalbimizle inandığımız için ifade ediyoruz. Denizli için olan her şey Türkiye içindir, Türkiye için olan her şey Denizli içindir" diye konuştu. "Muhalefet aşağı çekmeseydi Türkiye daha farklı konumda olurdu" Ana muhalefet partisinin yapılan hizmetlere engel olmaya çalıştığını öne süren Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bu millete hayal kırıklığı yaşatmadık, bundan sonra da asla yaşatmayacağız. Güçlenerek, ölçek büyüterek yolumuza devam edeceğiz. Türkiye tüm bu başarılarını müzmin muhalefete rağmen elde etti. Yol yaptık karşı çıktılar, havalimanı yaptık çamur attılar. Tünel, köprü yaptık mutlaka bir kulp taktılar. Millete hayrı dokunan işlerin ucundan tutmadılar. Türkiye’yi paçasından tutup aşağı çeken muhalefet olmasa ülkemiz daha farklı konumda olurdu. Hizmet edeceğimiz enerjiyi muhalefetin sabotajlarını savurmak için harcadık. Muhalefette isimler değişse de zihinler değişmiyor. Ne iş yapma niyetleri var ne de yaptıklarımıza tahammül ediyorlar. Bunlar iş yapmıyor çünkü bunlar tembel. Konforumuz bozulmasın, ağzımızın tadı kaçmasın havasındalar. Şantiye tozu yutmak yerine çilingir sofrasında kadeh tokuşturmak daha çok hoşlarına gidiyor. ’On dönüm bostan, yan gel yat Osman’ sözü bunlarda vücut bulmuştur” şeklinde konuştu. "Halep Kalesi’ne asılan ay yıldızlı sancak CHP’ye niye dokunuyor" Ana muhalefet dış politikada takındığı tavrı da eleştiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti: "Bu ülkenin iftiharlarına sevinemiyorlar. Askeri diplomatik kazanımlarımızdan dahi mutlu olamıyorlar. Bunun en son örneği Suriye krizidir. 13 yıl süren kanlı katliamlar sonrasında Esed devrildi, muhalifler Şam’ı tekrar fethetti. Aralarında bizim de desteklediğimiz unsurların bulunduğu muhaliflerin 13 yıllık zulme son vermesinden biz de memnuniyet duyduk. Suriye’nin özgürleştirmesi bizi de sevindirdi. Bundan daha doğal bir şey olamazdı. 911 kilometre sınırımızın olduğu Suriye’deki çatışmaları en fazla hisseden ülkelerden biriydik. Pek çok alanda ciddi bedeller ödedik. Bölücü örgütler bu istikrarsızlıktan beslendi. Bölücü örgüte binlerce Tır dolusu silah gönderdiler. Esed, Suriye’yi uyuşturucu üretim çiftliğine dönüştürmüştü. Aile olarak ürettikleri haplar, ölüm ve işkence merkezine çevrilen hapishaneler, evlatları önünde katledilen kadınları burada saymıyorum. Herkesin mutlu olacağı büyük bir halk ihtilali gerçekleşti ama balkıyorsunuz CHP’de matem havası var. Fikri akrabalıkları olan Baas’ın düşmesini hazmedemediler. Eski Genel Başkanlarının, Esed sevgisinin ardında farklı nedenler vardı ama yeni Başkanlarının niçin bu kadar rahatsız olduğunu merak ediyoruz. Kendisine soruyorum Halep Kalesi’ne asılan ay yıldızlı sancak CHP’ye niye dokunuyor? Türkiye için yapılan dualar sizde neden hazımsızlık oluşturuyor. Emevi Camisi’ndeki dualara tepki göstermelerinin asıl sebebi nedir? Mazlum Suriye halkı ile alıp veremediğiniz nedir. Haktan hukuktan bahsederken niçin belediye başkanlarınızın hukuk tanımazlıklarına sesinizi çıkarmıyorsunuz. Açıkça ırkçılık yaptığını, hukuku çiğnediğini itiraf eden başkanınızla ilgili bile açıklamanız olacak mı Sayın Özel? Bunlar cevap veremeyecekleri sorulardır. Tek parti faşizminin kodlarından kendilerini kurtaramadılar." "Dünya liderleri Türkiye’nin başarısını teyit ediyor" "İşte böyle bir partiye rağmen Türkiye’yi bu seviyelere taşıdık" diyen Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: "ABD Başkanı Trump dahil dünya liderleri Türkiye’nin başarısını teyit ediyor. Türkiye ayağına vurulan prangaları parçaladıkça gücünü en üst seviyede kullanıyor. Ülkemizdeki muhalefet ne yazık ki bunların hiçbirini görmüyor. Bunlar birer başlangıç, inşallah daha iyi yerlerde olacağız. Milli ülkümüz olan Türkiye Yüzyılı’nı mutlaka inşa edeceğiz. Tarihi bir sorumluluk üstlendik. Dünyada kartların yeniden karıldığı dönemde ağır bir mesuliyetle karşı karşıyayız. Türkiye’yi sadece güçlenerek çıkarmayacağız, aynı zamanda asırlık hayallerimizi de gerçeğe dönüştüreceğiz. Rehavete kapılmak gibi bir lüksümüz yok. Kırgınlığa, gönül koymaya yer yok. Biz işimize bakacağız."
Antalya Antalya sağlıkta yeni bir döneme hazırlanıyor: 900 yataklı hastane yolda Antalya’nın sağlık altyapısını güçlendirecek yeni hastane projesi başlıyor. Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, “Hastane, 300 yoğun bakım yatağıyla Antalya’ya uzun yıllar nefes aldıracak. Son teknolojiyle donatılacak bu yeni sağlık kompleksi sayesinde, bölgemiz hem hasta kapasitesi hem de hizmet kalitesi açısından önemli bir noktaya ulaşacak” dedi. Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Özlenen Özkan, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü kapsamında basın mensuplarıyla bir araya geldi. Prof. Dr. Özkan, yeni hastane projesi ve sağlık alanındaki gelişmeler hakkında bilgi verdi. Rektör Özkan, Akdeniz Üniversitesi’nin marka değerini yükseltme çabalarının basın mensuplarının desteğiyle daha güçlü bir şekilde devam ettiğini belirterek, “Üniversiteyi marka değere taşımayı sizin sayenizde başarıyoruz. Çünkü, marka değerini halka duyurduğum zaman buraya daha fazla hasta geliyor, buraya daha kaliteli öğrenci geliyor. Katkılarınız için teşekkür ediyorum. Biz ne zaman iyi bir iş yapsak, her zaman yanımızdasınız. İyi ki varsınız” şeklinde konuştu. 1,5 yılda tamamlanması planlanıyor 2024’ün son haftasında gerçekleştirilen ihale sonucunda, 900 yataklı yeni hastane binasının inşaatına başlanacağını söyleyen Prof. Dr. Özkan, projeyi 1,5 yıl içinde tamamlamayı hedeflediklerini ifade etti. “Hastane, 300 yoğun bakım yatağıyla Antalya’ya uzun yıllar nefes aldıracak. Son teknolojiyle donatılacak bu yeni sağlık kompleksi sayesinde, bölgemiz hem hasta kapasitesi hem de hizmet kalitesi açısından önemli bir noktaya ulaşacak” dedi. 6,5 milyar TL maliyet Hastanenin maliyetinin güncel olarak 6,5 milyar TL olarak hesaplandığını söyleyen Prof. Dr. Özkan, ekonomik dalgalanmalar nedeniyle bu rakamın değişebileceğini ifade etti. Özkan, ayrıca mevcut 1100 yataklı hastanenin bir kısmının boşaltılacağını ve cerrahi bölümleri yeni hastaneye taşımayı planladıklarını dile getirdi. “Antalya ve bölge için kritik bir ihtiyaç” Prof. Dr. Özkan, Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’nin sadece Antalya’ya değil, bölgedeki diğer illere ve hatta Türkiye genelinden gelen hastalara hizmet verdiğini söyledi. "Yıllık 1,5 milyon hasta takip ediyoruz. Yeni hastane ile bu oranı çok daha üst düzeye çıkaracağız" diyen Özkan, özellikle yoğun bakım yatak sayısının artmasının ameliyat süreçlerini hızlandıracağını vurguladı. Estetik cerrahilere dikkat çekti Toplantıda estetik cerrahiler hakkında sorulan soruyu yanıtlayan Özkan, bu tür ameliyatların yalnızca plastik ve estetik cerrahlar tarafından yapılması gerektiğinin altını çizdi. Özkan, denetimlerin sıkılaştırılmasının önemine dikkat çekerek, bu konuda bilinçli yaklaşımlar geliştirilmesi gerektiğini belirtti.
Aydın Buharkent temiz enerji ‘GES’lerle gelirini katlayacak Aydın’ın Buharkent ilçesi, elektriğini kendi üretir hale geldi. 4 yıl önce ilçeye kurulan ilk GES’in ardından 2. GES de üretime geçti. Belediye Başkanı Mehmet Erol, göreve geldiği 3. döneminde de yatırımlarına hız kesmedi. İnşaatı tamamlanma noktasına gelen kapalı pazaryeri ve otopark projesi ile birlikte 2. Güneş Enerjisi Santralini de üretime geçiren Başkan Erol, hemşerilerine müjde üstüne müjde vermeye devam ediyor. Başkan Erol, Buharkent OSB’nin ardından ardı ardına projelerini sürdürerek ilçede eğitim başta olmak üzere sosyal, kültürel ve ekonomik yatırımlarla ilçeye değer katmak için hız kesmiyor. ‘Yükselen kent Buharkent’ sloganı ile çalışmalarını sürdüren Başkan Erol, ilçedeki enerji ihtiyacını karşılamak ve belediyeye gelir elde etmek amacıyla 4 yıl önce hizmet açtığı 500 Kw gücündeki Güneş Enerjisi Santralinin ardından aynı yerde 319Kw gücündeki 2. Etap GES’i üretime dahil etti. “İlçemize hayırlı ve bereketli olsun” Belediye bütçesine önemli katkılar sağlayacak olan her iki santralin özellikle yaz aylarında daha fazla üretim yaparak geliri katlayacağını ifade eden Başkan Mehmet Erol, hemşerilerine verdiği müjdede: “Muratdağı’nda yürütmekte olduğumuz bir projenin daha sonuna geldik. 2. etap Muratdağı Güneş Enerjisi Santralimizi tamamladık ve dün itibariyle elektrik üretimine başladık. 500 Kw gücündeki ilk santralimizi 4 yıl önce yapmıştık. 319 Kw gücündeki ikinci santralimizi de tamamlayarak dün itibari ile üretime başladık. İki santral birlikte değerlendirildiğinde Buharkent Belediyesi bütçesine önemli bir katkı sağlamış olacak. Ve büyük projeleri yapma imkanımız inşallah daha da kolaylaşacak. Her iki santral şuan üretime devam ediyor ve yaz dönemlerinde çok daha fazla bir gelir elde etme imkanımız olacak. Üretime katkı, ekonomiye katkı bilinciyle Buharkent’imizde temiz ve yenilenebilir enerjiyi desteklemeye devam edeceğiz. Buharkent’imize hayırlı ve bereketli olmasını diliyorum” dedi.