KÜLTÜR SANAT - 09 Ekim 2025 Perşembe 13:44

Her yıl binlerce kişinin ziyaret ettiği külliyedeki sarıklar, vatandaşlardan yoğun ilgi görüyor

A
A
A
Her yıl binlerce kişinin ziyaret ettiği külliyedeki sarıklar, vatandaşlardan yoğun ilgi görüyor

Anadolu’nun dört manevi direğinden biri olarak kabul edilen Şeyh Şaban-ı Veli Hazretlerinin kabrinin de bulunduğu Kastamonu’daki külliye, her yıl binlerce kişi ziyaret ediliyor. Müzede sergilenen sarıklar ise davetliler yoğun ilgi gösteriyor.


Kastamonu’da, 1481-1569 yılları arasında yaşayan ve Halvetiye tarikatının Şabaniye kolunun kurucusu olan Şeyh Şaban-ı Veli, Anadolu’nun dört manevi direğinden biri olarak kabul ediliyor. "Gelişiniz güle güle, gidişiniz güle güle" ve "Üryan geldik, üryan gideceğiz" gibi sözleriyle tanınan Şeyh Şaban-ı Veli, Anadolu’nun yanı sıra, Balkanlar, Kuzey Afrika, Güney Asya’da dönemin önemli şeyhlerinden biri olarak kabul görüyor.


Şeyh Şaban-ı Veli’nin kabrinin de bulunduğu Kastamonu’daki külliye, 2007 yılından bu yana 1 milyon 800 bin kişi tarafından ziyaret edildi. Bu yılın ilk 7 ayında ise külliyeyi 51 bin 429 kişi ziyaret etti. Külliyede bulunan ve Şeyh Şaban’ı Veli Hazretlerinin emanetlerinin de yer aldığı müze ise vatandaşlardan büyük ilgi görüyor. 2 bin 319 eserin bulunduğu müzede birbirinden farklı 45 sarık sergileniyor.



"Şeyh Şaban-ı Veli’nin 360 kadar halife yetiştirdiği rivayet edilmektedir"


Külliye ve müze hakkında bilgiler veren Kastamonu Vakıflar Bölge Müdürü Halil Alper, "Kastamonu’nun en önemli dini şahsiyetlerinden biri Şeyh Şaban-ı Veli’dir. Halvetiyye tarikatının Şabaniyye kolunun kurucusu olan Hz. Pir Şeyh Şaban-ı Veli, 1481 tarihinde Taşköprü’de doğmuştur. Şeyh Şaban-ı Veli tahsilini İstanbul Sahn-ı Seman Medreselerinde yaptıktan sonra 1508 yılında Bolu’da Hayradi Tokadi Hazretlerinin yanında 12 yıl kaldıktan sonra şeyhlik icazetnamesini alarak 1520’lerde Kastamonu’ya döner. Vefatına kadar burada kurucusu olduğu Şabaniyye kolunda faaliyetlerine devam eder. 1568 yılında vefat eden Şeyh Şaban-ı Veli’nin 360 kadar halife yetiştirdiği rivayet edilmektedir. Şeyh Şaban-ı Veli adına Kastamonu’da inşa edilen külliye, şehrin en önemli tarihi ve manevi merkezlerinden biridir. Hisarardı Mahallesi’nde yer alan bu külliye, cami, türbe, hazire, asa suyu, şadırvan ve dergah evlerinden oluşmaktadır. Caminin ilk inşası 1460 yılından önce gerçekleşmiş, daha sonra Sultan 3. Murad’ın hocası Şucaeddin Efendi tarafından yeniden yaptırılmıştır" dedi.



"Müzede sergilenen en eski eser, 1181 yılına tarihlenen Kur’an-ı Kerim’dir"


Kastamonu için Şeyh Şaban-ı Veli’nin çok büyük bir öneme sahip olduğunu kaydeden Alper, "Türbenin inşasına 1575 yılında başlanmış, Kastamonulu hayırseverlerin desteğiyle 1612 yılında tamamlanmıştır. Dergah evleri, zaman içinde harap olmuş ve 1900 yılında Mahmut Paşa tarafından yeniden inşa edilmiştir. Bu yapılar, uzun yıllar Kur’an Kursu ve öğrenci yurdu olarak hizmet verdikten sonra, Vakıflar Genel Müdürlüğü tarafından restore edilerek 2007 yılında ‘Şeyh Şaban-ı Veli Vakıf Müzesi’ adıyla ziyarete açılmıştır. Müze üç katlı yapısıyla Kastamonu’nun vakıf ve tasavvuf tarihine ışık tutan önemli bir kültür merkezidir. Müzenin çeşitli odalarında Şeyh Şaban-ı Veli’ye ait kişisel eşyalar, Halvetiyye tarikatına ait dini ve ritüel objeler, eski Kur’an-ı Kerim’ler, hat levhaları, Kastamonu’nun geleneksel yaşamına ait etnografik eserler, kandiller ve Anadolu’nun farklı bölgelerinden gelen vakıf halı ve kilimleri sergilenmektedir. En eski eser, 1181 yılına tarihlenen bir Kur’an-ı Kerim’dir. Halı ve kilim koleksiyonları ise Anadolu’da yüzyıllar boyunca süregelen camiye halı bağışlama geleneğinin bir yansımasıdır" diye konuştu.



"Müze koleksiyonunda 45 adet sarık yer almaktadır"


Şeyh Şaban-ı Veli Vakıf Müzesi’nde sergilenen sarıkların, hem dini hem de tasavvufi semboller taşıyan önemli kültürel miraslar olduğunu söyleyen Alper, "Müze koleksiyonunda 45 adet sarık yer almakta olup, bu sarıklar tarikatlara, zikir yöntemlerine ve sembolik anlamlara göre farklılık göstermektedir. Sarık sünnet olarak kabul edilen, Hz. Peygamber’in yeşil, siyah ve beyaz renklerde kullandığı bir baş örtüsüdür. Siyah sarık savaşlarda, yeşil ise Miraç sonrası özel zamanlarda kullanılmıştır. Sarığın uç kısmına ‘taylasan’ veya ‘risale’ denir. Taylasan sarkıtma biçimi, kişinin tasavvufi yolculuğunu sembolize eder. Destar, altlı üstlü kat kat sarılan sarık türüdür. Fenâî, düz ve yassı biçimde sarılan sarıktır. Risale, sarığın üzerine bağlanan tülbenttir. Şeyhliği sembolize eder. Taylasan, sarığın uç kısmıdır, uzunluğu ve yönü çeşitli anlamlar taşır. Terksiz saadet tacı ise, dikişsiz, sade, içi pamuk dolgulu, şeriat ve tasavvufun bütünlüğünü temsil eder. İki terkli elifi tacı da kadiri, nakşi ve kalenderi dervişlerine ait olup ‘kün’ emrini ve Allah’ın yaratma kudretini sembolize eder. Üç terkli sikke-i zehebin, Allah isminin harflerine ve edep kavramına işaret eder. Dört terkli tac, tevhid kelimesine, dört mezhebe ve tin suresine işaret eder. Beş terkli tac, İslam’ın beş şartı, beş vakit namaz ve insanın beş duyusunu sembolize eder. Altı terkli tac, az yemek, az uyumak gibi altı tasavvufi ilkeden oluşur. Yedi terkli tac, Fatiha suresi, tevhid kelimesi, yedi azamız gibi anlamlar taşır. On iki terkli tac, tevhid ve risalet ifadelerindeki harf sayısına, burçlara ve on iki büyük pirin manevi işaretine karşılık gelir. Dört terk üzerine kırk dallı tac, Halvetî tarikatına özgüdür ve nefis terbiyesindeki kırk manevi menzili temsil eder" diye konuştu.



"2007 yılından bu yana külliyeyi 1,77 milyon kişi ziyaret etmiştir"


Şeyh Şaban-ı Veli Müzesinin koleksiyonunda toplam 2 bin 319 eserin bulunduğunu belirten Alper, "Bunların 45’i sarıktır. 337 eser sergide yer almakta, kalanları depolarda muhafaza edilmektedir. Müze 2007’den bu yana yaklaşık 1,77 milyon ziyaretçi ağırlamıştır. 2024’te 87 bin 602, 2025’in ilk 7 ayında ise 51 bin 429 kişi ziyaret etmiştir. Her yıl yerli ve yabancı pek çok ziyaretçiyi ağırlayan bu külliye, geçmişin değerlerini günümüze taşıyan önemli bir manevi durak olarak varlığını sürdürmektedir" ifadelerini kullandı.



Her yıl binlerce kişinin ziyaret ettiği külliyedeki sarıklar, vatandaşlardan yoğun ilgi görüyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Siirt Aksa Siirt Batman Doğalgaz, ikinci etap kaçak tarama faaliyetlerini tamamladı Aksa Siirt Batman Doğalgaz, güvenli ve kesintisiz doğal gaz arzı için yılda iki kez gerçekleştirdiği kaçak tarama çalışmaları kapsamında bin 500 kilometrelik doğal gaz şebekesini tarayarak şebeke güvenliğinin kontrolünü sağladı. Bin 500 kilometreyi aşkın şebeke uzunluğu ile 200 binden fazla aboneye doğal gaz hizmeti veren Aksa Siirt Batman Doğalgaz, şebeke unsurlarına verilmiş olabilecek muhtemel hasarların tespit edilebilmesi amacıyla yılda en az iki kez gerçekleştirdiği tarama çalışmalarının ikinci etabını da başarıyla tamamladığını açıkladı. Aksa Siirt Batman Doğalgaz Şirket Müdürü Adnan Doğan, "Üçüncü taraf kazı çalışmalarından kaynaklanabilecek olası şebeke hasarlarını tespit etmek amacıyla yılda iki kez kaçak tarama çalışması gerçekleştiriyor, dağıtım şebekemizi oluşturan tüm yer altı ve yer üstü unsurları kontrol ediyoruz. Siirt ve Batman illerindeki ikinci etap çalışmamızı, yasal prosedürler çerçevesinde 20 günlük sürede tamamladık" diye konuştu. Uluslararası standartlar Dağıtım şebekesinin malzeme, ekipman ve kalite açısından üst standartlara sahip olduğunu belirten Doğan, çalışmaların tüm teknik usul ve esasların uluslararası normlara uygun şekilde yürütüldüğünün altını çizdi. Doğan, "Boru hatları, vanalar, vana odaları, servis kutuları, şehir giriş ve ölçüm istasyonlarını detaylı şekilde kontrol ediyoruz. İncelemelerimizi motorlu araçlara entegre edilen özel optik teknolojisine sahip cihazların yanı sıra lazer sensör teknolojisiyle çalışan hassas el tipi kaçak arama cihazlarıyla da detaylı biçimde yapıyor, gerekli noktalara anında müdahale ediyoruz" dedi. 160 hat hasarından 9 bin 832 abone etkilendi Şirket, il merkezleri ile Baykan, Beşiri, Kozluk, Kurtalan, Sason, Tillo ilçelerinin yanı sıra Gökçebağ, Kayabağlar ve Veyselkarani beldelerindeki vatandaşları doğal gazla buluşturuyor. İzinsiz gerçekleştirilen kazı çalışmaları doğal gaz altyapısı bulunan lokasyonlarda hat hasarına neden olabildiği gibi can ve mal güvenliği açısından da risk oluşturuyor. Doğan, "İzinsiz kazı çalışmaları nedeniyle 2025 Ocak-Kasım aylarında 160 hat hasarı yaşandı. Bu hasarlar nedeniyle 9 bin 832 abonemiz ortalama 240 dakika boyunca doğal gazdan faydalanamadı" dedi. Şüpheli durumlar için 187 Doğal Gaz Acil Hattımızı arayın Güvenli ve kesintisiz gaz arzını prosedürler çerçevesinde büyük bir titizlikle gerçekleştirdiklerinin altını çizen Doğan, şunları söyledi: "Can ve mal güvenliğinin sağlanması, emniyet risklerinin önlenmesi için su, elektrik ve internet altyapı çalışmaları, bahçe düzenlemeleri, ağaç dikimi ve çocuk parkı yapımı gibi kazı çalışmaları Altyapı Koordinasyon Merkezi’nin (AYKOME) yönetmeliği ve bağlı kalınan diğer mevzuatlar kapsamında doğal gaz dağıtım şirketinin bilgisi dahilinde yapılmalı, bunun için 444 4 187 numaralı Aksa Doğalgaz Çözüm Merkezimiz ile iletişime geçilmelidir. Herhangi bir şüpheli kazı çalışmasıyla karşılaşan vatandaşlarımız 7 gün 24 saat hizmet veren 187 Doğal Gaz Acil hattımızı arayabilir."
Ankara Genç Memur-Sen tarafından Türk Dünyası Akademisi Ödül Töreni gerçekleştirildi Türk Dünya’sının geçmişinin ve gelecek projeksiyonunun gençlerle paylaşılması amacıyla düzenlenen Türk Dünyası Akademisi kapsamında ödül töreni gerçekleştirildi. Genç Memur-Sen tarafından düzenlenen ve TİKA ve YTB iş birliğiyle hayata geçirilen Türk Dünyası Akademisi programı gerçekleştirildi. Yapılan Program ile Türk Dünya’sının geçmişinin ve gelecek projeksiyonunun gençlerle paylaşılması amaçlandı. "Genç Memur-Sen’in cazibesi de ortada" Program çerçevesinde bir açılış konuşması gerçekleştiren İlim Yayma Vakfı Mütevelli Heyet Başkanı Bilal Erdoğan, "Genç Memur-Sen’le tanışmam Türkiye Gençlik STK’ları Platformu’nda (TGSP) beraber çalıştığımız döneme dayanıyor. Gerçekten 10 yıla yaklaşan bir gençlik STK’larını bir araya getiren platformda benim de herhalde 4-5 sene kadar yönetimde bulunduğum dönemde gençlik üzerine çalışan bütün sivil toplum kuruluşlarının beraber çalışmasını sağladık. Çok da mesafe aldık. Genç memur sende önemli paydaşlarımızdan bir tanesi olarak önceki Başkan Mustafa kardeşim döneminde çok yoğun çalıştılar, faal çalıştılar. Gerçekten sadece Memur-Sen’in genç üyelerine değil daha geniş anlamda okullarda öğrencilere kampüslerde hitap eden, kitap okuma grupları ondan sonra medeniyete dair çalışmalar ve bu akademi çalışmalarıyla da güzel bir çizgiyi ortaya koydular. Çok daha güçlü olacağına da inanıyorum. Çünkü Memur-Sen’in potansiyeli çok yüksek Genç Memur-Sen’in cazibesi de ortada" açıklamasında bulundu. Erdoğan, yaklaşık 15 yıldır Türkiye’de sivil toplum alanında, eğitim alanında gençlikle ilgili çalışmalar yaptığını Belirterek, asıl meselenin Türkiye’de insanların kendi kimliğini, kültürünü ihya edilerek yeni nesillere sağlıklı bir şekilde aktarılması olduğunu sözlerine ekledi. Programda konuşan Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, Genç Memur-Sen’in büyük bir heybet ve kapasiteye sahip olduğunu ifade etti. Yalçın, "35 yaş altı kamudaki görevliler olduğu gibi üniversitedeki gençler ve dışarıdaki gençlerin tamamını kuşatan geniş bir yelpazeye sahibiz. Bu çalışmalar içerisinde Genç Memur-Sen’imiz az önce burada ifade edilen uluslararası öğrencilerimize yönelik misafirlerimize yönelik liderlik akademisinden tutun, Kudüs Akademisi, Balkan Akademisi, Aile Akademisi, şimdi Türk Dünyası Akademisi gibi çalışmaların yanında 2 milyonu bulan kitabı 500 bini aşan 600 bine varan öğrenciyle buluşturduğumuz kitabı okuyup üzerinde kritikler yapıp makaleleri yazıp daha sonra ödüllendirme süreçlerini yaptığımız 60 binden fazla öğretmenin içerisinde görev aldığı bir bilen ve bilge nesil çalışmasıyla Türkiye genelinde yoğun bir çalışma trafiği yürütüyor. Genç Memur-Sen’imiz yine 7 güzel adam kütüphaneleri diyerek 7 bölgede 7 güzel adam kütüphanesi diye başladığı çalışmasını 81 ilin tamamına yaymayı başarmış ve bu konuda hakikaten ilme, kültüre dokunuş noktasında çok kıymetli kayıtlar düşmüş bir teşkilatımız" ifadelerini kullandı. "Memur Sen’imizin çalışmalarıyla gençlerle birlikte öğreniyoruz. Onlardan çok biliyoruz iddiamız yok" Genç Memur-Sen’in afetler için yaptığı hazırlıklardan bahseden Yalçın, "Deprem için, afet için, felaket için ülkemizin sıkıntılı günleri için hazırlık yapmış ve 270 kişilik arama kurtarma ekibiyle devasa bir müdahale ekibi acil müdahale ekibi oluşturduğu gibi 6 Şubat depreminde bir fiil sahaya ilk intikal eden ekip olmanın yanında onlarca canı kurtarabilmiş ve yüreklerimizi rahatlatabilmiş vatani görevini mesuliyet duygusuyla yapan bir teşkilatımız. Onun için Genç Memur-Sen’in çalışması, çalışma yelpazesi geniş. Emek mücadelemiz içerisinde hakikaten lider kadro yetiştirmeye yönelik. Yüreğe dokunan değerle ilişkin sorumluluk alabilecek düzeyde kendini hazırlayan bir gençlik yetiştirme konusunda iddiası olan bir teşkilatımız. Onun için biz burada gençlerle öğreniyoruz aslında. Genç Memur Sen’imizin çalışmalarıyla gençlerle birlikte öğreniyoruz. Onlardan çok biliyoruz iddiamız yok. Beraber çalışma yapalım, birlikte öğrenelim diye bir ortak gayretimiz var. Bu çalışmaların genelini takip eden ve hakikaten takdirlerimizi ifade etmekte de asla cimri davranmayan bir yönetimimiz var. Genel başkanlarımız var, genel yönetimlerimiz var. Bu açıdan bu gayret devam edecek. Bu bereket devam edecek. Çünkü burası Cahit Zarifoğlu’nun ifadesiyle 7 güzel adam diye son devrin münevverlerinden aksiyoner kimlik ve kişiliğiyle nüfuz etmiş emek mücadelemizin yolbaşçısı, şair, yazar, iyi bir öğretmen, sözlerinden bütün hatiplerin ilham aldığı iyi bir hatip olan Akif İnan gibi bir münevverin başlattığı bir teşkilat burası. Onun için emek mücadelemiz sadece salt ücret mücadelesi değil ücret mücadelesini de içerisinde barındıran bir hizmet sendikacılığı mefkûresiyle yolculuğuna devam eden bir mesuliyetle bu bugüne kadar geldi. Bundan sonra da aynen istikamette yürüyor" dedi. "Bu bereket, bu heybet devam edecek" Anadolu’nun bir mesuliyet yurdu olduğunu ifade eden Yalçın, "Bunun farkındayız. Bu geniş yelpazede yaptığımız çalışmalar aslında bu mesuliyet yurdunda mesuliyeti taşıyabilecek liyakatte kabiliyette donanımda ve altyapıda gençlerle bu yolculuğu sürdürme iddiamızın ortaya çıkışı halidir. Yaptığımız tüm çalışmalar. Onun için gayretimiz sürecek. Bu bereket, bu heybet devam edecek. Ben bu vesileyle bizim bu çalışmalarımızla YTB’ye, TİKA’ya Türk Dünyası Teşkilatımıza ve bütün çalışmalarımızda destek aldığımız sendikalarımıza, üniversitelerle birlikte hareket ettiğimiz çalışmalardaki rektörlerimize, sivil kuruluşlarımıza hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı.
İstanbul Ali Gürbüz: "Başkanımızın haklılığına, söylediklerine güveniyoruz" Fenerbahçe Yönetim Kurulu Üyesi Ali Gürbüz, Fenerbahçe Başkanı Sadettin Saran’a güvendiklerini belirterek, "Bu süreç içerisinde hukukun temel ilkelerinin işlemesi için biz, başkanımız ve avukatları olarak elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Bununla ilgili doğrunun ortaya çıkması için bütün gayreti gösteriyoruz" dedi. İstanbul’da yürütülen uyuşturucu soruşturması kapsamında Fenerbahçe Başkanı Sadettin Saran çıkarıldığı nöbetçi hakimlikçe ’imza atmak’ şeklinde adli kontrol tedbiri uygulanması şartıyla serbest bırakıldı. Bu kararın ardından Fenerbahçe yönetim kurulu üyeleri Ertan Torunoğulları ve Ali Gürbüz, Çağlayan Adliyesi’nin önünde basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. Türk adaletine inandıklarını ve güvendiklerini söyleyen Ertan Torunoğulları, "Türk adaletinin en doğru kararını vereceğine hiç kuşkumuz ve şüphemiz yoktu. Bugün o karar çıktı, başkanımız serbest. Biz yönetim kurulu adına bütün taraftarlarımıza soğukkanlı ve duyarlı davrandıkları için teşekkür ediyoruz" diye konuştu. Ali Gürbüz: "Doğrunun ortaya çıkması için bütün gayreti gösteriyoruz" Ali Gürbüz ise geçen hafta cuma gününden beri yürüyen hukuki süreç olduğunu hatırlatarak, "Dün başkanımız tekrar ifadeye çağrıldı. Bugün de ifadesi tamamlandı ve serbest bırakıldı. Bu süreç içerisinde hukukun temel ilkelerinin işlemesi için biz, başkanımız ve avukatları olarak elimizden gelen gayreti gösteriyoruz. Başkanımızın haklılığına, başkanımızın söylediklerine itimat ediyoruz, güveniyoruz. Bununla ilgili doğrunun ortaya çıkması için bütün gayreti gösteriyoruz. Bugün buraya başkanımıza desteğe gelen taraftarlarımıza özellikle teşekkür ediyoruz. Bu soğuk havada dün beri desteğini esirgemediler. Süregelen gelen bir hukuki süreçle ilgi daha fazla ayrıntı vermeye gerek yok. Başkanımızın da dediği gibi biz bu sene şampiyon olacağız. Kimse merak etmesin" şeklinde konuştu.