KÜLTÜR SANAT - 20 Ocak 2025 Pazartesi 10:44

İki karakteri canlandırdı, 8 saniyede kostüm değiştirince ikizi var sanıldı

A
A
A
İki karakteri canlandırdı, 8 saniyede kostüm değiştirince ikizi var sanıldı

Sahne Tozu Tiyatrosu’nun 2016 yılından bu yana sergilediği ‘Bit Yeniği’ oyunu İzmirli seyirciden tam not aldı. Yönetmenliğini Haldun Dormen’in yaptığı oyun yoğun ilgi görürken, iki karakteri canlandıran oyuncu Özer Kaya’nın 8 saniyede kostüm değiştirmesi üzerine seyirci ikizi var sandı. Oyuncuların performansı ayakta alkışlandı.


Avrupa’nın en büyük özel tiyatrosu olma unvanına sahip Sahne Tozu Tiyatrosu, ‘Bit Yeniği’ adlı oyunla geçtiğimiz gün seyircisiyle buluştu. Yönetmenliğini Usta sanatçı Haldun Dormen’in, Yardımcı Yönetmenliğini ise Çağlar İşgören’in yaptığı ‘Bit Yeniği’ oyunu, seyirciyi kırdı geçirdi. İlk olarak 2016 yılında sahnelenen ve izleyiciler tarafından en çok beğenilen oyunlardan biri olan Bit Yeniği, tam not aldı.



“Ön plana çıkan oyunlardan biri haline geldi”


Oyunun 2016 yılında çıktığı zaman Haldun Dormen tarafından yönetildiğini ve o dönemlerde başrol oyuncusunun kendisi olduğundan bahseden Sahne Tozu Tiyatrosu Genel Sanat Yönetmeni Çağlar İşgören, “Çok keyifli bir süreç yaşadık. 10 yıla yakındır devam eden bir oyun. Oyunun bu kadar beğenileceğini düşünerek başlamamıştık. Ama süreç içerisinde Sahne Tozu Tiyatrosu’nun ön plana çıkan oyunlarından biri haline geldi. Çünkü çok derli toplu bir oyun biçimi. Georges Feydeau’nun yazdığı bir oyun. Haldun Dormen’in de Dormen Tiyatrosu’nda büyük sükse yaptığı oyunlarından biriydi. Sahne Tozu Tiyatrosu’nda oynanmasını tercih ettik. Sahne Tozu Tiyatrosu zaten repertuvar tiyatrosu, birçok oyunu var. Ama en iyi komedilerinden biri haline geldi. Bugün de 550 kişilik bir salon. Tıklım tıklım doluyor. Seyirci ayakta alkışlıyor. Karakterler gerçekten çok iyi oturmuş durumda. Çünkü çok uzun zamandır birlikte oynayan arkadaşlar var” ifadelerine yer verdi.



“Keşke tüm Türkiye izleyebilse”


Ön planda tutulan durumun aslında seyircinin keyif almasını sağlamak olduğunu anlatan İşgören, sözlerine şöyle devam etti:


“Seyirciyle oyuncu arasındaki sinerji yakalandıkça, keyif noktasında buluşma sağlanabiliyor. Bu da bizi çok mutlu ediyor. Ankara’dan, Eskişehir’den, Kocaeli’den, Adana’dan İstanbul’dan gelenler var. Keşke tüm Türkiye izleyebilse. Şu an için İzmirlilerin beğeni noktalarına dokunan bir oyun. Umarım sezon sonuna kadar devam eder. Sahne Tozu’nun oyun oynadığı üç ayrı sahnesi var. Üç ayrı sahnede üç farklı oyun oynanıyor.”



“Şeref karakterimiz fenomen oldu”


Şaşırmalarına sebep olan başka bir olayın da olduğundan bahseden İşgören, “Oyunun içerisinde Şeref karakteri var. Bu karakter; görgüsüz, patavatsız, bir yerlere gelmeye çalışan sürekli atılım yapan bir karakter. Çok keyifli bir karakter. Oyunun reklamlarını Şeref karakteriyle yapıyoruz. Şeref karakterimiz fenomen oldu. İzmir seyircisi, koca oyundan daha çok ön plana çıkan bir karakteri izlemeye gelmeye başladı. Şeref karakterini de gerçek zannettiler. Onunla beraber biz de şaşkınlık içerisindeyiz. Çok büyük keyif alıyoruz. Seyirci hem şerefi izliyor, hem oyunu izliyor ve sonrasında da gerçekten Şeref diye birinin aslında olmadığını, ona bir komedi oyuncusunun can verdiğini öğrendiği zaman şaşırıyor” diye belirtti.



“İnsanlar çok gülüyor, bu yüzden bazen oyun duruyor”


Oyunda Tekin karakterini canlandıran Arif Yıldırım da “Genelde kapalı gişe oluyor. İnsanlar bilet bulamıyor. Çok gülüyorlar ve hatta onlar güldüğü için bazen oyun duruyor, devam edemiyoruz. Çok ilginç bir şikayet aldık. Seyirci ‘yanımdaki insanlar çok gülüyor. Ben de gülmekten yoruldum, söyleyin gülmesinler’ diye şikayette bulunmuş. Oyunumuza herkesi bekliyoruz. Son yıllarda seyircinin en çok beğendiği oyun diyebiliriz” diye konuştu.



Üst damağı olmayan karakteri canlandırıyor


Selçuk karakterini canlandıran Gürcan Dağdelen ise “Üst damağı olmayan bir karakter. Aslında biraz garip ve etkili bir karakter. Üst damağı olmadığı için hiçbir yerde iş bulamamış. İş bulamadığı için de amcasının yanına gelmiş. Oyunun dinamosu diyebiliriz. Gittiği pansiyonda amcasının yeleğini unuttuğu için işleri karmaşıklaştırıyor. Seyirci konuşmasını çok merak ediyor. Seyirci çok coşkuluydu. Çok sıcak bir seyircimiz vardı. 9-10 kere gelen seyircilerimiz olmuş. Her gelen yanında başka bir arkadaşını getiriyor. Bu da bizim için mutluluk verici bir şey” ifadelerine yer verdi.



“Seyirci ikizim var sanıyor”


Sinan ve Dursun adlı iki farklı karakteri canlandıran Özer Kaya da “Benim için çok farklı bir deneyim. Hem oyunculuk açısından hem de çok eforu olan bir iki karakter. O yüzden çok şanslı hissediyorum bu rolü oynadığım için. Rol, iki farklı rol olduğu için sürekli sahneye kostümümü değiştirerek girmem gerekiyor. 9-8 saniyede sahneye girdiğim anlar oluyor. Benden önce Çağlar Hocamız oynuyordu bu rolü. Rekor 7 saniyede Çağlar Hocamızda. Onu geçmek mümkün değil. Fakat ben de sekiz saniyede sahneye girdim ve seyirci ikizim var sanıyor. Çok güzel bir seyirci vardı. Umarız böyle devam eder” açıklamalarında bulundu.


Canlandırdığı Şeref karakterinin biraz görgüsüz ve patavatsız olduğunu anlatan Mustafa Akyel de “Bu karakterden, bu görgüsüzlüğün ve patavatsızlığın getirdiği komedi çıkıyor. Instagram’da içerikler oluşturduk. Seyirciler yorumlar yapmaya başladı. Beni gerçekten öyle zannedenler oldu. Şeref karakteri, oyunlara gelen yorumlara yorum yapıyor. İnsanlar bunları izlemeye başladı” şeklinde vurguladı.



“Seyirci de bizimle beraber oyuna dahil oldu”


Aylin karakterini canlandıran Gamze Aksoy, şunları kaydetti:


“Bu karakter ana karakter olan Sinan’ın eşi. Kocasının kendisini aldattığını düşünüyor. Tüm olaylar da onun bunu düşünmesiyle başlıyor. Sinirli, aldatıldığı için üzgün ve bunun intikamını almak isteyen bir kadın. Çok güzel bir oyundu. Bir ara seyirci de bizimle beraber oyuna dahil oldu. Kendi arasında konuşan, bize cevap veren, tepki gösteren. Bunu birçok oyunumuzda yaşıyoruz. Ama Bit Yeniği’nde daha çok yaşıyoruz. Biz de bu yüzden büyük bir mutlulukla oynadık.”



“Sahne arkasında da çok eğleniyoruz”


Oyunda ortalığı karıştıran evin hizmetçisi olan Emine’yi canlandırdığını belirten Olut Fulya Ersayan ise “Eğlenceli, fıkır fıkır bir kadın. Bağıra çağıra salona girip çıkan bir karakter. Salon çok güzel, seyircinin tepkisi çok güzel. Biz sahne önünde eğlenip, eğlendirdiğimiz gibi, aynı zamanda sahne arkasında da çok eğleniyoruz ekip arkadaşlarımızla. Herkesi bekliyoruz” sözlerine yer verdi.



İki karakteri canlandırdı, 8 saniyede kostüm değiştirince ikizi var sanıldı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya ALKÜ, GES sayesinde hem elektrik üretti hem çevreyi korudu Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesinde (ALKÜ) hayata geçirilen ve ilk enerjisini 7 Mart 2024’te üretmeye başlayan GES projesi sayesinde, üniversite hem enerji ihtiyacını karşıladı hem de doğaya bin 12 ton karbon emisyonu azaltımı sağlanmış oldu. Alanya Alaaddin Keykubat Üniversitesi (ALKÜ) Türkiye’de Kamuda Performans Sözleşmesi’yle yapılması dolayısıyla bir ilk olan ALKÜ Güneş Enerji Santrali (GES) projesinde 2024 yılı raporu belli oldu. GES projesi ilk enerjisini verdiği 7 Mart 2024 tarihinden bu yana hem kendi elektriğini üretirken bir yandan da doğaya büyük oranda katkı sağladı. GES ile 2024 yılında bin 12 ton karbon emisyonu azaltımı sağlanırken bu sayede doğaya bin 383 eşdeğer ağaç kazandırılmış oldu. Ayrıca ALKÜ GES santrallerinde kullanılan Inverter Grubu tarafından yapılan 2024 yılında dünya çapında yayımladığı istatistiksel raporunda ALKÜ GES Projesi, elektrik üretiminde en başarılı yüzde 45’lik dilimde yer alarak “Gri Balina” madalyasına layık görüldü. ALKÜ bu ödül sayesinde belirli bir zaman diliminde en yüksek enerji tasarrufunu sağlayan veya karbon ayak izini en çok azaltan projeye olmayı da başardı. GES ile tasarruf sağlandı ALKÜ’de 2024 yılı içerisinde toplam 3 milyon 924 bin 867 kWh elektrik tüketimi gerçekleşti. Aynı zamanda ALKÜ GES santrallerinden aynı yıl içerisinde toplamda 2 milyon 353 bin 156 kWh elektrik üretildi. Üretilen elektriğin kendi dönemi içerisinde saatlik ve aylık dengelemesi sağlandı. Bunun neticesinde 177 bin 849 kWh enerji satışı yapılarak, KDV dahil 629 bin 20 lira gelir elde edildi. Üretilen elektriğin ALKÜ’nün 2024 yılında toplam elektrik tüketimi içerisindeki payı yüzde 59,96 oldu. Üretimi yapılan elektriğin kWh cinsinden yüzde 7,56’sı fazla üretim dolasıyla satılarak yüzde 92,44’ü doğrudan tüketimde kullanıldı. ALKÜ 2024 yılı içerisinde sahip olduğu GES santralleri sayesinde yaklaşık 9 milyon 330 bin TL tasarruf etti. "GES ile ülke ekonomisine katkı sağlıyoruz” ALKÜ Rektörü Prof. Dr. Kenan Ahmet Türkdoğan, GES projesinin 10 aylık bir sürede beklenilen üretimi gerçekleştirdiğini dile getirdi. Üretilen enerjinin fazlasından gelir elde edilmesiyle üniversite ekonomisine de güzel bir katkı sağlandığının altını çizen Rektör Türkdoğan, “GES projemizin 2024 yılı raporu hazırlandı. Raporla birlikte 10 aylık bir çizelgede beklenilen üretim gerçekleşti. GES sayesinde hem elektrik üretip hem de gelir elde etmemiz ülkemize güzel bir örnek olmuştur. Tüm dünyada enerjinin stratejik bir güç olmasını göz önüne alarak ülkemizin güneşli gün sayısından daha fazla yararlanmamız gerekiyor. Yenilenebilir enerji üreterek hem ekonomimize hem de doğaya büyük faydalar sağlanacağımıza inanıyorum. 2025 yılı sonunda da GES sayesinde hem enerji üretip hem de gelir elde etmeyi sürdüreceğiz. Yeni yılın daha verimli geçmesi dileğiyle GES projemizin takibini yapan Enerji Yönetim Birimi yetkililerimize ve ALKÜ ailesine teşekkür ediyorum” dedi.
Konya Dünyanın nazar boncuğunu canlandıracak proje devam ediyor Konya Büyükşehir Belediyesi, Karapınar’da ilk etabı tamamlanan Meke Gölü Atıksu Geri Kazanım Tesisi ile Dünyanın Nazar Boncuğu’nun canlanmasına katkı sağlayacak. Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, tesisin, Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile birlikte Karapınar’a kazandırdıkları atıksu arıtma tesislerinde arıtılacak suyu Meke Gölü’ne aktaracağını belirterek, “Bu projeyle Meke Gölü, en kısa zamanda yeniden eski güzel görüntüsüne kavuşacak” dedi. Konya Büyükşehir Belediyesi, Karapınar ilçesinde ilk etabı tamamlanan Meke Gölü Atıksu Geri Kazanım Tesisi Projesi’ni sürdürüyor. Konya’nın turizm, çevre ve tarım alanındaki stratejik hamlelerinden biri olan proje ile Meke Gölü’nün eşsiz güzelliklerini koruyarak geleceğe taşımak mümkün olacak. Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, “Dünyanın Nazar Boncuğu” olarak bilinen Meke Gölü’nü koruma ve yaşatma hedefiyle Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile birlikte Karapınar’a kazandırdıkları atık su arıtma tesislerinde arıtılacak suyu göle aktaracaklarını söyledi. "Meke Gölü’ne günlük 7 bin metreküp su aktarılacak" Projenin, su kaynaklarının verimli kullanımı konusunda örnek teşkil edeceğini belirten Başkan Altay, “İlk etabını tamamladığımız ve çalışmaları devam eden Meke Gölü Atıksu Geri Kazanım Tesisimiz, Meke Gölü’ne toplamda 8,5 kilometrelik bir iletim hattı üzerinden besleme yapacak. Günlük 7 bin metreküp, yıllık 2,5 milyon metreküp arıtılmış suyun Meke Gölü’ne aktarılacağı proje kapsamında hem bölgemizin ekolojik dengesi korunacak hem de turizme katkı sağlanacak. Bu projeyle Meke Gölü, en kısa zamanda yeniden o eski güzel görüntüsüne kavuşacak. Aynı zamanda bölgedeki biyolojik çeşitliliğin sürdürülmesi de sağlanmış olacak” dedi.
İstanbul Basketbol Gelişim Merkezi’nin Türkiye Basketbol Federasyonu’na tahsis işlemleri tamamlandı 2021 yılında projelendirilen ve Türk basketboluna, kulüplere, altyapılara ve milli takımlara hizmet etme amacıyla hayata geçirilen Basketbol Gelişim Merkezi’nin, Türkiye Basketbol Federasyonu’na tahsisi tamamlandı. 70 bin metrekarelik alanda yer alan ve 24 saat yaşayan bir alan olarak tasarlanan Basketbol Gelişim Merkezi, 10 bin kişilik ana salon, bin kişi kapasiteli A Milli Takım antrenman salonu, 500 kişi kapasiteli üç altyapı salonu, Basketbol Kütüphanesi, Basketbol Müzesi ve 3x3 basketbol sahası ile Türk basketboluna geçen yıl eylül ayından itibaren hizmet etmeye başladı. Kentsel dokuyla uyum içinde planlanan tesis, basketbol lisesi, milli takımlar, altyapılar ve ana salonun aynı çatı altında toplandığı dünyadaki ilk merkez olma özelliği taşıyor. Sürdürülebilirlik ve enerji verimliliği konusunda çevre dostu bir yapı olarak tasarlanan merkez, kolay ulaşımıyla şehre entegre bir yaşam alanı sunuyor. Basketbol Gelişim Merkezi, basketbolun sadece oynandığı değil, aynı zamanda yaşadığı bir merkez olarak hayata geçirildi. Gençlik ve Spor Bakanı Dr. Osman Aşkın Bak, tesisin tahsisiyle ilgili Basketbol Gelişim Merkezi’nde TBF Başkanı Hidayet Türkoğlu ile bir araya geldi. Görüşmede Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı Av. Doç. Dr. Safa Koçoğlu, Gençlik ve Spor Bakanlığı Yatırım ve İşletmeler Genel Müdürü Prof. Dr. Süleyman Şahin ile İstanbul Gençlik ve Spor İl Müdürü Muhittin Özbay ve Türkiye Herkes İçin Spor Federasyonu Başkanı Kerim Çomoğlu da yer aldı. Türkiye Basketbol Federasyonu tarafından projesi geliştirilen Basketbol Gelişim Merkezi, uzun vadede Türk basketbolunun sürdürülebilir başarısına katkı sağlayacak ve kulüplere ekonomik çözümler sunacak.