GÜNDEM - 15 Nisan 2025 Salı 10:01

Sokak hayvanları için mobil veteriner

A
A
A
Sokak hayvanları için mobil veteriner

Gaziosmanpaşa Belediyesi, hizmete sunduğu GOPVET mobil veterinerlik aracı ile 16 mahallede sokak hayvanlarına yönelik sağlık taraması, kuduz aşısı ve mikroçip uygulaması yapıyor.


Gaziosmanpaşa’da sokak hayvanlarının daha sağlıklı ve güvenli bir yaşam sürmesi adına Gaziosmanpaşa Belediyesi, GOPVET isimli mobil veterinerlik aracını hizmete aldı. GOPVET, program dahilinde ilçedeki 16 mahalleyi dolaşarak, sokak hayvanlarının sağlık taramalarını gerçekleştirecek. Çalışma kapsamında kuduz aşısı ve mikroçip uygulamalarıyla hayvanlar sisteme kaydedilirken, acil sağlık durumlarına da anında müdahale edilerek, yerinde ilkyardım ve tedavi yapılacak. Tedavisi devam etmesi gereken sokak hayvanları ise Gaziosmanpaşa Belediyesi’ne ait hayvan bakım evlerine götürülerek, sağlıklarına kavuşana kadar burada tedavi altına alınacak.



"Hep birlikte daha yaşanabilir bir Gaziosmanpaşa için çalışmaya devam ediyoruz"


GOPVET mobil veterinerlik aracının tanıtımını yapan Gaziosmanpaşa Belediye Başkanı Hakan Bahçetepe, "Sokaklarımızı paylaştığımız can dostlarımızın yaşam şartlarını iyileştirmek hepimizin sorumluluğu. GOPVET aracımızla, 16 mahallemizi dolaşarak sağlık taramaları ve kuduz aşıları yapacağız, mikroçip uygulamasıyla sistemimize kaydedeceğiz. Aynı zamanda sahada karşılaştığımız acil durumlara yerinde müdahale ederek, can dostlarımızın yanında olacağız. Hep birlikte daha yaşanabilir bir Gaziosmanpaşa için çalışmaya devam ediyoruz" diye konuştu.



Sokak hayvanları için mobil veteriner

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sakarya INCSOS 25’, SUBÜ’nün de iş birliği ile Mısır’da gerçekleştirildi 9’uncu Uluslararası Sosyal Bilimler Kongresi (INCSOS 25’); SUBÜ, AASTMT ve Turkish Studies iş birliği ile Mısır’ın İskenderiye şehrinde düzenlendi. 200’ün üzerinde akademisyen ve araştırmacının katıldığı kongrede, sosyal bilimlerin birçok farklı disiplininden 177 özet bildiri sunuldu. Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi (SUBÜ), Arap Bilim Teknoloji ve Deniz Taşımacılığı Akademisi (AASTMT) ile Turkish Studies iş birliği ile Mısır’ın İskenderiye şehrinde 9’uncu Uluslararası Sosyal Bilimler Kongresi (INCSOS 25’) düzenlendi. TBMM 29’uncu Dönem Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şentop’un onursal başkanı olduğu kongre, 3 gün sürdü. Arap Bilim Teknoloji ve Deniz Taşımacılığı Akademisi’nde düzenlenen kongrenin açılış törenine; TBMM 29’uncu Dönem Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şentop, TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Başkanı ve Ordu Milletvekili Prof. Dr. Mahmut Özer, Mısır Arap Cumhuriyeti Milli Eğitim Eski Bakanı Yousry El Gamal, Türkiye Cumhuriyeti Kahire Büyükelçisi Salih Mutlu Şen, SUBÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık, AASTMT Öğrenci İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Alaa A. Abdel Bary, INCSOS 25’ Düzenleme Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mehmet Dursun Erdem, akademisyenler, araştırmacılar, diplomatlar ve bürokratlar katıldı. Bilimin insanlığın ortak dili olduğunu, coğrafyaları, sınırları ve zamanları aştığını kaydeden SUBÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Sarıbıyık, "Bilimin ışığında, farklı kültürlerin buluştuğu, bu anlamlı atmosferde bulunmaktan memnuniyet duyuyorum. Bu tür uluslararası buluşmalar; sadece bildiri sunulan etkinlikler değil, aynı zamanda insanlığın ortak değerlerini büyüttüğümüz platformlar oluyor. Yükseköğretim Kurulu da (YÖK) uluslararasılaşmanın önemini özellikle vurguluyor. Kültürlerarası iletişimin böylesine zengin bir çerçevede kurulması; gelecekteki dostluklar, akademik iş birlikleri ve yapılacak uluslararası ortak projeler açısından çok kıymetli. Bu yılki kongremizin Mısır’da, insanlık tarihinin en köklü uygarlıklarından birine ev sahipliği yapmış topraklarda gerçekleşmesi ise başlı başına anlamlı. Bu nedenle kongrenin düzenlenmesinde emeği geçen organizasyon komitesine, ev sahibi AASTMT’ye, katkı sunan tüm üniversitelere ve kurumlara gönülden teşekkür ediyorum. Başta Onursal Başkanımız Prof. Dr. Mustafa Şentop ve Prof. Dr. Mahmut Özer olmak üzere, teşrif eden milletvekillerimize, rektörlerimize, bürokratlarımıza, üniversite temsilcilerine ve tüm katılımcılara şükranlarımı sunuyorum" dedi. Günümüz dünyasının artık tek bir disiplinden beklenen çözümlerle yönetilemeyecek kadar karmaşık bir yapıda olduğunu belirten Sarıbıyık, "Bu nedenle sosyal bilimlerle mühendislik, bilişim, sağlık ve çevre bilimleri gibi teknik alanların iş birliği artık bir seçenek değil, bir zorunluluk. Örneğin yapay zekâ gibi çığır açan teknolojiler sadece algoritmalarla değil; etik, hukuk, sosyoloji ve felsefe gibi alanlarla birlikte düşünüldüğünde insanlığa fayda sağlayabilir. Akıllı şehirler tasarlarken mühendislik hesapları kadar, bu şehirlerde yaşayan bireylerin davranış biçimlerini, kültürel değerlerini ve toplumsal ilişkilerini anlamak da bir o kadar önemli. Burada yaptığımız her sunum, kurduğumuz her iletişim ve başlattığımız her iş birliği; yarının daha adil, daha bilinçli ve daha dayanışmacı dünyasına bir adım olacak. Bu ortam, sadece bilim üretmek için değil; aynı zamanda insani değerleri büyütmek için de çok kıymetli. Akademik sınırları aşan, kültürel ve ahlaki sorumluluk taşıyan bu yaklaşım, hepimizin ortak vizyonu olmalı" diye konuştu. Türkiye ve Mısır cumhurbaşkanlarının riyasetiyle iki ülke arasındaki iş birliklerinin her geçen gün arttığını vurgulayan TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Mahmut Özer, "Şu anda Türkiye ve Mısır arasındaki iş hacmi 8 milyar dolar. Önümüzdeki dönemde 15 milyar dolara çıkartılması bekleniyor. Ekonomik iş birliklerini arttırmanın yolu eğitim, kültür, yükseköğretim ve gençler arasındaki iş birliği köprülerini atmaktan geçiyor. Çünkü bu köprüleri atmadığımız müddetçe gençliğin de kültürün de eğitimin de sürdürülebilirliğini sağlamamız mümkün değil. İnanıyorum ki bugünkü kongre bu iş birliklerinin tahkim edilmesi çerçevesinde çok büyük katkılar sağlayacak. Burada sadece bildiriler sunulmayacak, birlikte çalışabilmenin önünü açacak iş birliği adımları atılacak. Türkiye, akademi ile iş birliği yapma açısından önemli bir potansiyele sahip. Türkiye 208 üniversitesi ve 7 milyonun üzerindeki ulusal ve uluslararası üniversite öğrencisiyle sadece kendi beşeri sermayesini tahkim eden bir yükseköğretim sistemine değil, ayrıca gönül coğrafyasındaki her beşeri sermayenin de niteliğini arttırmak için gayret gösteren bir yükseköğretim sistemine sahip. Kongrenin Türkiye ve Mısır iş birliğinin tahkimine katkı vermesini temenni ediyorum" şeklinde konuştu. Konuşmasını sadece bir milletin temsilcisi değil bir medeniyetin sesi olarak yaptığını vurgulayan TBMM 29’uncu Dönem Başkanı Prof. Dr. Mustafa Şentop ise, "Türkiye ile Mısır arasında kurulacak her yeni köprü yalnızca iki ülke arasında değil ortak medeniyetimizin ruh köklerinde yankı bulacaktır. İki ülke muhteşem medeniyetimizin birbirini tamamlayan büyük kutbudur. Anadolu’dan Nil vadisine uzanan kültürel bağ yalnızca haritalarda değil, kalplerde ve gönüllerde çizilmiş bir çizgidir. Tarih boyunca bilim adamlarımız birbirlerine ilham vermişlerdir. Kimi zaman Kahire’den İstanbul’a kimi zaman Edirne’den İskenderiye’ye uzanan düşünce akımları; alimlerin, mutasavvıfların, sanatkârların birbirlerine ilham verdiği çağları yaşatmıştır. Bugün bu derin birlikteliğin verdiği güvenle diyoruz ki; Türkiye-Mısır ilişkilerinin güçlendirilmesi sadece bu iki ülkeye değil İslam dünyasına, Afrika’ya Akdeniz’e ve tüm insanlığa katkı sağlayacaktır. Bu bizim için sadece stratejik bir tercih değil tarihi ve insani bir sorumluluktur. Özellikle bir devlet değil terör örgütü gibi hareket eden İsrail’in gerçekleştirdiği soykırım ve Gazze’de yaşanan insanlık dramı, vicdan sahibi herkes için kırılma noktasıdır. Bu noktada Türkiye ve Mısır gibi güçlü ülkelerin birlikte hareket etmesi, barış ve adalet adına hayati bir öneme sahiptir" ifadelerini kullandı. İki ülke ilişkilerinde geçmişin yüküyle değil geleceğin ümidiyle hareket edilmesi gerektiğini söyleyen Şentop, "Tarihi sorunlar ancak irade varsa aşılabilir. Türkiye-Mısır ilişkileri, bu irade ve basirete sahip iki ülkenin ortak çabalarıyla örnek bir iş birliğine dönüştü. Ancak diplomatik adımların kalıcı olması, akademik ve kültürel ilişkilerle desteklenmek zorundadır. Bu çerçevede akademik iş birliği, kültürel projeler, eğitim alanındaki değişim programları ve bölgesel meselelerdeki ortak inisiyatifler ilişkilerimizin derin ve sağlam temeller üzerine inşa edilmesine yardım edecektir. Bu kongrenin tam da bu anlayışa hizmet edeceğine yürekten inanıyorum. Kongre aynı zamanda farklı ülkelerden bilim insanlarının bir araya gelerek küresel meselelere dair birlikte düşünmesini, birlikte üretmesini teşvik etmektedir. Bilim diplomasiyle, kültür siyasetle, vicdan güçle buluştuğunda dünya daha yaşanabilir bir yer olacaktır. İnanıyorum ki kongrede kurulacak her dostluk, ortaya konulacak her fikir bu yönde bir tutum olacak, insanlık için küçük ama anlamlı bir adım haline gelecektir. Bilim adamları ile diplomatlar arasındaki en önemli fark şudur; diplomatlar günü, bilim adamları geleceği düşünürler. Ama bu iki güç bir araya geldiğinde hem günü hem geleceği inşa etmek mümkün hale gelecektir. Kongre ise böyle bir birlikteliğin örneğidir" dedi. Kongrede sosyal ve beşeri bilimler başta olmak üzere; eğitim, hukuk, filoloji, güzel sanatlar, ilahiyat, sağlık ve spor bilimleri gibi farklı disiplinlerden özet bildiriler sunuldu. 2 oturum ve 15 salonda toplam 165 sunum, online olarak ise 2 oturumda toplam 12 sunum Türkçe, Arapça ve İngilizce dillerinde yapıldı. İskenderiye’de yapılan açılış programı ve sunumların ardından kongrenin galası Kahire’de gerçekleştirildi. Kongre kapsamında sunulan bildiriler, ISBN’li bildiri kitaplarında yayımlanacak. Yazarlar makalelerini uluslararası dergilerde yayımlatma imkânı da bulacak. Sosyal bilimler alanında yeni ufuklar açmayı hedefleyen kongre ile ilgili detaylı bilgilere http://www.incsos.net adresinden ulaşılabiliyor.
İstanbul Karadeniz Tüm Sivil Toplum Kuruluşları Konfederasyonu’nda Şatıroğlu Dönemi Başladı İstanbul’da düzenlenen 8. Olağan Seçimli Genel Kurul’da, iki adayın yarıştığı seçimde İsmail Şatıroğlu oy çokluğuyla Karadeniz Tüm Sivil Toplum Kuruluşları Konfederasyonu’nun yeni Genel Başkanı seçildi. Şatıroğlu, birlik ve kalkınma vurgusu yaptı. Karadeniz bölgesinin sivil toplum gücünü temsil eden Karadeniz Tüm Sivil Toplum Kuruluşları Konfederasyonu (KASTOB), 27 Nisan 2025 tarihinde Üsküdar Bağlarbaşı Kültür Merkezi’nde gerçekleştirilen 8. Olağan Seçimli Genel Kurul’da yeni yönetimini belirledi. Genel kurulda iki adayın yarıştığı seçimde, Trabzon Tüm Sivil Toplum Kuruluşları Konfederasyonu Genel Başkanı olarak uzun yıllardır başarılı çalışmalara imza atan İsmail Şatıroğlu, üyelerin oy çokluğuyla KASTOB Genel Başkanlığı görevine seçildi. Yeni görevine büyük bir heyecanla başlayan Şatıroğlu, genel kurulda yaptığı teşekkür konuşmasında birlik, dayanışma ve bölgesel kalkınmanın önemine dikkat çekti. "Karadeniz’in güçlü sesi olacağız" diyen Şatıroğlu, Karadeniz bölgesinin sosyal, kültürel ve ekonomik alanlarda daha ileriye taşınması için kararlılıkla çalışacaklarını ifade etti. Genel kurul süresince yapılan konuşmalar ve değerlendirmeler, bölgedeki sivil toplum faaliyetlerinin geleceğine dair güçlü bir umut oluştururken, yeni yönetimin Karadeniz’in potansiyelini daha etkin bir şekilde ortaya çıkaracağı mesajı verildi.
Ordu Vali Erol: "Ordu Şehir Hastanesi 2026 yılı ilkbaharında açılacak" Ordu Valisi Muammer Erol, yapımı devam eden bin 200 yatak kapasiteli Ordu Şehir Hastanesi’nin 2026 yılının ilkbahar ortalarında hizmete açılmasını hedeflediklerini söyledi. Ordu Şehir Hastanesi’nin 13. koordinasyon toplantısı Ordu Valiliği toplantı salonunda gerçekleştirildi. Ordu Üniversitesi Cumhuriyet Yerleşkesi içerisinde yapımı devam eden bin 200 yataklı Ordu Şehir Hastanesi inşaatında bugüne kadar yapılan çalışmalar ile bundan sonra yapılması gereken çalışmalar değerlendirildi. İl Sağlık Müdürlüğü Destek Hizmetleri Başkanı Ömer Tok, bir önceki koordinasyon toplantısında, ilgili kurumlarca yapılması gereken çalışmalar konusunda alınan kararlar hakkında Vali Muammer Erol ve toplantıya katılanlara bilgi verdi. Tok’un sunumunun ardından, bir önceki koordinasyon toplantısında alınan kararlar doğrultusunda bugüne kadar yapılan çalışmalar ele alındı. "İnşallah seneye bu günlerde Ordu Şehir Hastanemiz hizmet vermeye başlamış olacak" Toplantıda konuşan Vali Muammer Erol, gerçekleştirilen bu toplantıların önemine değinerek, 2026 yılının bahar döneminde hastanenin hizmet vermeye başlamasını temenni ettiklerini söyledi. Vali Erol, "Ordu Şehir Hastanemizin açılışına kadar başta ulaşım olmak üzere diğer tüm altyapı hizmetlerini de hazır hale getirmiş olacağız. İnşallah seneye bu günlerde Ordu Şehir Hastanemiz hizmet vermeye başlamış olacak. Bu süreçte emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum" diye konuştu. "Belediyemiz ve ilgili kurumlarımız canla başla çalışıyor" Ordu Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Mehmet Hilmi Güler ise, Ordu Şehir Hastanesi’nin il için çok önemli bir yatırım olduğuna dikkat çekerek, "İlimiz için son derece önemli olan bu yatırımın gecikmeye sebep verilmeden, planlanan sürede hizmete hazır hale getirilmesi için Ordu Büyükşehir Belediyemiz ve ilgili tüm kurumlarımız canla başla çalışıyoruz. Üzerimize düşen yükümlülüğümüzü yerine getirmenin gayreti ve çabası içindeyiz, emek veren herkese teşekkür ediyorum" ifadelerine yer verdi.
İstanbul Ütü yapan kadının başına bir anda tavan düştü Bağcılar’da Kiptaş konutlarında evinde ütü yapan Gülay Tunalı’nın bir anda başına tavan çöktü. Yaralanan Tunalı, "2-3 dakika önce torunum orada oyun oynuyordu. Torunum için çok korktum. Aynı dairede geçen yıl da yatak odasının tavanı çökmüştü" dedi. Olay, Bağcılar KİPTAŞ konutları A-1 Blokta yaşandı. Oğuz Aydın’ın evinde misafir ettiği kayınvalidesi Gülay Tunalı ütü yaptığı sırada tavan üzerine düştü. Yaralanan kadın, Bağcılar Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Tomografi çekiminin ardından durumu şüpheli bulunan Tunalı, Beyin ve Sinir Cerrahisi Servisi’nde yatırıldı. "Birden tavan bütün şekilde aşağı başıma düştü, çok kötü oldum" Tedavisi devam eden Tunalı, yaşadıklarını şöyle anlattı: "Akşamüstü evdeydik. Ütü yapıyordum. Bir anda ses geldi. Deprem oluyor zannettim. Kötü oldum. Birden tavan bütün şekilde aşağı başıma düştü. Çok kötü oldum. Tavan başıma düşünce başım dönmeye başladı. Halsizlik oldu. Hemen beni hastaneye getirdiler. 2-3 dakika önce torunum orada oyun oynuyordu. Torunum için çok korktum. Bir sene önce de yatak odasının tavanı çökmüştü. Torunum yatağın yanında karyolada yatıyordu" Dairede kiracı olarak oturan Oğuz Aydın ise moloz parçalarını gösterip "Allah daha beterinden korusun. 1,5 yaşındaki kızım İlay Bilge hep orada oyun oynuyordu. Tek tesellimiz ona zarar gelmemesi. Hala çok korkuyoruz" dedi. "KİPTAŞ lüks firma dedik ama yanıldık" İki yıldır sitede sıkıntı yaşadıklarını söyleyen dairenin sahibi Zuhal Tuhan da "Hiçbir şekilde memnun değilim. KİPTAŞ deyince lüks firma diye verdik ama yanıldık. Keşke olmasaydı" diye konuştu.