GÜNDEM - 10 Nisan 2025 Perşembe 09:51

Rus ve ABD heyeti kritik görüşme için konsolosluğa geldi

A
A
A
Rus ve ABD heyeti kritik görüşme için konsolosluğa geldi

Rusya ve ABD heyetleri, görüşme için Rusya’nın İstanbul Başkonsolosluğu’na giriş yaptı.


ABD ve Rusya heyetleri, İstanbul’da ikinci kez bir araya gelecek. Kritik görüşme Rusya’nın İstanbul Başkonsolosluğu’nda gerçekleşecek. Saat 10.00’da başlaması beklenen görüşme öncesi Rusya heyeti, başkonsolosluğa geldi. Rus heyetinin ardından ABD heyeti de başkonsolosluğa giriş yaptı. Öte yandan, İstanbul’daki ilk görüşme 27 Şubat’ta iki ülke arasındaki ilişkilerin normalleştirilmesi kapsamında büyükelçilik faaliyetlerini ele almak üzere ABD’nin İstanbul Başkonsolosluğu rezidansında gerçekleştirilmişti.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Samsun TSO, TSE kalite belgesini tekrar tescilledi Samsun Ticaret ve Sanayi Odası’nın ‘TS EN ISO 9001:2015 Kalite Yönetim Sistem Belgesi’ TSE uzmanlarınca yapılan denetimlerinin ardından tekrar yenilendi. Samsun Ticaret ve Sanayi Odası’nın mevcut olan TS EN ISO 9001:2015 Kalite Yönetim Sistemi-Genel Şartlar Standartları, Türk Standartları Enstitüsü (TSE) uzmanlarınca yapılan tetkiklerin ardından yenilerek, geçerliliği uzatıldı. Samsun TSO’nun belgelerin tekrar değerlendirilip, üç yıl süre ile yenilenmesinin ardından belge takdim töreni düzenlendi. Yeniden düzenlenen belge TSE Karadeniz Bölge Koordinatörü Erol Kaygı tarafından Samsun TSO Yönetim Kurulu Başkanı Salih Zeki Murzioğlu’na takdim edildi. Kaygı’dan devamlılık vurgusu Törende konuşan Türk Standartları Enstitüsü (TSE) Karadeniz Bölge Koordinatörü Erol Kaygı, Samsun Ticaret ve Sanayi Odası’nın kalite yönetim ve müşteri yönetim sistemlerini uzun yıllardan beri başarı ile yerine getirdiğini belirterek, Yönetim Kurulu Başkanı Salih Zeki Murzioğlu nezdinde emeği geçenleri tebrik ederek kutladı. Kalite sisteminin kurulmasından çok, devamlılığının önemli olduğuna vurgu yapan Kaygı, "Standardizasyon ve kaliteye önem vermek, gelişimi için yatırım yapmak; uzun soluklu rekabete dayanıklı kurum ve kuruluşlara ülke olarak sahip olmamızı sağlıyor. Samsun Ticaret ve Sanayi Odası da kalite sistemlerini sürekli geliştirip üyelerinin hizmetine sunarak, bu yolda emin adımlarla ile ilerlemeye devam ediyor. Odamıza bu konuya verdiği ehemmiyetten dolayı teşekkür ediyorum" diye konuştu. Hizmet kalitesi planlı ve programlı şekilde devam ediyor Samsun TSO Yönetim Kurulu Başkanı Salih Zeki Murzioğlu da yaptığı konuşmada, denetimi başarıyla geçerek belgeyi tekrar almalarından dolayı duyduğu memnuniyeti ifade etti. Oda hizmet kalitesini en üst seviyeye tutmak adına yürüttükleri çalışmaların planlı ve programlı bir şekilde devam ettiğini belirten Başkan Murzioğlu, "Ulusal ve uluslararası uygulanan Kalite ve Müşteri Yönetim Sistem Standartları uzun yıllardır Odamız tarafından başarı ile uygulanmakta. Bu tarz çalışmaların dönemsel değil, uzun soluklu ve sürdürülebilir olması çok önemli. Kalite yönetim sistemi ilgili yönetmelik ve mevzuatlar çerçevesinde, sürekli gelişme ve iyileştirmeyi sağlamak en önemli temel kalite politikamız olmaya devam edecek. Bu duygu ve düşüncelerle tüm çalışma arkadaşlarımızı başarılarından dolayı tebrik ediyorum" diye konuştu.
Kayseri Kayseri’nin ilk camisi 8 asırdır ayakta Kayseri’nin Melikgazi ilçesinde bulunan ve kentin ilk camisi olma özelliğini taşıyan Battal Camii, 8 asırdır ayakta. 13. yüzyılda yapıldığı bilinen caminin aynı zamanda Şeyh Kirmani ve Şems Tebrizi’nin buluşma yeri olarak da kayıtlarda geçtiği biliniyor. İlçeye bağlı Battalgazi Mahallesi Beştepeler mevkisindeki Battal Camii, 13. yüzyılda yapılmış ve Kayseri’nin bilinen ilk camisi olarak ön plana çıkıyor. Yaklaşık 8 asırdır cemaatini ağırlayan camide aynı zamanda bir de türbe bulunuyor. Caminin bulunduğu mevki hakkında bilgiler veren Çevre ve Kültür Değerlerini Koruma ve Tanıtma Vakfı (ÇEKÜL) Kayseri İl Temsilcisi Prof. Dr. Osman Özsoy, "Bulunduğumuz yer ’Mazaka’ olarak bilinen eski Kayseri. Daha önce ova halinde, Kayseri’nin ilk yerleşim yerlerinin bulunduğu yerdeyiz. Burası bir tepe, hemen yanımızda ’Beştepeler’ denilen bölüm var. Yukarıdan bakılabilecek şekilde şehre hakim bir yer. O günün şartlarında da mevcut ovadaki olumsuzluklara bir nevi çözüm sağlamak ve korunma amaçlı en uygun yerlerden bir tanesinde bulunmaktayız. Buradaki mahallenin ismi caminin ismiyle de anılmakta. Buraya çok yakın bir mahallenin ismi de Eskişehir Bağları, yani şehrin en eski yerinde bulunuyoruz" dedi. Caminin Kayseri’nin bilinen ilk camisi olduğunu aktaran Özsoy, "Caminin tarihi ile ilgili elimizde net bilgiler yok. Elimizdeki mevcut bilgilere göre Kayseri’nin ilk camisi diyebiliriz. Literatürde, uzmanlardan elde ettiğimiz net bilgi yok tarih olarak. Özelliklerine veya mimarisine bakıldığında genellikle 12., 13. yüzyıla tarihlendiğini görüyoruz. Şehrin tüm dini tarihi cami olarak en başa götürmek veya ’buradan başladı’ demek için çok önemli bir mekan. Aslında bu Kayseri’de bulunan medreseler için de düşünülebilir. Çünkü şu anda şehrimizde 5 tane üniversite var, bunların tarihi 20. yüzyılın ikinci yarısı olarak bilinmektedir. Halbuki medreseler üzerinden bir tarihlemeye gidecek olursak belki bu tarih bin yıla kadar ulaşabilir. Neden böyle bir çalışma olmasın" ifadelerini kullandı. Caminin özellikleri hakkında bilgiler veren Prof. Dr. Özsoy, "Buranın hakim bir tepe oluşundan dolayı en baştan itibaren tercih edilmiş. Muhtemeldir ki cami, belki de İslam orduları Anadolu’ya ulaşmadan önce bu cami burada yapılmadan önce başka bir dini yapıya da ev sahipliği yapan bir konuma sahip olabilir. Bulunduğu bölge itibariyle cami, yine bir dini yapı üzerine inşa edilmiş olabilir. Temellerini görmediğimiz için net bir şey söyleyemiyoruz ama o günün şartlarında düşünürsek hakim bir tepe, etrafta kullanılabilecek taşlar var, sağlam bir zemin var. Bunlar düşünüldüğünde böyle bir ihtimal karşımıza çıkmakta. Caminin kesme taşlardan yapıldığını biliyoruz. Zaman içerisinde çok fazla değişikliğe uğramış, bunun sebebi de büyük depremler ve coğrafi şartlar diyebiliriz. 19. yüzyılın birinci yarısına ait elimizde buranın restore edildiğine dair bilgiler mevcut" şeklinde konuştu. Şeyh Kirmani karargah olarak kullanmış Battal Camii’nin o dönem Türkiye Selçukluları Dönemi’nde yaşamış ünlü mutasavvıf, şair Şeyh Kirmani ile Şems Tebrizi’nin buluşma yeri olduğunu da sözlerine ekleyen Prof. Dr. Osman Özsoy, "Cami aynı zamanda zamanının Şeyh Kirmani ve Şems Tebrizi’nin buluşma yeri olmuş. 13. yüzyılda ahiler ile onlara muhalifler arasında bazı sürtüşmeler var. Moğolların Kayseri’yi işgal etmeleri sırasında da karşımıza çıkmakta. Literatürdeki bazı kaynaklara göre burasının Kirmani’nin bir karargahı olduğu denebilir. Bununla beraber Moğol işgali Kayseri’de epey uzun sürmüş. Bu işgalin sonlandırılması için Memlük Sultanı Baybars Kayseri’ye gelmiş ve 7 camide hutbe okutmuş. Hutbelerden bir tanesi de Battal Camii’nde okunmuştur" dedi. Battal Cami hakkında Emevî, Arap İslam akıncılarının defalarca İstanbul’u fethetme maksatlı geçiş güzergahlarından biri olan Kayseri’nin bu eski yerleşim yerinde, Emevi komutanlarından Seyyit Battal Gazi’nin 14 yıllık İslam egemenliği döneminde buraya bu mescidi yaptırdığı rivayet ediliyor. Bu bakımdan Kayseri’deki İslam’ın ilk izleri bu mescitle başlıyor. Zaman içinde defalarca restorasyon görse de son çevre düzenlemesi ile ayrı bir çehreye bürünmüş bu mescidin girişinin solunda bulunan üst türbe külahı bölümü yıkılmış ama alt sanduka bölümü yeniden düzenlenen Kırk Kızlar Türbesi, kentin Moğol istilasından kalma trajedisinin menkıbevi bir göstergesi olarak ayakta duruyor. 160 metrekarelik iç mekan tavanı dört fil ayağı sütun üzerine inşa edilen mescit, iç mekandaki mimari unsuru olan taşlarının birçoğunda, Oğuz boylarından altı boyun işaret remzleri bulunuyor. Bu mescidin taşlarına işlenen imzaların birçoğu da Oğuz’ların Kayı Boyuna bağlı olan ustaların imzasını taşıyor. Kemerlerde ve sütunlarda çok sayıda bu işaretlerden görülüyor.
Samsun Estetik uzmanı açıkladı: "Kök hücre ve kolajen kombinasyonu cildin yenilenmesini destekler" Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Opr. Dr. Emre Kıymık, "Kök hücre ve kolajen kombinasyonu, cildin hem yapısal hem de yüzeysel anlamda yenilenmesini destekler. Ameliyatsız bir çözüm arayan, doğal sonuçlar isteyen bireyler için güçlü bir alternatiftir" dedi. Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Opr. Dr. Emre Kıymık, kök hücre ve kolajen destekli uygulamalar hakkında bilgi verdi. Estetik ve gençleşme uygulamalarında son yılların en dikkat çeken yeniliklerinden birinin, kök hücre ve kolajen destekli tedaviler olduğunu ifade eden Opr. Dr. Emre Kıymık, "Bu yöntemler, vücudun kendi yenileyici gücünü harekete geçirerek cilt sağlığını destekler ve yaşlanma belirtilerini doğal yollarla azaltmayı hedefler. Kök hücre destekli uygulamalarda genellikle kişinin kendi yağ dokusundan elde edilen kök hücreler kullanılır. Bu hücreler, yenilenme potansiyelleri yüksek olduğu için cilt altına enjekte edildiğinde doku onarımını, elastikiyet artışını ve hücre yenilenmesini teşvik eder. Özellikle yüz gençleştirme, cilt kalitesini artırma, yara izlerinin iyileştirilmesi gibi birçok alanda tercih edilmektedir. Kolajen destekli uygulamalar ise ciltte zamanla azalan kolajen miktarını yerine koyarak cildin daha sıkı, parlak ve sağlıklı görünmesini sağlar. Kolajen içerikli enjeksiyonlar veya mezoterapi benzeri destek tedaviler, ciltte doğal bir lifting etkisi oluşturabilir. Bu uygulamalar genellikle ince kırışıklıklar, nem kaybı, mat görünüm gibi yaşlanma belirtileri üzerinde oldukça etkilidir" diye konuştu.
Bayburt Türkiye Rafting Şampiyonası’nın ikinci gününde de heyecan doruktaydı Türkiye Üniversite Sporları Federasyonu (TÜSF) tarafından Bayburt’ta düzenlenen Üniversiteler Arası Türkiye Rafting Şampiyonası ikinci gün etkinlikleri, renkli görüntülere sahne oldu. Heyecanın bir an olsun düşmediği etkinlikte, üniversite öğrencileri hem zamanla hem de birbirleriyle yarıştılar. Bayburt, İstanbul, Tunceli, Muğla gibi 8 farklı üniversiteden 71 öğrencinin katıldığı şampiyonada, öğrenciler Çoruh Nehri’nin hiddetli suyunda rafting yaparak, farklı bir deneyim yaşadılar. 39 erkek, 32 kadın sporcunun yer aldığı şampiyonanın ikinci gününde, zorlu slalom parkurunda öğrenciler kıyasıya mücadele ettiler. Hem drone ile havadan görüntülenen, hem de bot kamerasına yansıyan heyecanlı yarışta, öğrenciler kürek sallayarak bitişe ulaşmak için ter döktüler. Bayburt’un seyir zevki yüksek rafting yarışlarına ev sahipliği yaptığını dile getiren Bayburt Üniversitesi öğrencisi Mahsun Ceylan, bugünkü mücadelede üniversite adına iyi bir performans sergilediklerini söyledi. Ceylan, sportmenliğe yakışır şekilde centilmenlik göstererek rakiplerine başarılar diledi. Tunceli Munzur Üniversitesi öğrencisi Nurettin Çetin, ilk defa böyle bir yarışmaya katıldığını belirterek, yarın gerçekleşecek olan final turunda derece elde ederek, üniversitelerine kupayla dönmenin heyecanını yaşadığını kaydetti. Spor Bilimleri Fakültesi Öğretim Görevlisi Doç. Dr. Yunus Emre Çingöz, bugünkü parkurda teknik kapı yarışlarının yapıldığını, dünkü parkura göre bugünkü parkurun daha zor olduğunu bildirdi. Çingöz, yarın yapılacak finalle şampiyonanın tamamlanacağını belirtti.
Kayseri Başkan Özdoğan: "Vatandaşımızın güvenliği her şeyden önce gelir" Hacılar Belediyesi, sahipsiz ve başıboş hayvanlarla mücadele konusunda çalışmalarını kararlılıkla sürdürüyor. İlçe genelinde hem insan güvenliği hem de hayvanların refahı için yürütülen yakalama faaliyetleri tüm hızıyla devam ederken, Hacılar Belediye Başkanı Bilal Özdoğan önemli açıklamalarda bulundu. Son zamanlarda Türkiye genelinde bazı vatandaşların hayatını kaybetmesiyle sonuçlanan acı olayların ardından bu konuda gösterilen çabanın haklılığının bir kez daha anlaşıldığını belirten Başkan Özdoğan, şunları söyledi: "Sahipli ya da sahipsiz fark etmeksizin, başıboş bırakılan tüm köpekler ekiplerimiz tarafından toplanmaktadır. İlçemizin güvenliği ve vatandaşlarımızın huzuru için bu konuda hiçbir taviz verilmeyecektir." Sahipli hayvanlarını sokağa bırakan vatandaşlara da uyarılarda bulunarak, 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu kapsamında 86.358 TL idari para cezası, Türk Ceza Kanunu’nun 177. maddesi gereği ise 6 aya kadar hapis cezası veya adli para cezası uygulanabileceğini hatırlatan Başkan Özdoğan, "Evcil hayvan sahipleri, hayvanlarının sokakta başıboş dolaşmaması için gerekli önlemleri almakla yükümlüdür. Aksi durumlar ciddi hukuki sonuçlar doğuracaktır" dedi. İlçede kullanılan tuzaklı kafeslerin bazı kişilerce açılarak köpeklerin serbest bırakılması gibi müdahalelerin hem tehlikeli hem de suç olduğunu söyleyen ve kafeslerde tuzağa düşen köpeklerin alınması için 7/24 hizmet veren hattın olduğunu belirten Başkan Özdoğan, "Kafesler üzerine bırakılan 0546 554 85 79 numaralı hattımızdan ulaşan vatandaşlarımız için ekiplerimiz anında müdahalede bulunmaktadır" ifadelerini kullandı. "Hacılar’ın güvenliği, bizim için her şeyin önündedir" Dışarıdan ilçeye sahipsiz hayvan bırakılmasının hem etik dışı hem de hukuki açıdan suç teşkil ettiğini vurgulayan Başkan Özdoğan, "Bu tür bir durumla karşılaşan hemşehrilerimiz araç plakalarını belediyemize ya da emniyet güçlerine bildirmeli, mümkünse görüntülü kayıt almalıdır. Kamu düzeni ve güvenliği için bu son derece önemlidir. Hacılar’da kamu güvenliği bizim için her şeyin önündedir. Bu konuda vatandaşlarımızın duyarlılığı, hepimiz için büyük önem taşımaktadır" diyerek açıklamalarını tamamladı.
Bitlis Ahlat’ta ‘Su Sporları Merkezi’nin temeli atıldı Bitlis’in Ahlat Belediyesi tarafından hayata geçirilen proje kapsamında ‘Su Sporları Merkezi’nin temeli atıldı. Ahlat Özel İdare Şantiyesi Bakımevi önünde yapımına başlanılan merkezin temel atma töreni, İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Daha sonra bir konuşma yapan Bitlis Valisi Ahmet Karakaya, tesisin Ahlat’a ve Bitlis’e hayırlı olmasını dileyerek, "Van Gölü olarak adlandırdığımız gölümüz tarihte Bahri Ahlat olarak geçiyor ve bu güzel gölün yaklaşık 430 kilometrelik kıyı şeridinin 230 kilometresi hatta 240 kilometresi Bitlis il sınırlarında bulunmaktadır. Kubbet-ül İslam şehrimiz Ahlat adeta bir çeşm-i cihan olarak göl kenarında, Süphan Dağı eteklerinde, çok güzel bir coğrafyada kadim medeniyetimizin ilk ev sahipliğini yapmış şehir olarak en güzel şekilde burada duruyor. Tabi şehirlere ve insanlara hizmet etmek gerekiyor. Bu çerçevede çok değerli belediye başkanımız bize bu güzel projeyle geldiğinde çok ciddi heyecan duyduk. Projenin hayata geçmesi için Gençlik ve Spor Bakanlığımızla çok ciddi çalışmalar yapıldı. Başkanımıza, vekilimize ve il başkanımıza da teşekkür ediyorum. Bu projenin kabul edilmesi, burada bu projenin aplike edilmesi noktasında il özel idaremizin de çok emeği geçti. İl Genel Meclisi Başkanımız ve üyelerine teşekkür ediyorum. Tabi biz gençlerimizin sadece derslerinde başarılı olmasıyla yetinemeyiz. Gençlerimizin sporda da başarılı olması, onların özgüvenli bir şekilde yetişmesini çok fazla önemsiyoruz. İşte böyle bir sahil kentinde, Kubbet-ül İslam şehri Ahlat’ta, Bahri Ahlat’ta, Ahlat denizinin kenarında gençlerimizin, tabi ki bütün vatandaşlarımızın spor, ama başta su sporları olmak üzere bu sporlarla birlikte yetişmesi milletimizin, vatandaşımızın, gençlerimizin denizciliğe özendirilmesi anlamında çok kıymetli. Ben bu güzel tesisin kısa bir süre içinde tamamlanmasını temenni ediyorum. Bölgenin en güzel ilçelerinden başında gelen Ahlat’ımıza ayrı bir değer katacağına yürekten inanıyorum. Bütün vatandaşlarımızın şimdiden burayı en güzel şekilde değerlendireceğini ifade ediyorum. Emeği geçenlerin her birine ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Ahlat’a, Bitlis’e hayırlı uğurlu olsun" dedi. Ahlat Belediye Başkanı Yavuz Gülmez ise açılışa katılan herkese teşekkür ederek, 3 etaptan oluşan projelerinin temel atma töreninde bir arada olmaktan duyduğu sevinci dile getirdi. Başkan Gülmez, projenin detayları da ilgili bilgiler paylaşarak, "Birlikteliğimizin memleketimiz ve ülkemiz için hayırlar getirmesini niyaz ediyorum. Milletimize karşı görevlerimizi hakkıyla yerine getirmenin çabası içerisinde olduk. İşte bu vesileyle büyük bir aşkla giriştiğimiz ve Ahlat’ı bir cazibe merkezi haline getirecek projelerden biri olan su sporları merkezinin temel atma töreni için bir aradayız. Yaklaşık 20 bin metrekare alan üzerine inşa edeceğimiz projemizde 3 katlı 988 metrekare inşaat alanına sahip binamızda kayıkhane, revir, bay bayan mescit, duş ve giyinme kabinleri, kafeterya ve teras ile halkımızın hizmetinde olacağız" dedi. Yapılan konuşmaların ardından kurban kesilerek ilk harç Vali Karakaya ve protokol tarafından kürekle atıldı. Bir süre alanda gezi ve incelemelerde bulunan Vali Karakaya, toplu hatıra fotoğrafıyla birlikte alandan ayrıldı. Temel atma törenine Ahlat Kaymakamı Batuhan Bingöl, il ve ilçe protokolü, siyasi parti temsilcileri ile çok sayıda vatandaş katıldı.