SPOR - 29 Mart 2025 Cumartesi 22:39

Ole Gunnar Solskjaer, Bernd Schuster’in ardından ilki başardı!

A
A
A
Ole Gunnar Solskjaer, Bernd Schuster’in ardından ilki başardı!

Beşiktaş Teknik Direktörü Ole Gunnar Solskjaer, Bernd Schuster’in 2010-2011 sezonunda deplasmanda aldığı 2-1’lik galibiyetin ardından Galatasaray’ı, Süper Lig’de mağlup eden ilk yabancı teknik direktör oldu.

Trendyol Süper Lig’in 29. haftasında Beşiktaş, sahasında karşılaştığı Galatasaray’ı 2-1 mağlup etti. Bu galibiyetle siyah-beyazlıların teknik direktörü Ole Gunnar Solskjaer de 14 yıl aranın ardından bir ilki başardı.

Beşiktaş, bu akşama kadar yabancı teknik direktörler idaresinde Süper Lig’de Galatasaray’a karşı son galibiyetini Alman çalıştırıcı Bernd Schuster yönetiminde 2010-2011 sezonunda deplasmanda 2-1’lik skorla elde etmişti.

Solskjaer, Schuster’in ardından sarı-kırmızı takım karşısında ligde galip gelen ilk yabancı teknik adam oldu.

Uygar Aydın

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Amasya Amasya’nın son kasetçisi hayatını kaybetti, geride ünlü sanatçıların kaset ve plakları kaldı Amasya’nın Suluova ilçesinde 50 yılı aşkın süredir kasetçilik yapan Ahmet Özer 70 yaşında hayatını kaybetti. Amasya’nın son kasetçisi olan Özer, Türkiye’de 1970’li ve 1980’li yıllara damga vurup kasetleri binlerce satan sanatçıların tarih olan kasetleri ile özel albümlerin gözü gibi bakıyordu. 2 yıl önceki röportajında yüzlerce sanatçıya ait kaset ile plağın raflarda yerini aldığı iş yerindeki özel albümlerin sanatçılarda bile bulunamayacağını anlatan evli ve 2 çocuk babası Özer, "Bu albüm İbrahim Tatlıses’te de yoktur. Bedia Akartürk’te de yoktur. Ali Seven de de yoktur. Sadece bende var. Ama bunları satmıyorum. Milyonlar da verseler, vermem. Bende sonra ne olur bilmiyorum. Biz uzatmaları oynuyoruz" diye konuşmuştu. Teknolojideki gelişmelerle birlikte müzik piyasasında 2011 yılından sonra kasetlerin yerini CD, flaş bellek ve son dönemde dijital platformlara bıraktığına işaret eden Özer, "Kaset çıkmadan önce reklamını yapardık. İnsanlar o kaseti almak için kaset kalmaz diye günler öncesinden gelir parasını verirlerdi. Bugünlere geldik. Ama sektör öldü. Kaset sektörü 2011 yılında bitti. Daha sonra CD’ye geçtik. O da bitmek üzere. Başka mesleğim olmadığı için bu işi yürütmeye çalışıyorum" ifadelerini kullanmıştı. Pankreas kanserine yenik düşen Özer’in cenaze törenine katılan Suluova Belediye Başkanı Rıfat Uzun, "Ahmet Abi Amasya’nın son kasetçisiydi. Ailesine başsağlığı diliyorum" diye konuştu. Özer, Suluova ilçe mezarlığına defnedildi.
Ankara Gazeteci Talat Atilla’dan babasının mezar taşındaki ismi değiştiren dizi yapım şirketine tepki Gazeteci Talat Atilla, babasının mezar taşının üzerine başka bir isim yapıştırılmasına ilişkin dizi yapım şirketi Ortaks Yapım’ın açıklamasına tepki göstererek, "Babamın mezarının üstüne başka bir ismin yazılmasının saygısızlık olduğu açıkken, bir de üstüne açıklamada ’saygı gereği’ yaptık denilmesi her türlü akli ve vicdanı izahtan uzaktır" dedi. Gazeteci Talat Atilla, Ankara Karşıyaka Mezarlığı’nda bulunan babasının mezarını ziyaret ettiğinde mezar taşının üzerine başka bir ismin yazıldığını görünce büyük şok yaşadı. Olayın Behzat Ç. dizisinin çekimleri sısrasında Etimesgut Belediye Başkanı Erdal Beşikçioğlu’nun bilgisi dahilinde gerçekleştiği anlaşıldı. Gazeteci Atilla’nın tepkisinin ardından dizinin yapım şirketi olan Ortaks Yapım, Milliyet Gazetesi’ne şu açıklamayı yaptı: "Talat Bey’in saygıdeğer babasının mezarı çekim mekânı olarak kullanılmamıştır. Kullanılan mezar yanındaki, sahiplerinden izinler alınarak çekim yapılmıştır. Ancak kamera açısına Talat Bey’in babasının mezarının da girmesi ihtimaline karşı tedbir amaçlı üzeri basit bir yapıştırma ile kapatılmıştır. Bu tüm mezarlık çekimlerinde saygı çerçevesinde yapılan standart işlemdir. Amacımız saygısızlık değil, aksine hassasiyet göstermektir. Ekip arkadaşlarımız yapıştırmayı mezar taşının üzerinden kaldırmayı unutmuştur. Erdal Beşikçioğlu’nun olayla herhangi ilgisi bulunmuyor, oyuncular çekim mekânlarıyla ilgili karar süreçlerine dahil olmuyor. Yaşanan bu talihsiz durumdan ötürü istemeden de olsa vermiş olduğumuz üzüntü için Talat Bey’den ve kamuoyundan içtenlikle özür dileriz." Açıklamanın ardından Gazeteci Talat Atilla, sosyal medya hesabından bir açıklama yaptı. Attila açıklamasında, "Babam sizin yedek figüranınız mı? 4. günde kamuoyu baskısıyla da olsa Behzat Ç. dizi yapımcılarının babamın kabrine yönelik yakışıksız eylemleri nedeniyle özür dilemeleri yok hükmünde ve kıymetsiz değil ancak yapılan açıklama bireysel ve kamuoyu hassasiyeti açısından Etimesgut Belediye Başkanı Erdal Beşikçioğlu’nun sorumluluğunu ortadan kaldırmıyor. Mansur Yavaş’ın arayıp ’haklısınız’ dediği noktada, Etimesgut Belediye Başkanı Erdal Besikçioğlu’nun tek bir satır özür, en ufak bir özeleştiri dahi yapmamasını kibir dışında başka hangi kelime ile izah edebiliriz? Meseleyi sadece teknik, rutin bir eylem olarak ortaya koyarak hafifletmeye çalışmak, acıya muhatap olan bizlerin üzüntüsünü azaltmamıştır. Erdal Beşikçioğlu’nun şayet ’Haberim yok, teknik bir konu’ şeklinde bir savunması varsa 4 gündür haberinin olduğu ortada olmasına rağmen sessizliğe bürünmesi, seçimle göreve gelen, aynı şehirde nefes alan vatandaşının kutsalına gösterdiği umursamazlık olarak kişisel tarihinde kayıt altına alınmıştır. Açıklamadaki ’rutin’ ifadesi başka mezar yerlerindeki çekimlerde de aynı şekilde davranıldığı şüphesini derinleştirmiştir. Babamın bitişiğindeki mezar yeri sahibinden izin almalarına rağmen bizden izin almamalarının izahı olabilir mi? Ya da bu izah, ’çekimde kadraja girme ihtimaline karşı’ diye izah edilebilir mi? Benim babam sizin yedek figüranınız mı? Babamın mezarının üstüne başka bir ismin yazılmasının saygısızlık olduğu açıkken, bir de üstüne açıklamada ’saygı gereği’ yaptık denilmesi her türlü akli ve vicdanı izahtan uzaktır. Yapım şirketinin açıklamayı yaptıkları, eskiden köşe yazarlığını da yaptığım Milliyet Gazetesi dahil birçok gazeteci dostlarımın röportaj, demeç tekliflerine teşekkür ederek hayır dedim. Çünkü aradığım tek şey babamın muazzep olan hatırasını dindirmek ve bu hatayı başka bir mevtaya yap(a)mayacak hassasiyete ilgililerin ulaşmasına katkı vermektir" dedi.
Karabük KARDEMİR’de toplu sözleşme imzalandı Özçelik-İş Sendikası ve Karabük Demir ve Çelik Fabrikaları (KARDEMİR) arasında yılbaşından bu yana süren yeni dönem toplu iş sözleşmesi imzalandı. 2025-2026 yıllarını kapsayacak olan 17. Dönem KARDEMİR Toplu İş Sözleşmesi sürecine ilişkin olarak yazılı açıklama yapan HAK-İŞ Konfederasyonu Genel Başkan Yardımcısı ve Özçelik-İş Sendikası Genel Başkanı Yunus Değirmenci, ücret zamlarına ilişkin detayları açıkladı. "Toplu iş sözleşme görüşmeleri öncesinde KARDEMİR emekçilerinin talep ve beklentilerini ile günümüz geçim şartlarını çok iyi analiz ettik. Ayrıca iş yerinin mevcut üretim şartlarını da göz önünde bulundurarak sözleşme taslağımızı hazırlayıp işveren tarafına sunmuştuk" hatırlatmasında bulunan Genel Başkan Değirmenci, "Her zamanki gibi sözleşmemizin masa başında, iş barışını ve huzurunu sağlayacak şekilde sonuçlanması için büyük bir iyi niyetle sözleşme sürecini başlatmıştık. Her alanda çağ atlamayı kendine hedef olarak seçen Türkiye’nin ikinci yüzyılına ve KARDEMİR emekçisinin alın terine yakışır bir toplu iş sözleşmesi imzalamak en büyük hedefimizdi. Bugün KARDEMİR işvereniyle yaptığımız son görüşme neticesinde, sözleşmemizi imzalayarak üyelerimize hediye etmenin haklı mutluluğunu ve gururunu yaşıyoruz. KARDEMİR sözleşmesi, son dönemin ve 2025 yılının en iyi sözleşmelerinin başında yerini bugün itibariyle almıştır. Özçelik-İş Sendikası olarak, KARDEMİR’de Türkiye sözleşmesi imzalamış olduk" ifadelerini kullandı. "Ortak aklın ve yapıcı anlayışın hakim olduğu bir süreç yaşadık" KARDEMİR işçisinin kendilerine büyük bir güven duygusuyla inandığını, kendilerinden beklentilerinin yüksek ve net olduğunu, kendilerinin bu bilinç ve sorumlulukla hareket ettiklerini dile getiren Değirmenci, "Genel Başkan Yardımcım Mustafa Kılıç ve Karabük Şube Başkanım Kenan Yılmaz ve sözleşme heyetimiz, işveren tarafıyla sözleşmenin idari maddeleri üzerinde mutabakat sağladıktan sonra ücret maddelerini görüşmeye başladık. Bu süreçte iki taraf da haklı gerekçeler ortaya koyarak, tekliflerini masaya getirdi. Bir takım farklılıklarımız olsa da, sağduyulu ve yapıcı bir anlayışla ve ortak akılla hareket ederek, sözleşmemizi masa başında üyelerimizi mutlu edecek şekilde imzalamasını bildik. Ülkemizin ve Karabük geçim şartları ve KARDEMİR işçisinin ağır çalışma ortamı göz önüne alındığında, büyük bir başarıyla, tarihi bir sözleşme imzaladık" dedi. "İlk 6 aylık dönem için saat ücretlerine yüzde 54,38 zam uygulanacak" Sözleşmenin büyük maddi ve sosyal kazanımlarla sonuçlandığını kaydeden Değirmenci, şunları kaydetti: "Sözleşmemiz doğrultusunda; 31.12.2024 tarihindeki ücretlere uygulanmak üzere ilk altı aylık dönem için iş yeri ortalamasına yüzde 54.38, ikinci altıncı ay enflasyon, üçüncü ve dördüncü altı aylık dönemler için enflasyon +2 oranında ücret artışları sağlandı. Böylelikle KARDEMİR emekçisini bırakın enflasyona ezdirmemeyi, enflasyonun çok üzerinde bir refah payıyla ücret artışı almasını sağladık. Ayrıca sosyal yardımların tamamına ortalama yüzde 100 üzerinde artış yapıldı. Diğer taraftan giriş işçiliğin 5 yıl olarak devam edilmesi kararlaştırıldı ancak artış oranları birinci yıl yüzde 25, ikinci yıl yüzde 35, üçüncü yıl yüzde 45, dördüncü yıl yüzde 55, beşinci yıl yüzde 80 olarak yeniden düzenlenerek büyük bir hak elde edilmiş oldu." Değirmenci son olarak, "Toplu iş sözleşme süresince bizlere güvenen ve inanan, her daim yanımızda dimdik duran KARDEMİR’in yiğit emekçilerine, sözleşmenin masa başında imzalanması için emeği geçen, bu süreçteki gösterdiği sağduyulu ve yapıcı anlayışla fabrikamızda iş barışı ve huzuruna büyük katkı veren kıymetli devlet ve dava adamı, değerli büyüğümüz KARDEMİR Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir ve heyetine, Genel Başkan Yardımcım Mustafa Kılıç ile Karabük Şube Başkanım Kenan Yılmaz ve ekiplerine teşekkür ediyor, sözleşmemizin üyelerimize, sendikamıza, KARDEMİR ve Karabük’e hayırlı olmasını Yüce Allah’tan niyaz ediyorum" ifadelerine yer verdi.
Erzurum Ülke ekonomisine sabotaj girişimi Erzurum Ticaret Borsası Başkanı Hakan Oral, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in başlattığı boykot çağrısına sert tepki gösterdi. Özel’in hedef aldığı TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun yanında ve destekçisi olduklarını ifade eden Başkan Oral, "Türkiye Yüzyılı’na çelme takmak, istikrarı bozmak ve vandalizmi sokaklara taşıyarak ekonomimizi sekteye uğratmak isteyenlerin, daha da ileri giderek güvenlik kuvvetleri ve milli markalarımıza saldırarak esnafımıza yönelik boykot çağrısında bulunmaları en hafif tabiriyle ülkeye ihanettir" dedi. Ülkeye ihanettir Başkan Oral açıklamalarını şöyle sürdürdü; "Boykot çağrıları ekonomiye sabotaj girişimidir. Sorumluluk sahibi siyasetçilerin fanatizm ve tehdit içerikli söylemler ile istihdam sağlayan, yatırımda bulunan ve üretim yapan işletmelerimizi hedef alarak boykot çağrıları yapması, son derece hatalı bir yaklaşımdır. Aksine milli ve yerli sermayemiz, siyasi çekişmelerin dışında tutulması, sürdürülebilir bir ekonomi için hayati öneme sahiptir. Demokratik hukuk devletinde hiç kimse, üretim yapan, istihdam sağlayan firmaları tehdit edemez. İdeolojik çizgisine göre hiç kimse, kendi siyasi çıkarı uğruna, binlerce insanı ekmeği ile tehdit edemez. Dünya Odalar Federasyonu’nun (WCF) çok değerli Başkanı ve TOBB Başkanımız Rıfat Hisarcıklıoğlu’nun görevde bulunduğu süre zarfında üretime, istihdama ve ekonomiye yönelik çalışmaları her kesim tarafından takdir alırken, kerameti kendinden menkul kişiler tarafından hedef alınması, TOBB tarafından yapılan çalışmaların belli kesimleri ne kadar rahatsız ettiğini ön plana çıkarmaktadır. Maksatları eski Türkiye hayali olan başta muhalefet partisinin Genel Başkanı Özgür Özel ve avenesi, güçlü Türkiye karşısında emellerine hiç bir zaman ulaşamayacaktır. Sokak ve boykot çağrıları ile toplumsal huzuru ve ekonomik istikrarı hedef alan bir muhalefet anlayışı kaybetmeye mahkumdur. Her tarafa saldırmayı meşru gören bir zihniyetin hem halkımız hem de kamuoyu önünde gereken cevabı alacağından hiç kimsenin şüphesi olmasın. TOBB’a haksız itham TOBB ve bağlı oda ile borsalarımız, firmalarımız ve üyelerimiz, bu ülkenin ekonomik yapısının en sağlam temellerini oluşturmuştur. Son zamanlarda yaşanan siyasi tartışmalar, ne yazık ki siyasetin dışına taşınma eğilimi göstermektedir. Kuruluşumuz, her daim devletin ve milletin yanında yer aldığı halde, haksız ithamlarla karşı karşıya kalmıştır. Ülke ekonomisine önemli katkılarda bulunan kuruluşumuzun hedef aldığı sözlü saldırılar ise yalnızca dikkat dağıtmaktan başka bir anlama gelmemektedir. Açık yüreklilikle söyleyebilirim ki bizler her zaman devletimizin, milletimizin, ekonominin temel taşı kuruluşumuz TOBB’nin ve Başkanımız Rıfat Hisarcıklıoğlu’nun yanındayız ve destekçisiyiz."