EKONOMİ - 23 Aralık 2025 Salı 14:39

İstanbul Ticaret Odası ve İstanbul Ticaret Üniversitesi İhracat Akademisi Projesi için bir araya geldi

A
A
A
İstanbul Ticaret Odası ve İstanbul Ticaret Üniversitesi İhracat Akademisi Projesi için bir araya geldi

Ticaret Bakanlığı öncülüğünde hayata geçirilen İhracat Akademisi projesi kapsamında İstanbul Ticaret Odası (İTO) ve İstanbul Ticaret Üniversitesi işbirliğiyle "yeni nesil ihracat uzmanı" yetiştirilecek. Proje kapsamında İstanbul Ticaret Üniversitesi Sürekli Eğitim Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde (SEM) ihracata yönelik eğitim programları gerçekleştirilecek.



İstanbul Ticaret Üniversitesi Ahi Çelebi Kampüsü’nde düzenlenen eğitim işbirliği protokolü imza törenine Ticaret Bakan Yardımcısı Özgür Volkan Ağar, İTO Başkanı Şekib Avdagiç, İstanbul Ticaret Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Dr. İsrafil Kuralay ve İstanbul Ticaret Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necip Şimşek katıldı. Eğitimlerle dış ticaret alanında yetişmiş iş gücünün niteliğini artırılması ve bu amaçla üniversitelerin ve iş dünyasının birikimlerinden yararlanılması hedefleniyor. Kursiyerlere Ticaret Bakanlığı ve İstanbul Ticaret Üniversitesi onaylı sertifika verilecek. İhracat Akademisi ile Ticaret Bakanlığının yöneticileri, akademisyen hocaları, ihracatçı ailesinin temsilcileri ve ticaret uzmanlarının aktif olarak sunum yapıp, ders verecekleri interaktif tecrübe, teoriyi ve pratiği birleştiren bir program hazırlandı. Eğitimler Ticaret Bakanlığı orta ve üst düzey yöneticileri ile uzmanlar, profesyonel eğitmenler, akademisyenler ve iş dünyası, STK ve şirket üst düzey yöneticileri tarafından İstanbul Ticaret Üniversitesi’nin Eminönü’ndeki Ahî Çelebi Kampüsü’nde verilecek.



İhracat Akademisi, Ticaret Bakanlığı ve Yükseköğretim Kurulu arasında imzalanan İş Birliği Protokolü çerçevesinde, dış ticaret alanında yetişmiş insan kaynağının niteliğini geliştirmek ve bu eğitim faaliyetlerinde üniversitelerin birikimlerinden istifade etmek amacıyla hayata geçirildi. Eğitim sonunda başarılı olan kursiyerlere Ticaret Bakanlığı ve İstanbul Ticaret Üniversitesi onaylı sertifika verilecek. İhracat Akademisi bünyesinde verilecek programlar; üniversite öğrencileri, yeni mezunlar, ihracata başlamak isteyen firma çalışanları, ihracatla iştigal eden profesyoneller, dış ticaret uzmanlığı alanında kariyer planlaması yapan veya kendini geliştirmek isteyen katılımcılara yönelik tasarlandı.



"Türkiye’nin ihracatçıları yetişecek"


İstanbul Ticaret Odası Başkanı Şekib Avdagiç, "İstanbul tüccarının odası ile üniversitesi, Türkiye ticaretinin kalbinin attığı Eminönü’nde, Türkiye’nin ihracatçılarını yetiştirmeye başlıyor. Akademi’nin misyon ve vizyonu bizim hedeflerimizle örtüşüyor. Bu yüzden daha ilk duyduğumuz andan itibaren bu projeyi sahiplendik, hayata geçirmek için gönüllü olduk. Zira az önce verdiğim Ticaret Müzesi örneğinin de olduğu gibi ihracatı artıracak her girişimin biz yanında ve destekçisiyiz. Bu bizim tarihî zorunluluğumuz ve görevimizdir. Türkiye’yi küresel ihracatta öne çıkarmak, rekabetçi yapmak ancak böylesi bir stratejiyle mümkün olacaktır" dedi.



"Eğitim programından birinde ihracat uzmanlığını öğretirken, diğerinde Turquality uzmanı yetiştirilecek"


İhracat akademisinin çok kapsamlı bir program olduğunu belirten Avdagiç, "İhracat Akademisinin çok değerli bulduğum bir yönü, iki ana eğitim programından birinde ihracat uzmanlığını öğretirken, diğerinde Turquality uzmanı yetiştirmeyi hedeflemesidir. Bunun anlamı şudur ki, Türk ürünlerinin uluslararası piyasada pazar bulması ancak markalaşmasıyla mümkündür. Bu gerçek, daha yolun başında ihracatçı adayının zerrelerine zerk ediliyor. İhracat Akademisi’ni kapsamlı bir ilan ile gençlerimize ve isteklilere duyuracağız. Katılımın en üst seviyede olmasını temin edeceğiz. Ne evde ne işte olanların, mutlaka ihracatta olmaları için çaba göstereceğiz. Bu yüzden esas hedef kitlemiz, gençlerimizdir. Aynı zamanda üniversite öğrencileri ve yeni mezunlardır, ihracata başlamak isteyen firma çalışanlarıdır, dış ticaret ve ihracat profesyonelleridir ve kariyerini dış ticaret alanında geliştirmek isteyen kişilerdir. Bunun anlamı şudur, ruhunda ve içinde girişimcilik olan herkese kapımızı açık olacak" ifadelerini kullandı.



"Türkiye’nin küresel ticaret kapasitesini yeniden şekillendireceğiz"


Ticaret Bakan Yardımcısı Özgür Volkan Ağar da "Kuruluşundan yaklaşık bir yıl sonra İhracat Akademisini yalnızca bir eğitim kurumu değil Türkiye’nin küresel ticaret kapasitesini yeniden şekillendiren bir insan kaynağı yatırımına dönüştüğünü mutlulukla görüyoruz. Sadece akademi dünyasıyla değil teoriyi pratikle birleştirme hedefiyle ticaret ekosisteminin öncü paydaşlarıyla işbirliğimizi daha da derinleştirmeye büyük önem veriyoruz. Bugün imzalayacağımız 12’inci protokolümüz ile bu çalışmalarımızı daha da ileriye taşıyacağız" dedi.



İstanbul Ticaret Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Kuralay ise böylesine önemli bir projenin bir parçası olmaktan büyük bir mutluluk duyduklarını ifade etti.


Kuralay, bu projenin kendileri için önemine değinerek, "Proje, isminde ’ticaret’ olan üç tane farklı görev icra eden kurumun beraberliğiyle yapılıyor. Ticaret Bakanlığı devleti, İstanbul Ticaret Odası iş dünyasını, İstanbul Ticaret Üniversitesi de akademiyi temsil ediyor. Bu üçlünün, üç isminin bir araya gelmesinden daha farklı sinerjiler, daha farklı büyük birliktelikler ortaya çıkacağına inanıyorum. Böyle bir projenin parçası olmak gerçekten bizi çok mutlu etti" diye konuştu.



İstanbul Ticaret Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şimşek de üniversite, İTO ve Ticaret Bakanlığı arasında imzalanacak bu protokolün üniversitenin bilgi üretmenin ötesinde bu bilgiyi toplumun ve iş dünyasının hizmetine sunma sorumluluğunun güçlü bir ifadesi olduğunu vurguladı.



Açılış konuşmalarının ardından söz konusu protokol, İTO Başkanı Şekib Avdagiç, Ticaret Bakanlığı İhracat Genel Müdürü Mehmet Ali Kılıçkaya, İstanbul Ticaret Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necip Şimşek ve Orta Anadolu İhracatçı Birlikleri Genel Sekreteri Musa Demir tarafından imzalandı.



İstanbul Ticaret Odası ve İstanbul Ticaret Üniversitesi İhracat Akademisi Projesi için bir araya geldi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Anayasa Mahkemesinden sendikal haklar adına emsal karar Anayasa Mahkemesi, Türk Eğitim Sendikası’nın aldığı karar doğrultusunda Türk Eğitim-Sen üyesi bir öğretmenin öğle arası nöbet tutmaması nedeniyle hakkında verilen kınama cezasının sendika hakkını ihlal ettiğine hükmetti. Anayasa Mahkemesinin kararıyla, sendika kararına dayanılarak gerçekleştirilen toplu eylemlerin Anayasa’nın 51. maddesi kapsamında sendikal faaliyet olduğu ortaya konuldu. Karara konu olayda, tam gün eğitim yapan bir okulda görevli öğretmen, üyesi olduğu sendikanın aldığı karar doğrultusunda öğle arası nöbet görevini yerine getirmemiş, bu gerekçeyle hakkında disiplin soruşturması başlatılarak kınama cezası verilmişti. İlk derece ve bölge idare mahkemeleri cezayı hukuka uygun bulmuştu. Anayasa Mahkemesi ise bu yaklaşımı hak ihlali olarak değerlendirdi. Kararda; öğretmenlerin dinlenme, beslenme ve ibadet gibi temel insani ihtiyaçlarının göz ardı edilerek verilen kesintisiz nöbet görevinin, sendikal eylemin meşru gerekçesini oluşturduğu vurgulandı. Yüksek Mahkeme, disiplin cezasının demokratik toplum düzeninin gereklerine uygun olmadığını belirterek, idarenin ve yargı mercilerinin sendika kararının gerekçelerini hiç değerlendirmeden cezaya dayanak yapmasının ölçülülük ilkesine aykırı olduğunu ifade etti. Konuya ilişkin Sendika tarafından yapılan açıklamada, "Bu karar, kamu çalışanlarının sendikal faaliyet kapsamında gerçekleştirdikleri toplu eylemler nedeniyle disiplin cezası ile karşı karşıya bırakılmalarının hukuka aykırı olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur. Türk Eğitim-Sen’in, üyelerinin insan onuruna yakışır çalışma şartları ve sendikal haklarının korunması yönündeki mücadelesi, Anayasa Mahkemesi kararıyla bir kez daha haklı bulunmuştur" ifadeleri kullanıldı.
Bursa BEBKA Aralık ayı yönetim kurulu toplantısı Bursa’da yapıldı Bursa Eskişehir Bilecik Kalkınma Ajansı (BEBKA) Aralık ayı Yönetim Kurulu Eskişehir Valisi ve BEBKA Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Aksoy başkanlığında, Bursa Valisi Erol Ayyıldız ev sahipliğinde BEBKA’nın Bursa Hizmet Binasında düzenlendi. Toplantıya, Bursa Valisi Erol Ayyıldız, Eskişehir Valisi Hüseyin Aksoy, Bilecik Valisi Faik Oktay Sözer, Bursa Büyükşehir Belediyesi Başkan Vekili Mehmet Aydın Saldız, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Av. Ayşe Ünlüce, Bilecik Belediye Başkanı Melek Mızrak Subaşı, Bilecik İl Genel Meclisi Başkanı Ramazan Kurtulmuş ve BEBKA Genel Sekreter Vekili Sabri Bayram katıldı. Toplantıda ilk olarak 2022 Yılı Kırsal Kalkınma Mali Destek Programı’nın kapanış raporu sunularak, program kapsamında yürütülen faaliyetler, sağlanan destekler ve bölgesel kalkınmaya katkıları Yönetim Kurulu üyeleriyle paylaşıldı. Ardından Türkiye’nin yeşil kalkınma hedefleri doğrultusunda, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı koordinasyonunda yürütülen Sosyal Kapsayıcı Yeşil Geçiş Projesi (SoGreen) kapsamında BEBKA tarafından planlanan, 2026 yılı Sosyal Kapsayıcı Yeşil Geçiş (SoGreen) Geri Ödemeli Finansman Desteği Programı görüşülerek Yönetim Kurulu üyelerinin onayına sunuldu. KOBİ’lere yönelik olarak kurgulanan programın, bölgedeki yeşil dönüşüm ve sosyal kapsayıcılık odaklı yatırımların desteklenmesine katkı sağlaması hedeflendiği ifade edildi. Toplantıda ayrıca, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı koordinasyonunda yürütülen Yerel Kalkınma Hamlesi Programı için 2025 yılında alınan başvurular ile 2026 yılı yatırım konuları görüşüldü. BEBKA Yönetim Kurulu, alınan kararların TR41 Bölgesi’nin sürdürülebilir kalkınma hedeflerine, kurumsal etkinliğinin artırılmasına ve bölgesel önceliklerin hayata geçirilmesine katkı sağlayacağını vurguladı.
Konya ’Dirençli Karatay Projesi’nde imzalar atıldı Konya’nın merkez Karatay İlçe Belediyesi’nin ana yürütücüsü olduğu proje kapsamında; Türkiye, Avrupa Birliği, Birleşmiş Milletler ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı iş birliğinde, Konya Teknik Üniversitesi ve Bahri Dağdaş Uluslararası Tarımsal Araştırma Enstitüsü ile birlikte Karatay’da kuraklıktan etkilenen alanlara yönelik önemli çalışmalar hayata geçirilecek. Hibe sözleşmesini; Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Proje Uygulama Daire Başkanı Doç. Dr. İsmail Raci Bayer ile Karatay Belediye Başkanı Hasan Kılca imzaladı. Birleşmiş Milletler’e Gönüllü Yerel Değerlendirme (VLR) Raporunu sunan Türkiye’deki 3 belediyeden biri olan Karatay Belediyesi, sürdürülebilirlik ve iklim değişikliğiyle mücadelede attığı adımlara yenilerini eklemeye devam ediyor. VLR Raporu’nun yayımlanmasıyla birlikte çalışmalarını hızlandıran Karatay Belediyesi, hazırladığı Sürdürülebilir Enerji ve İklim Değişikliği Eylem Planı’nı (SECAP) yürürlüğe alarak çevreci ve yenilikçi yatırımları kurumsal bir çerçeveye taşıdı. Bu kapsamda iklim değişikliğiyle mücadele, çevrenin korunması ve sürdürülebilir bir gelecek hedefi doğrultusunda önemli projelere imza atan Karatay Belediyesi, şimdi de "Dirençli Karatay" projesi için hibe anlaşmasını imzalayarak; kuraklık, su kıtlığı ve obruk oluşumu gibi çevresel risklere karşı somut ve bilimsel temelli bir uygulamayı hayata geçirdi. Hibe sözleşmesi imzalandı Türkiye ve Avrupa Birliği tarafından finanse edilen, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) desteğiyle Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yürütülen "Türkiye’de Yerel İklim Eylemi için AB Ortaklığı Projesi" kapsamında hazırlanan "Dirençli Karatay; İklim Uyum ve Azaltım Yoluyla Konya Havzasında Kuraklık ve Obrukların Ele Alınması için Bir Model" başlıklı proje, AB-Türkiye İklim Değişikliği Hibe Programı (AB-TR CCGP) kapsamında hibe sözleşmesini imzaladı. Gelecek nesiller için dirençli bir Karatay 28 milyon TL bütçeye sahip Dirençli Karatay Projesi kapsamında; Karatay özelinde Konya Kapalı Havzası’nda yaşanan kuraklık, yeraltı suyu seviyesindeki azalma ve buna bağlı olarak ortaya çıkan obruk oluşumlarının etkilerinin azaltılması amaçlanıyor. Proje ile birlikte; verimli sulama ve iklime uyumlu tarım uygulamalarının yaygınlaştırılması, yeraltı suyu kullanımının azaltılması, kurumsal kapasitenin güçlendirilmesi ve kuraklık ile jeolojik risklere karşı bilimsel verilere dayalı sürdürülebilir çözümler geliştirilmesi hedefleniyor. Projenin ana yürütücüsü Karatay Belediyesi Programın genel amacı, yerel düzeyde iklim değişikliğine uyum ve azaltım kapasitesini güçlendirmek olurken; Dirençli Karatay Projesi’nde Karatay Belediyesi ana başvuran, Konya Teknik Üniversitesi (KTUN) ve Bahri Dağdaş Uluslararası Tarımsal Araştırma Enstitüsü (BDIARI) ise eş başvuran olarak yer alıyor. Proje, Karatay Belediyesi yürütücülüğünde; KTUN ve BDIARI’nin bilimsel katkılarıyla hayata geçirilecek. Su tasarruflu tarım ve erken uyarı sistemi Proje kapsamında, sürdürülebilir olmayan sulama ve ekim uygulamalarına alternatif oluşturmak amacıyla beş pilot gösterim alanı kurulacak. Yarı kurak şartlara uygun beş optimize edilmiş ekim modeli test edilerek; verim, toprak sağlığı ve su kullanım verimliliği izlenecek. Ayrıca su ayak izi düşük, bölgesel ekonomiye katkı sağlayan ve iklim uyum potansiyeli yüksek beş farklı ürün denemesi gerçekleştirilecek. Bu çalışmalar; BDIARI öncülüğünde, KTUN’un bilimsel desteği ve Ata Tohum Kooperatifi’nin yerel bilgi birikimi ile yürütülecek. Türkiye’nin ilk operasyonel obruk erken uyarı sistemi Dirençli Karatay Projesi ile Türkiye’nin ilk operasyonel obruk erken uyarı sistemi kurulacak. Yeraltı suyu, yağış, toprak nemi ve obruk tehlikelerine ilişkin verileri entegre eden web tabanlı bir izleme platformu sayesinde; çiftçiler ve belediye personeli için kullanıcı dostu gösterge panelleri oluşturulacak. Aynı zamanda sistem, kentsel planlama kararları, e-zonlama ve izin süreçleriyle entegre edilerek Karatay’da kontrollü ve risk temelli imar adımlarının atılmasına katkı sağlayacak. Kılca: "Kuraklık sebebiyle etkilenen alanlarda proje yürüteceğiz" Karatay Belediye Başkanı Hasan Kılca, Dirençli Karatay Projesi kapsamında imzalanan hibe anlaşmasının Karatay için önemli bir kazanım olduğunu belirtti. Proje hakkında açıklamalarda bulunan Başkan Kılca, Karatay Belediyesi’nin ana yürütücüsü olduğu Dirençli Karatay Projesi’nin, kuraklık ve iklim değişikliğinin olumsuz etkilerine karşı somut adımlar içeren bir çalışma olduğunu ifade ederek şöyle devam etti: "Karatay Belediyesi olarak ana yürütücüsü olduğumuz Dirençli Karatay Projemizin hibe anlaşmasını imzaladık. Bu proje kapsamında; Türkiye Cumhuriyeti, Avrupa Birliği, Birleşmiş Milletler ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığımızın yürüttüğü çalışmalar doğrultusunda; Belediyemiz, Konya Teknik Üniversitesi ve Bahri Dağdaş Uluslararası Tarımsal Araştırma Enstitüsü ile birlikte şehrimizin kuraklıktan etkilenen alanlarında önemli çalışmalar yürüteceğiz." "Konya’mıza hayırlı olsun" Projenin güçlü bir iş birliğiyle hayata geçirileceğini vurgulayan Başkan Kılca, Karatay Belediyesi öncülüğünde yürütülecek çalışmanın; akademik kurumlar ve ilgili paydaşların katkılarıyla sahada karşılık bulacağını kaydetti. Projenin Karatay’ın çevresel risklere karşı daha hazırlıklı hale gelmesine katkı sağlayacağını belirten Başkan Kılca, "imzaladığımız hibe anlaşmasının Karatay’ımıza ve Konya’mıza hayırlı olmasını diliyorum" diye konuştu.