SAĞLIK - 16 Eylül 2024 Pazartesi 09:32

Göğsünden boynuna kadar uzanan 7 kiloluk kitleyi taşıyan Özcan’ın tümörü temizlendi

A
A
A

Göğsünden boynuna kadar olan bölgede 7 kiloluk tümör taşıyan 63 yaşındaki Berika Rabia Özcan, geçirdiği detaylı operasyonla hem tümörden hem de yaşam riskinden kurtuldu.

Yıllar önce oluşan minicik kitleyi korktuğu için takip etmediğini belirten Özcan, “Kurban Bayramı’ndan sonra inanılmaz şekilde aniden büyüdü. Çektirdiği acı tarif edilemez. Dünyanın bütün yükünü aldım, o kitlenin içine koydum. 5-7 kilo yaptım orayı. Şimdi ise yeniden doğdum" dedi.

2021’de göğsünde sivilce boyutunda kitle tespit edilen eski radyo program sunucusu Berika Rabia Özcan, bir taraftan vertigo hastası olduğu için çeşitli ilaçlar kullanmak zorundaydı. ‘Tedavi olursam ilaç kullanamam ya da ölürüm’ endişesiyle senelerce doktora başvurmayan hastanın kitlesi son 3 ayda inanılmaz seviyede büyüdü. Meme dokusunun üzeri hizasında, göğüsün üst tarafında, omuza doğru uzanan ve çeneye kadar denk gelen 7 kiloluk tümörü taşımak zorunda kalan Özcan, acilen Medicana International İstanbul Hastanesi’ne başvurdu. Dışarıya doğru 20-25 santimlik bir uzantısı olan tümörü inceleyen hekimler hastayı acilen operasyona aldı. Dr. Öğr. Üyesi Deniz Yorgancılar ve Prof. Dr. Necmettin Kutlu’nun gerçekleştirdiği operasyonla tümör başarılı şekilde temizlendi.

“Artık hayatım bitiyor, ölüyorum dedim”

Berika Rabia Özcan, “2021’de bu kitle henüz minicik sivilce kadarken tespit edilmişti. Zaman içinde yavaş yavaş büyüdü. O zamanlar hiçbir etkisi olmamıştı. Ama Kurban Bayramı’ndan sonra bir anda çok büyüdü. İnanamadım. Vücudumda kavun gibi kitle oluştu. Damarlarım çıktı. Kitleyi taşımam çok zordu. O süreç boyunca iştahsızlık, kilo kaybı, yürüyememe, kokulara karşı aşırı derecede reaksiyon gösterme, kitlenin içinde büyük acı hissi gibi zorluklar yaşadım. Ama nasıl bir acı Sanki etinizden et kopartıyorlar. Öyle bir acı Herhalde artık hayatım bitiyor, ölüyorum dedim. Ardından hastaneye geldim. Canım doktorlarımdan Allah razı olsun. Çok yardımcı oldular bana” dedi.

Göğsünden boynuna kadar uzanan 7 kiloluk kitleyi taşıyan Özcan’ın tümörü temizlendi

“Dünyanın bütün yükünü aldım, o kitlenin içine koydum”

Vertigo hastası olduğunu da söyleyen Özcan, “Kullandığım çeşitli ilaçlar var. Hastaneye gidip operasyon olursam ilaç kullanamam, ölürüm diye korktum açıkçası. Bir de dünyevi meselelere kapıldım, hastalığımı unuttum senelerce. Dünyanın bütün yükünü aldım, o kitlenin içine koydum. 5-7 kilo yaptım orayı. Sonra dedim ki sen gidiyorsun. Türk doktorlarına güven, kendini onlara bırak. Başta doktora gitmemekle hata yaptığımı biliyorum. Öyle olsaydı küçücükken alınırdı. Ama şimdi çok iyiyim. Dünyaya yeniden geldim, yeniden doğdum. Bu süreçte yanımda ailem vardı ve hayatta en önemli şeyin sağlık ve aile olduğunu öğrendim” şeklinde konuştu.

“Kitleyi temizlemeden önce detaylı inceleme yaptık”

Tedavi sürecini anlatan Medicana International İstanbul Hastanesi Göğüs Cerrahisi Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Deniz Yorgancılar, “Hastamız bize geldiğinde morali çok bozuktu çünkü üstünde büyük bir kitlesel yük vardı. Bu tür hastalıklar; yaşam kalitesi ne kadar iyi olursa olsun, kötü alışkanlıklarınız olmasa da bir yerden farklı şekilde ortaya çıkabiliyor. Hastamızın kitlesi de son zamanlarda çok fazla büyümüş. Artık bir şey yapılması lazımdı. İncelemelerimizi en ince ayrıntısına kadar yaptık. Kitlenin göğüs duvarı ile damarlarla ilişkisi var mı? Başka yerlere sıçramış mı? Meme dokusuyla bir ilişkisi var mı? Tek tek baktık. Kitlenin rezeksiyonunun dışında tabii o alanın rekonstrükte edilmesi gerekiyordu. Bu anlamda da burada büyük bir ekibiz. Plastik cerrahi hocamızla tek seansta kitlenin tamamen düzgün, sınırları temiz bir şekilde çıkarılmasını sağladık. Hastamız zaten bunu ‘yeniden doğdum’ diyerek çok güzel ifade etti” açıklamasını yaptı.

“Bunlar masum kitleler değil”

“Vücudunuzda sıra dışı bir şey olduğunu gördüğünüzde ya da fark ettiğinizde hemen doktora başvurun” uyarısında bulunan Dr. Öğr. Üyesi Deniz Yorgancılar, “Üstüne gidin, çünkü altından çıkacak bambaşka şeyler olabilir. Hastamızda da olduğu gibi kitlenin büyümesi durumunda birçok riske maruz kalabiliyorsunuz. Neticede bunlar masum kitleler değil. Bir anda meme dokusu, göğüs duvarı, damarlar, sinirler, aklınıza ne geliyorsa hepsine sirayet edip içinden çıkılmaz, tedavi edilemez hale gelebilirler. Dolayısıyla tedavinin ilk aşaması, her şeyi önemseyip doğru hareket etmek” şeklinde konuştu.

Göğsünden boynuna kadar uzanan 7 kiloluk kitleyi taşıyan Özcan’ın tümörü temizlendi

“Rabia Hanım’daki şansımız tümörün içe değil, dışa doğru büyümesiydi”

Dr. Öğr. Üyesi Deniz Yorgancılar sözlerine şunları ekledi:
“Bu kitlelerin büyüme patolojisi ve seyirleri biraz farklı. Hepsi birbirinden farklı hareket eder. Rabia Hanım’daki şansımız kitlenin içe doğru değil, dışa doğru büyümesiydi. Ameliyat ne kadar zor olsa da hastamız şanslıydı. Başka yere sıçrama olmamıştı. Başka dokuları tutmamıştı.”

“Hastamızla son derece yakın ilişki kurduk”

Plastik, Rekonstrüktif ve Estetik Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Necmettin Kutlu ise, “Biz hep estetikle gündeme geliriz ancak plastik cerrahinin tam açılımı plastik, rekonstrüktif ve estetik cerrahidir. Dolayısıyla böyle bir hastaya yardımcı olabilmenin onuru ve mutluluğu mesleki açıdan bize inanılmaz doyumsuz anlar ve duygular yaşatıyor. Hastamızla son derece yakın ilişki kurduk” dedi.

“Göğüs duvarının yan tarafından aldığımız damarlı bir doku ile deriyi kapattık”

Prof. Dr. Necmettin Kutlu, “Göğüs cerrahi hekimimiz çok iyi bir iş çıkardı. Çok geniş bir alana yayılan bir tümörü, geride hiçbir şey bırakmayacak şekilde sağlıklı bir cerrahiyle çıkardı. Bize de düşen tabii ki bu geniş alanı sağlıklı bir deriyle kapatmak oldu. Onu da göğüs duvarının yan tarafından aldığımız damarlı bir doku aktarımıyla gerçekleştirdik. Ve sağlıklı bir sonuca ulaştık. Hastamızı mutlu ettik. Vücudunun 4’te birini açıkta bırakan bir doku eksikliğini giderebilmek bizim için çok büyük bir mutluluk” açıklaması yaptı.

“Türkiye'de hatta dünyada bu kadar büyük bir tümörü, göğüs ön duvarında taşıyan başka bir hasta olduğunu sanmıyorum”

Prof. Dr. Necmettin Kutlu sözlerine son olarak şunları ekledi:

“İlk etapta bu kadar geniş alanı açıkta bırakan doku eksikliğini görünce hastaya göğsünü de alabileceğimizi söyledik. Sağ olsun o konuda zorluk çıkartmadı. Ama bunların hiçbirine gerek kalmadan göğsünü de memesini de koruyarak operasyonu gerçekleştirdik. Bu tür vakalar çok sık görülmez. Türkiye'de hatta dünyada bile bu kadar büyük bir tümörü, göğüs ön duvarında taşıyan bir başka hasta olduğunu zannetmiyorum.” 

Nisanur Şentürk

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla YEDAM çalışmalarıyla bağımlılıkla mücadelede öncü rol üstleniyor Muğla Yeşilay Danışmanlık Merkezi (YEDAM) bağımlılıklarla mücadele alanında yaptığı çalışmalarla dikkat çekiyor. Muğla Yeşilay Şubesi tarafından düzenlenen tooplantıda, YEDAM’ın bağımlı bireylere ve ailelerine yönelik verdiği ücretsiz psikolojik ve sosyal destek hizmetleri hakkında bilgi verildi. Toplantıda konuşan Yeşilay Muğla Şube Başkanı Abdullah Şenol Şengür, YEDAM’ın 2015 yılında kurulduğunu belirterek bağımlılık alanında uzman psikolog ve sosyal hizmet uzmanlarının görev aldığı YEDAM’ın bugüne kadar 728 başvuru aldığını açıkladı. Alkol bağımlılığının 230 başvuruyla en önde olduğunu belirten Şengür, tütün, madde, kumar ve teknoloji bağımlılığı gibi farklı bağımlılık türleriyle de mücadele ettiklerini vurguladı. Bağımlı bireylerin sosyal uyum ve yaşam becerilerinin geliştirilmesi için bireysel görüşmelerin yanı sıra çeşitli sosyal etkinliklerin düzenlendiği Muğla Yeşilay Danışmanlık Merkezi’nde ilgili kurum ve birimler ile koordineli olarak çalışıldığı ve bağımlı bireylerin ihtiyaçlarına göre çeşitli yönlendirmelerin yapıldığı kaydedildi. Toplantıda ayrıca, Muğla Valiliği Açık Kapı Şube Müdürlüğü ve Yeşilay arasında yapılan protokol kapsamında, ilçelerden YEDAM’a ulaşmak isteyen vatandaşlar için ulaşım desteği sağlandığı ifade edildi. Bu hizmet sayesinde, bağımlılıkla mücadele eden bireylerin psikososyal destek süreçlerinin kesintiye uğramadan sağlıklı bir şekilde sürdürüldüğü belirtildi. Yeşilay Muğla Şube Başkanı Abdullah Şenol Şengür, Yeşilay’ın Türkiye’nin en köklü sivil toplum kuruluşlarından biri olduğunu hatırlatarak, “Yeşilay, bağımlılıkla mücadelede bilimsel ve kanıta dayalı yöntemler kullanarak araştırmalar yapıyor. Bugün Türkiye genelinde 120 şubemiz, 97 ülkede ise uluslararası işbirliklerimiz var” dedi. Ayrıca, bağımlılıklarla ilgili ihbarların Yeşilay’ın 115 danışma hattı üzerinden alındığını ve mahremiyet ilkesine uygun olarak sürecin uzmanlar tarafından yürütüldüğünü aktardı. Toplantıya katılan diğer yöneticiler ve uzmanlar da YEDAM’ın çalışmalarına destek veren kurumlarla olan işbirliklerinin önemine değinerek, bu sayede bağımlılıkla mücadelede daha etkili çözümler üretildiğini belirttiler. Muğla Yeşilay Danışmanlık Merkezi’nin öncülüğünde yürütülen bu çalışmalar, bağımlı bireylerin hayatlarını yeniden kazanmasına yardımcı olmayı hedefliyor ve Muğla genelinde bağımlılıkla mücadelenin güçlenmesini sağlıyor. Toplantıya Yeşilay Muğla Şubesi yönetim kurulu üyeleri, YEDAM temsilcileri ve basın mensupları katıldı.
Muş Muş’ta kış lastiği sezonu öncesi hazırlıklar başladı Kış mevsiminin yaklaşmasıyla birlikte Muş’taki lastik satıcıları, 1 Aralık itibariyle başlayacak zorunlu kış lastiği uygulaması öncesinde hazırlıklarını sürdürüyor. Muş’ta birçok esnaf, kış lastiklerini stoklayarak araç sahiplerinin ihtiyaçlarını karşılamak için hazırlıklara başladı. Lastik satıcıları, kış aylarında güvenli sürüş için hayati önem taşıyan kış lastiklerinin, hem sürücüler hem de yol güvenliği açısından önemli olduğuna dikkat çekerken, özellikle son günlerde artan talebe bağlı olarak, müşterilerine zamanında hizmet verebilmek amacıyla stoklarını yenilediklerini belirtti. Kış lastiği alacak sürücülere, lastiklerin kaliteli ve mevsim şartlarına uygun olmasına dikkat etmelerini için uyaran Oto lastik ustası Yasin Tuğal, kış lastiklerinin ve kışlık bakımlarının yol güvenliği için hayati önem taşıdığına dikkat çekerek, “Muş’ta kış şartları belli zaten. Kış hazırlığına şimdiden başladık. Kışlık lastiklerimizi getirdik. Mevsimin kış şartlarına göre Karın ne zaman yağacağı hiç belli olmaz. Zaten zorunlu olarak 1 Aralık tarihinde kış lastikleri takma zorunluluğu var. Bizde ona göre şimdiden hazırlıklarımıza başladık. Ticari araçlar olsun diğer tüm araçlar olsun kış lastikleri takmak zorundalar. Muş’ta kar yağışları yoğun olduğu için, bizler erkenden hazırlığımıza başladık. Sürücüler de erkenden kışlık bakımlarını yapsalar hem bizler için de yoğunluk olmamış olur, hem de daha güvenli sürüşler için çok daha iyi olur” dedi.
Tekirdağ Bakan Uraloğlu: "Son 22 yılda ulaştırma ve haberleşmeye 280 milyar dolarlık yatırım yaptık" Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Tekirdağ’daki ziyaretlerinde son 22 yılda ulaştırma ve haberleşmeye 280 milyar dolarlık yatırım yapıldığını belirterek, hizmetlere devam edeceklerini vurguladı. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, çeşitli ziyaret ve açılışlar için geldiği Tekirdağ’da, Valilik ve AK Parti Tekirdağ İl Başkanlığını ziyaret etti. AK Parti Tekirdağ İl Başkanlığında açıklamalarda bulunan Bakan Uraloğlu, son 22 yılda ulaştırma ve haberleşme alanında yapılan yatırımlara dikkat çekti. Bakan Uraloğlu, "Son 22 yılda sadece ulaştırma ve haberleşme alanında 280 milyar dolarlık yatırım yaptık. Bölünmüş yollar, 32 hava limanı inşa ettik. Tekirdağ’daki hava limanı ile ilgili sıkıntıları biliyoruz. İl başkanım ve milletvekilim uçak seferlerinin artırılması konusunu gündeme getirdi, bu da bizim gündemimizde. 32 hava limanı yapmak gerçekten kolay değil, yaklaşık 24-25 bin kilometre bölünmüş yol ve 2 bin kilometre otoyol yaptık, bunların hepsi çok kıymetli. Yabancı muhataplarımıza bu rakamları söylediğimizde gerçekten şaşırıyorlar, Türkiye gibi bir ülke için bu kadar büyük işler beklemiyorlar. Çok güzel hizmetler yaptık ve yapmaya devam edeceğiz" dedi. Bakan Uraloğlu, genç neslin devlet hizmetlerini artık doğal karşıladığını da belirterek, "Artık vatandaşlarımız bu hizmetleri devletin görevi olarak görüyor. Özellikle 30 yaş altındaki kardeşlerimiz, bu nimetlerle doğdu. ’Zaten devletin görevi’ diyerek, bununla oy istemenin anlamı olmadığını düşünüyorlar. O zaman vatandaşımıza dokunup, gönüllerine hitap etmemiz gerekiyor. Elbette ekonomik sıkıntılar var, özellikle dar gelirli vatandaşlarımızın yaşadığı zorluklar. Ama bizim en büyük hedefimiz, vatandaşımızın gönlünü kazanmak. Siz sahada çalıştınız, Allah razı olsun. Gayret ettiniz, istediğimiz sonuçları her yerde alamadık, ama asla davamızdan vazgeçmeyeceğiz" diye konuştu. Açıklamalarında muhalefetin AK Parti’nin son dönemini yaşadığına dair algı oluşturmaya çalıştığını vurgulayan Bakan Uraloğlu, “Bazen şöyle bir algı oluşturmaya çalışıyorlar. Siz sahadasınız, şimdi askerlik yapan kardeşlerim bilir, ’erken terhis çıkacak’ derler. Kendi çıkarır, sonra dolaşır, kendisi de inanır. Şimdi burada da CHP’nin tam yaptığı bu. ’AK Parti’nin son dönemidir’ dedikodusunu çıkarıyorlar, sonra kendileri buna inanıyorlar. Biz asla inanmıyoruz, inanmayacağız. Biz Recep Tayyip Erdoğan’ı Allah için seviyoruz, insan olarak seviyoruz. Bırakalım bir kenara, Recep Tayyip Erdoğan’ın yarısı kadar, bırakın çeyreği kadar liderlik özelliği olan birisi varsa tamam, onu da deneyelim. Ama yok böyle birisi, onun için asla onların oluşturmaya çalıştığı algıya hiçbirimiz kesinlikle inanmamalıyız. Biz yolumuza devam edeceğiz. Allah’ın izniyle hizmetlerimizi sürdüreceğiz, önümüzde 4 senelik seçimsiz bir süreç var. Eksiklerimiz nelerdir? Biz kamu olarak bu eksikliklerimizi giderirken, hep beraber insanımızın, kardeşlerimizin, önce kendi ailemizden başlayarak, apartmanımızdan, akrabamızdan, mahallemizden, ilçemizden, ilimizden, köyümüzden başlayarak tüm insanların gönlüne girmemiz gerekir” dedi.