EĞİTİM - 23 Eylül 2024 Pazartesi 12:33

Girne Üniversitesi’nden iki akademisyen, dünyanın en etkili bilim insanları listesinde

A
A
A
Girne Üniversitesi’nden iki akademisyen, dünyanın en etkili bilim insanları listesinde

Girne Üniversitesi öğretim üyelerinden Prof. Dr. Akbar Abbasi ve Yrd. Doç. Dr. Mehdi Shahedi Asl, Stanford Üniversitesi’nin hazırladığı, dünya genelinde en etkili bilim insanlarını belirleyen araştırmada yüzde 2’lik dilimde gösterildi.


“Uygulamalı Bilimler”, “Sanatlar ve Beşeri Bilimler”, “Ekonomik ve Sosyal Bilimler”, “Sağlık Bilimleri” ve “Doğa Bilimleri” olmak üzere beş ana alan altında 175 alt bilim kategorisinin incelendiği araştırma sonuçlarına göre, Girne Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Öğretim Görevlileri Prof. Dr. Akbar Abbasi ve Yrd. Doç. Dr. Mehdi Shahedi Asl sıralamada yer aldı. Elsevier veri tabanında yer alan akademisyenlerin değerlendirildiği liste “kariyer boyu” ve “son bir yıllık” performanslar baz alınarak hazırlandı.


Prof. Dr. İlkay Salihoğlu: “Üniversitemizin araştırma odaklı eğitim anlayışını güçlendiriyor.”


Girne Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İlkay Salihoğlu, Prof. Dr. Akbar Abbasi ve Yrd. Doç. Dr. Mehdi Shahedi Asl’ın dünyanın en etkili bilim insanları arasında yüzde 2’lik dilime girmesinin, üniversitenin akademik başarısı ve araştırma kalitesinin bir kanıtı olduğunu vurguladı. Prof. Dr. İlkay Salihoğlu, bu başarının, Girne Üniversitesi’nin uluslararası akademik arenada yer edinmesinin yanı sıra, yükseköğrenimdeki standartları sürekli yükseltme hedefinin de bir parçası olduğunu belirtti. Bu tür başarıların genç akademisyenler için ilham kaynağı olduğunu ve üniversitenin araştırma odaklı eğitim anlayışını güçlendirdiğini ifade eden Prof. Dr. Salihoğlu, ayrıca, üniversitenin bilim ve teknoloji alanında ilerlemeye kararlılığını pekiştirdiğini de ifade ederek, öğretim elemanlarını bu önemli başarılarından dolayı tebrik etti.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Şanlıurfa Kültür ve sanat evi ile kursiyerler yeteneklerini keşfediyor Haliliye Belediyesi Kültür ve Sanat Evinde yoğun ilgi gören kurslar ile vatandaşlar, yeteneklerini keşfetmeye devam ediyor İlgi alanlarına göre aldıkları ücretsiz eğitimler ile kültür ve sanata doyan kursiyerler, sunulan imkanlardan ötürü Başkan Mehmet Canpolat’a teşekkür ediyor. Belediye Başkanı Mehmet Canpolat’ın talimatlarıyla kültür ve sanat alanında yoğunlaşan faaliyetler, vatandaşlar tarafından yoğun ilgi görüyor. Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü bünyesinde yer alan ve Kamberiye Mahallesinde hizmete sunulan Kültür ve Sanat Evi ile vatandaşlara hem keyifli zaman geçirebilecekleri hem de yeteneklerini sergileyecekleri alanlar sunulmaya devam ediyor. Başta gençler olmak üzere kursiyerlere kültür ve sanat alanındaki yeteneklerini keşfetmelerine imkan sağlayan Kültür Evi, def/bendir, ney, keman, bağlama, ebru, hüsn-i hat ve piyano dersleri ile yoğun ilgi görüyor. Kursiyerler, yeni hobiler kazanarak, kaliteli zaman geçirdikleri kurslar ile akranlarıyla keyifli zaman geçiriyor. Usta öğreticiler tarafından kursiyerlerin ilgi alanlarına yönelik ücretsiz verilen dersler ile gençlerin sanata yönelmesi ve kendilerini geliştirmeleri hedefleniyor. Kurslar ile yeteneklerini sergilemeye fırsat bulduklarını ve boş zamanlarını kültür ve sanat ile iç içe geçirdiklerini ifade eden kursiyerler, sunulan imkanlardan ötürü Haliliye Belediyesine ve Başkan Mehmet Canpolata şu teşekkür ederek, ”Haliliye Belediyesine ait olan Kültür ve Sanat Evinde ebru sanatı kursuna geliyoruz daimi olarak arkadaşlarımla. Üniversiteden artan zamanlarımızda Kültür Evine gelmek bizim açımızdan hem motivasyon olarak hem de bir şeyler yapma gayreti içerisinde olmak bize gerçekten kendimizi mutlu hissettiriyor. Bu yüzden Haliliye Belediyesine bize bu fırsatı sunduğu için çok teşekkür ediyoruz. Haliliye Belediyemizin açmış olduğu hat kursumuzdan eğitimlerimize devam ediyoruz. Bu tabi uzun soluklu bir eğitim. Hat sanatı sabır isteyen, sevgi isteyen, aşk isteyen bir sanat. Bizde kültürümüzü, bu şekilde sanatımıza yansıtmaya çalışıyoruz” ifadelerini kullandılar.
Antalya 37. Ahilik Haftası Antalya’da kutlandı Antalya’da 37. Ahilik Haftası, Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği (AESOB) tarafından düzenlenen törenle kutlandı. Törende konuşan Antalya Valisi Hulusi Şahin, “Bizim bir ayıklanmaya ihtiyacımız var. Bize dayatılan ‘kazanırsan başarılısın, daha çok kazanırsan başarılısın’ anlayışını kırmalı, ‘Ne kadar erdemliysen, ne kadar faziletliysen o zaman başarırsın’ duygusunu yani Ahiliğin özünü yeniden kazanmalıyız” dedi. Antalya’da 37. Ahilik Haftası Kutlamaları, Antalya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Adlıhan Dere, Antalya Ticaret İl Müdürü Halil Özşahan, AESOB Yönetim, Denetim, Disiplin Kurulu Üyeleri ve Oda Başkanlarının Ahi Yusuf Türbesi ziyaretiyle başladı. Burada dua okunarak ebediyete intikal eden esnaf ve sanatkarlar anıldı. Ardından Cumhuriyet Meydanı’nda Atatürk Anıtına çelenk sunan Antalya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği Başkanı Adlıhan Dere ve beraberindekiler daha sonra Demirciler Çarşısı içerisinde bulunan Ahi Meydanı’na geçti. “Ahilik zenginleşmek değildir” Ahi Meydanı’nda ki törene Antalya Valisi Hulusi Şahin, burada yaptığı konuşmada “Bugün geldiğimiz noktada Türkiye’nin çarşılarında pazarlarında Ahilik Kültürü ile ilgili neler kaldı bunu düşünmek lazım. ‘Ahilik nedir’i konuştuk, ama Ahilik ne değildir’i unutmamak lazım. Ahilik sadece kazanmak, biriktirmek, zenginleşmek değildir. Maalesef çarşılarımızda benim esnaf diye tanımlamama imkan olmayan bazı türevler çıktı. Bunlar sadece akşamki cirolarının hesabını yapıyorlar” dedi. “Ayıklanmaya ihtiyacımız var” Turizmin başkenti Antalya’da turistlerin birer kazanç kapısı olarak görüldüğünün altını çizen Antalya Valisi Hulusi Şahin, “Hiçbir kültür değeri, hiç bir bizi, biz yapan unsur yok. İşte bunları eğer ahilik teşkilatı geçmişte olduğu kadar güçlü bir şekilde devam etseydi, acaba devam edebilirler miydi? Turistleri birer kazanç kapısı veya tabiri mi maruz görün kazıklanacak bir unsur gibi mi görmeliyiz. Bunu yapmak bizim kültürümüze yakışır mı? Ama gazete haberleri bunlarla dolu, bizim bir ayıklanmaya ihtiyacımız var” ifadelerini kullandı. “Ahiliğin özünü yeniden kazanmalıyız” Antalya çarşılarında ve esnaflarında Ahilik Kültürü’nün yeniden oluşması gerektiğini vurgulayan Vali Şahin, “Gerçek esnafın, gerçek ticaret erbabının Ahilik Kültürünü yüzlerce yıl önceden taşıyan o büyük insanlara layık ahilerin, esnafların, ticaret erbabının yeniden çarşıları doldurması lazım. Biz öncelikle toplumsal uyumu yeniden kazanmalıyız. Bu uyumu kazanmakta Ahilik gibi temel kültür ögelerimize kendi içimizde sahip çıkmakla olur. Yeniden kepimizi önümüze koymamız lazım. Bize dayatılan ‘kazanırsan başarılısın, daha çok kazanırsan başarılısın’ anlayışını kırmalı, ‘Ne kadar erdemliysen, ne kadar faziletliysen o zaman başarırsın’ duygusunu yani Ahiliğin özünü yeniden kazanmalıyız” dedi. “Ahilik’te eğitim hayat boyu devam eder” Antalya Esnaf ve Sanatkarlar Odalar Birliği (AESOB) Başkanı Adlıhan Dere ise Ahilik Teşkilatının temelleri Ahi Evran-ı Veli tarafından 12. yüzyılda Anadolu’da atılan ve günümüze kadar ulaşan en önemli kültürel hazinelerden birisi olduğunu belirterek, “Mesleği, ticareti ve sanatı güzel ahlak ile bütünleştiren ahilik; milli birlik ve bütünlük anlayışıyla toplumda düzeni sağlayan kültürel, sosyal ve ekonomik bir oluşumdur. Ahilik te eğitim hayat boyu devam eder. Ahilik geleneğinde usta çırağının meslek edinmesini sağlarken tecrübe ve deneyimleriyle iş öğretir ayrıca ahlaki açıdan dersler vererek gelecek neslin yollarını aydınlatır. Eğitip yetiştirdiği çırak da gün gelir olgunlaşıp usta olduğunda o da ileride kendi çırağını yetiştirir” ifadelerini kullandı. Ahiliğin açık ve kapalı şartları Ahilik teşkilatının bir meslek örgütü olmasının yanı sıra yardımsever olmayı, birlik ve beraberliği öğretmesi bakımından aynı zamanda bir manevi terbiye ocağı olduğunun altını çizen Dere, “Yüzyıllardır bu topraklarda ticaretin ve dayanışmanın bel kemiğini oluşturan ahilik kültürü geçmişimizin tecrübeleriyle bizleri bugünlere getirmiştir. Öyle ki Ahilik Teşkilatının kurucusu Ahi Evran-ı Veli’nin ilke ve öğretileri günümüzde de halen geçerliliğini koruyarak esnaf ve sanatkarlarımıza yol göstermektedir. Ahilikte açık ve kapalı şartlar vardır. Açık olan “Elini, sofranı, kapını açık tut”. Ve kapalı şartları “Gözünü, dilini, belini bağlı tut” ilkeleriyle haksız kazançtan uzak durmayı, kul hakkı yememeyi, yoksula sahip çıkmayı, dil, din, ırk farkı gözetmeksizin herkese eşit davranmayı öğütler. Harama el uzatma, yanlış ölçüp eksik tartma, adaletli ol diye uyarır. Türk milleti tarih boyunca işte bu milli ve manevi değerlerle yaşamış ve tüm dünyaya örnek teşkil etmiştir” dedi. “Geleneğe sahip çıkıyoruz” Antalya Esnaf ve Sanatkarlar Odaları Birliği’nin Ahilik teşkilatının Antalya’daki günümüz temsilcileri olduğunu söyleyen AESOB Başkanı Adlıhan Dere, “Birliğimize bağlı Kaş’tan Gazipaşa’ya kadar merkez ve ilçelerde toplam 75 esnaf odamız ve yaklaşık 105 bin üye esnaf ve sanatkarlarımızla kocaman bir aile olarak bu geleneğe sahip çıkıyoruz. Bu kadim kültürün bir parçası olmaktan onur duyuyoruz. “Halka Hizmet, Hakka Hizmettir” anlayışını kendimize düstur edinip Ahi Evran-ı Veli’nin izinden gidiyoruz. Ahilik kültürünü ayakta tutmaya, milli ve manevi değerlerimizi yaşatmaya çalışıyoruz. Esnaf ve sanatkarlarımızın hak ve menfaatlerini korumak için var gücümüz ile çalışıyoruz. Biliyorsunuz ki esnaf ve sanatkarlarımız el emeği ve alın teri ile toplumumuzda ekonomiye katkıda bulunmaktadır” ifadelerini kullandı. Ahi Kaftanı giydirildi 37. Ahilik Haftası kutlamalarında son olarak Yılın Ahisi seçilen 68 yıldır marangozluk yapan 81 yaşındaki Durmuş Daran’a Ahi Kaftanı Antalya Valisi Hulusi Şahin tarafından giydirilerek plaket takdim edildi. Tören de ayrıca Yılın Kalfası ve Yılın Çırağı olarak seçilenlere plaketleri verildi. Ahilik Haftası kutlamaları Şed Kuşanma gösterisi ile sona erdi. Törene Antalya Valisi Hulusi Şahin, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Tarık Hekimoğlu, Antalya İl Emniyet Müdürü İlker Arslan, Antalya Sahil Güvenlik Grup Komutanı Murat Sezgin, AESOB Başkanı Adlıhan Dere, Antalya Ticaret İl Müdürü Halil Özşahan, Antalya milletvekilleri, Antalya İl Müftüsü Nazif Fethi Yalçınkaya, Antalya Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Bayram Ali Çeltik, Konyaaltı Belediye Başkanı Cem Kotan, Döşemealtı Belediye Başkanı Menderes Dal, siyasi parti temsilcileri ve esnaf oda başkanları katıldı.
Balıkesir Kokoreç inovasyona uğradı, restoranların yeni gözdesi: Kokoasado Kokoreçin başkenti olarak görülen Balıkesir’de, kokorecin başta İstanbul ve turizm bölgelerinde restoranlara girmesi ürünün de geliştirilmesini beraberinde getirdi. Kokorecin inovasyona uğraması ile ortaya çıkan ve dana kaburga ile kuzu bağırsağından oluşan ’kokoasado’ adlı ürün sosyete restoranlarında en çok tercih edilen ürünlerin arasına girdi. Üretici Erdal Aslanboğa kokoasadonun 3 günlük pişme-işlenme süreci sonrasında servise hazır olabildiğini söyledi. Türkiye’nin kokoreç ihtiyacını karşılayan kuzusu ile meşhur Balıkesir’de yeni bir lezzet dilden dile dolaşıyor. Dana kaburga ile kuzu bağırsağının beraber pişmesi ile elde edilen ’kokoasado’ adlı ürün başta İstanbul ve turizm bölgelerinde tercih ediliyor. Balıkesirli kokoreç üreticileri talebe cevap vermek için uğraşırken, kokoasado hakkında bilgiler veren üretici Erdal Aslanboğa, "Yeni ürünün adı kokoasado. Kokoreç sektöründe geçen 30 yıllık deneyim ve tecrübenin sonunda o birikim ile elde etmiş olduğumuz bir ürün. Yapmış olduğumuz ciddi AR-GE çalışmalarından sonra elde edildi. Kokoasado, 3 günlük bir pişme süreci var. Mezbahadan bize dana kaburga eti gelir, pişimden bir gün önce marine edilir. Ertesi gün, fırında meşe odunu etkisi ile ağır şekilde pişer. Soğuduktan sonra kuzu bağırsağı ile sarımı yapılır ve sonraki gün kömür ateşinde pişirilir. Yaklaşık iki buçuk saatlik bir pişim süreci oluyor. İki porsiyonluk bir ürün olarak servis ediliyor" dedi. Aslanboğa, kokorecin de hala revaçta olduğunu söyleyerek restoranların menüsünde yer alan kokorecin ilgi gördüğünü de söyledi. Aslanboğa sözlerini şöyle tamamladı: "Sokak lezzetlerinin en önde gelen ürünü kokoreç artık restoran bazında da satılıyor, müşteriler talep ediyor. Sadece Türkiye’de değil Avrupa’nın belli ülkelerinde de kokoreç restoranlarda satılıyor" dedi. Aslanboğa, 19 çeşit ürün ile sektöre hizmet ettiklerini söyleyerek bu ürünlerle biri uluslararası olmak üzere iki ödül aldıklarını söyledi. Yurt içinde de altın kaşık ödülü ile gururlandıklarını söyleyen Erdal Aslanboğa, kokorecin yeni inovasyonlara açık bir ürün olduğunu sözlerine ekledi.