SPOR - 16 Mart 2025 Pazar 23:33

Busenaz Sürmeneli, 3. kez dünya şampiyonu

A
A
A
Busenaz Sürmeneli, 3. kez dünya şampiyonu

Sırbistan’da düzenlenen Kadınlar Dünya Boks Şampiyonası’nda kadınlar 66 kiloda milli boksör Busenaz Sürmeneli, finalde Özbekistan’dan Navbakhor Khamidova’yı yenerek kariyerinde 3. kez dünya şampiyonluğuna ulaştı. Milli boksörler Buse Naz Çakıroğlu, Hatice Akbaş ve Büşra Işıldar da gümüş madalya kazandı.

Kadınlar Dünya Boks Şampiyonası, Sırbistan’ın Niş şehrinde gerçekleştirildi. Şampiyonanın son gününde milli boksör Busenaz Sürmeneli, 3. kez dünya şampiyonu oldu ve tarihi bir başarıya daha imza attı. 66 kiloda ringe çıkan milli sporcu, çeyrek final müsabakasında Slovak boksör Tamara Kubalova’yı, yarı finalde ise Sırbistanlı boksör Anastasija Lukajic’i mağlup etti ve final maçında Özbek Navbakhor Khamidova ile karşılaştı. Fenerbahçeli sporcu, finalde Özbek rakibini 5-0 mağlup etti ve altın madalya kazandı.

Sürmeneli, 2019 ve 2022’den sonra 2025’te de dünya şampiyonu olurken; Türkiye’ye Sırbistan’da ilk altın madalyasını kazandırdı.

Buse Naz Çakıroğlu, dünya ikincisi

Fenerbahçeli Milli boksör Buse Naz Çakıroğlu da, şampiyonada gümüş madalya kazandı. 52 kiloda ringe çıkan Çakıroğlu, çeyrek final maçında Çinli rakibi Sitong Wei’yi, yarı final müsabakasında ise Moğolistanlı Arinzul Chinabat’ı yendi ve finalde Kuzey Koreli rakibi Pang Chol Mi ile karşılaştı. Finalde rakibine puanlamada kaybeden Çakıroğlu, dünya ikincisi oldu. İstanbul’da 2022’de düzenlenen Dünya Şampiyonası’nda altın madalya alan Buse Naz, 2019’dan sonra 2025’te de gümüş madalyada kaldı.

Hatice Akbaş’tan gümüş madalya

Milli boksör Hatice Akbaş, da şampiyonada gümüş madalya kazandı. 54 kilo çeyrek final karşılaşmasında Moldovalı rakibi Iulia Coroli’yi, yarı final de ise Rus rakibi Karina Tazabekova’yı mağlup eden Akbaş, finalde Faslı Widad Bertal ile karşı karşıya geldi. İlk raundu 5-0 alan milli sporcu, sonraki rauntları 4-1, maçı da 5-2 kaybederek dünya ikincisi oldu.

81 kiloda final maçına çıkan milli boksör Büşra Işıldar ise Saltanat Medenova’ya mağlup olarak gümüş madalyanın sahibi oldu.

Şampiyonda 6 madalya kazandı

Türkiye, Dünya Şampiyonası’nda 12 sıkletin tamamında mücadele etti. Şampiyonayı başarılı geçiren milliler, 1 altın, 3 gümüş ve 2 bronz madalya kazandı. Millilerde; Busenaz Sürmeneli altın madalya, 52 kiloda Buse Naz Çakıroğlu, 54 kiloda Hatice Akbaş ve 81 kiloda Büşra Işıldar gümüş, 57 kiloda Esra Yıldız Kahraman ile +81 kiloda Elif Güner de bronz madalya elde etti.

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adana Bölge Adliye Mahkemesi eşini yakarak öldüren kocanın cezasını az buldu Adana’da eşini eve kilitleyip yakarak öldüren kocaya verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını Adana Bölge Adliye Mahkemesi 18.Ceza Dairesi, az sularak sanığa suç vasfı olarak "canavarca hisle ve eziyet çektirerek öldürme" suçundan da ceza verilmesini isteyerek kararı bozdu. Seyhan ilçesi Söğütlü Mahallesi’nde oturan 2 çocukları bulunan ve anlaşmalı boşanan 57 yaşındaki Muhammet Güleç ile 41 yaşındaki Fadime Korkusuz aynı evde yaşamaya devam etti. İddiaya göre, tarım işçisi olarak çalışan Fadime Korkusuz’un tarlada kendisini aldattığını öne süren Güleç, sık sık eski eşine psikolojik ve fiziksel şiddet uyguladı. Şiddete daha fazla dayanamayan Korkusuz, 27 Ekim 2023’te polis merkezine giderek eski eşi hakkında uzaklaştırma kararı aldırdı. 2 Kasım 2023’te eve gelen Muhammet Güleç, oğlu E.G.’yi (17) alışveriş için markete gönderdikten sonra Fadime Korkusuz’un üzerine ve eşyalara benzin döküp, ateşe verdi. Alevler kısa sürede tüm evi sararken, Güleç ise Korkusuz’u eve kilitleyip, otomobille kaçtı. Komşularının ihbarıyla adrese giden itfaiye ekiplerinin müdahalesiyle yangın, diğer evlere sıçramadan söndürüldü. Eve giren ekipler, Fadime Korkusuz’u sığındığı banyoda ağır yaralı buldu. Hastaneye kaldırılan Korksuz 36 gün sonra doktorların tüm müdahalelerine rağmen kurtarılamadı. ’Tehdit’, ’hırsızlık’ ve ’kasten yaralama’ suçlarından 6 kaydı bulunan Muhammet Güleç, Sarıçam ilçesindeki evine kaçarken otomobilinde gözaltına aldı. Kollarında yanık oluşan ve hastaneye kaldırılan Güleç, tedavisinin ardından taburcu edildikten sonra tutuklandı. Adana 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanan Güleç, eski eşi ile SGK’dan maaş alabilmek için anlaşmalı boşandıklarını söyledi. Eski eşinin kendisini aldattığını öğrendiğini iddia eden Güleç, "Ev eşime ait, araba ise benimdi ancak eşimin üzerineydi. Arabanın devrini istedim, vermedi. Olay günü arayıp arabanın devrini vereceğini söyledi. Arabanın devrini almak için evine gittim. Eşim oğlumuzu ekmek almak için bakkala gönderdi. Evin dış kapısını kapattıktan sonra arka odaya geçip bir pet şişe ile yanıma geldi, ’niye geldin’ diyerek pet şişedeki benzini kafama doğru döküp çakmağı yaktı. Ben de engellemek için benzin dolu şişeye vurdum, eşimin üzerine de benzin döküldü. Yanmaya başladım, evde de yangın çıktı. Balkondan çıkıp gittim" dedi. Mahkeme heyeti, 4 Nisan 2024’te yapılan karar duruşmasında eski eşini yakarak öldürdüğü iddia edilen Güleç’i, TCK’nın 82/1-c, d, f (yakarak, boşandığı eşine karşı ve kadına yönelik) maddelerine göre "Nitelikli Kasten Öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına mahkum etti. Kasten yaralama ve yağmaya teşebbüs suçlarından ise suçların sabit olmaması nedeniyle beraatine karar verdi. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı avukatı ve Korkusuz’un avukatları Adana Bölge Adliye Mahkemesi’ne başvurarak sanığa verilen karara itiraz etti. Adana Bölge Adliye Mahkemesi 18. Ceza Dairesi yaptığı inceleme sonunda, yerel mahkemenin verdiği hükümleri bozdu. Daire gerekçesinde, "Olayda; sanığın eyleminin TCK’nın 82/1-c, d, f maddelerinde düzenlenen kasten öldürme suçunun nitelikli halleri ile birlikte ayrıca sanığın maktulü ateşe vermesi ve yanması sırasında yaralı halde maktulü kendi haline bırakması ile ortaya çıkan kastının, kullandığı yöntem itibari ile canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme suçuna yönelik olup olmadığı, sanık hakkında TCK’nın 82/1-b maddesinin uygulanıp uygulanmayacağı tartışılmadan yazılı şekilde karar verilmesi, bozmayı gerektirmiştir" denildi. Eski eşini yakarak öldürdüğü iddia edilen Muhammet Güleç, hakkında verilen kararın bozulması üzerine Adana 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde önümüzdeki günlerde yeniden hakim karşısına çıkacak.
İstanbul Restoranda askeri üniforma ile müşterilere servis yapan sanığa 1 yıl 6 ay hapis cezası Beyoğlu’nda bir restoranda bulunan masalardaki müşterilere askeri üniforma ile servis yapan sanık 1 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Beyoğlu’nda 16 Nisan 2024’de sosyal medyada yabancı uyruklu bir şahsın, bir restoranda bulunan masalardaki müşterilere askeri üniforma ile servis yaptığı görüntülerine ilişkin devam eden yargılama geçtiğimiz günlerde karara bağlandı. 3 sanığa 1 yıl 6 ay hapis cezası Mahkeme, sanıklar Abdulkadir Güler, Adnan Kalkmaz ve Yousuf Jaafer’i ‘halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağılama’, ‘Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Hükümetini aşağılamak’ ve ‘özel işaret ve kıyafetleri usulsüz kullanma’ suçlarından ayrı ayrı toplam 1 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırdı. Sanıklar hakkındaki 3 suçtan da hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildi. İddianameden İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, sosyal medyadaki videoda bir işletmede askeri üniforma giyen bir şahsın mekanda bulunan masalara askeri üniforma ile servis yapıldığının görüldüğü üzerine soruşturma işlemlerine başlandığı ve söz konusu işletme mesul müdürünün Abdulkadir Güler, işletme sahibinin Adnan Kalkmaz, video içerisinde askeri üniforma giyerek servis yapan kişinin ise Suriye uyruklu Yousuf Jaafer olduğunun tespit edildiği anlatıldı. Devletin askeri teşkilatının şeref ve saygınlığını zedeleyici nitelikte olduğu belirtildi Hazırlanan iddianamede, şüphelilerin yayınlamış oldukları videonun devletin askeri teşkilatının şeref ve saygınlığını zedeleyici niteliğinin bulunduğu, video içeriğinin düşünce özgürlüğü bağlamında hukuki koruma görmesinin mümkün olmadığı, toplumun gelişmesine katkıda bulunmadığı gibi devletin askeri teşkilatını alenen aşağılamaya yönelik olduğu aktarıldı. Videonun kışkırtıcı tutum ve davranışlar sergilemeye yönelik hareketler içerdiği kaydedildi Söz konusu videonun kışkırtıcı tutum ve davranışlar sergilemeye yönelik hareketler içerdiğinin belirtildiği iddianamede, hareketlerin halkın bir kesiminin diğer kesimi aleyhine kin ve düşmanlığa, ayrımcılığı gerektirecek nefrete yönlendirici nitelikte olduğu, hareketlerin bulunduğu videonun sosyal medya ve basın yayın organlarında yayınlanmasının ardından birçok hesap ile grup tarafından yorumlarla birçok defa paylaşılarak medyada gündem oluşturduğu, ilaveten tahrik edilenler nazarında endişe oluşturacak şekilde bir etki oluşturarak kamu güvenliği açısından açık ve yakın bir tehlikenin ortaya çıktığı kaydedildi. ‘’Üniformanın üzerinde herhangi bir bayrak ya da yazı yoktu, Türk askeri üniforması olduğunu bilmiyordum’’ Şüpheli Yousuf Jaafer’in ifadesine yer verilen iddianamede, şüphelinin ‘’Ben 2017 yılının yaz aylarında yasal yollar vasıtasıyla Suriye’den Türkiye’ye giriş yaptım. Türkiye’ye geldikten sonra ilk olarak İstanbul ili Bakırköy ilçesi sonrasında Beylikdüzü ilçesinde restoranlarda çalışmaya başladım. Daha sonra 2022 yılı yaz aylarında sosyal medya vasıtasıyla video çekmeye ve gelir elde etmeye başladım. Söz konusu restorana gittiğimde burada müşteri olarak bulunan, Dubai’den geldiklerini söyleyen yabancı uyruklu 2 kişi, Eminönü’nden almış oldukları askeri üniformayı bana getirerek video çekme teklifinde bulundular. Ben de askeri üniformalı videonun daha fazla izleneceğini düşünerek bu teklifi kabul ettim. Video içerisinde et servisi yaptığım masada bulunan iki kişi bana askeri üniformayı getirerek video teklifinde bulunan tanımadığım 2 kişidir. Giymiş olduğum üniformanın üzerinde herhangi bir bayrak ya da yazı yoktu, Türk askeri üniforması olduğunu bilmiyordum. Çok pişmanım. Videoyu çekme amacım kesinlikle Türk askeri teşkilatını aşağılamak değildir’’ dediği öğrenildi. Bilgileri dışında çekilerek yayında kaldığına yönelik savunmalarına itibar edilmeyeceği aktarıldı Şüpheli Jaafer’in askerlik mesleğine özgü elbiseleri başkalarını yanıltacak biçimde giyerek çektiği ve hesabından yayınlamış olduğu videoyu daha sonra sildiğinin de belirtildiği iddianamede, işletme mesul müdürü şüpheli Abdulkadir Güler ve işletme sahibi şüpheli Adnan Kalkmaz’ın, işletme üzerindeki yetkileri ve konumları gözetilerek videonun bilgileri dışında çekilerek yayında kaldığına yönelik savunmalarına itibar edilmeyeceği de belirtildi. 7’şer yıl 6’şar aya kadar hapis talebi Hazırlanan iddianamede şüpheliler Abdulkadir Güler, Adnan Kalkmaz ve Yousuf Jaafer’in ‘devletin askeri veya emniyet teşkilatını alenen aşağılama’, ‘özel işaret ve kıyafetleri usulsüz kullanma’ ve ‘halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik veya aşağılama’ suçlarından toplamda ayrı ayrı 2 yıl 3 aydan 7 yıl 6 aya kadar hapis cezasına çarptırılmaları talep edildi.