ASAYİŞ - 08 Nisan 2025 Salı 15:50

Avcılar E-5’te kaza anı kamerada

A
A
A
00:00
00:00
HD

Avcılar E-5’te sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybettiği otomobil önce metrobüs bariyerine çarptı, ardından savrularak yan yola uçtu. 2 kişinin yaralandığı feci kaza kameralara yansıdı.

Edinilen bilgilere göre olay Avcılar’da E-5 Küçükçekmece istikametinde yaşandı. Sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybettiği otomobil metrobüs bariyerine vurdu. Savrulan otomobil beton bariyerleri aşarak yan yola uçtu. Kazada araçta bulunan iki kişi, vatandaşların yardımıyla yaralı olarak çıkartıldı. Olay yerine itfaiye ve sağlık ekipleri sevk edildi. Yaralılar sağlık ekiplerinin müdahalesinin ardından hastaneye kaldırıldı.

Kaza anı kamerada

Yaşanan kaza güvenlik kameralarına da yansıdı. Görüntülerde metrobüs bariyerine çarpan otomobil savruluyor. Beton bariyerleri aşan otomobil yan yola geçerek duruyor.

Murat Delice

 

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kars Kars’ta topladıkları otlardan yiyen 8 çocuk zehirlendi Kars’ta halk arasında "deli bat bat" olarak bilinen otu yiyen 8 çocuk zehirlendi. Arazide kendiliğinden yetişen ve halk arasında "deli bat bat" olarak bilinen ottan yiyen 8 çocuk zehirlendi. Kars Harakani Devlet Hastanesi’nde tedavileri tamamlanan 6 çocuk taburcu edilirken, 1 çocuğun müşahede altında olduğu, diğerinin ise serviste tedavisinin sürdüğü belirtildi. Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doktor Aslı Sezal Çubukçu, "Deli bat bat otu ülkemizin Doğu Anadolu Bölgesi’nde Kars, Ardahan, Erzurum ve Erzincan gibi illerde sıkça görülen endemik bir bitki türüdür. Bu bitki tüketildikten sonra hastalarımızda bazı zehirlenme bulguları olabilmektedir. Hastalarda vücutta sıcaklık, ağızda ve ciltte kuruluk, halüsinasyon görme, nöbet geçirme, taşikardi, kalp ritim bozukluğu gibi bulgular olabilmektedir. Bize başvuran 3 hastamızda halüsinasyon görme, 1 tanesinde nöbet geçirme, diğer hastalarımızda da vücutta sıcaklık ve ağızda kuruluk bulguları tespit ettik. Nöbet geçiren hastamızı serviste kontrol amaçlı tutuyoruz. Bu bitkilerin etkilerine karşı çocuklarımızı, özellikle ilkbahar döneminde dışarıda bu bitkileri tüketmemelerine karşı dikkatli olmaları konusunda ailelerini uyarıyoruz" dedi. Çocuk servisine kontrol amaçlı yatışı yapılan S.A.’nın (6) dedesi Şakir Aydın ise, "Kağızman ilçesine bağlı Paslı köyünde oturuyoruz. Dün akşam haberimiz yoktu çocuk bitki yemiş, rahatsızlanınca hastaneye getirdik. Kontrol edildi, gözetim amaçlı tutuluyor. Durumu iyi" diye konuştu.
Erzurum Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen: "Erzurum’u bir Davos yapmak üzere yola çıkmış bulunuyoruz" Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, "Erzurum’u bir Davos yapmak üzere yola çıkmış bulunuyoruz" dedi. Başkan Mehmet Sekmen, EİT 2025 Turizm Başkenti ve Palandöken Ekonomi Forumu toplantısıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Erzurum’un EİT ülkeleri 2025 turizmi başkenti ilen edilmesinin ardından kentte önemli etkinlikler yapıldığını belirten Başkan Sekmen, "Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın himayelerinde Palandöken Ekonomi Forumu toplantısı yapılıyor. Bu forma uluslararası ve ulusal düzeyde iş adamları, iş konseyleri, siyasiler, uluslararası düzeyde bakanlar diplomatlar katılıyor. Çok önemli açıklamalar yapılıyor. Bu her yıl geleneksel olarak yapılacak. Şehrimizin adına çok önemli bir gelişme. Erzurum’u bir Davos yapmak üzere yola çıkmış bulunuyoruz. Gerek Palandöken ve gerekse konaklı kayak merkezimizi çok önemli kış sporları için önemli bir alta yapıya sahip. Kayak merkezlerimiz Davos olacak. Önümüzdeki süreçte çok önemli iş konseyleri ve uluslararası toplantılara ev sahipliği yapacağız" diye konuştu. Türkiye’nin gerek küresel ve bölgesel düzeyde önemli aşamaları yakalamış durumda olduğunu ifade eden Başkan Sekmen, "Şu anda dünyanın içinde bulundu ekonomik sorunlar Avrupa’nın savunma sorunları gibi konularda Türkiye’nin önemi artmış durumda artmaya devam ediyor. Türkiye’yi AB’ye almayan Avrupa ülkeleri artık Türkiye ile yakınlaşarak artık Türkiye’yi de içlerine almak istiyorlar. Türkiye savunma alanında yakalamış olduğu imkanlarla dünyanın sayılı ülkeleri arasına girmiş durumda. Malumunuz bugüne kadar Türkiye 20 yıl öncesinde savunma sanayinde yüzde 20 seviyelerinde yerli imkana iken bugün yüzde 90 seviyelerine ulaştı. Bu diğer alanlarda da böyle" dedi. Ekonominin bir milletin hayat damarlarından biri olduğunu söyleyen Sekmen, "Üretim, yatırım ve istihdam olmadan ne kalkınmadan söz edilebilir, ne de istikrarlı bir gelecek inşa edilebilir. Bu bağlamda Türkiye, son yirmi yılda atmış olduğu kararlı adımlarla sadece bölgesel bir güç değil, küresel ölçekte söz sahibi bir aktör olma yolunda büyük mesafeler katetmiştir. Yatırım dostu politikalar, güçlü altyapı hamleleri, finansal reformlar ve yeni nesil teknolojilere yapılan yatırımlar sayesinde Türkiye bugün, dünyanın dört bir yanından yatırımcıların güvenle yöneldiği bir cazibe merkezi haline gelmiştir. Elbette ki yolumuz güllük gülistanlık değildir. Zaman zaman dalgalanmalar, küresel krizler, jeopolitik riskler karşımıza çıkar. Ancak unutmayalım ki "Denizin durgunu kaptanı yetiştirmez." Bizler her dalgayı aşarak, her fırtınayı yenerek bugünlere geldik. Her sınama bizi daha güçlü, daha dirençli kıldı. Bugün de Türkiye, genç ve dinamik nüfusu, stratejik coğrafi konumu, çeşitlenen üretim yapısı ve büyüyen iç pazarıyla yatırımcılara eşsiz fırsatlar sunmaktadır. Anadolu’nun dört bir yanında yükselen organize sanayi bölgeleri, teknoloji geliştirme merkezleri, yenilenebilir enerji sahaları, savunma sanayi projeleri ve tarım teknolojileri yatırımları, geleceğin Türkiye’sinin temellerini bugünden atmaktadır" diye konuştu. Erzurum’un tarih boyunca ticaretin, ilmin, irfanın kavşak noktası olduğunu anlatan Başkan Sekmen, "İpek Yolu’nun kalbinde parlayan bu kadim şehir, bugün de lojistik merkezleri, kış turizmi projeleri, tarım ve hayvancılık yatırımları, gastronomi turizmi ile yatırımcılara benzersiz fırsatlar sunuyor. "İş bilenin, kılıç kuşananın" der atalarımız. İşte biz de aklımızı, bilgimizi, cesaretimizi kuşanarak bu toprakların bereketini yeniden canlandırmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Bir tohum ekildiğinde sabırla beklenir, umutla sulanır, emekle büyütülür. Türkiye de bugün ektiği reform tohumlarını yarın güçlü birer meyve olarak devşirecektir. Katma değerli üretimi artırmak, sanayiyi dijitalleştirmek, yeşil enerjide söz sahibi olmak, gıda güvenliğini sağlamak ve lojistikte bölgesel bir üs haline gelmek ana hedeflerimizdendir. Dünya artık eski dünya değildir. Küresel dengeler değişmekte, üretim ve ticaret ağları yeni merkezler aramaktadır. İşte Türkiye, tam da bu değişimin merkezinde, yeni dünyanın yükselen yıldızı olmaya adaydır. Ülkemiz, genç nüfusuyla bir dinamizmin; köklü tarihiyle bir tecrübenin; stratejik konumuyla bir jeopolitik avantajın adıdır. Avrupa ile Asya’yı birbirine bağlayan eşsiz coğrafyamız, üç saatlik bir uçuş mesafesiyle milyarlarca insana erişim sağlama imkânı sunmaktadır. Bu sadece coğrafi bir üstünlük değil, aynı zamanda üretim, lojistik ve ticaret açısından da paha biçilmez bir fırsattır. "Yerinde duran yerinde sayar" derler. Türkiye artık yerinde durmuyor; koşuyor, atılıyor, sıçrıyor, her alanda çağ atlıyor. Yatırım bir güven işidir. İtimat olmazsa ticaret de olmaz. Türkiye, siyasi istikrarı, güçlü hukuk sistemi, yatırımcı dostu teşvik mekanizmaları ve genç iş gücüyle yatırımcılarına güven veren bir iklim sunmaktadır. Bu topraklar sadece sıcak parayı değil, uzun soluklu yatırımları, sürdürülebilir ortaklıkları, kalıcı dostlukları beklemektedir. Bizim anlayışımızda yatırımcı, misafir değildir; ev sahibidir. Türkiye’de her taşın altında alın teri, her damla suda emek vardır. Gelin bu emeğe, bu alın terine ortak olun. Gelin birlikte daha güçlü bir geleceği inşa edelim. Çünkü biz biliriz ki; "Birlikten kuvvet doğar." Devletimizin kararlı liderliği, özel sektörün girişim ruhu ve milletimizin çalışkanlığıyla Türkiye önümüzdeki yıllarda adını, dünyanın en büyük ekonomileri arasında daha yüksek sesle duyuracaktır. Bizi birbirimize kenetleyen değerlerimiz, bizi ayakta tutan inançlarımız ve bizi ileriye taşıyan hayallerimiz vardır. Ve biz bu hayalleri yarım bırakmayacağız. Geceyi sabah edecek, taş üstüne taş koyacak, alın terini berekete dönüştüreceğiz. Unutmayalım ki tohum toprakla buluşmazsa ağaç olmaz, emek alın teriyle yoğrulmazsa ürün vermez. Türkiye, ektiği her tohumu büyük bir sabır ve inançla büyütmektedir. İnanıyorum ki bugün atılan her adım, yarının güçlü, müreffeh ve bağımsız Türkiye’sinin müjdecisi olacaktır" şeklinde konuştu. (ERZ-AT)
Ankara RTÜK’ten ‘Güçlü Medya, Bilinçli Toplum Zirvesi’ Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), medya içeriklerinin toplumsal yapı üzerindeki etkilerini kapsamlı bir bakış açısıyla ele almak amacıyla ‘Güçlü Medya, Bilinçli Toplum Zirvesi’ düzenleyecek. RTÜK, medya içeriklerinin toplumsal yapı üzerindeki etkilerini kapsamlı bir bakış açısıyla ele almak amacıyla 29-30 Nisan tarihlerinde ‘Güçlü Medya, Bilinçli Toplum Zirvesi’ gerçekleştirecek. Ankara Bilkent Otel ve Konferans Merkezi’nde gerçekleştirilecek etkinlik, medyanın toplumsal dönüşümdeki rolünü çok boyutlu bir biçimde tartışmaya açacak. RTÜK’ün ev sahipliğinde düzenlenecek zirve, Ankara Üniversitesi, Ankara Bilim Üniversitesi, Başkent Üniversitesi, Türkiye Gençlik Kulüpleri Konfederasyonu ve İstanbul Aile Vakfı iş birliğiyle hayata geçirilecek. Medya okuryazarlığını geliştirmeyi ve medya içerik üretiminde toplumsal sorumluluk anlayışını teşvik etmeyi amaçlayan zirve, medya sektörünün önde gelen isimlerini bir araya getirecek. Aralarında Bahadır Yenişehirlioğlu, Armağan Çağlayan, Cengiz Semercioğlu, Derya Baykal, Yüksel Aman, Fulya Öztürk, Ali Nuri Türkoğlu, Nevin Şahin, Serhat Yabancı, Emre Konuk, Ayşe Şule Bilgiç, Ertem Şener, Faruk Turgut, Mehmet Akif Ersoy ve Prof. Dr. Hakan Türkçapar’ın da bulunduğu medya profesyonelleri, yapımcı, akademisyen ve bürokratlar, 9 tematik masada konuşmacı olarak yer alacak. Zirve kapsamında ilk gün "Güçlü Medya, Bilinçli Toplum Çalıştayı" düzenlenecek. Çalıştayda kamu otoriteleri, akademisyenler, medya temsilcileri ve izleyiciler, medya içeriklerinin toplumsal dönüşümdeki rolünü masaya yatıracak. Dört bakanlık devrede Zirvenin ikinci gün çalışmalarına devletin üst düzey temsilcileri de katılacak. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ve RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin açılış konuşmaları yapacak. Medya ve toplum derinlemesine tartışılacak İkinci günde çalıştayın çıktıları da kamuoyuyla paylaşılacak. Öğlen saatlerinde gerçekleştirilecek panelde "Medyadaki Olumsuz İçeriklerin Toplum Üzerindeki Etkisi ve Çözüm Önerileri" başlığı altında yerli ve yabancı akademisyenler, medya uzmanları ve bürokratlar görüşlerini paylaşacak. Zirvede ayrıca Türkiye Gençlik Kulüpleri Konfederasyonu tarafından 81 ilde 5 bin kişiyle yapılan medya algı ve tutum araştırmasının sonuçları açıklanacak. Aynı gün RTÜK tarafından üniversite öğrencilerine yönelik düzenlenen Dijital Afiş Yarışması’nın ödül töreni gerçekleştirilecek. Türkiye genelinde yapılan ve medya içeriklerindeki olumsuz dil ve etkiler konusunda farkındalık oluşturmayı hedeflediği bu yarışmada kazananlara ödül ve sertifikaları takdim edilecek. İkinci gün gerçekleşecek panelin moderatörlüğünü RTÜK Başkan Yardımcısı Deniz Güler gerçekleştirecek. Çalıştay çıktıları, kamu ve özel sektördeki yayıncılar için yol haritası niteliği taşıyacak. Yapımcılar, akademisyenler ve kamu otoriteleri bir araya gelerek medya okuryazarlığı ve sorumlu içerik üretimi konusunda çözüm önerileri geliştirecek.