DÜNYA - 05 Nisan 2025 Cumartesi 14:08 | Son Güncelleme : 05 Nisan 2025 Cumartesi 14:25

Myanmar'daki depremlerde can kaybı 3 bin 354'e yükseldi

A
A
A
Myanmar'daki depremlerde can kaybı 3 bin 354'e yükseldi

Güney Asya ülkesi Myanmar'da geçtiğimiz hafta meydana gelen depremlerde hayatını kaybedenlerin sayısı 3 bin 354'e yükseldi.
Myanmar'da 28 Mart'ta meydana gelen 7.7 ve 6.4 büyüklüğündeki depremlerde can kaybı artıyor.

Myanmar'daki depremlerde can kaybı 3 bin 354'e yükseldi

Myanmar resmi televizyonu, depremlerde hayatını kaybedenlerin sayısının 3 bin 354'e, yaralı sayısının 4 bin 850'ye yükseldiğini aktardı. En az 220 kişinin kayıp durumda olduğu belirtildi. Depremlerin ardından 81 artçı sarsıntı kaydedildi.

Myanmar'daki depremlerde can kaybı 3 bin 354'e yükseldi

BM'den Myanmar'a yardım çağrısı

Birleşmiş Milletler İnsani İşlerden Sorumlu Genel Sekreter Yardımcısı Tom Fletcher, dünyaya yardım çağrısında bulundu. Fletcher sosyal medyadan yaptığı paylaşımda, "Yıkım sarsıcı. Kaybedilen hayatlar. Yıkılan evler. Paramparça olan geçim kaynakları. BM yardıma hazır. Dünya Myanmar halkının arkasında durmalı" ifadelerini kullandı.

Myanmar'daki depremlerde can kaybı 3 bin 354'e yükseldi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aydın Aydın’da "Türkiye Yüzyılında Dış Politika Vizyonu ve Geleceğimiz" Konferansı Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) bünyesindeki öğrenci topluluklarının iş birliğiyle düzenlenen ’Türkiye Yüzyılında Dış Politika Vizyonu ve Geleceğimiz’ konulu konferansta öğrencilerle bir araya gelen Star Gazetesi Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Nuh Albayrak, "Bugün gelinen süreçte Türkiye, savunma sanayinde yerlilik oranını hem kamu hem de özel yatırımlar sayesinde yüzde 80 civarına çıkarttı" dedi. Star Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Nuh Albayrak, ADÜ’deki ’Türkiye Yüzyılında Dış Politika Vizyonu ve Geleceğimiz’ konulu konferansta konuşmacı olarak katıldı. Albayrak, Türkiye’nin dış politika vizyonu çerçevesinde yürütülen stratejik yaklaşımları ve küresel diplomatik ilişkilerdeki konumunu detaylı bir şekilde değerlendirdi. Konuşmasında, Türkiye’nin uluslararası arenadaki artan etkinliğine vurgu yapan Albayrak, dış politika dinamiklerinin yalnızca bölgesel değil, küresel ölçekte şekillendiğine dikkat çekti. Türkiye’nin dünyada önemli bir yere sahip olduğunu belirten Nuh Albayrak, "Türkiye, bütün emperyalist güçlerin, siyonistlerin menfaatlerinin kesiştiği bir bölgede. Ortadoğu’ya hakimiyet için mutlaka yanında olunması gereken bir ülke. Dolayısıyla Türkiye önemli bir konumda. Bu durum aynı zamanda Türkiye’de yaşayan bizlerin bu vatana sahip çıkmamızın da kolay olmadığı anlamı gözler önüne seriyor. Eğer siz tam bağımsızlık iddiasındaysanız, gerek ülkenizde yaşayan halkınızın güvenliğini sağlama konusunda, gerekse sınır güvenliğinizi, vatan bağımsızlığı güvenliğinizi koruma konusunda kendi kendinize ne kadar yetebildiğiniz ile alakalı bir şey bu güvenliği sağlamak. Çünkü savunma meselesi dediğimiz veya toplum güvenliği dediğimiz mesele diğer hizmetler gibi parasını verir alırız gibi bir hizmet olmadığını geçmişte gördük, görmeye de devam ediyoruz. Amerika, Almanya gibi devletler silah üretiyor. Peki bu silahları kim verirse ona veriyorlar mı? parasıyla değil mi sonuçta ama vermiyorlar. ’Kongreden karar çıkmadı, kongre izin vermedi’ diyorlar. Bu silahları da aynı zamanda kendi ulusal çıkarları için bir silah olarak kullanıyorlar. Savunma sanayiniz dışa bağımlı ise sizin kendi ülkenizi tam anlamıyla savunmanız mümkün değil. Mutlaka birilerinin vesayeti altında olmuş oluyorsunuz" dedi. Türkiye’nin savunma sanayisindeki artan güçlülük oranının diplomasideki gücünü de arttırdığını vurgulayan Albayrak, "Türkiye’de ASELSAN ve TUSAŞ ile başlayan, sonra özel sektörün devreye girdiği bir süreçte savunma sanayisi konularında yoğun bir faaliyet görüyoruz. ASELSAN cinayetleri bir ara çok yoğundu. Gazeteci olarak bu konu çok dikkatimizi çekmişti. ASELSAN’da çok kritik görevler yapan mühendisler peş peşe ölmüştü. İntihar ettikleri söylendi ama sonrasında öldürüldükleri ortaya çıktı. Mesela halen daha aydınlanmayan Isparta’da bir uçak kazası var. Sizin gerçekten kendi savunma ihtiyacınızı karşılar noktaya gelmenizi o güçler bunu ciddi anlamda engellemeye çalışıyor. Neden? Çünkü kendilerine mahkum olmanızı istiyorlar. Bunu anlamak çok zor değil. Ben Selçuk Bayraktar’ın öncülüğünde BAYKAR Tesisleri’ni ziyaret ettiğim sırada kendisinden dinlediğim bir konu çok dikkatimi çekmişti. İlk yerli İHA üretim sürecinde tüm zorlu testler tamamlandıktan sonra TSK envanterine geçirilmesi konusunda prosedürlerin tamamlanıp ilk başlangıcın yapılması konusunda bir talep oluyor ancak bu gerçekleşmiyor. O sürecin ardından bugünkü noktaya geliniyor. Bugün Türkiye savunma savunma sanayinde yerlilik oranını hem kamu hem de özel yatırımlar sayesinde yüzde 80 civarına çıkarttı. Türkiye’nin savunma sanayindeki güçlülük ortanı aynı zamanda Türkiye’nin diplomasideki gücünü de arttırdı" diye konuştu. Konferans, ADÜ Rektörü Prof. Dr. Bülent Kent’in, katkılarından dolayı Nuh Albayrak’a plaket ve hediye takdim etmesiyle sona erdi. ADÜ Atatürk Kongre Merkezi Aydın Bey Salonu’nda düzenlenen konferansa; ADÜ Rektörü Prof. Dr. Bülent Kent, Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Erkan Salan, Genel Sekreter V. Prof. Dr. Bertan Akyol, Rektör Danışmanı Doç. Dr. Kemal Ramazan Haykıran, AK Parti Aydın Gençlik Kolları İl Başkanı Ömür Özipek, akademik ve idari personel ile öğrenciler katıldı.