GÜNDEM
22 Aralık 2025 Pazartesi - 23:11 TŞOF Genel Başkanı Yiğiner, yenilenen Kırıkkale tesisinin açılışını gerçekleştirdi Türkiye Şoförler ve Otomobilciler Federasyonu (TŞOF) Genel Başkanı Mehmet Yiğiner, restorasyonu tamamlanan Kırıkkale Akaryakıt ve Dinlenme Tesisleri’nin açılışını; TŞOF Yönetim ve Denerim Kurulu üyeleri, ESOB başkanları, Ankara, Aksaray, Çorum, Kırıkkale, Nevşehir, Niğde ve Yozgat il ve ilçe şoförler odası başkanları ve yöneticilerinin katılımıyla gerçekleştirdi. Açılış kapsamında Genel Başkan Yiğiner, yürütülen tadilat çalışmaları hakkında katılımcılara detaylı bilgi verdi. Restoran, tuvaletler, yerden ısıtma sistemi, iç ve dış cephe düzenlemeleri ile ibadet ve dinlenme alanlarında tamamlanan çalışmaların, tesisin konfor ve işlevselliğini önemli ölçüde artırdığı vurgulandı. Kurdele kesiminin ardından yenilenen tüm alanları başkanlar ve yöneticilerle birlikte gezen Genel Başkan Yiğiner, tesisin ulaşım teşkilatına ve vatandaşlara daha nitelikli hizmet sunacağını ifade etti. Açılış sonrası gerçekleştirilen istişare toplantısında ise esnafı yakından ilgilendiren korsan taşımacılıkla mücadele, basit usulden gerçek usule geçişi öngören düzenleme, ticari araçlarda mülkiyet hakkı konusu ile odaların teknik donanım ihtiyaçlarının karşılanmasına yönelik bilgisayar, yazıcı ve barkod okuyucu temini başta olmak üzere birçok başlık ele alındı. Yapılan ve planlanan çalışmalar, birlik ve oda başkanlarıyla paylaşıldı. Konforlu ve işlevsel bir mola noktası olarak hizmet verecek Kırıkkale Akaryakıt ve Dinlenme Tesislerinin; ulaşım teşkilatına ve tüm vatandaşlara hayırlı olması temenni edilirken, açılış ve istişare toplantısına katılım ve katkı sunan tüm başkanlar ile yöneticilere teşekkür edildi.
22 Aralık 2025 Pazartesi - 23:09 Bursa’nın fethinin 700’üncü yılı etkinlikleri görkemli törenle tanıtıldı Bursa’nın fethinin 700’üncü yılı dolayısıyla Osmangazi Belediyesi tarafından 2026 yılı boyunca düzenlenecek etkinliklerin tanıtım toplantısı, Panorama 1326 Bursa Fetih Müzesi’nde görkemli bir açılışla gerçekleştirildi. Toplantıda, Bursa’nın tarihi ve kültürel mirasının önemine dikkat çekilirken, 700’üncü yıl sürecinin yalnızca bir anma dönemi değil, aynı zamanda ortak hafızanın gelecek kuşaklara aktarılmasını hedefleyen kapsamlı bir çalışma olduğu vurgulandı. Bu sürecin önceki dönem belediye başkanları tarafından başlatıldığına işaret edilirken, geçmişten bugüne emeği geçenlere teşekkür edildi. Yaklaşık 8 aydır sürdürülen hazırlıklar kapsamında, 2026 yılı boyunca Ocak ayından Aralık ayına kadar devam edecek geniş çaplı bir etkinlik takvimi oluşturuldu. Normal şartlarda nisan ayında başlayıp bir ay süren fetih etkinliklerinin, bu kez bir yıla yayılarak gerçekleştirilmesi planlanıyor. Program çerçevesinde kültürel, sportif ve tarihî içerikli çok sayıda organizasyon düzenlenecek. Etkinlikler kapsamında Bursa’nın 36 kardeş şehrinin kentte bir araya gelmesi hedeflenirken, uluslararası tarihi kent koşusu, rahvan at yarışları ve çeşitli organizasyonlarla Bursa’nın fethinin 700’üncü yılı ulusal ve uluslararası düzeyde anılacak. Programda konuşan Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, "700 yıl önce ufacık bir Bizans garnizonu olan Bursa’nın, başta Osman Gazi olmak üzere fetih süreci başlamış, ancak onun ömrü vefa etmemiştir. Oğlu Orhan Gazi’ye nasip olmuştur. 10 yıllık bir kuşatma ile, bir ok atmadan, bir kişinin bile burnu kanamadan bu muhasara ile burası fethedilmiş, fethedildikten sonra da adalet, hoşgörü ve eşitlik ile davranılarak, isteyenlerin burada yaşamaya devam edebileceği, isteyenlerin ise o dönem Bizans’ın başkenti İstanbul’a gitmesi için kolaylıkların sağlanabileceği bir anlayış ortaya konmuştur. O gün burası fethedildikten sonra yayılarak Avrupa’da başkentlere kadar dayanmış, Selçuklu, Osmanlı ve tabii ki Cumhuriyet dönemiyle birlikte bu topraklar hepimize yurt olarak kazandırılmıştır. Osmangazi Belediyesi olarak bu sene 21’incisini düzenleyeceğiz. Yirmi yıldır yapılan Bursa’nın fethi ve Osman Gazi’yi anma etkinlikleri, bizden önceki başkanlarımızın başlattığı bir bayrak yarışıdır. Bu yarışı biz de devralıp daha ileri götürebilmek için çalışıyoruz" dedi. 3 bin yıldır medeniyetlere ev sahipliği yapan bir şehir Bursa’nın Yunan işgali dönemine değinen Aydın, "Buraları bize yurt edinenler, 700 yıl önce buraları fethedenler, onların torunları ve 100 yıl önce de buranın işgaliyle karşılaştılar. Maalesef 100 yıl önceki işgalle birlikte Yunan komutanın Osman Gazi türbesini tekmeleyerek ’Kalk Osman, yurdunu kurtar’ dediğini duyan büyük önder Mustafa Kemal Atatürk, hemen meclis kürsüsüne siyah örtüyü koyarak 2 yıl 2 ay 2 gün süren Bursa’nın kuşatılmasından sonra 11 Eylül 1922’de düşman işgalinden kurtulduktan sonra da siyah örtüyü kaldırmış ve Bursa tekrar özgürlüğüne kavuşmuş. 700 yıl önce fethedilmiş, 100 yıl önce de işgalden kurtarılmış, 3 bin yıldır da medeniyetlere ev sahipliği yapan Bursa’da olmak bizler için en büyük onur" ifadelerini kullandı. Etkinlikler 1 yıl boyunca sürecek 2026 Ocak ayından Aralık ayına kadar etkinliklerin devam edeceğini kaydeden Aydın, "O gün onların Bursa’yı fethederek bıraktığı izler, eserler ve imalathaneler vardır. Bunları korumak ve yaşatmak görevi de bizlere düşmektedir. Normal şartlarda fetih etkinlikleri ve Osman Gazi’yi anma şenlikleri 6 Nisan’da başlayıp bir ay boyunca devam ediyordu. Nisan ayı boyunca da çeşitli etkinlikler yapıyorduk. Bu yıl 8 ay önce ekibimiz çalışmaya başladılar, profesyonel destekler aldılar. 2026’yı Ocak ayından başlayarak 700’üncü yıl olarak Aralık ayına kadar çeşitli etkinliklerle bir yıl boyunca anma ve kutlama yapılacak. Bunların içerisinde birçok etkinliklerimiz olacak. Otuz altı kardeş şehrimizin Bursa’da buluşmasıyla, dünyanın dört bir yanındaki kardeş şehirlerimizle birlikte, etkinliklerden uluslararası tarihi kent koşusuna, rahvan atlarından çeşitli organizasyonlara kadar bir yıl boyunca 700. yılı anacağız" şeklinde konuştu. Düzenlenecek etkinliklerle, fetihle birlikte oluşan tarihî mirasın korunması ve yaşatılması amaçlanıyor.
Eşinden öğrendi, dökümü sanat eserine dönüştürüyor
20 Aralık 2025 Cumartesi - 10:54 Eşinden öğrendi, dökümü sanat eserine dönüştürüyor Gaziantep’te yaşayan Senem Sevdim, bir yıl önce eşine yardım etmek amacıyla başladığı bronz döküm mesleğinde usta oldu. Bronz dökümü el işçiliği ile sanat eserlerine dönüştüren Sevdim, Türkiye’nin birçok ilinden gelen siparişleri yetiştirmeye çalışıyor. 5 çocuk annesi 47 yaşındaki Senem Sevdim, 54 yaşındaki eşi Abdullah Sevdim’den bronz döküm işlemini öğrenerek kısa süre içerisinde kendini kısa sürede geliştirdi. Zamanla dökümden hayvan ve araç figürleri ile çeşitli figürler üreten Sevdim, kentte bu işi yapan sayılı ustalardan biri haline geldi. Siparişleri yetiştirmekte zorlandığını gördüğü eşine yardımcı olmak için gelmeye başladığı dükkanda eşiyle çalışmaya devam ettiği sırada kendisini geliştiren Sevdim, azim ve kararlığıyla kadınların istediği her işte başarılı olabileceğini ispatlıyor. Eşinin çalıştıracak eleman bulamadığı için başladığı döküm aksesuar işinde usta olan Sevdim, kalıplara dönüştürülen dökümden süs eşyası ve ev aksesuarları yapıyor. İşinde adeta usta olan, bin bir emek ve zahmetle yaptığı ürünleri göz kamaştıran Sevdim, bir yandan eşinin eleman sıkıntısını gidermenin bir yandan da evine birlikte ekmek götürmenin mutluluğunu yaşıyor. Eşiyle birlikte bronz dökümü sanat eserlerine dönüştüren ve yaptığı motiflerle adeta sanatını konuşturan Sevdim, kocasının sağ kolu oldu. Sevdim çiftinin yoğun emek vererek titizlikle işledikleri aksesuarlar, Türkiye’nin birçok ilinden talep görüyor. Çiftin elinden çıkan sanat eseri niteliğindeki aksesuarlar, koleksiyonerlerin ve sanatseverlerin de ilgisiyle karşılaşıyor. Bir yıldır eşiyle çalıştığını, eşine öncelikle basit işlerde yardımcı olmaya başladığını ve daha sonra işi iyice öğrenerek eşinin yükünü hafiflettiğini söyleyen Senem Sevdim, çalışmaktan keyif aldığını ifade etti. Kadın elinin sanata yatkın olduğunu belirten Senem Sevdim, "Eşim 5 yıldır bakır ve alüminyum döküm işi üzerine çalışıyordu. Daha sonra dükkan açtık. Eşim bu işi yapmaya başladı. Elemana ihtiyacı vardı. Ben de eşimle beraber bu işi yapmak istedim. Dikkatimi çektim, merak ettim. Geldim eşimle beraber çalışmaya başladım. Güzel, zevkli bir iş ve çok severek yapıyorum. Eşime yardımcı oluyorum. Birlikte çalışıyoruz. Telleme, taşlama ve zımparalamaları yapıyorum. Telleme, taşlama ve zımparalama gibi farklı aşamalardan sonra ürünlerimizi hazırlıyoruz ve satışa sunuyoruz. Eşimle birlikte çalışmak çok güzel. Ben dükkana öğleye doğru geliyorum. Eşim kaynak işine başlamış oluyor. Daha sonra o kaynak ettiği ürünleri ben alıyorum. Taşlama işinden geçiriyorum. Daha sonra telleme işini yapıyorum. Ondan sonra beraber çalışıyoruz" dedi. Eşine yardım ederken mesleğe ilgi duymaya başladığını belirten Sevdim, "İşi öğrendiğin zaman kolay oldu. Tabi her işin bir zorluğu var. Eşimin işi biraz daha zor oluyor. Çünkü kaynak işini daha çok eşim yapıyor. Kaynak yaparken eli yanıyor, zorluk çekiyor. Zımparalama ve taşlama işini ben yaptığımda ve eldiven kullanmadığım zaman elimde kesikler olabiliyor, yanıklar olabiliyor. Çok dikkatli olmak lazım. Eşimle birlikte çalışmaktan zevk alıyorum. Beraber mutlu bir şekilde çalışıyoruz. Kendi işimiz ve çok zevkli oluyor. Her kadına da eşiyle birlikte çalışmasını tavsiye ediyorum. Bir dükkan açtıkları zaman ve eğer yetenekleri varsa birlikte çalışmaları çok güzel olur. Ben işimi çok zevkle ve severek yapıyorum" şeklinde konuştu. Meslekte ilerlemesinde kocasının yardımının etkili olduğunu vurgulayan Sevdim, "Ben önceleri çok gelmek istemedim. Daha sonra kendim karar verdim ve geldim. İşimiz çok güzel, zevkli ve severek yapıyorum. Kaynak işini daha iyi öğrendiğim zaman inşallah daha da güzel olacak diye düşünüyorum" ifadelerini kullandı. Eşiyle birlikte çalışmanın güzel bir duygu olduğunu belirten Abdullah Sevdim de, "Eşimden Allah razı olsun, yıllardır beraber çalışıyoruz. Ekmeğimizi beraber bölüşüyoruz. Eleman ihtiyacımız vardı. Eleman bulamadığımız için eşimle beraber çalışmaya karar verdik. Bu yolda bayağı yol kat ettik. İnşallah bundan sonra daha da iyi çalışarak ve hayvan figürleri, at arabası, Rus arabası ve bütün hayvan figürlerini üretmeye devam edeceğiz" diye konuştu.
Nesli tükenme tehlikesi altında olan salep Eskişehir’de yeniden hayat buluyor
20 Aralık 2025 Cumartesi - 10:48 Nesli tükenme tehlikesi altında olan salep Eskişehir’de yeniden hayat buluyor Eskişehir Osmangazi Üniversitesi (ESOGÜ) Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü Öğr. Üyesi Prof. Dr. Duran Katar, "Eskişehir’de yapılacak salep üretiminde kalite açısından kabul edilebilir bir verim elde edilebileceğini görüyoruz. Salebin üretim merkezinin Eskişehir olmaması için hiçbir neden yok" dedi. Kış aylarının vazgeçilmez içeceklerinden olan ve doğal dondurma üretiminde yaygın olarak kullanılan salep, nesli tükenme tehlikesi altında olan bitki türleri arasında yer alıyor. Doğadan toplanması yasak olan saleple ilgili ESOGÜ Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü Öğr. Üyesi Prof. Dr. Duran Katar ve üreticiler tarafından bir proje yürütüldü. Bu kapsamda, küçük bir tarla alanı oluşturularak salep bitkisi yetiştirildi. Süreç içerisinde yapılan araştırmalar sonucunda, Eskişehir’in birinci sınıf kalitede yüksek verimli salep üretimine elverişli olduğu tespit edildi. "Eskişehir’de salep üretiminin yaygınlaşacağını söyleyebiliriz" Projenin detaylarını anlatan ESOGÜ Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü Öğr. Üyesi Prof. Dr. Duran Katar, "Doğadaki saleplerin çok büyük bir kısmı her yıl bir yumru üretiyor, ertesi yıl o yumrudan yeni bir bitki gelişiyor ama bizim üzerinde çalıştığımız saleplerin çok büyük bir kısmı tür olarak her yıl birden fazla yumru üretme özelliğine sahip. Bu da bize tarla şartlarında salebin üretilebilme imkânını sağlıyor. Bu yönüyle çok önemli. Dolayısıyla, ilerleyen yıllarda Eskişehir’de salep üretiminin yaygınlaşacağını söyleyebiliriz. Şu an yaptığımız çalışmalar ve bugüne kadarki edindiğimiz bilgiler bunu gösteriyor" şeklinde konuştu. "Salebin üretim merkezinin Eskişehir olmaması için hiçbir neden yok" Üretimde birim alandan alınacak ürün miktarının önemli olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Katar, "Eskişehir’de yapılacak üretimde kabul edilebilir bir verim elde edilebileceğini görüyoruz. Kalite açısından da yine aynı şekilde birinci sınıf veya en fazla ikinci sınıf ürün elde etme şansımız var. Eskişehir bu alanda lider bir şehir olabilir. Her ne kadar dondurma üretiminin merkezi Maraş’ta olsa da, Türkiye’de ve dünya pazarlarında o dondurmanın, yani salebin üretim merkezinin Eskişehir olmaması için hiçbir neden yok. Biz bunun için gerekli çalışmaları yürütüyoruz. Yeter ki bu çalışmalar, üreticiler tarafından yeterli ilgiyi görsün ve para kazandıracak bu tip ürünlerin üretimine yönelsinler" ifadelerini kullandı. "Bir kilogram salebin fiyatı neredeyse bir ton buğdayın fiyatına karşılık geliyor" Prof. Dr. Katar, üreticilere yönelik bilgiler de paylaşarak sözlerini şöyle sürdürdü: "Salep, birim alanına fazla miktarda para kazandıran bir ürün. Bir kilogram salebin fiyatı bugün neredeyse bir ton buğdayın fiyatına karşılık geliyor. Çok kaliteli saleplerimiz var. Bunları bu alanda, bu bölgede üretmeye devam ettiğimiz sürece çiftçinin normal şartlarda kazandığının en az 4-5 katı daha fazla para kazanabileceği bir fırsat, bir imkân sunuyor."
Başkan Aydın, özel bireyin mutluluğuna ortak oldu
20 Aralık 2025 Cumartesi - 10:48 Başkan Aydın, özel bireyin mutluluğuna ortak oldu Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın, otizmli Yunus Emre Erdem’in davetine kayıtsız kalmadı. Yunus Emre’nin doğum gününü kutlamak amacıyla ailesinin evini ziyaret eden Başkan Aydın, özel bireyin mutluluğuna ortak oldu. İstiklal Mahallesi’nde yaşayan otizmli Yunus Emre Erdem, vatandaş ile belediye arasında iletişim köprüsü olan Osmangazi Çağrı Merkezi’ni arayarak Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın’dan doğum günü için Bursaspor forması talep etti. Çağrı merkezine ulaşan bu anlamlı istek üzerine harekete geçen Başkan Erkan Aydın, İstiklal Mahalle Muhtarı Mümin Gözyılmaz ile birlikte Yunus Emre’yi evinde ziyaret ederek gönülleri ısıtan bir sürprize imza attı. Sevgi ve samimiyetin hakim olduğu buluşmada Yunus Emre ile yakından ilgilenen Başkan Aydın, özel gereksinimli bireylerin her zaman desteklenmesi gerektiğini vurguladı. Doğum günü pastasının kesilmesiyle birlikte evde neşe dolu anlar yaşanırken, Başkan Erkan Aydın’ın içten yaklaşımı ziyarete ayrı bir anlam kattı. Bu tür buluşmaların toplumsal dayanışmayı ve gönül bağlarını güçlendirdiğini belirten Başkan Erkan Aydın, "Yunus Emre’nin bugün 15’inci doğum gününü kutladık. Kendisine bundan sonraki hayatında sağlıkla, huzurla; ailesiyle ve sevdikleriyle birlikte nice güzel yaşlar diliyoruz. Bu buluşma bizim için gerçekten çok anlamlıydı" ifadelerini kullandı. Hazırlanan sürpriz ile oldukça mutlu olduğunu söyleyen Yunus Emre Erdem ise kendisini kırmadığı için Osmangazi Belediye Başkanı Erkan Aydın’a teşekkürlerini sundu.
Muratpaşa’da 60 yaş üstüne sağlıklı yaşam rozeti
20 Aralık 2025 Cumartesi - 10:42 Muratpaşa’da 60 yaş üstüne sağlıklı yaşam rozeti Antalya Muratpaşa Belediyesi, Akdeniz Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi iş birliğiyle 60 yaş üstü kent sakinlerine yönelik kapsamlı bir sağlık taraması ve fiziksel aktivite programı düzenledi. Program kapsamında belirlenen sağlık hedeflerinden en az birine ulaşan Yaşlı Evi üyeleri için rozet töreni gerçekleştirildi. "60 Yaş ve Üzeri Bireylerde Sağlığı Koruma ve Geliştirme Programı" kapsamında kıdemli kent sakinlerinin kan basıncı, kan şekeri ve kolesterol ölçümleri ile vücut kitle indeksi gibi temel sağlık göstergeleri haftalık takip edildi. Ayrıca kronik hastalık riskleri düzenli olarak izlenirken, bireylerin kendi sağlık durumlarını daha yakından takip edebilmeleri amacıyla mobil sağlık uygulamaları da tanıtıldı. Ekim ayından bu yana sürdürülen çalışmalarda yaşlı bireylerin sağlık durumlarının izlenmesi, risklerin erken saptanması, sağlıklı yaşam alışkanlıklarının kazandırılması ve bu alışkanlıkların sürdürülebilirliğinin sağlanması hedeflendi. Programda aynı zamanda akran desteğinin, sağlıklı yaşam davranışlarını güçlendirmedeki önemine dikkat çekildi. Belirlenen sağlık hedeflerinden en az birine ulaşan Yaşlı Evi üyelerine düzenlenen törende rozetleri takdim edildi. Süreç boyunca arkadaşlarını motive eden ve destekleyen akran liderlere de liderlik belgeleri verildi.
Bu taksi durağı esnafın hayvan sevgisi ile öne çıkıyor
20 Aralık 2025 Cumartesi - 10:42 Bu taksi durağı esnafın hayvan sevgisi ile öne çıkıyor Eskişehir’de hayvansever taksici esnafı, durak çevresindeki sokak hayvanlarını kendi ceplerinden masraf ederek besliyor. Kırmızı Toprak Mahallesi’nde Ercan Sokak ile Atatürk Caddesi’nin kesiştiği noktada bulunan bir taksi durağı, esnafın hayvan sevgisi ile biliniyor. Durak çalışanları, çevredeki sokak hayvanlarına sahip çıkmaya gayret ediyor. Her gün en az 2 kilo mama alarak yaklaşık 500 TL’yi sokaktaki canların hayrına kendi cebinden harcayan esnaf, üşüyen hayvanları ise zaman zaman durağın sıcak ortamında misafir ediyor. Esnafın duyarlılığı hem vatandaşın hem de yolcuların takdirini topluyor. "Kediler hoş bir görüntü oluşturuyor" Durak Başkanı Gürkan Seber, "Arkadaşlarımız hayvanlara bakıyor, biz de onlara destek oluyoruz. Özellikle kediler hoş bir görüntü oluşturuyor. Onlara kendimiz mama ve su veriyoruz, bazen vatandaş da destek çıkıyor. Güzel geri dönüşler alıyoruz, herkes mutlu" dedi. "Elimizden geldiğince sokak hayvanlarıyla ilgilenmeye çalışıyoruz" Yaklaşık 18 yıldır taksici olan 52 yaşındaki Ergün Angı, "Elimizden geldiğince sokak hayvanlarıyla ilgilenmeye çalışıyoruz. Başkanımız ve duraktaki bütün arkadaşlarımız sağ olsunlar, yardımlarını yapıyorlar. Allah’ın sessiz kulları... Mamalarını ve sularını verip, yaşamda kalmalarını sağlamaya gayret ediyoruz" şeklinde konuştu. "Üşüdükleri zaman gerekirse durağın içine alıyoruz" Yaklaşık 5 yıldır taksici olan 60 yaşındaki Cihan Işıtan ise, şunları söyledi: "Her gün 2 kilo mama getiriyorum, yaklaşık 500 TL tutuyor. Hayvanlar bazen dışarıda üşüyorlar. Böyle durumlarda gerekirse durağın içine alıyoruz. Başkanımız da sağ olsun, bu işlere sıcak bakıyor ve ilgileniyor. Vatandaşlar gelip geçerken buradaki kediler seviyor, hoşlarına gidiyor. Yaz mevsiminde yavrularımız vardı. Gerçekten bakabileceğine inandığımız kişilere sahiplendiriyoruz. Rica ediyoruz sokak hayvanlarını tekmelemesinler. Özellikle kış mevsiminde daha duyarlı olsunlar, hayvanların barınabilecekleri üstü kapalı küçük yuvalar bıraksınlar."
Vali Işın: "Türkiye artık başı dik, güçlü ve kendi ayakları üzerinde duran bir ülke haline gelmiştir"
20 Aralık 2025 Cumartesi - 10:42 Vali Işın: "Türkiye artık başı dik, güçlü ve kendi ayakları üzerinde duran bir ülke haline gelmiştir" Kütahya Valisi Musa Işın, Türkiye’nin son 20 yılda başı dik, güçlü ve kendi ayakları üzerinde duran bir ülke haline geldiğini vurguladı. Kütahya Valisi Musa Işın, GRTC Küresel Araştırma Düşünce Merkezi Genel Kurul Toplantısı’na katıldı. Toplantıda; düşünce kuruluşlarının küresel ve bölgesel meselelerde üstlendiği rol, akademik çalışmaların politika yapım süreçlerine katkısı ile gençliğe yönelik yürütülen araştırma ve eğitim faaliyetleri ele alındı. Programda ayrıca GRTC’nin yürüttüğü çalışmalar ve gelecek dönem hedefleri değerlendirildi. Toplantıda konuşan Vali Musa Işın, bilimsel düşünceyi ve üretimi merkeze alan platformların toplumsal gelişim açısından büyük önem taşıdığını belirterek, toplantının hayırlı olmasını temenni etti. Vali Işın konuşmasında, Türkiye’nin son yıllarda özellikle bilim, teknoloji ve savunma sanayii alanlarında önemli bir ilerleme kaydettiğine dikkat çekti. Türkiye’nin son 20 yılda başı dik, güçlü ve kendi ayakları üzerinde duran bir ülke haline geldiğini vurgulayan Işın, bu gelişmelerin mazlum coğrafyalar için de umut kaynağı olduğunu ifade etti. İslam dünyasının birlik ve dayanışma içinde olması gerektiğini belirten Vali Işın, sadece teknolojik ve bilimsel gelişmenin değil, aynı zamanda ahlaki üstünlüğün de büyük önem taşıdığını dile getirdi. İslam’ın ahlakla özdeşleşen bir din olduğunu vurgulayan Işın, Müslümanların her alanda güzel ahlakı temsil etmesi gerektiğini söyledi. Sivil toplum kuruluşlarının önemine de değinen Vali Işın, devletin her alanda tek başına yeterli olamayacağını, bu noktada sivil toplumun özellikle gençlerin geleceğe hazırlanmasında önemli bir rol üstlendiğini ifade etti. Konuşmasında Kütahya’nın köklü tarihine de dikkat çeken Vali Musa Işın, 1074 yılından bu yana Türk-İslam medeniyetine ev sahipliği yapan bu kadim şehirde, Selçuklu ve Osmanlı mirasının yaşatıldığını belirtti. Türkiye’nin bayrağını birlik ve beraberlik içinde daha da yükseklere taşıyacaklarını ifade eden Işın, konuşmasını iyi dilek ve temennilerle tamamladı.