EKONOMİ - 21 Aralık 2024 Cumartesi 09:53

Gaziantep’te ihracatın yıldızları ödüllendirildi

A
A
A
Gaziantep’te ihracatın yıldızları ödüllendirildi

Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri tarafından düzenlenen törenle, 2023 yılı içerisinde en fazla ihracat yapan firmalara “İhracatın Yıldızı” ödülü verildi.


Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri konferans salonunda gerçekleşen ödül törenine Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat, Ticaret Bakan Yardımcıları Özgür Volkan Ağar ve Sezai Uçarmak, Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Osman Çelik, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Çetin Ali Dönmez, Gaziantep Valisi Kemal Çeber, Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, GAİB Koordinatör Başkanı Fikret Kileci, GAİB Başkanları Mehmet Çıkmaz ve Celal Kadooğlu, ilçe belediye başkanları, Oda ve borsa başkanları, Bakanlık temsilcileri, ödül alan firmaların temsilcileri ve davetliler katıldı.


Büyük ilgi gören törende, Türkiye ve bölge ekonomisine 2023 yılında üretim, istihdam ve yüksek ihracat seviyeleri ile katkı sağlayan ihracatçılar ödüllerini Ticaret Bakanı Prof. Dr. Ömer Bolat’ın elinden aldı. Törende yapılan konuşmalarda, GAİB’in yaklaşık 18 bin üyesinin bulunduğu, her üyenin yaptığı ihracatla, “İhracatın Yıldızı” ödülünü hak ettiği vurgulandı.



“İhracatta cumhuriyet rekorları kırıyoruz”


Ticaret Bakanı Ömer Bolat, Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri tarafından yaptırılan Gümrük Laboratuvarının açılışını yaptıktan sonra “İhracatın Yıldızları” ödül törenine katıldı. Bakan Bolat, törende yaptığı konuşmasına Gaziantep modeline vurgu yaparak başladı. Bakan Bolat, “Benim şöyle bir tezim var. Türkiye’nin 81 vilayetinde ortalamayı Gaziantep seviyesine çıkarsak bu gün kişi başına 30 bin dolarlık bir Türkiye ekonomisinden söz edebiliriz. Kişi başına milli gelirimizi 22 yılda 3 bin 600 dolardan 13 bin 200 dolara ve bu yılsonunda da 15 bin dolar bandına çekmiş olacağız. Toplam milli gelirimizi 230 milyar dolardan geçen yılsonu 1 trilyon 130 milyar dolar, Eylül ayı sonu itibariyle kesinleşmiş 1 trilyon 260 bin dolar ve inşallah Aralık sonu itibariyle 1 trilyon 300 milyar doları aşmış olacağız. İhracatta da bu yılda Cumhuriyet rekorunu kırıyoruz, kıracağız. Bu yılı da 260 milyar ve üzeri bir rakamla kapatacağız. Hizmet ihracatımızı da 115 milyar dolar bandına çıkaracağız” dedi.



“Gaziantep modeli iyi çalışıyor”


Gaziantep, müteşebbis gücü ile proje üretme gücüyle ülke ekonomisine büyük katkı sağladığını ifade eden Bakan Bolat, “Gaziantep modeli ile çok önemli işler başarılıyor. İşte bunlardan birisi de bugün açılışını yaptığımız Gümrük Laboratuvarıdır. Finansmanı GAİB tarafından karşılanan bu laboratuvarın hizmete girmesi ile Gaziantepli ihracatçılar artık başka vilayetlere gitmeye gerek duymayacaklar. Üretici ve ihracatçı bir şehir olan Gaziantep artık başka şehirlere gitmeden kendi laboratuvarlarında 24 saatte işini tamamlayıp, ihracatını gerçekleştirecek. Bu laboratuvarın yapımında Gaziantep modeli iyi çalışmış. Emeği geçenlere teşekkür ediyorum” ifadelerini kullandı.



“Her ihracatçımız parlayan bir yıldızdır”


Gaziantep Valisi Kemal Çeber de törende yaptığı konuşmada Gaziantep’in potansiyeline vurgu yaptı. Gaziantep’in gelecekte çok daha önemli bir ekonomik potansiyele sahip olacağını söyleyen Vali Çeber, “Bu bölge gelecekte yeni Marmara Bölgesi olacak. Gaziantep de bölgenin merkezi olacaktır. Tüm bileşenler, tüm potansiyeller bize bunu söyletiyor. Ben de buna canı gönülden inanıyorum. Bu anlamda en çok güvendiklerimden birisi de bugün bir bölümüne ödül vereceğimiz, ancak hepsi birer yıldız olan ve afet dönemlerinde daha çok parlayan Gaziantepli yıldızlardır. Tüm yıldızlarımızı tebrik ediyorum” ifadelerin yer verdi.



“Şikayet değil, çare bulma modeli”


Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin ise Gaziantep Modeli ile şehri her anlamda kalkındırmak için çalıştıklarını ifade etti. Başkan Şahin, “Büyükşehir Belediyesi olarak merkeze sanayimizi aldık. Çünkü bizim Organize Sanayi Bölgemizde 300 bin kişi istihdam ediliyor. Bunun yanında sanayimizi akıllı sanayi yapmak için çalışıyoruz. Önce 130 kilometreden içme suyunu getirdik. Şimdi 90 kilometreden Fırat’ın suyunu getiriyoruz. Açacağımız tünelle Organize Sanayi Bölgesi’ne gidecek yolu kısaltacak projeyi başlattık. Kira büyük bir sorun. OSB’de çalışanların yine OSB’ye yakın bir yerde ev sahibi olması için projeler üretiyoruz. Hep birlikte bu kente hizmet etme için çalışıyoruz. Gaziantep modeli şikayet etme, çare bul, modelidir. Kira fiyatlarının düştüğü, günün sonunda herkesin huzurlu ve mutlu olduğu bir Gaziantep’i tesis etmek için buradayız” şeklinde konuştu.



“Laboratuvar, ihracat işlemlerini hızlandıracak”


Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri (GAİB) Koordinatör Başkanı Ahmet Fikret Kileci, ödül töreninin açılışında yaptığı konuşmada, 2023 yılında GAİB’e bağlı birliklerden 11,7 milyar dolarlık ihracat yapıldığını söyledi. Gaziantep’in geçtiğimiz yıl 10,1 milyar dolarlık ihracatla en fazla ihracat yapan 6. şehir olduğunu belirten GAİB Koordinatör Başkanı Kileci, açılışı yapılan Gümrük Laboratuvarı’nın da bölge ihracatında yeni bir dönemi başlatacağına dikkat çekti. Kileci, “Bugün açılışını yaptığımız Gümrük Laboratuvarı ihracatçımız için çok önemli. Artık ihracatçılarımızın işlemleri kısa sürede gerçekleşecek, ihracat hızlanacaktır. Raporlar için 5-10 gün beklenmeyecek. İnşallah en kısa sürede akreditasyonunu tamamlayıp, tam teşekküllü olarak iş dünyamıza hizmet edecektir” diye konuştu.


Kileci, Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, Şehitkamil Belediye Başkanı Umut Yılmaz ve Şahinbey Belediye Başkanı Mehmet Tahmazoğlu’na da şehre yaptıkları başarılı hizmetlerden dolayı teşekkür etti.



Yapılan konuşmaların ardından ödül törenine geçildi. Törende, GAİB’in 18 bin üyesi içerisinde en fazla ihracat yapan 100 firmanın temsilcilerine “İhracatın Yıldızı” ödülü verildi. İhracat şampiyonu firmaların temsilcileri ödüllerini Ticaret Bakanı Ömer Bolat, GAİB Koordinatör Başkanı Ahmet Fikret Kileci, Güneydoğu Anadolu Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar Mamulleri İhracatçılar Birliği Başkanı Celal Kadooğlu ve Güneydoğu Anadolu Kuru Meyve ve Mamulleri İhracatçılar Birliği Başkanı Mehmet Çıkmaz’dan aldı. Törende ayrıca, ihracat işlemlerine katkılarından dolayı İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ile Gümrük Müdürlüğü personellerine de teşekkür plaketi verildi.



Gaziantep’te ihracatın yıldızları ödüllendirildi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Hatay Öldü zannettiği oğlunu 11 yıl sonra Sednaya hapishanesinin açılmasıyla gören babanın umudu yeşerdi Hatay’ın Belen ilçesinde yaşayan Suriyeli Abdulwahed Aboosama Alhasan, 2014 yılında Esad rejimi tarafından Sednaya cezaevine alınan ve yıllardır haber alamadığı oğlunun görüntülerini, cezaevinin kapılarının açılmasıyla yıllar sonra internette görerek umutlandı. Alhasan, Şam’a giderek DNA testi yaptırmak ve görüntülerdeki kişinin evladı olup olmadığını öğrenmek istiyor. Suriye’de 2011 yılında başlayan iç savaş insanların hayatlarını yerle bir etmişti. İç savaştan kaçarak Türkiye’ye sığınan Abdulwahed Aboosama Alhasan, Esad rejiminin devrilmesiyle birlikte 2014 yılında Şam’da cezaevine alınan oğlu Usame Alhasan’ın izine yıllar sonra rastladı. Sedneya cezaevindeki mahkumların görüntüleri arasında evladını da gören baba Alhasan’ın içinde yıllar sonra evladına kavuşabilmenin umudu yeşerdi. Şam’a gidip görüntülerde evladına benzettiği şahısla DNA testi yaptırmak isteyen Alhasan, yetkililerden gelecek umutlu haberi bekliyor. “Kardeşim Abdurrahman, Lübnan’da bulunan üç kızım da o görüntüleri görür görmez şahsın oğluma birebir benzediğini söylediler” Oğluna kavuşmak için günleri sayan 58 yaşındaki baba Abdulwahed Aboosama Alhasan, “11 yıldır oğlumu görmüyorum 2014 yılından beri cezaevinde, 2015 yılında Sednaya hapishanesinde görüşe gittim ve sekiz dakika görebildim. Cezaevi açıldıktan sonra bazı görüntüleri gördüm ve inşallah oğlum yaşıyor diye umutlandım. Aynı zamanda izlediğim görüntülerde oğlumla birebir eşleşen bir hastanın olduğunu gördüm. Görüntülerde hafızasını kaybettiğini gördüm. Evladımı bulmak için yetkililerden izin istedim. Bu yüzden yetkililerden DNA testi yapılması ve görüntülerdeki kişinin oğlum olup olmadığını öğrenmek istiyorum. DNA testi için Şam’a gitmem gerekiyor. 2015 yılının Temmuz ayında evimi bombaladılar, evi bombaladıklarında bayram günü eşim ve annem vefat etti. Kardeşim Abdurrahman, Lübnan’da bulunan üç kızım da o görüntüleri görür görmez şahsın oğluma birebir benzediğini söylediler. Şam’a gidip öz oğlum olduğunu ispatlamak istiyorum” ifadelerini kullandı. “Görüntülerdeki kişi oğlum değilse bile evladıma ne olduğunu öğrenmek istiyorum” Görüntülerdeki kişinin oğlu olmasa bile evladını bulabilmek için elinden gelen her şeyi yapacağını ifade eden Alhasan, “Görüntülerdeki kişinin oğlum olup, olmadığını öğrendikten sonra tedavisi için ne gerekiyorsa yaptırmak istiyorum. Görüntülerdeki kişi oğlum değilse bile evladıma ne olduğunu öğrenmek istiyorum. Oğlumun nereye gittiğini aynı zamanda herhangi bir cenazesi olup olmadığını araştırmak istiyorum. Ailem büyük bu yüzden ailemin orada şu anda yaşayabilmesi için yaşanabilir bir evi düzenleyip öyle gitmek istiyorum. Türkiye devletine çok çok teşekkür ederim. Türkiye halkına da çok teşekkür ederiz. Bizi çok iyi ağırladılar ve biz inşallah bundan sonra da kardeş olarak kalacağız” şeklinde konuştu.
Aydın Nazilli’nin Kestane Şekeri, Uzakdoğu sofralarını süslüyor Aydın’ın Nazilli ilçesinde 18 yıl önce üretmeye başladığı kestane şekerini, 15 yıl önce de Japonlara tattıran girişimci aile, 10 bin kilometre ötedeki Japonları bu lezzetin müdavimi yaptı. Coğrafi işarete sahip Aydın Kestanesinin ünü kıtaları aştı. Kebabı ile damak çatlatan kestane, şekeri ile de ağızları tatlandırmaya, Uzakdoğu sofralarını da süslemeye devam ediyor. Nazilli’de üretilen kestane şekeri, başta Japonya olmak üzere pek çok ülkeye ihraç ediliyor. Soğuk kış günlerinin vazgeçilmesi kestanenin şekeri de çok seviliyor. Japonların ilk tercihi Aydın’ın Nazilli ilçesine bağlı Aksu Mahallesi’nde üretilen kestane şekeri, yurt içinde olduğu kadar yurt dışında da büyük ilgi görüyor. Bin 200 rakımlı Aksu ve Işıklar Mahallelerinde yetiştirilen dünyaca ünlü Şekerci Kestanesi, kebabının yanı sıra kestane şekeri olarak da hem istihdama hem de ekonomiye can katıyor. Kestane Şekeri ile tam 15 yıldır Japonların sofralarına giren İşletmeci Ersan Çetin, “Türkiye’de kestane üretiminin yüzde 30’unu Aydın karşılıyor. Aydın’daki üretimin de yarısını Nazilli karşılıyor. Dünyanın en iyi ve en doğal kestane şekerini de biz üretiyoruz. En büyük pazarımız ise Japonya. Japonlara birinci kalite bizden, 2. ve 3. kalite kestane şekeri ise İspanya ve İtalya’dan gidiyor. Japonların 15 yıldır birinci kalitedeki kestane şekerinin tek tercihi bizim işletmemiz. Türkiye’de de sadece bizden alıyorlar. Yıllık 400-500 ton kestane şekeri üretiyoruz. 60 civarında kadının çalıştığı işletmemizde kestaneler tek tek elde işlenerek kestane şekerine dönüştürülüyor. Glikoz ve koruyucu madde kullanmadığımız, aynı zamanda da elde üretim yaptığımız için Japonların tek tercihi biziz” dedi. “Japonlara kestane şekeri beğendirmek çok zor” Japonlara kestane şekeri beğendirmenin çok zor olduğunu, sırlarının ise kestane şekerinin en doğalını üretmede olduğunu ifade eden Ersan Çetin, “Babam Mustafa Çetin 18 yıl önce köyümüzde kestane şekeri üretimine başladı. Geçtiğimiz yıllarda kestanemiz Coğrafi İşaret aldı. Yani kestanemizin değeri bir kat daha arttı. Biz ise kestane şekeri üretiminde iddialıyız. Sırrımız glikoz ve katkı maddesi asla kullanmamamız. Sadece pancardan elde edilen şekeri kullanıyoruz. Bölgemizdeki en kaliteli kestaneleri üretimde kullanıyoruz. Kestaneler tek tek elden geçiriliyor. Diğer üretim yapılan yerlere göre bizim üretimimiz fabrikasyon değil ve doğal olması nedeniyle ilk tercih nedeni” açıklamasında bulundu. “Yıllık 4 -5 konteyner kestane şekeri ihraç ediyoruz” Ekim ayında kestane hasadının başladığını, kuyularda 15 gün kadar bekletilen kestanelerin çıkarıldıktan sonra seçilerek işletmeye getirildiğini ifade eden Çetin, “Kasımda da biz kestane şekerimizi üretmeye başlarız. Mayısa kadar bu işi yapıyoruz. Çalışanlarımız genellikle bayandır. Kestane şekeri üretimi toplamda 7 ay sürüyor. Bizim kestanemiz 1. sınıf Aydın Kestanesidir. En büyük pazarımız da Japonya. Yıllık 4 -5 konteyner kestane şekeri ihraç ediyoruz. Aynı zamanda Türkiye genelindeki büyük işletmelere de kestane ve kestane şekeri gönderiyoruz. İç pazarda İzmir, Bursa, Samsun, Antalya, Ankara, Muğla, İstanbul başta geliyor. Hatta zincir marketlere de kestane gönderiyoruz. Yıllık ortalama 400-500 ton kestane işliyoruz” dedi. Üretim aşaması Nazilli’nin yüksek rakımlı Aksu ve Işıklar Mahallelerinde hasat edilen ‘Şekerci’ adı verilen kestaneler, üzerindeki dikenden daha kolay çıkartılabilmesi için yaklaşık bir ay kuyularda bekletiliyor. Kuyulardan çıkartılan kestaneler kabuklarından ayrıldıktan sonra işletmeye getiriliyor. Sıcak suda 5-10 dakika haşlanan kestaneler dış kabuklarından ayrılması için çalışanlar tarafından tek tek elden geçiriliyor ve boyutuna göre ayrılıyor. Kestaneler dağılmaması için 4’lü gruplarda tüle sarılıyor. Sonra kestaneler haşlanıyor, yıkanıyor, şuruplanıyor ve bir gün dinlenmeye bırakılıyor. Kıvama ulaştıktan sonra tüller açılıyor ve ambalajlanarak satışa sunuluyor.