TEKNOLOJİ - 16 Ekim 2024 Çarşamba 10:02

Erişim engeli getirilen Discord’da milli değerlere ve katledilen genç kıza küfürler yağdırdılar

A
A
A

Erişim engeli getirilen Discord’a farklı yöntemlerle girilebildiğini belirten yazılımcı Yüksel Gazi Yumlu, platformda aynı sorunların sürdüğünü ifade ederek aileleri uyardı.

Geçtiğimiz günlerde bir kız çocuğunun Discord isimli mesajlaşma uygulaması üzerinden kendisine zorla şiddet uygulatıldığı ve cinsel içerikli görüntülerinin ailesine yollanmakla tehdit edildiğine dair sosyal medyada yayımlanan videolara yönelik İçişleri Bakanlığı inceleme başlattı. Ardından videonun kurgu olduğu ortaya çıkarken, bu olayla birlikte sosyal medyada yayılan çeşitli olaylar üzerine devlet yetkilileri Discord isimli platform için harekete geçti. Yapılan çalışmalar sonucunda Discord’un kendi bilgilerini, IP adreslerini ve içeriklerini güvenlik birimleriyle paylaşmayı reddetmesi sonucunda Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı platforma erişim engeli getirdi. Türkiye’de uygulanan erişim engelinin ardından Discord ise zararlı on binlerce kullanıcıyı yasaklayıp bazı toplulukları kapattı.

Erişim engeli getirilen Discord’da milli değerlere ve katledilen genç kıza küfürler yağdırdılar

Anıtkabir’i paramparça edeceklerini söyleyip İkbal Uzuner’e küfür ettiler

Kullanıcılar VPN kullanarak ve DNS adreslerini değiştirerek Discord’a erişmeyi sürdürüyor. Bu nedenle sanal zorbalık, çocuk istismarı, dini ve milli değerlere hakaret, şantaj ve çalıntı kredi kartıyla illegal harcamalar ile propagandalara kadar suç teşkil edecek sayısız faaliyetin gerçekleştirildiği Discord’da yaşanan birçok şey hala devam ediyor. Kişisel bilgilerini gizleyerek bulunamayacağını düşünen platform üyeleri Anıtkabir’i paramparça edeceklerini söyleyip Atatürk’e, Türk bayrağına, şehitlere, Kürtlere, Allah’a ve Semih Çelik’in katlettiği İkbal Uzuner’e bile küfürler yağdırıyor. Kuralsızca her istediklerini yapan bu kişiler, platformu sadece vakit geçirmek için kullanan insanları da rahatsız ediyor. Böyle sosyal medya uygulamalarında vakit geçiren kişiler ise, hala tam olarak çözüm üretilemediğini düşündükleri konuyla ilgili yetkililerin daha etkili yöntemleri değerlendirmesini bekliyor.

Erişim engeli getirilen Discord’da milli değerlere ve katledilen genç kıza küfürler yağdırdılar

"VPN ve DNS’le giriş yapılıyor, sorun hala sürüyor"

İnternet aleminde yaşanan olaylar sonucunda Discord’un yasaklanması ve buna rağmen devam eden problemlerle ilgili değerlendirmelerde bulunan yazılımcı Yüksel Gazi Yumlu, "Bunlar Discord ilk açıldığından beri olan ama yeni yeni gündemde patlak veren olaylar. En son patlayan olayla da artık gündeme geldi ve bunun için çalışmalar yapılmaya başlandı. Bu durumda hem Discord hem de devlet adım attı. Devlet Discord’u yasakladı ama hala sorunlar çözülmüş değil, devam ediyor. VPN ve DNS ile giriş yapılıyor, sorun hala sürüyor" şeklinde konuştu.

Erişim engeli getirilen Discord’da milli değerlere ve katledilen genç kıza küfürler yağdırdılar

"İnternet üzerinde bilgi gizliliğine dikkat etmek önemli"

Kullanıcıların dikkat etmesi gereken bazı detaylara değinen Yumlu, "Bireysel olarak aslında uygulamaya girmemek dışında yapılabilecek çok şey yok. İnternet üzerinde bilgi gizliliğine dikkat etmek, insanlarla konuşurken herhangi bir şekilde bilgilerini paylaşmamak önemli. Burada olay aslında kullanıcıda değil, biraz da Discord’ ile devlet arasındaki ilişkide bitiyor. Daha orta yolu bulunabilir, o kullanıcılar bir şekilde tespit edilebilir. Çünkü bunların tüm adresleri Discord’un web tabanında var. Burada devletle bir anlaşmaya gidilip bu adresler teslim edilebilir. Teslim edilen adresler üzerinden de devlet bir çalışma yürütülebilir. Özellikle kolluk kuvvetleri bunu yapabilir. En büyük korunabilecekleri şey, girdikleri ortamlara dikkat etmeleri. Çünkü Discord iş yapılan da bir platform. Onun dışında oyun oynanan platform, anime ve dizi izlenen bir platform. Aslında o kadar da kötü olmayan bir platform ama her uygulamanın suistimal edilebildiği gibi bu uygulama da suistimal edildi ve bundan sonra artık Discord’la devlet arasında dönen bir muhabbet olacak" ifadelerini kullandı.

Erişim engeli getirilen Discord’da milli değerlere ve katledilen genç kıza küfürler yağdırdılar

"Taraflar uzlaşmadığı sürece Discord yasağı kalıcı olur diye düşünüyorum"

Erişim engeli getirilen Discord’un yakın tarihte geri açılmasını beklemediğini aktaran Yüksel Gazi Yumlu, şöyle devam etti:

"1 buçuk yıl içinde açılacağını kesinlikle düşünmüyorum. Çünkü ortada gerçekten çok büyük bir problem var. İnsanların kendine zarar vermesine, saldırmasına yönelik ve şantaj gibi derin olaylar oluyor. Bu olayların kökünün kesilebilmesi için özellikle hem Discord’un hem de devletin yanaşıp ortak noktayı olması gerekiyor. Anlaşıldığı kadarıyla yansıdığı kadarıyla devletimiz direkt bir sunuculara erişim talep ediyor. Böyle bir şey yerine daha orta yollu bir şey bulunabilir, iki taraf için uzlaşma sağlayabilir. Taraflar uzlaşmadığı sürece de Discord yasağı kalıcı olur diye düşünüyorum."

Erişim engeli getirilen Discord’da milli değerlere ve katledilen genç kıza küfürler yağdırdılar

"Aileler çocuklarının ne yaptıklarını onları boğmadan veya sıkmadan kontrol edebilirler"

Son olarak internet kullanımıyla ilgili ailelere yönelik tavsiyelerde bulunan Yumlu, "Ailelere yönelik verebileceğim ilk tavsiye çocuklarıyla ilgilenmeleri. Aileler bu konuda çocuklarını bilinçlendirebilir. Diğer taraftan, aileler psikolojik olarak her anlamda çocuklarının yanlarında durabilirler, daha iyi bir aile kültürü oluşturabilirler. Bunların dışında, bilgisayar ve internet çözümlerinde internet sağlayıcılarıyla görüşüp bu engelletebilirler. Çünkü bazı internet sağlayıcıları DNS dediğimiz o internet sistemini değiştirseniz bile girmemenize imkan sağlıyor. Daha küçük yaştaki çocuklar, 13 yaş ve altının normalde Discord’u kullanmaması gerekiyor. Aileler çocuklarının ne yaptıklarını onları boğmadan veya sıkmadan kontrol edebilirler. Çocuklarının bir şey anlatmaktan korkmayacağı ebeveyn olabilirler" ifadelerini kullandı.

Emir Erten - Bahadır Turgut

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Bakan Uraloğlu: “Ulaştırma alanındaki ilişkilerimizle Suriye’nin normalleşmesi daha hızlı temin edilecektir” Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Suriye’de atılacak adımlara ilişkin, "Ulaştırma ve haberleşme alanındaki ilişkilerimizle Suriye’nin normalleşmesi daha hızlı temin edilecektir" dedi. Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ve Ticaret Bakanı Ömer Bolat’ın da katılımıyla TOBB İkiz Kuleler’de düzenlenen Türkiye Yüzyılı’nda Ulaştırma Koridorları ve Transit Taşımacılık Toplantısı’nın açılışına katıldı. Uraloğlu, burada yaptığı konuşmada, ulaştırma koridorlarının kıtalar arası bağların güçlenmesini, transit taşımacılığın lojistik verimliliğin artmasını sağladığını belirtti. Ülkenin, Türkiye Yüzyılı vizyonuyla bölgesel ve küresel ölçekte güçlü aktör olmayı hedeflediğini kaydeden Uraloğlu, "Bu vizyon, sadece hedef değil, büyüyen, üreten ve dünyaya yön veren Türkiye’nin inşasıdır. Ulaştırma sektörü, bu vizyonun en kritik taşıyıcı unsurlarından biridir" dedi. Uraloğlu, Türkiye’nin, Bakü-Tiflis-Kars Demiryolu Hattı’ndan Zengezur Koridoru’na kadar birçok projeyle Orta Koridor’un etkinliğini artırmak için çalışma yürüttüğüne dikkati çekerek, Zengezur Koridoru’yla ilgili Azerbaycan tarafıyla görüşmelerin devam ettiğini ifade etti. “Ulaştırma ve haberleşme alanındaki ilişkilerimizle Suriye’nin normalleşmesi daha hızlı temin edilecektir” Türkiye’nin dinamik bir coğrafyada yer aldığını kaydeden Uraloğlu, "Suriye’ye neler yapabileceğimizi düşünüyorduk, şimdi bunu biraz daha ete kemiğe büründürme çalışmalarımız olduğunu söyleyebilirim. Ulaştırma ve haberleşme alanındaki ilişkilerimizle Suriye’nin normalleşmesi daha hızlı temin edilecektir” diye konuştu. Uraloğlu, Mısır ile kara ulaştırmasıyla ilgili anlaşma sürecini de başlattıklarını, fiziksel belgelerin yerini alacak elektronik geçiş belgelerinde de dünyada öncü olduklarının altını çizerek, “Özbekistan’dan sonra Azerbaycan ile de entegrasyon sağladık. Türkiye’nin geliştirdiği model, Türk Devletleri Teşkilatı bünyesindeki diğer ülkelerde de kullanılmaya başlandı” dedi. "Türkiye’yi lider denizci ülkeler arasında hak ettiği yere ulaştıracağız" Uraloğlu, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de sürücü temini konusunda sıkıntılar yaşandığının farkında olduklarını belirterek, “Ülkemizde sürücülerle ilgili sıkıntılar olduğunu biliyorum. Biz 69 yaşına kadar önümüzdeki senede de tekrar gerekli işlemlerin yapılmasının olurunu verdik” ifadelerini kullandı. Türkiye’yi lojistik bir güç haline getirme hedefi kapsamında denizcilik sektöründe atılan adımların önemine vurgu yapan Uraloğlu, “2024 yılı, denizcilik sektörümüz açısından önemli projelere imza attığımız bir yıl oldu. Deniz ticareti açısından baktığımızda, bin Groston ve üzeri Türk sahipli ticaret filomuzun dünya sıralamasında 11. sıraya yükselmesi, yılın en önemli gelişmelerindendi. 2025 hedefimiz, bu başarıyı daha da ileri taşıyarak Türkiye’yi dünya sıralamasında ilk 10 ülke arasına çıkarmaktır. Türkiye’yi lider denizci ülkeler arasında hak ettiği yere ulaştıracağız” diye konuştu. Uraloğlu, demir yolu projelerine ilişkin de bilgi vererek, Ankara-İstanbul Süper Hızlı Tren Projesi’ne başladıklarını, saatte 350 kilometre hıza ulaşacak trenleri de 10 yıllık periyod içinde hayata geçirmeyi planladıklarını kaydetti.
Ankara RTÜK Başkanı Şahin: "Şiddet ile ilgili aldığımız kararların eleştirilmesi haksızlık olur" Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK) Başkanı Ebubekir Şahin, "Şiddet ile ilgili aldığımız kararların eleştirilmesi haksızlık olur" dedi. TBMM Kadına Karşı Şiddet ve Ayrımcılığı Araştırma Komisyonu, AK Parti İstanbul Milletvekili Hulki Cevizoğlu başkanlığında toplandı. RTÜK Başkanı Ebubekir Şahin toplantıya katılarak komisyonu bilgilendirdi. Komisyon toplantısının açılışında konuşan Cevizoğlu, medyada şiddet haberleri verilirken kadınlara ve erkeklere yönelik kalıplaşmış kavramların olduğunu altını çizerek, "Şiddetin kaynaklarını konuştuk. Biyolojik, psikolojik, ekonomik ve diğer nedenlerin arasında medya önemli bir yer tutuyor ya da medyanın önemli bir yer işgal ettiğine ilişkin yaygın bir algısal inanç vardı, bugün onu göreceğiz. Tüm dünyada olduğu gibi medyamız hem gerçeği iletiyor ya da kendisi bir gerçek üretiyor. Tüm dünyada olduğu gibi toplumsal algılarımızda oluşturulan en önemli aygıtlardan biri medya, kadına yönelik yayınlar konusunda da dil önemli. Medya bu dili kullanıyor. Bu kavramların çoğu doğru ama bunlar arasında yanlışların da yer alması, kitlelerin hangisinin doğru olduğuna inanmasını zorlaştırıyor. Görsel medya da kadın cinayetleri ve kadına yönelik şiddet ve ayrımcılık konusunda eril yani erkek dili kullanıldığını görüyoruz" ifadelerini kullandı. “Şiddet ile ilgili aldığımız kararların eleştirilmesi haksızlık olur" RTÜK Başkan Şahin de, "Kadına yönelik şiddet karşısında sıfır tolerans ile hareket ediyoruz. Kişisel görüşlerimizde veyahut da RTÜK’ün resmi sayfasında yapmış olduğumuz paylaşımların tamamında, ’Kadına yönelik şiddet bizim kırmızı çizgimizdir. Ayrıca çocuk ve çocuklarla ilgili alınacak olan tüm kararlar kırmızı çizgimizdir’ diyerek yaptığımız açıklamaları görmüşsünüzdür. Peki, bunu uygulamada nasıl yapmaktayız? Uygulamada aslında RTÜK olarak çok eleştirilen bir Üst Kuruluz. Bunun sebepleri var. Bir kısmını şöyle izah edilirim; Ceza veren kuruluşuz ve nihayetinde önemli olan bir mecrayı yönlendirmeye çalışan bir kurumuz. Bu tartışmalardan, eleştirilerden rahatsız değiliz. Her zaman saygımız vardır. Elimize geldiğince de bu tartışmalara ve eleştirilere cevap vermeye çalışıyoruz. Fakat RTÜK’ün özellikle kadına yönelik şiddetle ilgili alınan kararlar veyahut da kadına yönelik şiddetle ilgili bir yapımla ilgili verdiği kararların eleştirilmesini durumunu Üst Kurula haksızlık olur" dedi. "Kadına yönelik şiddet ile ilgili aldığımız ilke kararları tarihidir" Kadına yönelik şiddet içeren dizi veya filmlerin mutlaka ceza aldığını belirten Şahin, "Kadına yönelik şiddetle ile ilgili ilke kararları bence tarihidir çünkü RTÜK’ün yapısı homojen bir yapıya sahip değildir. Bütün partilerin geçmişte temsilciliğini yapmış veyahut da bağımsız olmuş ama bir şekilde önerilmiş ve mecliste grubu olan bütün siyasi partilerin gruplarından gelen arkadaşlarımızdan oluşan bir Üst Kuruluz. Az önce bahsetmiş olduğum ilke kararları tüm arkadaşlarımızın oy birliğiyle çıkmıştır. 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nde 8 maddeden oluşan ve uygulamasını da Ankara da ulusal bir televizyon kanalıyla başlattık. TV kanalına RTÜK ekibi olarak gittik ve kararlarımızı sunumlar yaparak, neyi doğru yaptıklarını, haberlerde veya programlarda neyi yanlış yaptıklarını yerinde inceledik ve bilgilendirme yaparak belki de RTÜK tarihinde bir ilke imza attık" diye konuştu.