EĞİTİM
Kaymakam Aydoğan: "İlçemizde okumayan kimse kalmayacak" 15 Kasım 2024 Cuma - 19:09:25 Van Muradiye İlçe Kaymakamı Melih Aydoğan, ilçede eğitime yönelik yatırımları ve projeleri değerlendirdi. Aydoğan, ilçenin en ücra köşesine kadar kitapların ulaştığını söyledi. Muradiye Kaymakamı Melih Aydoğan, ilçe kütüphanesini ziyaret ederek eğitime yönelik yatırımları ve projeleri değerlendirdi. Ziyarette çocuklara kitap hediye eden Kaymakam Aydoğan, eğitimde fırsat eşitliğini sağlamak adına her türlü çalışmayı desteklediklerini belirterek, "İlçemizde kitap desteğinin ulaşamayacağı yer kalmayacak. Öğrencilerimizin daha donanımlı yetişmeleri için elimizden geleni yapacağız. Kırsal bölgelerdeki öğrencilere kitap desteği ulaştırarak okuma alışkanlığını artırmayı hedefliyoruz. Amacımız, eğitimdeki kaliteyi artırmak, öğrencilerimize gerekli kaynakları sağlayarak onların hayata daha iyi hazırlanmalarına katkı sunmaktır. Bu konuda tüm kurumlarımızla iş birliği içinde çalışıyoruz" dedi. “Eğitime yönelik çalışmalar devam edecek” Van Valiliği koordinesinde başlatılan Van Kitap Projesiyle ilçenin en ücra köşesine bile kitapların ulaşabildiğini söyleyen Aydoğan, “Valimiz Sn. Ozan Balcı’nın himayelerinde yürütülen Kitap Van Projesi çalışmaları başarıyla sürüyor. Bu anlamda ilçemizde de çalışmalar aralıksız sürüyor, bugün ilçe kütüphanemizi ziyaret ederek çalışmalarla ilgili bilgi aldık. İlçe kütüphanesine gelemeyen öğrencilerimiz için aynı zaman PTT Kitap projesiyle öğrencilerin okumak istediği kitaplar eve teslim ediliyor. Eğitime yönelik ilçemizde tüm çalışmalar hız kesmeden devam ediyor ve devam edecek, Muradiye’miz bunu hak ediyor, geleceğimizin teminatı olan çocuklarımız için bu çalışmayı özverili bir şekilde yapmayı sürdürüyoruz” diye konuştu.
15 Kasım 2024 Cuma - 18:28 Balıkesir’de üreticilere bilgilendirme yapıldı Balıkesir İl Tarım ve Orman Bölge Müdürlüğü, Balıkesir’in 20 ilçesinde eş zamanlı olarak "Cuma Buluşmaları" düzenledi. Bu buluşmaların odak noktasında tarımsal üretim planlaması, yeni destekleme modelleri ve bakanlığın yol haritası yer aldı. Balıkesir İl Tarım ve Orman İl Müdürü Erkan Alkan, üreticilerle bir araya gelerek, bölge tarım ve hayvancılığına dair önemli bilgiler paylaştı. Yeni Destekleme Modelleri ve Tarımsal Üretim Planlaması Cuma Buluşmaları, tarım ve hayvancılık alanındaki gelişmeleri, yeni destekleme modellerini ve üretim planlamasını değerlendirmek amacıyla gerçekleştirildi. Toplantılarda, Tarım ve Orman Bakanlığı’nın 2024 yılına yönelik destekleme politikaları hakkında bilgi verildi. Tarımsal üretimin artırılması ve sürdürülebilir hale getirilmesi için yapılacak planlamalar ve devlet desteklerinin kapsamı ele alındı. Erkan Alkan, üreticilere, tarımsal üretim planlamasında yapılması gereken yenilikler ve değişiklikler hakkında bilgilendirmelerde bulundu. Ayrıca, üreticilerin devlet desteklerinden nasıl yararlanabilecekleri ve destekleme sürecinin nasıl işleyeceği de detaylı bir şekilde anlatıldı. Alkan, "Bakanlığımızın tarım ve hayvancılık politikaları, üreticilerimizin daha verimli ve sürdürülebilir üretim yapmalarını sağlamak amacıyla belirlenmiştir. Bu buluşmalar, üreticilerimize yol gösterici olacak ve destekleme sürecine dair her türlü soruya cevap verecektir" dedi. Üreticilerle Etkileşimli Görüşmeler Buluşmalar, aynı zamanda yerel üreticilerle doğrudan etkileşimli bir platform sunarak, onların görüş ve taleplerini dinleme fırsatı sundu. Üreticiler, tarımsal üretim ve desteklemelerle ilgili sorularını İl Müdürü Erkan Alkan’a yönelttiler. Alkan, tüm soruları yanıtlayarak, üreticilerin ihtiyaçlarına uygun çözüm önerileri sundu.
15 Kasım 2024 Cuma - 17:37 Anadolu Üniversitesi, nitelikli yayıncılık ve araştırma kapasitesini artırıyor Anadolu Üniversitesi, akademik yayıncılık ve bilimsel araştırmaların etkinliğini artırmak amacıyla iki önemli yapıyı hayata geçirdi. Üniversite, bilimsel dergilerinin tanınırlığını ve verimliliğini artırmak için “Akademik ve Bilimsel Dergiler Kurulu”nu, bilimsel araştırmaların stratejik bir şekilde yönlendirilmesini sağlamak amacıyla ise “Bilim ve Araştırma Politikaları Komisyonu’nu oluşturdu. Bu düzenlemelerle, Anadolu Üniversitesi hem akademik yayıncılıkta hem de araştırmalar konusunda ulusal ve uluslararası alanda daha geniş bir etki sahası oluşturmayı hedefliyor. Akademik ve Bilimsel Dergiler Kurulu hayata geçti Anadolu Üniversitesi, bilimsel dergilerinin kalitesini ve etkinliğini artırmayı amaçlayan bir kurulu faaliyete geçirdi. Kurul üyeleri, Web of Science (WoS) kapsamındaki dergilerde en az üç makalesi bulunan akademisyenler arasından seçilecek ve görev süreleri üç yıl olacak. Ayrıca Kurul, dergilerin stratejik vizyonlarını değerlendirerek, her dergiye akademik yeterlikleri sağlayan adaylar arasından bir baş editör atayacak. Baş editörlük ve editörlük görevleri için belirlenen kriterler ise hakemlik yapılan dergilerden uluslararası dergilerdeki yayın sayılarına kadar pek çok faktörü içerecek. Kurul, akademik dergilerin yayın sürecinde yüksek bilimsel nitelikteki makalelerin seçilmesi, hakem süreçlerinin doğru bir şekilde yönetilmesi ve dergilerin ulusal ve uluslararası indekslerde yer alması için gerekli stratejileri geliştirecek. Baş editör ve editörlerin bilimsel yeterliliklerini ve etik kurallarına bağlılıklarını sağlamak ise kurulun bir diğer önceliği olacak. Üniversitenin araştırma stratejileri belirlendi Anadolu Üniversitesi, bilimsel araştırmaların stratejik yönetimi için de yeni bir komite oluşturdu. "Bilim ve Araştırma Politikaları Komisyonu", Üniversitenin bilimsel faaliyetlerini koordine edecek ve araştırma stratejilerini yönlendirecek. Komisyon, üniversitenin öncelikli araştırma alanlarını belirledi; buna göre ulusal ve uluslararası iş birlikleri geliştirilecek ve araştırma projeleri için altyapı destekleri yönlendirilecek. Komisyon bunlara ek olarak, bilimsel yayıncılıkla ilgili politikalar geliştirerek Üniversitenin yayıncılık faaliyetlerinin etki analizlerini yapacak ve yıllık raporlar sunacak. Komisyonun bir diğer görevi ise, bilimsel araştırmalara yönelik stratejiler ve politikalar geliştirmek ve üniversitenin araştırma ödülleri ile ilgili görüş ve önerilerde bulunmak olarak belirlendi. Yeni dönemin başlangıcı Anadolu Üniversitesinde hem dergilerinin bilimsel niteliğini artırmak hem de araştırmaların etki alanını genişletmek adına attığı adımlar, üniversitenin ulusal ve uluslararası düzeyde daha fazla iş birliği yapmasına ve bilim dünyasında daha geniş bir etki oluşturmasına imkan sağlayacak.
15 Kasım 2024 Cuma - 16:59 ’Kamu-üniversite-sanayi iş birliği’ çağrısı Makina Mühendisleri(MMO) Odası Şube Yönetim Kurulu Üyeleri, Ondokuz Mayıs Üniversitesi(OMÜ) Rektörü Prof. Dr. Fatma Aydın’ı makamında ziyaret ederek ’hayırlı olsun’ temennilerini iletti. Ziyarette ’kamu-üniversite-sanayi iş birliği’ hakkında görüş alışverişinde bulunuldu. Ziyaretle ilgili bilgi veren MMO Samsun Şube Yönetim Kurulu Başkanı Kadir Gürkan, “17’nci Dönem MMO Samsun Şube Yönetimi olarak kamu kuruluşları ve kurumlarını ziyaret etmeyi, onlarla birlikte çalışma ortamları oluşturmayı son derece önemsiyoruz. Birlikte düşünüp birlikte karar alan, birlikte uygulamaya geçerek süreci birlikte kontrol eden yaklaşımla, demokratik katılımcı yönetim anlayışı ile üyelerimize, Samsun’a ve ülkemize hizmet etmeye çalışıyoruz" dedi. Oda olarak yüksek öğrenimlerini sürdüren öğrenci üyelerine yönelik kongre, kurultay, çalıştay, teknik geziler, teknik seminerler, deneyimler toplantıları ile teknik donanımlarının arttırılmasına yönelik çalışmalar yaptıklarını belirten Kadir Gürkan, "Samsun’umuzda özellikle imalat sanayinin gelişimi, üniversitemizin de bu sürece katkı vermesi büyük önem taşımaktadır. Meslek odamız üyelerimizin imalat sanayindeki etkinliğini artırabilmeyi hedefliyoruz. Bunun için de kamu-üniversite-sanayi iş birliği kapsamında projelerimizi üniversitemiz bünyesinde hayata geçirmek istiyoruz. Bu noktada üniversitemizin bizlere, dolayısıyla şehrimizin sanayi gelişimine sağlayacağını katkının büyük olacağına inanıyoruz” diye konuştu. Ziyaretçilerine teşekkür eden Rektör Prof. Dr. Fatma Aydın, Samsun’un ekonomik ve sosyal kalkınmasına destek vermeye devam edeceklerini vurguladı.
Varto’da yapımı tamamlanan meslek yüksekokulu törenle açıldı
04 Kasım 2024 Pazartesi - 22:49 Varto’da yapımı tamamlanan meslek yüksekokulu törenle açıldı Muş’un Varto ilçesinde Vartolu bir iş adamı tarafından yapılan Gıyasettin Bingöl Meslek Yüksekokulu düzenlenen törenle açıldı. Muş’un Varto ilçesi nüfusuna kayıtlı olan ve Bursa’da ikamet eden iş adamı Gıyasettin Bingöl tarafından 2021 senesinde 3 bin metrekarelik alanda temeli atılan 3 katlı, 15 derslikli meslek yüksekokulunun açılışı gerçekleştirildi. 9 idarecisi, 17 akademik personeli ve 657 öğrencisi bulunan okulda, ilk acil yardım, eczane hizmetleri, optisyenlik, özel güvenlik, koruma ve spor yönetimi bölümleri, 4 laboratuvar ve bir konferans salonu yer alıyor. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunması ile başlayan törende, Muş il Müftüsü Halil İbrahim Demir tarafından okunan dualar eşliğinde açılış gerçekleştirildi. “Allah’ıma çok şükür 51 yıl sonra bir değirmencinin evinin yerine yüksekokul yaptım" Programda konuşan Gıyasettin Bingöl, yaşanan Varto depreminde 2 saat enkaz altında kaldığını belirterek, "İlkokulu zor şartlarda okuduk. Resmi rakamlara göre 2 bin 850 kişi ölmüş, kalan çocukları ise devlet okuttu. Biz de onlardan biriyiz. Yıl 1973, okulun yerinde bir değirmen vardı. Ben de köyden ilk gelmişim, ömrümde ilk elektriği görüyorum. Direği gördüğüm zaman bir saat direğe baktım. Ertesi gün yatılı okul sınavlarına gireceğiz. Amcamın oğlu da değirmencinin evinde kalıyor. Çok zor bir ortam, ben de o gece ona misafir oldum. Biz o gece geç yattığımız için sabah sınava geç kaldık. Yatılı okula kadar koşarak gittik. Rahmetli amcam kapıda bekliyor. Yatılı okul sınavına girdim ve kazandım. Biz 13 kişi girmiştik, hiçbiri kazanamadı. 51 yıl sonra Allah’ım ne kadar büyüksün ya değirmencinin evinin yerinde ilçemize okul yapmayı nasip etti. Allah’a yüz bin kere şükürler olsun. Okuyan çocuklar gerçek hayallerini burada gerçekleştirecekler. Varto’nun ekonomisine, eğitimine, geleceğine çok önemli bir katkı olur" diye konuştu. “Varto Meslek Yüksekokulu kendi yuvasına döndü“ Varto Meslek Yüksekokulu’nun kendi yuvasına döndüğünü ifade eden Muş Valisi Avni Çakır, “Bugün üniversitemizin akademik açılış yılını gerçekleştirdik. Öğleden sonrada hep beraber çok güzel bir ana şahitlik ediyoruz. Tabiri caizse Varto Meslek Yüksekokulu yuvasına döndü diyoruz. Rektör yanlış anlamasın. Okulun adı Varto Meslek Yüksek Okulu ama fiziki şartlardan dolayı Muş’ta eğitim ve öğretim hayatına devam ediyordu. Âmâ haklı bir şekilde Vartolular eğitim ve öğretimin Varto’da devam etmesini istiyorlardı. Böylesi öğütlere mazhar olmak her kula nasip olmaz. Hele hele Varto’nun bağrından olan ve hayat hikayesi Varto’da başlayan ve Türkiye’nin saygın iş adamları arasında yükselmiş, hemşehrilerinin gurur kaynağı olmuş, şu an hayatını devam ettiren, memleketinde de insanların gönlüne girmiş. Allah herkese para pul verebilir ama gönüllere girmek bambaşka bir şeydir. Emeği geçen herkese, özellikle okulu yaptıran Gıyasettin Bingöl ve ailesine huzurlarınızda teşekkür ederim ”dedi. Program yapılan konuşmaların ardından sınıflar ve bölümlerin gezilmesi ve öğrencilerle sohbet edilmesiyle sona erdi.
Iğdır Üniversitesinde ‘Yeşil Kimya ve Uygulamaları’ konuşuldu
04 Kasım 2024 Pazartesi - 18:25 Iğdır Üniversitesinde ‘Yeşil Kimya ve Uygulamaları’ konuşuldu Iğdır Üniversitesi ile Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) iş birliğiyle "Yeşil Kimya ve Uygulamaları-TÜBA Konferansı" düzenlendi. Iğdır Üniversitesi ev sahipliğinde TÜBA Asli Üyesi ve Erciyes Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Soylak’ın konuşmacı olduğu programa, Rektör Prof. Dr. Mehmet Hakkı Alma, rektör yardımcıları, üniversite personeli ve çok sayıda öğrenci katıldı. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan konferans, Rektör Prof. Dr. Mehmet Hakkı Alma’nın açış konuşması ile devam etti. Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) Asli Üyesi olan Prof. Dr. Mehmet Hakkı Alma, “Şu anda 30’a yakın bilimler akademisi ile anlaşmamız var. Özellikle Özbekistan, Çin, Kore, ta Amerika’ya kadar ciddi projeler var” dedi. TÜBA Asli Üyesi ve Erciyes Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Soylak, konferansta yeşil kimya ile temel hedefin zararlı maddelerin kullanımını sıfırlamak olduğunu söyleyerek, “Yeşil kimya ya da ’green chemistry’ denildi mi bugün artık çevre dostu ya da sürdürülebilir kimya aklımıza geliyor. Bu noktada çevreyi ne kadar az kirletiyorsanız, çevreye ne kadar az zarar veriyorsanız siz yeşil kimyaya, sürdürülebilir kimyaya, hangi kelimeyi kullanırsanız ikisi de uyuyor, sürdürülebilir kimyaya, çevre dostu kimyaya hizmet ediyorsunuz. Olabildiğince tehlikeli maddeleri, zarar veren maddeleri kimyasal işlemlerde sıfırlamaya çalışmak, olabildiğince azaltmak, hatta işte mümkünse ortadan kaldırmaya çalışmak temel hedeflerimiz arasındadır” dedi.
Iğdır Üniversitesinde ‘Yeşil Kimya ve Uygulamaları’ konuşuldu
04 Kasım 2024 Pazartesi - 18:23 Iğdır Üniversitesinde ‘Yeşil Kimya ve Uygulamaları’ konuşuldu Iğdır Üniversitesi ile Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) iş birliğiyle "Yeşil Kimya ve Uygulamaları-TÜBA Konferansı" düzenlendi. Iğdır Üniversitesi ev sahipliğinde düzenlenen ve TÜBA Asli Üyesi ve Erciyes Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Soylak’ın konuşmacı olduğu programa, Rektör Prof. Dr. Mehmet Hakkı Alma, Rektör Yardımcıları, üniversite personeli ve çok sayıda öğrenci katıldı. Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan konferans, Rektör Prof. Dr. Mehmet Hakkı Alma’nın açış konuşması ile devam etti. Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) asli üyesi olan Prof. Dr. Mehmet Hakkı Alma; “Şu anda 30’a yakın bilimler akademisi ile anlaşmamız var. Özellikle Özbekistan, Çin, Kore ta Amerika’ya kadar ciddi projeler var” dedi. ‘Yeşil Kimya’ konferansını vermek üzere kürsüye gelen TÜBA Asli Üyesi ve Erciyes Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Soylak ise Yeşil kimya ile temel hedeflerin zararlı maddelerin kullanımın sıfırlama olduğunu söyleyerek; “Yeşil Kimya ya da Green Chemistry dendi mi bugün artık çevre dostu ya da sürdürülebilir kimya aklımıza geliyor. Bu noktada çevreyi ne kadar az kirletiyorsanız çevreye ne kadar az zarar veriyorsanız siz yeşil kimyaya sürdürülebilir kimyaya hangi kelimeyi kullanırsanız ikisi de uyuyor sürdürülebilir kimyaya çevre dostu kimyaya hizmet ediyorsunuz. Olabildiğince tehlikeli maddelerin zarar veren maddelerin kimyasal işlemlerde sıfırlamayı çalışmak olabildiğince azaltmak hatta işte mümkünse ortadan kaldırmaya çalışmak temel hedeflerimiz arasındadır” dedi.
BARÜ’de düzenlenen kongrede büro yönetiminde güncel yaklaşımlar ele alındı
04 Kasım 2024 Pazartesi - 17:53 BARÜ’de düzenlenen kongrede büro yönetiminde güncel yaklaşımlar ele alındı Bartın Üniversitesi (BARÜ) ev sahipliğinde düzenlenen “3. Uluslararası 18. Ulusal Büro Yönetimi ve Sekreterlik Kongresi” yeni iş modelleri ve sürdürülebilirlik temasıyla meslek mensupları ile bilim insanlarını bir araya getirdi. Bartın Üniversitesi (BARÜ) Ulus Meslek Yüksekokulu Büro Hizmetleri ve Sekreterlik Bölümü tarafından “3. Uluslararası 18. Ulusal Büro Yönetimi ve Sekreterlik Kongresi” (BÜROKON) gerçekleştirildi. “Büro Yönetiminde Yeni İş Modelleri ve Sürdürülebilirlik” temasıyla TÜBİTAK tarafından da desteklenen kongrede 2 gün süreyle alandaki gelişmeler ele alınırken mevcut sorunların çözümüne yönelik fikirler münazara edildi. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başlayan kongrede, BARÜ Eğitim Fakültesi Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü öğretim elemanlarının mini konserinin ardından açılış konuşmalarına geçildi. Konuşmasında büro yönetiminde dijitalleşmenin önemine değinen BARÜ Rektörü Prof. Dr. Orhan Uzun, “Ulus Meslek Yüksekokulumuzun katkılarıyla gelişen teknolojilerin ve hayatımızın her alanına yaydığımız sürdürülebilirliğin büro yönetimindeki yeni iş modellerine uygulanması hedefiyle önemli bir kongreye ev sahipliği yapıyoruz. Bilim insanları ile sektör temsilcilerinin bilgi, birikim ve deneyimlerini paylaşabilecekleri bir platform oluştururken dijitalleşme ve yapay zekânın büro yönetimi ve ofis hayatı üzerindeki etkisini de farklı kurum ve kuruluşlardan katılımcılarla değerlendireceğiz. Kongrenin Üniversitemizde düzenlenmesindeki emekleri için Yüksekokul Müdürümüz Doç. Dr. Şükrü Teoman Güner ile birlikte tüm bileşenlerimize teşekkür ediyorum” dedi. Kongre hakkında bilgiler veren BARÜ Ulus Meslek Yüksekokulu Müdürü Doç. Dr. Şükrü Teoman Güner ise “Üniversitemiz, nitelikli insan kaynağımızın özverili çalışmaları ve yenilikçi projelerle hem akademik hem de sosyal alanlarda sürekli gelişim göstererek güçlü yapısını daha da pekiştirmektedir. Bu başarıların bir paydaşı olan Büro Hizmetleri ve Sekreterlik Programımız, öğrencilerimizi yenilikçi iş modelleri ve modern ofis yönetimi uygulamalarıyla sektörde fark oluşturacak yetkinliklere hazırlamaktadır. Bu kapsamda sektöre yönelik gelişmeler hakkında önemli kazanımlar elde edeceğimiz ‘3. Uluslararası 18. Ulusal Büro Yönetimi ve Sekreterlik Kongresi’ne ev sahipliği yapmamıza yönelik destekleyici yaklaşımları dolayısıyla Rektörümüz Prof. Dr. Sayın Orhan Uzun’a teşekkür ediyorum” diye konuştu. Açılış oturumunun tamamlanmasıyla BÜROKON kapsamında BARÜ Güzel Sanatlar Eğitimi Bölümü öğretim elemanları tarafından “Köprü II” temasıyla hazırlanan karma resim sergisi ziyarete açıldı. Ardından geçilen “Büro Yönetiminde Yeni İş Modelleri ve Sürdürülebilirlik” panelinin moderatörlüğünü Anadolu Üniversitesinden Doç. Dr. Nuran Öztürk Başpınar yaptı. Etkinlikte emekli Öğr. Üyesi, yazar Gülbin Göral, Karabük Üniversitesinden Dr. Öğr. Üyesi Hatice Uzun, Doğan Holding CEO Asistanı ve Marmara Üniversitesi Öğretim Görevlisi Menekşe Ahbab ile Doğan Holding Yönetim Kurulundan yazar Şebnem Toker konuşmacı olarak yer aldı. Yazar Gülbin Göral “Çağdaş ve Bilimsel Sekreterlik”, Dr. Öğr. Üyesi Hatice Uzun “İş Hayatında Sürdürülebilirlik”, Menekşe Ahbab “Yönetici Asistanlığı ve Geleceğin Verimlilik Projeksiyonu: Teknolojinin Rolü”, Şebnem Toker "Dijital Dönüşüm: Yönetici Asistanlığında Yeni Ufuklar" konu başlıklarında katılımcılara sunumlar gerçekleştirdi. Kongrede Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi (BAİBÜ) Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hasan Tutar tarafından “TÜBİTAK Projesi Hazırlamanın İncelikleri” başlıklı bir çalıştay da düzenlendi. Moderatörlüğünü BAİBÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Altınöz’ün yaptığı “Büro Yönetimi ve Sekreterlik Alanın Geleceği” temalı kapanış panelinde ise TBMM Milletvekili Hizmetleri Başkan Yardımcısı Mehmet Altınkaynak “TBMM’de Büro Yönetimi ve Sekreterlik Mesleği”, Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesinden Öğr. Gör. Cumhur Erdönmez “Meslek Yüksekokulları ve Sektör Açısından 3+1 Eğitim Modelinin Değerlendirilmesi” ile ilgili güncel sorun ve çözümleri aktardı. Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesinden Dr. Öğr. Üyesi Umut Üzmez “Meslek Yüksekokullarında Kalite ve Akreditasyon Süreçleri” hakkında bilgilendirme yaparken BARÜ Personel Daire Başkanı Turgay Delialioğlu “Yönetici Vizyonu” başlıklı sunumlarında kamu kurumlarında yönetici vizyonun kurumun başarısı ve çalışanlar üzerindeki etkisine ve özel kalem olarak değişim süreçlerindeki rolüne dair konuşma gerçekleştirdi. Kongre kapsamında; Büro Yönetiminde Yapay Zekâ, Dijitalleşme, Yeni İş Biçimlendirme Yöntemleri, Ofis Yönetiminde Yeni İş Modelleri, Sürdürülebilir Ofis Yönetimi, Yeşil Örgütsel Davranış gibi 39 alt başlıkta kabul edilen bildiriler sunuldu. Farklı oturumlarda alanında uzman konuşmacılar tarafından sunumların yapıldığı BÜROKON, Bartın’ın tarihi ve doğal güzelliklerinin tanıtıldığı gezilerle son buldu.
"Çocuk işçiliği" sempozyumda masaya yatırılacak
04 Kasım 2024 Pazartesi - 16:48 "Çocuk işçiliği" sempozyumda masaya yatırılacak Ondokuz Mayıs Üniversitesi(OMÜ) Sağlık Bilimleri Fakültesi Sosyal Hizmet Bölümü, her yıl geleneksel hale getireceği "Çocuk Hakları Bağlamında Çocuk İşçiliği Sempozyumu"nun ilkini düzenleyecek. Sempozyumun amacı her yıl çocukların hakları, refahı ve korunması bağlamında önemli bir konuyu ele almak, bilimsel ve toplumsal çözüm önerileri üreterek farkındalık oluşturmak olacak. Bu yıl 28 Kasım 2024 tarihinde düzenlenecek olan "Çocuk Hakları Bağlamında Çocuk İşçiliği" başlıklı sempozyumun ilk teması olarak "Çocuk Hakları Bağlamında Çocuk İşçiliği" konusunu belirlendi. Sempozyumun içeriği ile ilgili bilgi veren OMÜ Sağlık Bilimleri Fakültesi Sosyal Hizmet Bölümü, Sosyal Hizmetler Anabilim Dalı Öğr. Üyesi Prof. Dr. Ercümend Ersanlı, “20 Kasım 1989 tarihinde Birleşmiş Milletler Genel Kurulu tarafından kabul edilen Çocuk Hakları Sözleşmesi, çocukların gelişimi, eğitimi, topluma hazırlanması ve onları tehlike ve risklerden koruma konusunda hem ailelere hem topluma hem de devletlere büyük sorumluluklar yüklemiştir. Ancak günümüzde pek çok çocuk, yoksulluk, toplumsal eşitsizlikler ve olumsuz çevre koşulları gibi nedenlerle çalışmak zorunda kalmakta, fiziksel, psikolojik ve sosyal olarak büyük riskler altında yaşamını sürdürmektedir. Bu sempozyumda, ülkemizde ve dünyada çocuk işçiliğinin boyutları, nedenleri, çocuk işçiliğine maruz kalan çocukların yaşadığı psiko-sosyal ve ekonomik sorunlar, bu sorunların çözümüne yönelik sosyal politikalar ve uygulamalar ele alınacak, uzmanların görüş ve önerileriyle çocuk haklarının korunmasına yönelik somut adımların atılması hedeflenecektir. Sempozyum; akademisyenler, sosyal hizmet uzmanları, çocuk hakları savunucuları, kamu kuruluşları ve sivil toplum temsilcilerinin bir araya gelerek çocuk işçiliği sorununu derinlemesine tartışacağı, çözüm odaklı bir platform olacaktır. bu ilk sempozyumumuza, çocuk haklarına duyarlı tüm akademisyenler, uzmanlar, öğrenciler ve ilgilileri davet etmekten büyük onur duyuyoruz. Bu işbirliği fırsatı ile çocuklarımızın haklarını savunmak ve daha iyi bir geleceğe sahip olmaları için yapacağımız tartışmalar ve üreteceğimiz çözüm önerileri ile hep birlikte güçlü bir ses olmayı hedefliyoruz” dedi. Sempozyumun amaçları ise şu şekilde: "Çocuk hakları temelinde çocuk işçiliği sorununun ele alınması, çocuk işçiliğinin altında yatan psiko-sosyal ve ekonomik nedenlerin incelenmesi, sosyal politika önerilerinin geliştirilmesi ve bu politikaların nasıl uygulanabileceği üzerine çözüm önerileri sunulması, çocuk işçiliğiyle mücadelede aile, toplum ve devletin rollerinin tartışılması, çocukların korunmasına yönelik ulusal ve uluslararası başarı örneklerinin paylaşılması."
Van’ın en hareketli sınıfı: Eğlenerek öğreniyorlar
04 Kasım 2024 Pazartesi - 16:37 Van’ın en hareketli sınıfı: Eğlenerek öğreniyorlar Van’ın İpekyolu ilçesinde bulunan Hacıbekir İlkokulu’nun 1. sınıf öğrencileri, öğretmenlerinin uyguladığı yenilikçi bir yöntemle eğlenerek öğreniyor. Öğretmenlerinin rehberliğinde öğrenciler, tahtada yazılı harfleri dans ederek öğreniyor ve bu yöntem çocukların eğitimini hem keyifli hale getiriyor hem de öğrenme sürecini kolaylaştırıyor. Öğretmen, bu eğlenceli anları sosyal medya hesabından paylaştı. Kısa sürede binlerce beğeni alan video, büyük ilgi çekti. Görüntülerde, minik öğrencilerin harflerle dans ederken hem eğlendikleri hem de öğrenmeye daha istekli oldukları görüldü. “Dans ederek, eğlenerek öğreniyoruz” İHA muhabirine konuşan sınıf öğretmeni Murat Doğan, bu yöntemle öğrencilerin öğrenme sürecine aktif katılımlarını sağlamayı ve onları eğitimin bir parçası haline getirmeyi amaçladıklarını belirtti. Uygulamayı yeni keşfettiklerini ifade eden Doğan, “Biraz dansla, biraz müzikle çocukları olayın içine katalım dedik. Hem eğlenceli oluyor hem çocuklar da yaptıkları işten zevk alıyorlar. Oynayarak, dans ederek sesleri öğretmeye çalışıyoruz. Daha önceden de vardı böyle değişik yorumlarımız ama bu biraz daha da güzel oldu. Dans ederek, eğlenerek öğreniyoruz. Öğrencilerimizin hepsi istisnasız çok seviyor. Özellikle sürekli bunu yapmamızı istiyorlar. Tabi bu da sürekli olmuyor. Ara ara seslerimiz eklendikçe bu uygulamayı yapıyoruz” dedi.
Ayhan Şahenk Tarımsal Araştırmalar Uygulama ve Araştırma Merkezi tarım ve hayvancılık üzerine çalışmalar yürütüyor
04 Kasım 2024 Pazartesi - 15:09 Ayhan Şahenk Tarımsal Araştırmalar Uygulama ve Araştırma Merkezi tarım ve hayvancılık üzerine çalışmalar yürütüyor Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Ayhan Şahenk Tarımsal Araştırmalar Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde öğrenciler teorik bilgilerini uygulamalar ile güçlendirirken, öğretim üyeleri de tarım ve hayvancılıktaki sorunlar üzerine araştırmalar yürütüyor. Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Ayhan Şahenk Tarımsal Araştırmalar Uygulama ve Araştırma Merkezi, modern tesisi ve yapılan araştırmalarla kendinden söz ettirmeye devam ediyor. Tarım Bilimleri ve Teknolojileri Fakültesi öğrencilerinin uygulama yapma imkanı bulduğu merkezde, ülkenin tarım ve hayvancılığına katkı sunan araştırmalar yürütülüyor. Bölge çiftçilerine yönelik çalışmalar da yapan merkezde öğrenciler ve öğretim üyelerinin uygulama ve araştırma çalışmalarını yürüttüğünü kaydeden Merkez Müdürü Prof. Dr. Ahmet Şekeroğlu, 2017’de açılan merkezin amacının tarım ve hayvancılıkta sorunların tespitine yönelik araştırmalar yapmak olduğunu belirtti. Şekeroğlu, "Merkezimizde bitkisel ve hayvansal tarım olmak üzere iki branş var. Burada hayvansal tarımda süt sığırcılığı işletmesi, koyunculuk araştırma uygulama birimi ve tavukçuluk birimi ile yumurtacılık uygulama araştırmaları yapıyoruz. Arıcılığa yönelik de uygulama ve araştırma görevimiz de bulunmakta. Hayvancılıkta özellikle büyükbaş ve küçükbaş hayvanların yem ihtiyacını karşılamak amacıyla bitkisel tarımda uygulamalar yapıyoruz. Mısır, yonca, arpa veya buğday gibi hayvanların ihtiyacı olan kaba yemleri merkezimizde sağlamaya çalışıyoruz" dedi. Tarım Fakültesi öğrencileri merkezde uygulama yapıyor Bitkisel üretim yaparak toprağı ıslah ettiklerini ve üretime kazandırdıklarını belirten Şekeroğlu, Ayhan Şahenk Tarımsal Araştırmalar Uygulama ve Araştırma Merkezi’nde bitkisel üretimdeki öğrencilerin uygulama ve araştırma altyapılarını da sağladıklarını ifade etti. Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesi Tarım Bilimleri ve Teknolojileri Fakültesi’nde eğitim alan lisans, yüksek lisans ve doktora öğrencileri ise, merkez sayesinde uygulama ve tez konularına yönelik araştırma yapma imkanına sahip olduklarını aktardılar.