ÇEVRE - 10 Ocak 2025 Cuma 13:45

Çanakkale Boğazı’nda müsilaj devam ediyor

A
A
A
Çanakkale Boğazı’nda müsilaj devam ediyor

Çanakkale Boğazı’nda, deniz yüzeyinde müsilaj (deniz salyası) oluşumu yeniden artmaya başladı.


Çanakkale Boğazı’nda bazı bölgelerde tekrar görülmeye başlayan müsilajın (deniz salyası) artış göstermesi endişeye yol açtı.


2020 yılında Marmara Denizi’ni etkisi altına alarak büyük bir çevre sorununa yol açan müsilaj, bu yıl Çanakkale önlerinde de gözle görülür hale geldi. Müsilajın yeniden ortaya çıkması, başta balıkçılar olmak üzere endişeye yol açtı.


Bilim insanlarının uzun süredir uyardığı deniz kirliliği ve buna bağlı olarak oluşan müsilaj, özellikle Marmara Denizi’nde ciddi ekolojik zararlara neden olmuştu. Arıtma sularının denize deşarjı ve deniz ulaşımı sağlayan taşıtların oluşturduğu kirlilik, zamanla deniz ekosistemini tehdit eden bir hastalığa dönüştü. 2020 yılında müsilaj, deniz tabanından su yüzeyine çıkarak görünür hale geldi ve bu durum turizm ile balıkçılık sektörlerini olumsuz etkiledi.


Çanakkale Boğazı’nda tekrar görülen ve artış göstermeye başlayan müsilaj, bölgedeki deniz yaşamını olumsuz yönde etkilemesi konusunda endişeyi de beraberinde getirdi.



Çanakkale Boğazı’nda müsilaj devam ediyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Rize Rize Valisi Baydaş’tan PTT saldırısı sonrası açıklama Rize Valisi İhsan Selim Baydaş, PTT saldırısı ile ilgili yaptığı açıklamada “Anlaşamadığımız şeyler oluyor, bu işin doğasında var ama tutup kavgaya ve hele hele silah çekip vurmaya gidemez” dedi. 7 Ocak 2025 tarihinde Rize’de meydana gelen ve PTT Müdür Vekili Selim Okumuş ve Temizlik Görevlisi Ömer Beyazıt’ın hayatını kaybettiği olayda zanlı Hakan Kocaman tutuklanarak cezaevine gönderildi. Olayın ardından konu ile ilgili konuşan Rize Valisi İhsan Selim Baydaş, olayın meşrulaştırılamayacağının altını çizerek “2 gün şehrimizde menfur bir hadise meydana geldi. PTT Baş Müdürlüğü’nün altındaki kargo bölümünde maalesef istemeyeceğimiz, kimsenin istemeyeceği, her görenin rahatsız olacağı bir hadise meydana geldi. 2 mesai arkadaşımız katledildi. Onlara Allah’tan rahmet diliyorum. İnsanın olduğu her yerde münakaşa olabilir. Müzakere olabilir, bu münakaşaya da dönüşebilir. Bunun bir karşılığı asla ve katta ölüm olamaz. O gün o personelimiz akşam evine gitmek üzere hazırlık yapıyordu. Eşleri, çocukları babalarını beklemek üzere hazırlık yapıyorlardı. Cenazeleri o evlere gitti. Bu hiçbir şey de izah edebilecek bir şey, hiçbir şey de tevil edilebilecek bir şey değil. Elbette orada itirazlar olabilir, elbette orada farklı değerlendirmeler olabilir ama bunun insani sınırlarında kabul etmek lazım. Anlaşamadığımız şeyler olmuyor mu? Anlaşamadığımız şeyler oluyor, bu işin doğasında var ama tutup kavgaya ve hele hele silah çekip vurmaya gidemez. Bunu da hiçbir şey meşrulaştıramaz Elbette bu süreçte adli süreç var, orada mutlaka her şey değerlendirilecektir” ifadelerini kullandı.
Tekirdağ Tekirdağ’da 500 meyve fidanı toprakla buluşuyor Tekirdağ’ın Süleymanpaşa ilçesinde belediyeye ait seralarda çekirdekten yetiştirilen kiraz, elma, armut, erik ve kayısıdan oluşan 500 meyve fidanı toprakla buluşturuluyor. Süleymanpaşa Belediyesi Park ve Bahçeler Müdürlüğü ekipleri, yerli üretimi teşvik etmek, seracılık ve iyi tarım uygulamalarına örnek olmak, tarımda çeşitliliği özendirmek ve arttırmak amaçlarıyla yürüttüğü çalışmalar çerçevesinde, belediyeye ait seralarda çekirdekten yetiştirilen meyve fidanları, seraların çevresinde bulunan arazilere ekilmeye başlandı. Beş farklı meyve fidanı dikiliyor Belediye ekipleri, elma, armut, erik ve kayısının yanı sıra kiraz fidanlarını toprakla buluşturuyor. Daha önce 200 kök kiraz ile başlayan çalışmaların ilk etabı tamamlandığında 500’ün üzerinde meyve ağacı fidanı dikilmiş olacağı bildirildi. “Yerli meyvelerimizi halkımızla paylaşacağız” Modern teknikler kullanılarak yetiştirilecek ağaçların meyvelerinin Süleymanpaşalılar ile buluşacağını belirten Belediye Başkan Yardımcısı Tamer Zeybek, yerli üretimi desteklemek ve özendirmek amacıyla yürüttükleri çalışmalarda önemli bir eşiği aştıklarını ifade etti. Zeybek, “Birkaç yıl içinde Süleymanpaşa’nın toprağı ve suyu ile yetiştirdiğimiz tamamen yerli meyvelerimizi halkımızla paylaşacak olmanın mutluluk ve gururunu yaşayacağız” dedi.