POLİTİKA - 28 Aralık 2024 Cumartesi 18:51

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan tekstil ve mobilya sektörüne destek müjdesi

A
A
A

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, tekstil, konfeksiyon, mobilya ve deri sektöründe 2025 yılında da istihdamı koruyan KOBİ’lere çalışan başına 2 bin 500 lira destek ödemesi yapacakları müjdesini verdi.

Bursa Ticaret Sanayi Odası’nın "Ekonomiye değer katanlar ödül törenine" katılan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Teknosab’da faaliyete başlayan 15 fabrikanın da açılışın gerçekleştirdi.

İşadamlarına seslenen Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın gündeminde ekonomi ve muhalefete yönelik eleştiriler vardı.

Recep Tayyip Erdoğan, "Marifetin iltifata tabi olduğu gerçeğini bize hatırlatan odamıza teşekkür ediyorum. 135 yıllık köklü tarihi ile Bursa Ticaret ve Sanayi Odası, 57 bin üye firmasıyla Bursa’nın yanı sıra Türkiye ekonomisine çok önemli katkılar yapıyor. BTSO öncülüğünde, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı destekleriyle TEKNOSAB’ta üretime başlayan 15 firmanın açılışını da gerçekleştiriyoruz. Bu firmalarımızın sahipleri ve çalışanlarını tebrik ediyor, Türkiye’nin kalkınması ve büyümesine verecekleri destekler için teşekkürlerimi iletiyorum. Bugüne kadar 25 milyar lira yatırım yapılan TEKNOSAB, Türkiye’nin yüksek teknolojili üretime geçişinin simgelerinden biri olacaktır. Kısa süre önce Türkiye’yi bu hedefe daha hızlı götürecek programı açıkladık. 5 ayda elektrikli araç, güneş hücresi, pil hücresi ve rüzgar tribünü gibi 7 milyar doları aşan yatırımları Türkiye’ye kazandırma noktasına geldik. İnşallah daha güzel sonuçlar elde edeceğiz" dedi.

Yapay zeka Teknolojisi ve insansız sistemlerle birlikte dünya farklı bir yere gittiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "2024 Nobel kimya ödülünün verildiği çalışmayı konunun ehli isimler çığır açan devrim niteliğinde bir proje olarak değerlendiriyor. 200 milyon proteinin neredeyse tamamının yapısını tahmin eden bir yapay zeka modelinden bahsediyoruz. Bilim insanları normal şartlarda çözümü 50 yıl sorunu bu modeli kullanarak kısa sürede neticeye kavuşturabiliyor. Bunun gibi dünya nereye gidiyor, bizi nasıl bir gelecek bekliyor sorusunu sorduğumuz nice baş döndürücü gelişmeye şahit oluyoruz. Ya hızlı davranıp süreci yakalayacağız. Ya da ekonomide asimetrik güç çarpanından mahrum kalacağız. Yapay zeka ve insansız sistemler meselesinin ülkemizde halen yeterince anlaşılmadığını düşünüyorum. Hükümet olarak gerek teknokentler, gerek teknofestler, gerek arge yatırımları gerekse farklı teşvik ve destek paketleriyle yeni dünyaya Türkiye’yi hazırlamaya çalışıyoruz. Bursa’da olduğu gibi sanayi ticaret odalarımızla kritik süreci sahipleniyor. Kendi alanlarında özgün projeler üretmeye gayret ediyoruz. Geleceğin teknolojisine bugünden yapılan her yatırımı hayati önemde görüp destekliyoruz. TEKNOSAB bünyesindeki her adım kıymetlidir. Üretimin lokomotif şehri Bursa, teknoloji alanında diğer illerimize örnek olacaktır" diye konuştu.

"Muhalefet 3 hafta geçmesine rağmen meseleyi kavrayamadı"

Hükümette sanayide ve akademide olan yüksek bilinç düzeyine ne yazık ki muhalefet tarafında rastlanmadığını belirten Erdoğan, "Muhalefette vizyon merak ve iştiyak bulunmuyor. İşin magazin yönünü aşamadılar. 14-28 mayıs seçimleri döneminde ileri teknoloji hamlesi diye aylarca reklamını yaptıkları proje çıka çıka Amerika’dan bir ekonomistin canlı bağlantı ile uzaktan bunlara nutuk atması oldu. Maalesef daha sonra gelenler de bu seviyenin bir tık üzerine çıkamadılar. İç iktidar kavgasına kendilerini öyle kaptırdılar ki dünyada ve bölgemizde ne olup bittiğini takip bile edemiyorlar. Aynı umut kırıcı tablo dış politikadan bölgesel konulara ekonomiden çalışma hayatına her alanda geçerli. Belli ezberleri ve ideolojik saplantıları var onların dışına çıkamıyorlar. Kendilerini güncelleme ve yenileme noktasında sadece isteksiz değiller, aynı zamanda kabiliyet de yok. Suriye krizinde eski rejimin devrilmesinin üzerinden 3 hafta geçti. Bunlar meseleyi tam olarak kavrayamadılar. Gün aşırı konuşuyorlar. Cümlelerinde derinlik ve tutarlılık yok. Amerika’da başkanlık seçimleri sonrasında yeni yönetim şekilleniyor. Yine muhalefet Türkiye’ye dair kurulan her müspet cümleye iç siyaset zaviyesinden yaklaşıyor. Rakipleri dahil tüm dünya Türkiye’nin jeopolitik gücü ve etkisinin farkında fakat bunu bizim muhalefete bir türlü anlatamıyorlar. Rusya Ukrayna savaşından Gazze krizine kadar her meselede benzer umursamazlık ve tembellik söz konusu. Bu tablo siyasi iktidar açısandan avantajlı gibi gözükse de esasen sorunlu bir durumdur" şeklinde konuştu.

"Türkiye uçurumun kenarından döndü"

Hiç bir zaman ülkeyi yönetirken popülist davranmadıklarının altını çizen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Hayatın her alanında olduğu gibi siyasette de ülke yönetiminde de gelişmenin ilerlemenin sırrı budur. Yani sürekli daha büyük başarılar hedefler peşinde koşmaktır. Biz 22 yıllık iktidarlarımız süresince Türkiye’nin sorunlarını, sıkıntılarını, krizlerini küçülerek değil büyüyerek aşabileceğine inandık. Ekonomiden savunmaya; dış politikadan, ticarete uzanan geniş alanda bu büyümeyi sağlayacak politikalar uyguladık. Biz ekonomide sabun köpüğü misali gelip geçici başarılarla avunmak istemiyoruz. Kısa vadeli hesaplar peşinde asla değiliz. Ayaklarımızı yere sağlam basıyor adımlarımızı sağlam atıyoruz. Kendi iktidar dönemini hesaplayan tek hedefi seçim olan hükümetler geçici iyileşmelerle halkın gözünü boyadılar ama millete ağır faturalar ödettiler. Türk ekonomisinin kaldırabileceğinden daha ağır vaatlerle gelenler hesap kitap yapmadan bol keseden söz verenler arkalarında telafisi zor enkazlar bırakarak siyasetten silindiler. Millete dimyata pirinç silolarını vaat edenler gün sonunda vatandaşı elindeki bulgurdan da ettiler. Yakın tarihimizde bunu biz de yaşadık. İş dünyamızda yaşadık. 14-28 Mayıs seçimleriyle ülkemiz sadece uçurumun kenarından dönmedi aynı zamanda her biri hazine değerinde 5 sene kazandı. Biz de bu 5 yılı en iyi ve en verimli şekilde değerlendirmek arzusundayız. Yerel seçimlerde muhalefet ile popülist vaat yarışına girmeyerek kararlılığımızı ortaya koyduk. Bundan dolayı siyasi olarak bedel de ödedik ama milletimize ve ülkemize bedel ödettirecek yanlışın içinde olmadık. Ekonomi programımıza güvenimiz ve desteğimiz tam. 2024 yılında seçimlere ve bölgemizde nükseden yeni krizlere rağmen belirlediğimiz hedeflere önemli ölçüde ulaştık. Ülkemize uluslararası sermaye girişi hızlandı. Rezervlerimiz güçlendi. Kur oynaklığı azaldı. Finansman şartları iyileşti. Ülkemizin kredi risk primi de ciddi şekilde düştü. Dünyadaki üç kredi derecelendirme kuruluşunun not artırdığı tek ülke Türkiye oldu. 2025 bütçesinde de gerçekçi adımlarla ve ortak bir gelecek vizyonu ile hareket ettik. Bu sene yatırımlar için 1 trilyon 569 milyar lira kaynak ayırdık. Deprem bölgesinin yeniden inşası yanında, sulama yatırımlarına, organize sanayi bölgeleriyle limanları demiryoluyla birbirine bağlayacak yatırımlara ve sanayi altyapısını hızla tamamlayarak yatırımlara öncelik tanıdık. En güncel tartışma asgari ücret konusunda dolar bazında nereden nereye geldik. Vatandaşımızın her söylediğinin başımızın üzerinde yeri vardır. 22 yıl boyunca vatandaşımızı enflasyona ezdirmeme hassasiyeti malumdur. Ücret artışlarını her zaman enflasyonun üzerinde tutarak halkımızın alım gücünün korunmasını temin ettik. 2002-2025 arası dönemde asgari ücrette reel artış yüzde 290 olmuştur. Son birkaç yıla bakıldığında 2022’de enflasyon yüzde 64,3 iken asgari ücret yüzde 94,6 artmıştır. 2023’te enflasyon yüzde 64,8 iken asgari ücret yüzde 107,3 arttı. 2024’te yıl sonu enflasyon beklentisi yaklaşık yüzde 45 iken asgari ücret yüzde 49,1 arttı. 2025’te yıl sonu enflasyon beklentisinin üzerinde oranla asgari ücret 22 bin 104 lira olarak belirlendi. Bu rakam taban ücrettir. İşverenlerimiz çalışanına daha fazla ücret ödemek isterse buna kimsenin itirazı olmaz. Çalışanlarımızın milli gelirden aldığı pay son 26 ayın en yüksek seviyesine ulaştı. İşgücü ödemelerinin gayri safi hasıla içinde bu yılın 3.çeyreğinde yükseldi. Büyümeden çalışanlar da pay aldı. Türkiye ekonomisi yüzde 5,3 büyürken asgari ücretteki reel artış yıllık ortalama yüzde 5,6 ile büyümenin üzerinde oldu. Bugün 630 doları bulan asgari ücretimiz gelişmekte olan pek çok ülkeden daha yüksek seviyede. Enflasyon hedeflerimiz tek tek gerçekleştikçe vatandaşlarımız alım güçlerindeki artışı daha net görebilecek. 2025 yılı için bu konuda da umutluyuz" ifadelerini kullandı

Tekstil ve mobilya sektörüne müjde

Bir müjdeyi de paylaşan Erdoğan, "Son kabinedeki paketi bugün kamuoyumuzla paylaşmak istiyorum. Yıllık 37 milyar dolar ihracatımız olan 1 milyon 200 binden fazla çalışana istihdam sağlayan konfeksiyon tekstil deri mobilya sektörlerinde rekabet gücümüzü sürdürmeyi önemsiyoruz. Üretim ve istihdamı korumak için ocak ayından KOSGEB eliyle istihdamı koruma programı başlatıyoruz. Bu sektörlerde 2024 son aylarındaki istihdam düzeyini 2025 yılında koruyan Kobi’lere çalışan başına aylık 2500 liraya kadar destek ödemesi gerçekleştirmeyi planlıyoruz" diye konuştu.

Abdullah Bozkurt-Serkan Bozkurt-Emirhan Erzurum

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Erzincan Ergan Dağı Kayak Merkezi her geçen gün daha iyiye doğru yol almaya devam ediyor 2024-2025 kayak sezonunu Türkiye’de ilk açan kayak merkezi olan Ergan Dağı Kayak Merkezi her geçen gün daha iyiye doğru yol almaya devam ediyor. Ergan Dağı Kayak Merkezi’nde kayak kulüplerinin düzenlediği ve il protokolü ile kayakçıların bir araya geldiği etkinlik renkli görüntülere sahne oldu. Yağan karın altında misafirlerin kar motorlarıyla pistin belirli kısımlarında gezdirildiği ve gece kayağının yapıldığı etkinlikte çeşitli ikramlarda da bulunuldu. Vali Hamza Aydoğdu’nun talimatları doğrultusunda yapılan yatırımlar ve çalışmalar sonucunda kayak merkezleri arasında çok iyi bir seviyeye gelen ve daha da iyi seviyelere gelmesi için çalışmaların devam ettiği Ergan Dağı Kayak Merkezi’nde yeni sezonda bir milyon ziyaretçinin ağırlanması hedefleniyor. Yapılan yatırımlar ve çalışmalar sonucunda, Türkiye’de ve dünyada hem bilinirliği hem de popülaritesi artan Ergan Dağı Kayak Merkezi’ne gelen ziyaretçi sayısı da arttı. Ergan Dağı Kayak Merkezi’yle birlikte birçok kayak merkezinde de kullanılan ve kayak merkezine giren ziyaretçilerin sayısını belirleyen turnike sistemi verilerine göre Ergan Dağı Kayak Merkezi’ne gelen ziyaretçi sayısının diğer kayak merkezlerine göre çok önde olduğu belirtilmiştir. Eşsiz doğasıyla, gece kayağı yapma imkanıyla, bungalov evleri ve sosyal donatılarıyla, yeni teknoloji telesiyej ve teleferik sistemleriyle ve göl manzaralı kayak pistleriyle ziyaretçilerine unutulmaz güzel anlar geçirmelerini sağlayacak olan Ergan Dağı Kayak Merkezi’ne tüm kayakseverlerimizi ve misafirler bekleniliyor.
Bitlis Tatvan’da kar altındaki havuçların hasadı yapıldı Bitlis’in Tatvan ilçesinde, karlar altında kalan havuçların hasadı yapıldı. Son birkaç gündür yoğun kar yağışının etkisi altında olan Bitlis’te, bir yandan karla mücadele çalışmaları sürerken, diğer yandan ise kar altında kalan ürünlerin hasadı yapılmaya çalışılıyor. Tatvan ilçesinde yaşayan Mehmet Okay isimli vatandaş, bahçesine ektiği havuçların hasadına başladı. Bölgede havuç yetiştiriciliği konusunda örnek bir girişim sergileyen Mehmet Okay, hem yerel tarıma dikkat çekiyor hem de doğanın sunduğu şartlardan en iyi şekilde faydalanmaya çalışıyor. Karla kaplı bahçesine kürek ve çapayla giderek havuçların üzerini temizleyen Okay, karın altındaki havuçları tek tek topladı. “Kış hasada daha kaliteli ürün sunuyor” Bölgede havuç yetiştiren nadir üreticilerden biri olan Okay, soğuk hava ve karın ürünün kalitesini arttırdığını belirterek, havuçların zorlu kış şartlarına dayanıklı olduğunu söyledi. Topladığı havuçların oldukça iri ve kaliteli olduğunu belirten Okay, "Ev ihtiyacı için son birkaç yıldır Van Gölü sahilindeki bahçeme havuç ve kış sebzeleri ekiyorum. Yazın başında ektiğim ürünlerden biri olan havuçların, son iki yıldır özellikle kış aylarında hasadını yapıyorum. Havuçlar soğuk havada ve kar altında kalarak doğal bir koruma kazanıyor ve hem tazeliklerini hem de lezzetlerini koruyor” dedi. Bölgede havuç yetiştiriciliğinin pek yaygın olmadığına dikkat çeken Okay, “Ben bu işi seviyorum ve geliştirmek istiyorum. Kışın hasat yapmak zor ama ürünlerimin kalitesini görünce tüm yorgunluğumu unutuyorum. Bu yılın ilk hasadını yaptım. Evin ihtiyacı kadar havucu hasat ettim, geriye kalanları da bozulmasın diye üzerini tekrardan karla kapattım. Buradaki havuçlar en soğuk ve zorlu kış günlerinde bile bozulmadan yaza kadar kalabiliyor. Bu sayede bizlerde kışın ortasında bile kendi bahçemizde ürettiğimiz havuçlardan afiyetle yiyebiliyoruz. Bu yöntem de bize verimli bir tarım modeli sunmuş oluyor. Bu nedenle herkese bu modeli tavsiye ediyorum” diye konuştu.
Bitlis Tatvan’da kar altındaki havuçların hasadı yapıldı Bitlis’in Tatvan ilçesinde, karlar altında kalan havuçların hasadı yapıldı. Son birkaç gündür yoğun kar yağışının etkisi altında olan Bitlis’te, bir yandan karla mücadele çalışmaları sürerken, diğer yandan ise kar altında kalan ürünlerin hasadı yapılmaya çalışılıyor. Tatvan ilçesinde yaşayan Mehmet Okay isimli vatandaş, bahçesine ektiği havuçların hasadına başladı. Bölgede havuç yetiştiriciliği konusunda örnek bir girişim sergileyen Mehmet Okay, hem yerel tarıma dikkat çekiyor hem de doğanın sunduğu şartlardan en iyi şekilde faydalanmaya çalışıyor. Karla kaplı bahçesine kürek ve çapayla giderek havuçların üzerini temizleyen Okay, karın altındaki havuçları tek tek topladı. “Kış hasada daha kaliteli ürün sunuyor” Bölgede havuç yetiştiren nadir üreticilerden biri olan Okay, soğuk hava ve karın ürünün kalitesini arttırdığını belirterek, havuçların zorlu kış şartlarına dayanıklı olduğunu söyledi. Topladığı havuçların oldukça iri ve kaliteli olduğunu belirten Okay, "Ev ihtiyacı için son birkaç yıldır Van Gölü sahilindeki bahçeme havuç ve kış sebzeleri ekiyorum. Yazın başında ektiğim ürünlerden biri olan havuçların, son iki yıldır özellikle kış aylarında hasadını yapıyorum. Havuçlar soğuk havada ve kar altında kalarak doğal bir koruma kazanıyor ve hem tazeliklerini hem de lezzetlerini koruyor” dedi. Bölgede havuç yetiştiriciliğinin pek yaygın olmadığına dikkat çeken Okay, “Ben bu işi seviyorum ve geliştirmek istiyorum. Kışın hasat yapmak zor ama ürünlerimin kalitesini görünce tüm yorgunluğumu unutuyorum. Bu yılın ilk hasadını yaptım. Evin ihtiyacı kadar havucu hasat ettim, geriye kalanları da bozulmasın diye üzerini tekrardan karla kapattım. Buradaki havuçlar en soğuk ve zorlu kış günlerinde bile bozulmadan yaza kadar kalabiliyor. Bu sayede bizlerde kışın ortasında bile kendi bahçemizde ürettiğimiz havuçlardan afiyetle yiyebiliyoruz. Bu yöntem de bize verimli bir tarım modeli sunmuş oluyor. Bu nedenle herkese bu modeli tavsiye ediyorum” diye konuştu.
Samsun Samsun Büyükşehir, filosuna 16 yeni iş makinesi ekledi Samsun Büyükşehir Belediyesi, toplam 3 milyon avrodan fazla değeri olan iş makinelerini filosuna kattı. Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan, “Tüm araç ve ekipmanlarımızla Samsun’umuzu daha ileriye götürmek için çalışıyoruz” dedi. Samsun Büyükşehir Belediyesi şehre yeni yatırımlar kazandırırken araç filosunu genişletmeyi de ihmal etmiyor. Bünyesine yeni iş makineleri kazandıran Büyükşehir Belediyesi; 2 tane 39 tonluk paletli, 3 tane 31 tonluk paletli, 1 tane 23 ton paletli ve 3 tane de 21 tonluk paletsiz olmak üzere 9 iş makinesini teslim aldı. Kalan 7 iş makinesinin de yakın zamanda teslim alınması bekleniyor. Araçların toplam maliyeti ise 3 milyon 195 bin avro. Toplam 16 aracı da bünyesine kattığında Büyükşehir Belediyesi’nin filosuna 2 tane 50 tonluk paletli, 2 tane 39 tonluk paletli, 3 tane 31 tonluk paletli, 3 tane 23 tonluk paletli, 3 tane 14 tonluk paletli ve 3 tane de 21 tonluk paletsiz ekskavatör eklenmiş olacak. “Şehrimiz için çalışıyoruz” Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan, “Büyükşehir Belediyesi olarak tüm araç ve ekipmanlarımızla şehrimiz için çalışıyoruz. Bu kapsamda araç filomuzu güçlendiriyor; Samsun’umuzun her caddesinde her sokağında, tüm hemşehrilerimize en iyi hizmeti götürebilmek için yatırımlarımızı hayata geçiriyoruz. Filomuza kazandırdığımız 9 iş makinemizi bundan sonra şehrimizin yol çalışmalarında, yatırım alanlarında kullanmış olacağız. İnşallah 7 aracımızı daha yakın zamanda teslim alacağız. Toplamda 16 iş makinemizi bünyemize kazandırmış oluyoruz. Daha güçlü Samsun hedefimize adım adım ilerliyoruz. Güçlü filomuz Samsun’umuza, hemşehrilerimize hayırlı olsun” diye konuştu.
Samsun Samsun’da müzeler yarım milyona yakın ziyaretçi ağırladı Samsun Büyükşehir Belediyesi sorumluluğundaki 6 müze, 2024 yılında yarım milyona yakın kişi tarafından ziyaret edildi. Samsun’un kültürel zenginliğine vurgu yapan Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan, “Tarih ve kültür şehri Samsun’umuz müze zenginliği ile de dikkat çekiyor. Şehrimizin tarihini ve kültürünü yansıtan değerlerimize hem Samsunlu hemşerilerimizin hem de başka illerden gelen ziyaretçilerin ilgisi yoğun oluyor” dedi. Çok sayıda müzeye ev sahipliği yapan Samsun’daki müzelerden 6’sı Büyükşehir Belediyesi sorumluluğunda bulunuyor. Her yıl ziyaretçi sayısını artıran Büyükşehir Belediyesi sorumluluğundaki müzeleri, 2024 yılında yarım milyona yakın kişi ziyaret etti. En fazla ilgi Bandırma Gemi Müzesi’ne 6 müze arasında en fazla ilgiyi Atatürk’ün 1919’da Samsun’a geldiği Bandırma Vapuru’nun replikası olan Bandırma Gemi Müze ve Milli Mücadele Açık Hava Müzesi görüyor. Bandırma Gemi Müzesi’ni 330 bin kişi ziyaret ederken, Amazon kadınların yaşamını yansıtan Amazon Köyü Müzesi’ni ise 80 bin kişi ziyaret etti. Kurtuluşa giden süreci yansıtan Havza’daki Atatürk Müzesi ise 2024 yılında 33 bin kişiyi ağırladı. Türkiye’nin ilk tütün müzesi olma özelliği taşıyan Bafra Tütün Müzesi ise 30 bin kişinin tercihi oldu. Alaçam Mübadele Müzesi yeniden hizmete açıldı Türkiye’nin ilk tematik mübadele müzesi olma özelliği taşıyan Samsun Büyükşehir Belediyesi yönetimindeki Alaçam Mübadele Müzesi tadilatının tamamlanmasının ardından 2024 yılı Ekim ayında yeniden ziyarete açıldı. Mübadillerin yaşamını yansıtan müze yeni yüzüyle hizmet vermeye başladığı 3 ayda bini aşkın ziyaretçi ağırladı. Kent Müzesi yeniden ziyaretçilerini ağırlamaya başladı Avrupa’nın en prestijli müzelerinden biri ödülüne sahip olan ve tadilat nedeniyle bir süre kapalı kalan Samsun Kent Müzesi de 2024 yılının Haziran ayında yeniden ziyaretçilerini ağırlamaya başladı. Kent Müzesi hizmete girdiği altı ayda 16 bin kişiyi ağırlayarak kentin kültür turizmi rakamlarına katkı sağladı. Kültür, sanat, estetik ve tarih bilincini geliştirmek, milli mücadele ruhunu yaşatmak ve bunu gelecek kuşaklara aktarmak amacı ile sürdürülen ’Okul Dışı Eğitim Projesi’ ile de aynı zamanda Kent Müzesi 17 ilçeden bin 500 öğrenciyi ağırladı. Odak Samsun ile turizme katkı Samsun’un tarihi ve kültürel açıdan çok zengin bir kent olduğunun altını çizen Samsun Büyükşehir Belediye Başkanı Halit Doğan, “Samsun’umuz milli mücadelenin kenti, 19 Mayıs’ın kenti. Şehrimizde tarihi ve kültürel açıdan birçok değere ev sahipliği yapıyoruz. Bandırma Gemi Müzemiz, Mübadele Müzemiz, Kent Müzemiz, tüm müzelerimiz bizleri tarihi yolculuğa çıkarıyor. Bizler şehrimizin tüm kültürel değerlerini benimseyerek ‘Odak Samsun’ diyerek bu zenginlikleri gelecek kuşaklara aktarmak adına çalışmalarımızı gerçekleştiriyoruz. Tadilatta olan müzelerimizi de ziyarete açmamızın ardından 2024 yılında yarım milyona yakın ziyaretçimizi bünyemizdeki müzelerimizde ağırlamış olduk. İnşallah gelecek yıl bu rakamları daha da artırarak şehrimizin turizmine daha çok katkı sağlamış oluruz” diye konuştu.