GÜNDEM - 27 Aralık 2024 Cuma 17:20

Bozüyük Belediyesi İtfaiyesi’nden Cezaevi personeline yangın eğitimi

A
A
A
Bozüyük Belediyesi İtfaiyesi’nden Cezaevi personeline yangın eğitimi

Bozüyük Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü tarafından Bozüyük Açık Ceza İnfaz Kurumu personeline yönelik “Yangın Söndürme ve Yangına Müdahale Eğitimi” verildi.


Bozüyük Açık Ceza İnfaz Kurumu’na ait yatak atölyesi bölgesinde bulunan boş alanda verilen yangın eğitiminde personel, yangın anında yapılması gerekenler ve yangına ilk müdahale yöntemleri konusunda bilgilendirildi. Uygulamalı olarak verilen eğitimde kurum personeli, yangına müdahale ederek eğitimlerini tamamladı.



Bozüyük Belediyesi İtfaiyesi’nden Cezaevi personeline yangın eğitimi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ordu Sakat kalan köpeğini yürüteç ile hayata bağladı Ordu’da bir oto tamircisi, minibüsün çarpması sonucu omurgası kırılan ve arka bacakları tutmayan köpeğini, yaptırdığı 4 tekerlekli yürüteç ile yeniden hayata bağladı. Altınordu ilçesi Karapınar Mahallesi’nde bulunan organize sanayi bölgesinde 20 yıldır oto tamirciliği yapan Şakir Canlı (49), bir yıl önce arkadaşından yavru sokak köpeği aldı. Köpeğe iş yerinde bakan Canlı, yaklaşık 7 ay önce minibüsün çarparak olay yerinden kaçması sonucu yaralanan köpeğini Ordu ve Samsun’da tedavi ettirmek istedi. Veterinere götürülen köpeğin, arka ayaklarının yürüme fonksiyonunu kaybettiği belirlendi. Köpek, yaptırılan 4 tekerlekli yürüteç ile yeniden hayata bağlandı. Samsun’daki Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) Hayvan Hastanesi’ne götürülen köpek ameliyat edilse de yürüme fonksiyonu geri gelmedi. Çok sayıda farklı köpeğin bakımını üstlenen Canlı, köpeği için demirden 4 tekerlekli yürüteç yaptırdı. 15 aylık köpek, bu sayede yeniden yürümeye başladı. “Sevgi tedaviden daha çok önemli, sürekli aktiviteler yaptırıyorum” Köpeği ile yakından ilgilendiğini belirten Canlı, “Kazadan sonra arka ayakları tutmaz oldu. Bu bizim kızımız. Biz tekerlekli sandalye yapmak istedik, ilk etapta 2 tekerlekli yapıldı, şimdi 4 tekerlekli var. Sıcak havalarda denize götürüyorum ve çeşitli aktiviteler yaptırıyorum. Bu sayede arka ayaklarında biraz hisleri oluştu” dedi. Ameliyat ücretini duyan insanların ‘değmez’ demesine aldırış etmedi Şakir Canlı, "Bunun en büyük ilacı sevgi, bu bizim kızımın, haftanın her günü beraberiz, akşamları iş yerinde kalıyor, sabah saatlerinde beni karşılıyor. Çeşitli bakımları ve pansumanları var, benim toplamda 7 köpeğim var ve hepsi sokak köpeği. Bu köpeğe sabah saatlerinde bir servis aracı vurup, bir şey olmamış gibi kaçtı. omurilik ameliyatı yaptırdım, bir sene önce 35 bin liraydı, herkes o kadar para verilmeyeceğini söyledi. Ama şu anda buna değdi, ayağını hissedebiliyor. Biz sevgiyi eksik etmiyoruz, gittiğim her yere götürüyorum. Bu yıl hayatında ilk defa kar bile gördü. İnşallah kendini kurtarır" ifadelerini kullandı. Canlı, insanların sokak hayvanları konusunda biraz daha bilinçli olması gerektiğini sözlerine ekledi.
Adana Uzmanı açıkladı: “Yılbaşı filmleri yetersizlik ve eksiklik duygusunu tetikleyebilir” Psikolog Buse Şimşek, yılbaşı temalı filmlerin mutluluk hormonlarını tetiklemesinin aksine yetersizlik ve eksiklik duygularını öne çıkartabileceğini söyledi. Yılbaşı dönemi, çoğu kişi için bir yılın bitişiyle birlikte yeni bir yılın başlangıcını bildirir. Onma Psikoloji’den Psikolog Buse Şimşek, yılbaşı filmlerinin bazı eksik duyguları ortaya çıkartabileceğini vurguladı. "Bireyler için, daha çok teselli veya kaçış alanı sunabilir" İhlas Haber Ajansı’na konuşan Psikolog Şimşek, “Sıcak aile ortamı, insanlarla bağ kurmak, affetmek, affedilmek, kişisel değişimler ve başlangıçlar yılbaşı filmlerinde görmeye alışık olduğumuz temalardır. Bu temalar, kişinin iç dünyasında güven, aidiyet ve umut gibi pozitif duyguların canlanmasına yol açabilirken duygusal açıdan zorlu bir yıl geçiren bireyler için, daha çok teselli veya kaçış alanı sunabilir” dedi. “Nostalji, duygusal olarak bizi rahatlatan bir araç görevi görür” Yılbaşı filmlerinin hayal kurmayı da geliştirebileceğini vurgulayan Şimşek, daha sonra şunları söyledi: “Yılbaşı filmleri genellikle masalsı ve mutlu sonla biter. Bu da, bizde “her şeyin çok güzel olabileceği” mesajını pekiştirir. Mutlu son ile biten filmler izlemek, beynimizdeki dopamin seviyesini arttırırken daha iyi hissetmemizi sağlayabilir. Özellikle de ’Yeni yıl, yeni başlangıç’ fikrine yoğunlaşan filmler, bize değişimin mümkün olduğunu hatırlatır. Ailece izlenen filmler ya da arkadaşlarla yapılan film geceleri, kişide nostaljik bir etki oluşturabilir. Bu da kişide çocukluk hatırlarını çağrıştırır. Nostalji, duygusal olarak bizi rahatlatan bir araç görevi görür. Nostalji sağlayan bu tür hatıralar daha güvende hissetmemizi ve pozitif duygulara odaklanmamızı sağlar.” “Yılbaşı filmleri herkes için pozitif bir etki oluşturmaz” Filmlerin negatif etkilerinin de olabileceğine dikkat çeken Onma Psikoloji’den Psikolog Buse Şimşek, “Elbette, yılbaşı filmleri herkes için pozitif bir etki oluşturmaz. Özellikle yalnızlık hissi yaşayan kişiler için bu filmler, var olan yetersizlik ve eksiklik duygusunu tetikleyebilir. Filmlerde gördüğümüz ’mükemmel yılbaşı’ senaryoları, gerçek hayatın kaotik ve eksik yanlarıyla karşılaştırdığımızda hayal kırıklığı oluşturabilir. İşte bu noktada kişinin kendini bu tür ideallerle kıyaslamaması önemlidir” dedi. Öte yandan Psikolog Şimşek, “Yılbaşı dönemi geldiğinde televizyonlarda da sıkça rastladığımız yılbaşı filmleri, iyi hissetme, umut etme ve bağ kurma gibi duyguları harekete geçirerek üzerimizde psikolojik anlamda destekleyici bir rol oynayabilir. Bu yüzden, bu tür filmleri ’ilham kaynağı’ olarak görmeliyiz ve gerçek hayatta yapılabilecek küçük ama anlamlı değişimlere kapı aralamalıyız. Bu yılbaşında, sıcak bir battaniye altında sevdiğiniz bir filmle kendinize biraz huzur ve keyif hediye edin. Unutmayın, her yeni yıl yeni bir başlangıçtır” ifadelerini kullandı.
Tekirdağ Tekirdağ’da vatandaşın lağım isyanı Tekirdağ’ın Çorlu ilçesinde bir vatandaş, sağanak yağışlarda lağım suyu basan apartman bodrumu nedeniyle mağdur olduklarını dile getirdi. Eski Sanayi mevkisindeki Tekirdağ Caddesi sakini Serdal Sağkol, altyapı ile ilgili yaşadıkları sorunları dile getirdi. Sağkol, şiddetli yağışlarda apartman bodrumunu lağım sularının bastığını, ağır kokudan rahatsızlık duyduklarını ve suyu tahliye etmekten bıktıklarını ifade etti. Fabrika işçisi Serdar Sağkol, “Başkanlar sizden rica ediyoruz bu sorunumuzu halledin lütfen. Başka nereye başvuralım, sesimizi duyun artık. Kayıtlara bakın, yıllarca ayda bir TESKİ’ye arıza bildiriminde bulunduk. Çoğu zaman cebimizden karşıladık. Rögar ana kanal hattı boruları küçük olduğu için kaldırmıyor. Yağmur suları ile birleşen kanalizasyon gideri de tıkanınca binamızın bodrumunu lağım suları basıyor. TESKİ’yi arıyoruz, ayda bir temizletiyoruz ama yağmur yağdığında biz yine perişan oluyoruz. Lağım kokusu yüzünden apartmanda duramıyoruz. Biz bu durumdan artık bıktık yetkililerin bir an önce çözüm bulmasını bekliyoruz. Vallahi de şikayet etmeye bıktık. Burada çözüm önerimiz ne? Boru hattının yeniden değiştirilerek büyük boru takılıp sorun giderilebilir. Biz de bu dertten kurtulabiliriz. Sadece biz yokuz burada eski sanayi dükkanları da var. Mikroptan hasta olacağız, sonuçta biz de insanız” dedi.