GÜNDEM - 23 Aralık 2024 Pazartesi 14:51

Başkan Subaşı, AVM inşaatında yüklenici firmaya yüklendi

A
A
A
Başkan Subaşı, AVM inşaatında yüklenici firmaya yüklendi

Bilecik Belediye Başkanı Melek Mızrak Subaşı, kentteki yapımı yılan hikayesine dönen AVM inşaatı yapan firmaya yüklenerek, "Bu seçilmişlerle, bilirkişilerle, belediye encümeniyle dalga geçmekten başla hiçbir şey değildi" dedi.


Belediye Başkanı Melek Mızrak Subaşı başkanlığında Şeyh Edebali Kültür ve Kongre Merkezinde olağanüstü toplantıda 2 gündem maddesi ele alındı. Toplantının ilk maddesinde mülkiyeti belediyeye ait İstiklal Mahallesi 89 ada 15 parselde kayıtla taşınmaz ile ilgili olarak alacaklı Alve İnşaat ve İnşaat Malzemeleri Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi ile var olan uyuşmazlığın sulh ile tasfiye, kabul ve feragatine ilişkin her türlü anlaşma ve protokoller yapılması, istinaf ve temyiz yargılamasından feragat edilmesi hususlarında Belediye Başkanına yetki verilmesi konusu görüşüldü.



"Biz burada yetkiyi aldıktan sonra konuyu istinafa götüreceğiz"


Bu gündem oy birliği kabul edilirken, Başkan Subaşı gündem maddesi hakkında yaptığı açıklamada, “8 Ağustos tarihinde mahkeme kararı çıktı. İlk derece mahkemesi gerekçeli kararı verdi alacaklının parasını ödemelisiniz dedi. Bu yasal süreçlerden dolayı mahkeme faiziyle birlikte her geçen gün ilerlemeye devam etti. Bizim de bugün son istinafa gitme günümüz. Şurada bir suç unsuru mevcut. Madem 80’li yılarda bu yapının tescili biliniyor. Tapuya şerh koymak zorundaydı. O şerh gerekçesiyle birlikte de oraya yapı yapılmayacaktı. Bugün alacaklı kendisine göre haklı. Biz de kendimize göre haklıyız. Bilecik Belediyesinin parseli üzerinde bir yapı var. Bilecik Belediyesi hacizli konuma düşmüş durumda. Geçtiğimiz günlerde ihale süreci başladı, yeniden bir ihaleye çıktık. İhaleye sadece dosya alan yapı müteahhidi Alve inşaat katıldı. Zaten yapıyı tamamlamayan belli süreleri geçiren o sürelere uymayan beyefendi tekrar ihaleye girdi. Bu süreçte bir anlaşma yolu var mıdır diyerek defalarca masaya oturduk. Bize makul bir rakam söyleyin ve anlaşalım dedik. Şunu da belirttik; Bilecik Belediyesinin şu an size aylık 10 milyon TL taksitle ödeyecek bir parası yok. 150 milyon büyük bir rakam bizim için. Siz beni haczettiğinizde Bilecik halkına zarar vereceksiniz dedim. Bozüyük TSO Başkanı kimliğinize bunu yakıştırıyorsanız lütfen haczedin dedim. Avukatlarımız görüştü fakat sonra bugünkü kararımıza ipotek koyulacak bir anlaşma metniyle karşımıza geldiler. Bugünkü üst yargıya gidip gitmeme hakkı kararı belediye meclisindedir. Bu yargıya ipotek koyarmışım gibi benim imzamın altına alınmaya çalışıldı. Benim belediye meclis üyelerim kendi kararını verebilir. Ben burada hayır üst yargıya gidilmeyecektir diye oraya imza atmamın karşılığı yoktur. Biz burada yetkiyi aldıktan sonra konuyu istinafa götüreceğiz" dedi.



"Bu seçilmişlerle, bilirkişilerle, belediye encümeniyle dalga geçmekten başla hiçbir şey değildi"


Subaşı açıklamasının devamında, "Bilecik Belediyesinin hakkını arayacağız. Alve İnşaatın girdiği ihaleyi canlı yayınlattık. Orada rakamda usulen yazmada bir hata yapıldı. Totali 155 milyon yazılması gerekirken 150 milyon yazılmış. Bu seçilmişlerle, bilirkişilerle, belediye encümeniyle dalga geçmekten başla hiçbir şey değildi. Bunun usulü bambaşkaydı, onlar ihaleyi farklı bir yöntemle iptal ettirmek istediler kendilerine göre. Ama bir eksik evrakları daha vardı, belediye borcu yoktur yazıları yoktu. Böyle olunca ihaleden elendi. Sonrasında bizim arkadaşlarımız yaptığı araştırmada kamuyla iş yapan ve işi yarıda bırakan firmaların bütün ihaleler feshi edilir ve kamuyla iş yapamaz. Biz bu konuyu istinafa götüreceğiz ve Bilecik Belediyesinin hakkını arayacağız. Bilecik Belediyenin parselin üzerine yapılmış yapının acısını bugün Bilecik halkı çekiyor. Un fabrikası gibi bir yapı, zaten bir dünya aksamı yok. Mimarisi çok eleştiriye açık, şehrin tam göbeğinde bir yer. Şehrin göbeğinde beton yığınından bir şey göremiyoruz" dedi.



99 adet taşınmazın satışına ilişkin yetki alındı


Diğer bir gündem maddesi de mülkiyeti belediye ait müzekkere eki tabloda belirtilen 99 adet taşınmazın satışına ilişkin tüm iş ve işlemleri yürütmek üzere Belediye Başkanlığına ve Belediye Encümenine yetki verilmesi konusunun görüşülmesi oldu. Burada 99 adet taşınmazın satışına ilişkin Belediye Başkanlığına ve Belediye Encümenine yetki verilmesi oy çokluğu ile kabul edildi.



"Belediyeyi bir an önce hacizlik durumdan kurtarmalıyız"


Bu gündem maddesi sonrası da taşınmazların birçoğunun konut ve birkaç tane de ticari alan olduğunu belirten Başkan Subaşı, “Belediyeyi bir an önce hacizlik durumdan kurtarmalıyız. Biz var olan yerleri yıkalım derdinde değiliz. Fakat Belediye hacizlik duruma düşmemeli. İnanın ki rüyalarımda haciz görüyorum. Benim vicdanım rahat, ne için sattığımız belli. Bunlardan bir kuruşunu cebimize atmayacağız. 99 parsel denilince şu anlaşılmasın 99’unu birden satacak halimiz yok. Bu konuda hassasız. Belediyemize ait hisseler hariç bin 76 tane taşınmazımız var. Bunlardan 43 adetini SGK borçlarına karşılık takasa girdik. Bin 76 sayısından artık parselleri çıkarttığımızda da 880 adet parselimiz var. Bu belirlenen parsellerde bazıları daha az maliyetli, bazıları da daha çok maliyetli. Bu satılmazsa ’B’ planını kullanabilmem diye" dedi.



Başkan Subaşı, AVM inşaatında yüklenici firmaya yüklendi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Eyüpsultan Belediyesi’nde 90 milyonluk icra geriliminde anlaşma sağlandı Eyüpsultan Belediyesi, çöp toplama hizmeti sunan bir şirketin 90 milyon TL tutarındaki alacağı nedeniyle başlatılan icra işlemiyle karşı karşıya kaldı. Sabah saatlerinde belediye binasına gelen avukatlar ve icra memurları haciz işlemi başlatmak üzere hazırlık yaparken, taraflar arasında anlaşma sağlandı. Eyüpsultan Belediyesi’ne çöp toplama araçları kiralayan şirket, iş bitiminden sonra geçen 3 ay boyunca ödeme planı sunulmaması nedeniyle hukuki süreç başlatmıştı. Bugün sabah saatlerinde belediyeye gelen ekipler, haciz işlemi için hazırlık yaptı. Ancak belediye yetkilileri ve şirket avukatları arasında yapılan görüşmeler neticesinde ödeme konusunda iki taraf arasında anlaşma sağlandı. Bunun üzerine haciz için gelen nakliye aracı ve işçiler geri döndü. “Belediye olumlu yaklaştı ve uzlaşma zemini doğdu” Haciz işleminin gerçekleşmediğini söyleyen Avukat Erdal Avcı, “Rakamıı yüksekliği sebebiyle uzun süren bir müzakere yürüttük. Ama sonunda belediye olumlu yaklaştı ve uzlaşma zemini doğdu. O sebeple uzlaşma sağlayacağımız umuduyla bugünkü haczi sonlandırdık. Olumsuz bir durum yok. Burada geliş amacımız hacizdi. Ancak sonrasında belediye başkanı konuya olumlu yaklaşıp, çözüm konusunda uzlaşma zeminini oluşturunca buna ihtiyaç kalmadı ve kamyonu geri döndürdük. Dosyanın detaylarını şu anda paylaşmayayım ama uzlaşma zemini var. Sanıyorum sonuca erdireceğiz” diye konuştu.
Diyarbakır Narin Güran cinayeti davasında 1’i tutuklu 3 kişi tanık olarak dinlenecek Diyarbakır’da 8 yaşındaki Narin Güran cinayetine ilişkin tutuklu 4 sanığın ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yargılandığı davada, "aile bireylerinin toplantı görüntüsü" Ulusal Kriminal Büro tarafından incelenerek bilirkişi raporu hazırlanacak. Ayrıca, duruşmada 1’i tutuklu 3 kişi tanık olarak dinlenecek. Merkez Bağlar ilçesinin Tavşantepe Mahallesi’nde 21 Ağustos’ta kaybolan ve 8 Eylül’de Eğertutmaz Deresi’nde cansız bedenine ulaşılan Narin Güran’ın öldürülmesine ilişkin tutuklu anne Yüksel, ağabey Enes ve amca Salim Güran ile komşuları Nevzat Bahtiyar "iştirak halinde çocuğa karşı kasten öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis istemiyle yargılanıyor. Narin Güran’ın cansız bedeninin bulunduğu 8 Eylül’den bir gün önce aile toplantısına ilişkin dava dosyasına eklenen görüntüler, sanıkların yargılandığı 8. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti tarafından incelendi. Mahkeme, Türkçe ve Kürtçe konuşmaların yer aldığı görüntüyü uzman bilirkişilerce deşifre edilmesi için Ulusal Kriminal Büro’ya gönderdi. Mahkemenin karar yazısında şunlar yer aldı: "Mahkememizin 2024/396 esas sayılı dosyasında ele geçen video görüntüsüyle ilgili yapılan değerlendirmede, videoda Kürtçe konuşulduğu, sesin çok düşük olduğu Diyarbakır’da Kürtçe bilirkişiler ile yapılan görüşmede Türkçe’ye çevirmek için ayrı ses ekipmanlarının olması gerektiği, ses düzeyinin düşük olması nedeniyle bu haliyle Türkçe’ye çevrilmesinin mümkün olmadığı bildirildi. Bunun üzerine alanında uzman olan Ulusal Kriminal Büro ile görüşüldü. Konuşmaların ses ekipmanları kullanılarak Türkçe’ye çevrilebileceğinin belirtilmesi üzerine duruşmanın yakın olması nedeniyle video görüntüleri Ulusal Kriminal Büro’ya gönderilmiştir." Narin Güran’ın cansız bedeninin bulunduğu 8 Eylül’den bir gün önce Tavşantepe Mahallesi’nde amca Erhan Güran’ın evinin bahçesinde bazı aile bireylerinin katılımıyla yapılan toplantıya ilişkin kaydedilen görüntüler, Diyarbakır Barosuna ulaşmış, saat 19.38-19.41’de güvenlik kamerasınca kaydedilen "aile bireylerinin toplantı görüntüsü" Baro tarafından Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi’ne sunulmuştu. Mahkeme heyetince izlenen görüntüler, dava dosyasına eklenmişti. Mahkeme daha önce de Türkçe ve Kürtçe konuşmaların yer aldığı görüntünün, uzman bilirkişilerce deşifre edilmesi için Van Jandarma Komutanlığı Kriminal Şube Müdürlüğüne gönderilmesine karar vermişti. Narin Güran cinayeti davasında 1’i tutuklu 3 kişi tanık olarak dinlenecek Öte yandan, Narin Güran cinayeti davasının 26 Aralık’taki ikinci duruşmasında 1’i tutuklu 3 kişi tanık olarak dinlenecek. Diyarbakır 8. Ağır Ceza Mahkemesi, davanın 26 Aralık’taki ikinci duruşması için ek karar aldı. Sanık avukatlarının celse arasındaki taleplerini değerlendiren mahkeme, duruşmada 1’i tutuklu 3 kişinin tanık sıfatıyla dinlenilmesine karar verdi. Mahkeme, amca Erhan Güran ve çoban Ahmet A’nın (33) duruşmaya zorla getirilmesini, amca Salim Güran’ın işçisi tutuklu şüpheli 15 yaşındaki R.A’nın ise cezaevinden celbini kararlaştırdı. Amca Salim Güran’ın işçisi tutuklu şüpheli R.A. ilk duruşmada "tanıklık yapmama hakkına sahip" olduğunun hatırlatılması üzerine "Tanıklık yapmak istemiyorum." demiş ve salondan çıkarılmıştı. (RK-Y)