POLİTİKA - 16 Eylül 2024 Pazartesi 22:14

Bakan Güler, komando birliğinde incelemelerde bulundu

A
A
A

Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Bayburt’ta 17’nci Komando Tugay Komutan Yardımcılığı’nda inceleme ve denetlemelerde bulundu.

Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, Bayburt’ta konuşlu 17’nci Komando Tugay Komutan Yardımcılığı’nda inceleme ve denetlemelerde bulunarak faaliyetlere ilişkin talimatlar verdi.

İnceleme ve denetlemelerin ardından Mehmetçikle bir araya gelen Bakan Güler onlara hitaben yaptığı konuşmada şu ifadelere yer verdi:

“Kahramanlar otağı Bayburt’ta siz değerli komandolarımızla birlikte bulunmaktan büyük bir memnuniyet duyuyorum. Bu topraklar; düşman işgali altında yoksulluk ve binbir türlü acıya maruz kalsa da sancağımızı yere düşürmeyen, Kop Dağları’nı düşmana dar ederek al kanıyla destanlar yazan kahramanların yurdudur. Bu kapsamda güzide şehrimiz Bayburt’un ev sahipliğine yaraşır bu yeni kışlamızın, şanlı ordumuza, Tugayımıza ve şehrimize hayırlı, uğurlu olmasını diliyorum.

Yeni kışlamız çok sayıda bina ve yapı ile modern teknolojiye sahip

Devletimiz, Cumhurbaşkanımızın destekleriyle, her alanda olduğu gibi şanlı ordumuzun da imkân ve kabiliyetlerini artırmak için yatırımlarına devam ediyor. Bu kapsamda yeni kışlamızla birlikte siz vefakâr personelimize, en iyi imkânları sunmanın mutluluğunu yaşıyoruz.

Yeni kışlamız; içerisinde yer alan komando taburu, topçu taburu, komutan yardımcılığı ve lojistik destek komutanlığı binaları ile konferans salonu, enerji ve ısı yönetimi, arıtma tesisi, cami ve açık garaj gibi çok sayıda bina ve yapı ile en modern teknolojiye sahiptir. Sağlanan yeni fiziki imkânlarla, sizlerin görev ve sorumluluklarınızı çok daha iyi şartlarda yerinize getireceğinize ve komando olmanın şanına yaraşır şekilde Türk Silahlı Kuvvetlerimize nice müstesna katkılar sağlayacağınıza inanıyorum.

Türkiye, etkili ve önleyici politikalar ortaya koyuyor

Küresel düzenin; yeniden yapılanma sancılarını yaşadığı, jeopolitik gerginliklerin derinleştiği, buna bağlı olarak da ülkemize yönelik risk ve tehditlerin arttığı bir dönemden geçmekteyiz. Millî güvenliğimizi ve varlığımızı tehdit eden gelişmelerin ortaya çıktığı bu kaotik süreçte Türkiye, alışılmış metotlarla tedbir almak yerine Cumhurbaşkanımızın stratejik vizyonu ve liderliği sayesinde, etkili ve önleyici politikalar ortaya koymaktadır.

Ülkemiz, bu güçlü duruşuyla pek çok coğrafyada etkin ve yapıcı bir rol üstlenmiş, müzakere masalarının ve uluslararası güvenlik mimarisinin vazgeçilmez bir üyesi haline gelmiştir. Dünyanın başat aktörleri dahi Türkiye’nin güçlü temaslarını ve üstlendiği etkin inisiyatifi, açıkça dile getirmektedirler.

Etki ve ilgi alanlarımızın böylesine genişlediği, ufuk ötesinin öngörülebildiği, ülkemize tehdit oluşturabilecek terörün kaynağında yok edildiği bir güvenlik ortamını gerçeğe dönüştüren Millî Savunma Bakanlığı ve Türk Silahlı Kuvvetlerimiz de bunun bilinciyle ve üstün bir vazife şuuruyla, gelinen bu seviyeyi daha yukarılara taşımak için var gücüyle çalışmalarını sürdürmektedir.

Terör örgütünün belini kırdık

Türk Silahlı Kuvvetlerimiz; ülkemizin ve asil milletimizin güvenliği için yurt içinde ve sınır ötesinde yeni destanlar yazarken, 17’nci Komando Tugayımıza bağlı Komando Taburlarımız da Fırat Kalkanı Harekâtı alanında büyük bir özveriyle ve kahramanca görev yapmaktadır. Nitekim icra ettiğimiz başarılı operasyonlarla, terör örgütünün belini kırdık. Terör örgütünün en ufak bir şekilde kıpırdanmasına izin vermeyeceğiz. Bu amaçla, gözümüzün değmediği ve ayağımızın basmadığı alan bırakmayarak terör bataklığını kurutacak ülkemize, milletimize ve komşularımıza tehdit oluşturan terör örgütünün kökünü kazıyacağız. Son çırpınışlarını veren teröristlerin başı, tereddütsüz bir şekilde ezilecektir.

Kahraman ordumuz terörle mücadelenin yanı sıra;

Hudutlarımızın emniyetinin sağlanmasından, bayraklaşan yurt topraklarımızın teminatını sağlamaya,

Mavi ve gök vatanımızdaki hak ve menfaatlerimizin korunmasından uluslararası barış ve istikrarın desteklenmesine,

Geniş kapsamlı tatbikatların icrasından yerli, millî ve modern savunma sanayimizin geliştirilmesine kadar birçok faaliyeti eş zamanlı olarak ve büyük bir başarıyla icra etmektedir.

Tüm bu görev ve faaliyetlerin aynı anda büyük bir başarıyla icra edilmesinde, personelimizin yüksek fedakârlık ve gayreti belirleyici etkendir. Elbette cesaretin, özverinin, gözü pekliğin temsilcisi olan siz kahraman komandolarımızın da bu başarılarda müstesna bir katkısı vardır. Bu vesileyle, sizlerin şahsında / şu anda dahi Irak’ın ve Suriye’nin kuzeyinde emsalsiz bir yiğitlik örneği sergileyerek teröristlere göz açtırmayan komandolarımızı yürekten tebrik ediyor; kendilerine görevlerinde üstün başarılar diliyorum.

Türkiye yüzyılını aynı zamanda savunma ve güvenliğin yüzyılı yapmak en önemli hedefimiz

Elbette, bugüne kadar elde ettiğimiz tüm başarılarda en büyük pay, aziz şehitlerimize ve kahraman gazilerimize aittir. Bayburt’umuz ve 17’nci Komando Tugayımız da aziz vatanımızın savunması ile millî ve manevi değerlerimiz uğrunda şehitler vermiştir. Onların bizlere bıraktığı bu kutsal emanete sahip çıkmak, vatanımıza ve milletimize olan borcumuzu ödemek, sorumluluklarımızı en iyi şekilde yerine getirmek, boynumuzun borcudur.

Bu bilinçle ordumuzun göz bebeği siz kahraman komandolarımızın da sahip olduğu yüksek nitelik ve tecrübe ile sorumluluklarınızı üstün bir vazife anlayışıyla icra edeceğinize yürekten inanıyor, görevlerinizde üstün başarılar diliyorum.

Sonuç olarak Cumhuriyetimizin ikinci asrına başladığımız bu tarihî dönemde, “Türkiye Yüzyılı”nı aynı zamanda savunma ve güvenliğin yüzyılı yapmak en önemli hedefimizdir. Bu anlayışla daha büyük, daha güçlü bir Türkiye için gayret göstermeye devam edeceğiz. Sözlerime son verirken, Mete Han’dan Sultan Alparslan’a, Fatih Sultan Mehmet’ten Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e ve bugüne kadarki tüm devlet büyüklerimizi ve komutanlarımızı saygıyla anıyorum.

Cesaret timsali şehitlerimizi ve ebediyete irtihal eden gazilerimizi rahmet ve minnetle yâd ediyor, Gazilerimize, şehit ve gazilerimizin kıymetli ailelerine saygı ve şükranlarımı sunuyorum. Ayrıca iki gün sonra tüm yurtta idrak edeceğimiz Gaziler Günü’nü de şimdiden kutluyor, sizleri bir kez daha sevgiyle, saygıyla selamlıyorum.”

Öznur Demir - Ahmet Akbuğa

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Gaziantep sebze kurutmalıkları dünya mutfaklarında UNESCO Gastronomi Kenti Gaziantep’in geleneksel yemeklerinin vazgeçilmezi sebze kurutmalıkları, dünya mutfaklarının tercihi haline geldi. Gaziantep Ticaret Borsası (GTB) Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Akıncı, kış ayları için imece usulü ile hazırlanan sebze kurutmalıklarının hem kültürel miras hem de ekonomik değer açısından büyük önem taşıdığını söyledi. Geleneksel Türk mutfağında sebze kurutmalıklarının vazgeçilmez bir yerinin bulunduğunu kaydeden Akıncı, yaz aylarında taze sebzelerin içlerinin temizlenerek güneş altında kurutulması ile hazırlanan bu ürünlerin artık çeşitli ülke mutfaklarında lezzetleri ve besleyici özellikleriyle ön plana çıktığını ifade etti. “Eşsiz lezzetleriyle evrensel bir değer haline dönüştü” Biber, patlıcan, kabak ve acur gibi sebze kuruluklarının iç ve dış pazarlarda son yıllarda daha fazla rağbet görmeye başladığını belirten Akıncı, “Eskiden sadece kışın evlerde tüketilmek üzere komşular arasında imece usulü hazırlanan sebze kurutmalıkları artık eşsiz lezzetleriyle evrensel bir değer haline dönüştü. Lezzetiyle ön plana çıkan Gaziantep kurutmalıklarına Türklerin yoğun olarak yaşadığı Avrupa ülkelerinin yanı sıra dünyanın farklı coğrafyalarındaki ülkelerden de talep gelmekte. Yerel ekonomiyi destekleyen, dünya mutfaklarına lezzet veren Gaziantep kurutmalıkları aynı zamanda zengin bir kültürel mirasın yaşatılmasına da katkı sunmakta. Hazırlanışının zorluğundan dolayı yardımlaşmayı gerektiren kurutmalık üretimi toplumsal bağıda güçlendirmekte” dedi. Günümüzde kurutmalık üretiminin sebzeye katma değer katan bir iş kolu haline dönüştüğünü aktaran Akıncı, bu durumun mevsimlik işçi istihdamına da katkı sağladığını dile getirdi. “Coğrafi avantaj” Gaziantep’in coğrafi konumunun sebze kurutmalıklarının kalitesinde belirleyici rol üstlendiğine vurgu yapan Akıncı, “Gaziantep kurutmalıklarını benzerlerinden ayıran en önemli faktör, kentin coğrafi konumundan kaynaklanmakta. Yaz aylarında 40 dereceyi aşan sıcaklıklar ve düşük nem oranı, kurutmalıklar için son derece elverişli bir ortam sağlamakta. Bu şartlar, Gaziantep kurutmalıklarının doğallığını ve lezzetini, uygun saklama daha uzun süre korumasına imkan tanımakta” dedi. “Borsada işlem hacmi” Gaziantep Ticaret Borsasında işlem gören kurutmalık ürünlerle ilgili de bilgiler veren Akıncı, 2023 yılında borsada ortalama 17 milyon TL tutarında yaklaşık 15 milyon adet patlıcan, biber, kabak ve acur gibi çeşitli sebze kuruluklarının işlem gördüğünü açıkladı. Akıncı, hediyelik veya evlere özel yapılmasından dolayı kayıt altına alınamayan sebze kurutmalıkları da göz önüne alındığında bu rakamın çok daha üst noktalarda olduğunu söyledi. “Coğrafi işaret” GTB Başkanı Akıncı kentin asırlık lezzetleri arasında yer alan sebze kurutmalıkları için borsa olarak coğrafi işaret tescil çalışmaları da yürüttüklerini hatırlatarak, şu ana kadar Antep Dolmalık Biber Kurusu, Antep Haylan Kabağı Kurusu ve Antep Kuruluk Patlıcanına Gaziantep adına coğrafi işaret tescili aldıklarını sözlerine ekledi.
Antalya Kepez’den can dosta sıcacık dokunuş Patileri yaralanan sokak köpeği, Kepez Belediyesi Sokak Hayvanları Geçici Bakım Evi ve Rehabilitasyon Merkezi’nde tedavi edildi. Veterinerlik personelinin sıcacık dokunuşu karşısında sakinliği ile dikkat çeken sokak köpeğine ‘Uslu’ adı verildi. Kepez Belediyesinin Sokak Hayvanları Geçici Bakım Evi ve Rehabilitasyon Merkezi, Altıayak Mahallesi’nden gelen bir ihbarı değerlendirerek hızla harekete geçti. Bölgeye giden ekipler, patileri yaralanmış olan köpeği bulunduğu yerden alarak acilen tedaviye başladı. Veteriner hekimler tarafından patilerindeki yaralar, dikkatli bir şekilde temizlendi. Yaralar için açık yara tedavisi uygulanarak enfeksiyon riskine karşı gerekli tedbirler alındı. Kene ve pireler için dış parazit yapıldı. Köpeğin tedavi süreci boyunca, veterinerler ve merkez çalışanları büyük bir özveri ve hassasiyet gösterdi. Antibiyotik tedavisi uygulanarak yaralı patiler günlük pansuman edildi. Sevimli köpeğin genel sağlık durumu ise hızla iyileşmeye başladı. Tedavi süreci boyunca sakin ve uyumlu tavırlar sergileyen köpeğe ‘Uslu’ adı verildi. Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz, yaralı köpeği ihbar eden mahalle sakinlerine teşekkür etti. Sokak hayvanlarına yönelik gösterilen duyarlılığın önemine vurgu yaparak, vatandaşların bu tür ihbarlarla belediyeye destek olmalarının büyük değer taşıdığını belirtti. Başkan Kocagöz, “Sokak hayvanlarının sağlığı ve güvenliği bizim için çok önemli. Bu tür ihbarlarla bize yardımcı olan vatandaşlarımıza teşekkür ediyorum. Birlikte, daha merhametli ve duyarlı bir toplum oluşturmak, sokaktaki canlarımıza daha şefkatli olabilmek için çalışıyoruz" dedi.