ASAYİŞ - 29 Aralık 2024 Pazar 14:45

Sarıkamış şehitlerini 3.5 kilometrelik yol yürüyerek andılar

A
A
A
Sarıkamış şehitlerini 3.5 kilometrelik yol yürüyerek andılar

Bartın’da izciler, yaklaşık 3.5 kilometre yol yürüyerek Sarıkamış şehitlerini andı.


Türkiye İzci Federasyonu tarafından Sarıkamış Şehitleri anısına Bartın’da yürüyüş gerçekleştirildi. Cumhuriyet Meydanı’nda başlayan yürüyüş, yaklaşık 3.5 kilometre uzaklıktaki şehitliğe kadar sürdü. Yoğun güvenlik önlemleri arasında gerçekleşen programda izciler marşlar söyleyerek yürürken, anma yürüyüşüne izcilerin aileleri de katıldı.



Sarıkamış şehitlerini 3.5 kilometrelik yol yürüyerek andılar

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sivas Uzmanından rahatlatan açıklama: Sivas ve Kayseri’de büyük deprem beklenmiyor Sivas’ta 17 Ekim ve 30 Aralık tarihlerinde meydana gelen 4 büyüklüğün üzerindeki depremler sonrası uzmanından rahatlatan açıklama geldi. Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fikret Koçbulut, Sivas ve Kayseri’de 5 büyüklüğü üzerinde bir deprem beklenmediğini söyledi. Sivas’ta 30 Aralık’ta meydana gelen 4,4 büyüklüğündeki deprem, herhangi bir hasara veya can kaybına neden olmasa da kısa süreli panik yaşandı. 17 Ekim tarihinde de 4,7 büyüklüğünde deprem meydana gelmişti. Aktif tektonik, paleosismoloji ve sismotektonik alanlarında önemli çalışmalara imza atan Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fikret Koçbulut, meydana gelen depremlere ilişkin açıklamalarda bulundu. 6 Şubat’ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli iki büyük depremin ardından bu büyüklükteki depremleri beklediklerini ifade eden Koçbulut, “Depremin konumuna baktığımızda Sivas’ın güneydoğusunda, Ulaş ilçesinin güneydoğusunda ve Sivas’ı etkileyen Deliler fayının Tecer segmentinin kuzeydoğusunda olan bir deprem. Bundan iki ay önce olan deprem de aynı noktanın kuzeybatısına düşüyor. İkisi de hemen hemen aynı bölgede diyebiliriz. Depremlerin odak çözümüne baktığımızda büyük bir düşey hareketin olduğunu görüyoruz. Bu depremlerin normal karakterli depremler olduğunu söyleyebiliriz” dedi. Sivas’ta 2 ay arayla meydana gelen 4 büyüklüğü üzerindeki depremlerle ilgili konuşan Koçbulut, “İki ay önce de söylemiştim, yine söylüyorum. Bu bölgede beklediğimiz depremler 5 veya 5,5 büyüklüğünü geçmeyecek depremler olur demiştim. Söylediğimize istinaden 4,4 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi. Sivas halkının bu bölgede oluşacak deprem için rahat olmasını istiyorum, korkmalarına gerek yok. 30 Aralık’ta olan depremi de çoğumuz hissetmedik. 2 ay önceki depremi daha çok hissetmiştik. Sebebi de kent merkezine 30 kilometre uzaklıkta olmasıydı. Odak merkezi ne kadar uzaklaşırsa sarsıntıyı da o kadar daha az hissediyoruz. Bunlara küçük depremler diyoruz. Depremin büyüklüğünün 6 ve üzeri olduğunda yıkıma sebep olabileceğini söylüyoruz” ifadelerine yer verdi. Bahse konu depremlerin 6 Şubat’ta meydana gelen depremlerden kaynaklı olduğunu ifade eden Prof. Dr. Koçbulut, “Orta Anadolu fay zonu ve Doğu Anadolu fayı arasındaki ana blok, 6 Şubat depremlerinden sonra hareketlilik kazandı. Önce Doğu Anadolu fayı üzerinde 7,7 büyüklüğünde bir kırılma gerçekleşti, daha sonra 7,6 büyüklüğünde Elbistan depremi ile birlikte 120 kilometrelik bir yüzey kırığı meydana geldi. Bu depremlerden sonra bloğun daha da rahatlaması için artçı depremler meydana geliyor. Bu artçı depremlerden 2 sene önce de bahsetmiştik. Sivas ve Kayseri halkı için buralarda büyük depremin beklenmediğini ifade edebilirim. Araştırmalar da bunu gösteriyor. Rahat olmamızda fayda var diye düşünüyorum” şeklinde konuştu.
Eskişehir Sesini kaybeden 2 kız annesi, geçirdiği operasyonla eskisi gibi konuşabilmeye başladı Eskişehir’de yaşayan 2 kız annesi Nuran Yılmaz (46), kaybettiği konuşma kabiliyetine Eskişehir Şehir Hastanesi’nde gördüğü başarılı tedavi sonucunda geri kavuştu. Eskişehir’de yaşamını sürdüren Nuran Yılmaz, tiroit bezi rahatsızlığı nedeniyle Eskişehir Şehir Hastanesi’ne müracaat etti. Yapılan guatr ameliyatının ardından gelişen boyun enfeksiyonu sonucunda Yılmaz’ın soluk borusunda nefes alıp vermesini zorlaştıran bir delik oluştu. Bu süreçte konuşma kabiliyetini kaybeden 2 kız annesi, yoğun bakımda günlerce makineye bağlı kaldı. Eskişehir Şehir Hastanesi Palyatif Bakım Merkezi ve Kulak Burun Boğaz (KBB) servisinde gördüğü başarılı tedaviden 2,5 ay sonra tekrar konuşabilmeye başlayan Nuran Yılmaz, geçirdiği zor günlerin ardından sesine geri kavuştu. Artık kendini çok iyi hissettiğini dile getiren Yılmaz, tedavi sürecinde emeği geçen ekibe teşekkürlerini iletti. "Yoğun bakımda da 15-20 gün kadar uzun bir süreci var" Tedavi süreciyle ilgili bilgilendirmede bulunan Eskişehir Şehir Hastanesi Dahiliye Uzmanı ve Palyatif Bakım Servisi Sorumlusu Dr. Zeynep Irmak Kaya, "Hastamız 46 yaşında, 15 Ekim tarihinde troit dediğimiz guatr ameliyatı oluyor. Kısa bir yoğun bakım sürecinin sonunda servise çıkıyor fakat boyun enfeksiyonu geçiriyor. Boynunda şişlik oluyor ve acil olarak tekrar yoğun bakıma ve oradan da ameliyata alınıyor. Ameliyat sırasında soluk borusunda bir delik olduğu görülüyor, onun da enfeksiyona bağlı olduğu düşünülüyor. Sonrasında da trakeostomi dediğimiz, soluk borusuna dışarıdan bir delik açılarak daha rahat nefes alıp vermesi için oraya bir kanül yerleştiriliyor. Bu süreçte yoğun bakımda makineye bağlı bir süreç geçiriyor. Makine tarafından nefes alıp vermesi sağlanıyor. Yoğun bakımda da 15-20 gün kadar uzun bir süreci var" dedi. "Hastamız 2,5 aydır konuşamıyordu hiç sesi çıkmıyordu" Dr. Kaya, sözlerinin devamında, "Biz geçen perşembe günü çok hızlı bir şekilde hastanın da son birkaç günü iyi olduğu için tüpü çektik, kapatmaya başladık ve hasta ilk anda ufak konuşabildi, sesini duyduk. ’Ben şu anda konuşabiliyor muyum? Sesim böyle mi çıkacak, kendi sesim değilmiş gibi geldi’ dedi. Günlük olarak bantı çıkartıp bakmaya başladık. Kulak, burun, boğaz servisinden de Prof. Dr. Vural Fidan bu süreçte bize destekte bulundu. Biz dün kendisiyle konuştuk, ‘Yılbaşını evde geçir, biz seni kontrollere zaten çağıracağız’ dedik. Kendisi çok iyi hissediyor, rahatlıkla yemeğini yiyebiliyor, o da iyileştiğine inandı. Bugün itibariyle hastamızı evine taburcu ediyoruz. Hastamız 2,5 aydır konuşamıyordu hiç sesi çıkmıyordu. Sadece yazarak ya da işaretlerle anlaşıyorduk ama artık sesini duyuyoruz" ifadelerini kullandı. "Şimdi kendimi çok iyi hissediyorum" Tedavi sürecinin kendisi için zor olduğunu belirten Nuran Yılmaz ise şunları söyledi: "Çok zor günlerim oldu, şimdi kendimi çok iyi hissediyorum. İlk önce güler yüzlü Zeynep hanıma, Uğur beye çok teşekkür ederim. Başına dönersek, benimle tedavi sürecinde uğraşanlar çok oldu. Murat hocaya, ekibine, yoğun bakımdaki Demet hanıma, Fatih beye, Sanem hanıma ve Vural hocaya çok teşekkür ederim. Şimdi cümleleri bitiremiyorum ama yine de çok şükür. Herkesin emeğine sağlık."
Mersin Onkoloji bölümünde tedavi gören çocuklara yeni yıl hediyesi Mersin Büyükşehir Belediyesi, onkoloji bölümünde tedavi gören çocuklar için ’Onkoloji Hastası Çocuklara Paket Projesi’ başlattı. Proje kapsamında hazırlanan kutular yeni yılda çocuklara ulaştırıldı. Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı, yeni bir projeye imza atarak, onkoloji bölümünde yatılı tedavi gören çocuklar için ’Onkoloji Hastası Çocuklara Paket Projesi’ni başlattı. ’Büyük Kalpler İçin Destek Kutusu’ sloganıyla başlatılan proje kapsamında hazırlanan hediye kutuları, 2025 yılının ilk hediyesi olarak çocuklara dağıtıldı. Yeni yıla hastanede girmek zorunda kalan kanser hastası çocuklar ve onlara refakat eden aileleri, Büyükşehir Belediyesinin yeni yıl için verdiği hediyeyle mutlu oldu. Mersin Şehir Hastanesi Onkoloji Servisi’nde dağıtılan hediye kutularının içinde; pastel boya, boyama kitabı, oyuncak, sesli okuma kitabı, bardak, puzzle ve kutu oyunlarının yanı sıra maske, eldiven ve ıslak mendil de yer alıyor. Proje kapsamında hastanelerin onkoloji bölümü her ay ziyaret edilerek, yeni yatış yapılan çocuklara hediye dağıtımı sürecek. "Projemiz her ay devam edecek" Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığında görevli sosyal hizmet uzmanı Mustafa Tönbe, projenin ilk yılında olduklarını belirterek, "Onkoloji tedavisi gören çocuklarımızın ve ailelerinin, bu zorlu süreçlerinde yanlarında olduğumuzu hissettirmek amacıyla bir proje başlattık. 2025 yılının ilk hediyelerini çocuklarımıza biz vermek istedik. Projemizde hediye kutularımız yaş grubu ve cinsiyete göre ayrıldı. Yaş aralığını 3-6 ve 6-12 olarak belirledik. İçerisinde; maske, eldiven, ıslak mendil, pastel boya, boyama kitabı, sesli okuma kitabı, bardak, puzzle ve kutu oyunları bulunuyor" dedi. Hastaneye yatışı yapılan her yeni hasta için her ay hediye dağıtılacağını ifade eden Tönbe, Mersin Şehir Hastanesine 34 kutu teslim ettiklerini kaydetti.
Tekirdağ Bıçakçı ile saksağanın sıra dışı dostluğu Tekirdağ’ın Süleymanpaşa ilçesinde bıçakçı dükkanına sığınan saksağan kuşu ’Rafa’, esnafın ve müşterilerin ilgi odağı oldu. Tekirdağ’ın Süleymanpaşa ilçesine bağlı Ertuğrul Mahallesi’ndeki bedesten esnafından Murat Bıçakçı, dükkanına sığınan bir saksağan kuşuyla sıra dışı bir dostluk kurdu. Doğası gereği evcil olmayan saksağanın insanlarla bu kadar yakın ilişki kurması görenleri hem şaşırttı hem de mutlu etti. "Dükkanımızın neşesi oldu" Kuşa ’Rafa’ adını veren Murat Bıçakçı, dostluklarının nasıl başladığını şu sözlerle anlattı: "10 gün önce ’Rafa’ ile dostluğumuz başladı. İnşallah yeni yıla onunla gireceğiz. Dışarıda oturuyorduk, bir anda yanımıza geldi ve ben onu beslemeye başladım. Besledikten sonra bana alıştı. Geliyor, gidiyor, buralarda dolaşıyor. Karnı acıktığında sürekli gelir, dükkanda dolaşıyor. Dükkanımızın neşesi oldu. Bunlar evcil değil. Ya yuvadan düştü de daha ufakken baktılar. Acaba o süreçte insana mı alıştı? Müşterilerimiz onu çok iyi karşıladı, hatta onu görmeye gelenler var. O da memnun, biz de ondan memnunuz." Bedesten esnafına sığınan Rafa, şehrin yeni maskotu Bedestende bıçakçılık yapan Murat Bıçakçı’nın anlattıklarına göre Rafa, dükkana ve çevresine oldukça alıştı. Dükkanda keyifle vakit geçiren ve müşterilerin ilgisini çeken saksağan, çevrede adeta bir maskot haline geldi. Bu sıra dışı dostluk ve Rafa’nın kendine özgü neşesi, dükkana uğrayan herkesin dikkatini çekiyor.