MAGAZİN - 11 Temmuz 2024 Perşembe 16:48

Bartın’da Survivor Meksika için çekimler başladı

A
A
A
Bartın’da Survivor Meksika için çekimler başladı

Acun Medya tarafından Meksika’daki bir televizyon kanalı için çekilen "La İsla" isimli Survivor yarışmasının 2. sezonun 6. ve 7. bölümlerinin çekimlerine Bartın’da başlandı. Amasra ilçesinde 2 gün süren parkur kurulumunun tamamlanmasının ardından çekimlerine başlanan projede yaklaşık 250 kişilik kadro görev alıyor. Meksikalı yarışmacılar ise parkur ve engelleri aşmak kadar, Türkiye’ye alışmakta da zorluk yaşadı.


Meksika’da bir televizyon kanalında yayınlanacak olan ve Meksika’nın Survivoru olarak ifade edilen "La İsla" yarışmasının çekimleri, Amasra ilçesine bağlı Göbü köyündeki Siyah İnci Plajı’nda 2 gün süren platform ve parkur tamamlanmasının ardından başladı. Sabah saatlerinde Amasra ilçe merkezinde başlayan çekimler, öğleden sonra ise Siyah İnci Sahili’nde kurulan parkurda devam etti. Kurulan parkur, çekimler öncesinde yöre halkı ve turistlerin ilgisini gördü. Bazı vatandaşlar parkuru gezerek, cep telefonları ile fotoğraf çekildi. Ekipler ise sahilde kurulu parkur ve kameralarda son kontrollerini yaparak, yarışma ve çekim için hazırlıklarını tamamladı. Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) koordinasyonunda İl Kültür ve Turizm Müdürlüğü iş birliğinde Acun Medya tarafından çekimleri yürütülen yarışma programında görevli ekip, Zonguldak’ta yapılacak çekimlerin ardından bölgeden ayrılacak. Meksikalı izleyiciler, programı izlerken Bartın’ın Amasra ilçesindeki eşsiz doğayı ve denizi de görme fırsatı bulacak.


Bu sezonun ilk 3 bölümü Yunanistan’da çekilen yarışma programı ve içeriği hakkında bilgi veren Acun Medya Prodüksiyon ve Koordinasyon Sorumlusu Sena Toksöz, "Programımız Meksika’da yayınlanacak. 2. sezonun 6. ve 7. bölümlerini çekiyoruz. Başlangıçtaki ilk 3 hafta Yunanistan’da çekimlerimiz oldu. Diğer 3 hafta da Türkiye’de birkaç şehir gezdik. Normalde iki takımlı yarışmalar izlemeye alışkınız ama yarışmamız üç takımlı bir program. Yarışmadaki amaç üç takım içerisinden her hafta en iyisini bulabilmek. Bu oyunda 3 puanı kazanan iyi bir kampa giderek, akşamını orada geçirebilecek. Şartları çok daha rahat olacak. İkinci kazanan orta bir kampta bulunacak. En kötü olan da sokakta yatacak diyebilirim. Şartları diğerlerine göre çok daha zorlu olacak. Burada yarışmacılara acı çektirmeye değil de, gerçekten performanslarına bakmaya çalışıyoruz. İnsanların becerilerine bakmaya çalışıyoruz. Parkurlarımız sadece güç ve denge ağırlıklı değil. Her şeyden bir nebze de olsa bir şeyler katmaya çalışıyoruz. Çünkü gerçekten insanların potansiyelini ortaya çıkarmaya çalışıyoruz" dedi.



Türkiye’yi şehir şehir gezecekler


Her bölümü farklı şehirde çekmek istediklerini kaydeden Toksöz, "Bir önceki sezonumuzda da Türkiye’de birçok şehri gezdik. Bu sezonda şehirleri gezmeye devam ediyoruz. Bizim için önemli olan Türkiye’yi şehir şehir gezebilmek. Türkiye’nin reklamını, tanıtımını yapabilmek. Bu projeyi normalde sabit bir yerde yapabilirdik ama Türkiye’nin bilinen ve bilinmeyen köşelerini de insanlara göstermeyi tercih ettik. Hemen her hafta yer değiştirmek tabii ki çok zor oluyor. Ama bir o kadar da keyifli oluyor. Çünkü hem buraları biz görüyoruz hem de Meksikalı yarışmacılarımıza buraları tanıtarak, farklı bir tecrübe kazanmalarını sağlıyoruz. Çekimlerimiz başka şehirlerde de olacak" ifadelerini kullandı.



250 kişilik dev kadro


İlk sezonu başarı ile tamamlayan ve yeni sezonun ise 6. ve 7. bölümleri çekilen yarışma programında yapımcı, yönetmen gibi teknik ekibin yanı sıra öncü, keşif, kurulum, çekim ve toplayıcı ekipler ve yarışmacılarla birlikte toplamda 250 kişilik dev kadro görev alıyor. Sena Toksöz, projede görev alanların sayısı konusunda ise, "Rahatlıkla 200 kişi çalışıyoruz diyebilirim bu proje için. Bir öncü ekibimiz var, keşif ekibimiz var, kurulum ekibimiz var, çekim ekibimiz var, toplayıcı ekibimiz var. Yarışmacılarla birlikte 200-250 kişi projemizde görev alıyor" şeklinde konuştu.



Meksikalılar, Türkiye’ye alışmakta zorlandı


Toksöz, Meksikalı yarışmacıların zorlu parkur ve engeller kadar Türkiye’ye alışmakta da zorlandığını ifade ederek, "Yarışmacılarımızın kültürleri bizimkinden çok farklı. Biz yıllardır Meksika kanalları ile çalıştığımız için biz onlara adapte olduk. Onların buraya adapte olması biraz daha zordu. İlk haftalarda biraz zorlandılar. Şimdi yavaş yavaş bize alışmaya başladılar. Hatta bizim kelimelerimizi de kullanmaya başladılar. Bizim kültürümüze açık ve sıcak davranıyorlar. Bu programda en önemli şey ise adaptasyon. Ne kadar hızlı adapte olabilirsen o kadar başarılı olabilirsin. Yarışmacıların atlatması gereken bir zorluk da buydu" diye konuştu.



Bartın’da Survivor Meksika için çekimler başladı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kayseri Roma villasının tarihini "Yakintos" aydınlatacak Kayseri’de 3. yüzyıldan kaldığı tahmin edilen ve İç Anadolu’nun en büyük mozaik yapısının yer aldığı Roma villasının tarihini, kazılarda ortaya çıkan "Yakintos" ismi aydınlatacak. İncesu ilçesine bağlı Örenşehir Mahallesi’nde ortaya çıkarılan, Kapadokya ve İç Anadolu Bölgesi’nde en büyük zemin mozaik yapısı olan Roma villasının kalıntılarının bulunduğu alanda kazı çalışmaları sürüyor. İl Kültür ve Turizm Müdürü Şükrü Dursun, Kazı Bilimsel Danışmanı Can Erpek ve Müze Müdürü Gökhan Yıldız ile beraber yapının bulunduğu alanda bilgiler verdi. Yapının Roma döneminde ve sonrasında Bizans döneminde muhteşem bir hal aldığını kaydeden Dursun, "Bu mozaik yapı kalıntısı ilk baktığımız dönemde çok önemli bir noktada başlamıştı. Latince ve Grekce yazıların ve geometrik süslemeli mozaikler vardı. Çalışmalar ilerledikçe biz gördük ki burası küçük bir alan değil ve gerçekten önemli bir yapıya ait kalıntı. İlerledikçe de açığa çıkan mozaiklerden ve duvar yapı temellerinden de biz bunu net bir şekilde görmüş olduk. Şu anda 3 bin metrekare bir alana ulaşıldı. Burada 600 metrekare taban mozaiği mevcut ama her geçen yıl bu sayıda artıyor. Bu yıl yapılan yeni çalışmalarla da bu yapı açığa çıkarılıyor. Geçtiğimiz yıllarda da biz burayı 4. yılı başlarında 330’lar gibi bir tarihlendirme yapmıştık. Bu tarihler özellikle açığa çıkarılan mozaiklerde doğru sonuçlar verdi. Diğer alanlarda yapılan çalışmalarda gördük ki bu tarihten daha önceye gidiyor. 330’larda yapılan bir bölüm var ama şu an için 3’üncü yüzyıla ve daha da ileriye giden veriler var. Bunların her biri bütün olarak değerlendirildiğinde burası önemli bir yapı olarak başlamış ve sonrasında üst düzey bir noktaya gelmiş. Roma döneminde ve sonrasında Bizans döneminde muhteşem bir hal almış. Taban mozaiklerine baktığımız zaman işçiliği, işlemeciliği gibi birçok faktör bize bunu net bir şekilde gösteriyor. Çalışmalarımız devam ediyor ve 2024 yılı çalışmalarında iyi bir yol kat ettik. Biz burayı kazı çalışmaları bittikten sonra Bakanlığımıza sunup burada bir düzenleme yaptıktan sonra ziyarete açılabilecek bir noktaya getirmek gibi planımız var. Bu planlama kazı çalışmaları sonlandıktan sonra yapılacak. Çünkü nokta sınırlarını görmemiz ve planlamayı ona göre yapmamız gerekiyor" ifadelerini kullandı. "Kaynaklar aracılığı ile Yakintos hakkında bilgiye ulaşabilirsek yapı hakkında çok daha önemli şeyler söyleyebileceğiz" Kazının Bilimsel Danışmanı Nevşehir Hacı Bektaş Veli Üniversitesi Fen - Edebiyat Fakültesi Sanat Tarihi Bölümü Dr. Öğr. Üyesi Can Erpek de, çalışmalarda ortaya çıkan "Yakintos" ismi hakkında bilgi aldıklarında yapının tarihi hakkında daha da önemli şeyler söyleyebileceklerini kaydederek, "Kapadokya bölgesinde önemli yapılardan bir tanesi olan Örenşehir Roma villası en erken dönemi ile yaklaşık 3’üncü yüzyıl ile tarihlendirilen bir villa. 3 bin metrekarelik bir alan üzerine yayılıyor. Kapadokya açısından önemine baktığımızda bir Kapadokya’da duvar örgüsü ile inşa edilmiş üst düzey konutlar hakkındaki bilgilere genel olarak kaynaklar aracılığı ile ulaşabiliyoruz. Arkeolojik anlamda Kapadokya bölgesi içerisinde şu anda kazılarını gerçekleştirdiğimiz Örenşehir Roma villası kadar geniş ölçekli bir konuta sahip değiliz. İlk evresi 3’üncü yüzyılda ama daha sonraki süreçlerde de biz yapının kullanıldığını biliyoruz. 2021 yılından itibaren devam eden çalışmalarda oldukça geniş boyutlara sahip taban mozaiklerini ortaya çıkarttık. Bunların içerisinde özellikle geometrik motiflerin yoğun olarak kullanıldığını görüyoruz. Ayrıca, 4 tane yazıtımız var. Bunlardan bir tanesi Latince, diğer 3 tanesi Yunanca yazıtlardır. Bunların içerisinde yazan ’Yakintos’ ismi oldukça önemli. Yakintos’un kim olduğuna dair çalışmalarımız devam ediyor. Kaynaklar araçlığı ile bir bilgiye ulaşabilirsek yapı hakkında çok daha önemli şeyler söyleyebileceğiz. Bu yılki çalışmalarımıza yapının güneyinde başladık. Güney cephesini ortaya çıkartmış bulunmaktayız. Batısında ve doğusundaki çalışmalarımız devam ediyor. Doğudaki alanın şu andaki alandan daha geniş bir alanı kapladığını görebiliyoruz. Belgeleme çalışmalarımız da devam ediyor. Geçtiğimiz yıl 3 boyutlu taramalarını gerçekleştirmiştik, bu yıl da yapının rölövesinin çizimlerini gerçekleştirmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı. Kayseri Müze Müdürü Gökhan Yıldız da, “Çalışmalarını sürdürdüğümüz mozaikli yapı kalıntısının 2024 yılı kazılarına temmuz ayı itibariyle başlamıştık. Sürdürdüğümüz kazılarda önemli arkeolojik veriler ortaya çıkarıldı. Kazılarımız bu ayın sonuna kadarki süreçte hava şartlarının izin verdiği sürece devam ettirilmesi yönünde planlama yapmaktayız. Her geçen gün turizm potansiyeli artan ilimize dair önemli bir turizm noktasını bu alanda meydana getirilmesine katkı verdiğimiz için biz de çok mutluyuz” şeklinde konuştu. Kazıda çıkan diğer yazılar Latince mozaikte ‘30. yıl dönümü vesilesi ile ve 40. yıla ulaşması için dualarımızla. Bu bina (fabrica), dostu (comes) Hyacinthos’un önderliğinde inşa edildi. Sen, ey bina, şimdi en görkemli düzeye ulaştın’ yazarken, Grekçe olan mozaikte ise ‘Sağlıklı olarak gir’ veya ‘Sağlıklı isen gir’ yazıyor. Ayrıca kazı çalışmaları kapsamında bu sene çıkan Uakinthos Kometos zamanında yapıldığı tahmin edilen Epi Uakithou Kometos Ktistou yazıtı da yer alıyor.