GÜNDEM - 17 Aralık 2025 Çarşamba 13:26

Aydınlı 90 yaşındaki sarraf Bezirgan: "Dürüstlük, iş hayatının altın anahtarıdır"

A
A
A
Aydınlı 90 yaşındaki sarraf Bezirgan: "Dürüstlük, iş hayatının altın anahtarıdır"

Aydın’ın en eski sarraflarından 90 yaşındaki Necdet Bezirgan, yarım asrı aşan meslek hayatında terzilikten çiftçiliğe, minibüsçülükten sarraflığa uzanan çalışma serüveninde başarıya giden yolun ’dürüstlükten’ geçtiğini belirterek, "Dürüstlük, iş hayatının altın anahtarıdır" dedi.



İş hayatına erken yaşta çalışarak başladığını anlatan 90 yaşındaki Necdet Bezirgan, meslek yolculuğunun tek bir işle sınırlı kalmadığını dile getirdi. İlk olarak Yenipazar ilçesinde 15 yıl boyunca terzilik yaptığını ardından da 2 yıl çiftçilikle uğraştığını ifade eden Bezirgan, 9 yıl da minibüs şoförlüğü yaptığını söyledi. Şimdilerde oğluna devrettiği sarraflığa ise 1980’li yılında adım attığını belirten Bezirgan, o dönem meslektaşlarının kendisine büyük bir vefa örneği gösterdiğini belirterek kendilerine mesleği öğrenmek için ücret teklif ettiğini ancak ustasının bunu kabul etmeden ’bu mesleği sana öğreteceğiz’ diyerek kendisine yeni bir kapı açtıklarını kaydetti.



Kendisine yaklaşık yarım asırdır iş kapısı olan sarraflığı öğreten ustasını saygıyla anan Necdet Bezirgan, "İlk önce 15 sene Yenipazar ilçesinde terzilik yaptım, sonrasında 2 sene çiftçilik ile uğraştım. 9 sene minibüsçülük yaptım ve ardından bu mesleğe atıldım. 1980 yılında bu mesleği öğrenmek için ustamın yanında sarraflığa başladım. Sağ olsunlar sarraf arkadaşlar ’bu mesleği sana öğreteceğiz’ deyip öğrettiler. Mesleği öğretmeleri karşılığında para teklif etsem de onlar almayacaklarını söyleyip bana yardımcı oldular. O günden bu yana sarraflık yapıyorum. Aydın’ın ilçelerindeki pazarlara giderek seyyar sarraflık yaptım. Sonrasında iş yerimi açarak bu günlere kadar geldim. Bu mesleği öğreten ustamı saygıyla anıyorum, Allah bana yardımcı olan herkesten razı olsun" dedi.



Artık bayrağı oğlu Hakan Bezirgan’a devrettiğini ama iş yerinden de kopamadığını kaydeden Bezirgan, "Oğlum İzmir Ege Üniversitesi’nden mezun oldu. Mezuniyetinin hemen ardından oğluma, ’sermaye hazır, iş hazır, müşteri hazır gel işinin başına geç’ dedim. O da sağ olsun kırmadı ve birlikte çalıştık. Artık yaşım ilerlediği için mesleği tamamen oğluma bıraktım ama işten yine de kopamıyorum. Günün belli saatleri gelip burada oluyorum. Çayımı içer, gelen müşterilerle hal hatır sorarım. Bu dükkan benim için sadece bir iş yeri değil, ömrümün geçtiği yer. Evde otursam içim sıkılır, buraya gelince kendimi hala işe yarar hissediyorum" diye konuştu.



"Dürüstlük vazgeçilmezim"


Yıllar boyunca kazancını da kaybını da dürüstlükle karşıladığını belirten Bezirgan, kısa yoldan para kazanma hevesinin insanı hem mesleğinden hem itibarından ettiğini söyledi. Dürüstlüğün kendisi için vazgeçilmez olduğunu vurgulayan Bezirgan, "Benim bu hayatta en büyük sermayem dürüstlüğüm oldu. Dürüstlük vazgeçilmezimdir. İnsan yaptığı işi sevecek ama ondan önce doğru olacak. Ustasına saygısı olmayanın, işine de saygısı olmaz. Bazen zarar ettik, bazen çok kazandık ama hiç bir zaman hiç bir kimseye yanlış yapmadık. İnsan doğru olduktan sonra başı dik gezer, geceleri de rahat uyur" diye konuştu. Gençlere altın değerinde öğütte bulunan Bezirgan, "Parayı değil, itibarı düşünün. Para bugün var yarın yok ama dürüstlük bir kere kaybolursa bir daha yerine gelmez" ifadelerini kullandı.



Aydınlı 90 yaşındaki sarraf Bezirgan: "Dürüstlük, iş hayatının altın anahtarıdır"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Uzmanından uyarı: Yaygın olan virüs influenza Medicana Sağlık Grubu Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Gülay Kılıç, gribal enfeksiyonlar arasında COVID-19 virüsünün daha sık görüldüğünü, ancak son 2 haftadır yaygın olan virüsün influenza olduğunu belirtti. Medicana Sağlık Grubu Enfeksiyon Hastalıkları Uzmanı Dr. Kılıç, sonbaharın ilk aylarında artan gribal enfeksiyonlara dair yazılı açıklama yayımladı. Dr. Kılıç, gribal enfeksiyonlar arasında COVID-19 virüsünün daha sık görüldüğünü ancak son 2 haftadır yaygın olan virüsün influenza olduğunu belirtti. Aynı zamanda Gülay Kılıç, hastalık belirtilerinin bu 2 hastalıkta olduğu gibi birçok üst solunum yolu enfeksiyonunda ortak olduğunu da bildirdi. "COVID-19 grip virüslerinden daha bulaşıcıdır" Kılıç, COVID-19 ile gribin ortak görülen belirti ve farklılıklarını şöyle sıraladı: "Ateş ve ateşlenme hissi, titreme, öksürük, nefes darlığı ya da nefes almada zorluk, yorgunluk, boğaz ağrısı, burun akıntısı veya tıkanıklığı, kas ve vücut ağrıları, baş ağrısı, kusma ve ishal ortak belirtiler arasındadır. Virüsü taşıyan kişilerin öksürme, hapşırma veya konuşma sırasında etrafa saçtığı büyük ve küçük damlacıklar yoluyla yayılır. Bu damlacıklar yakındaki kişilerin ağız ve burunlarına ulaşabilir ya da solunum yoluyla vücuda alınabilir. Havalandırması yetersiz kapalı ortamlarda, virüs içeren küçük parçacıklar daha uzak mesafelere yayılarak enfeksiyona neden olabilir. Ayrıca virüsle temas etmiş kişilerle tokalaşma gibi doğrudan temas yoluyla ya da virüs bulunan yüzeylere dokunduktan sonra ağız, burun veya gözlere temas edilmesiyle de enfeksiyon bulaşabilir. COVID-19’a neden olan virüs, belirti başlamadan önce, hafif belirtileri olan ya da hiç belirti göstermeyen kişiler tarafından da başkalarına bulaşabilir. COVID-19 grip virüslerinden daha bulaşıcıdır ve COVID-19 belirtileri temastan 2-14 gün içinde kendini gösterirken, grip daha kısa sürede 1-4 gün içinde belirti verir." Hem influenza hem COVID-19’da hastaların çoğunlukla ateş, boğaz ağrısı ve öksürük şikayetleriyle başvurduğunu vurgulayan Dr. Gülay Kılıç, eşlik eden bulgularının ayırıcı tanı açısından önemli ipuçları sunduğunu ifade etti. "Vakit kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurmak hayati önem taşır" Aynı zamanda Dr. Kılıç, şu bilgileri paylaştı: "Ateşle birlikte şiddetli boğaz ağrısının görülmesi ve öksürüğün eşlik etmemesi bakteriyel tonsilliti düşündürürken; halk arasında ‘nezle’ olarak adlandırılan soğuk algınlığı, rinovirüsün neden olduğu ve burun akıntısı dışında genel hastalık bulguları yapmayan, kısa sürede basit önlemlerle iyileşen bir hastalıktır. Ateşin üç günden uzun sürmesi, nefes darlığı, göğüs ağrısı, belirgin halsizlik, derin nefesle artan öksürük veya balgam renginin koyulaşması enfeksiyonun zatürreye ilerlediğini düşündüren önemli bulgulardır. Bu şikayetler ortaya çıktığında vakit kaybetmeden bir sağlık kuruluşuna başvurmak hayati önem taşır." "Kapalı alanların havalandırılması gibi basit koruyucu davranışlar da önemlidir" Virüslerden korunmaya ilişkin konuşan Dr. Gülay Kılıç, "Aşılanma bilimsel olarak ağır hastalık, komplikasyon ve hastaneye yatış riskini önemli ölçüde azaltmaktadır. Her yıl influenza virüsünün türleri değiştiğinden, grip aşısının her kış dönemi başında uygulanması önerilmektedir. Enfeksiyonların yayılmasını önlemek için aşı olmanın yanı sıra bulaşma yolları göz önüne alınarak hasta iken evde kalmak, çıkmak zorundaysa maske takmak, mesafeyi korumak, öksürük ile hapşırıkta ağız ve burun kapatmak, elleri sık yıkamak ve kapalı alanların havalandırılması gibi basit koruyucu davranışlar da önemlidir" ifadelerini kullandı.
Kayseri Sosyal medyada öğrendiği Heimlich manevrası bebeğin hayatını kurtardı Kayseri’de nakliye işi yapan esnaf boğazına şeker kaçan bebeği sosyal medyadan öğrendiği Heimlich manevrasıyla kurtardı. Olay, önceki gün akşam saatlerinde Melikgazi ilçesine bağlı Gülük Mahallesi’nde meydana geldi. Bebeğinin boğazına şeker kaçan baba, panikle bir nakliyeciye girerek yardım istedi. İş yerinde bulunan firma sahibi Ferhat Sarıca, bebeğin nefes alamadığını görünce Heimlich manevrası uygulayarak, bebeği kurtardı. "Bir hayata dokunduğum için çok mutluyum" Yaşadığı anları anlatan Sarıca, "Akşam üzeri ofisimde oturuyordum. Panikle bir babanın içeri girdiği gördüm. O durumda olayı anlamaya çalıştım. Çocuğun nefes borusuna bir cisim kaçtığını söyledi. Yabancı uyruklu olduğundan dolayı ilk başta ne olduğunu anlayamadım. Çocuğa baktığımda kızarmasından, nefes alamayışından anladım ve aklıma direk Heimlich manevrası geldi. Telefonumu kardeşimin üzerine attım ve bir anda çocuğu babasının kucağından alarak Heimlich manevrasını yapmaya çalıştım. İlk yaptığımda çocuğun nefes aldığını hissettim. İşi garantilemek adına tekrar yaptım. Çocuğu çevirdiğimde zaten kendine gelmişti. Korku dolu gözlerini gördüm ve sevmeye çalıştım. Heimlich manevrasını sosyal medyada görmüştüm, oradan aklımda kalmıştı. Böyle bir aileyi sevindirdiğim için, o çocuğu yaşama, geleceğe tutundurduğum için kendim adına çok mutluyum. Bütün vatandaşlarımızın da bu manevrayı bilmesini istiyorum. Ufak şeyler hayat kurtarır" diye konuştu.
İstanbul İstanbul’da yeni nesil suç örgütüne 4 ayrı operasyon: 25 gözaltı, kadın tetikçiler de yakalandı İstanbul’da iş yeri, ev, araç kurşunlama gibi suçlara karışan yeni nesil suç örgütüne yönelik yapılan 4 ayrı operasyonda 4’ü çocuk, 25 şüpheli gözaltına alındı. 2 kadın şüphelinin tetikçi oldukları öğrenilirken, çete üyelerinin gerçekleştirdikleri saldırıların bazılarının güvenlik kamerası görüntüleri ortaya çıktı. Edinilen bilgilere göre İstanbu Emniyet Müdürlüğüne bağlı Asayiş Şube Müdürlüğü ekiplerince; haraç almak için hastane, ev, işyeri ve araç kurşunlama olayları ile kasten yaralama suçlarına karışan yeni nesil suç örgütüne yönelik 4 ayrı operasyon düzenlendi. Beyoğlu, Küçükçekmece, Kadıköy, Bakırköy, Ümraniye, Üsküdar, Beşiktaş, Başakşehir, Şişli ve Sancaktepe ilçelerinde düzenlenen operasyonlarda 4’ü çocuk 25 şüpheli gözaltına alındı. Şüpheliler arasında 2 kadın tetikçinin de olduğu öğrenildi. Şüphelilerden bazılarının saklandıkları otellerde ve evlerde yakalandığı öğrenildi. Yapılan aramalarda 4 silah, 7 cep telefonu ve 4 bilgisayar ele geçirildi. Şu ana kadar adliyeye sevk edilen 18 kişiden 13’nün tutuklandığı, son operasyonda yakalanan 7 kişinin ise adliyedeki işlemlerinin sürdüğü öğrenildi. Öte yandan şüphelilerin gerçekleştirdikleri bazı eylemlerinin güvenlik kameraları görüntüleri ortaya çıktı. Görüntülerde şüphelilerin kurşunlama olaylarını gerçekleştirdikten sonra hızla kaçtıkları görülüyor.