GÜNDEM - 20 Aralık 2025 Cumartesi 10:16

Ada Kıyafet Evi Kuşadası’nda dayanışmanın örneği oluyor

A
A
A
Ada Kıyafet Evi Kuşadası’nda dayanışmanın örneği oluyor

Kuşadası Belediyesi tarafından ihtiyaç sahibi ailelerin çocuklarına ücretsiz yeni giysiler sağlamak amacıyla açılan Ada Kıyafet Evi, kentte dayanışma kültürünün sergilendiği en güzel örneklerinden biri oldu. Ada Kıyafet Evi’ne katkıda bulunan bağışçılara teşekkür eden Kuşadası Belediye Başkan Yardımcısı Ayşegül Dağlı, "Çocuklarımızın sıcacık yeni kıyafetlere kavuşması ve yüzlerindeki gülümseme bizi çok mutlu ediyor" dedi.



Kuşadası Belediyesi, ihtiyaç sahibi ailelerin 3-12 yaş arasındaki çocuklarına ücretsiz yeni kıyafetler sağlamak amacıyla geçen 25 Kasım’da ’Ada Kıyafet Evi’ni açtı. Sosyal Belediyecilik alanında dikkat çeken proje, kentte gösterilen dayanışma ruhu ve kültürünün de en güzel örneklerinden biri olurken, Ada Kıyafet Evi’nde çocuklar, tıpkı bir mağazada olduğu gibi kendi beğendikleri 3 parça kıyafeti seçebiliyor. Ada Kıyafet Evi’nin sunduğu hizmetten yararlanmak isteyen ihtiyaç sahibi aileler, başvurularını AdaMobil veya belediyenin internet sitesi üzerinden yapabiliyor. Ada Kıyafet Evi’nde yer alan hiç kullanılmamış giysiler ise bağışçıların destekleriyle temin ediliyor.



Ada Kıyafet Evi’ne katkıda bulunan bağışçılara teşekkür eden Kuşadası Belediye Başkan Yardımcısı Ayşegül Dağlı, "Öncelikle Belediye Başkanımız Ömer Günel öncülüğünde çok doğru ve değerli bir projeyi hayata geçirdiğimiz için gurur duyuyoruz. Kuşadası halkı da bağışlarıyla projemize sahip çıkıyor. Türkiye’deki ekonomik şartların her geçen gün zorlaştığını düşündüğümüzde çocuklarımızın sıcacık yeni kıyafetlere kavuşması, yüzlerindeki gülümseme bizi çok mutlu ediyor. Sosyal belediyecilikten asla taviz vermeyeceğiz" dedi.



Ada Kıyafet Evi Kuşadası’nda dayanışmanın örneği oluyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muğla Mabolla, 50’inci yıl sanat etkinliğinde dünyaca ünlü Caz ustalarını ağırladı Mabolla’nın 50. yıl sanat etkinlikleri kapsamında dünya caz sahnesinin özgün gitar üslubuyla tanınan isimlerinden Timuçin Şahin ve modern cazın efsanevi alto saksofoncularından Greg Osby, Mabolla’da sahne aldı. Mabolla Center’da gerçekleşen konserde Timuçin Şahin ve Greg Osby’ye, Avrupa cazının parlayan kontrbasçılarından Michal Baranski ile New York sahnesinin dinamik davulcularından John Hadfield eşlik etti. Davetlilere özel olarak düzenlenen ve 2 saat süren konserde usta müzisyenler, gece boyunca katılımcılara unutamayacakları bir caz gecesi yaşattı. Konser sonunda müzisyenlerin sahne performansı geceye katılanlar tarafından uzun süre ayakta alkışlandı. Müzisyenler gecenin sonunda konser için tasarlanan afişi imzaladılar. Timuçin Şahin: "Mabolla’da sahne almak büyük bir keyif, büyük bir gurur" Mabolla’nın köklü ve özenli bir anlayışa sahip olduğunu belirten Timuçin Şahin, "Birçok yerde çaldım, birçok yerde bulundum ama benim doğduğum topraklarda böyle bir kültürün 50 yılı bulması çok önemli. O yüzden Gökhan Ağbi’ye kişisel olarak teşekkür etmek istiyorum. Kendisi gibi kabına sığmayan, asi ruhlu, radikal 2 evlat yetiştirdiği için ayrıyeten teşekkür ediyorum" dedi. Şahin sözlerini şöyle sürdürdü: "Burada sahne almak bizim için büyük bir gurur, büyük bir keyif. Ben buranın varlığından 1 yıl öncesine kadar haberdar değildim ama gördükten sonra ne kadar köklü, ne kadar özenli bir anlayış olduğunun farkına vardım. Özellikle burayı kuran ve yaşatan insanlarla olan ilişkim ve arkadaşlığım geliştikçe, çok şanslı hissediyorum kendimi; 1 yıldır kıyısından köşesinden Mabolla’nın etrafında bulunduğum için. Bugün kıymetli insanlarla buradayız. Son 30 senedir caz dünyasına damga vuran bir alto saksofoncu var yanımızda. Onunla Muğla’ya gelmek benim için çok önemli; Mabolla’ya gelmek ise en kıymetlisi"
İstanbul 6. Esenler Film Festivali ’Onur Ödülleri’ ile başladı Esenler Belediyesi tarafından bu yıl 6.’sı düzenlenen Esenler Film Festivali, düzenlenen açılış programıyla başladı. 23 Aralık’a kadar devam edecek festivalin açılış töreninde ’Onur Ödülleri’ sahiplerini buldu. Gecenin sonunda Türkiye’den ve dünyadan birçok ünlü film müziğinin seslendirildiği konser, kulakların pasını sildi. Esenler Belediyesi ev sahipliğinde, Kültür ve Turizm Bakanlığı Sinema Genel Müdürlüğü ile Ziraat Katılım’ın destekleriyle düzenlenen 6. Esenler Film Festivali başladı. "Dijital Hayat" temasıyla dopdolu bir içeriği sinemaseverlerle buluşturan festivalin açılış töreni, Dr. Kadir Topbaş Kültür Sanat Merkezi’nde gerçekleşti. Festivalin açılış törenine, Esenler Belediye Başkanı M. Tevfik Göksu’nun yanı sıra İstanbul Vali Yardımcısı Elif Canan Tuncer, Esenler Kaymakamı Süleyman Özçakıcı, siyasi parti temsilcileri, ’Onur Ödülü’ sahipleri oyuncu Altan Erkekli, oyuncu Rıza Naci ve yönetmen Rıza Mirkerimi ile sinema yazarları, kültür sanat gazetecileri, yapımcı ve yönetmenlerle çok sayıda sinemasever katıldı. Başak Şengül’ün sunuculuğunu üstlendiği gecede geçtiğimiz yıllarda düzenlenen film festivalleri ile bu yıl sinemaseverleri bekleyen sürprizleri konu alan sinevizyon gösterimi meraklıların ilgisine sunuldu. Göksu: "Sinema sihirli bir perdedir" Programın açılış konuşmalarını gerçekleştiren Esenler Belediye Başkanı M. Tevfik Göksu, sinemanın sanatın çok farklı bir penceresi olduğunu belirterek, "Bu beyaz perde, kültürel dejenerasyon için, bazen kültürel ihya, bazen de kültürel değişim için kullanılır. Bu anlamda sihirli bir perdedir" dedi. Göksu, bu çağda teknolojiyle birlikte insanlarda duyguların yok edilmeye çalışıldığına dikkati çekerek, şunları kaydetti: "Esenler Film Festivalimiz, artık bir sanat klasiği haline gelmiştir. Bu yıl festivalimizin teması ’Dijital Hayat.’ Bugün, yapay zekâ ile bilgiye ulaşabilirsiniz, hayatın bütün unsurlarına da hükmedebilirsiniz; ancak hiçbir zaman duyguyu veremezsiniz. İşte bu yıl dijitalin hayatımıza nasıl yansıdığını beyaz perde aracılığı ile anlatacağız, çünkü sinema insana duyguyu veren en önemli vesile ve sanatın duygu yüklü bölümüdür. Onun için 16 yıldır yoğun bir emek vererek bu işin emektarı ve işçisi olmaya çalışıyoruz. Esenler’de bu işi kurgularken ilk olarak ’kadın’ temasıyla yola çıktık. Daha sonra göç, umut, aile temalarıyla devam ettik ve her festivalimizde bir temayı anlamaya çalıştık. Bu yıl da festivalimizi kurgularken dijital hayatı sorgulama düşüncesiyle yola çıktık. Çünkü dijital, hayatın vazgeçilmez ve anlamlı bir şekilde okunması gereken bir parçası." Festival Direktörü Suat Köçer de etkinliğe destek veren herkese, seyircilere teşekkür ederek, "Lütfen, bundan sonra da sinemanın can damarı olan bu festivallere desteğiniz devam etsin" diye konuştu. Erkekli: "Bu organizasyon Türkiye’ye örnek olsun" Programda birçok önemli yapımda ve tiyatro oyununda rol alan, aynı zamanda seslendirme sanatçısı Altan Erkekli’ye "Onur Ödülü" takdim edildi. Ödülünü Azerbaycanlı yönetmen Elçin Musaoğlu’ndan alan Erkekli, "Festivalin bu yıl altıncısını düzenliyorsunuz. İnşallah 66’ncısında da burada olalım. Bu güzellik devam etsin. Genci, yaşlısı, herkes burada. Bu organizasyonda en büyük katkı Esenler Belediyesinin. Onlara bir kez daha teşekkür ediyorum. Bu kalabalık, İstanbul’da hayatın içine anlam katan bu organizasyonun hem İstanbul’un diğer ilçelerine hem de tüm Türkiye’ye örnek olması, gelişmesi dileğiyle" ifadelerini kullandı. Bu yıl ayrıca "Onur Ödülü"ne değer görülen "Kurtlar Vadisi" ve "Bir Zamanlar Çukurova" gibi dizilerde aldığı rollerle tanınan Serpil Tamur, küçük bir kaza sebebiyle programa katılamadı. Tamur adına ödülü, festival yarışmasının jüri üyesi ve görüntü yönetmeni Cevahir Şahin aldı. Mirkerimi: "Kendi ülkemdeymiş gibi hissediyorum" Festivalin uluslararası "Onur Ödülü"ne bu yıl İran’dan ünlü oyuncu Rıza Naci ile senarist ve yönetmen Rıza Mirkerimi değer görüldü. Ödülünü oyuncu Nursel Köse’den alan Naci, bunu kendisine layık gören herkese teşekkür etti. Yönetmen ve senarist Handan İpekçi’nin ödülünü takdim ettiği Mirkerimi de ödül için teşekkür ederek, "Ne zaman Türkiye’ye gelsem, davet edilsem, kendimi ülkemdeymişim gibi hissederim" dedi. Programın sonunda Fi Orkestrası, "Titanic", "Game Of Thrones" ve "Selvi Boylum Al Yazmalım"ın arasında olduğu Türkiye’den ve dünyadan birçok ünlü filmin müziğini seslendirildi.
Muğla Muğla Büyükşehir’den 13 ilçede çevre temizliği seferberliği Muğla Büyükşehir Belediyesi, çevre bilincini artırmak ve daha temiz bir kent oluşturmak amacıyla 13 ilçede eş zamanlı olarak yürütülecek çevre temizliği seferberliğinin ilk etabını geçtiğimiz haftalarda Ula Göleti’nde başlatmıştı. Seferberliğin ikinci durağı ise Yatağan oldu. Muğla Büyükşehir Belediyesi ve Yatağan Belediyesi koordinasyonunda gerçekleştirilen çevre temizliğine; Yatağan Belediye Başkanı Mesut Günay, Muğla Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanı Hicran Karabıyık ile çok sayıda vatandaş katıldı. Temizlik çalışmalarında süpürge araçları, su tankerleri, çöp taksi araçları ve temizlik personelleri görev aldı. Muğla Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanı Hicran Karabıyık, "Ula’da başlattığımız temizlik seferberliğini bugün Yatağan’da, Yatağan Belediyemizle birlikte sürdürüyoruz. Amacımız Muğla’nın tüm ilçelerinde çevre temizliğini toplumsal bir harekete dönüştürmek ve çevre farkındalığını artırmak. Bugün burada bizimle birlikte olan emekçi arkadaşlarımıza ve çevre duyarlılığı gösteren vatandaşlarımıza teşekkür ediyorum. Bu imkânı sağlayan Muğla Büyükşehir Belediye Başkanımız Sayın Ahmet Aras’a ve Yatağan Belediye Başkanımız Sayın Mesut Günay’a teşekkür ederiz" dedi. Başkan Aras "Temiz bir çevre, ortak sorumluluğumuzdur" Kıyı Ege Belediyeler Birliği ve Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Aras, "Muğla’mızın doğasını, sokaklarını ve yaşam alanlarını korumak hepimizin ortak sorumluluğudur. 13 ilçemizi kapsayan çevre temizliği seferberliğimizle yalnızca temizlik çalışması yapmıyor, aynı zamanda çevre bilincini artırmayı hedefliyoruz. Ula’da başlattığımız bu çalışmayı Yatağan’da sürdürerek tüm ilçelerimize yayacağız. Büyükşehir ve ilçe belediyelerimizin iş birliğiyle, vatandaşlarımızın da desteğiyle daha temiz, daha yaşanabilir bir Muğla için çalışmaya devam edeceğiz" dedi.