POLİTİKA - 08 Nisan 2025 Salı 12:04

CHP’li ABB Başkan Vekilinden kendi partililerine küfür iddiası

A
A
A
CHP’li ABB Başkan Vekilinden kendi partililerine küfür iddiası

Ankara Büyükşehir Belediyesi Meclis Başkan Vekili Ertan Işık’ın Milliyetçi Hareket Partisi’nin kurucu lideri Alparslan Türkeş’i anmasının ardından mikrofonu açık unuttuğu esnada kullandığı küfürlü sözlerin CHP’li Meclis üyelerine yönelik olduğu iddia edildi.


CHP’li ABB Başkan Vekili Işık, ABB Meclis Toplantısında mikrofonu açık unuttu. Durumun farkında olmayan Işık’ın konuşması esnasında kullandığı hakaret içerikli sözler, tüm salona yansıdı. Bahsi geçen konuşmada, MHP’nin kurucu Genel Başkanı Alparslan Türkeş’e rahmet dilediği için CHP’li Meclis üyelerinin kendisine bozulduğunu belirten Işık, "Benim umrumda mı? Ben onları ciddiye bile almıyorum" dedi. İfadelerin duyulmasının ardından kendisine gelen uyarıyı dikkate alan Işık, önündeki mikrofonu kapattı. Sosyal medyada ise Işık’ın kullandığı ifadelerin CHP’li meclis üyelerine yönelik olduğu iddia edildi.



İddiaları yalanladı


O anların sosyal medyada ilgi görmesinin ardından sosyal medya hesabından açıklamalarda bulunan Işık, o sözleri kendi partililerine yönelik kullandığı iddialarını yalanladı. Işık, paylaşımında şu ifadelere yer verdi:


"Bugün Meclis oturumunda kayıtlara da yansıyan bir ifadeyle ilgili farklı algılar oluşturulmaya çalışıldığını görmekteyim. Öncelikle üslubumdan dolayı kamuoyundan içtenlikle özür diliyorum. Yanımda bulunan bir arkadaşım, bazı çevrelerin konuşmalarımıza yönelik iki taraftan da rahatsızlık duyacağını, trollerin bunu kullanabileceğini söyledi. Ben de bu trollere ve onların yönlendirmelerine karşı duyduğum öfkeyi ifade ettim. Ancak bu esnada seçtiğim kelimeler kesinlikle doğru değildi. Partimizin Meclis üyelerine yönelik herhangi bir saygısızlığım ya da küçümseyici tavrım söz konusu olamaz. Sadece partimizin değil, hiçbir belediye meclis üyesine yönelik böyle bir söylemim olamaz. Beni tanıyan, birlikte Meclis çatısı altında yıllardır omuz omuza mücadele ettiğim arkadaşlarım, ne söylemek istediğimi, kimi kastetmediğimi ve bu mücadelede kimlere karşı durduğumuzu çok iyi bilir."


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul İstanbul’da deprem sonrası dışarıda kalanlar ateş başında ısınmaya çalıştı İstanbul’daki 6.2’lik depremin ardından vatandaşlar ikinci günde de parklarda çadırda kalmaya devam etti. Gecenin ilerleyen saatlerinde soğuk havada çadırda kalan vatandaşlar ateş yakarak ısınmaya çalıştı. İstanbul’da dün Silivri merkezli yaşanan 6,2’lik depremin ardından vatandaşlar çadırlarını alıp park ve bahçelerde konaklamaya devam etti. Depremin 2. gününde çadırda kalan vatandaşlarda azalma görülürken, çadırda kalmaya devam edenler ise gece saatlerinde ateş yakarak ısınmaya çalıştı. "Bir anda deprem olur diye korkuyoruz" Deprem sonrası, ailecek çadırda kaldıklarını söyleyen Emin Ali Yeşildağ, "Deprem anında evde uzanıyordum, kucağımda kardeşim vardı bir anda ev haliyle dışarı çıktım. 2 gündür buradayız, bütün sülalemiz burada bir anda deprem olur diye korkuyoruz. Binamızda çatlama var, bekliyoruz. Burada 1 hafta kadar kalmayı düşünüyoruz. Denilecek bir şey yok çadırda mecburi kalıyoruz. Bizim binalarımız yeni bina değil fakat yine de şükrediyoruz" dedi. "1999’da annem beni alıp dışarı koşmuş, bugün ben çocuğumu alıp koştum" Güvende olmadıklarını belirten Ahmet Aluç ise, "Ben depreme evde yakalandım. Eşim bana seslendi ben de çocuğumu alıp bir köşede bekledim. Deprem bitene kadar bekledim sonra hanımı ve çocuğu alıp dışarı çıktım. Akrabalarımızla burada buluştuk, çadır kurduk 2 gündür de burada bekliyoruz. 50 senelik binalarda kiracıyız, güvenliğimiz yok. Bunu 1999 Depremi’nde annem yaşadı kendini dışarı attı, beni yanına aldı. Bu depremde de ben çocuğumu aldım çadıra geldim. Aynı şeyleri yaşıyoruz" diye konuştu. "Burada kadar Ali dedim" Binalarında çatlak olduğunu söyleyen Ali Şahin, "Depreme evde telefonla konuşurken yakaladım. İlk anda olmaz diye düşündüm o kadar deprem oldu ki bu sefer olmaz diye ümitlendim. Sonra bina çatladı. Kendi kendime buraya kadarmış diye düşündüm. Ablamdaydık ve yeğenlerim vardı kendimi geçtim çocukları dışarı attım. Mahalleli de dışarı çıkmıştı ardından ailece sahile geldik. Depremin bitmesini bekliyoruz. İnşallah bu felaketler başımızdan gider" dedi.