ÇEVRE - 07 Kasım 2024 Perşembe 11:11

İklim krizi mücadelesine büyükşehir katkısı

A
A
A
İklim krizi mücadelesine büyükşehir katkısı

Türkiye ve AB arasında “Yeşil bir gelecek için şehir eşleştirme” hibe programı kapsamında; İzmir Buca Belediyesi tarafından hazırlanan ve Adana Büyükşehir Belediyesi, Stuttgart Belediyesi, Pülümür Belediyesi ile Yuva Derneğinin ortak yürüttüğü ve 21 ilçe belediyesinin de iştirakçi belediye olarak bulunduğu projenin Adana’daki çalışması 3 gün boyunca sürdü.


Adana Büyükşehir Belediyesi İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Daire Başkanlığı teknik personeli, Kadın ve Aile Hizmetleri Daire Başkanlığı, İtfaiye Daire Başkanlığı, Yumurtalık ve Karataş ilçe Belediyelerinin de katılımı ile, 45 kişiye “eğitici-eğitimi” verildi.


Adana Büyükşehir Belediyesinde düzenlenen eğitici eğitiminde Çukurova Üniversitesi Çevre Mühendisliği Bölümü’nden Prof. Dr. Mesut Başıbüyük ve proje danışmanları Ege Üniversitesi’nden Çevre Müh. Dr. Hasan Sarptaş ve Elektrik Müh. Doç. Dr. Mete Çubukçu tarafından, “İklim Krizi ve Çevresel Afetler”, “Yenilenebilir Enerji Kaynakları ve Azaltım Çözümleri ”ne yönelik sunumlar ile iklim Krizi Mücadelesi Eğitici Eğitimleri verildi.


“İklim Krizi Mücadelesinde Biz de Varız” konulu projenin temel amacının; Adana ve ilçelerinde, iklim krizi ve bu kriz ile ilgili mücadele konusunda eğitim verecek kadroların oluşturulması ve şehrin tamamında söz konusu eğitimin verilerek, farkındalığın artırılması olduğu vurgulandı.


Söz konusu proje ve eğitimle Adana genelinde, iklim krizi ile oluşabilecek olumsuzlukları en aza indirmek ve olası sorunlardaki kırılganlık düzeyini düşürebilmek amaçlanıyor.


Küresel ısınma, su tasarrufu ve çevrenin korunması konuların üst seviyede hassasiyet gösteren ve ilçe belediye başkanlığı döneminden bu yana konuyla ilgili toplantı, organizasyon, çalıştay ve projelere dahil olarak, önemli katkı sağlayan Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Adana Büyükşehir Belediyesi bünyesinde İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Daire Başkanlığını da kurdu.



İklim krizi mücadelesine büyükşehir katkısı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kütahya Kütahya’da 40 yıllık sanata Bakanlık takdiri Kütahyalı sanatçı Ahmet Bitirim, Kültür ve Turizm Bakanlığı Eğitim ve Araştırma Daire Başkanlığı tarafından “Çalgı Yapımı Rebab Sanatçısı” belgesi ile onurlandırıldı. Kütahya’nın tanınmış eğitimcilerinden ve klasik Türk müziği enstrümanlarının değerli bir ustası olan Ahmet Bitirim, 40 yılı aşkın emeğiyle büyük bir takdir kazandı. Kütahya Endüstri Meslek Lisesi’nde Mobilya ve Dekorasyon Bölümü öğretmeni ve müdür yardımcısı olarak görev yapan Bitirim, emeklilik hayatında da sanatına olan bağlılığını sürdürdü. Klasik Türk müziği enstrümanlarından rebabın yapımı üzerine uzmanlaşan Ahmet Bitirim, bu sanata olan gönül bağını yıllarca sürdürdü. Ayrıca dünyaca ünlü fotoğraf sanatçısı Ara Güler’den fotoğrafçılık dersleri alarak sanatın farklı dallarına da ilgi duydu. Türk kültürüne olan katkılarıyla tanınan Bitirim, Kültür ve Turizm Bakanlığı Eğitim ve Araştırma Daire Başkanlığı tarafından “Çalgı Yapımı Rebab Sanatçısı” belgesi ile onurlandırıldı. Ahmet Bitirim, aynı zamanda Kütahya Kültür ve Sanat Derneği (KÜSAD) Sanat Akademisi üyesi olarak, genç kuşaklara rebab yapımını öğretmekte ve bu sanatın yaşatılmasına öncülük etmektedir. Kütahya’nın yanı sıra Afyonkarahisar, Bursa, Eskişehir ve Ankara gibi illerde de rebab sanatçılarıyla iş birliği yapan Bitirim, bu geleneksel sanatın daha geniş kitlelere ulaşmasına katkı sağlıyor. Sanatçı, hem eğitim hem de sanat alanındaki çalışmalarıyla Kütahya’nın kültürel değerlerini Türkiye’ye ve dünyaya tanıtma misyonunu sürdürmeye devam ediyor. Ahmet Bitirim’in başarısı, yalnızca bir bireyin çabası değil, aynı zamanda Kütahya’nın kültürel zenginliklerinin bir yansıması olarak görülüyor.
Eskişehir KOAH hastalarının yüzde 80’inden fazlası sigara kullanıyor Dünya Kronik Obstrüktif Akciğer Hastalığı (KOAH) Günü dolayısıyla açıklama yapan Eskişehir İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Yaşar Bildirici, KOAH’ın toplum sağlığı açısından taşıdığı kritik önemi vurguladı. KOAH’ın nefes darlığı, öksürük ve balgam gibi kalıcı şikâyetlerle yaşam kalitesini olumsuz etkileyen, önlenebilir ve tedavi edilebilir bir hastalık olduğunu söyleyen Doç. Dr. Yaşar Bildirici, “Günümüzde dünyada her 10 yetişkinden 1’i KOAH hastasıdır. Ülkemizde ise 45 yaş üzeri bireylerde KOAH sıklığı yüzde 8,8 olarak belirlenmiştir. Ancak ne yazık ki KOAH hastalarının büyük bir kısmı tanı alamamış durumdadır. Bu durum hastalığın ilerlemesine ve bireylerin yaşam kalitesinin düşmesine yol açmaktadır” dedi. “KOAH hastalarının yüzde 80’inden fazlası sigara kullanmaktadır” Hastalığın fark edilmesi için nefes ölçüm testi gibi basit yöntemlerin kullanılabileceğini ifade eden Doç. Dr. Bildirici, KOAH’ın en önemli risk faktörlerinin başında tütün ve tütün ürünlerinin geldiğini vurgulayarak, “KOAH hastalarının yüzde 80’inden fazlası sigara kullanmaktadır. Bunun yanı sıra yoğun şehirleşmenin getirdiği hava kirliliği, odun ve kömür gibi fosil yakıtların dumanına maruziyet ve biyokütle yakıtlarının kullanımı hastalığın oluşumunda büyük bir rol oynamaktadır. Özellikle iklim değişikliğinin etkisiyle artan anormal hava olaylarının ve orman yangınlarının KOAH sıklığını daha da artıracağını göz önünde bulundurmalıyız” şeklinde konuştu. “Havamızı korumak, sağlığımızı korumaktır” Doç. Dr. Bildirici, KOAH’ı önlemede bireysel çabaların önemine dikkat çekerek sözlerine şöyle devam etti: “Tütün ve tütün ürünlerinden uzak durmak, temiz hava solumak, düzenli egzersiz yapmak ve dengeli beslenmek bu hastalığın önlenmesinde kritik adımlardır. KOAH teşhisi konulan bireylerin hava kirliliğine karşı dikkatli olmaları ve dış ortam aktivitelerini bu duruma göre planlamaları önerilmektedir. Ayrıca grip ve zatürre aşıları ile alevlenmelerin önlenmesi hastalığın seyrini iyileştirecektir. Bu yıl Dünya KOAH Günü’nün teması, ‘Havamızı Koruyalım, KOAH’sız Yaşayalım’ olarak belirlendi. Temiz hava, sağlıklı bir yaşamın vazgeçilmezidir. Tüm vatandaşlarımızı hem bireysel hem de toplumsal düzeyde bu konuda duyarlı olmaya davet ediyoruz.”
Samsun Üniversiteler arasında iş birliği protokolü Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) ile Samsun Üniversitesi (SAMÜ) arasında; eğitim, sağlık, spor ve bilimsel araştırmalar gibi geniş bir alanda iş birliği yapılmasını kapsayan protokol imzalandı. OMÜ Rektörlüğü’nde imzalanan protokol metnine; OMÜ Rektörü Prof. Dr. Fatma Aydın ile SAMÜ Rektörü Prof. Dr. Mahmut Aydın imza attı. Samsun’un iki önemli yükseköğretim kurumu arasındaki bu iş birliği protokolü, kaynakların daha etkin kullanılması ve akademik çalışmaların ulusal ve uluslararası ölçekte güçlendirilmesini hedefleniyor. Protokol kapsamında, her iki üniversitenin akademik ve idari personeli ile öğrencileri, karşılıklı olarak üniversite kütüphanelerinin kaynaklarından faydalanabilecek. Bilimsel çalışmalarda iş birliğini artırmayı amaçlayan bu protokol, laboratuvar, makine-teçhizat ve analiz hizmetlerinin ortak kullanımını da içeriyor. Böylece bilimsel çalışmaların daha etkin ve verimli bir şekilde yürütülmesi sağlanacak. Sağlık hizmetleri alanında da önemli bir adım atan protokol, her iki üniversitenin akademik ve idari personelinin tıp fakülteleri tarafından sunulan sağlık hizmetlerinden eşit statüde faydalanmasına imkân tanıyacak. Spor tesisleri ve yüzme havuzlarının ortak kullanıma açılması planlanıyor Ayrıca, spor tesisleri ve yüzme havuzlarının ortak kullanıma açılmasıyla sosyal ve fiziksel gelişimi destekleyen bir iş birliği ortamı oluşturulacak. Akademik iş birliğini güçlendirmek amacıyla öğretim elemanları iki üniversite arasında karşılıklı ders verebilecek ve üniversitelerin altyapı olanaklarından yararlanabilecek. İmza törenine; OMÜ Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Alper Kesten, Prof. Dr. Çetin Kurnaz, Genel Sekreter Doç. Dr. Erhan Burak Pancar ile SAMÜ Genel Sekreteri Prof. Dr. Adem Soruç da katıldı.
İstanbul Ekim ayında 209 bin 401 adet taşıtın trafiğe kaydı yapıldı Trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı bir önceki aya göre yüzde 1,4 azaldı. Trafiğe kayıtlı toplam taşıt sayısı Ekim ayı sonu itibarıyla 30 milyon 883 bin 668 oldu. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Ekim ayı Motorlu Kara Taşıtları verisini paylaştı. Buna göre, Ekim ayında 209 bin 401 adet taşıtın trafiğe kaydı yapıldı. Ekim ayında trafiğe kaydı yapılan taşıtların yüzde 50,9’unu motosiklet, yüzde 35,6’sını otomobil, yüzde 8,2’sini kamyonet, yüzde 2,8’ini traktör, yüzde 1,4’ünü kamyon, yüzde 0,7’sini minibüs, yüzde 0,3’ünü otobüs ve yüzde 0,1’ini özel amaçlı taşıtlar oluşturdu. Trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı bir önceki aya göre yüzde 1,4 azaldı Ekim ayında trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı bir önceki aya göre otomobilde yüzde 19,1, özel amaçlı taşıtta yüzde 6,3, kamyonette yüzde 1,6, otobüste yüzde 0,3 artarken minibüste yüzde 18,4, kamyonda yüzde 14,5, motosiklette yüzde 11,7 ve traktörde yüzde 5,6 azaldı. Trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı geçen yılın aynı ayına göre yüzde 13,3 arttı Ekim ayında geçen yılın aynı ayına göre trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı motosiklette yüzde 31,0, minibüste yüzde 20,9, otobüste yüzde 19,6, kamyonette yüzde 10,0 artarken özel amaçlı taşıtta yüzde 18,3, kamyonda yüzde 16,9, traktörde yüzde 15,5 ve otomobilde yüzde 1,1 azaldı. Trafiğe kayıtlı toplam taşıt sayısı Ekim ayı sonu itibarıyla 30 milyon 883 bin 668 oldu Ekim ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı taşıtların yüzde 51,9’unu otomobil, yüzde 19,8’ini motosiklet, yüzde 15,1’ini kamyonet, yüzde 7,3’ünü traktör, yüzde 3,2’sini kamyon, yüzde 1,7’sini minibüs, yüzde 0,7’sini otobüs ve yüzde 0,3’ünü özel amaçlı taşıtlar oluşturdu. Ekim ayında 1 milyon 6 bin 9 adet taşıtın devri yapıldı Ekim ayında devri(1) yapılan taşıtların yüzde 67,7’sini otomobil, yüzde 15,0’ını kamyonet, yüzde 10,0’ını motosiklet, yüzde 3,0’ını traktör, yüzde 1,9’unu kamyon, yüzde 1,7’sini minibüs, yüzde 0,5’ini otobüs ve yüzde 0,2’sini özel amaçlı taşıtlar oluşturdu. Ekim ayında 74 bin 636 adet otomobilin trafiğe kaydı yapıldı Ocak-Ekim döneminde 2 milyon 170 bin 857 adet taşıtın trafiğe kaydı yapıldı Ocak-Ekim döneminde bir önceki yılın aynı dönemine göre trafiğe kaydı yapılan taşıt sayısı yüzde 13,7 artarak 2 milyon 170 bin 857 adet olurken, trafikten kaydı silinen taşıt sayısı da yüzde 6,9 artarak 26 bin 806 adet oldu. Böylece Ocak-Ekim döneminde trafikteki toplam taşıt sayısında 2 milyon 144 bin 51 adet artış gerçekleşti. Ocak-Ekim döneminde trafiğe kaydı yapılan otomobillerin yüzde 62,6’sı benzin yakıtlı Ocak-Ekim döneminde trafiğe kaydı yapılan 821 bin 231 adet otomobilin yüzde 62,6’sı benzin, yüzde 15,2’si hibrit, yüzde 12,1’i dizel, yüzde 9’u elektrikli ve yüzde 1,1’i LPG yakıtlı. Ekim ayı sonu itibarıyla trafiğe kayıtlı 16 milyon 38 bin 61 adet otomobilin ise yüzde 34,4’ü dizel, yüzde 32,2’si LPG, yüzde 30,1’i benzin, yüzde 2,2’si hibrit ve yüzde 1,0’ı elektrikli. Yakıt türü bilinmeyen otomobillerin oranı ise yüzde 0,2.