SAĞLIK - 22 Aralık 2024 Pazar 09:49

Doç. Dr. Özdil: “Gastroenteroloji hekiminin baktığı hastaların yüzde 30-40’ı İBS hastalarından oluşuyor”

A
A
A
Doç. Dr. Özdil: “Gastroenteroloji hekiminin baktığı hastaların yüzde 30-40’ı İBS hastalarından oluşuyor”

Gastroenteroloji Uzmanı Doç. Dr. Burhan Özdil, huzursuz bağırsak sendromu (İBS) hastalığının toplumda sık görülmeye başladığını ve tamamen ortadan kaldırılabilecek bir hastalık olmadığını belirterek, “Bir gastroenteroloji hekiminin baktığı hastaların neredeyse yüzde 30-40’ı İBS hastalarından oluşuyor” dedi.


Medical Park Adana Hastanesi Gastroenteroloji Uzmanı Doç. Dr. Burhan Özdil, huzursuz bağırsak sendromu (İBS) hastalığı hakkında bilgi verdi. Doç. Dr. Özdil, hastalığın bulgularından bahsederek, “En az son 6 ay içerisinde, 3 haftayı geçen karın ağrısı, gaz, şişkinlik ve tuvalete çıkmakla rahatlayan şikayetler varsa, huzursuz bağırsak hastalığı tanısı koyarız. Genelde hikayeyle konulan bir tanıdır. Sebebi çok belli değil. Bağırsak hassasiyetinin, ağrı hassasiyetinin artmasıyla alakalı veya ağrı eşiğinin düşmesiyle alakalı herkeste olan gaz İBS hastalarında ağrıya sebep olabiliyor. Bazılarında da sindirimli sorun olduğu için bağırsaklarda normalden daha fazla gaz oluşuyor. Ve ağrıyı tetikleyebiliyor. Beyinle bağırsak arasında yakın bir ilişki vardır. Genelde de biz stres ve sıkıntının özellikle tetikleyici sebep olduğunu düşünüyoruz” diye konuştu.


“Detaylı araştırmak gerekir”


Huzursuz bağırsak sendromunun 30 ve 50 yaş arasında daha sık görüldüğünü kaydeden Özdil, “Her yaş grubunda da görülebilir. Genelde hastalarda hikaye ile sorgulamayla şikayet durumuna göre tanı konulur. Fakat bir takım alarm semptomları vardır. Kilo kaybı, bulantı, kusma, özellikle gece uykudan ağrıyla uyanması, büyük abdestte kanama olması, bunlar alarm semptomudur ve altta ciddi bir sorun anlamına gelir. Dolayısıyla, detaylı araştırmak gerekir. O zaman endoskopik, kolonoskopi ve görüntüleme yöntemlerine başvurulur” dedi.


“Diyette karbonhidratlı gıdaları biz azaltıyoruz”


Doç. Dr. Burhan Özdil, huzursuz bağırsak sendromunda beslenmenin çok önemli olduğunun altını çizerek, “Özellikle karbonhidratlı gıdaları biz diyette azaltıyoruz. İBS’nin farklı tipleri var, biliyoruz. Kabızlıkla giden tipleri var. Onlarda lifli gıda öneriyoruz. İshalle giden tipleri oluyor. Onlarda daha çok ishal giderici, ishal düzenleyici ilaçlar, tedaviler ve diyetler öneriyoruz. Bir de karma (mix) grup dediğimiz kimi zaman ishal kimi zaman kabızlıkla seyreden tipleri var. Onlarda tedavi biraz daha zor olabiliyor tabii. İshal dönemlerde ishal giderici ilaç verdiğiniz zaman daha fazla kabızlık oluyor. Kabızlık döneminde ilaç verdiğiniz zaman da hasta daha fazla ishal olabiliyor” şeklinde konuştu.


“Tamamen ortadan kaldırılabilecek bir hastalık değil”


Hastalığın sebebi bilinen bir hastalık olmadığı için tedavide şikayetleri azaltıcı ve gaz giderici ilaçlar önerdiklerini söyleyen Doç. Dr. Özdil, şunları kaydetti:


“Özellikle bu hastalığın temelinde bağırsakların aşırı kasılması spazmı vardır. Spazm giderici ilaçlar öneriyoruz. İshal olanlara ishal ilacı, kabızlığı olanlarda kabızlık giderici tedaviler öneriyoruz. Hastalık artık yaygın görülüyor. Son zaman toplumda bayağı artmaya başladı. Bu hastalığın bazı çalışmalarda toplumda yüzde 10-20 arasında, bazı çalışmalarda ise yüzde 30-40’a kadar olabileceği söyleniyor. Ama gastroenteroloji kliniğinde bir gastroenteroloji hekiminin baktığı hastaların neredeyse yüzde 30-40’ı İBS hastalarından oluşuyor. Dolayısıyla, önemli bir hastalık ve bir toplumsal sorun. Özellikle 40 yaşından sonraki hastalarda, ani gelişen semptomları olanlarda ve 2-6 haftalık tedaviye rağmen semptomda düzelme olmayanlarda, daha önce endoskopi, kolonoskopi yapılmamışsa mutlaka yapılmasını da öneriyoruz. Çünkü 40- 50 yaşlarından itibaren mide, bağırsak kanseri riski artmaya başlıyor. Bu hastalık hem gastroenteroloji hem diyetetik hem de psikolojik yönü olan bir hastalık. Üçlü bir tedavi yöntemi izlemek lazım. Hasta- hekim ilişkisi çok önemli, hastaların ikna olmaları gerekiyor. Burada organik bir sebep dediğimiz, gözle görülebilir bir hastalık olmadığı için hastayı ikna etmek lazım. Tamamen ortadan kaldırılabilecek bir hastalık değil. Şikayetler azaltılıyor, hasta rahatlatılabiliyor ama bu sürekli ve uzun süreli bir tedavi.”



Doç. Dr. Özdil: “Gastroenteroloji hekiminin baktığı hastaların yüzde 30-40’ı İBS hastalarından oluşuyor”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Fatih’te Yadigar Kahvesi vatandaşlardan yoğun ilgi görüyor Fatih’de 60 yaş üzeri vatandaşlara hizmet veren Yadigar Kahvesi büyük ilgi görüyor. Fatih Belediyesi’nin sosyal sorumluluk projelerinden biri olan Yadigâr Kahvesi, 60 yaş üzeri vatandaşlara özel olarak hizmet veriyor. Tarihi Fatih’in dokusunu yansıtan mekan, yaşlı bireylerin toplumsal bağlarını güçlendirmelerine, sosyal hayata aktif olarak katılmalarına ve anlamlı bir yaşam sürdürmelerine imkan sağlıyor. Sadece Suriçi Fatih üyelik kartına sahip bireylerin yararlanabildiği Yadigâr Kahvesi, haftanın altı günü saat 10.00-18.00 arasında misafirlerini ağırlıyor. Katılımcılara ücretsiz kahve, çay ve çorba ikramları yapan mekan, misafirlerine adeta ev sıcaklığında bir ortam sunuyor. Yadigar Kahvesi’nde katılımcıların zihinsel ve fiziksel sağlığını destekleyen pek çok etkinlik düzenleniyor. Kitap okuma saatleri, müzik dinletileri, masa oyunları, kültürel geziler ve el sanatları aktiviteleri, katılımcıların hem bireysel hem de toplu olarak kaliteli vakit geçirmelerine imkan tanıyor. Ayrıca düzenlenen psikolojik destek atölyeleri ve sağlık seminerleri ile bireylerin ruhsal ve bedensel sağlıklarının güçlendirmeleri hedefleniyor. Fatih Belediye Başkanı Mehmet Ergün Turan, Yadigar Kahvesi’nin toplumsal dayanışmayı artırmaya yönelik önemli bir adım olduğunu belirterek, “Yadigâr Kahvesi, büyüklerimiz için yalnızca bir buluşma noktası değil, aynı zamanda geçmişle geleceği buluşturan bir köprü görevi görüyor. Burada büyüklerimiz hem hoş vakit geçiriyor hem de sosyal hayata aktif bir şekilde katılım sağlıyorlar. Bu projeyle onların yalnız olmadıklarını hissettirmeyi ve değerlerini yüceltmeyi amaçlıyoruz” dedi. Başkan Turan, mekanda düzenlenen etkinliklere de değinerek, “Sağlık seminerleri ve psikolojik destek atölyeleriyle büyüklerimizin karşılaştıkları sorunlara çözümler sunuyoruz. Bu çalışmalar, onların fiziksel ve zihinsel sağlıklarını koruma yolunda önemli bir rol oynuyor. Yadigar Kahvesi’nin sıcak atmosferi ve zengin programları, yaşlı bireylerimizin hayatlarına dokunmayı sürdürecek” ifadelerini kullandı. Başkan Turan, projenin toplumsal bir dayanışma örneği sunduğuna dikkat çekerek, “Yadigar Kahvesi, yaşlı bireylerimizin sadece fiziksel ihtiyaçlarına değil, ruhsal ve sosyal ihtiyaçlarına de cevap veriyor. Fatih Belediyesi olarak onların mutluluğunu ve huzurunu sağlamak en büyük önceliklerimizden biri. Bu tür projelerle onların hayatlarına değer katmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu.