SAĞLIK - 27 Eylül 2024 Cuma 11:49

Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Açık: ’’Davranışsal iyileşme ile kalp hastalıkları kaynaklı erken ölümler önlenebilir’’

A
A
A
Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Açık: ’’Davranışsal iyileşme ile kalp hastalıkları kaynaklı erken ölümler önlenebilir’’

Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Yasemin Açık, 29 Eylül Dünya Kalp Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada kalp ve damar hastalıklarını kapsayan dolaşım sistemi hastalıklarının Türkiye’deki bir numaralı ölüm sebebi olduğuna dikkat çekti.


Dünya Sağlık Örgütünün (DSÖ) verilerine göre yılda yaklaşık 18 milyon kişiyle küresel ölümlerin yüzde 32’si kardiyovasküler hastalıklar nedeniyle meydana geliyor. Türkiye’de de benzer bir tablo söz konusu. TÜİK’in 2023 yılı ölüm ve ölüm nedeni istatistiklerinde dolaşım sistemi hastalıkları yüzde 33,4 ile ilk sırada yer aldı. Bu hastalık grubunun detaylarına bakıldığında da ölümlerin yüzde 42,4’ünün iskemik kalp hastalıkları, yüzde 24,1’inin diğer kalp hastalıkları, yüzde 18,6’sının ise serebrovasküler hastalıklar kaynaklı olduğu görülüyor. Halk Sağlığı Uzmanı Prof. Dr. Yasemin Açık, 29 Eylül Dünya Kalp Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, kalp ve damar hastalıklarının davranışsal faktörlerin iyileştirilmesiyle büyük ölçüde engellenebileceğini söyleyerek önerilerde bulundu.



“Kalp hastalıklarına bağlı ölümlerin yüzde 80’ini önlemek mümkün”


Prof. Dr. Yasemin Açık, kalp hastalıklarına yol açan majör risk faktörlerinden yaş, cinsiyet, aile öyküsü gibi bazı faktörlerin değiştirilmesinin mümkün olmadığını vurguladı. Açık, özellikle ailede bu hastalıklara ilişkin bir hikaye varsa kontrollerin düzenli olarak yaptırılması gerektiğini, erken teşhis ve tedavinin hayati önem taşıdığını belirtti. Bu hastalıklarda en büyük majör risk faktörlerini davranışsal faktörlerin oluşturduğuna dikkat çeken Açık, “DSÖ’nün verilerine göre kardiyovasküler hastalık kaynaklı ölümlerin dörtte üçünden fazlası düşük ve orta gelirli ülkelerde gerçekleşiyor. Bu da aslında davranışsal faktörlerin hastalıktaki etkilerine işaret ediyor. Bu faktörlerin başında da obezite, sağlıksız beslenme, fiziksel hareketsizlik ve tütün kullanımı geliyor. Yüksek kan basıncı, yüksek kan şekeri, yüksek kan kolesterolü gibi risk faktörleri tespit edilip tedavi uygulandığı ve kişi sağlıklı yaşam alışkanlıkları kazandığı takdirde erken yaşta ölümlerin önüne geçilebilir. İstatistiklere göre de kalp hastalıklarına bağlı ölümlerin yüzde 80’ini önlemek mümkün” dedi.



’’Çevresel ve psikososyal faktörler kalp sağlığını olumsuz etkiliyor”


Doktora tezini koroner kalp hastalığı risk faktörleri konusunda yaptığını anımsatan Prof. Dr. Açık, modern yaşamın getirdiği çevresel ve psikososyal faktörlerin de kalp sağlığını olumsuz etkilediğini vurguladı. Açık şöyle devam etti:


’’Hava kirliliği, düzensiz uyku, iş yükü ve sosyal çevreyle ilgili baskılar ile uzun süreli stres de kalp hastalıklarına zemin hazırlayan faktörler arasında yer alıyor. Bu nedenle sadece fiziksel sağlığımızı değil, zihinsel ve duygusal sağlığımızı da korumaya yönelik adımlar atmalı, daha dengeli bir yaşam sürdürmeliyiz.”


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Rize CHP’li Pazar Belediyesi kesilen cezalara rağmen çöplerini dere kenarına dökmeye devam ediyor Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ekiplerinin Rize’nin Pazar Belediyesi’ne toplanan çöpleri dere kenarına döktüğü gerekçesiyle ceza kesmesine rağmen belediye aynı işlemi sürdürüyor. Pazar Belediyesi ekipleri, çöpleri ilçeye bağlı Soğuksu Mahallesi’nde derenin kenarına dökerek üstünü toprakla kapattı. Bunun üzerine mahalle halkı mağduriyetlerini dile getirerek ihbarda bulundu. İhbar üzerine Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Rize İl Müdürlüğü ekipleri harekete geçti. Yapılan denetimde Cumhuriyet Halk Partili (CHP) Pazar Belediye Başkanlığı’na ait çöp toplama araçlarının evsel atığı dere kenarına döktüğü, üzerinin de toprak ile kapatılmaya çalışıldığı tespit edildi. Çöplerin kaldırılarak atık tesisine gönderilmesi için uyarılan belediyeye ilgili Çevre Kanunu’na istinaden 1 milyon 299 bin lira ceza kesildi. Ceza kesilmesine rağmen belediye, 12 saat geçmeden gece saatlerinde aynı bölgeye tekrardan çöp dökümü gerçekleştirdi. Belediyenin vahşi depolama için alanı genişletmek amacıyla ağaç kesimine başladığını iddia eden mahalleli, bu durumun bir an önce durmasını istiyor. “Vahşi depolama alanı oluşturuyorlar” Mahalle sakinlerinden Oğuzhan Demir yaptığı açıklamada, “Çöp deyince çok da düşünülecek bir şey yok. Mahalle ortasına ve dere kenarına döküldü. Arazinin benim olup olmaması önemli değil. Buranın yarısı benim arazim, yarısı da hazineye ait bir arazidir. Benim araziye girmeye başlayacaktı. Vahşi depolama alanı oluşturuyorlar. İlk önce ayın 10’unda döküldü. Belediyeyi şikayet ettik, durmadılar. Araklı’da sel olunca bahane edilmeye başlandı. Araklı’da sel olduğunu, tesisin kapalı olduğunu söylüyorlar. Çektiğimiz resimlerde de tarihler belli. Bizi sadece oyalayıp durdular. 12 saat geçmeden tekrardan döküm yaptılar” ifadelerini kullandı. “Sesimizi duyurmaya çalışıyoruz” Belediyenin çevreye zarar vermeye devam ettiğini ifade eden Zeki Demir ise, “Çöp dökmeye devam ediyorlar. Çevre katliamına devam ediyorlar. Burada bizim hiçbir partiyle işimiz yok. Biz buralıyız. Bizim buraları savunmamız lazım. Sesimizi duyurmaya çalışıyoruz. Başka bir şey yok. Bazı kişiler tarafından da hedef halindeyiz. O kişiler bir gün gelsinler bize misafir olsunlar. Balkonda bir oturup çay içelim, o zaman onların görüşlerini merak ediyorum” şeklinde konuştu.
Kastamonu Kastamonu Üniversitesi, defne yaprağını analiz edecek Kastamonu Üniversitesi Orman Fakültesi’nden Prof. Dr. Orhan Kandemir’in yürütücülüğünde hazırlanan “Defne Değer Zinciri Analizi” projesi desteklenmeye hak kazandı. Ormancılık ve tabiat turizmi sahasında ihtisaslaşan Kastamonu Üniversitesi, bölge ekonomisine katkı sağlayacak yeni bir projeyle bir kez daha adından söz ettiriyor. Bu çerçevede, Prof. Dr. Orhan Kandemir’in yürütücülüğünde hazırlanan “Defne Değer Zinciri Analizi” projesi, Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı (KUZKA) tarafından onaylanarak 300 bin TL’lik bütçe desteği almaya hak kazandı. Kuzey Anadolu Kalkınma Ajansı’nın “2024 Yılı Ağaç ve Orman Ürünleri Üretiminde Nitelik ve Niceliğin Arttırılması Teknik Destek Programı” çerçevesinde desteklenen proje ile Kastamonu Orman Bölge Müdürlüğü sınırları içinde yer alan yaklaşık 15 bin hektarlık defne potansiyelinin katma değerininin arttırılması hedefleniyor. Özellikle Kastamonu’nun sahil bölgesindeki ilçelerindeki orman köylerinde, önemli bir gelir kaynağı olan defne toplayıcılığının daha verimli ve sürdürülebilir şekilde yapılabilmesi için kapsamlı bir değer zinciri analizi gerçekleştirilecek. Projeyle birlikte, toplanan defnenin ekonomik katkısının ne kadarının Kastamonu’da kaldığı ve defne ürünlerinin başka hangi alanlarda katma değer oluşturabileceği ortaya konacak. Elde edilecek yol haritası sayesinde defne ticareti yapanlar, yatırım planlayan girişimciler, akademisyenler, kamu kurumları ve orman köylüleri bu projeden doğrudan yararlanacak. Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hamdi Topal, projeye ilişkin değerlendirmesinde, bu tür projelerin sadece akademik bilgi birikimini değil, aynı zamanda toplumla olan bağları güçlendirdiğini ifade etti. Defne değer zincirinin analizinin, çevresel sürdürülebilirliğe katkıda bulunacağı ve yerel ekonominin gelişmesine önemli bir destek sağlayacağını söyleyen Rektör Topal, ayrıca projede emeği geçen herkese teşekkür ederek Kastamonu Üniversitesi’nin Ormancılık ve Tabiat Turizmi alanındaki uzmanlığıyla attığı bu adımın, bölge ekonomisine önemli katkılar sağlamasını diledi.